Sudan’lı Manute Bol, 47 yaşında karaciğer yetmezliğinden yaşamını yitirdi. 2.31 metre boyundaki Bol, NBA’de Washignton, Golden State, Miami ve Philedelphia formaları giymişti. Uzun kolları sayesinde blok yeteneğini sergileyen ancak çok ince bir fiziğe sahip olan Bol bir süredir tedavi görüyordu. Sudan’da barışın sağlanması için etkin rol oynayan Bol, Virginia’daki UVA Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.
Bol Kepçe / MURAT MURATHANOĞLU Sudan’ın Dinka kabilesinin resinin oğlu olarak dünyaya geldi. Kayıtlara göre 1962 doğumluydu ama bazı kişiler doğum kayıdının doğduğundan çok sonra yapıldığını belirtirdi. Babası ona “Kutsanmış ve özel” anlamına gelen bir isim verdi. 15 yaşında bir arslanı mızrakla öldürdü. 19 yaşında boyunun 2.31 metre olmasından dolayı birisi ona bir basketbol verdi ve ilk smaç denemesinde dişini kırdı. 22 yaşında (Kayıtlara göre) Bridgeport Üniversitesinde NCAA kariyerini başlattı. Tam 10 sezon NBA’de Washington Bullets, Golden State Warriors, Philadelphia 76’ers, ve Miami Heat’de forma giydi. O kadar farklı bir insandı ki Bullets, Warriors ve 76’ers formalarını ikinci bir kez daha giydi. Onun için bir şarkı yazıldı ve o şarkı “Block The Ball” yani “Topu Kes” bestecisi Mark Tabron’a çok para kazandırdı. Nereden, nasıl geldiği belli olmayan bu sıska dev, NBA’e damgasını vurdu ve ortalıktan kayboldu. Onun nerelere kaybolduğunu merak edenler belki şöyle düşünüyorlardı? Sudan’da doğdu basketbolcu oldu, elbiseleri boldu (En kilolu hali bile 100 kiloyu ıkına sıkına geçiyordu), Manute’a ne oldu?
Manute Bol 47 yaşında böbrek yetersizliğinden ve Stevens-Johnson Sendromu adında çok tehlikeli bir deri hastalığından dolayı vefat etti. Manute Bol NBA tarihinde Utah Jazz’lı Mark Eaton’dan (Maç başına 3.5 blok) sonra maç başına en çok blok yapan oyuncu (3.34 blok) olarak NBA tarihine izmini yazdırdı. Bol oynadığı maçlarda maç başına 18.7 dakika süre alırken, Eaton ise maç başına 28.8 dakika süre almıştı. Ama Bol’un ölümünde basketbol kariyerinden bahsetmek belki basketbolcu Bol’a bir saygı gösterisi olur, ama insan Bol’a müthiş bir saygısızlık olurdu. Bu nedenle özetlersek Bol NBA tarihinin en müthiş blokçusuydu diyelim ve geçelim. Woody Allen’ın dikkatini bile çekmişti Bol. Usta komedyen ve yazar Allen onun için “Bol o kadar sıska ki, takımı onu bir şehirden maçın oynanacağı bir sonraki şehire fakslıyor ve böylece uçak bileti ödemekten kurtuluyor.” demişti. Ancak normal bir NBA severe Bol basketbolden sonra ortalıktan kaybolmuş gibi görünse de, Bol o uzun boyundan bile daha büyük işlere kalkıştı. Ülkesi Sudan’a barış, eğitim, refah ve huzur getirmek için son nefesine kadar uğraştı. Mayıs ayında bile kendisi çok ciddi bir şekilde hastayken, tedavisini erteledi ve Sudan’da seçimlerin gerçekleşmesine yardımcı oldu. Sudan, Sudanlılar ve onların insan hakları Manute Bol için o kadar önemliydi.
Bol’u tanımayanlar, onun hayata bakış açısını bilmeyenler ilk başta NBA kariyeri bittiğinde onu çok eleştirdi. Bol, NBA’de forma giydiği yıllarda yaklaşık $ 6 milyon kazandı. Fena para değildi ve normal bir insan için bir ömür boyu, hatta çocuklarının, torunlarının geleceği için bile yeterli bir miktardı. Ancak Bol basketbol sonrası kendisinin fiziki görüntüsünden dolayı adeta bir sirk gösterisine çevrilmesine göz yumdu. Buz hokey takımı Indianapolis Ice ile bir günlük kontrat imzaladı ve maça çıktı. Bol kaymasını bilmiyordu. NBA tarihinin oynadığı yıllarda en uzun oyuncusu olmasına rağmen, yine para karşılığı jokeylik yaptı. Ünlü bir Amerikan futbolcusuyla boks maç bile yaptı. Herşey para için gibi görünen bir çizgideydi. Evet herşey para içindi, çünkü NBA’den kazandığı para ona yetmemişti. Katar’da top oynadı, Italya’da ilerlemiş yaşına rağmen forma giydi. Napolyon gibiydi sanki “Para, para, para” dedi durdu. Belki NBA kariyerinin bile en azından ilk başlarda bir sirk gösterisi olduğunun farkındaydı. Bullets NBA tarihinin en uzun oyuncusu (Bol) ve en kısa oyuncusunu (Muggsy Bogues) yanyana getirerek bilet satmak umuduyla bir nevi NBA sirki kurmuşlardı. Bol herşeyin farkındaydı. Kendisini küçük düşürmenin, kendisinin kullanılmasına izin vermenin ona para kazandıracağını anlamıştı. Bu nedenle buz pateni de yapıyor gibi görünürdü, ata da binerdi, birkaç yumruk da yerdi.
Bol paraya çok önem veriyordu. Bugün profesyonel liglere baktığımızda parayı herşeyin üstünde gören ona göre davranan o kadar çok profesyonel sporcu görüyoruz ki, bunu hiç de yadırgamamız lazım. Ama …..Bol’un bu tutumunu eleştirenler, daha sonra ne kadar büyük bir hata yaptıklarını anladılar. Bol kazandığı paraların büyük bir bölümünü ülkesi Sudan’a barış getirmek, iç savaşın sona ermesini sağlamak ve özellikle de savaşdan umutsuzluğa kapılmış Sudan’ın çocuklarının hayat standartlarını, eğitim seviyelerini yükseltmek için harcadı. Sudan’ın yaşadığı iç savaşı bilenler, onun 10 yılda kazandığı paranın ne kadar yetersiz olduğunu çabuk kavrarlar. Bol kendi devleti tarafından da sömürüldüğünü biliyordu. 2001 yılında ona spor bakanılığı teklif edildi. Ancak Hristiyan olan Bol’un dini değiştirip Müslüman olması ilk şarttı. Bol bunu kabul etmeyince bir anda devletin tepkisini çekti. Daha sonra bakanlık teklifi geri çekilirken, Hristiyan olan Dinka’ların kurduğu isyancı Sudan Halk Kurtuluş Ordusuna destek verdiği için ülkeden çıkması engellendi. Zar, zor A.B.D Senatörü Joseph Lieberman’ın müdahalesi ve desteği ile Mısır’a geçmesine izin verildi ve dev yıldız altı ay orada yaşadı. Devlet giriş ve çıkış visaları vermek için ondan bütün parasını ülkeye getirmesini istedi. Bol mültecilerin yaşaması, giyinmesi ve beslenmesi için yaklaşık $ 3.5 milyon harcadı. Ancak bu da hükümeti kesmedi. Eti neydi, budu neydi, ama ne kadarını verdiyse yetmedi, ve Bol ülkesi için, insanları için kendini bir sirk gösterisinde garabet gibi kullanılmasına defalarca izin verdi. Evet Bol paranızı istiyordu, ama iç savaştan perişan olmuş ülkesinde yaşayanlar için, özelliklede ülkesinin çocukları için istiyordu.
2004 yılında Bol çok kötü bir trafik kazası geçirdi. Boynu kırılımıştı, iç organları büyük hasar görmüştü ve çok net bir şekilde özetlersek ölmesi gerekiyordu. Ancak Allah onun dünyada yapacağı işi tamamlamadığı için belki de yaşamasına izin verdi. 2006 yılında Sudanlı yüzme şampiyonu Simon Deng tarafından organize edilen Sudan Özgürlük Yürüyüşüne katıldı ve yürüyüş üç hafta sürdü. Büyük ses getiren yürüyüş New York’ta ki Birleşmiş Milletler binasının önünde başladı ve Washington D.C’de sona erdi. Yürüyüş ülkesinde zülme ve katliama dikkat çekmişti. Ancak Deng gibi duyarlı (Hayatının ilk yıllarında köleydi) kişiler bulmak kolay değil. Herkes kendi hayatını sürdürmek niyetinde. Mısır’da yaşadığı dönemde Bol bir basketbol okulu organize etti ve Sudan’dan kaçmayı başaran çocuklara orada basketbol öğretti. O okulda basketbol öğrettiği çocuklardan birisi de şimdi İngiliz pasaportu olan ve Chicago Bulls’da forma giyen Luol Deng’di. Deng şu anda çok büyük paralar kazanıyor ve ölene kadar Bol’un en yakın arkadaşlarından biriydi. Ancak kendi hayatına böylesine şekil veren bir humanist ve dost için yeterince çabaladı mı, çalıştı mı, özveride bulundu mu? İşte bence burada Deng’in kendi vicdanıyla hesaplaşıp cevaplaması gereken soru da bu. Bunun cevabını ben net olarak bilmiyorum. Ancak basında ve medyada Deng’in herhangi bir destek verdiğine dair bugüne kadar her hangi bir habere rastlamadım.
Bol’un ölümünün ben ses getirmesini diliyorum. Manute’un verdiği bu mücadele; hem ülkesi, hem ülkesinin çocukları, hem de kendi sağlığı için ancak böyle ödüllendirilir. NBA Başkanı David Stern’den bir hamle bekliyorum. Ekrandan hiç eksi olmaz ; “NBA Cares”, ama herhalde Sudan’ın çocukları için değil. Evet biliyoruz “NBA Cares” ama herhalde Manute kadar değil. Bildiğim kadarıyla Manute öldüğünde son projesi olan Sudan’lı çocuklar için 41 okul yarıda kalmış. Stern ve NBA en azından bu okulları bitirebilir. NBA, Bol gibi bir oyuncu görmemişti, ancak daha önemlisi Bol gibi her türlü özveride bulunan bir humanist, sevgi dolu insan da görmemişti. Bol yaşadığı süre içinde kazandıklarını hep “bol” kepçeden ülkesine, vatandaşlarına, çocuklara geri verdi. Şimdi onun son rüyasını tamamlamak işi NBA ve Stern’e düşüyor. Formasını giydiği takımlara, eski takım arkadaşlarına düşüyor. Hiç birisinin de “Bol” kepçeden vermeleri gerekmiyor. Sadece vermeleri ve vermek istemeleri yeterli. Evet biliyoruz, NBA umursuyor, ne kadar umursadığını hep birlikte göreceğiz. “Just say yes to Bol’s goal”. Evet deyin ki, Bol huzur içinde yatsın. Gözü arkada kalmasın. O bunu fazlasıyla hak etti.
roman gibi bi hayat. palahniuk tarzıyla yazılsa yüzbinlerce satar öyküsü..
ruhu şâd olsun..
Gerçekten yaşamı roman gibiymiş...
nba yönetimi utanır mı biraz acaba.. nba cares'miş, peh.. yalandan nba oyuncularının eline ver bi kepçe yemek koysunlar, sonra da yardımsever nba organizasyonu.. bu afrika ülkeleri de ne zaman akıllanacak bilmiyorum, ulan asırlardır sömürülüyorsunuz, hala zerre akıllanma yok.. mandela, bol, mutombo gibi adamlar da fayda etmiyor demek ki
Nba yönetimi niye utanmalı anlayamadım? Nba yönetimiyle ne ilgisi var?
quote:
Orijinalden alıntı: añgelus
Nba yönetimi niye utanmalı anlayamadım? Nba yönetimiyle ne ilgisi var?
nba yönetimi utanır mı biraz acaba.. nba cares'miş, peh.. yalandan nba oyuncularının eline ver bi kepçe yemek koysunlar, sonra da yardımsever nba organizasyonu..
insanların NBA Cares'i yutacak kadar salak olduğunu sanmıyorum. Amerikalıların tipik "biz yardımseveriz" ayağının bi parçası. ulan dünyanın içine eden sizsiniz ne yardımından bahsediyorsunuz...
Nba Cares' onun başlattığı projeyi bitirmek zorunda değil. Ama tabi birileri böyle bir durum var şeklinde bilgi verirse yardım ederler diye düşünüyorum.
Yalandan yemek veriyorlar yorumun ağır olmuş.
NBA Cares is the league’s global community outreach initiative that addresses important social issues such as education, youth and family development, and health and wellness. The NBA, its teams, and players support a range of programs, partners and initiatives that strive to positively impact children and families worldwide.
As part of the league’s mission to demonstrate leadership in social responsibility, NBA Cares reaches communities through philanthropy, hands-on service and legacy projects. Since October 2005 when NBA Cares was launched, the league, players and teams have raised more than $140 million for charity, provided more than 1.1 million hours of hands-on service, and built more than 484 places where kids and families can live, learn or play in communities around the world.
Ayrıca Nba her uluslararası oyuncunun kendi ülkesinde de bu tarz işler yapmasını istiyor. Sitenin Youth and Family Development bölümünde Hidayet'in çocuklarla çekilmiş resmi bile var.