Şimdi Ara

3 Mayıs Türkçülük Günü

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
43
Cevap
0
Favori
777
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
9 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Tüm kandaşlarımın 3 Mayıs Türkçülük Günü kutlu olsun.

    "Türkçülük dün bir kaynaktı, bugün bir çaydır. Yarın coşkun bir ırmak olacak ve önünde yabancı duygu ve düşüncelerden gelen bütün engeller yıkılacaktır."

    "Bu topluma yıllardır iyi, insanca, erdemli ve Türkçü olarak ne verildi? Hiç!… Ama rezalet, rezilet, kepazelik adına ne varsa, ne kadar yalan akla gelirse bilim, sanat, ilerilik diye hepsi sunuldu. Kıyıcılığa hak denildi. Ulusun çoğunluğuna “kuyruk” adı takılarak aşağılandı. Bir zümrenin ahlâksızca ihbarıyla dört yüz bin kişinin tutuklandığı zamanlar oldu. “Türkiye halkları” diye bağırıp soygunculuk yapan gerizekâlı bir anarşiste “ikinci Atatürk” diyen haysiyetsiz insanlar görüldü."


    Bütün Türk Gençliğine
    I
    Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne haset.
    Sen bütün varlığınla yurdumuzun malısın.
    Sen bir insan değilsin; ne kemiksin ne de et;
    Tunçtan bir heykel gibi ebedi kalmalısın.

    Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
    Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
    Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
    Tek başına dileğe doğru at salmalısın.

    Ezilmekten çekinme ... Gerilemekten sakın!
    İradenle olmalı bütün uzaklar yakın,
    Dolu dizgin yaparken ülküne doğru akın,
    Ateşe atılmalı, denize dalmalısın.

    Ölümlerden sakınma, meyus olmaktan utan!
    Bir kere düşün nedir seni dünyada tutan?
    Mefkuresinden başka her varlığı unutan,
    Kahramanlar gibi sen ebedi kalmalısın...


    II
    Sen ne elde ve dilde gezen billur bir sağrak,
    Ne de sıska bir göğse takılan bir çiçeksin;
    Seninde bu dünyada nasibin var savaşmak!...
    Kayalarla güreşip dağlarda öleceksin.

    Yoldaşlık ederekten gökte güneşle, ayla,
    Aşarsın tepe, ırmak; yürürsün ova ,yayla...
    Hayata ne biçimde geldinse bir borayla
    Daha sert bir kasırga içinde biteceksin.

    KIZIL ELMA uğruna kılıç çekince kından,
    Bahtiyarlık denen şey artık geçmez yakından.
    Mesut olup gülmeyi sök, çıkar hatırından.
    Belki öldükten sonra bir parça güleceksin.

    Yüz paralık kurşunla gider “HAYAT” dediğin;
    “ Tanrı yolu” uzaktır; erken kalk sıkı giyin.
    Yazık, bütün ömrünce o kadar özlediğin
    Güzel Kızıl Elma’na varmadan öleceksin.


    III
    Belki bir gün çöllerde kaybedersin eşini,
    Belki bir gün ağlarsın kaçtı diye karına.
    Işıksız kulübende boranın esişini
    Dinleyerek çıkarsın bir ümitsiz yarına.

    Gün olur ki mertliğin uğrar kahpe bir hınca;
    Namert bir el arkandan seni vurur kadınca;
    Bir gün sabrın tükenir... Silahını kapınca
    Haykırarak çıkarsın yurdunun dağlarına...

    Hayatın kamçısıyla sızar derinden kanlar,
    Senin büyük derdinden başkaları ne anlar?
    Vicdanını “Paris”e, “Moskova”ya satanlar,
    Küfür diye bakarlar senin dualarına.

    Hey arkadaş!.. Bu yolda bende coşkun bir selim,
    Beraberiz seninle, işte elinde elim.
    Seninle bu hayatın gel beraber gülelim,
    Ölümüne , gamına, tipisine, karına...


    IV
    Atandan kalmış olan kılıcı iyi bile,
    Onu bütün gücünle vuracaksın çağında.
    Savaş... Bunu tadını ey Türk sen bulamazsın,
    Ne sevgili yanında, ne baba ocağında...

    Savaşmaktan kaçınır, kim varsa alnı kara,
    Kan dökmeyi bilenler hükmeder topraklara...
    Kazanmanın sırrını bilmiyorsan git, ara
    “Çanakkale” ufkunda, “Sakarya” toprağında.

    Siyasette muhabbet... Hepsi yalan, palavra...
    Doğru sözü “Kül Tegin” kitabesinde ara...
    Lenin’den bahsederse karşında bir maskara,
    Bir tebessüm belirsin sadece dudağında.

    Yatağında ölmeyi hatırından sök, çıkar!
    Döşeğin kara toprak, yorganındır belki kar...
    Sen gurbette kalırsan, ben ölürsem ne çıkar?
    Ruhlarımız buluşur elbet “Tanrıdağı”nda...


    V
    Mukadderat isterse seni yoldan çevirsin ,
    Sen hele bu yollarda yıpranarak aşın da,
    Varsın bütün ömrünce bir an nasip olmasın,
    Yorgunluğu gidermek serin bir su başında.

    Bir gülüşten ne çıkar, ne çıkar ağlamaktan?
    Kullar kancıklık eder, bela bulursun Hak’tan.
    Gün olur ki bir yudum su ararsın bataktan,
    Gün olur ki bir tutam tuz bulunmaz aşında.

    Bir çığ gibi yürürsün bir lahza durmaksızın,
    Bir ilahi kaynaktan geliyor çünkü hızın.
    Duyguların ölmüştür... Tapınılan bir kızın,
    Bir füsun bulamazsın gözlerinde, kaşında.

    Iztırabı kanına kat da göz kırpmadan iç!
    Varsın gülsün ardından, ne çıkar, bir iki piç...
    Bu varlık dünyasında yalnız senin hiç mi hiç,
    Bir şeyin olmayacak hatta mezar taşında....

    Hüseyin Nihâl Atsız


     3 Mayıs Türkçülük Günü

    3 Mayıs bir bayram değildir.
    Ulusal bilincin ayaklanmasıdır..

     3 Mayıs Türkçülük Günü

     3 Mayıs Türkçülük Günü

     3 Mayıs Türkçülük Günü

     3 Mayıs Türkçülük Günü

     3 Mayıs Türkçülük Günü

     3 Mayıs Türkçülük Günü

     3 Mayıs Türkçülük Günü


    *Türkçülük günü milliyetçilik günü değildir Türk ırkının günüdür. Boş laf yapacaklar konudan uzak dursun.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi thenemne1 -- 3 Mayıs 2016; 4:04:38 >







  • Bazıları var Allah korusun babası vefat etse amcasına baba diycek işte onlar kutlayamıyorlar bugünü
  • devlet bahçeli'nin kahraman takipçileri ülkücülere sesleniyorum, bu günde neyi kutladığınızı sanıyorsunuz ? ırkçı birinin ırkçı makaleleri yüzünden sonlanan bir dava sonrası uydurulan bir gün. nefret kokan tarafta olmayın ...

    Sabahattin Ali'nin askerleriyiz !

     3 Mayıs Türkçülük Günü



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ilonglife -- 3 Mayıs 2016; 1:41:26 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  •  3 Mayıs Türkçülük Günü


     3 Mayıs Türkçülük Günü

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.
  • Tarih boyunca birkez olsun adı anılmayanlar başlamışlar yine "ırklar bilimsel değil" gibi argümanlar eşliğinde ağlamaya

    Tamam lan tamam ağlamayın Malazgirt'te sizde vardınız. (yersen)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pena kutusu -- 3 Mayıs 2016; 1:43:29 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.

    Aydınlandım
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.

    Aydınlandım

    Biraz daha aydınlanabilirsiniz.

    quote:

    Soru: İnsan türü tek bir ırk mıdır?

    Evet, insanlar, biyolojik olarak tek bir ırktır. Biyolojide ırklar, siyasettekinden farklı tanımlanmaktadır.

    Biyoloji dahilinde ırklar, bir takım izolasyon mekanizmaları ile tanınırlar. Bir tür içerisindeki farklı popülasyonların ırk olarak tanımlanabilmesi için, o popülasyonların birbirleriyle hiçbir irtibatının bulunmaması ve bulunamaması gerekmektedir. Türümüz dahilinde, bazı ufak tefek kabileler haricinde, birbiri arasında gen akışı sağlayamayacak hiçbir toplum bulunmamaktadır. Yani kültürel evrim sayesinde elde ettiğimiz araçlar ve teknoloji, ırkları tamamen ortadan kaldırmıştır. Söz konusu ufak tefek kabileler bir ihtimal biyolojik ırk olarak sayılsalar da, bunların sayısının yok denecek kadar az olması, genellemeyi haksız çıkarmamaktadır.

    Dolayısıyla Türk, Kürt, Çerkez, Tatar, Alman, Fransız, İtalyan, Kafkasyalı, Çinli, vb. ırkların biyolojik hiçbir anlamı, geçerliliği, değeri ve önemi bulunmamaktadır. Bunlar, siyasi tanımlardır ve yaşam bilimleri dahilinde geçerliliği bulunmaz.


    http://www.evrimagaci.org/soru-cevap/26




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.

    Aydınlandım

    Biraz daha aydınlanabilirsiniz.

    quote:

    Soru: İnsan türü tek bir ırk mıdır?

    Evet, insanlar, biyolojik olarak tek bir ırktır. Biyolojide ırklar, siyasettekinden farklı tanımlanmaktadır.

    Biyoloji dahilinde ırklar, bir takım izolasyon mekanizmaları ile tanınırlar. Bir tür içerisindeki farklı popülasyonların ırk olarak tanımlanabilmesi için, o popülasyonların birbirleriyle hiçbir irtibatının bulunmaması ve bulunamaması gerekmektedir. Türümüz dahilinde, bazı ufak tefek kabileler haricinde, birbiri arasında gen akışı sağlayamayacak hiçbir toplum bulunmamaktadır. Yani kültürel evrim sayesinde elde ettiğimiz araçlar ve teknoloji, ırkları tamamen ortadan kaldırmıştır. Söz konusu ufak tefek kabileler bir ihtimal biyolojik ırk olarak sayılsalar da, bunların sayısının yok denecek kadar az olması, genellemeyi haksız çıkarmamaktadır.

    Dolayısıyla Türk, Kürt, Çerkez, Tatar, Alman, Fransız, İtalyan, Kafkasyalı, Çinli, vb. ırkların biyolojik hiçbir anlamı, geçerliliği, değeri ve önemi bulunmamaktadır. Bunlar, siyasi tanımlardır ve yaşam bilimleri dahilinde geçerliliği bulunmaz.


    http://www.evrimagaci.org/soru-cevap/26

    Evet dediğiniz sayfayı facebook'ta izliyorum, dediğim gibi aydınlandım. Irk kavramını sadece soysal(genetik) olarak düşünmekle yanılıyorsunuz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi thenemne1 -- 3 Mayıs 2016; 1:55:10 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.

    Aydınlandım

    Biraz daha aydınlanabilirsiniz.

    quote:

    Soru: İnsan türü tek bir ırk mıdır?

    Evet, insanlar, biyolojik olarak tek bir ırktır. Biyolojide ırklar, siyasettekinden farklı tanımlanmaktadır.

    Biyoloji dahilinde ırklar, bir takım izolasyon mekanizmaları ile tanınırlar. Bir tür içerisindeki farklı popülasyonların ırk olarak tanımlanabilmesi için, o popülasyonların birbirleriyle hiçbir irtibatının bulunmaması ve bulunamaması gerekmektedir. Türümüz dahilinde, bazı ufak tefek kabileler haricinde, birbiri arasında gen akışı sağlayamayacak hiçbir toplum bulunmamaktadır. Yani kültürel evrim sayesinde elde ettiğimiz araçlar ve teknoloji, ırkları tamamen ortadan kaldırmıştır. Söz konusu ufak tefek kabileler bir ihtimal biyolojik ırk olarak sayılsalar da, bunların sayısının yok denecek kadar az olması, genellemeyi haksız çıkarmamaktadır.

    Dolayısıyla Türk, Kürt, Çerkez, Tatar, Alman, Fransız, İtalyan, Kafkasyalı, Çinli, vb. ırkların biyolojik hiçbir anlamı, geçerliliği, değeri ve önemi bulunmamaktadır. Bunlar, siyasi tanımlardır ve yaşam bilimleri dahilinde geçerliliği bulunmaz.


    http://www.evrimagaci.org/soru-cevap/26

    Evet dediğiniz sayfayı facebook'ta izliyorum, dediğim gibi aydınlandım. Irk kavramını sadece soysal(genetik) olarak düşünmekle yanılıyorsunuz.

    Siz nasıl düşünüyorsunuz ?




  • Sosyoloji bilim değil zaten

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne1

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.

    Aydınlandım

    Biraz daha aydınlanabilirsiniz.

    quote:

    Soru: İnsan türü tek bir ırk mıdır?

    Evet, insanlar, biyolojik olarak tek bir ırktır. Biyolojide ırklar, siyasettekinden farklı tanımlanmaktadır.

    Biyoloji dahilinde ırklar, bir takım izolasyon mekanizmaları ile tanınırlar. Bir tür içerisindeki farklı popülasyonların ırk olarak tanımlanabilmesi için, o popülasyonların birbirleriyle hiçbir irtibatının bulunmaması ve bulunamaması gerekmektedir. Türümüz dahilinde, bazı ufak tefek kabileler haricinde, birbiri arasında gen akışı sağlayamayacak hiçbir toplum bulunmamaktadır. Yani kültürel evrim sayesinde elde ettiğimiz araçlar ve teknoloji, ırkları tamamen ortadan kaldırmıştır. Söz konusu ufak tefek kabileler bir ihtimal biyolojik ırk olarak sayılsalar da, bunların sayısının yok denecek kadar az olması, genellemeyi haksız çıkarmamaktadır.

    Dolayısıyla Türk, Kürt, Çerkez, Tatar, Alman, Fransız, İtalyan, Kafkasyalı, Çinli, vb. ırkların biyolojik hiçbir anlamı, geçerliliği, değeri ve önemi bulunmamaktadır. Bunlar, siyasi tanımlardır ve yaşam bilimleri dahilinde geçerliliği bulunmaz.


    http://www.evrimagaci.org/soru-cevap/26

    Evet dediğiniz sayfayı facebook'ta izliyorum, dediğim gibi aydınlandım. Irk kavramını sadece soysal(genetik) olarak düşünmekle yanılıyorsunuz.

    Siz nasıl düşünüyorsunuz ?

    Burda uzun uzun yazmayacağım.

    Bizi birleştiren şey Dil, Ortak tarih, Davranış biçimi, Kültür(yemek, ahlak, yapı, giyim).

    Bizim ırkçılığımız önüne gelen ırklara savaş aç yok et, tüm ırklara düşmanlık besle değildir. Bizim ırkçılığımız Türk ulusunun, Dilinin, Geleneğinin, Kültürünün gelecekte dünyada yaşaması, büyük güçler arasında olması ve tarihimizin yaşatılması. Türk uluslarının ve topraklarının bir arada kalması, birlik sağlanması, geleceğin teknolojilerinde önemli yere sahip olmak, bilimde ilerlemek ve diğer uluslarla birlikte ulusumuzu yaşatarak, birlik olarak dünyayı ve insan ırkını geliştirmek. Bunu yaparken Türklüğümüzden, Kültürümüzden, Dilimizden vazgeçmemize gerek yok. Bu dediklerime kim karşı çıkıp engel olacak davranışta bulunursa bugün olduğu gibi sonuçlarına katlanır.

    Dünyanın henüz genelleştiği(globalleştiği) yok. Bir alman hala kendine alman, bir rus hala rus, bir japon hala japon, bir ingiliz hala ingiliz der. Neden Türk'üm demekten çekiniyorsunuz ki? Merak etmeyin kimse sizi kötülemez. Bazılarının neden zoruna gider anlamam.

    Dünyayı sadece amerika'dan ibaret düşünüyorsanız bilemem, dünyayı bir zahmet amerikayla karıştırmayın. Amerika çok uluslu bir toplumdur ve bunu tüm dünyaya yaymak politikası izliyor ve bunu gayet iyi başarıyor.

    İnsanlar şu düşünceyle kalıyor: Irkın bir önemi yok, herkes aynı şekilde yaşasın, kültürler yok olsun, herkes eşittir(*hakta eşittir). Biz bu şekilde yaşayalım da Amerika'nın dünyayı veya ülkemizi yönetmesi umrumuz da değil. gibi bir algı oluşuyor. Bu dönemde sizin gibi insanlara desek ki Türkiye yi Amerika yönetsin, kendi kanunları koysun, kendi askerlerini koysun, kendi yönetimi olsun sadece siz halk olarak yaşayacaksınız ülkede. Kabul edersiniz çünkü bu zaten aşılanmış biz rahat yaşayalım da isteyen istediği gibi dünyayı yönetip arkada pis işler çevirsin.




  • thenemne1 kullanıcısına yanıt
    Şahsen bahsettiğiniz kişiler gibi düşünmüyorum. Ben de ilk iki paragrafta yazdıklarınıza katılıyorum. Bunun milliyetçilikten farkı nedir ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Şahsen bahsettiğiniz kişiler gibi düşünmüyorum. Ben de ilk iki paragrafta yazdıklarınıza katılıyorum. Bunun milliyetçilikten farkı nedir ?

    Milliyetçilik bizden farklidir. Aslinda birbirine yakın görünür. Biz kesin olarak ırkı ve kültürünü ayırır ve yozlaşmayi engellemek isteriz. Milliyetciler de bizim gibi vatan severdir, ama onlar ırk kavramini kesin olarak ayirmaz. Bugün alman olan yarın türk olabilir onlara göre.Onlara hafif ırkcılar diyebiliriz. Aslında günümüzde ırkçılık denince akla günümüzdeki anlami olan "Genel olarak çeşitli insan ırkları arasındaki biyolojik farklılıkların kültürel veya bireysel meseleleri de tayin etmesi gerektiğine ve doğal sebeplerle bir ırkın (çoğunlukla kendi ırkının) diğerlerinden üstün olduğuna ve diğerlerine hükmetmeye hakkı olduğuna duyulan inanç veya bu değerleri kabul eden doktrindir. " gelen değildir. Nasıl ki İtalyan faşizmi var ise bunun adida Türk ırkçılığıdır. Ağır milliyetçilik diyebilirsin.

    Bizim için: önce türk sonra başkalaridir gelir.
    Hafif ırkçılar yani milliyetçiler için ise bu sorun pek değildir.

    Biz kürtçe, arapça gibi dillerin tanıtı ve resmi eğitimlerine karşiyiz( devlet egitimi) , istiyorlarsa kendileri kurs açabilirler. Bunu istemememizin nedeni kültür ve dilimizi korumak. Biz ing bile istemiyoruz ama tarihsel koşullar ve gelismeler nedeniyle kullanmak zorunda kaliyoruz. İngilizce için önlem alınmasını ve kontrol altinda tutulmasini istiyoruz. Milliyetciler icin bunlar pek önemli degildir. Dile yabancı kelime girse artik türkceleşti diye kabul ederler. Football'dan örnek vereyim foot ayak, ball top demektir. İngilizler bunu kullanir, kendileride kullanirlar garipsemezler. Ayaktopu demeye kalksan garipserler. Milliyetçilerin çoğu ülkücü ümmetçidir. Biz din'e de karsi degiliz herkes dinini yaşar.

    Bizim kimseyle alip veremedigimiz yok. Tek istediğimiz bizim için değerli şeylerin korunmasi ve yaşatilmasi. Bu şekilde bilimin ve atalarimizin izinde ilerleyerek geleceğe ulaşmak.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Günümüzde bilimsel olarak ''ırk'' denen sınıflandırma tanınmıyor. Bu kavram bilimsel olarak safsatadan ibarettir.

    Ziya Gökalp:

    Milletler, tarih dediğimiz hafızaları sayesinde varlıklarının ve kimliklerinin farkına varırlar. Millet fertleri (üyeleri), tarih içinde şekillenen kültürleri ile “millî mensubiyet duygusu”na ulaşarak “millî şuur”a sahip olurlar. Her insan, “mensubiyet duygusu” ve “millî şuur” ile “bir milletten olma” duygu ve fikrine sahip olur. Böylece “millî kimlik” kazanır. Bundan dolayı “tarih”, insanda “mensubiyet duygusu” uyandıran -dil başta olmak üzere- bütün kültür unsurlarının oluşma ve gelişmesini içinde barındıran bir millî kültür unsurudur. İşte bu özelliği ile “tarih şuuru”, milletlerin varlık sebebi olarak “millet şuuru”, “millî şuur” demektir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: thenemne


    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Şahsen bahsettiğiniz kişiler gibi düşünmüyorum. Ben de ilk iki paragrafta yazdıklarınıza katılıyorum. Bunun milliyetçilikten farkı nedir ?

    Milliyetçilik bizden farklidir. Aslinda birbirine yakın görünür. Biz kesin olarak ırkı ve kültürünü ayırır ve yozlaşmayi engellemek isteriz. Milliyetciler de bizim gibi vatan severdir, ama onlar ırk kavramini kesin olarak ayirmaz. Bugün alman olan yarın türk olabilir onlara göre.Onlara hafif ırkcılar diyebiliriz. Aslında günümüzde ırkçılık denince akla günümüzdeki anlami olan "Genel olarak çeşitli insan ırkları arasındaki biyolojik farklılıkların kültürel veya bireysel meseleleri de tayin etmesi gerektiğine ve doğal sebeplerle bir ırkın (çoğunlukla kendi ırkının) diğerlerinden üstün olduğuna ve diğerlerine hükmetmeye hakkı olduğuna duyulan inanç veya bu değerleri kabul eden doktrindir. " gelen değildir. Nasıl ki İtalyan faşizmi var ise bunun adida Türk ırkçılığıdır. Ağır milliyetçilik diyebilirsin.

    Bizim için: önce türk sonra başkalaridir gelir.
    Hafif ırkçılar yani milliyetçiler için ise bu sorun pek değildir.

    Biz kürtçe, arapça gibi dillerin tanıtı ve resmi eğitimlerine karşiyiz( devlet egitimi) , istiyorlarsa kendileri kurs açabilirler. Bunu istemememizin nedeni kültür ve dilimizi korumak. Biz ing bile istemiyoruz ama tarihsel koşullar ve gelismeler nedeniyle kullanmak zorunda kaliyoruz. İngilizce için önlem alınmasını ve kontrol altinda tutulmasini istiyoruz. Milliyetciler icin bunlar pek önemli degildir. Dile yabancı kelime girse artik türkceleşti diye kabul ederler. Football'dan örnek vereyim foot ayak, ball top demektir. İngilizler bunu kullanir, kendileride kullanirlar garipsemezler. Ayaktopu demeye kalksan garipserler. Milliyetçilerin çoğu ülkücü ümmetçidir. Biz din'e de karsi degiliz herkes dinini yaşar.

    Bizim kimseyle alip veremedigimiz yok. Tek istediğimiz bizim için değerli şeylerin korunmasi ve yaşatilmasi. Bu şekilde bilimin ve atalarimizin izinde ilerleyerek geleceğe ulaşmak.

    Önceki alıntıda yazdığı gibi bu siyasal bir ırk tanımı olmuş. Dilin, kültürün yozlaşmasından ben de memnun değilim. Kültür dil ile aktarıldığı için kültürün korunması için dilin korunması gerekiyor.

    Buna ırkçılık demek yerine milliyetçiliğin bir derecesi olarak görmek daha doğru olabilir.




  • Atsız okumadan yorum yazmamak gerek. Türkçülük günümüz kutlu olsun !
  • Yav ırkından evrimağacından şey yapmayın şimdi

    Türkiye'deyiz Türkçülük Gününü kutluyoruz bu kadar basit . UZatmanın alemi yok .

    İsteyen kutlamaz gidip istediği bayramı kutlar bize ne . Bizim bayramımızdan da size ne ???
  • "Kandaşlarımdan" sonrasını okumadım zekâm el vermedi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Türklerin medeniyeti yani sahip olduğu kültür birikimini hatırlayıp tatbik etmesi açısından ehemmiyet taşıyan mukaddes günlerden.Olaya sadece dava olmuş bitmiş diye bakmamak icap eder.Fikrin müdaafası elzem.Kimileri gibi İngiliz'e yaranacağım diye ne karşıt görüşü susturmuş ne de eğilip bükülmüştür

    Müslüman bir babanın deist çocuğunu dövmesi gibi.Aynı kafa

    Kendini bilir o



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zodion -- 3 Mayıs 2016; 21:31:34 >
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.