Şimdi Ara

++ bilim yanlış yolda mı ? (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
65
Cevap
0
Favori
704
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    pacman;
    pamukkaleye basit diyen de sonra itiraz edip basit değil diyen de sensin. Ben pamukkaleyi doğanın kendi mekanizmaları ile yarattığı bir eser olarak örnek verdim. Yani basit olduğu değil tam aksine karmaşık olduğu için örnekledim


    pamukkale hem basit bir yapıdır hem de karmakarışık bir yapı ...

    dünyanın en güzel şair ve romancısını getirsen ve bir konuşma yaptırsan;

    bu konuşma hem basittir hem de mükemmel ...

    basittir çünkü alelade bir konuşma yapmaktadır ...

    mükemmeldir çünkü konuşmada çok değerli edebi sözler söylemektedir ...

    pamukkale bu yüzden hem basit hem de komplekstir ...

    yapanın kolay yapması yönüyle basittir ancak kendisi itibari ile komplekstir ...


    quote:

    kao;
    Ali Demirsoyun dediği gibi sitokrom-C nin tesadüfen oluşma ihtimali sıfıra yakın kelimesine limit diyemeyiz. Limit farklı bir şeydir buradaki ihtimal ise limit değildir, bir sayıdır. Bir sayı ya sıfırdır ya değildir. sıfır olması ile olmaması çok şey farkeder. İnsan vücudunda kanser meydana gelmesi tek olarak ele alınınca ne kadar zor birşey onu biliyor musunuz? Oysa kanserler yine de meydana geliyor.


    limit matematikte bir kabuldür epsilon gibi ... epsilonu olamayacak derecede düşük rakama deriz sonsuzu da olamayacak derecede büyük rakama ...

    senin kütlen güneşin yanında epsilon ile ifade edilirken güneş de sonsuz olarak ifade edilebilir ...

    dediğin gibi sonsuzluk bir kabuldür olma ihtimali de olabilir ancak biz o kadar küçük ve büyük sayı yerine olma ihtimali yüzde 100 e yakın olanlar üzerinde gitmeyi tercih ediyoruz ...

    bir eczane görsek içinde 1 000 tane ilaç olan;

    1 000 ayrı kişi birbirinden bağımsız olarka gelip bu eczaneyi birbirinden farklı ilaçlar ile bir düzen içerisinde dizmiş de olabilir

    veya bir eczacı vardır eczaneyi düzenlemiştir ...

    biz birinci ihtimali muhal (imkansız) görerek ikinci ihtrimal üzerinden gitmeyi tercih ediyoruz ...


    quote:

    Ali Demirsoyu boşverin, Sıfıra yakin bir ihtimali olan sitokrom-C nin oluştuğunu ben görsem, ben de bunu Allah'ın yaratığını değil, tesadüfen oluştuğunu söylerim. Çünkü zaten Allah'a inanmıyorum, elbette bunun arkasında hikmet aramayacağım. Neden Allah'a inanmıyorsun diye soracaksınız, ben de cevap vermek zorunda kalacağım. "Çünkü delil görmüyorum"


    bu düşünce tarzı bana göre doğru değildir kao ...

    ortada bir fiil varsa ve bu fiilin de faili olmalı değil mi?

    yukarıdaki eczane örneğinde olduğu gibi basit bir eczacıyı kabul etmek mi akla ve mantığa uygundur yoksa bin ayrı kişinin birbirinden habersiz bir derleme yapması mı?

    makro alemin büyük olması bize bu düşünce tarzının yanlış bir netice vereceği anlamına gelmediği gibi mantıklı bir düşünce tarzıdır ...

    ancak ben görmeden kabul etmem dersen sen bilirisin ...

    ama şunu da ifade etmede fayda var ki ne sitokrom-C kendiliğinden oluşabilecek ne de 1 000 ayrı kişi birbirinden bağımsız bir eczane oluşturacaktır ...

    onun yerine bir eczacıyı ve bir ECZACIYI kabul etmek bana göre daha mantıklıdır ...

    bu sözler kendi düşüncelerim olup sana baskı amaçlı değildir ...
    sadece ne düşündüğümü anlatmak istememdir ...


    quote:

    lacrima;
    olayları açıklayamayıp, kendi durgunluğunu gizleyebilmek adına "bir güç var o yapıyor" diye kolaya kaçmak pek akıllıca olmadığından bilimin izlediği yol gayet akıllıcadır.. tabi bazı akıllara zıt gelebilir, normaldir.. onlar da kendi yollarından gitsin ne gerek var kapışmaya.


    olaylar açıklanabilir; mesela bir yağmur olayını gayet basit açıklarız ... su buharlaşır rüzgar alır götürür soğuk bir yere geldiğinde suyu bırakıverir olur biter ...

    bu vesile ile türlü türlü bitki ve hayvan ve insan nasiplenir ...

    gördüğün gibi olay gayet basit açıklanmaktadır ...

    burada söz konusu olan ise bu sistemin tesadüfi kurulup kurulamayacağıdır ...

    evet nakkanın da dediği gibi bu olayda bir KASIT vardır ve yağmur su ihtiyacı için gönderilmektedir ...

    yağmur gibi milyonlarca örnek vardır ... bu olay piyango, peribacası gibi basite indirgenecek bir olay olsa yağmurun gitmediği çölleri de biz sulayabilirdik gökten ...

    Şunu unutmamak gerekir ki etrafımızda gelişen olayların gayet kolayca gerçekleşmesi;

    bir emir ile 100 bin kişiyi hareket ettiren kumandanın azametini gösterirde ...

    bir baharla trilyonlarca canlıyı harekete geçirme kanununu koyanın AZAMETİNİ göstermez mi?

    Bu AZAMET sahibi olayları basit ve kolayca yapıyor diye olaylar, canlılar BASİT midir?


    quote:

    wineleven


    üslup çok önemli, Peygamber den sav bahsediyorsun ancak Peygamberin sav yolunu takip etmiyorsun ...Peygamber hiçbir insanın başına kakmamıştır, bütün insanların gönlüne girmiştir, kimseye kin gütmemiştir, en baş düşmanlarını bile (vahşi: amcasını öldüren kişi) İslam a davet etmiştir ve vahşi de Hz. Vahşi olmuştur ... Bu yüzden tavırlarını Peygamber tavrına benzetirsen daha güzel olmaz mı ?

    quote:

    lacrima;bir şeyi eleştirebilmek için o konu hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. evrimi de eleştirebilmek için, evrim teorisi hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. bilgi sahibi olmadan yapılan eleştiriye bilim değil, laf kalabalığı diyoruz halk arasında.


    sayfalarca evrim karşıtı yazılar yazdım, burada evrimi savunan o kadar arkadaş var, bana yatıkları ya link verip oku demek, ya da yorum getirmek oldu ...

    bilimsel argümanlar ve konuyu açıklayacak dokümanları ya yoktu ya da bana anlatmadılar ... ben de biyoloji ve evrim konusunda kendimi biraz olsun bilgili kabul ediyorum ... pacman in alıntıladığı kriterlere göre de evrimin bilimsel olmadığını yukarıda izah etmeye çalıştım ....


    sadede (öze ) gelecek olursak ;

    Ona göre, yaşam için mutlaka var olması gereken temel proteinlerden yalnızca birinin (Sitokrom-C'nin) tesadüfen oluşması ihtimali, "..., bir maymunun daktiloda hiç yanlış yapmadan insanlık tarihini yazma olasılığı kadar azdır (maymunun rastgele tuşlara bastığını kabul ederek)

    O topic'te (Maymun Daktiloda İnsanlık Tarihini Yazabilir Mİ?) kitaptan sayfa numarası veren bendim. Ali Demirsoy'un orada anlattığı şey, Stokrom C'nin oluşumu ile ilgili birinci varsayımın doğaüstü güçler olabileceği, ikinci varsayımın ise bir maymunun daktiloda insanlık tarihini yazabilmesi olasılığı kadar olasılık taşıyan tesadüftür. Burada Ali Demirsoy, kendisinin bir bilimadamı olduğu için birinci olasılığın üzerinde durmasının yanlış olacağı (yani bu işlerin kendi alanının dışında olduğu) dolayısıyla ikinci varsayımın üzerinde çalışması ve yoğunlaşması gerekliliğinden bahsetmiştir.

    İşte sorun burada belki de bütün evrim teorisi bunun üzerine kurulu ...

    ve de bir bakıma akla zıt bir ilerleyiş söz konusu

    çünkü Prof Ali Demirsoy a göre akıl doğaüstü gücü gerektirirken bilim onu ilgi alanına almayarak milyon kişiden belki bir kişinin seçeceği yoldan ilerlemeyi bilimin yöntemi kabul ediyor ...

    Akla rağmen aklın zıddına ilerlemek ve buna bilimin istediği yol demek doğru mudur ?




  • Deep demekki neymiş . Proje+ Uygulama = Eser diye bir kanun yokmuş bu olsa olsa bir genelleme olabilir. Pamukkale gibi bir eser doğanın kurallarına tabi olarak kendiliğinden (projesiz mimarsız) ortaya çıkabiliyormuş. Zaten bu denklemin başka bir falsosu da var. Bazı zamanlar ortada bir proje ve uygulama olmasına rağmen sonuç olarak ortaya bir ucube de çıkabilir. Böyle bir durumda insana anlamlı gelen her "eser" in arkasında bir mimar aramamak gerektiği de ispatlanmış olur.

    Saygılar...
  • ortada bir gökdelen gerçeği var mesela;

    peki gökdelen gerçeği için ne gerekli;

    sıralayayım bir inşaat mühendisi olarak ...

    proje: ilk önce fizibilite çalışması, araştırmalar, tetkik ve analizler ve verilere göre bir proje gerekli

    uygulama: bu projeyi hayata geçirecek mühendis ve işçiler gerekli

    eser: ortaya çıkan gökdelen

    akıl: gökdeleni ancak akıl sahibi birileri yapabilir ...

    her ne kadar bu ifadelere fizikte kimyada karşılaşmasak bile bilime zıt bir tarafı yoktur ...

    Pamukkale gibi bir eser Kanun Koyucunun kanunlarına göre yapıldıysa bu da bir eserdir ...

    Nasıl bir hükümetin çıkardığı kanun ile yapılan uygulamalar iyi ise hükümete artı puan kazandırır, Kanun koyucunun koyduğu kanun ile ortaya çıkan eserler de hem Kanun koyucuya işaret eder hem de basit ve alelade olmadığını gösterir ...

    Bizim makro düzeyde O nu göremeyişimiz eserin basit veya tesadüfi olduğu anlamına gelmez ...

    bir soru :

    proje + uygulama = eser (gökdelen) aklı gerektirir ...

    PROJE (DNA) + UYGULAMA (her türlü canlı) = ŞAHESER (tabiat) neden AKLI gerektirmesin ?

    bilimsel bir itiraz söz konusumudur ? akıl bu soruya itiraz etmezken sen neden itiraz edersin ?




  • Elbette söz konusudur. Akıl, Bilim demek bu değil.

    Deep (proje + uygulama = eser ) Böyle bir kanun var mı. Bunu sadece sen yazıyorsun. Kendi yazdığın önermeleri kendi iddiaların için delil olarak gösteremezsin. Doğa kanunlarının birilerinin koyduğu konusunda bir bilgi de yok. Bunlar sadece kendi iddiaların.
  • proje + uygulama = eser

    bu bir önermedir ...

    ahmet ayşe ile evli ise ve bir adada yalnız yaşıyorlarsa doğan çocuğun babası kimdir sorusunun cevabı ahmettir.

    bu da bir önermedir ve bilimin içinde yeri olmadığı gibi bilime karşı tarafı da yoktur ... bu bir ayşe ahmet kanunu değildir ki kitaplarda karşılaşasın ...

    denkleme geri dönelim;

    proje + uygulama = eser aklı gerektirirken

    PROJE+ UYGULAMA = ŞAHESER AKLI gerektirdiğine ne bilim ne akıl itiraz edebilir ...

    Ancak bizim makro düzeydeki bilgi eksikliğimiz de mazaret olmasa gerektir ...

    Yukarıdaki ifadeler akla zıt ifadeler değildir, bu durumda biz itiraz ettiğimizde kendi aklımıza bir itiraz söz konusu mudur?
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.