Şimdi Ara

benjamin button'un Tuhay Hikayesi gerçekmi (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
41
Cevap
0
Favori
5.508
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Ajda Pekkan bunun yaşayan kanıtıdır.
  • Gerçek olabilir Herhangi bir kanıtım yok ama ihtimaller dahilinde bence olması
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ra hmetli


    quote:

    Orijinalden alıntı: Av@ng(E3T)r

    Gerçek olması imkansız ama filmde mantık hatası yok mu???

    Yaşlı ve normal bir bebek boyunda doğduğuna göre yaşamının son yıllarında da çocuk görünümlü ve yetişkin boyunda olması lazım ama öyle olmuyor


    Aynı düşünce bende de oluştu filmi izlerken. Burada bence çuvallamışlar.


    Filmin maliyetini artıtmamak için öyle yapmadılar heralde. bi an o görüntü gözümün önüne geldide, çok komik olurdu
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Av@ng(E3T)r

    Gerçek olması imkansız ama filmde mantık hatası yok mu???

    Yaşlı ve normal bir bebek boyunda doğduğuna göre yaşamının son yıllarında da çocuk görünümlü ve yetişkin boyunda olması lazım ama öyle olmuyor


    Bence de.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kuantum21

    quote:

    doğdu diyelim nasıl ölcekkii sperm ve yumurtaya ayrılarakmı




    Allahım sana geliyorum cevap bu




  • diyelim yaşlı doğdu, gençleşiyor. bebek mi olacak bir de
    lütfen mantık(sperm+yumarta da mantıksız değil hanii)
  • gerçek olma olasılıgıda var olmamada.filmin sonunda cuvalladıkları gercek. çünkü insan belirli bir yaşa kadar uzadıktan sonra nasıl küçülebilir yada bebek olabilir? ( Tabi RABBİMİZİN SONSUZ KUDRETİNDEN ŞÜPHEM YOK...HAŞA)... Filmin mantıgından bahsediyorum lütfen dikkat edelim. Ortalama 180 cm boyuna geldikten sonra Brad abimizin yüzünü ve vücudunu zamanla gençleştireceklerdi aynı boy sabit kalacaktı sadece yüz ve vücut derisi değişecekti. Asıl mantıgı bu olması lazımdı ama saolsun adamlar öyle bir sıcmışlar ki :D
    zaten bebek olarak dogru mantık dogru işliyor.Be adam neden bebek olarak öldürüyorsun adamı?İnsan doğar büyür ölmez mi? Gerçek mantıga göre?
    Bunlar doğurmuş büyütmüş küçültmüş öldürmüş...yani film yapalım ortalıgın a.k.lım demişler :D
    ama netice itibarıyla 10 üzerinden 9 bir film insanı izletirken çok düşündürüyor.her anından ölümü hissetiriyor...
    İzlemeyenlere tavsiyem mutlaka izlesinler...

    SELAMETLE....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zigmo -- 22 Ocak 2010; 14:07:36 >




  • Tabii ki gerçek. Bu durumda müzdarip bir kişi de bizim köyümüzde yaşıyordu. Kendisi yüzü buruşuk bir şekilde doğdu, adeta 80 yaşındaymış gibiydi. Köydeki sağlık ocağına götürmüşler, doktorlar bir şey olmaz geçer deyip aspirin vermişler. Daha sonra yavaş yavaş gençleştiğini ve yüzündeki kırışıklıkların geçtiğine şahit olunca, öncelikle inanamamış daha sonra ise ailesinin ve köyün gözü önünde civan gibi bir delikanlı oluvermiş. Belirli bir zaman içerisinde kendini oldukça dinç hisseden köylüm, kendini hazır hissettiğinde sütçü ekrem dedikleri köyün ileri gelenlerinden birinin kızıyla evlenmiş. Onlar mutlu bir evlilik süre dursunlar, içine düştüğü hastalığın pençelerini hissetmeyen hemşerim gittikçe kendini güçsüz hissetmeye ve yüzündeki kırışıklıkların tekrardan ortaya çıktığını görmüş. Önceleri patlayan ampulun yerine yenisini takarken sadece sandalyeye çıkarken artık sandalyenin üstüne bir hatta iki tane yastık koymaya başlamış. Köyün ileri gelenleri, hemşerimin bu hazin erişiyini acıyan gözlerle izlerken artık bu dayanılmaz bir noktaya geldiğinde bağlı bulundukları şehirden birkaç tabip çağırmışlar. Ne gelen tabipler ne de köy halkı hemşerimin hastalığına anlam verememişler ve olayları tamamen akışına, olağan seyirine bırakmışlar. Yaklaşık 9 yıl kadar sonra hemşerim yaklaşık 50 cm boylarında hayata veda ederken müstakbel karısı 66 yaşında kocası ellerinde hayata gözlerimi yummuş. Şu an köy mezarlığında küçük bir mezar yanında ise büyükçe bir mezar durur, ziyaret edenler gözlerinden birkaç damla yaş akıtarak mezardakilerin anne - çocuk olduğunu düşünürler. Oysa gerçek başkadır, o minyatür mezarda kocaman bir kalp yatmaktadır..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince

    Tabii ki gerçek. Bu durumda müzdarip bir kişi de bizim köyümüzde yaşıyordu. Kendisi yüzü buruşuk bir şekilde doğdu, adeta 80 yaşındaymış gibiydi. Köydeki sağlık ocağına götürmüşler, doktorlar bir şey olmaz geçer deyip aspirin vermişler. Daha sonra yavaş yavaş gençleştiğini ve yüzündeki kırışıklıkların geçtiğine şahit olunca, öncelikle inanamamış daha sonra ise ailesinin ve köyün gözü önünde civan gibi bir delikanlı oluvermiş. Belirli bir zaman içerisinde kendini oldukça dinç hisseden köylüm, kendini hazır hissettiğinde sütçü ekrem dedikleri köyün ileri gelenlerinden birinin kızıyla evlenmiş. Onlar mutlu bir evlilik süre dursunlar, içine düştüğü hastalığın pençelerini hissetmeyen hemşerim gittikçe kendini güçsüz hissetmeye ve yüzündeki kırışıklıkların tekrardan ortaya çıktığını görmüş. Önceleri patlayan ampulun yerine yenisini takarken sadece sandalyeye çıkarken artık sandalyenin üstüne bir hatta iki tane yastık koymaya başlamış. Köyün ileri gelenleri, hemşerimin bu hazin erişiyini acıyan gözlerle izlerken artık bu dayanılmaz bir noktaya geldiğinde bağlı bulundukları şehirden birkaç tabip çağırmışlar. Ne gelen tabipler ne de köy halkı hemşerimin hastalığına anlam verememişler ve olayları tamamen akışına, olağan seyirine bırakmışlar. Yaklaşık 9 yıl kadar sonra hemşerim yaklaşık 50 cm boylarında hayata veda ederken müstakbel karısı 66 yaşında kocası ellerinde hayata gözlerimi yummuş. Şu an köy mezarlığında küçük bir mezar yanında ise büyükçe bir mezar durur, ziyaret edenler gözlerinden birkaç damla yaş akıtarak mezardakilerin anne - çocuk olduğunu düşünürler. Oysa gerçek başkadır, o minyatür mezarda kocaman bir kalp yatmaktadır..

    Hacı bi git işine yaa dedenmi anlattı bu hikayeyi




  • quote:

    Orijinalden alıntı: winchester


    quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince

    Tabii ki gerçek. Bu durumda müzdarip bir kişi de bizim köyümüzde yaşıyordu. Kendisi yüzü buruşuk bir şekilde doğdu, adeta 80 yaşındaymış gibiydi. Köydeki sağlık ocağına götürmüşler, doktorlar bir şey olmaz geçer deyip aspirin vermişler. Daha sonra yavaş yavaş gençleştiğini ve yüzündeki kırışıklıkların geçtiğine şahit olunca, öncelikle inanamamış daha sonra ise ailesinin ve köyün gözü önünde civan gibi bir delikanlı oluvermiş. Belirli bir zaman içerisinde kendini oldukça dinç hisseden köylüm, kendini hazır hissettiğinde sütçü ekrem dedikleri köyün ileri gelenlerinden birinin kızıyla evlenmiş. Onlar mutlu bir evlilik süre dursunlar, içine düştüğü hastalığın pençelerini hissetmeyen hemşerim gittikçe kendini güçsüz hissetmeye ve yüzündeki kırışıklıkların tekrardan ortaya çıktığını görmüş. Önceleri patlayan ampulun yerine yenisini takarken sadece sandalyeye çıkarken artık sandalyenin üstüne bir hatta iki tane yastık koymaya başlamış. Köyün ileri gelenleri, hemşerimin bu hazin erişiyini acıyan gözlerle izlerken artık bu dayanılmaz bir noktaya geldiğinde bağlı bulundukları şehirden birkaç tabip çağırmışlar. Ne gelen tabipler ne de köy halkı hemşerimin hastalığına anlam verememişler ve olayları tamamen akışına, olağan seyirine bırakmışlar. Yaklaşık 9 yıl kadar sonra hemşerim yaklaşık 50 cm boylarında hayata veda ederken müstakbel karısı 66 yaşında kocası ellerinde hayata gözlerimi yummuş. Şu an köy mezarlığında küçük bir mezar yanında ise büyükçe bir mezar durur, ziyaret edenler gözlerinden birkaç damla yaş akıtarak mezardakilerin anne - çocuk olduğunu düşünürler. Oysa gerçek başkadır, o minyatür mezarda kocaman bir kalp yatmaktadır..

    Hacı bi git işine yaa dedenmi anlattı bu hikayeyi


    Aspirin mi vermişler




  • o hastalığın tam tersi var, hızlı yaşlanma hastalığı 4-5 yaşında 70 yaşında gibi oluyor 10-12 yaşındada ölüyor, öyle bir hastalık.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: winchester


    quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince

    Tabii ki gerçek. Bu durumda müzdarip bir kişi de bizim köyümüzde yaşıyordu. Kendisi yüzü buruşuk bir şekilde doğdu, adeta 80 yaşındaymış gibiydi. Köydeki sağlık ocağına götürmüşler, doktorlar bir şey olmaz geçer deyip aspirin vermişler. Daha sonra yavaş yavaş gençleştiğini ve yüzündeki kırışıklıkların geçtiğine şahit olunca, öncelikle inanamamış daha sonra ise ailesinin ve köyün gözü önünde civan gibi bir delikanlı oluvermiş. Belirli bir zaman içerisinde kendini oldukça dinç hisseden köylüm, kendini hazır hissettiğinde sütçü ekrem dedikleri köyün ileri gelenlerinden birinin kızıyla evlenmiş. Onlar mutlu bir evlilik süre dursunlar, içine düştüğü hastalığın pençelerini hissetmeyen hemşerim gittikçe kendini güçsüz hissetmeye ve yüzündeki kırışıklıkların tekrardan ortaya çıktığını görmüş. Önceleri patlayan ampulun yerine yenisini takarken sadece sandalyeye çıkarken artık sandalyenin üstüne bir hatta iki tane yastık koymaya başlamış. Köyün ileri gelenleri, hemşerimin bu hazin erişiyini acıyan gözlerle izlerken artık bu dayanılmaz bir noktaya geldiğinde bağlı bulundukları şehirden birkaç tabip çağırmışlar. Ne gelen tabipler ne de köy halkı hemşerimin hastalığına anlam verememişler ve olayları tamamen akışına, olağan seyirine bırakmışlar. Yaklaşık 9 yıl kadar sonra hemşerim yaklaşık 50 cm boylarında hayata veda ederken müstakbel karısı 66 yaşında kocası ellerinde hayata gözlerimi yummuş. Şu an köy mezarlığında küçük bir mezar yanında ise büyükçe bir mezar durur, ziyaret edenler gözlerinden birkaç damla yaş akıtarak mezardakilerin anne - çocuk olduğunu düşünürler. Oysa gerçek başkadır, o minyatür mezarda kocaman bir kalp yatmaktadır..

    Hacı bi git işine yaa dedenmi anlattı bu hikayeyi


    Yalan söyleyecek bir insan mıyım ben ?




  • komik tiplerde çoğaldı forumda... espiri yapma ihtiyacınızı gereksiz mesajlar bölümünden giderin de konu kirlenmesin...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince


    quote:

    Orijinalden alıntı: winchester


    quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince

    Tabii ki gerçek. Bu durumda müzdarip bir kişi de bizim köyümüzde yaşıyordu. Kendisi yüzü buruşuk bir şekilde doğdu, adeta 80 yaşındaymış gibiydi. Köydeki sağlık ocağına götürmüşler, doktorlar bir şey olmaz geçer deyip aspirin vermişler. Daha sonra yavaş yavaş gençleştiğini ve yüzündeki kırışıklıkların geçtiğine şahit olunca, öncelikle inanamamış daha sonra ise ailesinin ve köyün gözü önünde civan gibi bir delikanlı oluvermiş. Belirli bir zaman içerisinde kendini oldukça dinç hisseden köylüm, kendini hazır hissettiğinde sütçü ekrem dedikleri köyün ileri gelenlerinden birinin kızıyla evlenmiş. Onlar mutlu bir evlilik süre dursunlar, içine düştüğü hastalığın pençelerini hissetmeyen hemşerim gittikçe kendini güçsüz hissetmeye ve yüzündeki kırışıklıkların tekrardan ortaya çıktığını görmüş. Önceleri patlayan ampulun yerine yenisini takarken sadece sandalyeye çıkarken artık sandalyenin üstüne bir hatta iki tane yastık koymaya başlamış. Köyün ileri gelenleri, hemşerimin bu hazin erişiyini acıyan gözlerle izlerken artık bu dayanılmaz bir noktaya geldiğinde bağlı bulundukları şehirden birkaç tabip çağırmışlar. Ne gelen tabipler ne de köy halkı hemşerimin hastalığına anlam verememişler ve olayları tamamen akışına, olağan seyirine bırakmışlar. Yaklaşık 9 yıl kadar sonra hemşerim yaklaşık 50 cm boylarında hayata veda ederken müstakbel karısı 66 yaşında kocası ellerinde hayata gözlerimi yummuş. Şu an köy mezarlığında küçük bir mezar yanında ise büyükçe bir mezar durur, ziyaret edenler gözlerinden birkaç damla yaş akıtarak mezardakilerin anne - çocuk olduğunu düşünürler. Oysa gerçek başkadır, o minyatür mezarda kocaman bir kalp yatmaktadır..

    Hacı bi git işine yaa dedenmi anlattı bu hikayeyi


    Yalan söyleyecek bir insan mıyım ben ?

    Bilmem futbol bölümünde Galatasarayı tutup Beşiktaşlı olan ama yüreği Fenerbahçe sevgisiyle dolu olan sen değilmisin?




  • quote:

    Bilmem futbol bölümünde Galatasarayı tutup Beşiktaşlı olan ama yüreği Fenerbahçe sevgisiyle dolu olan sen değilmisin?



  • quote:

    Orijinalden alıntı: winchester


    quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince


    quote:

    Orijinalden alıntı: winchester


    quote:

    Orijinalden alıntı: Le petit prince

    Tabii ki gerçek. Bu durumda müzdarip bir kişi de bizim köyümüzde yaşıyordu. Kendisi yüzü buruşuk bir şekilde doğdu, adeta 80 yaşındaymış gibiydi. Köydeki sağlık ocağına götürmüşler, doktorlar bir şey olmaz geçer deyip aspirin vermişler. Daha sonra yavaş yavaş gençleştiğini ve yüzündeki kırışıklıkların geçtiğine şahit olunca, öncelikle inanamamış daha sonra ise ailesinin ve köyün gözü önünde civan gibi bir delikanlı oluvermiş. Belirli bir zaman içerisinde kendini oldukça dinç hisseden köylüm, kendini hazır hissettiğinde sütçü ekrem dedikleri köyün ileri gelenlerinden birinin kızıyla evlenmiş. Onlar mutlu bir evlilik süre dursunlar, içine düştüğü hastalığın pençelerini hissetmeyen hemşerim gittikçe kendini güçsüz hissetmeye ve yüzündeki kırışıklıkların tekrardan ortaya çıktığını görmüş. Önceleri patlayan ampulun yerine yenisini takarken sadece sandalyeye çıkarken artık sandalyenin üstüne bir hatta iki tane yastık koymaya başlamış. Köyün ileri gelenleri, hemşerimin bu hazin erişiyini acıyan gözlerle izlerken artık bu dayanılmaz bir noktaya geldiğinde bağlı bulundukları şehirden birkaç tabip çağırmışlar. Ne gelen tabipler ne de köy halkı hemşerimin hastalığına anlam verememişler ve olayları tamamen akışına, olağan seyirine bırakmışlar. Yaklaşık 9 yıl kadar sonra hemşerim yaklaşık 50 cm boylarında hayata veda ederken müstakbel karısı 66 yaşında kocası ellerinde hayata gözlerimi yummuş. Şu an köy mezarlığında küçük bir mezar yanında ise büyükçe bir mezar durur, ziyaret edenler gözlerinden birkaç damla yaş akıtarak mezardakilerin anne - çocuk olduğunu düşünürler. Oysa gerçek başkadır, o minyatür mezarda kocaman bir kalp yatmaktadır..

    Hacı bi git işine yaa dedenmi anlattı bu hikayeyi


    Yalan söyleyecek bir insan mıyım ben ?

    Bilmem futbol bölümünde Galatasarayı tutup Beşiktaşlı olan ama yüreği Fenerbahçe sevgisiyle dolu olan sen değilmisin?



    tarihinde bir mazimi yatıyor nedir :D




  • quote:

    Orijinalden alıntı: winchester

    doğdu diyelim nasıl ölcekkii sperm ve yumurtaya ayrılarakmı


    Aslında sperm ve yumurtaya ayrılamaz. Sonuçta 3 aylık bir bebek sezeryanla çıkarılsa yaşatılamaz. Öyle düşün :)
  • Erken yaşlanmanın yaşandığını duymuştum.Ama bence yaşlı doğup sonradan gençleşmek mantığa tamamen aykırı bir durum.Sonuçta yaşlandıkça vücudumuzdaki organlar görevini yitirmeye başlıyor.

    Yani bana göre saçma.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Harekât

    Filmi izlemedim ancak duyumlarıma göre bir insan yaşlı doğup yıllar geçtikçe küçülüyormuş.

    böyle bir şey ne kadar gerçek olabilir ki?


    Çok saçma ne kadar gerçek ki?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: YrkndrY

    quote:

    Bilmem futbol bölümünde Galatasarayı tutup Beşiktaşlı olan ama yüreği Fenerbahçe sevgisiyle dolu olan sen değil misin?





    Ahahaahhahaha...




  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.