Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
Konu dışında yasağım var, (7. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
@dorukhansn,
Hocam bu kadar gereksiz mesaj atarken yorulmadın mı ? -
Zaten benimde konu dışındaki yasağım kalktı.Ben de senin gibi dorukhansn'yi sevdiğim için buradayım.
Evet.
Gelelim konu başlığımızı atmaya.
Relationship between Murat Dalkilic and Murat Boz
İlk başta belirtmek isterim, dikkat isteyen bir husustur ve bu konular gözümden hiç kaçmaz, ikisinin de isimleri Murat.Evet yanlış duymadın, Murat.
İlk tanışma sebeplerinin evrensel Muratların tur atma alanında olduğunu düşünüyorum.
Bu tur atma alanı tabiki de günümüzde Muratların çoğalması ve insanların birbirlerine gıcıklıkları vesilesiyle, ihtiyaç üzerine inşaa edilmiştir.
>Murat, koyayım da tur at!
Gel sefer git sefer bunlar ciddi kondisyon yapmışlar.
Üzerinde anatomi dersi verilebilecek vücuda sahip olmuşlar ve bu onlara özgüven vermiş sanırsam.
Ayrıca nefeslerini ve seslerini de açmış bu turlar.
Hele bir de bunların ikisinin de fotosunu yan yana koyup öküz gibi (tercihim her zaman öküzdür) bakarsanız, yavaş yavaş birbirlerine benzediğini göreceksiniz.
Eee, zamanında yüzlerce tur atmışlar birlikte, üzüm bile üzüme bakabiliyor ve bu sayede kararabiliyorsa, Muratlar tabiki de birbirine benzeyebilir.
Ek olarak isimlerini İngilizceye çevirip karşılaştıralım,
Purpose Gray (Murat Boz)
Purpose Boughsword (Murat Dalkılıç) (utanmıyorum yaptığımdan, yine olsa yine yaparım, 'dal' ingilizce ne demek bilmiyordum evet)
Akı, karayı birbirine katacak, dallı kılıçlı bir amaçları var demek istiyorlar.
>'dalkılıç' kelimesinin, kalem anlamına geliyor olması da muhtemel.
Well, for now that's it mate.
-
En son mesaj attığımdan beri araştırma içersindeydim.
Daha önce bu iki arkadaşın, Nihal isimli bir kıza yazdıklarını öğrendim, kızın abisini buldum ve ikisininde geçmişleri hakkında bilgi sahibi oldum. Çünkü bu abi, onlardan bahsederken sürekli gelmişleri ve geçmişlerini anıyordu.
Boz olan Murat, eskiden de aynı tipteymiş, mahallenin uzun boylu yakışıklısıymış. Hani hepimizin ilk defa kız memesi elleyen arkadaşları olur ya, işte Murat Boz da onlardan bi tanesiymiş.
Dalkılıç ise ortalama bir türk erkeği boyunda olduğu için kendisini farklı alanlarda geliştirmiş. Gitar çalabiliyormuş. Sadece, caddelerde rüzgarı çalabiliyormuş ama olsun.
Sonradan ikisi de bu abinin kız kardeşine asılmışlar. Ordayken abiyi hayatın bazı gerçekleriyle yüzleştirmek zorunda bıraktım ''Nihali harcamışlardır abi'' dedim.
Kavga çıktı. Bu abi cemaatçiymiş. Cemaatten adamlar gelip beni dövdü. Hemde maklube kaşığıyla dövdüler, üzerime ayran döküp kahkahalar attılar. Efektsiz Life of pi filmi seyrettirdiler. Kaplan gerçek değilmiş.
İntikam almak için vakit gazetesinin ilk ve son sayfasının ortasına cumhuriyet gazetesinin ortasını koydum. Baygınlık geçirenler ve ayranı tek seferde kafaya dikip intikam yeminleri edenlerin arasından kaçıp kurtuldum.
Sonra ne mi oldu ?
Nihal ile çıkmaya başladık
Yemişim muratları, nihal ve ben mutluyuz
-
Kaplan gerçek değil miymiş? 
-
2 haftada 1 vesikalık çektiririm, 2 haftada 1!
Ritüel, ayin misali, şu hani sizin hiç bilmediğiniz yerde, bu yüzdendir anlatmaya çabalamayacağım.
O an gelir, kamera hazırlanır, ayarları yapılır, omuz geriye göğüs dışarıya alınır, kamera bir kez daha ayarlanır...
Hayatımda hiç olmadığım kadar heyecanlı ve mutlu olurum, hele kamera arıza yaptı mı 2-3 dakika, en mutlu günü hayatımın.
Çünkü şu son 3-5 yılda o fotoğrafçı kadar ilgilenenim olmadı benim,
mübalaa etmiyorum,
hak almıyorum, hiç olmadığım kadar ciddiyim.
Menemen yapması bile, hatta az yağlı az biberli az domatesli, yarım dakkasını almıyor annemin.
Saçmalayamıyorum, çok kötüyüm.
-
Kasıp kavuruyorum, yarım kilo kendime ayırdım, yarımşar kilo da isteyenlere dağıtıyorum.Acılı, tuzlu, tok tutar bir süre.
Azıcık da olsa gücendim bu söyleminizden.
Ben yazmazsam, sen yazmazsan, sen yazmazsan kim yazacak, nasıl çıkacağız ağır gerçeklerin içerisinden.
Ayrıca, ben burada saçmalamasaydım hocam, sen burada olmayacaktın, okumayacaktın saçmalıkları.
Senin okuman bile benim için burada yazılanların saçmlaıklarını bir nebze hafifletir. -
Benim senin yazdığın saçmalıkları okuduğumu nereden çıkardın ?
Ayrıca yazdığın şeyler ağır gerçekleri -çok düşünen birisin sanırsam- hafifletmiyor.
Eğer hayatın sıkıcılığından , monotonluğundan bahsediyorsan hiç bahsetme.
Bunu ben senden çok daha iyi biliyorum emin olabilirsin.
-
quote:
Orijinalden alıntı: pc332
Benim senin yazdığın saçmalıkları okuduğumu nereden çıkardın ?
Ayrıca yazdığın şeyler ağır gerçekleri -çok düşünen birisin sanırsam- hafifletmiyor.
Eğer hayatın sıkıcılığından , monotonluğundan bahsediyorsan hiç bahsetme.
Bunu ben senden çok daha iyi biliyorum emin olabilirsin.
dorukhans'ın düşünen biri olduğunu "sanmak" ağırdır sen nasıl sanıyorsun şuana kadar yazdıklarının hepsini okudum %10 unu anladım
-
quote:
Orijinalden alıntı: mhcd
quote:
Orijinalden alıntı: pc332
Benim senin yazdığın saçmalıkları okuduğumu nereden çıkardın ?
Ayrıca yazdığın şeyler ağır gerçekleri -çok düşünen birisin sanırsam- hafifletmiyor.
Eğer hayatın sıkıcılığından , monotonluğundan bahsediyorsan hiç bahsetme.
Bunu ben senden çok daha iyi biliyorum emin olabilirsin.
dorukhans'ın düşünen biri olduğunu "sanmak" ağırdır sen nasıl sanıyorsun şuana kadar yazdıklarının hepsini okudum %10 unu anladım
dorukhans'ın bana gelen cevabından sanki hayattan sıkılıyormuş da burada can sıkıntısını gidermeye çalışıyormuş gibi düşündüm ona göre yorum atmıştım.
-
Buraya geliş sebebim zorunluluk ve can sıkıntımın sebebi üşengeçlik, üşengeçliğimin sebebi sonu belli olmayan işlere kalkışmak istememem, bu işlere kalkışmak istemememin sebebi ise mutsuzluğa kapılmak istememem.
Kimse mutsuz olmak istemez.
Ciddi ve dürüst bir şekilde bütün hayatımın üzerine kurulu olduğu gerçekler.
Buraya geliş sebebim başta da söylediğim gibi kendimi zorunlu hissettirmem.
Ayrıca,
eğer saçmalıkları okumadıysan, nasıl gereksiz olduğu fikrine kapılıyorsun?
-
quote:
Orijinalden alıntı: dorukhansn
Buraya geliş sebebim zorunluluk ve can sıkıntımın sebebi üşengeçlik, üşengeçliğimin sebebi sonu belli olmayan işlere kalkışmak istememem, bu işlere kalkışmak istemememin sebebi ise mutsuzluğa kapılmak istememem.
Kimse mutsuz olmak istemez.
Ciddi ve dürüst bir şekilde bütün hayatımın üzerine kurulu olduğu gerçekler.
Buraya geliş sebebim başta da söylediğim gibi kendimi zorunlu hissettirmem.
Ayrıca,
eğer saçmalıkları okumadıysan, nasıl gereksiz olduğu fikrine kapılıyorsun?
Yazdığınız sözlere - adı her neyse - sadece baktım, okumadım.
Biliyorsunuz ki bakmak ve okumak arasında fark vardır...
-
quote:
Orijinalden alıntı: pc332
quote:
Orijinalden alıntı: dorukhansn
Buraya geliş sebebim zorunluluk ve can sıkıntımın sebebi üşengeçlik, üşengeçliğimin sebebi sonu belli olmayan işlere kalkışmak istememem, bu işlere kalkışmak istemememin sebebi ise mutsuzluğa kapılmak istememem.
Kimse mutsuz olmak istemez.
Ciddi ve dürüst bir şekilde bütün hayatımın üzerine kurulu olduğu gerçekler.
Buraya geliş sebebim başta da söylediğim gibi kendimi zorunlu hissettirmem.
Ayrıca,
eğer saçmalıkları okumadıysan, nasıl gereksiz olduğu fikrine kapılıyorsun?
Yazdığınız sözlere - adı her neyse - sadece baktım, okumadım.
Biliyorsunuz ki bakmak ve okumak arasında fark vardır...
tamam sende haklısın
-
Ne dedim ya da neler demedim, bunların şimdilik önemi yok.
Sus, arkana yaslan ve gözlerimin derinliklerinde..
Yok inme oralara, ama girmek istiyorsan eğer, kararlıysan gözüme girmeye, girmişken şu lifleri de yumuşatıver.
Çıktığında ben sana hesap sorayım, sen fişsiz olur abi de,
böyle usulsüzlükler hep senin başının altından çıksın ve ben o başın altını merak etmeye başlayayım.
Elime bıçağı aldığım gibi başının altına doğru saplamaya çalışayım, sen 10 saniyede 10 hareket yapıp bıçağı bile ve elimden düşür.
Bundan dolayı benim sinirim bozulsun ve yumruğumun tadını çıkar,
yumruğumun tadını çıkarırsan geriye sadece tadsız bir yumruk kalır. -
..ve toplumsal yaşamın, Marx'ın özü ve biçimi olarak görürsek, yeni özün eski biçim mümkün olduğu her yerde çakıştığı bir toplumun, kendi kendini tekerrürü için oluşturduğu psikolojik problemler her zaman bu yalnızın hayatında vuku bulur.
Her zaman..
Yıkanmam lazım doktora gideceğim.
Sonraları Stalin abiden alıntılar yapmayı planlıyorum, gulag kokacak buraları. -
Sadece iş arkadaşlarım bana 'aşkım, hayatım, bitanem' derdi.
Hiçbir sebep yokken, günümü yaparlardı.
Ama artık demiyorlar.
Bugünlerde hep 'İçine ettiğimin adasında hindistan cevizi yiye yiye içimiz bembeyaz oldu lan' diyorlar.
Onlar adına seviniyorum.
Dışları hala siyahlamaya devam etse bile içleri beyaz, bembeyaz.
Şaka bir yana, tabiki de ırkçılığa hayır!
Lord, Forgive Us -
-
Şu şurada dursun - https://en.wikipedia.org/wiki/Victor_Prosper_Considerant
Aha bu da boş bir yere kıvrılsın - Principles of Socialism:Manifesto of 19th Century Democracy
Çok sevdim la bu grubu.
-
Yakın arkadaşım, köy evinde yaşadığım içler acısı durumu görerek sarfettiği cümle,
Kaçak elektrik kullan.
Benim cevabım,
Evet aga, o da Allah'ın bir kulu ama lanlı lunlu cümleler kurmana hiç gerek yoktu. -
Can Yücel
Aynalar insan değil.
Aynalar insan...
Hem de ikisi,
Hem insan, hem ayna...
İster Manhattan'ın doğu yakasında,
İster boğaz şehrinin Kumkapı'sında...
Herkes yalanları söyler,
Doğruları söyleyerek.
Ama herkes...
Yeni Rakı masasındaki sarhoş ağızlar bile.
- Allen Ginsberg
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
