Testere felsefesi

quote:

Orijinalden alıntı: Kartal Göz

Testere serisi korku değil zaten, gerilim filmlerinden oluşan bir seri. Gerçek Testere'nin "Hayatına ve hayatlara önem vermeyenler yaşamayı hak etmiyor. " mantalitesi mevcut. Testere hayatlara önem vermeyenlere yakalandıkları tuzaklarla ikinci bir şans veriyor. Ama 2. şansın bedelleri ağır. Bedeli ödemeyen vahşice​ öldürülüyor.



Testerenin felsefesi doğru ama doğrular görecelidir. Başkalarının yanlış seçimleri Testere'yi bağlamaz. İnsanlara 2. şans verilecekse bu işkence ve vahşice ölümlerle olamaz, zaten gerekçe bu yöntemleri haklı çıkarmaz. İnsanları yargılamak Testere'nin işi değildir. O zaman Testere'yi kim yargılayacak? Gerçi kimse filmi bu konuları umursayarak izlemiyor. Kimsenin bu filmden ders çıkarmak gibi bir niyeti yok. Çünkü filmin ders verme gibi bir kaygısı yok, seyircinin de ders alma gibi bir derdi yok. Sadece senaryosu, ölüm şekilleri ve tuzakları görmek için izliyoruz.



Bence ilk 3 filmde bitmesi gereken ancak uzatıldıkça uzatılan bir seri. 4. film gelmemeliydi. 4. filmle seriyi zorla uzattılar.Ama 4. film geldikten sonra 5. ve 6. film de hoşuma gitti. 6'da da nokta koymak yerine gittiler serinin en berbat ve zorlama filmi olan 7. filmi çektiler ve 8. film için açık bir kapı bıraktılar. He 8 gelsin onu da izlerim, 9 gelsin onu bile meraktan izlerim ama tadında bırakmak gerekir.

quote:

Orijinalden alıntı: Kartal Göz

Mesajın spoiler içeriyor. Gerçi bu konuya girenler bir zahmet filmi izlemiş olsunlar -zaten spoiler konusu- ama sen yine de mesajını spoiler içine al. Biri şikayet eder durduk yere uzaklaştırma alma. Dizi bölümünde ufak bir şey için 2 hafta uzaklaştırma yemiştim.

Konuya dönersek "her filmi ders almak için izlersen" büyük hayal kırıklığı yaşarsın. Zira çoğu filmin ders vermek gibi bir işlevi ve bir amacı yok. Ayrıca bu dersler görecelidir. Örnek olarak Testere'nin verdiği derslerden gidelim.

Tuzağa yakalanan kişi uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı. Testere bu kişilere 2. bir şans veriyor. Şimdi benim buradan çıkarmam gereken ne ders var ki? Ben uyuşturucu kullanmıyorum, kullanmayı düşünmüyorum. Aynı şekilde satmıyorum ve satmayı da düşünmüyorum.

Requiem For A Dream filmi diyelim.

Evet uyuşturucunun hayatları nasıl kararttığını çok etkileyici ve vurucu bir dille anlatmış. Mesaj verme konusunda Testere'den daha iyi. Lakin bu mesajın bana bir etkisi yok. Zira ben madde bağımlısı ya da olmaya niyetli biri değilim. Bu meretin ne kadar pislik bir şey olduğunu da çok şükür biliyorum.

Hayatının kıymetinin bilmemekmiş. Testere'ye şunu demek isterdim. "Sanane la! " İnsanlar her olguya aynı bakış açısıyla bakmak zorunda değil. Herkes hayatını sevmek zorunda mı? Değil. Zira her hayatın sevilecek bir tarafı yok. Hatta bakış açısına göre en iyi yaşam standartlarında bile kişi yaşamak için bir neden bulamayabilir. Şahsen intihar edecek kişiye bile -eğer bakıma muhtaç aile fertleri yoksa- saygı duyarım. Kendi hayatı. Yaşama tutunacak bir şey bulamamıştır, acı çekiyordur, dünyada onu tutan bir şey yoktur saygı duyarım. Sevdiğim biri olsa durdurmaya çalışır, durduramazsam üzülür ama ölümden sonra onun kararı der saygı duyardım. Ama Testere öyle düşünmüyor.

Amanda bileklerini keserek intihar etmek istiyordu yanlış hatırlamıyorsam. Testere de ona engel olup onu yine bir tuzağa dahil etmişti sanırım. Amanda kendini daha kolay ve acısız bir şekilde öldürecekken Testere onu daha büyük işkenceler ve vahşet içeren tuzaklara dahil etti. Tuzak ise yaşamak için işkence çekmeye, ölmek için de kısa süreli ama büyük bir acı çekmeye yönlendiriyor. Neresinden bakarsan vahşet, neresinden bakarsan işkence.

Ben işkencelere karşıyım. Filmi de gerçekte olmayan bir kurgu olduğu için izliyorum. Yoksa vahşete de dibine kadar karşıyım.

Film "ders veriyor, mesaj veriyor" mantalitesiyle izlenmez. Herkesin gördüğü, bildiği şeyleri ben mesaj olarak saymıyorum. Ama şu kabulümdür: bir yapım milyonlarca insanın uyuşturulmuş zihinlerinde göremedikleri şeyleri gösterebiliyorsa veya devasa kitlelerin akıllarının uçlarından dahi geçmemiş fikirleri film sunabiliyorsa işte bu mesajdır, bu derstir, fikirdir. İşte o zaman bu film bana bir şeyler katabilir. Bu mesaj muhabbetinin yaşla, kültür seviyesiyle de alakalı olduğunu düşünüyorum. Zira filmlerden mesaj alacak yaşı ya da kültürü geçtiğimi düşünüyorum. Nadiren güzel mesaj ve güzel bilgiler veren filmler çıkıyor çıkmıyor değil ama Testere o filmlderden biri değil. Bir de dersini ve mesajını Testere 2'de özellikle verdin zaten, daha ne diye kendini tekrar edersin ki. Demek ki olay ders ve mesaj vermek değil. Gerçeğe dönelim. Bu filmin 8'incisinin çekilecek olmasının sebebi mesaj bekleyen kitle değil tuzakları görmek isteyen kitledir. Çünkü bu filme finansman kazandıran ve kâr yaptıran kitle tuzakları görmek, gerilimi hissetmek, atmosferi yaşamak isteyen kitledir. Film çok fazla uzatılmamış olsa sebeplere senaryoyu da yazmak isterdim ama senaryo ikinci planda kalıyor.

quote:

Orijinalden alıntı: Zordurumsinyali

quote: Orijinalden alıntı: Kartal Göz Mesajın spoiler içeriyor. Gerçi bu konuya girenler bir zahmet filmi izlemiş olsunlar -zaten spoiler konusu- ama sen yine de mesajını spoiler içine al. Biri şikayet eder durduk yere uzaklaştırma alma. Dizi bölümünde ufak bir şey için 2 hafta uzaklaştırma yemiştim. Konuya dönersek "her filmi ders almak için izlersen" büyük hayal kırıklığı yaşarsın. Zira çoğu filmin ders vermek gibi bir işlevi ve bir amacı yok. Ayrıca bu dersler görecelidir. Örnek olarak Testere'nin verdiği derslerden gidelim. Tuzağa yakalanan kişi uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı. Testere bu kişilere 2. bir şans veriyor. Şimdi benim buradan çıkarmam gereken ne ders var ki? Ben uyuşturucu kullanmıyorum, kullanmayı düşünmüyorum. Aynı şekilde satmıyorum ve satmayı da düşünmüyorum. Requiem For A Dream filmi diyelim. Evet uyuşturucunun hayatları nasıl kararttığını çok etkileyici ve vurucu bir dille anlatmış. Mesaj verme konusunda Testere'den daha iyi. Lakin bu mesajın bana bir etkisi yok. Zira ben madde bağımlısı ya da olmaya niyetli biri değilim. Bu meretin ne kadar pislik bir şey olduğunu da çok şükür biliyorum. Hayatının kıymetinin bilmemekmiş. Testere'ye şunu demek isterdim. "Sanane la! " İnsanlar her olguya aynı bakış açısıyla bakmak zorunda değil. Herkes hayatını sevmek zorunda mı? Değil. Zira her hayatın sevilecek bir tarafı yok. Hatta bakış açısına göre en iyi yaşam standartlarında bile kişi yaşamak için bir neden bulamayabilir. Şahsen intihar edecek kişiye bile -eğer bakıma muhtaç aile fertleri yoksa- saygı duyarım. Kendi hayatı. Yaşama tutunacak bir şey bulamamıştır, acı çekiyordur, dünyada onu tutan bir şey yoktur saygı duyarım. Sevdiğim biri olsa durdurmaya çalışır, durduramazsam üzülür ama ölümden sonra onun kararı der saygı duyardım. Ama Testere öyle düşünmüyor. Amanda bileklerini keserek intihar etmek istiyordu yanlış hatırlamıyorsam. Testere de ona engel olup onu yine bir tuzağa dahil etmişti sanırım. Amanda kendini daha kolay ve acısız bir şekilde öldürecekken Testere onu daha büyük işkenceler ve vahşet içeren tuzaklara dahil etti. Tuzak ise yaşamak için işkence çekmeye, ölmek için de kısa süreli ama büyük bir acı çekmeye yönlendiriyor. Neresinden bakarsan vahşet, neresinden bakarsan işkence. Ben işkencelere karşıyım. Filmi de gerçekte olmayan bir kurgu olduğu için izliyorum. Yoksa vahşete de dibine kadar karşıyım. Film "ders veriyor, mesaj veriyor" mantalitesiyle izlenmez. Herkesin gördüğü, bildiği şeyleri ben mesaj olarak saymıyorum. Ama şu kabulümdür: bir yapım milyonlarca insanın uyuşturulmuş zihinlerinde göremedikleri şeyleri gösterebiliyorsa veya devasa kitlelerin akıllarının uçlarından dahi geçmemiş fikirleri film sunabiliyorsa işte bu mesajdır, bu derstir, fikirdir. İşte o zaman bu film bana bir şeyler katabilir. Bu mesaj muhabbetinin yaşla, kültür seviyesiyle de alakalı olduğunu düşünüyorum. Zira filmlerden mesaj alacak yaşı ya da kültürü geçtiğimi düşünüyorum. Nadiren güzel mesaj ve güzel bilgiler veren filmler çıkıyor çıkmıyor değil ama Testere o filmlderden biri değil. Bir de dersini ve mesajını Testere 2'de özellikle verdin zaten, daha ne diye kendini tekrar edersin ki. Demek ki olay ders ve mesaj vermek değil. Gerçeğe dönelim. Bu filmin 8'incisinin çekilecek olmasının sebebi mesaj bekleyen kitle değil tuzakları görmek isteyen kitledir. Çünkü bu filme finansman kazandıran ve kâr yaptıran kitle tuzakları görmek, gerilimi hissetmek, atmosferi yaşamak isteyen kitledir. Film çok fazla uzatılmamış olsa sebeplere senaryoyu da yazmak isterdim ama senaryo ikinci planda kalıyor.

Spoiler ne ve nasıl yapılıyor bilmiyorum. "bir yapım milyonlarca insanın uyuşturulmuş zihinlerinde göremedikleri şeyleri gösterebiliyorsa veya devasa kitlelerin akıllarının uçlarından dahi geçmemiş fikirleri film sunabiliyorsa işte bu mesajdır, bu derstir, fikirdir." İşte bu benim düşüncemi yansıtan cümle, o mesajdan kastım bu, siz daha iyi yorumlamissiniz. Ben hâlâ ders peşindeyim, o yaşı daha gecmedim arayış içinde olduğumdan olsa gerek. Amanda değildi o, telli tuzak içinde mide asidi yere kadar dökülen 45 yaşlarında bir adamdı, ben o vahşet dolu filmden bile güzel bir ders çıkardım valla

quote:

Orijinalden alıntı: Kartal Göz

quote: Orijinalden alıntı: Zordurumsinyali quote: Orijinalden alıntı: Kartal Göz Mesajın spoiler içeriyor. Gerçi bu konuya girenler bir zahmet filmi izlemiş olsunlar -zaten spoiler konusu- ama sen yine de mesajını spoiler içine al. Biri şikayet eder durduk yere uzaklaştırma alma. Dizi bölümünde ufak bir şey için 2 hafta uzaklaştırma yemiştim. Konuya dönersek "her filmi ders almak için izlersen" büyük hayal kırıklığı yaşarsın. Zira çoğu filmin ders vermek gibi bir işlevi ve bir amacı yok. Ayrıca bu dersler görecelidir. Örnek olarak Testere'nin verdiği derslerden gidelim. Tuzağa yakalanan kişi uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı. Testere bu kişilere 2. bir şans veriyor. Şimdi benim buradan çıkarmam gereken ne ders var ki? Ben uyuşturucu kullanmıyorum, kullanmayı düşünmüyorum. Aynı şekilde satmıyorum ve satmayı da düşünmüyorum. Requiem For A Dream filmi diyelim. Evet uyuşturucunun hayatları nasıl kararttığını çok etkileyici ve vurucu bir dille anlatmış. Mesaj verme konusunda Testere'den daha iyi. Lakin bu mesajın bana bir etkisi yok. Zira ben madde bağımlısı ya da olmaya niyetli biri değilim. Bu meretin ne kadar pislik bir şey olduğunu da çok şükür biliyorum. Hayatının kıymetinin bilmemekmiş. Testere'ye şunu demek isterdim. "Sanane la! " İnsanlar her olguya aynı bakış açısıyla bakmak zorunda değil. Herkes hayatını sevmek zorunda mı? Değil. Zira her hayatın sevilecek bir tarafı yok. Hatta bakış açısına göre en iyi yaşam standartlarında bile kişi yaşamak için bir neden bulamayabilir. Şahsen intihar edecek kişiye bile -eğer bakıma muhtaç aile fertleri yoksa- saygı duyarım. Kendi hayatı. Yaşama tutunacak bir şey bulamamıştır, acı çekiyordur, dünyada onu tutan bir şey yoktur saygı duyarım. Sevdiğim biri olsa durdurmaya çalışır, durduramazsam üzülür ama ölümden sonra onun kararı der saygı duyardım. Ama Testere öyle düşünmüyor. Amanda bileklerini keserek intihar etmek istiyordu yanlış hatırlamıyorsam. Testere de ona engel olup onu yine bir tuzağa dahil etmişti sanırım. Amanda kendini daha kolay ve acısız bir şekilde öldürecekken Testere onu daha büyük işkenceler ve vahşet içeren tuzaklara dahil etti. Tuzak ise yaşamak için işkence çekmeye, ölmek için de kısa süreli ama büyük bir acı çekmeye yönlendiriyor. Neresinden bakarsan vahşet, neresinden bakarsan işkence. Ben işkencelere karşıyım. Filmi de gerçekte olmayan bir kurgu olduğu için izliyorum. Yoksa vahşete de dibine kadar karşıyım. Film "ders veriyor, mesaj veriyor" mantalitesiyle izlenmez. Herkesin gördüğü, bildiği şeyleri ben mesaj olarak saymıyorum. Ama şu kabulümdür: bir yapım milyonlarca insanın uyuşturulmuş zihinlerinde göremedikleri şeyleri gösterebiliyorsa veya devasa kitlelerin akıllarının uçlarından dahi geçmemiş fikirleri film sunabiliyorsa işte bu mesajdır, bu derstir, fikirdir. İşte o zaman bu film bana bir şeyler katabilir. Bu mesaj muhabbetinin yaşla, kültür seviyesiyle de alakalı olduğunu düşünüyorum. Zira filmlerden mesaj alacak yaşı ya da kültürü geçtiğimi düşünüyorum. Nadiren güzel mesaj ve güzel bilgiler veren filmler çıkıyor çıkmıyor değil ama Testere o filmlderden biri değil. Bir de dersini ve mesajını Testere 2'de özellikle verdin zaten, daha ne diye kendini tekrar edersin ki. Demek ki olay ders ve mesaj vermek değil. Gerçeğe dönelim. Bu filmin 8'incisinin çekilecek olmasının sebebi mesaj bekleyen kitle değil tuzakları görmek isteyen kitledir. Çünkü bu filme finansman kazandıran ve kâr yaptıran kitle tuzakları görmek, gerilimi hissetmek, atmosferi yaşamak isteyen kitledir. Film çok fazla uzatılmamış olsa sebeplere senaryoyu da yazmak isterdim ama senaryo ikinci planda kalıyor. Spoiler ne ve nasıl yapılıyor bilmiyorum. "bir yapım milyonlarca insanın uyuşturulmuş zihinlerinde göremedikleri şeyleri gösterebiliyorsa veya devasa kitlelerin akıllarının uçlarından dahi geçmemiş fikirleri film sunabiliyorsa işte bu mesajdır, bu derstir, fikirdir." İşte bu benim düşüncemi yansıtan cümle, o mesajdan kastım bu, siz daha iyi yorumlamissiniz. Ben hâlâ ders peşindeyim, o yaşı daha gecmedim arayış içinde olduğumdan olsa gerek. Amanda değildi o, telli tuzak içinde mide asidi yere kadar dökülen 45 yaşlarında bir adamdı, ben o vahşet dolu filmden bile güzel bir ders çıkardım valla

Mesaj yazarken yukarıda bir sürü buton var. Üzerinde spoiler yazan butona basarsan aşağıdaki gibi bir kod satırı çıkıyor. Kod satırları içine yazıyorsun. Böylece filmi izlememiş olanlar spoiler butonuna basmadığı sürece içindekileri göremiyor.

[spoiler=4944579500][/spoiler]

Neyse, ya bizim de ilk filmler ergenlik dönemlerimize denk geldi ama yine de mesajı umursamıyorduk. Ama şu bir gerçek. Testere'nin yöntemler temel iç güdüleri harekete geçiriyor. Hayatta kalma arzusu da bunlardan biri. Ölmeye karar vermiş bir bünye nedense testere tuzaklarındayken yaşamak istiyor. Ama korku bunu anlık olarak sağlıyor. Yaşam boyunca korku ile yaşanmaz ki. Bence her şey doğal seçilime bırakılmalı. Yaşamak isteyen yaşamalı, yaşamak istemeyene saygı duyulmalı. Zaten büyük bir kitle en berbat hayat koşullarına rağmen yaşamayı tercih ediyor. Testere'ye bu konularda ihtiyaç yok. Ama Testere'nin felsefesi, prensipleri farklı olsaydı olabilirdi. Ne biliyim işkenceciler, binlerce insanın hayatını yok eden katliamcılar, soykırımcılar, insanları köleleştirenler vesaire. Dünya pisliklerden geçilmiyorken Testere bula bula intihar etmek isteyen zayıf bir genci mi buluyor veya uyuşturucu kartellerinin liderleri, bunlara göz yuman politikacılar vesaire varken Testere osuruktan bir torbacıyı mı buluyor? Komik. He yoksa Testere'nin gücü güçlü abilere, büyük balıklara yetmiyor mu? Testere bıraksın bu işleri, yemesin bizi. Sadist, mazoşist, psikopatlıklarını böyle üfürükten sloganlarla meşru kılmaya çalışmasın. Samimiyse gerçek hedefleri seçsin, piyonları değil. Yer mi? Bence yemez.

Büyüklerimiz bize zibilyon kere "haline şükret" diyor zaten hatta TV özellikle Ramazan aylarında şükrettirme programlarıyla dolup taşıyor. Bunun için Testere izlemeye ihtiyacımız yok. Testere'deki o tuzakları, o gerilimi kaldırırsan geriye "haline şükret" kalıyor. Şimdi sen bu mesaj için filmi izliyorum deme sakın, yeme bizi.

Hadi iyi forumlar.

quote:

Orijinalden alıntı: X kare

6.Filmdeki sağlık sistemi eleştirisi güzeldi,abd'deki sigorta sistemine politik eleştiri getirmişler.Mesaj verme yönünden 6.Film diğerlerinin bayağı önündedir.