Şimdi Ara

VOLVO S60-I (2001-2010): Sorular, Cevaplar ve Dostluklar (7. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
7.560
Cevap
78
Favori
610.167
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Peki bu S60'ların 3 tane modeli var.Sport,Premium,Business bunlardan hangisi full olan model?ve birbirlerinden farkı nedir?
  • Yarın sabahtan inşaallah bir aksilik olmaz ise triger kayışını başta olmak üzere yağ ve filtreleri de değiştirtmek amacıyla Maslak-Gençler servise gideceğim. Yapılanları, tutarını ve yeni bir şeyler öğrenirsem öğrendiklerimi bilahere paylaşırım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HiGHWAYMOUSE

    Yarın sabahtan inşaallah bir aksilik olmaz ise triger kayışını başta olmak üzere yağ ve filtreleri de değiştirtmek amacıyla Maslak-Gençler servise gideceğim. Yapılanları, tutarını ve yeni bir şeyler öğrenirsem öğrendiklerimi bilahere paylaşırım.

    Servisten dondum arkadaslar.

    Sabah 8 gibi evden ciktim. 8.30 gibi servise gelmistim. dukkani rasim kalfayla birlikte actik. Hemen konuya girip yapilanlari ozetliyeyim:

    Triger kayisi degisti.
    Triger gergi bilyesi ve ona benzer bir bilye daha degisti adini unuttum.
    Sarj motoru kayisi ve bilyesi degisti.
    6 lt 5w-30 mobil1 yag kondu.
    benzin filtresi deisti ki cok berbat durumdaymis. onceki sayfalarda bahsettigim tekleme sorununa cozum olabilecegini umuyorum degisikligin.
    yag filtresi degisti.
    hava ve polen degismedi. peoleni yeni degistirmistim cunku' hava filtresini ise sadece hava ile temizledi usta.
    ufak tefek kopan plastik vidayi yenilemek gibi islemler de yapildi.

    650 Tl.dedi usta ben de verdim. detaylara sonra devam ederiz. ing. klavyeli emanet bir yerden yazmak durumunda kaldim.




  • Hayırlı olsun kazasız belasız sorunsuz kullan.Yazdıkların içinde sadece yağ konusuna değineceğim.Bundan sonraki yağ değişiminde 0-40 kullanmanı öneriyorum (aslında yetkili servis öneriyor).

    Bayramınızı kutlarım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cburakreis

    Hayırlı olsun kazasız belasız sorunsuz kullan.Yazdıkların içinde sadece yağ konusuna değineceğim.Bundan sonraki yağ değişiminde 0-40 kullanmanı öneriyorum (aslında yetkili servis öneriyor).

    Bayramınızı kutlarım.

    Teşekkür ederim, sağolasın...

    Yağ bir önceki 0-30 koymuştuk. Bu sefer baktım 5-30 koyuyorlardı. Dedim: "Önceki 0-30" du. İstersen ondan koyalım dedi. Ben de motorun 100 bin km.yi devirmiş olduğundan 5w ile başlayan değerin sanki daha doğru olacağını düşündüm. Neyse önemli değil 5-30 olsun dedim. Tabii öncesinde tamirhanenin içinde volta atarken yağların bulunduğu bölümü incelemiştim. Eğer 5-40 veya senin dediğin gibi 0-40 bir yağ görseydim onda ısrarcı olacaktım; ama yoktu. Söylediklerim haricinde bir de 10-60 vardı. Onu da gereksiz gördüm.

    Şimdi sorularıma geçeyim...

    Triger kayışını takmadan önce inceledim. Eskisinde Made in German ve Volvo yazıları vardı. Yenisinde ise Made in E.C.C yazıyordu. Bu e.c.c denen ülke neresidir; kayış hangi ülke malıdır? Ustaya "dandik falan olmasın..." şeklinde hafiften bir uyarı yaptım. Kendi arabamda da bunu kullanıyorum, AB onayladıktan sonra nerede üretildiği vs. önemli değil dedi.

    İkincisi: Geldikten sonra bir tanıdıkla konuşurken "triger değişiminde devir daim'in de değişmesi gerekiyor" dedi. Önceki arabalarımda da böyle bir durum olduğu aklıma geldi. Volvo'larda farklı bir durum olabilir. Bilenlerden bilgilerini paylaşmalarını bekliyorum.

    Aklıma gelen başka şeyler olursa devam ederim... Bu vesile ile Tüm arkadaşların bayramını kutlarım.




  • Bu topik diğer arkadaşların az katılımı nedeniyle benim günlüğüm havasına büründü; bu yüzden biraz sıkılarak yazıyorum...

    Bugün uzun süredir aklımda olan arabaya pasta-cila işini yaptırdım; komşu bir boyacıya. Ayrıca Arka tamponda i bezelye büyüklüğünde boya kalkması olan bir iki yere ve çizik olan kısımlara rötuj yaptırdım.

    Cilanın, boya üzerinde olan su birikmesinin bir nebze önüne geçtiğini akşam üzeri hafif yağan yağmurda gözlemledim.

    Genel bakımlar ve bu pasta-cila olayından sonra kısa süreli olacağını bilsem de sıfır araba almış duygusu yaşadım. İyi oldu vesselam...
  • merhaba arkadaşlar bende 1 senedir 2044 model s60 2.5 awd kullanıyorum ve bundan önce aldığım sıfır megan 407 ve corsa ya araba diye biniyormuşuz. volvo özelliklede s60 bir başka. ben arabayı 6 ay aradım ve ensonunda 4x4 ve ful olan bunu istanbulda buldum ve bir arkadaşla birlikte memleketten (tokattan) istanbula gelip aldık ve geri dönerken arkadaş kullabdı genelde ve tokata gelir gelmez oda sıfır aldığı meganı sattı ve onada hemen 1 hafta içerisinde izmirden bir s60 aldık ve beraberce biniyoruz s60 lara ve çok memnunuz. gerçekten binen anlar bu arabaları.
  • arkadaşlar size bir tavsiyem olacak benim s60 ın önü yere çok yakındı ve maslakta emrecan oto diye bir yere götürdüm ama arabayı dahada mahfettiler
    tokatta bir ustaya düzelttirdim size tavsiyem değil volvocu ne olursa olsun gerçek usta olmayan kendini usta zanneden kişilere araçlarınızı götürmeyiniz. keşke bu forum sitesine daha önce girseydim. lütfen yaşadığınız tecrübeleri paylaşalım.
  • @yaparfatih

    Hoşgeldin foruma...

    Aslında eğer 2.5'lerde teknik bir farklılık yoksa s60'ın önü yere çok yakın değil. Neye göre? Benim eski Golf'e göre. Hep bildiğim Yolun tümsekli kesimleri veya garaj çıkışı gibi yerlerde Golf'ün ön-altındaki plastik parçasını çok defa vurduğumu veya taktığımı hatırlıyorum. Volvo'da aynı yerlerde henüz hiç bir şey olmadı. Tabii bunda s60'ın amortisörlerinin biraz daha sert olmasından kaynaklanan az salımının da etkisi var.

    Ayrıca merak ettim: Ne şekilde arabanın önünü yükselttiler ve sonra düşürdüler?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HiGHWAYMOUSE

    Bu topik diğer arkadaşların az katılımı nedeniyle benim günlüğüm havasına büründü; bu yüzden biraz sıkılarak yazıyorum...

    Bugün uzun süredir aklımda olan arabaya pasta-cila işini yaptırdım; komşu bir boyacıya. Ayrıca Arka tamponda i bezelye büyüklüğünde boya kalkması olan bir iki yere ve çizik olan kısımlara rötuj yaptırdım.

    Cilanın, boya üzerinde olan su birikmesinin bir nebze önüne geçtiğini akşam üzeri hafif yağan yağmurda gözlemledim.

    Genel bakımlar ve bu pasta-cila olayından sonra kısa süreli olacağını bilsem de sıfır araba almış duygusu yaşadım. İyi oldu vesselam...


    Arkadaşım ben arada aırada girip bakıyorum ne yapmışsın diye,kendi adıma bir şikayetim yok yani




  • quote:

    Orijinalden alıntı: raifkokten



    Arkadaşım ben arada aırada girip bakıyorum ne yapmışsın diye,kendi adıma bir şikayetim yok yani

    Gaza geldim; biraz daha yazayım bari...

    Bülent Usta'ya dedim ki: "Bunun şanzıman yağını ne yapacaz usta, değişmek gerekir mi artık?"

    Dedi: "Bir sorun var mı şanzıman'da?"
    Ben: "Yok farkedebildiğim bir anormal durum." dedim.

    "O zaman gerek yok. Böyle kalsın. Çünkü bunların şanzımanı biraz hassas." dedi. Yağın kıvamında ve renginde de bir bozulma görmediğimden böyle bir söz bekliyormuşçasına "Tamam o zaman usta.." dedim ve değişmedik.

    Enjektör temizleme işlemini sordum. Forumdaki bilgili arkadaşların aksine "Sakın! tavsiye etmiyorum. Sübapları (başka bir şeyde demiş olabilir, aklımda kalmamış.) elimizde kalır; 1500 tL.masraf çıkar sonra." dedi. O yukarılarda bahsi geçen devirde dalgalanma durumunu daha çok motor kapağını açtığımızda bujilerin üstündeki 5 adet elektronik ateşleme ünitesi idi sanırım adları onlara bağlıyor. Onlardaki kılcak çatlaklar buna sebep olabilirmiş. Tanesi 90TL.dan baya maliyetli oluyor. Normal zamanlarda bir olumsuzluk görmediğimden o işi iptal ettim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HiGHWAYMOUSE -- 2 Ekim 2009; 1:17:23 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: HiGHWAYMOUSE

    @yaparfatih

    Hoşgeldin foruma...

    Aslında eğer 2.5'lerde teknik bir farklılık yoksa s60'ın önü yere çok yakın değil. Neye göre? Benim eski Golf'e göre. Hep bildiğim Yolun tümsekli kesimleri veya garaj çıkışı gibi yerlerde Golf'ün ön-altındaki plastik parçasını çok defa vurduğumu veya taktığımı hatırlıyorum. Volvo'da aynı yerlerde henüz hiç bir şey olmadı. Tabii bunda s60'ın amortisörlerinin biraz daha sert olmasından kaynaklanan az salımının da etkisi var.

    Ayrıca merak ettim: Ne şekilde arabanın önünü yükselttiler ve sonra düşürdüler?


    fatih bey hayırlı olsun, hemşeriyiz bu arada. tokatta ara sıra görüyorum sanırım sizin araba! son 1 yıl içerisinde tokatta volvo sayısı artmaya başladı nedendir bilmiyorum ama seviniyorum . Allah kaza bela vermesin, güle güle kullanın.




  • Hayırlı olsun razi dostum; inşallah huzurlu günlerde güle güle kullanırsın...

    Bu son bakımda benim dalgınlığımdan hava filtresini değiştirmedik. O kafama takıldı şimdi de..(geçen gün bir arkadaş yazmıştı: Önceki arabamda biniyordum gidiyordum. Volvo aldım herşeyine dikkat etmeye başladım diye. Aynı hesap Volvo'ya geçeli herşeyine dikkat eder oldum. Eskiden olsa "salla gitsin..." derdim.)

    Bülent usta baktım hava filtresini sökmüş. Ben sandım ki o polen filtresi. Halbuki polenin yerini de biliyorum. Dalgınlık işte. Gerek yok hocam ona geçen değişmiştik (1000-1500 km.önce değişmiştik) dedim. Sonra havayla temizlenince aklım başıma geldi ama ayıp olur diye söyleyemedim.




  • Merhaba arkadaşlar,
    Formdaki yazıları bir çırpıda okudum. 1-2 ay içinde 2003 yada üstü s60 2.0T almayı planlıyorum (gönlüm 2005 üstü). 2001 den beri takip ettiğim bu aracın dış tasarımına ve iç tasarımına bir kusur bulamıyorum, her şey uyum içinde tasarlanmış. Bu uyum çok az arabada vardır (bence)

    Daha önce arkadaşlarımın bu sınıftan 2003 5.30d , 2009 c180k araçlarını kullandım. İkiside kaliteli ve performanslı araçlardı. Yakıt yakmalarıda o denli az. Bu kadar takip etmeme rağmen daha önce hiç s60 kullanmadım. Bu yüzden ne yaktığı ve masrafının ne olabileceği konusunda "gerçek" bir fikrim yok.

    Eğer bahsettiğiniz gibi 9.8lt ortalama yapılabiliyorsa çok iyi, çünkü golf 5 1.6 fsi kullanıyorum ve ortalama 13 den aşşağı bişey görmedim.fsi ın çok yaktığını bilmekteyim ama turbolu bir araçtan bahsedince, fabrika verisinin de bu olmasına rağmen 9.8 baya sevindirici bir rakam. Bu konuda , bu aracı kullanan arkadaşlar detay yazarsa sevinirim. Ayrıcawww.autoevoltion.com sitesinin "2.0t şehir içi 12.8 yakarken T5 13 yakar" gibi bir iddası var. Bu sizce doğrumudur? Doğru ise T5 bu yakış farkına değmez mi ?


    Son olarak HiGHWAYMOUSE arkadaşım, aracını maslağa okadar götürüyorsunki bana problemli bir araç izlenimii verdin. Bende golften önce corolla vardı, 4 sende yağ ve sudan başka bişey istemedi benden. Golf 5 1 senedir kullanıyorum o da sadece periyodik şu-bu değişti. 2side kullanımda problem hissetmediğim araçlardı. Örneğin E39'lar kız gibidir derler, sürekli gözün üstünde olacak. S60 içinde böyle denilebilirmi? yani "ver 400 ver 300 bundan değilmiş şundandır heralde at bi 1000 lik hallederiz" şeklinde ise bu olay bu arabayı almadan önce insanın kendina baya bir güvenmesi gerekiyor..




  • Merhaba BzBz,

    Dostum...İlk önce yakıttan başlıyayım.

    Kabul etmek lazım ki S60 çok yakıyor denebilir. Ama şehir içinde. Şehir dışı yollarda fazla da bir çaba (Aman az yakayım, rekor kırayım gibi...) göstermeden 8,5 lt. civarı yakıyor. Şehir içinde ise eğer çok dur kalklı güzergahlarda kullanırsan 13-14 lt.ye kadar çıkabilir. Ama arada bir otoban falan girerse işin içine 11-12 lt. arası olur. Yine de sabırla az yakmak için gayret gösterirsen 10-11 lt. arasına düşebilir diye tahmin ediyorum şehir içi kullanımda.

    Maslak'a çok gitmeme gelirsek; bu tamamen benim hassasiyetim ile ilgili. Golf ile devam ederken çoğu şeyi önemsemiyordum. En basitinden bir gün camına taş çarptı tam şöfor göz hizasında golf topu büyüklüğünde çatlak oluştu. "Aman! boşver..." diye diye 5 sene kullandım, o haliyle de (ilanımda belirttim, alıcıya gösterdim. Zaten görünmeyecek gibi değildi.) sattım. Veya Golf'ün yağlama zamanı geliyordu, 1000-2000 km. sonra gidiyordum. Bu tip örnekleri çoğaltabilirim.

    S60'ı ise gerçekten sevdim. Mesela son bakım zamanına aslında vardı. Ben 1500 km. önce gittim. Veya triger değişimi 120 bin km.de derler. Ben 100 binde değiştirdim. Aldığımda ön diskler bitmek üzereydi. Ama heralde taşlama ile uzun bir müddet daha giderdi. Gönlüm el vermedi değiştirttim. Velhasılı yaptırdığım işlemlerin bir kısmı şart değil keyfe keder bir durumdu. Bazıları ise önceki sahibinin ( abim olur ) biraz geç bıraktığı işlerin bana kalmasından kaynaklandı. Tabii o da hep yetkili servise bırakırmış arabayı; başında da durmazmış. Onlar ne derse tamam demiş. Örneğin yetkili servise baksan yağ değişimi 20 binde oluyor. Bujilerin değişim zamanı aslında gelmiş olmasına rağmen, demek ki servisin yanlış yönlendirmesi "idare eder daha abi" demeleri yüzünden bana kaldı.

    Veya aldığımda kış lastiği vardı üzerinde sıfırdı da ama yaz geldi mecbur kaldım yaz lastiği almaya.

    İşte böyle dostum. Ekstra bir masraf aslında yapmadım. Araba ilk alındığı günden itibaren bende olsaydı şimdilerde yaptırdığım çoğu bakım öncesinden yapılmış bitmiş olurdu aslında.

    Fakat...Bir nokta var ki sıradışı bir sorun denebilir. O da konuyu tamamen okduysan farketmişsindir rampalarda veya ani hızlanmalarda bazen farkettiğim ufak devir dalgalanması durumu. Buki değişimi (zaten zamanı gelmişti.) benzin filtresi değişimi, yakıt katkısı kullanılması vs. yaptığım şeyler düzelme sağlamadı.

    Forumdan meteg usta ve O.B.K usta enjektör temizliği yaptır geçer dediler ama onu da yaptıramadım. Servisteki Bülent Usta ise bujilerin üst tarafındaki bobinler yapabilir dedi. Öyle kaldı. Çok rahatsız eden bir durum da olmadığından şimdilik erteledim. Hatta Bülent usta ve yakın tandıklarımdan bazıları deneme sürüşü yaptılar ama benim hissettiğim durumu farkedemediler.

    Bana desenki " s60'ın en çok neresinden memnun değilsin?"

    -Direksiyon sisteminden, derim. Fazla turlu direksiyon maalesef ani hareketlerde insanı zorluyor. Keskin virajlarda direksiyonu elini kaldırmadan dönebildiğini düşün, bir de elini kaldırıp belki iki tur çevirmek gerektiğini düşün, bu konunun önemini anlarsın.

    -Biraz daha az yaksa şehir içi ortamında da fena olmazdı.

    Başka da ufak tefek şeyler olsa da bahse değer şeyler değil ve genel anlamda memnunum s60'tan.




  • evet hocam (drvanilya) benim araç. sizin araç zannedersem 4-5 senedir sizde ve tokatta. eskiden hep iç çeke çeke bakardım sizin arabanıza, Allah nasip etti ve aldık şükürler olsun. Teşekkürler.
  • @ HiGHWAYMOUSE

    Ayrıntılı cavebin için teşekkürler. Çok aydınlatıcı olmuş. Arabanı çok sevdiğin , sürekli bakıma götürmenden belli. Araba olayı, birazda bu "D" segmentleri böyle. İşin içine elektronik girdikçe araba sık sık sapıtıyo. Arkadaşımdaki 2003 e39 5.30D den bahsediyim, mecidiyeköyde kırmızı yandı, biraz geç frene basiyim dedim macera olsun, 30km/h gibi bir hızda yavaşça fren yapınca araba abs ye geçti ve az daha öndekine montaj oluyoduk . Arkadaşım "freni bırak, bi daha bas, bırak bas " dedi , hemen yaptım ve tampon tampona durabildik. "arabada sorun var böyle olunca böyle yapmak lazım " dedi. hemen beraber dolapderede ustaya gittik.Frande sorun yokmuş ,araçta bu durum kronik sorunmuş. Memleketin bozuk yollarında araba kendini kayıyorum sanıyor ve hemen abs yi devreye sokuyor. ve bu durumun önüne geçilemiyor. Bence büyük saçmalık, kulağımla duyduğumdan bence bu araba (e39) "bu memlekette" sırf bu yüzden alınmaz. Kronik şanzıman yağı boşalmasını hiç saymiyim zaten...

    Yada benim golften örnek veriyim, 2 kere, birinde 60km/h te birindede 160 km/h te araba kontak dahil 2 sn. liğine kendini komple kapattı. yani elektrikle alakalı herşey giidyo ve sonra geri geliyo. Servis kesinlikle sorun bulamıyor araçta ama 2 ere başıma geldi. Tamamen elektronik bir sorun olduğu belli.

    Seni yaşadığın devir yükselip-alçalma sorunu da önemli olmamasıyla beraber, manuel vitesli bir arabada kesinlikle karşılaşmayacağın bir durum. ama yinede Bence seninki sorun bile sayılmaz o yüzden kafanı takma, banada s60 yolu gözüktü, şöle temiz bitane bulsam (60k 70k gibi)




  • @BzBz

    Hayırlısı olsun dostum. İnşallah alır, güzel günlerde kullanırsın.

    Ben almadan önce çoğu insan gibi uzaktım Volvo'ya pek bilmez bilmeye de çalışmazdım. Öyle işte bir emr-i vakiyle s60 sahibi oldum. Şimdilerde bakıyorumda gerçekten ona binmek kullanmak bana zevk veriyor. Özellikle o ön koltuklar ve kokpit yapısı bana göre çok ideal. Şöyle bir halk tabiriyle koltuğa kurulduğumda uçak kullanıyormuşum gibi oluyor. Bunun yanında say desen bir sürü ufak tefek eksiklik veya beğenmediğim yer sayarım. Fakat koltuklar ve kokpit hepsini sıfırlıyor nerdeyse. Mesela beğenmediğim yönlerini sayayım bir kaç tane.

    -Ön yan camlara yağmur ve çamur yapışıyor adeta. Çamurlu yollarda kısa sürede yan dikiz aynası görnmez oluyor.
    -Araba aslında geniş olmasına rağmen koltuklar demekki daha da geniş ki yan tarafındaki koltuğu yatırma, bel desteği gibi çevirme kollarına el sığmıyor, çevirmek zor oluyor. Kapı ile koltuk arasında boşluk nerdeyse hiç yok gibi.
    -0-100 olarak örnekleyebileceğim düşük hızlarda kendisinden beklenen ataklığı gösteremiyor.100'den 180'e kadar ise yırtıcı bir canavar adeta.
    -Konsolun en altında sanırım kalemlik olarak düşünülmiş bir plastik parça vardı. Sürekli çıkıp duruyordu. Son yıkamacıda kaybolmuş.
    .....

    Benim için zannediyorum zaten bir arabada önem verdiğim bir kaç şey şöyle:

    1-Yol tutuş.
    2-Koltuk yapısı. Spor yapıda olmalı. İnsanı sarmalı. Virajlarda kendimi ona emanet edebilmeliyimim.
    3-Kokpit yapısı.

    Önceki Golf'ümde (IV kASA) yol tutuş yoktu. Koltuk yapısı kötüydü. Uzun yolda belim ve boynum ağrır, virajlarda düşmemek için direksiyona sarılırdım. Kokpit yapısı ise dolgun olmasına rağmen yerleşimi kötüydü. Örneğin klima en alta vitesin önüne konumlandırılmıştı. Araba 1. vitesteyken zor oluyordu ayarlamak. Veya Blaupunkt teyb vardı orijinal. Ön göğüsden 2-3 cm. dışarı çıkıntılıydı. En kullanışlı yer olan teybin üst kısmı ise boşluktu.

    Uzattım biraz... Sonra devam ederiz gerekirse...




  • Ben golf 5'ten S40'a geçtim. Bu ikisi arasındaki farkın düşündüğümden daha fazla olduğunu gördüm. Bu 2 araba aynı sınıf olamaz.
    S60'ın kokpitini ben de çok beğeniyordum. Ancak tüketim nedeni ile biraz uzak durdum. Ayrıca konfordan öte sportif sürüş önl planda diye bir hisse kapıldım. Bazı testlerde de süspansiyon sertliğinden bahsediliyordu. Bir kez arabada yolculuk etmiştim. Gerçekten de yoldaki kasisler belirgin olarak hissediliyordu. S40 ise bana bu konuda daha iyi geldi. S60 kullananlar da böylemi hissettiler acaba?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ceta

    Ben golf 5'ten S40'a geçtim. Bu ikisi arasındaki farkın düşündüğümden daha fazla olduğunu gördüm. Bu 2 araba aynı sınıf olamaz.
    S60'ın kokpitini ben de çok beğeniyordum. Ancak tüketim nedeni ile biraz uzak durdum. Ayrıca konfordan öte sportif sürüş önl planda diye bir hisse kapıldım. Bazı testlerde de süspansiyon sertliğinden bahsediliyordu. Bir kez arabada yolculuk etmiştim. Gerçekten de yoldaki kasisler belirgin olarak hissediliyordu. S40 ise bana bu konuda daha iyi geldi. S60 kullananlar da böylemi hissettiler acaba?

    Evet dostum aynen öyle hissettim. Golf 4'ten sonra sert geldi. Fakat doğrusu benim daha çok hoşuma gitti. Çünkü Golf 4 ten önce Golf 3 sport kullanmıştım. Onun süspansiyonu belki s60'tan da sertti. Bu yol tutşa olumlu olarak yansıyordu. Glf4'e geçince çok şaşırmıştım (comfortline modeliydi). Çukurlarda tümseklerde iyi oluyordu ama maalesef yol tutuş Golf sport'a nazaran bile baya baya kötüydü.

    İşte s60'ınki golf4'e göre sert, 3 sport'a göre yumuşak ve bence gayet iyi. S60'ın direksiyonu da sert biraz. Şehir içi sokaklarda dönerken vs. tek elle dönmek zor. Üstelik yukarıda da bahsettiğim döndür babam döndür direksiyonu nedeniyle zorlayabiliyor insanı. Keşke düşük hızlarda daha yumuşak ama hızlandıkça sertliği artan bir direksiyonu olsaydı. Çünkü yüksek hızlarda direksiyonun hafiflemesi ve bu nedenle yolu hissedememek biraz sıkıntı verebiliyor.




  • 
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.