Aidatlar Nereye Gidiyor? Site Yönetimlerinde Şeffaflık İçin Birlik Çağrısı”

• “Mafyalaşan Site Yönetimlerine Dur Demek İçin Ortak Ses Zamanı”

• “Hepimiz Aidat Ödüyoruz, Hesap Soramıyoruz! Gelin Bu Düzeni Değiştirelim”

Hadi hep birlikte metni ilgili mercilere ulaştırmak için cimer başvurularını yapalım.

Türkiye genelinde site ve apartman yönetimlerinin; özellikle mal alımı, bakım, onarım, temizlik, güvenlik ve teknik hizmet alımlarında kapalı teklif, kayırmacılık ve şişirilmiş faturalar gibi usulsüz uygulamalarla karşılaşıldığı ve bunun kat maliklerini ekonomik olarak mağdur edip piyasada haksız rekabet yarattığı gözlemlenmektedir. Yönetimlerin hesap verme yükümlülüğü ve piyasa düzeninin korunması gereği çerçevesinde şeffaflığın sağlanması kamu yararı taşımaktadır.

Öneri: Belli tutarın (ör. 10.000 TL) üzerindeki tüm mal ve hizmet alımları, e-Devlet entegrasyonlu merkezi bir “ilan–teklif portalı” üzerinden duyurulmak zorunda kılınsın. Bu portalda ilan edilen ihtiyaçlar; teknik şartname, tahmini bütçe, son teklif tarihi ve değerlendirme kriterleri ile birlikte yayımlanacak. Tüm firmalar elektronik ortamda teklif verebilecek; teklifler zaman damgalı olarak kaydedilecek ve denetime açık tutulacaktır. Seçim gerekçesi, sözleşme özeti ve teklif verene ilişkin özet bilgiler kat maliklerinin erişimine açılacaktır.

Beklenen faydalar: Şeffaflık artacak, fiyatlar makul düzeye inecek, kayırmacılık ve mafyalaşma riskleri azalacak, kat maliklerinin denetim ve hesap sorma yetkisi güçlenecek; rekabet korunacaktır. Ayrıca haksız kazanç sağlayan kişi ve şirketlerin önüne geçilerek kayıt dışı ekonominin küçülmesine katkı sağlanacaktır.

Uygulamaya öncelikle büyükşehirlerde pilot projelerle başlanıp teknik ve hukuki altyapı test edilebilir; başarılı bulunması halinde ülke genelinde yaygınlaştırılabilir. Belediyeler, ticaret odaları ve meslek birlikleri ile iş birliği yapılarak sistemin kullanımı kolaylaştırılabilir.

Uygulama notları: Portalın işletimi ve denetimi için Ticaret Bakanlığı veya Rekabet Kurumu koordinasyonunda e-Devlet altyapısı kullanılmalı; yönetici kimlik doğrulaması, ilan zorunluluğu eşiği ve yaptırımlar mevzuatla belirlenmelidir. İlk aşamada eğitim ve bilgilendirme ile uyum desteklenmeli; tekrarlayan usulsüzlüklere karşı idari ve adli süreçler işletilmelidir.

Sonuç olarak, merkezi ilan–teklif sistemi hem kat malikleri lehine ekonomik şeffaflığı sağlayacak hem de piyasadaki haksız uygulamaların önüne geçilmesine katkı sunacaktır. Bu konuda hukuki ve teknik çalışmaların başlatılması, kısa vadede güveni artıracak, uzun vadede ise daha adil ve sürdürülebilir bir piyasa düzeni oluşturacaktır.

Ülke genelinde hızla artan site sayısı bu alanda tekelleşen firmaların sayısının artmasına resmen nitelikli dolandırıcılık suçlarına sebebiyet vermekte, ekonomik kriz ortamında insanların aidat ve giderlere karşı daha hassas hale gelmesi, yönetimlerdeki usulsüzlüklerin toplumsal güveni zedelemesi bu düzenlemeyi acil hale getirmiştir. Kat maliklerinin ve piyasanın korunması için şeffaflık mekanizmasının vakit kaybetmeden hayata geçirilmesi gerekmektedir. Arz ederim

Yeni aldığımız Lorelli Fresh Kabin Boy Bebek Arabası kullanımı, ne yazık ki korkunç bir kabusa dönüştü. Arabayı ilk kez kullanırken, özellikle arka tekerlekler sürekli yerinden çıkmaya başladı. Çocuk arabada iken ya da arabayı taşırken, tekerleklerin yerinden çıkması, hem güvenliği tehlikeye atıyor hem de kullanım sırasında büyük zorluklar yaşatıyor.

Sorun, yalnızca bebek arabasının kullanımında değil, aynı zamanda firma ile iletişime geçtiğimizde aldığımız yanıtlarda da karşımıza çıkıyor. Firma, sorunu kullanıcı hatası gibi geçiştirmeye çalışarak, yaşadığımız sıkıntıyı göz ardı etti. Oysa bu durum yalnızca bizim başımıza gelmiyor; sosyal medyada birçok benzer geri bildirimle karşılaştım.

Her ebeveynin önceliği, çocuğunun güvenliğidir. Bu tür bir ürün, kullanım sırasında çocukları tehlikeye atacak şekilde tasarlanamaz. Bir bebek arabasında güvenlik, dayanıklılık ve kolay kullanım temel özelliklerdir. Maalesef bu arabada bu unsurların hiçbirinden söz edilemiyor.

Bunun yanı sıra, firmaların böyle bir durumda sorumluluk almamaları, tüketici haklarını göz ardı etmeleri oldukça kabul edilemez. Hepimiz bu tür ürünleri alırken güven arıyoruz, ancak bu tarz tepkilerle karşılaşmak, gerçekten sinir bozucu.

Tüketici olarak bizlerin hakları var ve bu hakları savunmak için sesimizi duyurmalıyız. Artık bu tür olumsuzlukların, yalnızca bir kullanıcıya veya birkaç kişiye zarar vermesi değil, toplum genelinde daha geniş etkiler yaratması gerektiğini düşünüyorum. Bebek arabası alırken, mutlaka kullanıcı yorumlarına bakın, ürün incelemelerini araştırın ve satın aldığınız markanın müşteri hizmetlerini sorgulayın.

Ayrıca, firmaların sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiğini unutmamalıyız. Bizler de artık güvenli, kaliteli ve güvenilir ürünlere sahip olmalıyız.

Bir tüketici olarak bu sorunu dile getiriyor ve firmayı sorumluluk almaya çağırıyorum. Çünkü yalnızca parayı kazanmayı değil, gerçekten kullanıcıyı ön planda tutmayı da bekliyoruz.