Şimdi Ara

SystemD nedir? Neden zararlıdır?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
41
Cevap
0
Favori
2.498
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • SystemDnin neden zararlı olduğunu izah eder misiniz ?



  • UnbalancedSkunk U kullanıcısına yanıt
    Unix ve suckless filozofisine tamamen aykırı. Yapması gerektiğinden fazlasını yapıyor ve ayrı ayrı olması gereken programların yerini almaya çalışıyor. Unix filozofisine göre sadece bir şey yapmalı ve en iyi şekilde(en kısa şekilde en minimal düzeyde) yapmalısın. Hiçbir kullanıcı kullanmayacağı bir özelliği edinmemeli, Gerektiğinde ise patchler ile kolaylıkla bu özellikleri ekleyebilmeli, her program yalın ve sadece tek bir işi herhangi bir kullanana kişisel özelliği olmadan barınmalı ve patchler ile ihtiyaç duyulan özellikler eklenmeli. Bunun çok avantajı var örnek verecek olursak çok düşük sistem ve program boyutları, daha fazla performans ve daha az kaynak tüketimi, her tel iş yapan program birbirinden ayrı olup pipelar aracılığı ile çalışacağından hepsini ayrı ayrı kullanma(örnek olarak tarayıcını açmadan tarayıcı geçmişini açmak). Systemd sadece bir init daemon olmaktan çıkmış ve haddini aşarak gereğinden fazlasına müdahil olmaya çalışıyor. Bu onu bloated bir init daemon yapıyor ve basit bir program olmaktan çıkarıyor.

    https://suckless.org/sucks/systemd/

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • systemd, unix felsefesine aykırı olsa ne olur? hiç bir şey. unix felfefesi, özgür yazılım ya da açık kaynak dünyasını bağlayacak bir şey mi? değil. ekran görüntüsü alan ve aynı zamanda bunu basitçe düzenleyen bir programı, unix felsefesine göre aykırı bulup kullanmayacak mısınız? ya da bir videoyu indirip, bundaki ses dosyasını otomatik olarak ayırıp dönüştüren bir uygulamayı, unix felsefesine göre aykırı bulup kullanmayacak mısınız? GNU ve linux dağıtımları kaynağını unix felsefesinden almamışlardır, zaten çok önem arzedecek bir şey de değil. linux sadece unix like (benzer-uyumlu) bir sistemdir, tek bağlantısı budur. günümüzün güçlü sistemleri açısından da unix felsefesi ciddi bir başlangıç kaynağı değildir. zaten felsefeden daha çok, metodoloji denilebilir. felsefik bir bakış açısı için, gnu daha doğru bir örnektir.

    yani bir uygulama arkaplan servisi ikili dosya olarak gelse ne olur? hiç bir şey. bu uygulama özgür yazılım olduktan sonra sıkıntı edilecek bir husus yoktur. bir dosyanın ikili (binary) olarak çalışması ya da dosya biçiminde bir formatta çalışması açısından bize yansıyacak bir farkı yoktur. zaten sisteminizde bunu sorun etmeyeceğiniz kadar bir dolu ikili dosya mevcut, bunların arasında da daemon olarak çalışanlar dahi var. kısaca systemd özgür bir yazılımdır, dileyen dilediği gibi kodlarını düzenleyip derler ve çalıştırır, özgür yazılım felsefesi açısından bir mahsuru yoktur.

    diğer init sistemlerine yama ile yaptığınız değişiklikleri, systemd nin modüler yapısında servisleri vb. düzenleyerek kolayca yapabilirsiniz. systemd kaynaklı bir performans sorunu yaşamanız çok olası değil.

    benim için systemd ya da farklı bir init sistem farketmez. bunlardan herhangi birini kullanan bir dağıtımı rahatlıkla kullanabilirim. ama systemd nin bir çok avantajı olduğunu da ayrıca belirtmek lazım. mesela systemd nin zamanlayacısı (timer) cron ile uğraşmaktan daha kolay geliyor bana. ayrıca systemd ile günlükleri (log) çok daha iyi yönetiyorum ve daha anlaşılır sonuçlar sunuyor.

    systemd bloatware de değil. mesela hem mx linux (systemd kullanmıyor) hem de linux mint'in lmde sini (systemd kullanıyor) kullanıyorum. lmde bariz biçimde mx'den daha hızlı açılıyor. mx linux xfce ile geldiği halde 650-700 mb. arası ram kullanıyor. lmde daha ağır bir masaüstü olan cinnamon ile geliyor ve o da 650 mb. civarı ram kullanıyor. buna rağmen lmde'de, systemd den kaynaklı sistem kaynaklarını kullanma gibi bir durum yok. lmde bu konuda en az mx kadar başarılı.

    systemd ile servis yönetimi de çok başarılı. basit bir kullanıcı bile birazcık öğrenecek servisleri yönetebilir, kontrol ve manipüle edebilir. bir kaç basit örneği inceleyerek kolayca servis ya timer oluşturabilirsiniz.

    sistem genelinde ya da kullanıcı bazlı değişiklikler yapabilirsiniz, mesela bir servisin sadece bir kullanıcı için farklı biçimde çalışmasını ya da sadece belirli bir kullanıcı için çalışacak bir servis ya da timer üretebilirsiniz.

    sözdizimi (syntax) olarak da systemd oldukça kolaydır. en azından ben öyle düşünüyorum.

    netice olarak systemd'nin zararlı ya da şüpheli olabilecek bir hususu yoktur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi remziaydintrk -- 28 Mart 2020; 18:47:0 >




  • remziaydintrk R kullanıcısına yanıt
    Olduğu gibi dümdüz katılılıyorum hocam ağzına sağlık

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: remziaydintrk

    systemd, unix felsefesine aykırı olsa ne olur? hiç bir şey. unix felfefesi, özgür yazılım ya da açık kaynak dünyasını bağlayacak bir şey mi? değil. ekran görüntüsü alan ve aynı zamanda bunu basitçe düzenleyen bir programı, unix felsefesine göre aykırı bulup kullanmayacak mısınız? ya da bir videoyu indirip, bundaki ses dosyasını otomatik olarak ayırıp dönüştüren bir uygulamayı, unix felsefesine göre aykırı bulup kullanmayacak mısınız? GNU ve linux dağıtımları kaynağını unix felsefesinden almamışlardır, zaten çok önem arzedecek bir şey de değil. linux sadece unix like (benzer-uyumlu) bir sistemdir, tek bağlantısı budur. günümüzün güçlü sistemleri açısından da unix felsefesi ciddi bir başlangıç kaynağı değildir. zaten felsefeden daha çok, metodoloji denilebilir. felsefik bir bakış açısı için, gnu daha doğru bir örnektir.

    yani bir uygulama arkaplan servisi ikili dosya olarak gelse ne olur? hiç bir şey. bu uygulama özgür yazılım olduktan sonra sıkıntı edilecek bir husus yoktur. bir dosyanın ikili (binary) olarak çalışması ya da dosya biçiminde bir formatta çalışması açısından bize yansıyacak bir farkı yoktur. zaten sisteminizde bunu sorun etmeyeceğiniz kadar bir dolu ikili dosya mevcut, bunların arasında da daemon olarak çalışanlar dahi var. kısaca systemd özgür bir yazılımdır, dileyen dilediği gibi kodlarını düzenleyip derler ve çalıştırır, özgür yazılım felsefesi açısından bir mahsuru yoktur.

    diğer init sistemlerine yama ile yaptığınız değişiklikleri, systemd nin modüler yapısında servisleri vb. düzenleyerek kolayca yapabilirsiniz. systemd kaynaklı bir performans sorunu yaşamanız çok olası değil.

    benim için systemd ya da farklı bir init sistem farketmez. bunlardan herhangi birini kullanan bir dağıtımı rahatlıkla kullanabilirim. ama systemd nin bir çok avantajı olduğunu da ayrıca belirtmek lazım. mesela systemd nin zamanlayacısı (timer) cron ile uğraşmaktan daha kolay geliyor bana. ayrıca systemd ile günlükleri (log) çok daha iyi yönetiyorum ve daha anlaşılır sonuçlar sunuyor.

    systemd bloatware de değil. mesela hem mx linux (systemd kullanmıyor) hem de linux mint'in lmde sini (systemd kullanıyor) kullanıyorum. lmde bariz biçimde mx'den daha hızlı açılıyor. mx linux xfce ile geldiği halde 650-700 mb. arası ram kullanıyor. lmde daha ağır bir masaüstü olan cinnamon ile geliyor ve o da 650 mb. civarı ram kullanıyor. buna rağmen lmde'de, systemd den kaynaklı sistem kaynaklarını kullanma gibi bir durum yok. lmde bu konuda en az mx kadar başarılı.

    systemd ile servis yönetimi de çok başarılı. basit bir kullanıcı bile birazcık öğrenecek servisleri yönetebilir, kontrol ve manipüle edebilir. bir kaç basit örneği inceleyerek kolayca servis ya timer oluşturabilirsiniz.

    sistem genelinde ya da kullanıcı bazlı değişiklikler yapabilirsiniz, mesela bir servisin sadece bir kullanıcı için farklı biçimde çalışmasını ya da sadece belirli bir kullanıcı için çalışacak bir servis ya da timer üretebilirsiniz.

    sözdizimi (syntax) olarak da systemd oldukça kolaydır. en azından ben öyle düşünüyorum.

    netice olarak systemd'nin zararlı ya da şüpheli olabilecek bir hususu yoktur.
    GNU/Linux için sadece unix vari bir sistemdir başka da UNIX ile bir bağı yoktur kaynağını UNIX filozofisinden almamıştır diyen biriyle karşı karşıyayım anladığım kadarı ile yanlışım varsa düzeltin. UNIX, C dilini de geliştiren Dennis Ritchie tarafından Bell Labs’da geliştirilen bir işletim sistemidir dikkat ettiyseniz Bell Labs, adının Graham Bell’den geldiğini farketmek güç değil bu labda sadece C ve UNIX değil direkt telefon, internet, hatta ve hatta transistör de icat edilmiştir. Hala daha telekomünikasyon şirketi olarak da varlığını sürdürüyor Bell şirketi. Dikkat ettiyseniz kurumsal bir şirket elinden çıktı UNIX, bu bizim “özgür yazılım” davamıza pek uygun bir durum değil. GNU Foundation ve Berkeley Üniversitesi ise bu durumu görmüş olacak ki Bell’in sahip olduğu UNIX’i baştan sona tekrar baştan yazıp kendi lisanslarıyla lisanslama adına çalışmalara başlıyorlar. Berkeley Üniversitesi çok daha özgür ve pazarlanabilir bir lisans ile yine bir üniversite olmasından dolayı daha yakın ve çekirdek bir topluluk ile bütün UNIX’i kerneli dahil baştan yazıyor ve Berkeley Software Distrubition’ı ortaya çıkarıyor daha sonra bunun da forkları olan FreeBSD(adı üstü özgür bsd) ve OpenBSD(adı üstü açık bsd) ile günümüzde karşılaşıyoruz. Aynı şekilde GNU ise tekrardan kapalı kaynak yapılamayacak(örneğin BSD kapalı kaynak hale getirilip satılabilir örn. OSX) bir lisans ile bu işe girişiyor ve UNIX’teki araçları çok daha büyük tüm dünyaya yayılmış bir topluluk ile tekrardan yazmaya başlıyor ve tüm araçları tekrardan yazmayı bitiriyorlar ardından geriye kalıyor en önemli parça olan UNIX kerneli, kerneli de Helsinki Üniversitesi’nden Linus Torvalds isimli bir abimiz tekrardan yazıyor ve GNU lisansı ile lisanslıyor bu sayede GNU Foundation tarafından tekrar yazılan UNIX araçları ve Linus Torvalds’ın tekrardan yazdığı UNIX kerneli olan Linux(bu isim bile geliştiren beyfendinin ismi ve UNIX’ın birleşimidir) bir bütünlük arz ediyor ve BSD gibi bir OS oluyor adı da Linux adlı kerneli ve GNU araçlarını kullandığından GNU/Linux. Bu sistemler tamamen POSIX standardına uyan sistemlerdir ve UNIX ile bağları işte bu kadar güçlüdür, direkt bir kopyalama bir söz konusudur ilham alma değil bütün araçlar aynı adla ve aynı flaglerle hem BSD’de hem UNIX’de hem de GNU/Linux’da bulunur. Size neden UNIX felsefesine uyan bir OS olduğunu ve genel bir UNIX tarihçe dersi verdiğime göre şimdi systemd konusuna dönebiliriz.

    SystemD ise yine UNIX’deki boot sürecinde PID 1 olarak çalışan init komutunun yerine geçilebilecek bir alternatif olarak yazılmıştır. Fakat bunun dışına çıkarak bir çok şeye müdahil olmaya çalışmış ve sonucunda UNIX felsefesine tamamen aykırı bir init alternatifi olmuştur. Daha iyi UNIX’deki initin alternatifleri için ise bir çok disroda kullanılan OpenRC ve RUNIT’e bakmanızı öneririm.

    “ekran görüntüsü alan ve aynı zamanda bunu basitçe düzenleyen bir programı, unix felsefesine göre aykırı bulup kullanmayacak mısınız?”, “bir videoyu indirip, bundaki ses dosyasını otomatik olarak ayırıp dönüştüren bir uygulamayı, unix felsefesine göre aykırı bulup kullanmayacak mısınız?” Bu sorularınıza verecek cevabım koca bir EVET. Videoyu indiren bir program UNIX felsefesi uyarınca tek bir program olmalıdır(curl gibi) aynı zamanda ses dosyası ayrıştıracak olan program da tam olarak bir program olmalıdır. Böylece ses ayrıştırma işlemi yapılması gerektiğinde her program andaval gibi tekerleği tekrar tekrar keşfetmekle uğraşıp kendi ses ayrıştırma özelliğini barındırmamalıdır, her program “tek bir iş yapmalı ve bunu iyi yapmalıdır” böylece ses ayrıştırma özelliği için tekerleği tekrar tekrar keşfetmek yerine indirme yapan programı pipe aracılığı ile ses ayrıştırma yapan programa yönlendirip daha kompleks bir yapı oluşturulur. Bu durumda UNIX felsefesine uyulmuş olunup tek bir iş yapan program parçacıkları beraber bir bütün oluşturmuş olur. SystemD ise bunun tamamen tersini yapıp sadece tek bir iş yapması gereken yerde bir çok farklı alana müdahil olmaya çalışmaktadır bunun sonucunda ise kesinlikle minimal olmayan bir init daemon olmuştur. Debian’ın systemd’ye geçmesi ile diğer bir çok distro maalesef systemd’ye geçmiştir. Dünyada systemd karşıtı onlarca topluluk, tonla internet sitesi, tonla hareket vardır.

    Umarım bir çok yanlışınızı düzeltmişimdir. Bir daha “GNU ve linux dağıtımları kaynağını unix felsefesinden almamışlardır, zaten çok önem arzedecek bir şey de değil. linux sadece unix like (benzer-uyumlu) bir sistemdir, tek bağlantısı budur. günümüzün güçlü sistemleri açısından da unix felsefesi ciddi bir başlangıç kaynağı değildir. zaten felsefeden daha çok, metodoloji denilebilir.” cümlelerini kurmak gibi bir yanlışa umarım düşmezsiniz.

    Fazla teknik konulara girip sayfalarca yazı yazmak istemediğimden systemd’nin tam olarak yanlış yaptığı kısımları teknik olarak açıklamadım aşağıya birkaç yazı ve yazımda bahsettiğim diğer şeyler için bağlantı bırakıyorum.

    https://suckless.org/sucks/systemd/
    https://lwn.net/Articles/777595/
    https://en.m.wikipedia.org/wiki/Unix_philosophy
    https://en.m.wikipedia.org/wiki/POSIX
    https://nosystemd.org

    Sizde “olduğu gibi dümdüz” katılmadan önce biraz düşünün derim bundan sonra artık. @loradona



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OkneaS -- 29 Mart 2020; 15:8:9 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • OkneaS kullanıcısına yanıt
    GNU dahi "GNU not unix" demek. GNU ile Unix arasında felsefik ve teorik olarak bir bağlantı yoktur. Unix bir yazılımın özgür olup olmamasıyla zerre kadar ilgilenmez. Zaten unix felsefesi dediğiniz şey, günümüzün modern sistemleri için bir anlam ifade edecek, bağlı kaldığınızda anlamsal bir değer katabilecek bir husus değil. GNU ve Linux'un böyle bir kavrama bağlı kalıp kalmaması, özgür yazılımdan bir şey eksiltmez, üstüne de bir şey katmaz. Unix metodolojisi dediğiniz şey, GNU ve Linux için bir kaynak değil, yazdıklarınızda da zaten böyle bir bağlantı yok. GNU'nun felsefik yaklaşımı aşağıdaki maddelerde açıklanmıştır, açık biçimde hiç bir şekilde refere edilmediği ve zerre kadar bağlantısı olmadığı anlaşılabilir. Ne demiştik, GNU not Unix.


    Herhangi bir amaç için programı istediğiniz gibi çalıştırma özgürlüğü (özgürlük 0).
    Programın nasıl çalıştığını inceleme özgürlüğü ve programı istediğiniz gibi yapın (özgürlük 1). Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.
    Başkalarına yardım edebilmeniz için kopyaları yeniden dağıtma özgürlüğü (özgürlük 2).
    Değiştirilmiş sürümlerin kopyalarını başkalarına dağıtma özgürlüğü (özgürlük 3). Bunu yaparak tüm topluluğa değişikliklerinden yararlanma şansı verebilirsiniz. Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.


    Evet Linux, unix like bir sistemdir. Unix like olunca zaten uyumluluğu anlaşılıyor. Bununla birlikte kaynak kodlarında Unix ile zerre kadar bağlantısı yoktur. Kaynağını unix kodlarından almamıştır, tamamen bağımsız şekilde geliştirilmiştir.

    Linux adında Unix'e herhangi bir ithaf yoktur, kısaca Linus'un X'si anlamına gelen Linux kulanılmıştır.

    Kimseye ders filan verecek durumda olduğunuzu da sanmıyorum. Bir dolu kaynağa kolayca ulaşıp öğrenebilirler ve GNU/Linux ile benzerlik dışında fikirsel bir bağ omadığını anlayabilirler.

    Şimdi yeniden özetleyeyim. Sistemd özgür bir yazılımdır, kaynak kodlarına dileyen ulaşır, dileyen değiştirir, dileyen çatallar. Bu Unix metodolojisinin umursayacağı bir husus değildir, hatta Unix bunu önemsemez bile. Systemd özgür bir yazılım olduğu için, kullanım açısından herhangi bir güven çekincesi oluşturmaz.

    Systemd kullanmamak tek tutarlı yaklaşım vardır, o da Systemd'yi tercih etmemektir. Tercih dışında öne sürülen tüm gerekçelerin, GNU ve Linux açısından altı boştur, hiç bir temele dayanmamaktadır.

    Systemd'yi beğenmeyebilir ve eleştirebilirsiniz, ama bu eleştirilerinizi GNU ve Linux temeli üzeriden yapamazsınız. Bununla birlikte Systemd gayet başarılı ve oldukça kolay ve anlaşılabilir. Sistemlerin daha hızlı başlatılmasına yardımcı olduğu gibi, yönetilmesini de kolaylaştırıyor. Yine belireyim, Systemd bir özgür yazılımdır. Özgür yazılıma destek olan birisini bağlayacak tek husus budur.

    Bu arkadaşın önerisine göre, sapına kadar özgür yazılım olan VLC, Gimp, LibreOffice, Firefox, Thunderbird gibi bir dolu yazılımı kullanamamız gerekiyormuş. Neresinden baksanız elinizde kalacak bir öneri.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi remziaydintrk -- 29 Mart 2020; 16:3:15 >




  • suckless ve cat-v gibi sitelere bakarsanız her şey UNIX felsefesine aykırı ve "kötü" yazılım. KDE, FreeBSD, Emacs, Apache2 ve GCC'yi falan da beğenmiyorlar. En sevdikleri şey Golang, Plan 9 vs. Neden? Çünkü kendileri yazmışlar da ondan (Rob Pike gibi yazılımcılar).

    http://harmful.cat-v.org/software/

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: remziaydintrk

    GNU dahi "GNU not unix" demek. GNU ile Unix arasında felsefik ve teorik olarak bir bağlantı yoktur. Unix bir yazılımın özgür olup olmamasıyla zerre kadar ilgilenmez. Zaten unix felsefesi dediğiniz şey, günümüzün modern sistemleri için bir anlam ifade edecek, bağlı kaldığınızda anlamsal bir değer katabilecek bir husus değil. GNU ve Linux'un böyle bir kavrama bağlı kalıp kalmaması, özgür yazılımdan bir şey eksiltmez, üstüne de bir şey katmaz. Unix metodolojisi dediğiniz şey, GNU ve Linux için bir kaynak değil, yazdıklarınızda da zaten böyle bir bağlantı yok. GNU'nun felsefik yaklaşımı aşağıdaki maddelerde açıklanmıştır, açık biçimde hiç bir şekilde refere edilmediği ve zerre kadar bağlantısı olmadığı anlaşılabilir. Ne demiştik, GNU not Unix.


    Herhangi bir amaç için programı istediğiniz gibi çalıştırma özgürlüğü (özgürlük 0).
    Programın nasıl çalıştığını inceleme özgürlüğü ve programı istediğiniz gibi yapın (özgürlük 1). Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.
    Başkalarına yardım edebilmeniz için kopyaları yeniden dağıtma özgürlüğü (özgürlük 2).
    Değiştirilmiş sürümlerin kopyalarını başkalarına dağıtma özgürlüğü (özgürlük 3). Bunu yaparak tüm topluluğa değişikliklerinden yararlanma şansı verebilirsiniz. Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.


    Evet Linux, unix like bir sistemdir. Unix like olunca zaten uyumluluğu anlaşılıyor. Bununla birlikte kaynak kodlarında Unix ile zerre kadar bağlantısı yoktur. Kaynağını unix kodlarından almamıştır, tamamen bağımsız şekilde geliştirilmiştir.

    Linux adında Unix'e herhangi bir ithaf yoktur, kısaca Linus'un X'si anlamına gelen Linux kulanılmıştır.

    Kimseye ders filan verecek durumda olduğunuzu da sanmıyorum. Bir dolu kaynağa kolayca ulaşıp öğrenebilirler ve GNU/Linux ile benzerlik dışında fikirsel bir bağ omadığını anlayabilirler.

    Şimdi yeniden özetleyeyim. Sistemd özgür bir yazılımdır, kaynak kodlarına dileyen ulaşır, dileyen değiştirir, dileyen çatallar. Bu Unix metodolojisinin umursayacağı bir husus değildir, hatta Unix bunu önemsemez bile. Systemd özgür bir yazılım olduğu için, kullanım açısından herhangi bir güven çekincesi oluşturmaz.

    Systemd kullanmamak tek tutarlı yaklaşım vardır, o da Systemd'yi tercih etmemektir. Tercih dışında öne sürülen tüm gerekçelerin, GNU ve Linux açısından altı boştur, hiç bir temele dayanmamaktadır.

    Systemd'yi beğenmeyebilir ve eleştirebilirsiniz, ama bu eleştirilerinizi GNU ve Linux temeli üzeriden yapamazsınız. Bununla birlikte Systemd gayet başarılı ve oldukça kolay ve anlaşılabilir. Sistemlerin daha hızlı başlatılmasına yardımcı olduğu gibi, yönetilmesini de kolaylaştırıyor. Yine belireyim, Systemd bir özgür yazılımdır. Özgür yazılıma destek olan birisini bağlayacak tek husus budur.

    Bu arkadaşın önerisine göre, sapına kadar özgür yazılım olan VLC, Gimp, LibreOffice, Firefox, Thunderbird gibi bir dolu yazılımı kullanamamız gerekiyormuş. Neresinden baksanız elinizde kalacak bir öneri.
    Kimse systemd özgür bir yazılım değil demiyor. Veya açık kaynak değil demiyor. Systemd UNIX’teki init’in düzgün bir alternatifi olamıyor diyor, olması gerektiği kadar minimal değil diyor. Bir yazılım özgür ve açık kaynak olduğu zaman tamamiyle yanlış yapıda olamazmış veya özgür ve açık kaynak olunca bir yazılımı kullanmanın bir sakıncası yokmuş gibi konuşuyorsunuz.

    SystemD’nin açık kaynak olması onu kullanıma en uygun en minimal en doğru init YAPMAZ. Öncelikle bunu kabul ediniz.

    GNU is not UNIX olmasının sebebi hiç bir UNIX kodu içermeyip tamamen UNIX araçlarının POSIX standartlarına uyularak baştan yazılmasından dolayıdır. Fakat UNIX’teki tüm araçlar tamamen aynı görevleri yapacak şekilde aynı flagleri barındıracak şekilde yazılmıştır bunu bilin.

    GNU felsefesi ve UNIX felsefesi farklı şeylerdir fakat birbiri ile çelişen şeyler değil farklı konular üstündeki felsefelerdir GNU felsefesi bir yazılımın özgürlüğü hakkında iken UNIX felsefesi “BİR İŞLETİM SİSTEMİNİN NASIL ÇALIŞMASI GEREKTİĞİ” hakkındadır. Bunu da artık kafanıza sokun. GNU ve UNIX felsefeleri tamamen birbirinden farklı konular üstünde duran felsefelerdir. Yukarıda belirttiğim kaynakları okursanız çok iyi anlayacaksınız. Aynı şekilde yukarıda belirttiğim kaynaklarda neden systemd’nin minimal ve doğru yapılandırılmış bir init olmadığını da eğer yeterli anlama kabiliyetiniz varsa kavrayabilirsiniz.

    GNU/Linux ve BSD direkt olarak POSIX standardına uyan sistemler olduğundan UNIX felsefesinden nemalmışlardır hatta direkt çalışma şekilleri ve araçları tamamen UNIX’in aynısıdır. Hala bunların alakasız olduğunu düşünüyorsanız bir kere System V kurmanızı veya kaynak kodlarını incelemenizi öneririm.

    Linux veya BSD’nin UNIX felsefesi ile akası yoktur demek cahilliğin daniskasıdır okumaya öğrenmeye alerjiniz olduğundan daha kaynak ve makale atmıyorum size ne desem boş size.

    İnternette her kaynakta Linux’un adının Linus’tan ve MINIX/UNIX’ten geldiğini hatta Linus Torvalds’ın bunu kendi röportajlarında ve belgesellerinde söylediğini görebilirsiniz. Daha doğrusu Linus, kerneli Freax olarak isimlendirmek istedi fakat bir arkadaşı ona Linux isimli bir dosya gönderdi, Linus kişisi tarafından geliştirilmiş UNIX/MINIX tabanlı bir kernel olduğundan Linus bu ismi kabul etti. Ayrıca her kaynakta Linux’un ve BSD’nin UNIX modelini alan ve UNIX’in çalışma şeklini örnek alan OS’ler olduğunu okuyabilirsiniz. Tabii yapabiliyorsanız.

    Kendi gerçeklerinize inanmaya devam edin şu internette Linux’un UNIX’in çalışma biçimi ile bir alakası olmadığını iddia eden birini de gördüm ya başka bir şey bilmiyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OkneaS -- 29 Mart 2020; 16:32:37 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: efec

    suckless ve cat-v gibi sitelere bakarsanız her şey UNIX felsefesine aykırı ve "kötü" yazılım. KDE, FreeBSD, Emacs, Apache2 ve GCC'yi falan da beğenmiyorlar. En sevdikleri şey Golang, Plan 9 vs. Neden? Çünkü kendileri yazmışlar da ondan (Rob Pike gibi yazılımcılar).

    http://harmful.cat-v.org/software/
    İstediğiniz zaman suckless topluluğuna mail list aracılığı ile patch gönderebilirsiniz ? Herkes tarafından geliştiriliyor suckless yazılımlar öyle bir konuşmuşsunuz ki sanki bunlar açık kaynak değil de adamlar para kazanıyor yaptıkları yazılımdan ondan beğenmiyorlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OkneaS -- 29 Mart 2020; 16:30:1 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • OkneaS kullanıcısına yanıt
    Unix metodolojisi, GNU tarafından bir kaynak değildir. GNU tarafından ılgalanmaz. Modern bir işletim sisteminin Unix metodolojisine uyup uymaması da bir anlam ifade etmez. Verdiğiniz bağlantıları çok iyi biliyorum, 15 yıllık GNU/Linux kullanıcı olarak zerrece umursamıyorum. Zaten bu kaynaklar ne GNU tarafında ne de Linux tarafında zerrece umursanıp (GNU felsefesi ve linux geliştirilme süreci açısından) tartışma konusu yapılmıyor.

    Yani systemd unix felsefesine uysa ne olur uymasa ne olur. GNU ve Linux açısından UNIX metodolojisi umursanmıyor. Herhangi bir şekilde kesişen kavramlar değil. Tek bağlantı unix like olması, zaten başkaca bir bağlantıda yok.

    Unix felsefesi bir işletim sisteminin nasıl olması gerektiğini belirtse ne olur. Eğer böyleyse (ki değil, sadece unix'i bağlar) zaten modern sistemleri bağlayacak bir konumda olmadığı apaçık ortada oluyor.

    Bir yazılımın Unix vari olmaması onu kötü yapmaz. Asıl sizin dogmatik kafanızın almadığı bu. Systemd'yi kötülemek için yazılanların bir çoğu paranoya.

    Okuduğunu bile anlamıyorsun, Linux unix like demişim zaten. Bunun dışında fikirsel, teorik, fesefik herhangi bir şekilde unix ile refere edilecek noktası yok.

    Unix'e göre günümüz web tarayıcılarının ve hatta çoğu uygulamanın hepsi yanlış ve hatalı. Günümüzde bilgisayarlar, bilimsel hesaplama ya da teorik amaçlarla kullanılmıyor. İnsanların paranoyalarına ve dogmalarına garip kılıflar bulmaları gerçekten çok şaşırtıcı.

    Yukarıda yazdım, systemd kullanan bir sistemle systemd kullanmayan bir sistemin kaynak kullanımı arasında hiç bir fark YOK. Systemd bir çok açıdan diğer initlerden daha başarılı, kolay ve kullanıcı dostu.

    Kullanıp kullanmamanın tercih meselesi olduğu bir yazılımı, GNU ve Linux açısından refere edilmemiş bir metodolojiye bağlamak anlamsız, daha doğrusu çaresizlik.

    GNU ve Linux'da kullandığınız hiç bir uygulamanın Unix vari olması zorunluluğu YOK. Bununla ilgili herhangi bir kaynak da veremezsiniz zaten. Bu durumda systemd GNU ve Linux açısından işini doğru biçimde yapar. Çünkü ne GNU ne de Linux, bir yazılımın unix vari olup olmadığını umursamaz. Ne GNU ne Linux tarafında bir yazılımın geliştirilmesi ile ilgili unix'e refere edilen hiç bir şey yoktur. . Aynı unix variliğin, bir yazılımın özgür olup olmamasını umursamadığı gibi.

    GNU ve Linux (tam olarak olmasa da) aşağıdaki GNU maddeleri umursanıyor.

    Herhangi bir amaç için programı istediğiniz gibi çalıştırma özgürlüğü (özgürlük 0).
    Programın nasıl çalıştığını inceleme özgürlüğü ve programı istediğiniz gibi yapın (özgürlük 1). Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.
    Başkalarına yardım edebilmeniz için kopyaları yeniden dağıtma özgürlüğü (özgürlük 2).
    Değiştirilmiş sürümlerin kopyalarını başkalarına dağıtma özgürlüğü (özgürlük 3). Bunu yaparak tüm topluluğa değişikliklerinden yararlanma şansı verebilirsiniz. Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.

    Daha önce belirttiğim gibi, VLC, Firefox, Thunderbird, Gimp gibi sayabileceğim yüzlerce popüler uygulama unix metodolojisi ile taban tabana zıt. Bahsi geçen tartışmaların bu yazılımları kapsadığını hiç gördünüz mü? Görmezsiniz, zaten yapılan tarışmalar objektif değil, bir çoğu da maksatlı ve paranoyakça.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi remziaydintrk -- 29 Mart 2020; 17:34:9 >




  • öncelikle yorumla bilgi farklı şeylerdir.

    forumda bilgiden daha çok yorumla karşılaşıyoruz

    yorum kişinin bakış açısında göre değişen bir anlayış ve anlatım şeklidir.

    tarafsızlık anlamıyla bilir kişilerin editlediği
    https://en.wikipedia.org/wiki/Systemd sayfasında bakmakta yarar var.

    kişisel yorum noktasına gelince ;

    ihtiyaçlar farklıdır.

    linux un en büyük özelliği gereksiz kaynak tüketimi anlamıyla

    otomatik 7/24 çalışacak bir sistemde masa üstü giri sistem kaynaklarının gb larca ram alanını yiyecek eklentilerin kullanmaması basitleştirilmiş masa üstü gerektirmeyen sistemler her zaman
    1. olarak sistem güvenliğini artırmak anlamıyla gereksiz içerikleri azaltılması önemlidir.

    bu açıdan bir işletim sistemi ne kadar sade olursa amaçlarına o derece iyi hizmet eder.

    system d konusuna gelince system d olmadan da çalışan bir uygulama var ise

    ne diye system d yüklemesi yapsın ki ! sisteme eklenen her şey sisteme yük oluşturur.

    bu %0,1 bile olsa yükün adı yüktür. ve bunsuz çalışabiliyorsa gerek yoksa ne gereği var ki !?




  • Eee sende yorum yaptın şimdi yine bilgi vermesin?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi loradona -- 29 Mart 2020; 19:43:32 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: remziaydintrk

    Unix metodolojisi, GNU tarafından bir kaynak değildir. GNU tarafından ılgalanmaz. Modern bir işletim sisteminin Unix metodolojisine uyup uymaması da bir anlam ifade etmez. Verdiğiniz bağlantıları çok iyi biliyorum, 15 yıllık GNU/Linux kullanıcı olarak zerrece umursamıyorum. Zaten bu kaynaklar ne GNU tarafında ne de Linux tarafında zerrece umursanıp (GNU felsefesi ve linux geliştirilme süreci açısından) tartışma konusu yapılmıyor.

    Yani systemd unix felsefesine uysa ne olur uymasa ne olur. GNU ve Linux açısından UNIX metodolojisi umursanmıyor. Herhangi bir şekilde kesişen kavramlar değil. Tek bağlantı unix like olması, zaten başkaca bir bağlantıda yok.

    Unix felsefesi bir işletim sisteminin nasıl olması gerektiğini belirtse ne olur. Eğer böyleyse (ki değil, sadece unix'i bağlar) zaten modern sistemleri bağlayacak bir konumda olmadığı apaçık ortada oluyor.

    Bir yazılımın Unix vari olmaması onu kötü yapmaz. Asıl sizin dogmatik kafanızın almadığı bu. Systemd'yi kötülemek için yazılanların bir çoğu paranoya.

    Okuduğunu bile anlamıyorsun, Linux unix like demişim zaten. Bunun dışında fikirsel, teorik, fesefik herhangi bir şekilde unix ile refere edilecek noktası yok.

    Unix'e göre günümüz web tarayıcılarının ve hatta çoğu uygulamanın hepsi yanlış ve hatalı. Günümüzde bilgisayarlar, bilimsel hesaplama ya da teorik amaçlarla kullanılmıyor. İnsanların paranoyalarına ve dogmalarına garip kılıflar bulmaları gerçekten çok şaşırtıcı.

    Yukarıda yazdım, systemd kullanan bir sistemle systemd kullanmayan bir sistemin kaynak kullanımı arasında hiç bir fark YOK. Systemd bir çok açıdan diğer initlerden daha başarılı, kolay ve kullanıcı dostu.

    Kullanıp kullanmamanın tercih meselesi olduğu bir yazılımı, GNU ve Linux açısından refere edilmemiş bir metodolojiye bağlamak anlamsız, daha doğrusu çaresizlik.

    GNU ve Linux'da kullandığınız hiç bir uygulamanın Unix vari olması zorunluluğu YOK. Bununla ilgili herhangi bir kaynak da veremezsiniz zaten. Bu durumda systemd GNU ve Linux açısından işini doğru biçimde yapar. Çünkü ne GNU ne de Linux, bir yazılımın unix vari olup olmadığını umursamaz. Ne GNU ne Linux tarafında bir yazılımın geliştirilmesi ile ilgili unix'e refere edilen hiç bir şey yoktur. . Aynı unix variliğin, bir yazılımın özgür olup olmamasını umursamadığı gibi.

    GNU ve Linux (tam olarak olmasa da) aşağıdaki GNU maddeleri umursanıyor.

    Herhangi bir amaç için programı istediğiniz gibi çalıştırma özgürlüğü (özgürlük 0).
    Programın nasıl çalıştığını inceleme özgürlüğü ve programı istediğiniz gibi yapın (özgürlük 1). Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.
    Başkalarına yardım edebilmeniz için kopyaları yeniden dağıtma özgürlüğü (özgürlük 2).
    Değiştirilmiş sürümlerin kopyalarını başkalarına dağıtma özgürlüğü (özgürlük 3). Bunu yaparak tüm topluluğa değişikliklerinden yararlanma şansı verebilirsiniz. Kaynak koduna erişim bunun için bir ön koşuldur.

    Daha önce belirttiğim gibi, VLC, Firefox, Thunderbird, Gimp gibi sayabileceğim yüzlerce popüler uygulama unix metodolojisi ile taban tabana zıt. Bahsi geçen tartışmaların bu yazılımları kapsadığını hiç gördünüz mü? Görmezsiniz, zaten yapılan tarışmalar objektif değil, bir çoğu da maksatlı ve paranoyakça.
    “I have found very many programmers eager to contribute part-time work for GNU. For most projects, such part-time distributed work would be very hard to coordinate; the independently written parts would not work together. But for the particular task of replacing Unix, this problem is absent. A complete Unix system contains hundreds of utility programs, each of which is documented separately. Most interface specifications are fixed by Unix compatibility. If each contributor can write a compatible replacement for a single Unix utility, and make it work properly in place of the original on a Unix system, then these utilities will work right when put together. Even allowing for Murphy to create a few unexpected problems, assembling these components will be a feasible task. (The kernel will require closer communication and will be worked on by a small, tight group.)”

    “This means much more than just saving everyone the price of a Unix license. It means that much wasteful duplication of system programming effort will be avoided. This effort can go instead into advancing the state of the art.”

    Kaynak: GNU’nun kurucusu tarafından yazılmış GNU’nun resmi sitesinden alınmış GNU manifestosu. GNU.org

    Bak dostum sakin kalmaya çalışıyorum, GNU’nun amacı Unix’i özgürleştirmektir, bu adamların UNIX’te gördüğü eksiklikler var bunun dışında UNIX ile hiçbir dertleri yok UNIX’ı özgürleştirmek için yapamları gereken her şeyi gördüğü eksiklikleri düzelterek baştan yazmaktır. Zira direkt UNIX’ın source kodunu indirip GNU lisansı ile lisanslayamazsın.

    https://www.youtube.com/watch?v=kb2T8hWRu8g&feature=youtu.be

    Bu videoda ise daha ilk cümlede kanlı canlı GNU’nun kurucusu Richard Stallman diyor ki “1984’de UNIX’in özgür yazılım olarak yerini tutan bir OS geliştirmeye başladım.” GNU direkt Richard Stallman’ın deyişiyle bir “replacement” idir. GNU direkt olarak UNIX’in remake versiyonu idir GNU ile lisanslanmıştır. Belki de UNIX’in kendisinin bile UNIX filozofisine tam olarak uymayan parçaları olabilir bunları daha iyi bir şekilde ideal olan UNIX felsefesine göre düzenlemek yine bize kalır.

    Artık UNIX felsefesi GNU ve Linux tarafından kullanılmaz safsatasını ve şarlatanlığı çöpe at. Varsa da hala diyeceğin benim gibi argüman sun be adam.

    “Daha önce belirttiğim gibi, VLC, Firefox, Thunderbird, Gimp gibi sayabileceğim yüzlerce popüler uygulama unix metodolojisi ile taban tabana zıt. Bahsi geçen tartışmaların bu yazılımları kapsadığını hiç gördünüz mü?” Evet gördüm, zaten bu uygulamalar POSIX sistemler için geliştirilmedi her platformda var ve hepsi de bloatware. Biz UNIX filozofisini benimsemiş insanlar olarak bunların hiçbirini kullanmıyoruz tek bir iş yapan programları pipelar aracılığı ile bağlayan shell scriptleri ile işimizi görüyoruz. Tarayıcı olarak suckless.org’dan edinebileceğin surf’ü kullanıyorum kendi yazdığım patchler ile.

    Eğer UNIX’in bir lisansı olamasaydı GNU direkt olarak forklardı UNIX’i bunu yapamadıkları için yüzlerce parçayı tekrar aynı görevleri yerine getirecek şekilde baştan yazdılar. Ayrıca şunu söyleyeyim systemd zaten bir GNU yazılımı değildir ve GNU Unix felsefesine uyduğundan systemd’yi sevmez. Ayrıca ben GNU’dan da haz etmem çünkü yeniden yazarken bazı UNIX componentlerini BSD’ye nazaran çok daha bloat bir biçimde bu işi yaptılar. BSD kullanıyorum.
    https://www.quora.com/Why-does-GNU-not-like-systemd

    GNU’nun UNIX için init “replacementi” Shepherd’dır. systemd bir GNU yazılımı değildir. GNU yazılımı olsa bu kadar bloat olmazdı emin ol. GNU’nun yine OpenRC yerine tercih edebileceğim kadar minimal bir şey yazdığına ihtimal vermezdim fakat systemd gibi bir çöp de olmazdı.
    https://www.gnu.org/software/shepherd/

    “GNU is an operating system which is 100% free software. It was launched in 1983 by Richard Stallman (rms) and has been developed by many people working together for the sake of freedom of all software users to control their computing. Technically, GNU is generally like Unix. But unlike Unix, GNU gives its users freedom.”

    GNU, genel olarak UNIX gibidir fakat UNIX’in aksine kullanıcılara özgürlük verir.

    Kaynak: GNU.org

    Al bu yazıyı da oku şarlatanlık yapma sağda solda bir daha bu tartışma systemd’nin neden kötü olduğunu tartışmaktan çıktı GNU ve UNIX tartışmasına döndü artık şarlatanlığı argümansızlığı bırakacaksan systemd’yi tartışalım bu konu altında. Konu bu değil.
    https://www.linux-magazine.com/Online/Blogs/Off-the-Beat-Bruce-Byfield-s-Blog/Has-Linux-lost-the-Unix-Philosophy



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OkneaS -- 29 Mart 2020; 20:42:39 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • Çok özür dileyerek muhabbetinize dalıyorum; ama şu SystemD nedir? bu muhabbet edilen kusurlar falan nedir?

    Bunları halk diline çevirip bize açıklayabilir misiniz? Çok merak ettim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: MehmetNY

    Çok özür dileyerek muhabbetinize dalıyorum; ama şu SystemD nedir? bu muhabbet edilen kusurlar falan nedir?

    Bunları halk diline çevirip bize açıklayabilir misiniz? Çok merak ettim.
    Systemd, GNU/Linux distrolarının bazılarında kullanılan bir init daemondur. Init daemon ise sistem kapanana kadar açık kalan bir işlemdir ve diğer işlemleri yönetir. Init, kernel tarafından boot sürecinde başlatılır.

    UNIX’teki componentler tekrar yazılırkan UNIX’teki init komutu yerine bir çok şey tercih edildi, Shepherd, SystemD, runit, OpenRC ve onlarcası daha var. SystemD’ye duyulan nefret “UNIX felsefesine” aykırı olduğundan ayrıca pek esnek olmamasından kaynaklanıyor. Çoğunlukla bir şeyleri yapmanı engelleyen bir init daemon ve sana seçim hakkı sunmuyor.

    Burda uzunca tartışılmış bir durum teknik olarak da.
    https://www.infoworld.com/article/3159124/linux-why-do-people-hate-systemd.html

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • OkneaS kullanıcısına yanıt
    Yazdıklarından GNU/Linux'un, Unix like bir sistem olduğu haricinde bir şey ortaya çıkmıyor. Bunu zaten belirttim, bunun haricinde hiç bir bağlantısı yok, RMS ya da Linus'un takıldığı ya da umursadığı bir şey de değil.

    Bir uygulama neden unix vari olmayınca kötü olur, bununla ilgili bir argümanın da yok. Sürekli systemd unix felsefesine uygun değil demekten başka bir şey demiyorsun. Aynı şeyi faklı şekillerde söyleyince herhangi bir argüman da sunmuş olmuyorsun.

    Yani bir uygulama unix vari olmayınca ne olur. Hiç bir şey, fanatik ve dogmatik olmadıktan sonra, sonuç olarak anlam ifade eden bir çıkarım da olmaz. Günümüz sistemleri için unix-vari olmak da herhangi bir şey ifade etmez, çünkü bir çok işi çok iyi şekilde yapabilen bir çok uygulama örneği var.

    Systemd bahsettiğinin aksine oldukça esnek, sadece binary olarak çalışıyor. Ayrıca herhangi bir aşırı kaynak kullanımı da yok. Bunu systemd kullanan ve kullanmayan bir çok dağıtımla deneyimledim. Klasik init sistemlere göre çok daha kolay ve anlaşılır. Hangi servis ile sorun olduğunu çok daha kolay takip edebiliyorsun. Systemd'nin günlüğü de sistem yöneticileri için çok daha anlaşılır ve sistem yöneticisini doğrudan sorunun kaynağına yönlendiriyor.

    Hatta o kdar esnek ki, istesen bir servisi edit full değişkeni ile tamamen değiştirir, istersen sadece edit değişkeni ile bir overrite (üstüne yazıcı) dosya ile asıl dosyaya dokunmadan bir servis oluşturabilirsin. Oluşturduğunla sorun yaşandığında, tek yapman gereken overrite dosyasını silmek, sonra asıl dosya otomatik olarak devreye girer.

    Evet systemd unix-vari değil, herkes anladı, sonuç ne diyorsun. bundan başka bir şey var mı, söyleyeceğin koca bir YOK.

    Systemd ile sisteminiz diğer initlere daha hızlı başlar. Systemd daha iyi bir servis yönetimi ve daha anlaşılır bir günlükleme sunar. Bunlara rağmen systemd kullanan bir dağıtımla, systemd kullanmayan bir dağıtım arasında kaynak kullanımı açısından bir fark yoktur.

    Kısaca systemd'nin tek eksikliği unix vari olmaması. Onun için de "kim takar yalova kaymakamını" ifadesi cuk diye oturur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi remziaydintrk -- 29 Mart 2020; 22:9:39 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: remziaydintrk

    Yazdıklarından GNU/Linux'un, Unix like bir sistem olduğu haricinde bir şey ortaya çıkmıyor. Bunu zaten belirttim, bunun haricinde hiç bir bağlantısı yok, RMS ya da Linus'un takıldığı ya da umursadığı bir şey de değil.

    Bir uygulama neden unix vari olmayınca kötü olur, bununla ilgili bir argümanın da yok. Sürekli systemd unix felsefesine uygun değil demekten başka bir şey demiyorsun. Aynı şeyi faklı şekillerde söyleyince herhangi bir argüman da sunmuş olmuyorsun.

    Yani bir uygulama unix vari olmayınca ne olur. Hiç bir şey, fanatik ve dogmatik olmadıktan sonra, sonuç olarak anlam ifade eden bir çıkarım da olmaz. Günümüz sistemleri için unix-vari olmak da herhangi bir şey ifade etmez, çünkü bir çok işi çok iyi şekilde yapabilen bir çok uygulama örneği var.

    Systemd bahsettiğinin aksine oldukça esnek, sadece binary olarak çalışıyor. Ayrıca herhangi bir aşırı kaynak kullanımı da yok. Bunu systemd kullanan ve kullanmayan bir çok dağıtımla deneyimledim. Klasik init sistemlere göre çok daha kolay ve anlaşılır. Hangi servis ile sorun olduğunu çok daha kolay takip edebiliyorsun. Systemd'nin günlüğü de sistem yöneticileri için çok daha anlaşılır ve sistem yöneticisini doğrudan sorunun kaynağına yönlendiriyor.

    Hatta o kdar esnek ki, istesen bir servisi edit full değişkeni ile tamamen değiştirir, istersen sadece edit değişkeni ile bir overrite (üstüne yazıcı) dosya ile asıl dosyaya dokunmadan bir servis oluşturabilirsin. Oluşturduğunla sorun yaşandığında, tek yapman gereken overrite dosyasını silmek, sonra asıl dosya otomatik olarak devreye girer.

    Evet systemd unix-vari değil, herkes anladı, sonuç ne diyorsun. bundan başka bir şey var mı, söyleyeceğin koca bir YOK.

    Systemd ile sisteminiz diğer initlere daha hızlı başlar. Systemd daha iyi bir servis yönetimi ve daha anlaşılır bir günlükleme sunar. Bunlara rağmen systemd kullanan bir dağıtımla, systemd kullanmayan bir dağıtım arasında kaynak kullanımı açısından bir fark yoktur.

    Kısaca systemd'nin tek eksikliği unix vari olmaması. Onun için de "kim takar yalova kaymakamını" ifadesi cuk diye oturur.
    Sana başından sonuna kadar kaç argüman kaç makale verdim systemD tartışmasını ne hale getirdin. Neden Unix felsefesine uymadığında neden kötü olacağını onlarca örnekle belirttim. Linus direkt özgürleştirmek adına UNIX’in kernelini standarda uyarak baştan yazdı Richard Stallman ise araçlarını ve diyorsun ki bu adamlar UNIX felsefesini umursamıyor. Sana kendi röportajlarından kendi sitelerinden kanlı canlı kendi ağızlarından çıkan sözleri atıyorum kabul etmiyorsun. Diyelim ki umursamıyor Richard Stallman ve Linus Torvalds diyelim ne olacak ? Systemd bir GNU yazılımı bile değil ve bunu bile bilmiyorsun. İşleri Windows gibi yapmaya çalışan Red Hat tarafından yapıldı systemD.

    Kalkıp google.com’a “why systemd is bad” yazsan bile önüne onlarca bağlantı çıkacak. “Unix felsefesine” aykırı olan bir yazılım esnekliğe, minimalliğe önem vermediğinden kötüdür en basit bu şekilde anlatabilirim. Teknik konulara girip yine sana onlarca paragraf yazmayacağım daha da hiçbir şekilde cevap vermem daha ne argüman sunabilirim bilmiyorum senin gibi bir cahile.

    Linus Torvalds said:

    "I don't actually have any particularly strong opinions on systemd itself. *I've had issues with some of the core developers that I think are much too cavalier about bugs and compatibility, and I think some of the design details are insane* (I dislike the binary logs, for example), but those are details, not big issues."

    Linus Torvalds systemd’yi beğenmiyor ve kullanmıyor fakat nefret de etmiyor bizzat dediği bu.

    Unix felsefesi Linux ile öyle birleşti ki artık Linux felsefesi olarak anılıyor sen hala umursamıyorlar de!

    Bu da Linux’un geliştirilmesi sırasında 2007’den kalma Linus Torvalds ve bir dev arasında gerçekleşen bir mailleşme arşivi. Mailde bizzat Linus Torvalds dev’e UNIX felsefesi uyarınca tek bir read() fonksiyonu olması gerektiğini söylüyor.
    https://yarchive.net/comp/linux/everything_is_file.html

    Lütfen burdan defol git ne GNU ne Linus Torvalds systemd’yi beğeniyor ayrıca ikisi de geliştirme yaparken UNIX felsefesine uygun geliştirme yapıyorlar. Sana bunu daha nasıl kanıtlarım bilmiyorum. Adamların kanlı canlı röportajlarını ve maillerini bile attım hala bana argüman kullan diyorsun Linus Torvalds’ı mı getiriyim lan sana ?

    İlgili bölüm:
    SystemD nedir? Neden zararlıdır?

    Daha yazdığın hiçbir şeye ne cevap verir ne kanıt argüman sunarım git işine az oku öğren öyle aşık at.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OkneaS -- 29 Mart 2020; 22:31:9 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: OkneaS

    Systemd, GNU/Linux distrolarının bazılarında kullanılan bir init daemondur. Init daemon ise sistem kapanana kadar açık kalan bir işlemdir ve diğer işlemleri yönetir. Init, kernel tarafından boot sürecinde başlatılır.

    UNIX’teki componentler tekrar yazılırkan UNIX’teki init komutu yerine bir çok şey tercih edildi, Shepherd, SystemD, runit, OpenRC ve onlarcası daha var. SystemD’ye duyulan nefret “UNIX felsefesine” aykırı olduğundan ayrıca pek esnek olmamasından kaynaklanıyor. Çoğunlukla bir şeyleri yapmanı engelleyen bir init daemon ve sana seçim hakkı sunmuyor.

    Burda uzunca tartışılmış bir durum teknik olarak da.
    https://www.infoworld.com/article/3159124/linux-why-do-people-hate-systemd.html

    Alıntıları Göster
    verdiğiniz bilgi için teşekkürler hocam. Ne demek istediğinizi anladım. Neden böyle tepki verdiğinizi de.




  • OkneaS kullanıcısına yanıt
    Sen çıldırmışsın. Bana ne Linus ne diyor, stallman ne diyor. Systemd kolay pratik hızlı. Unix olup olmamasını Linus ve stallman umursuyordur belki. Lakin ben umursamıyorum. İşimi görsün özgür yazılım olsun yeterli. Burda bunu anlatmaya çalışıyoruz. Argüman atıyorsun falan eyvallah sayende baya bilgilendim ama bu kadar fanatik olma hocam ya napıyorsun

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: loradona

    Sen çıldırmışsın. Bana ne Linus ne diyor, stallman ne diyor. Systemd kolay pratik hızlı. Unix olup olmamasını Linus ve stallman umursuyordur belki. Lakin ben umursamıyorum. İşimi görsün özgür yazılım olsun yeterli. Burda bunu anlatmaya çalışıyoruz. Argüman atıyorsun falan eyvallah sayende baya bilgilendim ama bu kadar fanatik olma hocam ya napıyorsun
    Diğer initler özgür yazılım değil mi ? Zaten işimi görsün vs. diyen insanlar init daemon ne bile bilmiyor. Bir fanatiklik yaptığım yok. Konuyu açan arkadaş niye sevilmediğini sormuş devler tarafından ben de anlattım. Sadece UNIX filozofisine uygun değil dedim ki bu genel bir görüş ve apaçık ortada benim bu sözüme takılan arkadaş konuyu “UNIX filozofisine uygun mu değil mi ?” veya “GNU/Linux UNIX filozofisine uygun mu ?” gibi saçma bir tartışmaya çevirdi ve hatasını kabul etmeyip dogmatik bir biçimde savunmaya devam etti. Ben OS’ler üstüne çalışıyorum kernel modülleri yazıyorum ileride de OS’ler hakkında çalışmalar yapmak istiyorum bu yüzden ideal OS için biraz takıntılıyım belki de asperger olduğumdandır fakat bu takıntı bir yazılımcı olduğumdan güzel şeylere yol açabilir. Genel kullanıcı için zaten init daemon falan farketmez bunu onlar için devlerin düşünmesi ve olabilecek en minimal tasarımı hem donanım performansı için hem de insanların ihtiyacı olmadığı şeyleri donanımlardan barındırmamaları için yapmaları gerek. Debian systemd’ye geçmeseydi muhtemelen bu tartışmayı yapmamış olacaktık ve çoğu distro da aynı hataya düşmeyecekti. Debian’ın systemd barındırmaması için hala kampanyalar oylamalar var.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.