< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Bildirim
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Evet burslu girdim.
Ama sizin kıyaslamanıza yardımcı olamayabilirim, ancak Bilkent hakkında bilgi verebilirim. Ben zaten çok devlet üniversitesi düşünmüyordum, tercih döneminde de Sabancıyla arasında kalmıştım. İTÜ'yü gezdim ve okuyan birkaç kişiyle (ablamın arkadaşları) konuştum, aynı zamanda tercih döneminde ilgilenen birkaç hocayla da uzun uzun sohbet ettim. (bilgisayar ve endüstri mühendisliğinden) açıkcası İTÜ benim hiç içime sinmemişti, zaten hazır istanbuldaydım; babam da biraz itü istiyo diye gitmiştim bana okul resmen bir düşüşte gibi geldi, hocalar ve öğrenci kalitesi gitgide düşüyordu artık İTÜ türkiyedeki top tier okulların arasından ayrılıp sanki YTÜ tarzı okullara daha yakın bir hale gelmiş gibi hissettim. İTÜ de aslında birçok aile dostumuz, akademisyen tanıdıklarımız da vardı; onlar da çok teşvik edici konuşmadılar. ben kampüsü de çok sevemedim, yani nasıl söylesem dağınık, neyin nerede olduğu belli değil. ayrıca birden çok kampüsü olduğu için dersleriniz tek yerde olmayacak, istanbulda bir yerden başka yere gitmek de çile hazırlık olan yer soğuk, hastane gibi. ben de o yüzden vazgeçtim odtüye tercih döneminde gitmedim, ama 11. sınıfta gezmiştim. zaten ben tercihler bitmeden önceki gün ankara bilkenti gezmeye geldim, o zaman sanki odtü tanıtım turlarını çoktan bitirmişti. odtü aslında baya güzel, çok kaliteli bir okul öğrencileri mezunları birbirlerine sahip çıkıyor. dersleri güzel işte tek sıkıntısı var kontenjanlar doluyor, her zaman istediğiniz dersi alamıyorsunuz. ama ben çok apolitik bir insanım, çevremdeki olan olaylar beni çok etkilemez, başkasının yaptıkları da umrumda olmaz kendimi herhangi bir kitleye, devlete, dine, millete çok ait hissetmiyorum. takım falan da tutmam bence herkes dünya vatandaşı bi ara odtüyü çok düşünüyodum bilgisayar yazacaktım, çünkü altın gibi değerleniyordu odtü ceng. sıralamalar 2017 de baktığında bile çok hızlı artıyordu, düşündüm, dedim ki ben 5 sene sonra buradan mezun olunca bu okul ve bu fakülte çok değerli, girmesi benim zamanımdan da zor bir yer olacak ama sonra aklım başıma geldi bilgisayar okumak istemediğimi farkettim sonra odtü de zaten bana göre değil diyip aklımdan çıkarttım heralde düşününce ben çok devlet üniversitesi sevmiyorum hayatım boyunca özel okullarda okudum, çevrem hep belli insanlardı ne kadar doğru olur bilmiyorum ama kendimi buradaki devlet fen lisesinde okuyan arkadaşlarımla kıyaslayınca da sanki özelde daha çok ilgileniyorlar, öğrenciye daha çok değer veriliyor gibi düşündüm bir şeye ulaşmak, bir kişiyle konuşmak özelde daha kolay öğrenciye de daha fazla imkan veriliyor ayrıca başarı olarak odtüye gitsem ortalama olacaktım ama bilkentte yine diğer insanlara göre daha iyi bir altyapım olduğunu düşündüğüm için sivrilmek daha kolay olacaktı. daha normal bir çalışmayla ortalama başarı sağlayabilecektim. şimdi odtüye giden arkadaşlarıma bakıyorum da hırs, rekabet çok yüksek hepsinin ortalaması 1.80-2.50 arasında itüye giden de çok arkadaşım oldu istanbul fetişleri yüzünden ama dediğim gibi bence itü, odtü ve bilkentle mukayese edebileceğin bir okul değil. ama onların da durumlarının çok iyi olmadığını görüyorum. zaten odtü-itü eleyince geriye çok bir şey kalmıyo. boğaziçinde iyi mühendislikler gelmiyordu; yine de birkaç tanıdık gezdirdi, inşaat hakkında birkaç soru sordum ama sorduğum kişi de benim gibiydi, sıralaması ancak ona yetiyordu, öyle olunca da dedikleri beni etkilemedi sonra koç-sabancı vardı tabii ki alternatif özyeğin falan girmeyeceğim hiç bence onlar daha bir itü bile olamadılar. koç üniversitesine baya sıcaktım, 11. sınıfta koç24 programına gitmiştim, derslere de girmiştim hatta 11 deyken amacım da koç endüstriydi, ama orada da %50 tutuyordu bana kalırsa sabancıyla da birbirlerine baya benzer okullar, koç akademik olarak bir tık daha iyidir ama kasıntı tarafları da var sabancı hem iyi hem çok özgür bir okul, hem de akademik kadrosunda çok fazla tanıdığımız var o zamanlar nihat berker (sabancının rektörü) 'in son zamanlarıydı, o da yine bir tanıdığımın ahbabıydı ben de sabancıdan genelde akademisyenlerle konuştum, çok içime sinmedi zaten siz koç-sabancı düşünmüyorsunuz ondan dolayı daha da uzatmayacağım sabancıda da odtüde yaşadığımın aynısı oldu ben sabancıya gidersem heralde bilgisayar okurum diyodum, çünkü tek puanla girilip sonra istediğini okuyorsun, zaten endüstri sınıfları çok kalabalıkmış, herkes diğer bölümlerden endüstriye geçiyorlarmış böyle olunca da endüstriyle çapı kapamışlar yani ben sabancıda çap yapamayacaksam da benim için avantajlı görünmedi aynı şekilde nihat berker şuan buraya yazamayacağım birkaç şeyden bahsetti zaten sonra da istifa etti, o yüzden sabancıdan da vazgeçtim geriye bilkent kaldı, bilkentin kesinlikle bu üniversitelerden önde olduğu bir konu yok bilkent her yani dengeli, seviyeli bir okul nereye geldiğinizi, herhangi bir konuda süprizle karşılaşmayacağınızı biliyorsunuz okulun konumu ankarada iyi bir yerde, semtin adı da bilkent genel olarak ankara standartlarının üzerinde bir muhit; benim sevmediğim sıkıcı, boğucu ankara-memur havasından uzak gelmeden önce bilmiyordum ama kütüphanesi mükemmel, eser çeşitliliği çok iyi aynı zamanda kütüphane personeli de çok ilgili. ısıtma, soğutmayla alakalı binanın eskiliğinden kaynaklı sıkıntılar var ama ben çoktan alıştım aynı şekilde her profilden öğrenci var, kimse birbirine karışmıyor. ve tabi bilkentin burs imkanları da iyi yurtta konaklayacaksanız 2 kişilik oda, bir de hayli yüksek bir harçlık alacaksınız derslere gelecek olursam üst dönemlere sorup iyi hocalardan aldığınız derse alarmsız uyanıp gidersiniz diğer türlü çok katı, sürekli sorumluluk isteyen öğrenciyi bıktıran, geldiğine pişman eden bir sistem gerçi ben bunu yazarken sabancı-koçla kıyaslıyorum büyük ihtimal odtü daha beterdir :D ama bilkentin güzel tarafı mühendislik eğitimi dışında insanı da çok geliştirmesi size zorla bir ton sözel dersi dayıyorlar, hiç hayatınızda sevmediğiniz şeyleri yaptırıyorlar. ingilizcede bana saçma sapan konular geldi, biri fantasy literature idi harry potter * game of thrones dışında bir şey konuşmadan haftaları bitirik ki ben ikisini de izlemedim ve izlemeyi de asla düşünmüyorum bunlarla ilgili 3 dakikalık bir savaş sahnesini 20 dakikalık sunumla anlatmamı beklediler tabii berbat yaptım, diğer assignmentlerim de kötüydü final sınavında dönem boyunca aldığım en yüksek notu almama rağmen kaldım ama sanıyorum ki hiç sevmediğiniz, anlatırken bile okula sinirlendiğiniz olaylar sizi bir şekilde geliştiriyor. onun dışında 3 ve 4. sınıfta da tam tersi, derlserin büyük çoğunluğu seçmeli okul size çektirdikten sonra daha yüksek lisansa geçmeden istediğiniz alana yönelme imkanı sunuyor. okul hakkında söyleyebileceğim son şey ise hazırlığı kesinlikle mükemmel ingilizce öğretiyor. ben dediğim gibi hayatım boyunca kolejde okumama rağmen öğrenememiştim başarılan son düzey a2 yazıyordu ve intermediate olarak başladım son sınav (pae) den de ortalama bir not almama rağmen şuan iyi bir seviyede ingilizcem olduğunu düşünüyorum. diğer üniversite tercih mesajlarından biraz farklı oldu, belki tam konunuza ve sorunuza yanıt veremedim ama illaki kafasında başka bir soruyla bunu okuyup faydalanacak da olur. ben sadece fikirlerimi aktarmak adına kendimi kısıtlamadan, aynı şekilde size de yardımcı olmak için doğal bir şekilde aklımdakileri yazmaya çalıştım. umarım faydası olur |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |