Şimdi Ara

Fatih Sultan Mehmet'in Zehirlenme Sebebi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
16
Cevap
0
Favori
875
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Nedir?



  • Zehirlenmedi gut ve şeker hastalığı vardı bu sebeple öldü

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zehirlendi. O zehirlenmese Avrupa kan kusacaktı.

    Amerika'nın yarısı obez, gut ve şeker hastası. Ama kimse evinde ölü bulunmuyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tarihçi kullanıcısına yanıt
    hocam bi yerde duymuştum annesi aklını çelmiş din değiştirecek diye zehirlediler diye sonra bir daha bulamadım yazılan yeri. sizce doğruluğu nedir ve kim tarafından zehirlendi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tarihçi

    Zehirlendi. O zehirlenmese Avrupa kan kusacaktı.

    Amerika'nın yarısı obez, gut ve şeker hastası. Ama kimse evinde ölü bulunmuyor.

    Zehirlendiğine dair kanıt nedir

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: erkurt02


    quote:

    Orijinalden alıntı: Tarihçi

    Zehirlendi. O zehirlenmese Avrupa kan kusacaktı.

    Amerika'nın yarısı obez, gut ve şeker hastası. Ama kimse evinde ölü bulunmuyor.

    Zehirlendiğine dair kanıt nedir

    Kesin kanıtlar yok ortada.
  • Gavur Padisah dediklerine gore ve cem sultan olayinda pasalarin Mehmetin ardili Cem yerine Beyazidi desteklemeleri bence ic entrikaya kurban gitti gibi geliyor.

    En azindan benim teorim bu yonde

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PhiLum

    hocam bi yerde duymuştum annesi aklını çelmiş din değiştirecek diye zehirlediler diye sonra bir daha bulamadım yazılan yeri. sizce doğruluğu nedir ve kim tarafından zehirlendi?

    Hocam olay şudur:Sultan 2.Murad`ın Sırp Kralının kızı ile evliliği olmuştur;Mara Despine Hatun saraya cariye olarak gelmediği için dininde sabit kalmıştır.(Hristiyan)
    2.Murad`ın vefatından sonra Mara Despine Hatun ülkesine geri dönmüş ve manastır hayatını benimsemiştir.
    Sultan Fatih hürmeten bu hatuna "Validem" diye başlayan mektup yazdı ve kendisine gelir tahsis etti;bazı kısa görüşlülerde bunları göze alarak ve Türklerden bu kadar yüksek meziyetli bir hükümdar çıkmayacağına inandıkları için Sultanın annesinin Türk olmadığını söylüyorlar.
    Halbuki tarihçiler Sultan Fatih`in annesinin ekseriyetle İsfendiyar Beyinin kızı Halime Huma Hatun olduklarına hükmetmişlerdir.
    Zehir konusunda ise Sultan Fatih`in geçmiş yıllardan beri bir hastalığı olduğu hatta kendisinin resmedildiği son portrede ilk porteye göre hayli şişmanlamış ve yaşlanmış olduğu görülüyor;ihtilaflı bir konu ama benim intibalarıma göre eceliyle öldü.




  • Evet oldukça karışık bir konu ve bu konu hakkında çok fazla teori var.
    Fatihin ölmeden önce büyük bir sefer hazırlığı içerisinde olduğu ve bu seferi italyaya hatta vatikan üzerine yapmayı planladığını söyleyenler de var.
    Bildiğim kadarıyla zaten gebze yakınlarında otağında ölüyor. Yani sefer hazırlıkları başlamıştı o öldüğünde. Ve ölümü üzerine bu büyük sefer iptal edildi.
    Ama bu bahsi geçen seferin iran üzerine yapılacağını söyleyenlerde mevcut.
    Ölümü için ise, otağına giren cariyeler tarafından zehirlenerek öldürüldüğü düşünülüyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zehirlenip zehirlenmedigini bilmiyoruz ama bildiğimiz şeyler defalarca zehirlenme tehlikesi atlattığı, ölümünden önce muhteşem bir ordu topladığı ve büyük bir sefere çıkacağı gerceği. Bu seferin nereye olacağı da muamma. Roma`yı fethetmeye gidiyordu diyenler var ama ordunun doğuya ilerlediği söyleniyor muhtemelen ya Mısır`a Memlüklere gidecekti ya da buyruklarıni yerine getirmeyen oğlu 2.Bayezid`e Amasya`ya gidiyordu, saray eşrafı 2.Bayezid`i destekliyordu ve belki de Fatih oğlundan ve saray çevresinden korkuyordu. Saray çevresinden korkması çok anlaşılır bir durum çünkü Fatih biliyorsunuz çocukken daha yine padişah idi ve Çandarlı Halil`in duzenledigi acayip bir saray entrikasıyla tahttan indirildi, Fatih de yillar sonra Istanbul`u aldiktan sonra ilk iş Çandarlı`yı idam ettirdi. Fatih hakkında yazacak çok şey var da neyse konumuza geçelim. Fatih kendisine daha çok benzeyen Cem Sultan`ın tahta geçmesini istiyordu amma saray eşrafı 2.Bayezid`i destekliyordu. İşte bu büyük komutan böyle bir tabloda vefat etti.O devirde belki de onun gerçek katilleri(İshak Paşa ve Bayezidcı komutanlar) Fatih`in ölümünü Fatih`in yahudi doktoru ile esasında Fatih taraftarı olan Sadrazam Karamani Mehmed Paşa`nın üzerine yıktılar. 2.Bayezid`in padişah olduktan sonra ilk iş Çandarlı Halil`im oğlu Ibrahim Paşa`yı Sadrazam olarak ataması da bu teoriye kanıt olarak gösteriliyor. Şahsi kanaatim Fatih`in fikirleri saraydakileri korkutuyordu, Fatih Sultan Mehmet büyük bir komutan olmasının yanında devrin önemli entelektüellerinden biriydi, idealistti, çevresindeki insanlardan daha ilerisini görebiliyordu ve onu anlayamadılar bence, o da tarihte fikirleri kavranamayan insanlardan biri olarak yerini aldı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 141ed -- 13 Ağustos 2016; 8:56:29 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Roma'ya ya da Mısır'a sefere gidiyordu. Fatih'in Roma'ya olan takıntısı bilinir. Muhtemelen Papalık zehirletti. İlber hoca, doktorunun satın alındığını söylüyor.
  • Kesin olmayan bilgilere göre çıkacağı son seferiyle birlikte papalığı ortadan kaldıracaktı ve buna kuvveti de yeterdi. Bunu bilen haçlılar papa önderliğinde doktorunu satın alarak padişahı zehirledi. Yoksa hastalığından ölecek kadar güçsüz değildi. O devire ait kesin kayıtlar bulunmadığı için en güçlü rivayet zehirlendiğine dair.
  • :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-319F3E7AB -- 9 Şubat 2017; 22:17:4 >
  • Fâtih Sultân Mehmed’in vefatı ile alakalı iki rivayet vardır:

    Birincisi; Fâtih Sultân Mehmed, 27 Nisan 1481 tarihinde Kapıkulu askerleriyle sefere gitmek üzere Üsküdar’a çıktı. Ancak sefere çıktığında hasta idi. Bir kaç gün Üsküdar karargâhında oturdu. Gebze yakınlarındaki Tekirçayırı veya Hünkârçayırı denilen yere geldiğinde, hastalığı şiddetlendi. Ayağından rahatsızlığı vardı. Bazıları nıkris illeti demektedirler. Hekimler konsültasyon yaptılar. İlacın dozunu arttırdılar. Acı artınca şarâb-ı fariğ (acıyı gideren şerbet) verdiler ve Fâtih Sultân Mehmed bunun üzerine rahmete gitti. Neşrî, Lütfi Paşa, Âli, Solakzâde, Âşıkpaşa-zâde gibi Osmanlı tarihçileri, Fâtih’in zehirlendiğine dair herhangi bir kayıt düşmezler.

    İkincisi ise, Fâtih’in zehirlendiğine dair rivayetdir. Bazı tarihçiler, Hekim Yakub Paşa’nın Fâtih’i tedaviye devam ederken, onun vezir olmasından rahatsız olan Karamanî Mehmed Paşa’nın kasıtlı olarak Hekim Larî Acemî’yi devreye soktuğunu, verilen ilaçlar neticesinde fenalaşıp kurtulma ihtimali olmayınca Hekim Yakub Paşa’nın da müdahale etmediğini ve Karamanî Mehmed Paşa ile Hekim Lari Acemî’nin kasden Fâtih’in vefatına sebep olduklarını ifade etmektedirler. Bunlara göre Hekim Yakub Paşa’nın öldürme kasdı mevcut değildir. Tam aksine diğer ikilinin tam bir planı vardır. Hekim Yakub Paşa, başlangıçta Sultânın hekimi olarak göreve başlayınca, Yahudidir ve bir süre Müslüman olmamıştır. Ancak sonradan Müslüman olmuş ve vezirlikle taltif olunmuştur.

    Buna karşılık, bazı tarihçiler de, Hekim Yakub Paşa’nın bir Yahudi dönmesi olduğunu ve Fâtih’in İtalya’ya kadar uzanmasından ve İtalyanların veya Venediklilerin ajanı olmasından dolayı, Avrupa’nın böyle bir plan hazırladığını ifade etmektedirler. Bu iki ihtimalde de Fâtih, zehirlenmiş olmaktadır.

    Hekim Yakub Paşa’nın II. Bâyezid’in zamanında da aynı görevi devam ettirmesi, hakkındaki ithamların doğruluğunu şüpheye düşürmektedir. Babinger, Hekim Ya’kub’un Venedik’e satılmış bir casus olduğunu iddia ediyorsa da, kaynaklardan hareket ederek böyle bir sonuca ulaşmak zor görünüyor. Gaybı kesin olarak Allah bileceğinden ve elimizde de kesin bir belge olmadığından, sadece Âşıkpaşa-zâde’nin şu tesbitlerini ve iki beytini aktararak bu bahsi kapatıyoruz: ’Hekim Ya’kub kim, vezir oldu, ne kadar Yahudi’nin açı ve devletsizi varsa, Padişahın işine karıştılar". Bu söz, şahsî bir rekabetten de söylenmiş olabilir.

    Tabibler şerbeti kim, verdi Han’a -- O Hân içdi şarâbı kana kana.

    Ciğerin doğradı şerbet o Hân’ın — Hemîn dem zârî etdi yana yana.

    Dedi niçün bana kıydı tabibler — Boyadılar ciğeri canı kana.

    Âli’nin şu tesbitleri, bizi belli bir sonuca götürecek mahiyettedir:

    "Karamam Mehmed Paşa vezir-i a’zam olunca Ya’kub ona hased eyledi. Tam bu sırada Padişah dermansız bir derde tutuldu ve Hekim Ya’kub tedavisini yaparken, Mehmed Paşa Hekîm Lârî’yi tavsiye eyledi. O da tedaviye başladı. Şüphesiz iki ilaç birbirine karşı menfi etki yaptı. Çok zaman geçmeden Sultân Mehmed vefat eyledi. Hekim Ya’kub asrının Sokrat’ı idi."




  • quote:

    Orijinalden alıntı: electronica

    Fâtih Sultân Mehmed’in vefatı ile alakalı iki rivayet vardır:

    Birincisi; Fâtih Sultân Mehmed, 27 Nisan 1481 tarihinde Kapıkulu askerleriyle sefere gitmek üzere Üsküdar’a çıktı. Ancak sefere çıktığında hasta idi. Bir kaç gün Üsküdar karargâhında oturdu. Gebze yakınlarındaki Tekirçayırı veya Hünkârçayırı denilen yere geldiğinde, hastalığı şiddetlendi. Ayağından rahatsızlığı vardı. Bazıları nıkris illeti demektedirler. Hekimler konsültasyon yaptılar. İlacın dozunu arttırdılar. Acı artınca şarâb-ı fariğ (acıyı gideren şerbet) verdiler ve Fâtih Sultân Mehmed bunun üzerine rahmete gitti. Neşrî, Lütfi Paşa, Âli, Solakzâde, Âşıkpaşa-zâde gibi Osmanlı tarihçileri, Fâtih’in zehirlendiğine dair herhangi bir kayıt düşmezler.

    İkincisi ise, Fâtih’in zehirlendiğine dair rivayetdir. Bazı tarihçiler, Hekim Yakub Paşa’nın Fâtih’i tedaviye devam ederken, onun vezir olmasından rahatsız olan Karamanî Mehmed Paşa’nın kasıtlı olarak Hekim Larî Acemî’yi devreye soktuğunu, verilen ilaçlar neticesinde fenalaşıp kurtulma ihtimali olmayınca Hekim Yakub Paşa’nın da müdahale etmediğini ve Karamanî Mehmed Paşa ile Hekim Lari Acemî’nin kasden Fâtih’in vefatına sebep olduklarını ifade etmektedirler. Bunlara göre Hekim Yakub Paşa’nın öldürme kasdı mevcut değildir. Tam aksine diğer ikilinin tam bir planı vardır. Hekim Yakub Paşa, başlangıçta Sultânın hekimi olarak göreve başlayınca, Yahudidir ve bir süre Müslüman olmamıştır. Ancak sonradan Müslüman olmuş ve vezirlikle taltif olunmuştur.

    Buna karşılık, bazı tarihçiler de, Hekim Yakub Paşa’nın bir Yahudi dönmesi olduğunu ve Fâtih’in İtalya’ya kadar uzanmasından ve İtalyanların veya Venediklilerin ajanı olmasından dolayı, Avrupa’nın böyle bir plan hazırladığını ifade etmektedirler. Bu iki ihtimalde de Fâtih, zehirlenmiş olmaktadır.

    Hekim Yakub Paşa’nın II. Bâyezid’in zamanında da aynı görevi devam ettirmesi, hakkındaki ithamların doğruluğunu şüpheye düşürmektedir. Babinger, Hekim Ya’kub’un Venedik’e satılmış bir casus olduğunu iddia ediyorsa da, kaynaklardan hareket ederek böyle bir sonuca ulaşmak zor görünüyor. Gaybı kesin olarak Allah bileceğinden ve elimizde de kesin bir belge olmadığından, sadece Âşıkpaşa-zâde’nin şu tesbitlerini ve iki beytini aktararak bu bahsi kapatıyoruz: ’Hekim Ya’kub kim, vezir oldu, ne kadar Yahudi’nin açı ve devletsizi varsa, Padişahın işine karıştılar". Bu söz, şahsî bir rekabetten de söylenmiş olabilir.

    Tabibler şerbeti kim, verdi Han’a -- O Hân içdi şarâbı kana kana.

    Ciğerin doğradı şerbet o Hân’ın — Hemîn dem zârî etdi yana yana.

    Dedi niçün bana kıydı tabibler — Boyadılar ciğeri canı kana.

    Âli’nin şu tesbitleri, bizi belli bir sonuca götürecek mahiyettedir:

    "Karamam Mehmed Paşa vezir-i a’zam olunca Ya’kub ona hased eyledi. Tam bu sırada Padişah dermansız bir derde tutuldu ve Hekim Ya’kub tedavisini yaparken, Mehmed Paşa Hekîm Lârî’yi tavsiye eyledi. O da tedaviye başladı. Şüphesiz iki ilaç birbirine karşı menfi etki yaptı. Çok zaman geçmeden Sultân Mehmed vefat eyledi. Hekim Ya’kub asrının Sokrat’ı idi."


    Açıklayıcı olmuş teşekkür ederim. Komik gelecek gibi ama bir sorum var. Jacobs kahvelerinin isminin bu olaydan esinlenilerek konulduğu (dalga geçmek ve unutturmamak gibi amaçlar taşıyordu sanırım) ile ilgili bir şey duymuştum birisinden. Bilginiz var mı bu konu hakkında ? Sadece merak ettim teşekkürler.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.