
Ankara’da hizmet veren Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuk ve ergen psikiyatristi olarak Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanı ve tedavisinde uzun yıllara dayanan deneyime sahiptir. Klinik değerlendirme, bireysel terapi ve ebeveyn danışmanlığı gibi bütüncül yaklaşımlar ile çocukların akademik ve sosyal yaşamda daha başarılı olmaları hedeflenir.
Bu sayfada, DEHB ile ilgili ailelerin en sık merak ettiği sorular yanıtlanmıştır. Tanı süreci, belirtiler, ilaç tedavisi ve dikkat artırıcı yöntemlerle ilgili sıkça sorulan sorulara Ankara’da çocuk psikiyatrisi alanında uzman bir hekim gözüyle açıklık getirilmektedir.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Nedir?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), dikkatin kolayca dağılması, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik belirtileriyle karakterizedir. Bu belirtiler bireyin yaşamında en az iki ortamda görülür ve işlevselliği olumsuz etkiler. Her bireyde zaman zaman görülebilen bu davranışlar, DEHB’li çocuklarda daha sık, şiddetli ve yaşam kalitesini bozacak düzeydedir. DEHB, aile yaşantısı, akran ilişkileri, akademik başarı ve özgüven üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir.
Çocukluk döneminde en sık rastlanan psikiyatrik bozukluklardan biridir ve %5-8 oranında görülür. Erkek çocuklarda kızlara oranla üç kat daha yaygındır. DEHB, dikkat eksikliği baskın tip, hiperaktivite-dürtüsellik baskın tip ve bileşik tip olmak üzere üç alt tipe ayrılır. Kız çocuklarında daha çok dikkat eksikliği baskın tip görülmektedir. DEHB’nin ortaya çıkışında en önemli faktör genetik yatkınlıktır.
• Dikkatini toplamada güçlük
• Ayrıntılara dikkat edememe
• Dikkatsiz hatalar yapma
• Yönergeleri izlemekte zorlanma
• Günlük görevleri tamamlayamama
• Eşyaları sık kaybetme
• Kolayca dikkat dağılması ve unutkanlık
Hiperaktivite ve Dürtüsellik Belirtileri:
• Sürekli hareket halinde olma
• Uzun süre sessiz duramama
• Huzursuzluk, aşırı konuşma
• Sırasını beklemekte zorlanma
• Başkalarının sözünü kesme
• Acelecilik ve sabırsızlık
• İsteklerini erteleyememe
DEHB tanısı, çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından ayrıntılı değerlendirme sonrası konur. Bu süreçte aile ve çocukla görüşmeler, ölçekler, klinik muayene, psikiyatrik testler ve okuldan alınan bilgiler değerlendirilir. Elde edilen bilgiler doğrultusunda bireye özel tedavi planı hazırlanır.
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da DEHB tanısı ve bilimsel tedavi yöntemleriyle çocuklar ve ailelere destek sunmaktadır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocukluk çağında en sık görülen nörogelişimsel bozukluklardan biridir. Bu durum, çocuğun dikkatini toplamakta zorlanmasına, aşırı hareketli olmasına ve düşünmeden davranmasına yol açar. DEHB, okul performansını düşürür, sosyal ilişkileri zorlaştırır ve aile içi ilişkileri etkiler. Erken tanı ve uygun müdahale ile çocuğun yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir.
Dikkat eksikliği hiperaktivite tanısı nasıl konur?
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), klinik gözlem, aile ve öğretmen görüşmeleri, davranış ölçekleri ve psikiyatrik değerlendirme ile tanı konulan bir nörogelişimsel bozukluktur. Tanı sürecinde çocuğun dikkat süresi, dürtü kontrolü ve hareketliliği çeşitli test ve görüşmelerle değerlendirilir.
DEHB tanısı koymak için yalnızca okul başarısı değil, çocuğun sosyal ilişkileri ve günlük yaşam aktiviteleri de dikkate alınmalıdır.
DEHB tedavisi kaç yaşında başlanır?
DEHB tedavisi genellikle 6 yaş ve sonrasında başlanabilir çünkü bu yaşlarda çocuğun davranışları daha net gözlemlenebilir hale gelir. Ancak daha erken yaşlarda ciddi belirtiler görülüyorsa, erken müdahale gerekebilir.
Tedavi süreci çocuğun yaşına, belirtilerin şiddetine ve eşlik eden sorunlara göre bireyselleştirilir.
DEHB okul başarısını nasıl etkiler?
DEHB olan çocuklar, dikkatlerini derste sürdürmekte zorlandıkları için öğrenme süreçlerinde aksaklık yaşayabilirler. Bu durum, sınavlarda başarısızlık ve ödevleri tamamlamada zorluk olarak kendini gösterebilir.
Ayrıca öğretmenle ve arkadaşlarla yaşanan iletişim sorunları da sosyal uyumu bozabilir.
DEHB olan çocuklar sosyal ilişkilerde ne gibi sorunlar yaşar?
DEHB tanılı çocuklar dürtüsel davranışlar ve sabırsızlık nedeniyle arkadaş ilişkilerinde sorun yaşayabilir. Kurallara uymakta zorlanmaları, dışlanmalarına neden olabilir.
Sosyal beceri eğitimi ve davranışsal müdahaleler bu sorunları azaltmaya yardımcı olur.
DEHB tedavisinde aileye düşen görevler nelerdir?
Ailelerin çocuğun davranışlarını yargılamadan anlamaya çalışması, sabırlı olması ve ev içi düzen kurması çok önemlidir. Davranışsal tutarlılık, çocuğun güvende hissetmesini sağlar.
Ayrıca öğretmenlerle iş birliği içinde olunması ve terapi sürecine aktif katılım, tedaviyi olumlu yönde etkiler.
Çocuğun Hiperaktif Olduğu Nasıl Anlaşılır?
Hiperaktif çocuklar genellikle enerjik, sabırsız ve hareketlidir. Uzun süre oturmakta zorlanırlar, sık sık yer değiştirir veya konuşurlar. Hiperaktiviteyi tanımak için bu davranışların şiddeti, süresi ve çocuğun günlük yaşantısını ne kadar etkilediği dikkate alınmalıdır. Bu belirtiler bir uzmanın değerlendirmesiyle DEHB kapsamında ele alınabilir.
DEHB Hangi Sorunlara Yol Açar, Tedavi Edilmezse?
DEHB tedavi edilmediğinde çocukta akademik başarısızlık, düşük benlik algısı, aile içi çatışmalar ve sosyal ilişkilerde problemler gibi pek çok sorun gelişebilir. Bu durum zamanla kaygı bozuklukları, depresyon, davranış bozuklukları gibi ek psikiyatrik sorunlara zemin hazırlayabilir.
Dikkat Eksikliği Tedavisi Kaç Yaşında Başlar?
Dikkat eksikliği bazı bireylerde zamanla azalma gösterebilir ancak çoğu vakada bu durum kendiliğinden geçmez. Bilimsel çalışmalar, erken tanı ve uygun müdahale olmadan dikkat sorunlarının ergenlik ve yetişkinlik döneminde de devam edebileceğini ortaya koymaktadır. Tedavisiz DEHB, bireyin eğitim, iş ve sosyal yaşamını olumsuz etkileyebilir.
Dikkat Eksikliği Kendiliğinden Geçer Mi?
Dikkat bozukluğu tedavisinde bilişsel davranışçı terapi, ebeveyn eğitimi, dikkat geliştirici oyunlar ve gerekirse farmakolojik tedaviler uygulanır. Uygulanan bu yöntemler çocukların dikkatini artırmak, dürtü kontrolünü sağlamak ve akademik başarıyı desteklemek amacı taşır. Terapi süreci bireysel özelliklere göre planlanır ve çok boyutlu bir yaklaşımla yürütülür.
Dikkat Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?
DEHB tedavi edilmediğinde çocukta dikkat dağınıklığı ve dürtüsellik okul hayatında başarısızlığa, arkadaş ilişkilerinde kopukluğa ve aile ilişkilerinde gerginliğe neden olabilir. Erken tanı ve müdahale çocuğun özgüvenini destekler, akademik ve sosyal uyumunu güçlendirir. Tedavi, çocuğun potansiyelini gerçekleştirmesi için kritik bir adımdır.
Uzm. Dr. Emine Taşyürek Kimdir? DEHB Tanı ve Tedavi Yaklaşımı Nedir?
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, çocuk ve ergen psikiyatristi olarak DEHB konusunda uzmanlaşmıştır. Klinik görüşmeler, psikiyatrik testler ve aile-öğretmen değerlendirmeleri ile çocuğun ihtiyaçlarına uygun bireysel tedavi planları oluşturur. Ankara’daki muayenehanesinde bilimsel temelli ve etik değerlere dayalı bütüncül bir yaklaşımla hizmet vermektedir.
DEHB ile baş etmek için öncelikle çocuğun güçlü yönlerine odaklanmak, zaman yönetimi sağlamak, dikkat artırıcı egzersizler uygulamak önemlidir. Ev ödevleri için yapılandırılmış rutinler oluşturulmalı, görsel takvimler kullanılmalı ve çocuğa uygun ödül sistemleri kurulmalıdır. Ayrıca öğretmenle iş birliği yapılması önerilir.
Aileler çocuklarının davranışlarını anlamak, doğru yaklaşımı sergilemek ve tutarlı bir disiplin uygulamak konusunda bilgilendirilmelidir. Sabır, empati, net sınırlar koyma ve olumlu pekiştirme DEHB olan çocuklar için büyük önem taşır. Aile içi iletişim güçlendikçe çocuğun uyumu da artar.
DEHB ve Uyum-Sosyal İlişkiler ?
DEHB, duyguların düzenlenmesini de etkileyebilir. Bu çocuklar öfke patlamaları, ani ruh hali değişimleri ve stresle baş etmekte zorlanabilir. Duygusal farkındalık çalışmaları, gevşeme egzersizleri ve duygularını ifade etme becerileri kazandırmak bu açıdan önemlidir.
DEHB, çocuğun duygusal dünyasını derinden etkileyebilir. Özellikle duygularını tanımlamakta ve düzenlemekte zorlanırlar. Öfke kontrolü güçlüğü, hayal kırıklığına düşük tolerans ve ani duygu geçişleri sık görülür. Duygu farkındalığı kazandırmak için sanat terapisi, oyun terapisi ve duygularını ifade etmeyi teşvik eden aile içi iletişim desteklenmelidir.
Bu sayfada Açıklanan Konu Başlıkları Anahtar Kelimeler?
dikkat eksikliği tedavisi ankara, çocukta dikkat eksikliği belirtileri, hiperaktivite bozukluğu, dehb uzmanı çocuk psikiyatristi, ankara çocuk psikiyatristi, okulda dikkat problemi, çocuğum dikkatini toplayamıyor, dikkat dağınıklığı çözümü, hiperaktif çocuk nasıl anlaşılır, dehb testi ankara, çocukta dürtüsel davranışlar, dikkat geliştirici yöntemler, çocuklarda dehb belirtileri, dikkat eksikliği egzersizleri, çocuk psikiyatri uzmanı dehb, dikkat sorunu tedavisi, çocuklarda dikkat eksikliği çözümü, çocuk hiperaktivite terapisi, dehb nedir nasıl anlaşılır, dikkat dağınıklığına ne iyi gelir
Beştepe Mahallesi Adalet Sokağı No:13/53 Neorama İş Merkezi K:11 Söğütözü/ Ankara
0 (549) 695 52 02
emine@etasyurek.com
Web: https://cocukergenpsikiyatr.com
Hakkımda: https://cocukergenpsikiyatr.com/hakkimda-uzm-dr-emine-tasyurek
Tanı ve Tedaviler:https://cocukergenpsikiyatr.com/tani-ve-tedavi-alanlari
Terapiler: https://cocukergenpsikiyatr.com/terapiler
Mindfulness Temelli Terapi
Terapinin Tanımı / Amacı:
Mindfulness temelli terapi, bireyin dikkatini şimdiki ana odaklayarak düşünce, duygu ve bedensel farkındalıklarını yargılamadan kabul etmesini sağlayan psikoterapi yaklaşımıdır. Çocuk ve ergenlerde stresle başa çıkma, odaklanma ve duygusal regülasyon becerilerinin gelişmesini destekler. Farkındalık temelli tekniklerle bireyin içsel dengeyi yakalaması hedeflenir.
Hangi Durumlarda Uygulanır?
Dikkat eksikliği, sınav kaygısı, yaygın anksiyete bozukluğu, obsesif düşünceler, öfke kontrolü sorunları, sosyal fobi ve duygusal dalgalanma yaşayan çocuk ve ergenlerde mindfulness temelli terapi etkili bir yöntemdir. Ayrıca duyusal hassasiyeti olan veya uyku sorunları yaşayan çocuklarda da destekleyici bir yaklaşımdır.
Nasıl Uygulanır?
Terapide yaşa uygun olarak nefes egzersizleri, duygu farkındalığı çalışmaları, beden tarama teknikleri ve görselleştirme uygulamaları yapılır. Seanslar bireysel olarak yürütülür, gerektiğinde ebeveynlere de mindfulness destek programları önerilir. Çocuğun günlük yaşamda bu becerileri kullanması hedeflenir.
Faydaları Nelerdir?
Çocuklar stresli durumlarda daha sakin kalabilir, dikkatlerini daha iyi yönetebilir ve duygularını bastırmak yerine sağlıklı yollarla ifade edebilir hale gelir. Mindfulness, öz farkındalığı ve öz şefkati artırarak çocuğun hem ruhsal hem de akademik gelişimini olumlu etkiler.
Ne Zaman Başvurulmalı?
Çocuğunuz sürekli kaygılıysa, odaklanma güçlüğü yaşıyorsa, duygularını bastırıyor ya da aşırı tepkiler veriyorsa, mindfulness temelli terapiye başvurmak büyük fayda sağlar. Özellikle sınav dönemlerinde ve duygusal dalgalanmaların yoğun olduğu dönemlerde erken müdahale önemlidir.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.

Aile, yalnızca aynı çatı altında yaşayan bireylerden oluşmaz; aynı zamanda duygusal bağlar, iletişim şekilleri ve karşılıklı etkileşimlerle şekillenen dinamik bir sistemdir. Anne, baba ve çocuklar arasındaki ilişkiler zamanla değişebilir, dönüşebilir ve bazen sağlıksız hale gelebilir. Bu nedenle, aile içinde yaşanan iletişim problemleri, çatışmalar ya da duygusal kopukluklar profesyonel destek gerektirebilir.
Aile terapisi, bireylerin yalnızca kendi başlarına değerlendirilmediği; aile içindeki ilişkiler, roller ve iletişim dinamiklerinin birlikte ele alındığı bir yaklaşımdır. Bu terapi modeli, aile bireylerinin birbirini nasıl etkilediğini anlamaya ve ilişkilerde denge kurmaya odaklanır. Sorunun kaynağı bir birey değil; bireyler arası etkileşimlerdir.
Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından sunulan Ankara aile terapisi hizmeti, aile üyeleri arasında sağlıklı iletişim kurulmasını, çözüm odaklı düşünme becerilerinin gelişmesini ve ilişkilerdeki sorunların sürdürülebilir biçimde çözülmesini hedefler. Terapide amaç, aile içindeki kuralları yeniden yapılandırmak ve işlevsel hale getirmektir.
Aileler zamanla farklı dış etkenlerden (kültürel, toplumsal, ekonomik vb.) etkilenebilir. Bu etkileşimler, aile sisteminde uyum sorunlarına neden olabilir. Aile terapisi, bu değişkenler ışığında tüm aileyi bir bütün olarak ele alır ve değişime birlikte yön verir.
Terapide her bireyin, aile sisteminin bir parçası olduğu vurgulanır. Her bireyin davranışı, diğer bireyleri etkiler ve bu karşılıklı etkileşimler ilişki dinamiğini oluşturur. Aile terapisi, bireylerin bu sistemi fark etmelerini sağlar ve yeni, sağlıklı ilişki biçimlerini deneyimlemelerine yardımcı olur.
Ankara’da aile terapisi hizmetimiz; çiftler arası çatışmalardan ebeveyn-çocuk problemlerine, ergenlik dönemine özgü zorluklardan aile içi travmalara kadar birçok konuda etkili bir çözümdür. Uzm. Dr. Emine Taşyürek’in klinik deneyimi ile ailelerin birlikte iyileşmesini ve güçlenmesini destekliyoruz.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.
https://cocukergenpsikiyatr.com/

Oyun Terapisi
“Oyun çocuğun dili, oyuncaklar ise onların kelimleridir.” Garry L. Landreth
Oyun çocukluğun vazgeçilmez parçasıdır. Oyun doğal, eğelenceli, gönüllü ve hedefsizdir. Oyun oynayarak çocuklar kimsenin kendilerine öğretemeyeceği şeyleri öğrenirler. Piaget’e göre; Oyun, somut tecrübe ile soyut düşünce arasında bir köprüdür ve oyunun sembolik işlevi çok önemlidir. Oyun sırasında çocuk daha önce direkt ya da dolaylı olarak tecrübe ettiği şeyler için sembolik olan somut nesneler kullanarak duygusal deneyimler yaşayarak uğraşır.
Oyuncakları kullanarak, çocuk kendisi ve hayatındaki önemli kişiler hakkında ve olaylar karşısında nasıl hissettiğini kelimelerden daha net bir şekilde gösterebilir. Oyun çocukların doğal iletişim aracı olduğu için oyun sırasında çocuklar kendilerini sözlü ifadeden daha net ve doğrudan ifade edebilirler. Oyun terapisi çocuklara daha hareketli ve hayal güçlerini serbest bir şekilde kullanma imkanını sunar. Küçük yaş çocuklarda oyun yoluyla terapist çocuğun seviyesine inerek daha rahat ve iyi bir terapötik ilişki kurabilir. Oyun terapisi; oyun terapisi açısından eğitim almış, seçilmiş oyun materyalleri ve olanakları sağlayan, duygularını, düşüncelerini, deneyimlerini, davranışlarını oyunu kullanarak ifade etme ve keşfetmede çocuğa güvenli bir iletişim geliştiren terapist ile çocuk arasındaki dinamik bir ilişkidir.
Oyun terapisi bu alanda eğitim almış kişiler tarafından belirli teknikler ve kurallar çerçevesinde yapılır. Oyun sırasında bütün kontrol çocukta olmasına rağmen terapist edilgen bir konumda değildir. Terapistin oyun sırasındaki görevi çocukta ortaya çıkan duyguları bilinçlendirmek ve bu duyguları ona geri yansıtmaktır. Terapist aynı zamanda izin verici ve kabul edici bir tutum sergiler.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.
https://cocukergenpsikiyatr.com/

Stanford-Binet Zeka Testi
Stanford-Binet Zeka Testi, bireyin zeka potansiyelini ölçmek amacıyla geliştirilen ve 3–16 yaş aralığındaki çocuklara uygulanan bireysel bir testtir. Test; sözel akıl yürütme, görsel-uzamsal işlemleme, çalışma belleği, nicel akıl yürütme ve bilgi alanlarını değerlendirir.
Bu test, üstün zekâlılık, öğrenme güçlüğü, gelişimsel gerilik gibi durumların tanımlanmasında yaygın olarak tercih edilir. Aynı zamanda özel eğitim programları, okul yönlendirmeleri ve destekleyici terapilerin planlanmasında temel kaynaklardan biridir.
Stanford-Binet testi, yalnızca eğitimli uzmanlar tarafından uygulanabilir. Ankara’daki kliniğimizde yapılan değerlendirme sonucunda çocuğun güçlü ve desteklenmesi gereken bilişsel alanları belirlenerek ihtiyaç duyulan destek planlanır.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.
https://cocukergenpsikiyatr.com/

WISC-IV Zeka Testi (Wechsler Çocuklar İçin Zeka Ölçeği)
WISC-IV (Wechsler Çocuklar için Zeka Ölçeği-IV), 6 yaş 0 ay ile 16 yaş 11 ay arasındaki çocukların zihinsel yeteneklerini bilimsel olarak ölçmek için kullanılan standart bir testtir. Ankara’da Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından uygulanan bu test, yalnızca genel zekâ düzeyini belirlemekle kalmaz; aynı zamanda çocuğun bilişsel becerileri hakkında ayrıntılı bir değerlendirme sunar.
WISC-IV, çocuğun güçlü ve gelişime açık alanlarını objektif verilerle ortaya koyarak, eğitim ve terapi planlamalarında önemli bir referans noktası oluşturur. Zihinsel yeteneklerin detaylı bir şekilde analiz edilmesi, çocuğun ihtiyaç duyduğu özel desteklerin zamanında ve doğru biçimde uygulanmasını sağlar. Bu yönüyle test, sadece tanı koymakla kalmaz, gelişimsel yol haritası da sunar.
Testin kapsamı oldukça geniştir. Sözel Kavrama, Algısal Akıl Yürütme, Çalışma Belleği ve İşlemleme Hızı olmak üzere dört temel zihinsel beceri kümesini içeren alt testlerden oluşur. Bu sayede çocuğun hem dilsel hem görsel-uzamsal, hem de dikkat ve hız gerektiren alanlardaki performansı ayrıntılı olarak değerlendirilir.
WISC-IV testi birebir uygulanır ve çocuğun hızına göre ortalama 90 ila 120 dakika arasında sürer. Uygulama sırasında çocukla bireysel ve dikkatli bir çalışma yürütülerek, güvenli ve destekleyici bir ortam sağlanır. Testin değerlendirme süreci uzman gözetiminde yapılır ve sonuçlar aile ile detaylı şekilde paylaşılır.
Ankara’da uygulanan WISC-IV zeka testi, dikkat eksikliği, öğrenme güçlüğü, özel yetenek, akademik başarısızlık, gelişimsel gerilik gibi durumların değerlendirilmesinde oldukça etkilidir. Bu testin sonucunda elde edilen verilerle, okul başarısı düşük olan veya dikkat sorunları yaşayan çocuklar için uygun eğitim ve terapi planları oluşturulabilir.
Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından yapılan WISC-IV değerlendirmesi, sadece tanı amaçlı değil; aynı zamanda çocuğun potansiyelini keşfetmek ve uygun yönlendirmelerde bulunmak için de güvenilir bir kaynaktır. Zihinsel gelişimi desteklemenin ilk adımı, doğru değerlendirmeden geçer.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.

MOXO Dikkat Testi Nedir?
MOXO Dikkat Testi, bireyin dikkat, zamanlama, dürtüsellik ve hiperaktivite performansını ölçen, bilimsel temelli ve bilgisayar tabanlı bir değerlendirme aracıdır. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanı sürecinde yaygın olarak kullanılan bu test, uzmanlar tarafından kontrollü bir şekilde uygulanır.
Test, günlük yaşamda karşılaşılan dikkat dağıtıcı etkilere benzer şekilde geliştirilen görsel ve işitsel çeldiriciler içermektedir. Bu çeldiriciler karşısında bireyin dikkatini sürdürmesi ve doğru tepki vermesi beklenir. Bu yönüyle MOXO, yalnızca bir dikkat testi değil, aynı zamanda gerçek yaşam koşullarını modelleyen bir performans değerlendirme aracıdır.
MOXO Dikkat Testi, farklı yaş gruplarına özel olarak hazırlanmış iki versiyona sahiptir: MOXO Çocuk Testi (6-12 yaş) ve MOXO Genç & Yetişkin Testi (13-65 yaş). Her iki form da bireyin bilişsel profiline dair detaylı veriler sunar ve tanı, takip ile tedavi sürecini destekleyici niteliktedir.
MOXO Çocuk Testi
6-12 yaş grubundaki çocuklar için özel olarak geliştirilen bu test, DEHB tanı sürecinde uzmanlara rehberlik eder. 15 dakikalık kısa bir sürede tamamlanan test, çocukların yaşına uygun sesli yönergeler, deneme oturumu ve çeşitli uyaranlar içerir. Bilgisayar üzerinden yalnızca klavye ile uygulandığı için çocuklar için kolay ve erişilebilir bir testtir.
Testin en önemli özelliklerinden biri, çeldirici sistemi sayesinde çocuğun farklı çevresel koşullarda nasıl performans gösterdiğini değerlendirebilmesidir. Bu sayede sadece genel dikkat düzeyi değil, çocuğun çeldiricilere karşı tepkisi ve zaman içindeki dikkat değişimi de gözlemlenebilir.
MOXO Genç & Yetişkin Testi
13-65 yaş arası bireyler için geliştirilmiş olan MOXO Genç & Yetişkin Testi, 18 dakika sürer ve erişkin psikiyatri alanında da DEHB tanısı için güçlü bir araç olarak kullanılmaktadır. Test, bireyin performansını görsel ve işitsel çeldiriciler altında değerlendirir ve gerçek yaşam koşullarını simüle eder.
Bu versiyon, düzenli olarak güncellenen uluslararası normlarla desteklenmiştir ve performans grafiği ile zaman içindeki değişimleri raporlar. Böylece tedavi sürecinin etkinliği izlenebilir hale gelir. Test, herhangi bir ilave cihaza gerek duymaz ve kolaylıkla bilgisayar üzerinden uygulanabilir.
Ankara’da MOXO Testi Uygulaması
Ankara’da, Uzm. Dr. Emine Taşyürek tarafından uygulanan MOXO Dikkat Testi, çocuk ve ergenlerin dikkat sorunlarının objektif olarak değerlendirilmesine olanak tanır. Test sonuçları, klinik gözlemlerle birlikte değerlendirilerek doğru tanı ve tedavi süreci planlanır.
MOXO testi, sadece dikkat eksikliği değil, dürtüsellik, zamanlama problemleri ve hiperaktivite düzeylerinin de bilimsel olarak ölçülmesini sağlar. Çocuğunuzda dikkat dağınıklığı, akademik başarısızlık veya davranış problemleri gözlemliyorsanız, MOXO dikkat testi etkili ve güvenilir bir başlangıç noktası olabilir.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.


OTİZM
Çocuğunuzun Gelişimini Önemsiyoruz
Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), her çocuğun farklı şekilde deneyimlediği bir gelişim farklılığıdır. Sosyal iletişim güçlükleri ve tekrarlayıcı davranışlar erken çocukluk döneminde fark edilebilir. Bu belirtiler, çocuğun dünyayı algılayış biçimini yansıtır.
Sıklık ve Cinsiyet Farklılıkları
Otizm, erkek çocuklarda daha sık görülürken, kız çocuklarında belirtiler bazen daha geç fark edilebilir, erken değerlendirme özellikle önemlidir.
Otizmin Nedenleri Üzerine
Otizmin nedenleri karmaşıktır. Genetik yatkınlık ve çevresel faktörler bir arada etkili olur. Aşılar ve otizm arasında bir bağlantı bulunmadığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır, bu konuda aileler endişelenmemelidir.
Belirtilerin Tanınması
Konuşma gecikmesi, göz teması kurmama, ismine bakmama gibi belirtiler, ailelerin en sık fark ettiği işaretlerdir. Tanı sürecinde, çocuğun gözlemi ve aileden alınan detaylı bilgiler bir arada değerlendirilir.
Erken Müdahale İle Fark Yaratın
Her çocuk biriciktir. Erken müdahale, çocuğun sosyal, iletişimsel ve akademik becerilerini geliştirmek için güçlü bir adımdır. Beklemek yerine harekete geçmek, çocuğun potansiyeline ulaşmasına yardımcı olur.
Ankara’da Yanınızdayız
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da otizm tanısı ve tedavisinde aile odaklı, bireyselleştirilmiş terapi planları sunar. Her çocuğun güçlü yanlarına odaklanarak, hem çocuklara hem ailelere destek sağlanmaktadır.
Otizm Farkındalıkla Başlar: Soru & Cevap Bölümü
Otizm Spektrum Bozukluğu ile İlgili Sık Sorulan Sorular
Otizm belirtileri, erken tanı süreci, özel eğitim ve terapi yaklaşımları hakkında en sık sorulan sorulara uzman yanıtlarıyla ulaşın.
Otizm belirtileri ne zaman başlar?
Otizm belirtileri genellikle 12-24 ay arasında fark edilmeye başlanır. Göz teması kurmama, ismine tepki vermeme, tekrarlayıcı davranışlar bu belirtiler arasındadır.
Her çocuk farklı hızda geliştiği için belirtiler bazen 3 yaşa kadar fark edilmeyebilir.
Otizm tanısı kaç yaşında konur?
Otizm tanısı genellikle 18 ay ile 3 yaş arasında konur. Bu yaş aralığında sosyal iletişim becerilerinde gecikme ve tekrarlayan davranışlar tanı koymada önemlidir.
Tanı sürecinde çocuk psikiyatristi, gelişimsel pediatrist ve özel eğitim uzmanları birlikte çalışır.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.
https://cocukergenpsikiyatr.com/

Akran Zorbalığı (Çocuk ve Ergenlerde Sosyal Baskı ve Şiddet)
Akran Zorbalığı Nedir?
Akran zorbalığı, bir çocuğun ya da ergenin yaşıtları tarafından fiziksel, sözel ya da sosyal yollarla sürekli olarak hedef alınmasıdır. Bu durum çocuğun özgüveni, sosyal ilişkileri ve akademik başarısı üzerinde ciddi olumsuz etkilere yol açabilir.
Belirtiler ve Etkileri
Zorbalığa maruz kalan çocuklar genellikle içine kapanır, okul başarısında düşüş yaşar ve fiziksel belirtiler (karın ağrısı, baş ağrısı) gösterebilirler. Kaygı, depresyon ve sosyal çekilme gibi psikolojik sorunlar da sık görülür.
Nedenleri ve Risk Faktörleri
Akran zorbalığının nedenleri arasında sosyal beceri eksikliği, düşük özgüven, aile içi iletişim sorunları ve okul ortamındaki denetimsizlik yer alabilir. Zorbalık hem mağdur hem de zorbalık yapan çocuk üzerinde uzun vadeli etkiler bırakabilir.
Uzman Değerlendirmesi ve Tanı
Çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından yapılan kapsamlı değerlendirme, zorbalığın çocuğun psikolojik gelişimi üzerindeki etkilerini ortaya çıkarır. Bu süreçte aile, okul ve gerekiyorsa diğer uzmanlardan bilgi alınarak durum analiz edilir.
Tedavi ve Müdahale Yöntemleri
Tedavi sürecinde bilişsel-davranışçı terapi, sosyal beceri eğitimi ve özgüven geliştirme teknikleri uygulanır. Ayrıca okul ve aileyle iş birliği içinde çocuğun sosyal çevresi düzenlenir ve zorbalığa karşı koruyucu önlemler geliştirilir.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da akran zorbalığına maruz kalan çocuk ve ergenlere bireyselleştirilmiş terapi ve danışmanlık hizmetleri sunmaktadır. Amaç, çocukların sosyal ve duygusal gelişimini destekleyerek sağlıklı bir yaşam sürmelerini sağlamaktır.
Akran Zorbalığı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Okulda, çevrede veya sosyal medyada zorbalığa uğrayan çocukların yaşadıkları süreçlere dair en çok merak edilenleri uzman yanıtlarıyla ele alıyoruz.
Akran zorbalığı nedir?
Akran zorbalığı, bir çocuğun başka bir çocuk tarafından tekrarlayıcı şekilde fiziksel, sözel, duygusal ya da sosyal olarak zarar görmesidir. Bu davranışlar genellikle güç dengesizliği içeren durumlarda ortaya çıkar.
Zorbalık ile şakalaşma arasındaki fark nedir?
Şakalaşma karşılıklı, eğlenceli ve isteğe bağlıdır. Zorbalık ise zarar vermeyi amaçlar, tekrarlayıcıdır ve mağdur çocuğun kendini kötü hissetmesine yol açar.
Zorbalığa uğrayan çocukta hangi belirtiler görülür?
Ani davranış değişiklikleri, okula gitmek istememe, içe kapanma, anksiyete, uyku sorunları, mide bulantısı gibi fiziksel şikayetler ve akademik başarının düşmesi sık görülen belirtilerdir.
Zorbalık sadece fiziksel olarak mı olur?
Hayır. Zorbalık sadece fiziksel değil, sözel (alay, hakaret), sosyal (dışlama, dedikodu) ve dijital ortamda (siber zorbalık) da olabilir. Her türü çocuğun psikolojisini olumsuz etkileyebilir.
Çocuğum zorbalığa uğruyorsa ne yapmalıyım?
Öncelikle onu yargılamadan dinlemeli, yaşadıklarını ciddiye almalı ve güven vermelisiniz. Okul ile iletişime geçmek, gerekirse bir uzmandan psikolojik destek almak da önemlidir.
Çocuğum başka çocuklara zorbalık yapıyorsa nasıl yaklaşmalıyım?
Zorbalık yapan çocuklar da duygusal sorunlar yaşıyor olabilir. Davranışın nedenini anlamaya çalışmalı, empati gelişimini desteklemeli ve gerekirse profesyonel destek almalısınız.
Akran zorbalığını önlemek için aileler neler yapabilir?
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.
https://cocukergenpsikiyatr.com/

Çocuk ve Ergenlerde Depresyon
1. Depresyon Nedir ve Neden Önemlidir?
Çocukluk ve ergenlik döneminde depresyon, sadece üzgün hissetmekten ibaret değildir. Günlük işlevleri bozan, içe kapanma, ilgi kaybı, halsizlik, uyku ve iştah bozuklukları gibi belirtilerle seyreden ciddi bir duygudurum bozukluğudur. Erken yaşta başlayan depresyon tedavi edilmediğinde okul başarısızlığı, sosyal izolasyon ve ilerleyen dönemlerde daha karmaşık psikiyatrik sorunlara yol açabilir.
2. Hangi Belirtiler Uyarıcıdır?
Çocuğunuz daha önce keyif aldığı şeylerden uzaklaşmaya başladıysa, aşırı sinirlilik, ağlama nöbetleri, değersizlik düşünceleri, ölüm temalı konuşmalar ya da aşırı yorgunluk gibi durumlar gözleniyorsa bir uzmana başvurulması önerilir. Özellikle ergenlik döneminde bu belirtiler çoğu zaman “geçiş dönemi” gibi algılansa da, altta depresif bir bozukluk yatıyor olabilir.
3. Tanı Süreci Nasıl İşler?
Depresyon tanısı, çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından detaylı bir klinik değerlendirme, ebeveyn ve çocuk görüşmeleri ile konulur. Gerekli durumlarda psikometrik testler ve okul geri bildirimleri de tanıya destek olabilir. Tanı süreci çocuğun yaşına, gelişimsel düzeyine ve ifade biçimlerine göre özenle yapılandırılır.
4. Tedavi Yaklaşımı ve Uygulanan Yöntemler
Depresyon tedavisinde ilk adım, çocuğun yaşına uygun psikoeğitim ve psikoterapidir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), oyun terapisi ve aile danışmanlığı bu süreçte etkin şekilde kullanılır. Ağır depresyon vakalarında, uzman değerlendirmesiyle ilaç tedavisi de planlanabilir. Tedavi süreci, çocuk ve ailesinin iş birliğiyle yapılandırılır ve düzenli takip edilir.
5. Erken Müdahale Neden Önemlidir?
Depresyonun erken dönemde fark edilmesi ve doğru müdahale ile tedavi edilmesi, çocuğun hem bugünkü hem de gelecekteki psikolojik sağlığı için büyük önem taşır. Erken destek, çocuğun benlik algısını korur, akademik ve sosyal gelişimini destekler, daha ağır psikiyatrik bozuklukların gelişimini önleyebilir.
Çocuk ve Ergenlerde Depresyon Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Depresyon belirtileri, tanı süreci, tedavi yöntemleri ve ailelerin en çok merak ettiği konulara uzman yanıtları bu bölümde.
Çocuklarda depresyon nasıl anlaşılır?
İçe kapanma, mutsuzluk, oyunlara ilgisizlik, iştah veya uyku düzeninde bozulma çocukluk depresyonunun belirtileri olabilir.
Ergenlerde ise daha çok öfke, alınganlık ve sosyal çekilme gibi belirtiler ön plandadır.
Depresyon ile okul başarısı arasında nasıl bir ilişki vardır?
Depresyon, motivasyon düşüklüğü ve dikkat dağınıklığı gibi nedenlerle okul başarısını olumsuz etkiler. Devamsızlık ve akademik başarısızlık sık görülür.
Bu durum çocuğun özgüvenini zedeleyerek depresyonun derinleşmesine yol açabilir.
Ergenlerde depresyon nasıl tedavi edilir?
Tedavi sürecinde bilişsel davranışçı terapi (BDT), aile terapisi ve gerektiğinde antidepresan ilaçlar uygulanabilir.
Aile desteği ve okul rehberliği süreci olumlu yönde etkiler.
Ankara’da Profesyonel Destek
Uzm. Dr. Emine Taşyürek, Ankara’da çocuk ve ergenlerde yaygın anksiyete bozukluğu tanı ve tedavisinde bilimsel yöntemler ve bireyselleştirilmiş terapi planlarıyla ailelere profesyonel destek sunmaktadır.
Ayrıca testler (MOXO dikkat testi, WISC zeka testleri vb.) ve oyun terapisi, aile terapisi gibi uygulamalı tedavi yöntemleri hakkında da açıklayıcı içerikler mevcut. Bilgi almak isteyenler için faydalı olabilir:
Bu tarz içeriklerin çoğalması dileğiyle, özellikle Ankara'da uzman desteği arayanlar için öneriyorum.
https://cocukergenpsikiyatr.com/

Meslek: Çocuk ve Ergen Psikiyatristi
İlgi Alanları: Çocuk Psikiyatri
Uzm. Dr. Emine Taşyürek Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Ankara |
“Ankara’da Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığında Uzman Destek” Uzm. Dr. Emine Taşyürek Uzm. Dr. Emine Taşyürek 1988 yılında Samsun’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Samsun’da tamamladı. Tıp eğitimini 2011 yılında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, uzmanlık eğitimini ise 2017 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladı. 2017-2019 yılları arasında Çocuk Ergen Psikiyatri Uzmanı olarak zorunlu hizmetini Afyonkarahisar Devlet Hastanesi’nde tamamladı. Afyonkarahisar’da çalıştığı süre boyunca Çocuk İzlem Merkezi sorumlu hekimi olarak görev yaptı ve bu kapsamda çeşitli eğitimlere katıldı. 2019 ekim ayında mesleğini uygun süre ve koşullarda icra edebilmek için kamudaki görevinden ayrılarak kendi özel muayenehanesinde hizmet vermeye başladı. Genel terapi yaklaşımı olarak bilişsel davranışçı psikoterapi ve oyun terapisi yaklaşımını tercih etmekte ayrıca üçüncü dalga psikoterapi yaklaşımı olan bilinçli farkındalık(mindfulness) ve şefkat temelli yaklaşımlara ilgi duymaktadır. 0-18 yaş çocuk ve gençlerin bilişsel, sosyal, akademik ve ruhsal alanda yaşadığı her türlü psikiyatrik soruna tedavi ve danışmanlık hizmeti vermektedir. Psikoterapi ağırlıklı uygulamalarının yanı sıra aile eğitimler ve ilaç tedavileri de uygulamaktadır. EĞİTİM Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi (2011) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi ( 2017) |
Son Giriş: 2 ay önce
Son Mesaj Zamanı: 2 ay
Mesaj Sayısı: 0
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 16
İkinci El Bölümü Mesajları: 0
Konularının görüntülenme sayısı: 405 (Bu ay: 131)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 0 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Sağlıklı Yaşam

