sanat sanatçıyı göstermiyorsa

peki mimar sinan nereden geliyor? o niye aklina gelmiyor?

Çünkü sanat derken genelde insanların yaptığı sanattan bahsederiz. Mimar Sinan senin benim gibi etten kemikten bir insan. Selimiye de, bir insanın yapabileceği bi sanat eseri. Betondan bir bina, elbette o binanın mimarını mühendisini hatırlatır. Gitardan çıkan bir ses de, o sesin bestekarını hatırlatır. Şimdi; bu başka bir şey, dünyayı yaratan sanatçı demek başka bir şey. Hakkında birinci elden hiçbir veri yok. Resim yapan, bina yapan bir sanatçıyı gözlerinle kanlı canlı görebilirsin ama ağaç yapan bir Tanrıyı göremezsin. Sadece hikayelerini duyabilirsin. Bir resmi incelediğinde onda bir sanatçının nasıl fırça darbeleri kullandığını anlayabilirsin. Fakat bir ağacı, bir insanı incelediğinde, nesilden nesle geçen biyolojik fonksiyonları ve adaptasyonları görürsün. Elbette kendini sanatçı görmeye ve hayranlık duymaya şartladığın zaman dışkıda bile bir sanat olduğunu iddia edebilirsin. Ama bu sanat tabiri, günlük hayatta kullanılan sanatla alakasız, hayali bir ifadedir. Gerçek sanat için de, tanrısal sanat için de aynı sanat kelimelerini kullandığın için, sanki bunlar aynıymış gibi, kesin bir delil bulmuş gibi hissedebilirsin. Fakat bu sadece bir yanılgı olur.