Şimdi Ara

Cipralex Kullananlar ?? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
43
Cevap
3
Favori
263.851
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Opeth

    quote:

    Orijinalden alıntı: Çağdaş

    quote:

    Orijinalden alıntı: [Opeth]

    quote:

    Orijinalden alıntı: Çağdaş

    quote:

    Orijinalden alıntı: [Opeth]

    Öss ye hazırlandıgım yılda kullandım kullanmaz olaydım 10mg ile başlattı doktor 2 hafta boyunca ellerim ayaklarım titredi kalem tutamaz oldum sonra alıştım ama bildiğin mal gibi dolaşıyordum ortada, kim ne diyor ne anlatıyor hiç idrak edemiyordum sonrasında düzelir diye 20mg' a cıkardı doktor bikaç gün kullanıp kendi kararımla tümden kestim ilacı, merdiven cıkarken arkamdan biri cekiyor gibi oluyordu sağa sola bakarken hafif baş dönmeleri derken 1 ay sonra ancak düzelebildim, aman diyim hocam cipralex e bulaşma bırakması çok büyük sıkıntı.

    Sen kafana göre nasıl ilaç bırakırsın? doktoru haberdar etmedin mi?

    Hayır haberdar etmedim sınava çalışamaz olmuştum konularda gerilemiştim sinir stres derken birden bırakmak istedim o zamanki psikolojime göre.


    Şuan ne durumdasın bilmiyorum ama dikkat etmek lazım bende kafama göre bırakmıştım, 18 gün boyunca iyidim ve sonra kötü olmaya başladım aşırı sinir takıntı ve diğer sorunlar, hemen doktorumun yanına gittim ve bana tedaviyi sil baştan yapacağız dedi.Dişimi sıkıp bekliyorum bazen eziyet gibi geliyor ama yapacak birşey yok bu saatten sonra, bu kadar tedaviyi çöpe atmak istemiyorum.

    Bu 3 sene önceki bir durum du dostum Şimdi ise sinir stres var tabi ama o da peder kaynaklı, aile evinde üni okumak tam bir sinir küpü yapıyor insanı, tek çare dgs illetini kazanıp şehir dışı bir üni kazanmak

    Alıntıları Göster
    ne dersiniz birkamsam mi ilacci?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kràl Çıplak

    ne dersiniz birkamsam mi ilacci?

    Alıntıları Göster
    Konu biraz eski ama, Cipralex kullanan biri olarak benim de söyleyebileceklerim şunlar.

    Cipralex "kullanırken" müthiş bir ilaç, gerçekten çok faydası oluyor genel moral seviyenizin yükselmesine.
    Kesinlikle işe yarıyor, resmen hayata döndürüyor insanı.
    Hemen hemen hiç yan etkisi yok, ama bir tanesi çok fena, erkekleri baya bi mağdur edebilir ;) Cinsel isteği resmen bitiriyor. Sıfıra yakın diyim.

    Fakat; uyarmak istediğim asıl nokta: BU İLACI SAKIN AMA SAKIN KENDİ KAFANIZA GÖRE ANİDEN BIRAKMAYIN !!!!
    Doktor denetiminde, doz ayarlaması yaparak azaltarak bırakılması gerekiyor.

    1 hafta önce "ben bu ilacı bırakırım aga" diyip ilacı kestim.
    Şu anki durumumu kelimlerle anlatamam.
    Kafamı dik tutamıyorum resmen. Dünya fıldır fıldır dönüyor. Midem bulanıyor. Sürekli bir uyku hali.

    Yani bırakma sürecinde çok dikkatli olun. Yoksa benim gibi kamyon çarpmışa dönebilirsiniz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: nihilist76


    Konu biraz eski ama, Cipralex kullanan biri olarak benim de söyleyebileceklerim şunlar.

    Cipralex "kullanırken" müthiş bir ilaç, gerçekten çok faydası oluyor genel moral seviyenizin yükselmesine.
    Kesinlikle işe yarıyor, resmen hayata döndürüyor insanı.
    Hemen hemen hiç yan etkisi yok, ama bir tanesi çok fena, erkekleri baya bi mağdur edebilir ;) Cinsel isteği resmen bitiriyor. Sıfıra yakın diyim.

    Fakat; uyarmak istediğim asıl nokta: BU İLACI SAKIN AMA SAKIN KENDİ KAFANIZA GÖRE ANİDEN BIRAKMAYIN !!!!
    Doktor denetiminde, doz ayarlaması yaparak azaltarak bırakılması gerekiyor.

    1 hafta önce "ben bu ilacı bırakırım aga" diyip ilacı kestim.
    Şu anki durumumu kelimlerle anlatamam.
    Kafamı dik tutamıyorum resmen. Dünya fıldır fıldır dönüyor. Midem bulanıyor. Sürekli bir uyku hali.

    Yani bırakma sürecinde çok dikkatli olun. Yoksa benim gibi kamyon çarpmışa dönebilirsiniz.


    Anlamadığım nokta şu, madem mutluluk hormonu salgılıyor bu meret, libidoyu neden düşürüyor, aksine artırması gerekmez mi insan mutlu olunca?




  • 2 aydır bırakmaya çalışıyorum haftada yarıma düşürmüştüm 3 hafta oldu hala baş dönmeleri yaşıyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: selmand

    2 aydır bırakmaya çalışıyorum haftada yarıma düşürmüştüm 3 hafta oldu hala baş dönmeleri yaşıyorum.
    En az 3 4 tane içip anca uyurum bende pek etkisi olmuodu
  • quote:

    Orijinalden alıntı: QarizmaTk

    En az 3 4 tane içip anca uyurum bende pek etkisi olmuodu

    Alıntıları Göster
    İlacı kullanmış iyi ve kötü bütün etkilerini yaşamış biri olarak, bu ve benzeri serotinin salgılamaya yardımcı suni inhibitör ilaçlardan uzak durulması gerektiği kanısını acı deneyimlerle edinmiş biriyim. Kullanmaya başladığım ilk günleri anlatmak bir yana hatırlamak bile istemiyorum. Akabinde hemen hemen 1 yıl boyunca beni ben yapan duygularımdan ve karakterimden yoksun bir şekilde dolaşmama sebebiyet vermiştir kendileri... En basitinden '' yalan söylerken bile ne yaptığımı düşünemez hale gelmiş '', '' Sonunu düşünmeden kelimeleri ağzımdan savurup duruyordum'' 2.5 ay önce tedavim bitmiş durumda ve dönüp arkamda bıraktığım 1 yıla baktığımda hayatımı bir ''dublöre'' emanet etmiş gibi hissetmeme sebep olmuştur. Benim yerime yaşamış, benim yerime ilişkiler kurmuş, benim tırnaklarım ile düzenlediğim ne varsa yıkıp gitmiş gibi... Elbetteki etkileri bünyeden bünyeye değişebilecektir, fakat birinci ağızdan kendimi örnek vermek istedim. Sonuç olarak şuan için pişman olduğum çok şey yapmama sebebiyet vermiş bir kimyasalı bir daha hiçbir şekilde bedenime sokmamaya karar vermemde oldukça etkilidir etkileri... Zira duygusuzluğum ile yıktığım bir çok düzen, kırdığım bir çok kalp birikmiş durumda. Ve ne acı ki ben bunları yeni yeni fark ediyorum. İşin daha da kötüsü düzeltmek adına yaptıklarım başarısızlıklarla sonuçlanıyor.

    Biraz iç dökme gibi oldu affedin, konu konuyu açtı. Sonuç olarak ilaçlar faydalı oldukları kadar zararlıdırlar. Hiçbir ilaç yoktur ki sadece yararlarından ibaret olsun, bahsi geçen kimyasal direkt beyni etkiliyorsa, tıpkı benim gibi hassas bir kişiliğe de sahipseni, kaybolmak hiçte içten değil...




  • Ben de bir kac cumle ile deneyimlerimi aktarayim. 10 mg cipralexle baslayi bir sure sonrasinda toplamda 400 mg antidepresan kullanmaya basladim. Bunlarin icerisinde ayni donemde redepra, atarax, wellbutrin, simbalta ve cipralex oldu. Ankara da tunali hilmi de madalyon psikiyatri merkezine gidiyordum. Dozaj artislari nedeniyle titremelerim basladi hatta parkinson olabilir mi diye gunlerce gazi de testler yapildi. Yaklasik iki ay kadar once kullanmayacam dedim ve tekrar doktora bile gitmedim terk ettim ve iyi ki de birakmisim. Simdi o ilaclardan bana hatira kalan koskoca bir hafiza problemim var ve gozluk kullanmaya basladim.

    Bazi arkadaslar ne alaka diyebilirler ama bu ilaclarin tamami sinirlerle oynadigi icin gozlerimde bir sene once hic bir problem yokken simdi astigmat ve miyopi var. Maya goze gittigimde ilaclarin sonucu oldugunu soylediler. Ayrics 1 yil oncesine kadar hafizama cok guvenen ben simdi bir telefon numarasini bile aklimda tutamiyorum.
  • Arkadaşlar öncelikle geçmiş olsun . Sağda solda ilacı sakın kullanmayın lanet bişey gibi yazılar görüyorum eline klavye alan düşüncesizce yazılar yazmış bu ilacı alan insanların hastalığı stres korku ile şiddetleniyo şahsen ben ilk başladığımda çok karşılaştım bu yazılarla boş yere strese soktular beni . İlacı kullanan biri olarak yazacaklarımla aklınızdaki soru işaretlerini bir nebzede olsa gidermeyi umuyorum .Doktorum bana cipralex 10 mg verdi .Ben bu ilacı anksiyete bozukluğu için kullanıyorum . İlaca başladığımda yan etkilerini üst düzeyde gördüm . ilk geceyi uyumadan geçirdim korku, kaygı, heyecan hepsini bi anda yaşadım tekrar doktora gittim. ilk iki hafta yan etkilerin görülmesinin normal olduğunu ilaca devam etmemi söyledi ilacı kullanan bi arkadaşımda uyarmıştı beni ilk bir iki hafta yan etkilerin görülmesi olağanmış. Daha sonra bünyem ilaca tamamen alıştı kendimde bazı değişiklikler gördüm mesela önceleri tartışırken sinirden konuşamıyodum şimdi kendimi çok rahat savunabiliyorum , kalabalık karşısında konuşurken heyecandan ölecek gibiydim şimdi çok akıcı rahat bir şekilde konuşabiliyorum kısacası önceden utanıpta hep kaçtığım yapamadığım şeyleri çok rahat yapabiliyorum bu konuda cipralex birebir . ayrıca paniğide alıyo . Bi ara yurt dışında ilacım bitti tekrar almadım ilk iki gün normal üçüncü gün hafif baş dönmesi başladı dört beş derken dahada şiddetlendi tekrar başladım , doktorumun verdiği süre bitene kadar kullanacam . şu an çok şükür hiç sıkıntım yok . Ama yinede bu tür ilaçları çok sıkıntılı değilseniz kullanmayın . mutsuzluğu paniği aldığı gibi mutluluğuda alıyo bazen kendimi boşlukta gibi hissediyorum. tedavi süresince benim yaşadıklarım bunlar . Eklemek istediğim bi şey daha var çok stresli sıkıntılı zamanlarınızda bol bol inkişaf suresini okuyun tercümesinide bilin . ateist arkadaşlar için ek bi önerim yok :) yardımcı olabildimse ne mutlu bana tekrardan geçmiş olsun




  • Ben de kullanmaya başladım. Çekingen kişilik bozukluğu, stres, aşırı kaygı falan saydı psikiyatrist. Şuan 5.günündeydim pek bi fark göremedim.
    Nasıl bi etkisi var bu ilacın? 10mg kullanıyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rovaniemi

    Ben de kullanmaya başladım. Çekingen kişilik bozukluğu, stres, aşırı kaygı falan saydı psikiyatrist. Şuan 5.günündeydim pek bi fark göremedim.
    Nasıl bi etkisi var bu ilacın? 10mg kullanıyorum.

    Bunu doktora iletirseniz, 20 mg a geçiş yapacaktır diye tahmin ediyorum. Her ne kadar sağlık mensubu olsalar da onlar da bu işten ekmek kazandıkları için senin ilacı bırakmanı istemeyecek ve doz artışına başlayacaklardır. Ben hiç şunu duymadım mesela, "tamam bu anlamda sen artık iyileştin, ilacı bıraktırıyoruz artık" hiç böyle bir duyum alan var mı acaba??? Varsa da belki yüzde 1-3 falan ancak. Bende 10 mg la başlamıştım, bir sene sonrasında günlük 750mg antidepresan kullanır hale geldim. Bir nevi bağımlılık yapıyor.

    Keşke yeni başlamışsınız, hiç başlamadan bırakabilseniz, ya da asla günlük 20 mg ları geçmeseniz. Bir dost tavsiyesi...




  • 2 kutu kullanmıştım yatıştırıcı niyetine hiç bi faydası olmadı.
  • harunresitz kullanıcısına yanıt
    Hocam 8 ay lustral kullandım daha önce. Keske durumumu düzeltse. Ama iste hic değişiklik olmuyor. Sigara kullanıyorum 6 7 senedir. Çok kez bırakmak istedim 1 haftayı geçmiyor denemeler. Dışarıdan bakan biri ne derse desin iradesiz vs. Bu psikolojik sorunları yenmeden hayatımı degistiremiyorum. Keske ilaç çözüm olsa, değil tabi adim atmamız şart. Keske ilaçlar rahatlatsa da kullanmaya devam etsem.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Slammer

    quote:

    Orijinalden alıntı: nihilist76


    Konu biraz eski ama, Cipralex kullanan biri olarak benim de söyleyebileceklerim şunlar.

    Cipralex "kullanırken" müthiş bir ilaç, gerçekten çok faydası oluyor genel moral seviyenizin yükselmesine.
    Kesinlikle işe yarıyor, resmen hayata döndürüyor insanı.
    Hemen hemen hiç yan etkisi yok, ama bir tanesi çok fena, erkekleri baya bi mağdur edebilir ;) Cinsel isteği resmen bitiriyor. Sıfıra yakın diyim.

    Fakat; uyarmak istediğim asıl nokta: BU İLACI SAKIN AMA SAKIN KENDİ KAFANIZA GÖRE ANİDEN BIRAKMAYIN !!!!
    Doktor denetiminde, doz ayarlaması yaparak azaltarak bırakılması gerekiyor.

    1 hafta önce "ben bu ilacı bırakırım aga" diyip ilacı kestim.
    Şu anki durumumu kelimlerle anlatamam.
    Kafamı dik tutamıyorum resmen. Dünya fıldır fıldır dönüyor. Midem bulanıyor. Sürekli bir uyku hali.

    Yani bırakma sürecinde çok dikkatli olun. Yoksa benim gibi kamyon çarpmışa dönebilirsiniz.


    Anlamadığım nokta şu, madem mutluluk hormonu salgılıyor bu meret, libidoyu neden düşürüyor, aksine artırması gerekmez mi insan mutlu olunca?

    İlaç yerine;

    İnternet kullanımı azaltıp, spor,enstrüman,eğitim alanlarında kendinizi geliştirseniz çok daha mutlu olursunuz.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Rovaniemi

    Hocam 8 ay lustral kullandım daha önce. Keske durumumu düzeltse. Ama iste hic değişiklik olmuyor. Sigara kullanıyorum 6 7 senedir. Çok kez bırakmak istedim 1 haftayı geçmiyor denemeler. Dışarıdan bakan biri ne derse desin iradesiz vs. Bu psikolojik sorunları yenmeden hayatımı degistiremiyorum. Keske ilaç çözüm olsa, değil tabi adim atmamız şart. Keske ilaçlar rahatlatsa da kullanmaya devam etsem.



    Sigarayı kötü bir durum sonrasında kullanmaya başlamıştım. Günde 1 paket içiyordum. Öncesinde niye içiyorsunuz, ne var şunda hem sağlığınıza zarar hem cebinize derken 1-1.5 yıl kullandım yaklaşık.

    2-3 hafta oluyor bırakalı. Bıraktıktan 3-5 gün içerisinde vücudunuz hemen adapte oluyor. Ve 3 gün içmemenin bile faydasını görüyorsunuz. Psikolojik bağımlılığını yok etmek biraz zor ama aşılmayacak gibi değil. Ben sürekli olarak sigara içmeyi eziklik,çaresizlik olarak niteliyerek bir gün paket bitmeden içerisinde sigara bulundurarak bıraktım. Zira zor olan evde sigara yokken bırakmak değil evde sigara varken bırakmak.

    Evimde hem 1 tek hazır paket sigara, hemde tütün ve tütün kağıdı var. Fakat 3 haftadır hiç aklıma bile gelmiyor. İlk 3 günden sonrası psikolojinize kalmış. İlk günler biyolojik etkileşimle beraber stres yapıyorsunuz fakat şunun gibi düşünün. Siz dalyan gibi birisiniz ama sigara yarım bir adam ve bu adam size artistlik yapıyor sen bana muhtaçsın diyor.

    Ben kendimi ezikliye ezikliye bıraktım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bilgisayar Bağımlısı -- 12 Ekim 2016; 16:54:24 >




  • Benim kayınpeder de buna benzer bişeyler içiyor bildiğin tırlattı garip garip komplo teorileri üretiyor bir savcıya falan denk gelmiyor ki şöyle içeri tıksa biz de rahat etsek.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: amashe

    İlacı kullanmış iyi ve kötü bütün etkilerini yaşamış biri olarak, bu ve benzeri serotinin salgılamaya yardımcı suni inhibitör ilaçlardan uzak durulması gerektiği kanısını acı deneyimlerle edinmiş biriyim. Kullanmaya başladığım ilk günleri anlatmak bir yana hatırlamak bile istemiyorum. Akabinde hemen hemen 1 yıl boyunca beni ben yapan duygularımdan ve karakterimden yoksun bir şekilde dolaşmama sebebiyet vermiştir kendileri... En basitinden '' yalan söylerken bile ne yaptığımı düşünemez hale gelmiş '', '' Sonunu düşünmeden kelimeleri ağzımdan savurup duruyordum'' 2.5 ay önce tedavim bitmiş durumda ve dönüp arkamda bıraktığım 1 yıla baktığımda hayatımı bir ''dublöre'' emanet etmiş gibi hissetmeme sebep olmuştur. Benim yerime yaşamış, benim yerime ilişkiler kurmuş, benim tırnaklarım ile düzenlediğim ne varsa yıkıp gitmiş gibi... Elbetteki etkileri bünyeden bünyeye değişebilecektir, fakat birinci ağızdan kendimi örnek vermek istedim. Sonuç olarak şuan için pişman olduğum çok şey yapmama sebebiyet vermiş bir kimyasalı bir daha hiçbir şekilde bedenime sokmamaya karar vermemde oldukça etkilidir etkileri... Zira duygusuzluğum ile yıktığım bir çok düzen, kırdığım bir çok kalp birikmiş durumda. Ve ne acı ki ben bunları yeni yeni fark ediyorum. İşin daha da kötüsü düzeltmek adına yaptıklarım başarısızlıklarla sonuçlanıyor.

    Biraz iç dökme gibi oldu affedin, konu konuyu açtı. Sonuç olarak ilaçlar faydalı oldukları kadar zararlıdırlar. Hiçbir ilaç yoktur ki sadece yararlarından ibaret olsun, bahsi geçen kimyasal direkt beyni etkiliyorsa, tıpkı benim gibi hassas bir kişiliğe de sahipseni, kaybolmak hiçte içten değil...

    Ne güzel siz ilaçla bunları yapmışsanız ya biz bunu ilaçsız bir şekilde yapıyorsak? O zaman ne yapacağız kafamızı mı bırakacağız?




  • Yazılanlara kulak asmayın sonuçlar bünye meselesi. Ama ortak etki cinsel etkidir gerisi bünye ile alakalıdır.



    Yaklaşık 1.5 aydır kullanıyorum.Anksiyete bozukluğu olduğu için doktorum verdi. Kendimi şöyle ifade edeyim nişanlımla tartışırken o bağırır, konuşur ben ise karşısında duvar gibi otururdum. 30 yaşımdayım ilkokuldan gelen sıkıntılar bende kişilik olarak oturdu ( Alp çok efendi, çok sessiz, uslu vb) Aklımdakileri ifade edeniyordum, aktaramıyordum ya da bazen kitlenip kalıyordum. Şuan 1.5 ay geçmesine rağmen artık bir duvar değil kendini ifade eden, karşısında ki üzülecekmiş düşüncesi olmadan doğru ya da yanlış düşünceleri aktarabilen kişi olma yolunda ilerliyorum. Bu dediklerimi 0 ile 10 puan arasında puanlarsak 2 puan şuan. Allah'ın izniyle sessiz, ezik, pasif, asosyal biri olmaktan kurtulacağım.

    İyi Hissetmek- Dr. David Burns bu kitabı alıp okuyun.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _DarthVader_ -- 18 Aralık 2016; 11:22:07 >
  • Birde şöyle bir yazı var arada okurum.

    Kendinizi yansıtmaktan korkmamanız adına yazdığım bu yazıyı, siteye yeni gelen ve alfalık yolunda ilerleyen arkadaşlarıma armağan ediyorum.



    Sevdiğim bir sözü alıntı yaparak başlıyorum:



    Bilgelik için tek anahtar devamlı soru sormaktır. Şüphe ederek bir araştırmaya başlarız. Araştırmakla da doğruya ulaşırız.

    (Peter Abelard)



    Ezik olmak nedir?



    Gelin hep beraber şu ezik olmak kavramını sorgulayalım. Ne dersiniz? Bize ne gibi faydaları olur, bizi geliştirir mi?



    Ezik olmak bir kader midir ya da alfa(kaliteli erkek) olmak isteyen bir insanın sıyrılması gereken bir nokta mıdır?



    Ezik olmanın nesi kötüdür? Toplum mu bireyi ezikleştirir, yoksa birey kendi seçimlerinden dolayı mı ezik olmuştur?



    Sorular ve sorgulamalar üzerinden gitmek bence her zaman en mantıklısıdır. İnsan düşüncesini bir zemine oturttuğunda sağlamlaştırır ve karakter olarak da sağlamlaşır.



    Şu bir gerçektir ki: Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz.



    O halde şimdi ezik kavramı ile başlayalım, eğer bu durumla savaşan arkadaşlar varsa veya karakterinde yer yer eziklik hissedenler oluyorsa iyi dinlesinler !!!



    Ezik adam tanımı: İçindekileri yansıtmaktan korkan, kendisi olduğunda toplum tarafından dışlanacağını varsayan, kabul görmek amacı ile sessiz, olaylara müdahale etmeyen, çevresinin onu beceriksiz olarak görmesini artık kabullenmiş -veya kabullenmek zorunda kalmış- ve kendisi olduğunda (içinden geleni yaptığında) çevresindekilerin onunla dalga geçtiği insan tipi diye tanımlayabiliriz.



    Şimdi ilk olarak, ezik adamı suçlamak yanlış olur, çünkü içinde bulunduğu konumdan ötürü kendisinin yaptığı davranışlar gayet normaldir. Ezik adam hiçbir zaman bu durumdan suçluluk duymamalıdır. Bir eksiği gediği yoktur. Sadece kendisinden çok çevresindekilerin yorumlarını kafasına çok taktığı için ister istemez çevre güdümünde olmuştur.



    Örneğin, aileniz siz özgür olmaya kendi kendinize bir şeyler yapmak istediğinizde size, bunun yanlış olduğunu söylerler veya onların istemediği bir davranışta bulunduğunuzda surat asarlar, iş yerindeki arkadaşlarınız olsun, okuldakiler olsun aynı şekilde, sizin tavrınıza karşı size surat asar, konuşmaz ya da sizi sevmezler.



    Neden?



    “Sadece kendiniz olmayı istediğiniz ve seçtiğiniz için eski – ezik adamı – faydalı adamı – kendilerine tehdit olmayan adamı – daha çok severler.” Çünkü onunla mücadele etmek zorunda değildirler, ezik adam aileye, topluma, sınıfa uyan adamdır ve farklı olması pek istenmez, çünkü gerek yoktur.”



    Ezik adam, o nedenle kendi düşüncesini söylemez, çekingendir, insanların onu kabul etmemesi ve yalnızlık korkusuyla “aileden dışlanmak, sınıftan dışlanmak, insanların onu sevmemesi” durumunu düşünerek -ki çevre de ödül-ceza sistemiyle o hale sokmuştur o kişiyi, bu durum üzücüdür.



    Ezik adam çaresizdir, çünkü öyle bir hale gelmiştir ki, eli kolu bağlı bir şekilde, bir tiyatro oyununda verilen figüranlık rolü ile o sahneyi onlarla paylaşmak, hiç paylaşamamaktan daha iyi gelir.



    Kısacası kendi hayatının yönetmeni ya da senaristi değil, başka hayatların ve senaryoların bir parçası halinde geçirmek zorunda olduğu düşüncesiyle yaşar.



    Ama ezik adamında içten içe düşünceleri vardır, insanları görür, popüler insanları, aktif insanları, eğlenen ve çekingen olmadan bir o ortamdan bir diğer ortama atlamayı başaran insanları, onları kıskanır çünkü içinden o anda delice şarkı söylemek geçerken, çevresindekilerin ona güleceğini veya “deli misin sen?” demesinden korkar. Kendi çıkarınıza bir şey yaptığınızda ise “bencil” olursunuz.



    İşte budur bir eziğin anatomisi, eziğin iç sesi hep olumsuzu söyler bir süre sonra , fakat farkında değildir. Hatta zaman geçtikçe kendi düşüncesiymiş gibi, kendi fikriymiş gibi bu durumu kabul eder ve” ben böyleyim ben aktif, girişken, sosyal, sempatik, açık sözlü, kararlı, sevilen bir adam olamıyorum” diyip hayata küser.



    Sanırım ezik adamın kadınlarla ilişkilerinden bahsetmeye hiç gerek yoktur., genelde istenilen adam olamazlar, çünkü ezik adam lider olmayı geçtim, insanları peşinden sürüklemeyi de geçtim, bir grupta ön planda olmayı bile becerememektedirler.



    Evet, buraya kadar ezik adamın tanımı yapıldı, ezikliğin bir seçim olmadığını, büyüdüğümüz ve ait olduğumuz çevreden kaynaklanan bir durum olduğunu gördük. Bu bölümden sonra ise, eziklik ve çekingenlikten kurtulmanın nasıl sağlanacağını anlatacağım.



    Hepsinden ve her şeyden önce, hayat felsefenizin en başında kendiniz olmayı seçmelisiniz.



    Yukarda bahsedilen gibi bir durum içerisindeyseniz zincirlerinizi kırmanız zor olabilir, çünkü eziklikten çıktığınız anda, bir süre boyunca sizi onaylayacak insanların çevrenizde olmadığını ve yalnız kaldığınızı görecek ve düşüneceksiniz, ama yılmadan vazgeçmeden devam etmeyi başarırsanız, senaryodan daha çok pay alacaksınız.



    Gerekirse şu cümleyi aynen kullanın,



    Beni ben olduğum için sevin, kendi istediğiniz gibi biri olduğum için değil.



    Biliniz ki, çevreniz sizi siz olduğu için severse, siz daha mutlu olacaksınız.



    -*-



    Kimi zaman, “ulen keşke bana öyle dediğinde, bu şekilde bir cevap verseydim” diye içinizden geçirdiğiniz çok oluyor mu?



    Ya da kimi zaman konuşmak istediğiniz bir ortamda sessizleşiyor musunuz?



    Peki bu durumdan kurtulmak ister misiniz?



    O zaman size iyi bir yöntem veriyorum:



    Şu an, bu dakikadan itibaren içinizden ilk geleni söylemeyin, herkese aklınıza ilk gelen cevabı verin, hiç düşünmeden, aklına ilk hangisi geliyorsa korkmadan söyle.



    Acaba karşımdaki beni yanlış mı anlar, yoksa onu kırar mıyım veya mantıksız bir şey mi söylerim diye düşünme, zaten bu güne kadar böyle düşündüğün için kaybetmedin mi?



    (joker: haa bunu derken, toplum kurallarına aykırı işler yapın demiyorum. Yani aklında senin amına koyim hoca gibi demeyeceksin elbette)



    İçinden geleni söylediğin anda daha mutlu olacaksın bana güven ve kendi potansiyelinden korkma,



    Bilirsin hayat korkakları sevmez.



    -*-



    Bunun haricinde,



    Eziklikten kurtulmak için bir takım materyallere ihtiyacınız var,



    En azından ezberinizde, fıkralar, hikayeler, şiirler olmalı, gazete okumalı, genel kültürünüzü arttırmalısınız ki, söz size geldiğinde söyleyeceğiniz bir şeyler olsun.



    -*-



    Sorumluluk almaktan korkmayın, ya elime yüzüme bulaştırırsam diye ise sakın düşünmeyin, sadece önümdeki proje bu ve ben bunu daha iyi nasıl yapabilirim, nasıl geliştirebilirim diye düşünüp, planlı ilerleyin.



    -*-



    Sosyal ortamlardan kaçmayın, önemli olan yaş olarak fazla olmak değil, önemli olan yaşanmışlık olarak fazla olmak. Bu güne kadar çekingensen, belli ortamlara girmekten korkuyorsan, farkında değilsin ama gün geçtikçe büyümek yerine küçülmek için uğraşıyorsun. Artık insanların daha fazla olduğu yerlerde takıl, daha çok insanla görüş, daha fazla sosyal ortamda vakit geçir, insanları gözlemle, insan ilişkilerine bak ve hangisinin kazandırıp, hangisinin kaybettiğini analiz et, kendi karakterine kat.



    Farkında olmadan belli bir süre sonra, daha tecrübeli ve başrol için gereken özelliklere sahip olmaya başlayacaksın.



    -*-



    Yeri geldiğinde kendinizle dalga geçin. Maalesef bu durumsal bişey olduğu için, anlatılacak bir tarafı yok, ama kısacası abartın, telefon hakkında birisi size bilmediğiniz birşey gösteriyorsa, ben cahilim işte bilmiyorum diyin mesela,





    [JoKeR’den örnek: Geçenlerde evli ve çocuklu bir arkadaşım evinde televizyon olmadığından bahsetti. Masadaki diğer arkadaşım ise televizyonsuz yaşayamam diyen biri ve şaşırarak. Nasıl olur abi televizyonsuz yaşanır mı dedi, – çocuğun zihinsel gelişimini olumsuz etkiliyormuş ondan almadık diye açıklama yaptı arkadaş. Sonrasında televizyon hastası arkadaştan herkesi kopartan cümle geldi. “ haa ben onun için mi bu kadar mal oldum”- kahkahalar]



    Seni, kendime alıcam dediğinde bir kadın, ben kına gecesi isterim diyin,



    Olur derse devam edin,



    Pırlanta da isterim diyin,



    Başkaa.. derse,



    Savaroski taşlı gelinlik isterim diyin, yatlar katlar isterim.. takılın yani eğlenceli olun her daim.



    -*-



    Çekingen insanlar sözlü iletişim dışında, devinsel -dokunsal- olarakta zayıftırlar,



    İnsanlara dokunun el sıkışmaktan, destek olmak için sırtını sıvazlamaktan, dostumsun benim diyim omzunu tutmaktan korkmayın,



    bunlar karşı tarafla sizin aranızdaki bağı arttıracak şeylerdir.



    -*-



    Son olarak unutmayın, kendiniz gibi olmaktan korkmadan ilerlediğiniz anda tabloda o yukardaki ezik yerine şöyle bir adam olacak.



    Eğlenceli, özgüvenli, aktif, insanlarla iletişim kurmaktan çekinmeyen, sevdiği zaman hem sözleriyle hem de dokunuşlarıyla bunu yansıtmayı beceren,



    Sikmişim insanların düşüncesini diyip, onların ne düşüneceğine kafa yormak için zaman harcayacağına, kendini geliştirmeye işine gücüne vakit ayıran ve daha iyi nasıl yapacağınızı hesaplayın,



    [Joker: herkes seni seviyorsa zaten bir şeyler ters demektir. Erkekler sana gıcık olmaya başladıysa, çekici olmaya başladın demektir.]



    Atatürk bu ülkeyi kuracağı zaman, doğru olanı düşünüp onun peşinden gitti, onun zamanına baktığımızda, yaptıkları özellikle en başında yanlıştı.



    Samsuna çıktığında halkın elindeki silahları, düşman birliklerine teslim edip dönecekken,



    halkı peşinden sürükledi,



    O zaman atatürkün üstünde bir padişah vardı, acaba ben böyle yaparsam padişah benim hakkımda ne düşünür diye korkmadı.



    Kendi yoluna baktı ve sonunda zafer en başta onun önderliğinin akabinde halkımızın oldu.



    Şunu da unutmayın,



    Atatürk devrimi gerçekleştiremeseydi hain olarak anılacaktı.



    Kendi devriminizi geliştirmeniz için, kendiniz olmak dışında kendinizi geliştirecek bir adam olmalısınız.



    Atatürk hayatı boyunca 4 bine yakın kitap okudu ve kendisini geliştirmekten asla vazgeçmedi.



    Yaşam sizin tercih sizin



    Bilgisiz bir ezik mi olacaksınız, yoksa kültürlü bir alfa mı?



    Alıntı:http://puacemiyeti.com/adim-adim-eziklikten-kurtulma-rehberi/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _DarthVader_ -- 18 Aralık 2016; 11:19:37 >




  • Öpseler ilaç kullanmam. Bildiğin bu bahsedilen ilaç bi önce dünyanı şaşırttırıyor yani daha kötü yapıp eski halini aratır olduruyor sonra vücut bağışıklık kazanınca ilaca düzeldim zannediyorsun. Kesin böyle birşeydir.

    Düzenleme: Bütün yazılanları okumamıştım. Şu an şoktayım. Bildiğin kişisel gelişiminiz için ilaç kullanıyorsunuz. Yuh diyorum. Ağzım açık şekilde okudum yazılanları. Sadece şaşkınım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Fëanor_ -- 18 Aralık 2016; 11:29:02 >
  • Cipralex hakkında bilgi almak isteyen buyursun okusun.
  • nihilist76 kullanıcısına yanıt
    merhaba uzun bir ara geçmiş yazınızın üstünden, şuanki durumunuz nasıl? ilacı bırakıldiniz mi kullanmadan önceki rahatsızlığınız bıraktığınızda tekrar nüksetti mi? 1 haftadır doktor önerisiyle kullanıyorum fakat bıraktıktan sonra daha kötü olucaksam başlamamam daha iyi sanırım
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.