Şimdi Ara

MERKEZ BANKASINDAN KORKUNÇ KRİZ BİLANÇOSU (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
43
Cevap
0
Favori
905
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    İMF ye muhtaç olmayacak kadar kudretimiz takdire şayan ise Neden piyasaya para girdisi yapılmıyor ABD deki gibi Para pompalanmıyor insanları rahatlatmak adına sorabilir miyim ?


    IMF eski IMF değil ki zaten.. Şunu anlayamadan hiç bir şeyi anlayamayız.. Bir kere dünya ekonomisinin büyümesi artık imkansız, bu tüm çevrelerin yüksek katlarınca anlaşılmış durumda.. Eğer buralara çıkıp da siz büyümeden bahsederseniz, size bıyık altından gülerler.. 10 sene öncenin klişe lafları artık bayağı kaçıyor, söyleyenlerin burnunun dibini bile göremediklerini gösteriyor..

    Peki dünya ekonomisinin büyümesi toplamda imkansız ise, ülkelerin büyümesi imkansız mı? Hayır..

    Şöyle düşünün, dünyayı bir balon gibi düşünün, ülkeleri de bu büyük balonun içindeki ufak balonlar.. Neredeyse 200 yıldır bu en büyük balon balonu şişti, ülkeler de içinde genişleyecek alan buldu, onlar da şişti, kimisi az şişti kimisi çok şişti, son 30 yıl dünya balonu iyice şişti, ama artık şişmesi imkansız, fiziksel olarak imkansız, peki şimdi ne olur, yavaş yavaş sönmeye başlayacak, önümüzdeki en az 40 yıl boyunca yavaş yavaş havası inecek, bu durumda ne olucak, bazı ülkeler ben şişmeye yani büyümeye devam etmek istiyorum derken, diğer ülkeler de bunu yapacak, bu durumda herkes kendini büyütmek isterken, diğerini küçültmek isteyecek.. Ha bir de büyük balonun içinde öyle iki balon var ki o şişerse dünya balonu gibi bir şey olucak, ülkelerin balonu patlayacak, o da Çin ve Hindistan.. Onun ise balonunun değil şişmesine, sabit kalmasına dahi müsaade edilmeyecek, dünya içindeki en büyük balon ve en büyük tehdit onların balonu...

    Tabii bu durumda ABD'den yola çıkan IMF'nin anlaşmaları da artık ''kara parayı yasaklayın, kemerleri sıkın, yatırımları azaltın'' gibi şeyler oluyor ki bu da bizim küçülmemiz anlamına geliyor..

    Ha biz IMF'le anlaşmayınca kemerleri sıkmayacağız mı, yatırımları azaltmayacağız mı, kara parayı yasaklamayacağız mı, bence bize dayatıcaklardır..

    Nereye kadar kaçılabilir ki?

    Ayrıca ABD gibi piyasaya para pompalayamayız, zaten çatırdayan mali disiplin çöker, ABD zaten finans dengeleri yönünden çökmeye başladığı için onların yaptığı kendi açılarından doğru, yani bir nevi onların ki reset atmak gibi oluyor..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    İMF ye muhtaç olmayacak kadar kudretimiz takdire şayan ise Neden piyasaya para girdisi yapılmıyor ABD deki gibi Para pompalanmıyor insanları rahatlatmak adına sorabilir miyim ?


    IMF eski IMF değil ki zaten.. Şunu anlayamadan hiç bir şeyi anlayamayız.. Bir kere dünya ekonomisinin büyümesi artık imkansız, bu tüm çevrelerin yüksek katlarınca anlaşılmış durumda.. Eğer buralara çıkıp da siz büyümeden bahsederseniz, size bıyık altından gülerler.. 10 sene öncenin klişe lafları artık bayağı kaçıyor, söyleyenlerin burnunun dibini bile göremediklerini gösteriyor..

    Peki dünya ekonomisinin büyümesi toplamda imkansız ise, ülkelerin büyümesi imkansız mı? Hayır..

    Şöyle düşünün, dünyayı bir balon gibi düşünün, ülkeleri de bu büyük balonun içindeki ufak balonlar.. Neredeyse 200 yıldır bu en büyük balon balonu şişti, ülkeler de içinde genişleyecek alan buldu, onlar da şişti, kimisi az şişti kimisi çok şişti, son 30 yıl dünya balonu iyice şişti, ama artık şişmesi imkansız, fiziksel olarak imkansız, peki şimdi ne olur, yavaş yavaş sönmeye başlayacak, önümüzdeki en az 40 yıl boyunca yavaş yavaş havası inecek, bu durumda ne olucak, bazı ülkeler ben şişmeye yani büyümeye devam etmek istiyorum derken, diğer ülkeler de bunu yapacak, bu durumda herkes kendini büyütmek isterken, diğerini küçültmek isteyecek.. Ha bir de büyük balonun içinde öyle iki balon var ki o şişerse dünya balonu gibi bir şey olucak, ülkelerin balonu patlayacak, o da Çin ve Hindistan.. Onun ise balonunun değil şişmesine, sabit kalmasına dahi müsaade edilmeyecek, dünya içindeki en büyük balon ve en büyük tehdit onların balonu...

    Tabii bu durumda ABD'den yola çıkan IMF'nin anlaşmaları da artık ''kara parayı yasaklayın, kemerleri sıkın, yatırımları azaltın'' gibi şeyler oluyor ki bu da bizim küçülmemiz anlamına geliyor..

    Ha biz IMF'le anlaşmayınca kemerleri sıkmayacağız mı, yatırımları azaltmayacağız mı, kara parayı yasaklamayacağız mı, bence bize dayatıcaklardır..

    Nereye kadar kaçılabilir ki?

    Ayrıca ABD gibi piyasaya para pompalayamayız, zaten çatırdayan mali disiplin çöker, ABD zaten finans dengeleri yönünden çökmeye başladığı için onların yaptığı kendi açılarından doğru, yani bir nevi onların ki reset atmak gibi oluyor..



    Yazınız güzel öncelikle teşekür ederim Yada şöyle sorayım bu durumda Hükümetin yaptıkları yapması gerekenler ve yapmadıkları nelerdir tarzından sorayım?




  • quote:

    Yazınız güzel öncelikle teşekür ederim Yada şöyle sorayım bu durumda Hükümetin yaptıkları yapması gerekenler ve yapmadıkları nelerdir tarzından sorayım?


    İlk önce olayı anlamasıdır, yani büyük resmi farketmesidir, zaten sonrasında iş çorap söküğü gibi gelir..

    Mesela bu konu ile ilgili daha önce yapılmış güzel bir analiz var, devlet kademelerindekilere bunu okumalarını ve anlamalarını tavsiye ederim, sonrası kolay..

    quote:

    1) 200 $ şoku ülkeleri daha çevreci olmaya zorlayacak.

    Petrol fiyatlarının artması insanları özellikle fosil olmayan yakıtlara yönlendirecek. Ancak bu dönüşüm birkaç ay içinde olamayacağına göre bizleri iç karartıcı bir gelecek bekliyor. Petrol “sonlu” bir kaynak olduğuna göre uzmanlara göre çözüm rüzgar, güneş gibi doğal enerji kaynaklarına yönelme ve enerji tasarrufu tedbirlerinin hükümetler tarafından teşvik edilmesi.

    2) Küreselleşme süreci tersine dönecek

    Ülkeler, taşıma maliyetlerini minimuma indirmek için bölgesel ticarete yönelecek CIBC’nin (Canadian Imperial Bank of Commerce) World Markets bölümü yöneticisi Jeff Rubin bu konudaki görüşlerini şöyle açıklıyor: “Dolar 200 dolara çıkınca taşıma maliyetleri artacağı için 30 yıldır sürmekte olan ticari liberasyon tersine dönecek. Dünya ticareti bölgesel olarak yeniden örgütlenecek. Örneğin Japonya daha çok Çin ile alışveriş yaparken, ABD Latin Amerika ile ticaretini geliştirecek. Ancak bu gidişat ticareti öldürmeyecek. Rusya, Latin Amerika ve Ortadoğu gibi bölgelerde yeni ticari merkezler oluşacak”

    3) Petrodolarlar petrol tüketicilerinin elinden çıkıp petrol üreticilerinin eline geçecek.

    Bu da dünyadaki güç dengelerini değiştirecek. Özellikle İran, Rusya ve Venezüella siyasi arenada hiç olmadığı kadar güç kazanacaklar. Petrol üreticisi Ortadoğu ülkeleri modern dünyada yer alma şansına kavuşabilecekler. Ne var ki bu senaryonun gerçekleşmesi beklenmiyor, çünkü bu ülkelerin doğru alanlara –getirisi uzun vadede ortaya çıkan- yatırım yaptığı bugüne dek pek görülmemiş.

    4) Petrol üreticisi ülkelerin sayıları artacak.

    Kamboçya, Doğu Timor ve benzeri ülkeler de yavaş yavaş petrol üreten ülkelerin arasında yer alacak ve bu ülkeler de fiyatları yüksek tutacak. Ne var ki bu ülkelerin pek çoğu küçük ve demokratik açıdan çok gelişmemiş olduklarından ülkeye giren petrodolarların yolsuzluk batağına saplanması çok büyük bir olasılık.

    5) Fiyat artışından etkilenmeyecek sanayi kalmayacak

    Fiyat artışları önce büyük otomobil üreticilerini vuracak. ABD’de büyük şirketler küçük otomobil üretimine sıcak bakıyorlar Havayolları şirketleri de müşteri yitirecekler. Jet yakıtındaki artış, havayollarının daha eski ve yakıtı daha randımanlı kullanan uçakları tercih etmesine yol açacak. Air France-KLM Ceo’su Jean-Cyril Spinetta bu gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: “Bu değişiklikten öte bir şey. Bence bu bir devrim. Avrupa ve ABD’de çok sayıda havayolu şirketi iflas edecek; pek çok havayolu şirketi birleşecek; pek çok havaalanı kaderine terk edilecek.

    6) Tüketicilerin günlük alışkanlıkları değişecek

    Galonu 4 dolara çıkan benzin yüzünden Amerikalılar şimdiden daha az araba kullanmaya başladılar. Ayrıca bütçeden yiyecek ve benzine daha fazla pay ayrıldığı için, diğer harcamalarda otomatikman kısıtlamaya gidilecek. Bu trend yakında Avrupa’yı da etkisi altına alacak. Almanlar yakıt tasarrufu için “autobahn”larda daha yavaş gitmeyi tercih ediyorlar. Burada da yakıta daha fazla miktarda harcama yapıldığı için mobilya, tekstil ve beyaz eşya satışları düşecek. Bunu fırsat bilen yeni zenginler iflas eden şirketleri ucuza kapatmanın yollarını arayacak.

    7) Enflasyon yükselecek

    Enflasyon zengin ülkelerde olduğu kadar yoksul ülkelerde de etkisini gösterecek. Bu yaz enflasyonun ABD’de %5 düzeyinde seyretmesi bekleniyor. ABD’nin önde gelen finans kurumlarından Morgan Stanley’in yetkilisi Richard Berner, “Sanayileşmiş bir ülkede petrol fiyatlarındaki artışın yaratacağı etkilerin olumsuz olacağını düşünüyorsanız, bir de gelişmekte olan ülkelerde neler yapabileceğini hayal edin. Düşünün ki bu ülkelerden insanlar gelirlerinin %50’sini yiyecek ve yakıta ayırıyorlar” diyor.

    8) Ekonomik büyüme yavaşlayacak

    Asya ülkelerinin pek çoğu yakıt sübvansiyonlarını kesmek zorunda kalacak. Bunun sonucunda büyüme yavaşlayacak ve sosyal huzursuzluklar başlayacak.

    9) Çatışmalar baş gösterecek

    Ortadoğu, Afrika, Rusya ve Venezüella gibi bölgeler kalkındıkça enerji açlığı büyüyecek, saldırgan yöntemler devreye Çin Afrika üzerinde daha fazla güç denemelerine girecek. Petrolün getirdiği zenginlik paylaşım savaşlarının çıkmasına yol açacak. Etnik ayrımcılık derinleşecek. Bugün dünyadaki iç savaşların üçte biri petrol çıkartan ülkelerde görülüyor. Bu oran 1992’de beşte birdi.

    Kaynak: Newsweek - Çeviri:Cumhuriyet Yayın Tarihi : 11 Temmuz 2008 Cuma 00:44:28


    Tabii bu yazıldığında sene 2008 idi, bugün sene 2010 Marta geldik ve anlaşılıyor ki hala 3. köprüden bahsedenler var, demek ki anlaşılmamış..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hazardousmen -- 11 Mart 2010; 12:31:08 >




  • üstteki rakamlara göre;44 milyon kredi kartı var. herkeste 4 kart olsa; 11milyon kişi yapar.
    1,9 milyon kişi odeyememiş, 600 ü kredi cekmiş olsa, 1,3 milyon kişi kredi kartı borcunu odeyememiş. 11-1,3= 9,7 milyon kişi borcunu odemiş. yaklasık 10 da 1 i odeyememiş.

    ha odenmeme oranı artmısş. diger basklıkta arkadas, otomobil satısının ciddi oranda arttıgını, gecen haberdede elektronik esya satısının ciddi oranda arttıgı anlatılmaktaydı.
    yukarda bi arkadas luks tuketimin artmasından oabilri demiş . haklı yani cocuk.

    ayagını yorgana gore uzatmak cıkıyo RAKAMLARDAN.ben demiyorum , matematik söylüyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    Yazınız güzel öncelikle teşekür ederim Yada şöyle sorayım bu durumda Hükümetin yaptıkları yapması gerekenler ve yapmadıkları nelerdir tarzından sorayım?


    İlk önce olayı anlamasıdır, yani büyük resmi farketmesidir, zaten sonrasında iş çorap söküğü gibi gelir..

    Mesela bu konu ile ilgili daha önce yapılmış güzel bir analiz var, devlet kademelerindekilere bunu okumalarını ve anlamalarını tavsiye ederim, sonrası kolay..

    quote:

    1) 200 $ şoku ülkeleri daha çevreci olmaya zorlayacak.

    Petrol fiyatlarının artması insanları özellikle fosil olmayan yakıtlara yönlendirecek. Ancak bu dönüşüm birkaç ay içinde olamayacağına göre bizleri iç karartıcı bir gelecek bekliyor. Petrol �onlu�bir kaynak olduğuna göre uzmanlara göre çözüm rüzgar, güneş gibi doğal enerji kaynaklarına yönelme ve enerji tasarrufu tedbirlerinin hükümetler tarafından teşvik edilmesi.

    2) Küreselleşme süreci tersine dönecek

    Ülkeler, taşıma maliyetlerini minimuma indirmek için bölgesel ticarete yönelecek CIBC�in (Canadian Imperial Bank of Commerce) World Markets bölümü yöneticisi Jeff Rubin bu konudaki görüşlerini şöyle açıklıyor: �olar 200 dolara çıkınca taşıma maliyetleri artacağı için 30 yıldır sürmekte olan ticari liberasyon tersine dönecek. Dünya ticareti bölgesel olarak yeniden örgütlenecek. Örneğin Japonya daha çok Çin ile alışveriş yaparken, ABD Latin Amerika ile ticaretini geliştirecek. Ancak bu gidişat ticareti öldürmeyecek. Rusya, Latin Amerika ve Ortadoğu gibi bölgelerde yeni ticari merkezler oluşacak�

    3) Petrodolarlar petrol tüketicilerinin elinden çıkıp petrol üreticilerinin eline geçecek.

    Bu da dünyadaki güç dengelerini değiştirecek. Özellikle İran, Rusya ve Venezüella siyasi arenada hiç olmadığı kadar güç kazanacaklar. Petrol üreticisi Ortadoğu ülkeleri modern dünyada yer alma şansına kavuşabilecekler. Ne var ki bu senaryonun gerçekleşmesi beklenmiyor, çünkü bu ülkelerin doğru alanlara �etirisi uzun vadede ortaya çıkan- yatırım yaptığı bugüne dek pek görülmemiş.

    4) Petrol üreticisi ülkelerin sayıları artacak.

    Kamboçya, Doğu Timor ve benzeri ülkeler de yavaş yavaş petrol üreten ülkelerin arasında yer alacak ve bu ülkeler de fiyatları yüksek tutacak. Ne var ki bu ülkelerin pek çoğu küçük ve demokratik açıdan çok gelişmemiş olduklarından ülkeye giren petrodolarların yolsuzluk batağına saplanması çok büyük bir olasılık.

    5) Fiyat artışından etkilenmeyecek sanayi kalmayacak

    Fiyat artışları önce büyük otomobil üreticilerini vuracak. ABD�e büyük şirketler küçük otomobil üretimine sıcak bakıyorlar Havayolları şirketleri de müşteri yitirecekler. Jet yakıtındaki artış, havayollarının daha eski ve yakıtı daha randımanlı kullanan uçakları tercih etmesine yol açacak. Air France-KLM Ceo�u Jean-Cyril Spinetta bu gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: �u değişiklikten öte bir şey. Bence bu bir devrim. Avrupa ve ABD�e çok sayıda havayolu şirketi iflas edecek; pek çok havayolu şirketi birleşecek; pek çok havaalanı kaderine terk edilecek.

    6) Tüketicilerin günlük alışkanlıkları değişecek

    Galonu 4 dolara çıkan benzin yüzünden Amerikalılar şimdiden daha az araba kullanmaya başladılar. Ayrıca bütçeden yiyecek ve benzine daha fazla pay ayrıldığı için, diğer harcamalarda otomatikman kısıtlamaya gidilecek. Bu trend yakında Avrupa�ı da etkisi altına alacak. Almanlar yakıt tasarrufu için �utobahn�arda daha yavaş gitmeyi tercih ediyorlar. Burada da yakıta daha fazla miktarda harcama yapıldığı için mobilya, tekstil ve beyaz eşya satışları düşecek. Bunu fırsat bilen yeni zenginler iflas eden şirketleri ucuza kapatmanın yollarını arayacak.

    7) Enflasyon yükselecek

    Enflasyon zengin ülkelerde olduğu kadar yoksul ülkelerde de etkisini gösterecek. Bu yaz enflasyonun ABD�e %5 düzeyinde seyretmesi bekleniyor. ABD�in önde gelen finans kurumlarından Morgan Stanley�n yetkilisi Richard Berner, �anayileşmiş bir ülkede petrol fiyatlarındaki artışın yaratacağı etkilerin olumsuz olacağını düşünüyorsanız, bir de gelişmekte olan ülkelerde neler yapabileceğini hayal edin. Düşünün ki bu ülkelerden insanlar gelirlerinin %50�ini yiyecek ve yakıta ayırıyorlar�diyor.

    8) Ekonomik büyüme yavaşlayacak

    Asya ülkelerinin pek çoğu yakıt sübvansiyonlarını kesmek zorunda kalacak. Bunun sonucunda büyüme yavaşlayacak ve sosyal huzursuzluklar başlayacak.

    9) Çatışmalar baş gösterecek

    Ortadoğu, Afrika, Rusya ve Venezüella gibi bölgeler kalkındıkça enerji açlığı büyüyecek, saldırgan yöntemler devreye Çin Afrika üzerinde daha fazla güç denemelerine girecek. Petrolün getirdiği zenginlik paylaşım savaşlarının çıkmasına yol açacak. Etnik ayrımcılık derinleşecek. Bugün dünyadaki iç savaşların üçte biri petrol çıkartan ülkelerde görülüyor. Bu oran 1992�e beşte birdi.

    Kaynak: Newsweek - Çeviri:Cumhuriyet Yayın Tarihi : 11 Temmuz 2008 Cuma 00:44:28


    Tabii bu yazıldığında sene 2008 idi, bugün sene 2010 Marta geldik ve anlaşılıyor ki hala 3. köprüden bahsedenler var, demek ki anlaşılmamış..




    Siz çok karamsarsınız diyosunuz ki her seyi Tüketmeyi azaltalım genel olarak alternatif enerji kaynaklarına yönelmeyi hızlandırsak daha kolay olmaz mı ?




  • quote:

    Siz çok karamsarsınız diyosunuz ki her seyi Tüketmeyi azaltalım genel olarak alternatif enerji kaynaklarına yönelmeyi hızlandırsak daha kolay olmaz mı ?


    Ben alternatif enerjiye yönelmeyi kısalım demedim ki, hatta en azamiye çıkaralım diyorum ama bakın bugün gazetelerde bir haber var,

    quote:

    Öte yandan, Türkiye‘nin enerji kaynakları açısından yetersiz olduğunu hatırlatan Altın, "Yenilenebilir enerji kaynakları bir alternatif olarak sunuluyor ama sadece rüzgarla ya da dalgayla Türkiye‘nin ihtiyacının karşılanması mümkün değildir. Hem bu kaynakların bir sürekliliği yok hem de mevcut altyapılarla alternatif enerji kullanılamaz" dedi.

    (Hürriyet; 11.03.2010


    http://www.hurriyet.com.tr/planet/14070606.asp


    Yani bu iş alternatif enerjiyle halledilecek bir iş değil.. Alternatif enerji bugün fosil yakıtların yanında devede kulak bile değil..




  • para borçtan gelir. miktarından çok işlem hacmi vardır. bu balon şişer...
  • Sayın fizisyen, bende sizinle aynı fikirdeyim. Bütün verileri "kötüye yormak" yerine, sadece yorumladığımızda ortaya çıkan sonuç "ayağını yorganına göre uzatmak" çıkıyor.

    Sayın hazardousmen, dünya ekonomisinin bir daha asla büyüyemeceğini söylemek çok iddialı olur. Hele hele 2010 yılında dünya ekonomisinde %3.5 'a kadar ulaşabilecek bir büyüme beklenirken, "balon söndü" demek pek doğru bir yaklaşım olmaz diye düşünüyorum. Ayrıca dünya ekonomisini "balon" olarak görürken, ülkeleri "balon içinde balon" olarak görmeniz yanlıştır. Bütün ülke ekonomileri, toplam dünya ekonomisinin bir parçasıdır. Küçülmeleri veya büyümeleri doğrudan dünya ekonomisini büyültür veya küçültür.

    Sayın KızıL_Shaman, Türkiye'de yeterince para olduğu için piyasaya para "pompalamaya" ihtiyaç yoktur. TCMB gerekli gördüğü kadarıyla piyasaya sunuyor zaten. ABD ve AB gibi ülkeler niçin para basmak ve piyasaya pompalamak durumunda kaldılar? Çünkü banka hesaplarında görülen paralar aslında gerçekte yoktu. Bankalar olmayan paralarla millete kredi dağıtıyor, para bir hesaptan diğer hesaba geçiyor, bir müddet sonra banka verdiği krediyi faiziyle geri topluyordu. Aslında ne bankadan para çıkıyor, ne de faiziyle para geri dönüyordu. Bahsedilen "balon" budur. Bu durumu saptayanlar piyasadaki mevcut yetersiz miktardaki nakiti herkesten önce toplayarak, milyonlarca insanı ve yüzlerce bankayı mağdur ettiler. Olan budur. Böyle bir olay Türkiye'de yaşanmadı çünkü Türkiye'de 8.yaşını kutlayan BDDK, finans sektörünü layıkıyla denetlemekte, hem vatandaşı hem de bankaları korumaktadır.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    Siz çok karamsarsınız diyosunuz ki her seyi Tüketmeyi azaltalım genel olarak alternatif enerji kaynaklarına yönelmeyi hızlandırsak daha kolay olmaz mı ?


    Ben alternatif enerjiye yönelmeyi kısalım demedim ki, hatta en azamiye çıkaralım diyorum ama bakın bugün gazetelerde bir haber var,

    quote:

    Öte yandan, Türkiye‘nin enerji kaynakları açısından yetersiz olduğunu hatırlatan Altın, "Yenilenebilir enerji kaynakları bir alternatif olarak sunuluyor ama sadece rüzgarla ya da dalgayla Türkiye‘nin ihtiyacının karşılanması mümkün değildir. Hem bu kaynakların bir sürekliliği yok hem de mevcut altyapılarla alternatif enerji kullanılamaz" dedi.

    (Hürriyet; 11.03.2010


    http://www.hurriyet.com.tr/planet/14070606.asp


    Yani bu iş alternatif enerjiyle halledilecek bir iş değil.. Alternatif enerji bugün fosil yakıtların yanında devede kulak bile değil..




    Desene yeni Savaş ne yazık ki kapıda Biraz Umut pohpohluyacak arkadaşımız yok mu ?




  • quote:

    Sayın hazardousmen, dünya ekonomisinin bir daha asla büyüyemeceğini söylemek çok iddialı olur. Hele hele 2010 yılında dünya ekonomisinde %3.5 'a kadar ulaşabilecek bir büyüme beklenirken, "balon söndü" demek pek doğru bir yaklaşım olmaz diye düşünüyorum. Ayrıca dünya ekonomisini "balon" olarak görürken, ülkeleri "balon içinde balon" olarak görmeniz yanlıştır. Bütün ülke ekonomileri, toplam dünya ekonomisinin bir parçasıdır. Küçülmeleri veya büyümeleri doğrudan dünya ekonomisini büyültür veya küçültür.


    Balon örneği bence yeterince anlaşılabilir bir örnek.. Küçülmeleri veya büyümeleri doğrudan dünya ekonomisini büyültür veya küçültür, fakat en büyük balonun yani dünya balonunun da bir şişme sınırı vardır, anlatmak istediğim oydu, biraz dinamik düşünmek gerek..

    İddialı söyleme gelince, iddialı ya da iddiasız olması farketmiyor, bakın bugün petrol fiyatı 80 dolar, dünya ekonomisinin bu fiyatla 3,5 a kadar ulaşabilecek şekilde büyümesi imkansızdır, bu maliyetle bunu büyütemezsiniz.. Maliyeti azaltalım deseniz, bu sefer klasik ekonomi kuralı arz-talep meselesini düzeltmeniz gerek, e arzı artıramıyorsunuz, o zaman da fiyatı düşüremezsiniz 20 30 dolara.. Yıllardır 20 30 dolar seyrettiren Arap ülkelerine, ya da tüm dünyaya bir çağrıda bulunsak, şu arzı biraz artırsalar, madem büyüme istiyorlar..

    Bakın maliyetlerin artmasından dolayı en basit gösterge bugün 95 oktan 3,80 tl..

    Bu da sonuçta benim dediğime çıkıyor, büyüme imkansız..

    quote:

    Desene yeni Savaş ne yazık ki kapıda Biraz Umut pohpohluyacak arkadaşımız yok mu ?


    Maalesef durum bu.. O yüzden dediğim gibi siz benim dediklerime inanmayıp, hayal aleminde kalmaya devam edin, ne kadar gerçeği arayıp uğraşırsanız, gelecek o kadarkaranlık oluyor..


    Ve ayrıca şunu da sorayım, sonsuza kadar büyüyeceğimizi mi düşünüyordunuz acaba?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hazardousmen -- 11 Mart 2010; 15:53:38 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    Sayın hazardousmen, dünya ekonomisinin bir daha asla büyüyemeceğini söylemek çok iddialı olur. Hele hele 2010 yılında dünya ekonomisinde %3.5 'a kadar ulaşabilecek bir büyüme beklenirken, "balon söndü" demek pek doğru bir yaklaşım olmaz diye düşünüyorum. Ayrıca dünya ekonomisini "balon" olarak görürken, ülkeleri "balon içinde balon" olarak görmeniz yanlıştır. Bütün ülke ekonomileri, toplam dünya ekonomisinin bir parçasıdır. Küçülmeleri veya büyümeleri doğrudan dünya ekonomisini büyültür veya küçültür.


    Balon örneği bence yeterince anlaşılabilir bir örnek.. Küçülmeleri veya büyümeleri doğrudan dünya ekonomisini büyültür veya küçültür, fakat en büyük balonun yani dünya balonunun da bir şişme sınırı vardır, anlatmak istediğim oydu, biraz dinamik düşünmek gerek..

    İddialı söyleme gelince, iddialı ya da iddiasız olması farketmiyor, bakın bugün petrol fiyatı 80 dolar, dünya ekonomisinin bu fiyatla 3,5 a kadar ulaşabilecek şekilde büyümesi imkansızdır, bu maliyetle bunu büyütemezsiniz.. Maliyeti azaltalım deseniz, bu sefer klasik ekonomi kuralı arz-talep meselesini düzeltmeniz gerek, e arzı artıramıyorsunuz, o zaman da fiyatı düşüremezsiniz 20 30 dolara.. Yıllardır 20 30 dolar seyrettiren Arap ülkelerine, ya da tüm dünyaya bir çağrıda bulunsak, şu arzı biraz artırsalar, madem büyüme istiyorlar..

    Bakın maliyetlerin artmasından dolayı en basit gösterge bugün 95 oktan 3,80 tl..

    Bu da sonuçta benim dediğime çıkıyor, büyüme imkansız..

    quote:

    Desene yeni Savaş ne yazık ki kapıda Biraz Umut pohpohluyacak arkadaşımız yok mu ?


    Maalesef durum bu.. O yüzden dediğim gibi siz benim dediklerime inanmayıp, hayal aleminde kalmaya devam edin, ne kadar gerçeği arayıp uğraşırsanız, gelecek o kadarkaranlık oluyor..


    Ve ayrıca şunu da sorayım, sonsuza kadar büyüyeceğimizi mi düşünüyordunuz acaba?





    Dünya Nifusuna bağlı olarak büyüyeceğimizi sanıyordum Enerji sorunu çözülse büyüme devam ederdi ama yanlışmıyım




  • quote:

    Dünya Nifusuna bağlı olarak büyüyeceğimizi sanıyordum Enerji sorunu çözülse büyüme devam ederdi ama yanlışmıyım


    Evet enerji sorunu çözülse, büyüme devam ederdi, fakat sonsuz enerji olması için de ''erke dönergeci'' gibi bir şey lazımdı, yani bu durumda sonsuz büyüme sınırlı kaynaklarla fiziken mümkün değildi.. Dünyada kaynaklar sınırlı, hiç böyle bir sınıra çarpılmadığı için bütün iktisat kuralları sınırsız kaynaklara göre konuldu, şimdi artık iktisat öğrencileri fizik de öğrenmek zorunda kalıcak..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    Dünya Nifusuna bağlı olarak büyüyeceğimizi sanıyordum Enerji sorunu çözülse büyüme devam ederdi ama yanlışmıyım


    Evet enerji sorunu çözülse, büyüme devam ederdi, fakat sonsuz enerji olması için de ''erke dönergeci'' gibi bir şey lazımdı, yani bu durumda sonsuz büyüme sınırlı kaynaklarla fiziken mümkün değildi.. Dünyada kaynaklar sınırlı, hiç böyle bir sınıra çarpılmadığı için bütün iktisat kuralları sınırsız kaynaklara göre konuldu, şimdi artık iktisat öğrencileri fizik de öğrenmek zorunda kalıcak..





    Küçülmekten başka çare yok bizim küçülmemize de gerek yok aslına bakarsanız büyükler küçültsün artık bi zahmet hep Halka hep Halka yeter be




  • Evet bence de, neden hep halk kemer sıkmak zorunda?
    Evet meclis bunu da halka sorsun bakalım?
  • Kentlerden köye geri dönüş başladı. Sosyal patlama kapıda. Halk bu kadar kötü durumda iken elitler nelerle uğraşıyor!

    quote:

    Aylık 40 bin lira kira gelirim var. Benim paraya ihtiyacım yok ama nefsim istiyor.
    (6 bin 400 lira olan maaşının 7 bin 600 liraya çıkarılması talebi Başbakanlık’tan geri dönünce küsen TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar’ın nefis itirafı...)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lehrer35
    Kentlerden köye geri dönüş başladı. Sosyal patlama kapıda. Halk bu kadar kötü durumda iken elitler nelerle uğraşıyor!

    quote:

    Aylık 40 bin lira kira gelirim var. Benim paraya ihtiyacım yok ama nefsim istiyor.
    (6 bin 400 lira olan maaşının 7 bin 600 liraya çıkarılması talebi Başbakanlık’tan geri dönünce küsen TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar’ın nefis itirafı...)





    nefsi istiyormuş ne yapsın suçu yok adamın
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lehrer35

    Kentlerden köye geri dönüş başladı. Sosyal patlama kapıda. Halk bu kadar kötü durumda iken elitler nelerle uğraşıyor!

    quote:

    Aylık 40 bin lira kira gelirim var. Benim paraya ihtiyacım yok ama nefsim istiyor.
    (6 bin 400 lira olan maaşının 7 bin 600 liraya çıkarılması talebi Başbakanlık’tan geri dönünce küsen TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar’ın nefis itirafı...)






    Çok güzel bir cevap verirdim şimdi ben ona ama, terbiyem müsade etmez.
  • quote:

    Kentlerden köye geri dönüş başladı.


    Bence henüz başlamadı.. Yani rakamlar öyle demiyor..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    Kentlerden köye geri dönüş başladı.


    Bence henüz başlamadı.. Yani rakamlar öyle demiyor..




    Tuik'in bunu ölçebilecek bir kriteri olduğunu sanmam. MEB öğrenci nakillerinden anlaşılabilir. İzmir'de tersine göç yaşanmaya başladı. Her yıl dışarıdan öğrenci gelirken bu yıl gidenler çoğunlukta.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lehrer35


    quote:

    Orijinalden alıntı: hazardousmen

    quote:

    Kentlerden köye geri dönüş başladı.


    Bence henüz başlamadı.. Yani rakamlar öyle demiyor..




    Tuik'in bunu ölçebilecek bir kriteri olduğunu sanmam. MEB öğrenci nakillerinden anlaşılabilir. İzmir'de tersine göç yaşanmaya başladı. Her yıl dışarıdan öğrenci gelirken bu yıl gidenler çoğunlukta.





    İstanbul pendikte oturuyorum mahallem resmen boşaldı.
    Sorun dahada büyüyecek gibi.Köyüne dönmemek için inat edenlerin sonu genelde boşanma ile bitiyor




  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.