Şimdi Ara

İslam, Güzellik ve Kolaylıktır

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1
Cevap
0
Favori
58
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Günümüz toplumlarında insanların bir bölümü din ahlakından uzak
    bir yaşam sürmektedirler. Çünkü toplum genelinde, güzel ahlakın
    yaşanmasının zor olduğu şeklinde yanlış bir kanı hakimdir.


    Aslında insanların çoğunluğunun böyle yanlış bir bakış açısına sahip
    olmalarının temelinde Kuran'ı tam olarak bilmemeleri ve din hakkında
    duydukları hurafelerle gerçek İslam'ı ayırt edememeleri yatmaktadır.
    Öncelikle Allah'ın Kuran'da insanlara yaşamaları için tarif etmiş olduğu
    ahlak insanların fıtratlarına en uygun olan yaşam şeklidir. İnsanı yaratan
    da dini yaratan da Allah'tır. İnsanın gücünün sınırlarını, nefsini, ruhunu
    en iyi bilen Allah, insanlar için en kolay olan dini indirmiştir. Bu kesin
    bir gerçektir. Allah insanları din fıtratı üzerine yaratmıştır. Bir insanın
    dünyada huzur bulacağı tek model, İslam ahlakını tam anlamıyla
    yaşamaktır. Kuran'da insanların din ahlakını kolaylıkla
    yaşayabilecekleri şu ayetle bildirilmektedir:
    "O, sizleri seçmiş ve din konusunda size bir güçlük yüklememiştir, atanız
    İbrahim'in dini(nde olduğu gibi.)"(Hac Suresi, 78)
    Allah'ın ayetinde bildirdiği gibi Kuran ahlakını yaşamak son derece
    kolaydır. Çünkü dinin özünde güzel ahlaklı olmak vardır. İnsanın
    ruhuna en çok zevk veren hal güzel ahlaktır. Her insan dürüstlükten,
    samimiyetten, şefkatten, merhametten, güzel sözden, tevazudan ve
    yumuşak başlılıktan hoşlanır. Vefasızlık, sadakatsizlik, yalan, kötü söz,
    ikiyüzlülük ve kibir her insanın canını yakar. İnsanın bahsettiğimiz bu
    güzel hasletleri yaşaması ve bunda sebat gösterebilmesi ancak vicdanına
    uymasıyla mümkün olur. Bir kişinin ömrünün sonuna kadar vicdanının
    emrinden çıkmaması ise ancak Allah korkusunu gereği gibi yaşamasıyla
    mümkündür.
    Ayrıca din ahlakını yaşamak kişiyi sosyal hayattan, güzelliklerden,
    sanattan ve estetikten alıkoymaz, aksine daha çok zevk alır hale
    getirir. Vicdanları mutmain olan müminler, vicdanlarında hiç bir sıkıntı
    hissetmemenin rahatlığıyla çok hoşsohbet, neşeli ve dışadönük insanlar
    olurlar. Sanattan, güzellikten, estetikten ve Allah'ın bu dünyada tüm
    insanlar için, ahirette ise sadece müminler için yaratmış olduğu
    nimetlerden büyük bir zevk alırlar. Güzel bir mekandan etkileyici sanat
    eserlerine, rengarenk çiçeklerden birbirinden lezzetli meyvelere kadar
    herşeyin kendilerine Allah tarafından verilmiş nimetler olduğunu bilir ve
    bundan büyük haz duyarlar. Ayrıca her şeye sahip olmak hırsıyla
    dünyaya bağlanmayıp, herşeyin gerçek sahibinin Allah olduğunun
    bilinciyle davrandıklarından, sahip olduklarını kaybetme konusunda
    endişeye kapılmaz, tevekkülsüzlük yapmazlar. Bu da, onların nimetleri
    daha büyük bir zevkle yaşamalarını sağlar.
    Bununla birlikte müminler, Allah'ın sanatını görmenin bilinciyle de
    güzellikten çok büyük zevk alır ve bulundukları ortamı yine bu
    bilinçle güzelleştirirler. Tüm sanatsal değerler müminler için kıymetlidir.
    Üstelik müminlerin estetik anlayışı çok gelişmiştir. Nitekim Hz.
    Süleyman'ın hayatı da bunun en güzel örneklerinden birini teşkil
    etmektedir. Bilindiği gibi, Hz. Süleyman'ın Sarayının ihtişamı ve güzelliği
    nesiller boyunca hayranlıkla anılmıştır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Irk ve Milliyet kavramları
    16 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.