DOKTOR ANTİDEPRESAN YAZDI KULLANMALIMIYIM ? (2. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: Djtiest_

Doktorun "yalan" söylemiş olması ihtimali üzerine, içinde bulunduğunuz ruhsal sıkıntılı durumunuz ile ileride muhtemel kilolu ama ruhsal anlamda bir önce ki halinize nazaran daha rahat olacağınız durum arasında bir maliyet hesabı yapmalısınız

İşin özeti aşure kazanı ile jack Torrance arasında bir tercih yapmalısınız

quote:

Orijinalden alıntı: cago135

Aslinda bu konuyu acman da rahatsizligin devam ettigini gosteriyor.Obsusif kompulsif bozukluk var galiba?

quote:

Orijinalden alıntı: tugrul6733

quote: Orijinalden alıntı: NuTeRX

ya aslında annemle babam arasındaki sorunlardan değilde annemin bana verdiği sözleri tutmaması yalan söylemesi diyetine uymaması vs.

yalnız psikiyatr anneme bir şey demişti bunu da söyleyeyim. şu an hala diyet yapıyorum gibi bir şey. kilo verdim göbek var hala bu yüzden az yağlı yemeye falan dikkat ediyorum yine. işte psikatr dedi yemeğe ne kadar yağ attın diye sorduğunda mesela cevap vermeyin falan dedi. niye böyle dedi anlayabilmiş değilim

quote:

Orijinalden alıntı: NuTeRX

quote: Orijinalden alıntı: tugrul6733 quote: Orijinalden alıntı: NuTeRX ya aslında annemle babam arasındaki sorunlardan değilde annemin bana verdiği sözleri tutmaması yalan söylemesi diyetine uymaması vs. yalnız psikiyatr anneme bir şey demişti bunu da söyleyeyim. şu an hala diyet yapıyorum gibi bir şey. kilo verdim göbek var hala bu yüzden az yağlı yemeye falan dikkat ediyorum yine. işte psikatr dedi yemeğe ne kadar yağ attın diye sorduğunda mesela cevap vermeyin falan dedi. niye böyle dedi anlayabilmiş değilim

Anlaşılan bu diyet işini fazla abartmışa benziyorsun en büyük neden de annenin kilolu olması ve ona dönüşme korkun. Zira sürekli annenin diyeti yüzünden onunla kavga etmen de bunu gösteriyor.

Yukarıdaki yazında gördüm hastalığa özendiğini söylemişsin, neden özenirsin bilmiyorum ama bu da bir sorundur sanırım. Normal bir insan durduk yere bir hastalığa özenmez, bunu da düzeltmen gerek. Nikola Tesla'ya açıkça çok özendiğin belli.

quote:

Orijinalden alıntı: tugrul6733

quote: Orijinalden alıntı: NuTeRX quote: Orijinalden alıntı: tugrul6733 quote: Orijinalden alıntı: NuTeRX ya aslında annemle babam arasındaki sorunlardan değilde annemin bana verdiği sözleri tutmaması yalan söylemesi diyetine uymaması vs. yalnız psikiyatr anneme bir şey demişti bunu da söyleyeyim. şu an hala diyet yapıyorum gibi bir şey. kilo verdim göbek var hala bu yüzden az yağlı yemeye falan dikkat ediyorum yine. işte psikatr dedi yemeğe ne kadar yağ attın diye sorduğunda mesela cevap vermeyin falan dedi. niye böyle dedi anlayabilmiş değilim Anlaşılan bu diyet işini fazla abartmışa benziyorsun en büyük neden de annenin kilolu olması ve ona dönüşme korkun. Zira sürekli annenin diyeti yüzünden onunla kavga etmen de bunu gösteriyor. Yukarıdaki yazında gördüm hastalığa özendiğini söylemişsin, neden özenirsin bilmiyorum ama bu da bir sorundur sanırım. Normal bir insan durduk yere bir hastalığa özenmez, bunu da düzeltmen gerek. Nikola Tesla'ya açıkça çok özendiğin belli.

ya işte sorun özeniyormuyum özenmiyormuyum bilmiyorum. belki özenmiş olabilirim diyorum. bu da tetikledi biraz. bir de bu sene nedense takıntılarım çok daha fazla arttı.

geçen sene hiç düzenli çalışmazdım deneme sınavlarından düşük alınca yüklenirdim haftaya ya da 2 hafta sonra sınav olurdu yükseltirdim derecemi. şimdi böyle olmadığını gördüm ve hocalarda düzenli çalışmanız lazım falan diyor malum lisedeyiz. ve bende daha rehberlikçi sende takın falan var mı demeden kitapda ne kadar çözmediğim boş ver varsa yırttım attım düzensiz duruyordu çünkü. ama rehberlikçinin ve annemin sende takıntı var demesi sanki biraz artırmış olabilir .

quote:

Orijinalden alıntı: NuTeRX

quote: Orijinalden alıntı: tugrul6733 quote: Orijinalden alıntı: NuTeRX quote: Orijinalden alıntı: tugrul6733 quote: Orijinalden alıntı: NuTeRX ya aslında annemle babam arasındaki sorunlardan değilde annemin bana verdiği sözleri tutmaması yalan söylemesi diyetine uymaması vs. yalnız psikiyatr anneme bir şey demişti bunu da söyleyeyim. şu an hala diyet yapıyorum gibi bir şey. kilo verdim göbek var hala bu yüzden az yağlı yemeye falan dikkat ediyorum yine. işte psikatr dedi yemeğe ne kadar yağ attın diye sorduğunda mesela cevap vermeyin falan dedi. niye böyle dedi anlayabilmiş değilim Anlaşılan bu diyet işini fazla abartmışa benziyorsun en büyük neden de annenin kilolu olması ve ona dönüşme korkun. Zira sürekli annenin diyeti yüzünden onunla kavga etmen de bunu gösteriyor. Yukarıdaki yazında gördüm hastalığa özendiğini söylemişsin, neden özenirsin bilmiyorum ama bu da bir sorundur sanırım. Normal bir insan durduk yere bir hastalığa özenmez, bunu da düzeltmen gerek. Nikola Tesla'ya açıkça çok özendiğin belli. ya işte sorun özeniyormuyum özenmiyormuyum bilmiyorum. belki özenmiş olabilirim diyorum. bu da tetikledi biraz. bir de bu sene nedense takıntılarım çok daha fazla arttı. geçen sene hiç düzenli çalışmazdım deneme sınavlarından düşük alınca yüklenirdim haftaya ya da 2 hafta sonra sınav olurdu yükseltirdim derecemi. şimdi böyle olmadığını gördüm ve hocalarda düzenli çalışmanız lazım falan diyor malum lisedeyiz. ve bende daha rehberlikçi sende takın falan var mı demeden kitapda ne kadar çözmediğim boş ver varsa yırttım attım düzensiz duruyordu çünkü. ama rehberlikçinin ve annemin sende takıntı var demesi sanki biraz artırmış olabilir .

OKB'ye bu kadar takman da bir takıntı olabilir, ilginç aslında. Büyük ihtimalle detaylı olarak internette araştırdın önce baktığın OKB'ye sahip büyük kişiler oldu. Bu kişilerin hastalıkları büyük ihtimalle ise OKB'lilerin kendilerini iyi hissetmesi için uydurulmuş. Sonra semtomplara baktın ve teker teker taklit etmeye başladın.

Bu şekilde bir şeye ihtiyaç duyman da bir eksiklik, bunun da üzerine gidip araştırabilirsin.

Bir de Beautiful Mind'i izlemeni tavsiye ederim, izledikten sonra acaba ben şizofreni miyim diye bir soru gelecek mi aklına merak ediyorum.

Çok da üzülmen gereken bir durum değil, toplumun büyük bir çoğunda görülüyor, bu hastalığa özenme durumu.

quote:

Orijinalden alıntı: Kepsut Teknik

Psikolog a gittiğimde banada verdi . 60 kg ken 79 kg oldum sonra da bıraktım . Psikolojimin düzelmesi için tatlı içecekler önerdiler günde en az 3 sise maltana 2 kadeh kırmızı şarap tuketiyorum ve su, an gayet mutluyum. Sakin maltana dan hemen sonra şarap tüketme ! miden asit yağmuruna maruz kalır




Ciddiyim.






Mobil olduğum için yazım yanlısı olabilir .

quote:

Orijinalden alıntı: tugrul6733

hocam kelimem kelimeme cevapladığınız için çok teşekkür ederim. ya bu forumdan aldığım tavsiyeler doğrultusunda hareket ederim hep, ve herkes kullan kullan dedi, siz de çok güzel bir şekilde açıkladınız ama hala kullanmaya çekiniyorum.

ilaçlar piyasadan çoktan toplatılırdı falan demişsiniz de sonuçta bu bir ticaret işi değil mi ? yabancı ülkelerin aşı satabilmek için kendileri hastalık ürettiği söyleniyor.

quote:

Orijinalden alıntı: Slothere

quote:

Orijinalden alıntı: Slothere

quote: Orijinalden alıntı: tugrul6733 hocam kelimem kelimeme cevapladığınız için çok teşekkür ederim. ya bu forumdan aldığım tavsiyeler doğrultusunda hareket ederim hep, ve herkes kullan kullan dedi, siz de çok güzel bir şekilde açıkladınız ama hala kullanmaya çekiniyorum. ilaçlar piyasadan çoktan toplatılırdı falan demişsiniz de sonuçta bu bir ticaret işi değil mi ? yabancı ülkelerin aşı satabilmek için kendileri hastalık ürettiği söyleniyor.

http://www.psikiyatri.net/index.php/guncel/gundem/145-prozac-kullananlar-icin-onemli-bilgiler

http://www.drugs.com/prozac.html

Şu iki kaynağa göz atmanı öneririm. Gayet güzel açıklanmış.

Aslında düşüncen yersiz değil. Her ilaçta böyle bir ihtimal mevcut. En kolay ulaşılabilen ağrı kesicilerden bunlara kadar her ilaçta böyle bir ihtimal mevcut. Fakat prozac türü ilaçlarda böyle bir düşüncenin doğma ve gelişme sebebi bu ilaçların direk beyinle etkileşime geçmesi ve beyin üzerinde etkide bulunması. Eğer prozac başka amaçla kullanılan bir ilaç olsaydı ve bu hastalıklarla beraber sözü geçmeseydi muhtemelen herkes günlük yaşamda hiç ciddiye almadan kullandığı ağrı kesici, grip vb. ilaçlar gibi kullanacaktı. Bu bakış açısını üzerinde fazla düşünmemiz ve konu hakkında fazla bilgiye sahip olmadığımız için ediniyoruz. Daha da kötüsü bu bakış açısını bilen, bilmeyen herkese yayma gayretinde bulunuyoruz. Ondan da kötüsü bu tip bir gayreti olan birçok kişinin o ilaç hakkında en ufak bilgiye sahip olmaması. Sorsan yalnızca adını ve hangi tedavilerde kullanıldığını biliyordur.

Eğer ciddi şüphelerin varsa ilacın içindeki maddeleri tek tek araştırıp ne işe yaradıklarını, ne olduklarını, ne ile etkileşime geçince ne etki bıraktıklarını inceleyebilirsin. Fakat bunun tedavine pek bir faydası olacağını düşünmüyorum. Aksine kendine daha çok zarar vermiş olacaksın.

İlacın kullanımı senin inisiyatifine kalmış. Zaten özellikle bu tip ilaçları doktor zorla dayatıp illaki al diyemez. Üstte okuduğuma göre de zaten dememiş. Ama bir düşün. Bu riski almana değer mi? Gerçekten tedavi olmak bu illetten kurtulmak istiyor musun? İlacın sana yapacağı iyi etkileri başka bir uygulama ile kapatabileceğini mi düşünüyorsun? Eğer böyle ise bunları neye dayandırıyorsun? Bu soruları kendine sormanı öneririm.

@Quickplay

Bu konuda bayağı bir tecrübeli görünüyorsun. Öyle ki ettiğin söz, konu üzerinde onlarca yıldır yapılan araştırmaların boşuna yapıldığını ileriye sürebilecek kadar iddialı.

Bu rahatsızlıklar beynin kimyasal işleyişindeki bozukluklar veya zamanla yanlış alışkanlıkların, düşüncelerin saplantı haline getirilmesiyle beynin tekrardan programlanıp o şekilde çalışmaya başlaması sonucunda ortaya çıkıyorlar. Beyin canlı bir organizma. Her an, her saniye beyinde çeşitli değişimler meydana geliyor. Beyin sabit yapılı bir organ değil. Sürekli bir değişim, yeni oluşumlar meydana geliyor.

Senin her düşüncen beyindeki belirli iletişim yollarını uyarıyor ve o yollar kullanıldıkça güçleniyor. Kullanılmayanlar zamanla zayıflıyor ve oradan yapılan aktarım miktarı azaldığı için orası işlevini yavaşlatmaya başlıyor. Senin yaptığın her hareket, düşündüğün her düşünce beynindeki kimyasalların çalışması ve belirli iletişim yollarının izlenmesi sonucu oluşuyor. Bu tip saplantılar ve rahatsızlıklar yine zamanında insanın başına gelmiş bir olay ile başlıyor. Ve o geleneğin bir totem gibi yaşam tarzı haline getirilmesi ile beslenip büyümeye bir süre sonra da yerleşmeye başlıyor.

quote:

Senin her düşüncen beyindeki belirli iletişim yollarını uyarıyor ve o yollar kullanıldıkça güçleniyor. Kullanılmayanlar zamanla zayıflıyor ve oradan yapılan aktarım miktarı azaldığı için orası işlevini yavaşlatmaya başlıyor. Senin yaptığın her hareket, düşündüğün her düşünce beynindeki kimyasalların çalışması ve belirli iletişim yollarının izlenmesi sonucu oluşuyor. Bu tip saplantılar ve rahatsızlıklar yine zamanında insanın başına gelmiş bir olay ile başlıyor. Ve o geleneğin bir totem gibi yaşam tarzı haline getirilmesi ile beslenip büyümeye bir süre sonra da yerleşmeye başlıyor.

quote:

Orijinalden alıntı: Kepsut Teknik

prozac