Şimdi Ara

MUZ ORTA

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
0
Favori
356
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Banana middle!

    Artık klişe haline gelmiş sözler var. O cümleleri duyduğumuzda artık şaşırmıyoruz. Hayatımıza girmiş cümleler... Ekşi Sözlük kullanıcıları da, spikerlerimizin ve yorumcularımızın değerlerinin bir gün anlaşılması dileğiyle, kullanılan kalıpların uluslararası bir standart haline gelmesi durumunda oluşabilecek terimleri sıralamış... Sizin için seçtim:
    * your mate admits that it is in: adamın gol diyo!
    * lost but not crashed: yenildik ama ezilmedik
    * breaths are hold, everyone is waiting for the referee's first whistle: nefesler tutuldu, herkes hakemin ilk düdüğünü bekliyor.
    * the field and the ground is suitable for playing ball: saha ve zemin top oynamaya elverişli.
    * German whistle: Alman düdük.
    * experienced glove: tecrübeli eldiven.
    * unfrequently developing Arsenal assaults: ender gelişen Arsenal atakları.
    * cup gentleman: kupa beyi.
    * we have come here to take point or points: buraya puan ya da puanlar almak için geldik.
    * Rüştü, fallen short: Rüştü, kısa düştü
    * I am telling for those our listeners who don't know İnönü, Beşiktaş is defending the goal at the new open known as the Gashouse side: İnönü'yü bilmeyen dinleyicilerimiz için anlatıyorum, Beşiktaş Gazhane tarafı diye bilinen yeni açık tribünleri tarafındaki kaleyi koruyor.
    * he broke fast of goal: gol orucunu bozdu.
    * a day remained from the spring in İnönü Stadium, honourable watchers: İnönü Stadı'nda bahardan kalma bir gün sayın seyirciler.
    * to pound the game to the rival field: oyunu rakip sahaya yığmak
    * Tugay's made a shot one of his that we expected, missed, desired, hoped: Tugay, o beklediğimiz, özlediğimiz, arzuladığımız, umduğumuz vuruşlarından birini yapıyor.
    * laying sliding tackle: yatarak kayarak müdahale.
    * a goal that we would score without letting one in: yemeden atacağımız bir gol.
    * one of the shots that we would describe as a slice: kesme tabir ettiğimiz vuruşlardan.
    * let them ponder now: şimdi onlar düşünsün.
    * be careful!: aman!
    * what matters is the result: resultante importante
    * want to cry dear viewers: ağlamak istiyorum sayın seyirciler.
    * he saw the frame: çerçeveyi gördü.
    * we will look to the matches in our front: önümüzdeki maçlara bakacağız.
    * good middle brings goal: iyi orta gol getirir.
    * goaaaal and also penalty: hem penaltı, hem gol.
    * ball which is going to the net has not earn value by being a goal: ağlara giden top gol olarak değer kazanmıyor.
    * indirect freekick born from offside: ofsayttan doğan endirekt serbest vuruş.
    * everything is possible in the three-point system: üç puanlık sistemde her şey mümkün.
    * trillion cost donkeys: trilyonluk eşekler.
    * Hakar Şükür style modern striker: Hakan Şükür tipi modern golcü.
    * the moment which the defense depth is lost: defans derinliğinin kaybolduğu anlar.
    * don't do Rüştü: yapma Rüştü.
    * danger, if it bounces: sekerse tehlike.
    * an amazing shoot and a save that in the same beauty: mükemmel bir şut ve aynı güzellikte bir kurtarış.
    * to pass like saying "take it and score it": al da at dercesine pas vermek
    * the right-inner emptiness which looks the middle ground's self half field: orta alanın kendi yarı sahasına bakan sağ-iç boşluğu.
    * flag is in the air: bayrak havada.


    http://www.milliyet.com.tr/2007/02/02/spor/yyilmaz.html







  • Süper ya
  • quote:

    Orjinalden alıntı: alpyanar

    Banana middle!

    Artık klişe haline gelmiş sözler var. O cümleleri duyduğumuzda artık şaşırmıyoruz. Hayatımıza girmiş cümleler... Ekşi Sözlük kullanıcıları da, spikerlerimizin ve yorumcularımızın değerlerinin bir gün anlaşılması dileğiyle, kullanılan kalıpların uluslararası bir standart haline gelmesi durumunda oluşabilecek terimleri sıralamış... Sizin için seçtim:
    * your mate admits that it is in: adamın gol diyo!
    * lost but not crashed: yenildik ama ezilmedik
    * breaths are hold, everyone is waiting for the referee's first whistle: nefesler tutuldu, herkes hakemin ilk düdüğünü bekliyor.
    * the field and the ground is suitable for playing ball: saha ve zemin top oynamaya elverişli.
    * German whistle: Alman düdük.
    * experienced glove: tecrübeli eldiven.
    * unfrequently developing Arsenal assaults: ender gelişen Arsenal atakları.
    * cup gentleman: kupa beyi.
    * we have come here to take point or points: buraya puan ya da puanlar almak için geldik.
    * Rüştü, fallen short: Rüştü, kısa düştü
    * I am telling for those our listeners who don't know İnönü, Beşiktaş is defending the goal at the new open known as the Gashouse side: İnönü'yü bilmeyen dinleyicilerimiz için anlatıyorum, Beşiktaş Gazhane tarafı diye bilinen yeni açık tribünleri tarafındaki kaleyi koruyor.
    * he broke fast of goal: gol orucunu bozdu.
    * a day remained from the spring in İnönü Stadium, honourable watchers: İnönü Stadı'nda bahardan kalma bir gün sayın seyirciler.
    * to pound the game to the rival field: oyunu rakip sahaya yığmak
    * Tugay's made a shot one of his that we expected, missed, desired, hoped: Tugay, o beklediğimiz, özlediğimiz, arzuladığımız, umduğumuz vuruşlarından birini yapıyor.
    * laying sliding tackle: yatarak kayarak müdahale.
    * a goal that we would score without letting one in: yemeden atacağımız bir gol.
    * one of the shots that we would describe as a slice: kesme tabir ettiğimiz vuruşlardan.
    * let them ponder now: şimdi onlar düşünsün.
    * be careful!: aman!
    * what matters is the result: resultante importante
    * want to cry dear viewers: ağlamak istiyorum sayın seyirciler.
    * he saw the frame: çerçeveyi gördü.
    * we will look to the matches in our front: önümüzdeki maçlara bakacağız.
    * good middle brings goal: iyi orta gol getirir.
    * goaaaal and also penalty: hem penaltı, hem gol.
    * ball which is going to the net has not earn value by being a goal: ağlara giden top gol olarak değer kazanmıyor.
    * indirect freekick born from offside: ofsayttan doğan endirekt serbest vuruş.
    * everything is possible in the three-point system: üç puanlık sistemde her şey mümkün.
    * trillion cost donkeys: trilyonluk eşekler.
    * Hakar Şükür style modern striker: Hakan Şükür tipi modern golcü.
    * the moment which the defense depth is lost: defans derinliğinin kaybolduğu anlar.
    * don't do Rüştü: yapma Rüştü.
    * danger, if it bounces: sekerse tehlike.
    * an amazing shoot and a save that in the same beauty: mükemmel bir şut ve aynı güzellikte bir kurtarış.
    * to pass like saying "take it and score it": al da at dercesine pas vermek
    * the right-inner emptiness which looks the middle ground's self half field: orta alanın kendi yarı sahasına bakan sağ-iç boşluğu.
    * flag is in the air: bayrak havada.


    http://www.milliyet.com.tr/2007/02/02/spor/yyilmaz.html


    Güzeller ama hiçbiri "invitation wrong became" kadar disiplinli bir dilbilgisiyle kurulmamış.





  • bak ben onu unutmustum
    muahahaha imzama bak
  • quote:

    Orjinalden alıntı: alpyanar


    bak ben onu unutmustum
    muahahaha imzama bak


    aa hayret tesadüfe bak




  • Guzelll

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.