Şimdi Ara

Hi-fi, hi-end bazı satıcıların pazarlama stratejisi mi? (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
143
Cevap
7
Favori
12.445
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TBB

    Hifi hi-end satıcıların stratejisi mi başlığının ağırlıklı audio cd kavgasına dönüşmesi ilgnç gerçekten...

    Bire bir aynı kalitede rip edilme olayı her ne kadar da 1-0 şeklinde digital çevirme ile yapılsa ve teoride çok ta doğru olsa da, pratikte ses farkını şahsen ben çok iyi görebiliyorum.

    Yıllardır müzik dinmeleyi çok severim, 10 yaşımdan bu yana yaklaşık 30 senedir, zamanın teknolojisine göe plak, kaset ve 91 den bu yana cd destekli dinlediğim müzik medyalarında plaktan gelen sesin en doyurucu ve kaliteli ses verdiğini kabul etmem gerekiyor.

    CD kalitesinde ses alabildiğim kaset ve kaset kayıtları da şaşrıtıcı olarak olmadı değil fakat , cd kalitesi tartışılmaz muhakkak....Fakat cd de ne kadar kayıt iyi yapılmış olursa yapılsın her zaman bir yapaylık, bir gerçek tınıyı verememe hissini duyuyorum.

    320 kbps kalitesinde ya da FLAC olarak kayıt edilmiş kopya bir cd bile o albümün orjinalini dinlediğinizde çok cansız kalabiliyor. Ses kalitesinde ziyade sesin dolgunluğu ve gövdesi mi diyeceğiz bilemiyorum ama her kanaladan orjinal bir audio cd kesinlikle kopyasına göre bir-iki gömlek üstün ses veriyor...

    Sırası ile hoparlör, cihaz ve belki farkını çok hissedemediğim kablo en son sıralaması da işin diğer etkenleri...

    Plaktan kasete, cd ye yapılan kayıtlar ne kadar orjinai gibi yaılırsa yapılsın, kopya cd ne kadar işin gereği gibi hazırlanırsa hazırlansın orjinal fabrika çıkışlı audio cd yerini malesef tutmuyor.

    Tüm arşivimi Focal 826 V VE Marantz 6001 CD player ile dinlemeye çalışıyorum bu arada.

    Başlık ile alakalı olarak ise adına ne derseniz deyin , işçilik ve malzeme kalitesi arttıkça fiyatın artması normal ve doğrudur, alınan ses ise kişiden kişiye değişmekle beraber daha iyi olacaktır.

    Fakat pazarlama mantığı çerçevesinde giriş seviyesi- hi-end arasında konumlandırılan ürünlere gereğinden çok daha fazla paralar isteniyor olması , nadir alınabilmesi ve size kattığı prestij mantığı dahilinde her markada olduğu gibi olacaktır.

    İstediğiniz kadar dolu bir 3 serisi BMW kullanın, hiç bir zaman 5 serisini, 5 serisi de 7 serisini kalite anlamında geçmeyecektir.




    Sn TBB
    Bu konu başlığı altında Benim amacım, herkesin doğru diye bildiklerini teyit etmek değil, "DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI" düzeltmek.

    "audio cd kavgasına dönüşmesi ilginç" yazmışssınız, kısmen haklısınız, malesef herkesin yetiştirilme tarzı yada karakteri aynı değil, bazıları hemen kavga çıkarmaya müsait, karşı tarafı hiç düşünmeden yazdıklarıyla saygısızca saldırabiliyor. "Benim bildiğim bu şekilde yada Size katılamıyorum şu şu sebeplerden doğrunun bu olduğunu düşünüyorum vb. " diye düzeyli yada mantıklı cevaplar yazamıyorlar veya yazdıklarının yanlış olduğunu öğrendiklerinde, konuyu saptırıp farklı şeyler yazarak kendilerini haklı göstermeye çalışıyorlar. Ancak bunlarıda düzeltmek için cevap vermek yerine sessiz kalıp, o şahısların doğruyu görmelerini sağlayabiliriz. Zaten bu konu başlığında işlenen hususlar bir çok kişinin canını çok fazlasıyla sıkıyor.

    "Bire bir aynı kalitede rip edilme olayı her ne kadar da 1-0 şeklinde digital çevirme ile yapılsa ve teoride çok ta doğru olsa da, pratikte ses farkını şahsen ben çok iyi görebiliyorum." yazmışsınız. Görebiliyorum derken duyabiliyorum yada kulaklarımla algılıyorum demek istediğinizin farkındayım. "320 kbps kalitesinde ya da FLAC haldeki ses dosyalarını kullandığınız için "DAC" (Digital/Analog cevirici)ın ne olduğunu bildiğinizi düşündüğüm için soruyorum.
    Bilgisayarın USB portundan bağladığınız harici X markası bir DAC'ın, analog çıkışlarını da ses sisteminizin amplifikatörüne bağladığınızı düşünün. Bilgisayarınızı kullanarak ilk önce orjinal müzik CD'sini, daha sonra imajını, daha sonrada kopyaladığınız CD-R'yi dinlediğinizde 3 ayrı (bana göre aynı) medyadan duyduğunuz ses arasında fark varmıdır?

    Yukarıda yazmış olduğum soru; stereo ses sistemi hususunda yazı yazan arkadaşlarca da korkusuz ve tarafsız olarak cevaplanırsa, doğruya daha hızlı ulaşabileceğimizi düşünüyorum.

    Yanlış yada doğru şu ana kadar vurguladığım konulara çok fazla kişi teşekkür etmesede, doğru bildiklerini düzeyli bir şekilde yazan tüm arkadaşlara, okuyanları bilgilendirdikleri için Ben çok teşekkür ederim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TBB

    Hifi hi-end satıcıların stratejisi mi başlığının ağırlıklı audio cd kavgasına dönüşmesi ilgnç gerçekten...

    Bire bir aynı kalitede rip edilme olayı her ne kadar da 1-0 şeklinde digital çevirme ile yapılsa ve teoride çok ta doğru olsa da, pratikte ses farkını şahsen ben çok iyi görebiliyorum.

    Yıllardır müzik dinmeleyi çok severim, 10 yaşımdan bu yana yaklaşık 30 senedir, zamanın teknolojisine göe plak, kaset ve 91 den bu yana cd destekli dinlediğim müzik medyalarında plaktan gelen sesin en doyurucu ve kaliteli ses verdiğini kabul etmem gerekiyor.

    CD kalitesinde ses alabildiğim kaset ve kaset kayıtları da şaşrıtıcı olarak olmadı değil fakat , cd kalitesi tartışılmaz muhakkak....Fakat cd de ne kadar kayıt iyi yapılmış olursa yapılsın her zaman bir yapaylık, bir gerçek tınıyı verememe hissini duyuyorum.

    320 kbps kalitesinde ya da FLAC olarak kayıt edilmiş kopya bir cd bile o albümün orjinalini dinlediğinizde çok cansız kalabiliyor. Ses kalitesinde ziyade sesin dolgunluğu ve gövdesi mi diyeceğiz bilemiyorum ama her kanaladan orjinal bir audio cd kesinlikle kopyasına göre bir-iki gömlek üstün ses veriyor...

    Sırası ile hoparlör, cihaz ve belki farkını çok hissedemediğim kablo en son sıralaması da işin diğer etkenleri...

    Plaktan kasete, cd ye yapılan kayıtlar ne kadar orjinai gibi yaılırsa yapılsın, kopya cd ne kadar işin gereği gibi hazırlanırsa hazırlansın orjinal fabrika çıkışlı audio cd yerini malesef tutmuyor.

    Tüm arşivimi Focal 826 V VE Marantz 6001 CD player ile dinlemeye çalışıyorum bu arada.

    Başlık ile alakalı olarak ise adına ne derseniz deyin , işçilik ve malzeme kalitesi arttıkça fiyatın artması normal ve doğrudur, alınan ses ise kişiden kişiye değişmekle beraber daha iyi olacaktır.

    Fakat pazarlama mantığı çerçevesinde giriş seviyesi- hi-end arasında konumlandırılan ürünlere gereğinden çok daha fazla paralar isteniyor olması , nadir alınabilmesi ve size kattığı prestij mantığı dahilinde her markada olduğu gibi olacaktır.

    İstediğiniz kadar dolu bir 3 serisi BMW kullanın, hiç bir zaman 5 serisini, 5 serisi de 7 serisini kalite anlamında geçmeyecektir.



    +1

    arkadaşım daha önce de yazmıştım buraya ben ve hemen hemen aynı fikirdeyiz . teşekkürler.

    @Zorhan

    gelelim şimdi herkezin doğru bildiği yada bu güne kadar doğru olduğu kabul edilen bir olaya . şimdi müzik ve ses öyle bir şeydir teoride dogru yada dogru kabul edilen şeyler farklı olabilmektedir.

    örneğin ben kendim için konuşayım arkadaşım ben bilgisayardan müzik dinlerken orjinal cd için (konuşuyorum ki ses sistemi olarak aynı ses sitemine bağlı bir çık cihazım)

    hiç o kadar beğenmekte değilim ve normal müzik ve ses yapısından uzakta gelmektedir bana enstruman sesleri ve şan kısımları bana daha metalik gelmektedir. her zaman bunu da ayırt edebilmek kulakla daha doğrusu cihazların orjinal tınılarını bilmekle alakalıdır. örnek verecek olursak bugun normal bir ev ortamında gitar yada herhangi bir müzik aleti çalsanız dahi o aletin asıl tonuna vakıf olmaya biliyorsunuz ki bunuda profesyonel ses kayıt odasına girince anlaya bilirsiniz. yine dediğim kulak hassasiyeti ile alakalı

    gelelim cd ortamında kayıt olayına vs. dedikleriniz bana göre daha doğrusu duyabildiğim ses yapısına göre teoride ve mantıksal algoritmik olayda son derce haklısınız.

    fakat benim doğru bilip savunduğum birşey eğer siz o orjinal cd nin aynısın almayıp ve kopyalama şeklini aynı şekilde yapmıyorsanız aralarında mutlaka farklar olacaktır . bakın bu bana göre

    ve daha önce de dediğim cd lerde zamanla bozulmaktadır. buna bin bir türlü hava koşulu ortam koşulu ki özellikle benim yaşadığım gibi nem oranı %90 ile %98 arasında değişen bir yer için gecerli .

    ve gelelim arkadaşa sorduğunuz üç şey farkına .

    birincisini cevapladım bilgisayar ortamından çıkan sesler daha metalik bir sestir . sende fark edersiniz bir cd çalar ile arasında kalite farkı olduğunu.

    gelelim müzikte dinleme olayına ben sana aynı şarkıyı aynı cihaz ortamında günde üç kez ve üç gün dinleteyim ve senden gözlerini kapatım yorumlamanı istesem bana dinlediklerinin hepsinde de farklı şeyler hissettiğini duydugunu söyleyeceksindir. zira müzik sadece dinleme ve kulak işi olduğu gibi ruhsal manevi bir olgu dur. bu yüzden dir ki hiç bir zaman aynı ruh hali ve psikololide değilseniz aynı şeyleri hissetmeyeceksinizdir. zaten bir cihaz dinlemesi yapılırken o yüzden sakin ve huzurlu olması ve dinleme süresinin daha uzun süreli olması istenir. siz bu tür olguları benimsemeden diyorsunuz ki ben bilgisayar olsun ve bilgsayara bağladığın cihazdan ses olarak fark yok demektesiniz. ki bu yanlış bir yorumdur .teoriksel ve matematiksel olarak konuşursan haklısın ona lafım yok ama zaten müziğin yapısına aykırı olan birşey kesinlik ki bana göre bu.

    size örnek ben sinirli olduğum zaman mid-tizleri daha şiddetli duymaktayım ve orta ve alt sesler kullağım o kadar hasas olmamaktadır. bunu gibi .

    aynı orjinal cd yi 3 farklı ortamda dinlediğimizin yorumu

    bir bose marka bir discman ve shure kulaklık . burda sana insan sesinden örnek vereyim ne kadar cümleye dökersem artık çok fazla metalik ses olmamakla beraber kulağıma gelen ses nasıl deyim yalından uzak daha bir tize sanki normal sesin biraz daha üst versiyonu gibi gelebilmekte

    bilgisayar ortamında ise tamamen metalik gelmekte kayıt yapanlar bilir.

    yamaha marka cd player ve onkyo avr den aldığım ses insan sesi için konuşuyorum . daha bir gerceğe yakın yalın ve sade gelmekte.ki kabinler 2-way iken duyduğum ve hissetiğim farklı 3-way iken duyduklarım farklı.

    bir örnek daha aynı anfiye bağlanan üc farklı cd player birbilerinden faklı ses verebilmektedir. ki bu avr ye pc yi de bağladığınız zaman size hiç bir ses tatmın edici gelemez . sırf bu yüzden cd player yakınlaşa bilmek için 1000 tl yada daha fazla paralara convert cihazları takılmakta .

    hatta ben iki farklı ortamda kayıt almaktayım birisi roland vs 1680 diğeri ise avid mbox pro3 ikisinde alt sistemi macintosh fakat gel görki asla roland 1680 nin performansını vermemekte

    tabi bu dediklerimin hepsi kişisel duyum ruh hali ve zamanla oluşan karışına çıkan sorunlar sayesinde oluşan bilgi ve bu hiç birzaman genel olamaya bilir zira herkez her şeyi aynı şekilde duyabilemiyor.

    umarım okuyan arkadaşlar konularda fikir sahibi olabilirler. müziksiz kalmayın dostlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pctechnic01 -- 2 Nisan 2012; 9:49:16 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan



    Forumda bu başlık altında yazanları okuyanlara yanlış bilgi vermemek için; tırnak içinde yazıyorum "İMAJI ALINAN BİR CD, DVD VB. DİGİTAL MEDYANIN İÇİNDE MEVCUT BİLGİLER İLE KOPYASI ÇIKARTILAN ORTAM ARASINDA (CD-R, DVD-R VB.) 1 BİT BİLE FARK YOKTUR, İÇİNDEKİ VERİLER, ORJİNAL MEDYA İLE BİRE BİR AYNIDIR, BUDA ŞU DEMEKTİR, KOPYA CD-R İLE ORJİNAL CD ARASINDA FARK YOKTUR , AKSİNİ SÖYLEYENLERİN BUNU NASIL ALGILADIKLARINI ANCAK PİSİKOLOGLAR ANLAYABİLİR "
    "İmajı alınan medyalar ile kopyaları arasında fark vardır" diye iddaa edenlerin, lütfen bilimsel verilerle en azından bu başlık altında yazmasının doğru olacağını düşünüyorum.



    -------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


    Sn pctechnic01,
    Yamaha marka CD Playerinizin, CD-R yada CD-RW medyaya kopyaladığınız CD'yi okuyamıyor olması cihazınızın kötü olduğu anlamına gelmez, bu tamamen CD Playerinizin gözünün özelliğiyle alakalı bir durum, CD Playerlerde ses kalitesini Dijital/Analog çevirici devreler, kullanılan malzemeler ve mühendislik yapı belirler. McIntosh marka bir CD Player CD-R yada CD-RW medyayı okuyamıyor diye "bu cihaz dandik" diyecek biri çıkmaz herhalde.

    Son mesajlara bakarak, gerçekten bir psikoloğa ihtiyaç var bu formda.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan

    Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok.

    no comment

    Alıntıları Göster
    "Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok. "

    Yukarıdaki yazıyı defalarca yazıp cevap vermek istemediğim, sansüre karşı olduğum halde, "yazdıkları hakaret içeren kişileri" bundan sonra bloklamaya karar verdim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zorhan -- 2 Nisan 2012; 19:41:34 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan


    "Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok. "

    Yukarıdaki yazıyı defalarca yazıp cevap vermek istemediğim halde yazdıklarının direk hakaret içeren kişileri bundan sonra bloklamaya karar verdim.



    haklısın fakat hiç bir şekilde buraya hakaret vari konuşmada kimse bulunamaz arkadaşım herkezin bir doğrusu vardır onu söyler gecer ve aslında burda bunun böyle olması gerekirdi fakat bana göre müzik hasas bir olgu olduğu için ve bizede öğretilen ilk şey duymadan dinlemeden ve hissetmend hiç bir parçanın çalınmamasıdır merak ediyorum burada bu kadar yazı yazıldı ama kimse müzik ve sesle ilgili birşey yazmadı dogru dürüst

    söylediğin ortamlar arasında herzaman fark olacaktır. tıpkı aynı tondan olupta aynı notadki şerkıyı iki farklı insandan dinlemek gibidir.

    örnekle acalım şarkı sol minordur yani (nihavent makamı) ve notalar herşey aynıdır. fakat birini atıyorum tarkan sölesin diğerini de murat boz ki ses renkleri de hemen hemen aynı ama dinlediğin zaman hemen anlaşılmaktadır .

    işte benim duyumlamama göre cihazlar arasında bu tarz farklar vardır dediik ne deli olduğumuz ne birşey olduğumuz kaldı haklı olarakta ben yukarıda öyle birşey yazdım




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan

    Sahibinden.com'da gezinirken gözüme çarpan bir ilan ve açıklamaları çok ilginç, ayrıca detaylı geldi. Her türlü düşüncenin forumlarda rahatça söylenmesi ve okunması foruma giren kişilerinde ona göre karar vermesi gerektiğini düşündüğümden aşağıda linkini ve açıklamarı veriyorum.

    http://www.sahibinden.com/ilan/alisveris-ev-elektronigi-ev-ses-sistemi-jm-lab-focal-utopia-73966888/detay


    "Jmlab Focal Utopıa tüm üniteler orjınal değişen yok. Bugüne kadar sayısını bile hatırlayamayacağım kadar hoparlör değiştirdim. Bu değişikliklerde müzik kulağına güvendiğim kişiler bayağı etkili oldular bu şahıslar kimi zaman baslar uzuyor diyerek kimi zaman tizler çok parlak diyerek kimi zaman ise midler çok geride diyerek benim elimde olan cihazlara hafiften çamur ataraktan sağolsunlar bugüne kadar birçok cihaz dinlememe sebep oldular. Bu kişilerin gerçek amaçlarını anladığımda ne kadar büyük hatalar yaptığımı ne yazık ki çok geçde olsa anladım. Şuan geriye dönüp baktığımda aslında bu kişilerde hiçte müzik kulağının olmadığını şahsen 200 tl.lik sıradan bir cd çalar ile 15.000 tl.lik cd. çalar arasındaki ses farkını bile bir kaç gözü kapalı gerçekleştirilen kör testinden sonra ayırt bile edemediklerini fark ettim. Bu kişiler High-end sayılan cihazlara bile hiçbir nota bilgisine sahip olmamalarına rağmen hiç bir müzik aleti çalma yeteneklerine sahip olmamalarına rağmen çok büyük firmaların o kadar ses mühendisi çalıştırıp ürettikleri High-end cihazlara sanki kendileri bu konuda yeterli imiş gibi, Hi-fiye gönül vermiş kişilerin ellerindeki servet sayılacak cihazlara çamur atıp piyasaya ikinci ele düşmesine sebep oluyorlar. Halbuki kendileri hoparlörün desibelinden (hassasiyetinden), omajından dolayı diğer hoparlörün gerisinde çaldığını ayırt etme yeteneğine bile sahip kişiler değiller. Hatta ve hatta yapılan dinletilerde bir hoparlörün diğerine göre daha önde çaldığını iki hoparlörün ses lerinin farklı olduğunu, bu nedenle hoparlörlerden birinin arızalı olabileceğini iddia edip, dinlediği müziğin stereo müzik olduğunu unutan, iki hoparlördende aynı sesi almaya çalışan, müziğin mono kayıt anlamına gelecek tartışmalara sebebiyet verecek iddialarda bile bulunabiliyorlar. Bu sebepten dolayı lütfen satışa sunulan hoparlörü kendi kulak zevkinize göre dinleyerek alın, elinizdeki cihazların kıymetini bilin, herkesin söylediğine kulak asmayın ben hi-fi ye olan merakım sebebi ile boş zamanlarımda internetten cihazlar hakkında yapılan yorumları araştırırım formlarda öyle yorumlar yapanlar varki sanırsınız ki bu adam bu konuda çok bilgi sahibi hiç alakası yok bir kaç yıl evvel aynı formda almayı düşündüğü cihaz hakkında görüş soranlar şuan formlarda duayin kesilmiş her cihaz hakkında görüş bildiriyor. Halbuki burada amaç formlarda yaptığı olumlu yorumlarla elindeki cihazı biran evvel satabilmek. Cihazların çogu kullanıcısını tanırım hatta internette satışa sunulan cihazların hangi ilde kimden kime hangi fiyata gittiği konusunda azda olsa bilgi sahibiyimdir, çok insanlar gördüm ard niyetli kişilerin sözlerine itibar edip sahip olduğu High-end cihazları öldüm fiyatına satıp tekrar kendi sattığı cihazdan daha düşük cihazları iki üç misli fiyata alanları, hatta bu müzik kulağına güvendikleri kişiler yüzünden kendi cihazından daha alt sınıf cihazlara fark verip takas edenler bile var. Zaten sizin cihazlarınıza çamur atanların belkide amaçları dolaylı yoldan sizin çok büyük paralar ödeyip aldığınız cihazlarınızı elde etmek olabilir. Artık yarım yamalak bilgisiyle sizin zihninizi bulandırıp cihazlarınıza karşı soğutanlar yüzünden biran önce satıp kurtulmak istediğiniz, servet değerinde paralar ödeyerek binbir güçlükle ödeyip sahip olduğunuz hatta borcunun bitmesine bir kaç taksit kalan cihazınız birde bakmışsınızki bu müzik kulağına çok güvendiğiniz arkadaşınız zannettiğiniz kişinin oluvermiş hemde ödediğiniz paranın üçte bir fiyatına yani öldüm fiyatına, cihazlarınıza çamur atılmasının sebebinin bu olabileceğini acaba hiç düşünmüşmüydünüz? müzik kulağına çok güvendiğiniz kişi belki hangi sesin daha doğru ses olduğunu bilmeyecek iki sesi birbirinden ayıt edemeyecek kadar bilgisiz olabilir. Belki baslarını bir şekilde yetersiz bulduğunuz hoparlör müziğin içindeki olması gereken gerçek bası binayı sallamadan , vitrindeleri oynatmadan tatlı bir şekilde derinden hissettirerek detaylı olarak veriyor. Belkide baslarını çok beğendiğiniz başka bir hoparlör evde vitrinleri oynatıyor ancak belkide dinlemiş olduğunuz müzikteki olması gereken basla hiç alakasız abartılı bir bas veriyor. Şimdi acaba hangi hoparlör doğru sesi veriyor. Tabiki bu konu ile ilgili olarak sizde müzik kulağına çok güvendiğiniz kişinin görüşlerini soracaksınız hatta birlikte birde müzik dinlentisi yapacaksınız cevabınıda o müzik kulağına çok güvendiğiniz kişi size hemen verecek aynen şöyle diyecek görüyormusun bu hoparlörün bası binayı sallıyor, vitrindeki bardakların sesini duyuyormusun? sendeki hoparlör bütün bunları yapamıyor. Acaba bina sallanırken, vitrindeki bardaklar oynarken müzikte detaylar kaybolmuş olabilirmi? bu binayı sallayan rahatsız edici baslar yüzün midler, tizler geri planda kalmış olabilirmi? Karşınızdaki kişinin müzik kulağına çok güveniyorsunuzya sizde yine onun etkisinde kalarak gidip onun aylardır satmayı başaramadığı o hoparlörü ondan çok yüksek fiyatlara ya elinizdeki belkide doğru sesi veren hoparlörünüzü verip üzerinede bir o kadarda nakit verip ondan satın alacaksınız. Belki elinizdeki hoparlörü takasa sokmasanız aynı hoparlörü sadece vermiş olduğunuz nakitle bile alabilirsiniz. Bunların tek özelliği High-end cihazları bir şekilde ele geçirip bulundukları çevrede odyofil olarak kendilerini lanse etmeleridir. Bunlara High-end cihazlarla normal giriş seviyesi sistemleri farklı ortamlarda dinletin inanın iki sistem arasındaki farkı ayırt bile edemezler hatta ve hatta belki giriş seviyesi cihazın sesini daha da çok beğenebilirler. Ayrıca size kullanmakta olduğunuz cihazınızın devamlı eksikliklerinden bahseden bir kişi sanmayınki sizi çok düşündüğü veya sizin iyi bir sisteme sahip olmanızı istediği için cihazlarınıza karşı sizi soğutuyor bu kişiler sizin binbir güçlükle büyük bedeller ödeyerek kurduğunuz ses sisteminizi bir şekilde dağıtıp elinde olan cihazlarını size satmayı planlıyor olabilirler. Birkaç ay sonrada ya anfin çok iyi ancak hoparlörün anfinin yanında hafif kalıyor veya hoparlörün çok iyi anfinin watı düşük anfin giriş seviyesi anfiyi değiştirmen gerek veya cd. çaların zayıf kalıyor veya kablolaman kötü diyerek sizi müzik dinlemekten uzaklaştırıp acaba hangi cihaz hangi cihaza karşı zayıf kalıyor diyerek birde bakmışsınızki müzik dinlemeyi bırakmışsınız hep aynı cd.nin hep aynı parçasını dinleyerek kendi kendinize bir kaç dinlentiden sonra bıkkınlık geldiğini unutup (çünkü hep aynı parçayı dinliyorsunuz ya ) cihazları inceliyorsunuz sizin aslında müzik falan dinlediğiniz yok siz artık ses dinleyip, cihazları inceliyorsunuz. Yani artık bir şekilde mutlaka cihazlardan biri gidecek bu şahıslar size bir şekilde mal satacak . Ancak siz bu kişilerle görüşüp değersiz fikirlerine kulak astığınız sürece hangi cihazı değiştirirseniz değiştirin ne yazıkki bu kişiler yüzünden bir türlü istediğiniz High-end sistemi kuramayacaksınız, dünyanın en iyi sistemini bile kursanız bu kişilere beğendiremeyeceksiniz ve bu sebeple sizin zihninizde de hep bu kişiler yüzünden acabalar bir türlü bitmeyecek siz artık bu kişilerin sözleri ile hareket edeceksiniz hiç durmadan cihazlarınızı değiştirmeye devam edeceksiniz. Adamlar bu işin ticaretini yapıyor yoksa bunların müzik dinlemekle falan hiç bir alakaları yok sizde her türlü sorununuzu hallettiniz eşinizin en küçük isteklerini bile hiç surat asmadan bu ay viza kartına çok yüklendik demeden hemen alıyorsunuz, oturduğunuz ev en High-end ev, bindiğiniz araba son model çocuklarınızı en iyi kollejlerde okutuyorsunuz eh artık çoluk çocuğun rızkını da bu şahıslara bir şekilde verin ne diyim baslar, midler, tizler hayırlı alış verişler."


    Asıl Konu-1




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan


    Yine Sahibinden.com'da gezinirken gözüme çarpan başka bir ilanın aşağıda linkini, açıklamarını ve resmini veriyorum.

    http://www.sahibinden.com/ilan/alisveris-ev-elektronigi-ev-ses-sistemi-jbl-ti10k-kule-hoparlor-76044155/detay

    "JBL Tİ10K ANLATMAYA GEREK YOK DİNLEMEK LAZIM. (başkasının kulağı ile değil kendi kulağınızla)
    NOT : Bugüne kadar kurmuş olduğum sistemler için çevremdeki kişiler hep olumsuz yönde yorumlarda bulunmuşlar, sistemlerime karşı bir eksiklik arayışına girmişlerdir. Canım arkadaşlarım kurmuş olduğum sistemin parasını ben ödediğim halde benden daha fazla benim için üzülmüşler, bu üzüntülü halleriyle zihnimi bulandırdıkları için cihazlardan soğuyarak hi-fi konusunda çok şey bildiğini zanneden canım arkadaşlarımı daha fazla üzmemek için hatırı sayılır büyük meblağlar ödeyerek sahip olduğum ses sistemlerimi dağıtmışımdır. Ben bukadar gaddar ve zalim olmamalıydım 25-30 dakikalığına ses sistemimi dinlemeye gelen insanlara küçük bir servet değerindeki sistemlerde müzik dinlentisi yapmamalıydım, bu arkadaşlara haksızlık ediyordum nede olsa enönemli duyu organımız kulağımızdı bu sebeple diğer duyu organlarından örneğin tat alma duyu organından fedakarlık edip yememeli ve içmemeliydim veyahut görme duyu organından fedakarlık edip ailecek tatile gidip değişik yerleri gezip görmek yerine bu duyu organlarından kısıp en önemli duyu organına yani kulağa daha fazla bütçe ayırıp 15-20 dakikalığına müzik dinlentisine gelmiş olan bu arkadaşları memnun etmek için daha fazla para harcamalıydım. Ancak ne yaparsam yapayım hangi sistemi kurarsam kurayım bu arkadaşların kulakları okadar hassaski mutlaka eksik birşeyler bulabiliyorlardı. Bu kişileri daha fazla üzmemek için hoparlör üzerinde görülen ve ekonomik değeri 20 tl. olan (ODYOFİLSAVAR) haşere ilacını hoparlör üzerinden hiç eksik etmiyorum. Çünkü sistem dağıtıp yeniden sistem kurmaktan çok daha hesaplı, artık yeni kurmuş olduğum ses sistemim için bu kişiler ne zaman yorum yapmaya başlasalar 4 veya 5 dakika hiç birşey söylemeden ve hiçbir yorum yapmadan öylece hoparlör üzerindeki (ODYOFİLSAVAR) haşere ilacına bakıyorum ve bu kişilerin asıl amaçlarının benim iyi bir ses sistemine sahip olmamdan çok, mevcut ses sistemimi dağıtıp ya bana birşeyler satmak veya benden çok ucuza cihazlarımı alabilmeyi planlamış olabileceklerini düşünüyorum. Sizede tavsiye ederim en azından yaz mevsimi yaklaşıyor kendini odyofil zannedenlere karşı kullanmasanızda yazın sivrisineklere karşı kullanırsınız."
    "

     Hi-fi, hi-end bazı satıcıların pazarlama stratejisi mi?


    Asıl Konu-2




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan



    Bu başlık altında bildiklerini düzeyli bir şekilde paylaşanlara tekrar teşekkür ediyorum.

    Eski tarihlerde yüzde yüz analog (kayıt, mix ve mastering işlemi boyunca sesin sayısal verilere dönüştürülmeden) üretimi yapılmış plak, kaset ve oluşturulan kalıbın CD ortamına aktarılarak satışa sunulmuş medyaları tercih eden, analog kayıtları daha çok beğenerek dinleyen biri olarak, asıl istediğim "DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARA" vurgu yapmak ve kimseyi kırmamak.

    Yıllarca kasetten kasete, plaktan kasete yada CD'den kasete kopyası yapılmış müzik parçalarının, orjinali gibi olamayacağını savunmaktayım. Asla kopyalanan analog medya, orjinal medyanın yerini tutamaz. Nedeni ise; hi-fi ve hi-end cihazlarla ilgilenmiş kişilerinde çok iyi bildiği gibi, okuma ve kayıt işlemini yapan cihazların içinde bir çok elektronik devre ve parçanın olması, her bir cihazın kendine özgü kalitesi ve ses rengi olduğunun bilinmesi, en kaliteli ve pahalı cihazları kullansak bile kopyanın asla orjinali ile bire bir aynı olamayacağıdır. Kopyalanan analog bir sesi ise kulaklarımızla duyarak orjinali ile arasındaki farkı algılayabiliriz.

    Ancak, CD'nin imajı alınarak kopyalanması, orjinal medya ile arasında veri olarak hic bir fark olmadığı, hatasız kopyası yapılmış CD-R medyanın içindeki 1 ve 0'lardan oluşan dijital ses dosyası dinlendiğinde, orjinal CD arasında ses farkı olamayacağı, dolayısıyla kopyalanan medyayı hatasız okuyan bir CD Playerlerin, kopya-orjinal medya arasında ürettiği seslerde olmayan farkı kulaklarımızın da algılayamayacağı hususunda, birçok farklı konunun iç içe girdiğini, elma ve armutların ayrılması gerektiğini düşünmekteyim.

    *Bir CD'nin bilgisayara hatasız imajı alındığında, imaj dosyası ile kopyası alınan CD arasında veri olarak hiçbir fark yoktur.
    *Bilgisayardaki İmaj dosyasını hatasız olarak CD-R yada CD-RW medyaya kopyaladığımızda, orjinal CD ile arasında veri olarak hiçbir fark yoktur.
    *Hatasız kopyalanan medyayı ( CD-R yada CD-RW ) CD Playerimize taktığımızda ve cihaz kopya medyayı hatasız okuyabiliyorsa, orjinal medya ile kopyalanan medya arasında seste hiçbir bir fark yoktur. Sayısal olarak, kopya ile orjinali arasında milyarlarca veriden birinin bile değişmesi (1'in 0, 0'ın 1 olması) mümkün değildir. Kopyalama işleminin hatasız yapıldığına emin olmak için, kopyalama esnasında "yazımdan sonra diskteki verileri doğrula" seçeneğini işaretlersek elimizdeki medyanın hatasız kopyalandığını netleştirmiş oluruz.

    -Peki kopyalama işlemi esnasında (CD-R'yi yakma) kullanılan yazıcı cihazlar arasında kalite olarak fark var mı dır? evet büyük fark vardır, yoksa 2004 yılında aldığım DVD / CD YAZICI'yı hala kullanmazdım.
    -Peki kopyalama esnasında (yakma) yazma hızı etken mi dir? evet etkendir, kullanılan CD YAZICI'ya, kullanılan CD-R'ye hatta bilgisayarın konfigrasyonuna, kullanılan programa göre bile değişebilir.
    -Peki kopya için kullandığımız boş CD-R'ler arasında kalite farkı varmıdır? evet hem de çok büyük farklar vardır, hem kalite, hem ömür, hem de farklı özelliklere sahip CD'R'leri her CD Playerin okuyamaması yada içinde kayıtlı verilerin % de 100 okunamaması gibi.

    Buraya kadar yazdıklarımdan sonra, elma ile armutların ayrıldığını düşünüyorum. Ancak, vurgulamam gereken bir konu daha olduğunu fark ettim.
    ***---Bazı marka ve özellikte olan CD Playerler ile disk yüzeyini tarayan laser okuyucusu (gözü), yada CD mekanizması aşınmış CD Playerler; kopya CD-R'lerin, yada çizilmiş CD'lerin içindeki sayısal verileri yüzde yüz oranında okuyamayabilir. Az da olsa bu tür olumsuz durumda elde edilen seste bozulmalar olabileceği göz önünde tutulmalıdır.
    Örneğin değişik DAC (digital/anolog çevirici) tasarımları bu eksik okunan verilere farklı davranabilirler. Özellikle içinde 1-bit DAC’lar bulunan CD Playerler, her bir dijital 0 yada 1’lerden oluşan veriyi analog’a çevirme esnasında zamanlama hatası yaptıklarında, seste kabul edilemez oranlarda bozulmalara neden olabilirler, aynı eksik okunan veri, multi-bit DAC’a sahip bir CD Playerde algılanabilecek ses farkı yaratmayabilir. Bu durumda cihaz sahipleri kendi CD Playerlerinin özelliklerini bilerek ona göre CD-R kullanmaları gerekiyor. Bu çerçevede; eğer CD Playerleri sorunsuz olarak CD-R’leri okuyabiliyorsa, zamanla çizilmiş bir orijinal CD yerine, kopya CD-R’yi kullanmaları, CD Playerlerin ömrü için daha iyi olacağını değerlendirmekteyim. Tabii “Zevkler ve renkler asla tartışılmaz”.

    Herhalde bu kadar yazıdan sonra hiç olmazsa bir teşekkürü hak etmişimdir değil mi? :)


    Asıl Konu-3




  • quote:

    Orijinalden alıntı: pctechnic01

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan


    "Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok. "

    Yukarıdaki yazıyı defalarca yazıp cevap vermek istemediğim halde yazdıklarının direk hakaret içeren kişileri bundan sonra bloklamaya karar verdim.



    haklısın fakat hiç bir şekilde buraya hakaret vari konuşmada kimse bulunamaz arkadaşım herkezin bir doğrusu vardır onu söyler gecer ve aslında burda bunun böyle olması gerekirdi fakat bana göre müzik hasas bir olgu olduğu için ve bizede öğretilen ilk şey duymadan dinlemeden ve hissetmend hiç bir parçanın çalınmamasıdır merak ediyorum burada bu kadar yazı yazıldı ama kimse müzik ve sesle ilgili birşey yazmadı dogru dürüst

    söylediğin ortamlar arasında herzaman fark olacaktır. tıpkı aynı tondan olupta aynı notadki şerkıyı iki farklı insandan dinlemek gibidir.

    örnekle acalım şarkı sol minordur yani (nihavent makamı) ve notalar herşey aynıdır. fakat birini atıyorum tarkan sölesin diğerini de murat boz ki ses renkleri de hemen hemen aynı ama dinlediğin zaman hemen anlaşılmaktadır .

    işte benim duyumlamama göre cihazlar arasında bu tarz farklar vardır dediik ne deli olduğumuz ne birşey olduğumuz kaldı haklı olarakta ben yukarıda öyle birşey yazdım

    Bazı şeyleri anlamak istemeyen insanlara defalarca anlatmak gerektiğini düşünen birisi olarak, tekrar ve son kez yazıyorum;
    Sayın pctechnic01
    Yanıldığınızı kabul etmekte bir erdemdir. Konunun tümünü okumadan görüş bildiren kişilerin eksik düşüncelerine ortak olmak sizin haklı olduğunuz anlamına gelmez. Sn Zorhan çok basit bir şey söylemiş, dinlediğiniz Murat Boz'un copy cdsini oluşturup, hem orjinalini,hemde kopyasını aynı cihazlar üzerinde dinlemek. Bunu yaptıktan sonra yine fark var diyorsanız, söylediğiniz gibi o fark sizin ruh halinizle ilgili
    Şaka bir yana bizlere bunu düşündüren şey büyük firmaların (özellikle Sony) copy cd ile mücadele adı altında, dezenformasyon yapmaları, ürettiği cihaz ve cdleri bu düşünceye göre uyarlamaları.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: taylansim

    quote:

    Orijinalden alıntı: pctechnic01

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan


    "Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok. "

    Yukarıdaki yazıyı defalarca yazıp cevap vermek istemediğim halde yazdıklarının direk hakaret içeren kişileri bundan sonra bloklamaya karar verdim.



    haklısın fakat hiç bir şekilde buraya hakaret vari konuşmada kimse bulunamaz arkadaşım herkezin bir doğrusu vardır onu söyler gecer ve aslında burda bunun böyle olması gerekirdi fakat bana göre müzik hasas bir olgu olduğu için ve bizede öğretilen ilk şey duymadan dinlemeden ve hissetmend hiç bir parçanın çalınmamasıdır merak ediyorum burada bu kadar yazı yazıldı ama kimse müzik ve sesle ilgili birşey yazmadı dogru dürüst

    söylediğin ortamlar arasında herzaman fark olacaktır. tıpkı aynı tondan olupta aynı notadki şerkıyı iki farklı insandan dinlemek gibidir.

    örnekle acalım şarkı sol minordur yani (nihavent makamı) ve notalar herşey aynıdır. fakat birini atıyorum tarkan sölesin diğerini de murat boz ki ses renkleri de hemen hemen aynı ama dinlediğin zaman hemen anlaşılmaktadır .

    işte benim duyumlamama göre cihazlar arasında bu tarz farklar vardır dediik ne deli olduğumuz ne birşey olduğumuz kaldı haklı olarakta ben yukarıda öyle birşey yazdım

    Bazı şeyleri anlamak istemeyen insanlara defalarca anlatmak gerektiğini düşünen birisi olarak, tekrar ve son kez yazıyorum;
    Sayın pctechnic01
    Yanıldığınızı kabul etmekte bir erdemdir. Konunun tümünü okumadan görüş bildiren kişilerin eksik düşüncelerine ortak olmak sizin haklı olduğunuz anlamına gelmez. Sn Zorhan çok basit bir şey söylemiş, dinlediğiniz Murat Boz'un copy cdsini oluşturup, hem orjinalini,hemde kopyasını aynı cihazlar üzerinde dinlemek. Bunu yaptıktan sonra yine fark var diyorsanız, söylediğiniz gibi o fark sizin ruh halinizle ilgili
    Şaka bir yana bizlere bunu düşündüren şey büyük firmaların (özellikle Sony) copy cd ile mücadele adı altında, dezenformasyon yapmaları, ürettiği cihaz ve cdleri bu düşünceye göre uyarlamaları.

    arkadaşım birde alıntı yapıyorsun ben burda kopya cd ile bir şey söyledim mi acaba iyi oku ondan sonra söyle bana ben kopya cd ile görüşümü çok önce bildirmiştim .

    siz hala bana kopya ile cd hakkında konuşma yaptığımı söylemektesiniz

    zorhan beyin ilk açtıgı hi-fi sistemler arasındaki ses farkları ve bu farkların nedeni ile ufak bir örnekti yani konu 1 ile alakalı birşeydir.

    bilmiyorum burda kim ne iş yapmakta ne kadar müzikle ilgili yada ne kadar müziğin içinde. ama ben yaklaşık 8 senedir kayıt işleri ile uğraşmaktayım .ve orda verdiğim örnekte murat boz un kopya cd si ile alakalı bir örnek değildi arkadaşım dediğimi müzik dinlemek başka birşey müzik yapımında emek harcamak başka birşey. ayrıca cihaz tavsiyesi içinse konuşmalar bu tür olaylarda cihaz tavsiyesi olmaz sadece bir yelpaze açılır ve bunlar sunulur.

    şimdi hal böyleyken ben mi anlamıyorum yoksa siz mi iyi okuyun ben kopya yada orjinal cd ile görüşümü çok önce bildirdim.

    dediğim gibi her zaman cihazlar arasında farklar olacaktır seslerin karateri farklı hissedilecektir. .

    yine müzik üzerine örnek vereyim konuyu cihaz yönünde bağlanabilsin diye .

    örnek hicaz makamını ele alalım (do diyez) ve notalarda aynı olsun . ve bu şarkıyı da aynı tonlaradaki iki farklı kişi söylesin arasında herzaman fark olur ses bakımından .

    şimdi bu örnekle yukardaki örnekte aynı bunun kopya cd ile nasıl bağladın anlayamadım ben. ha zaten siz o örnekteki dediğim şeyin farkına varmıyorsanız .o ayrı birşey .o zaman doğal olarak iki farklı markanın ses karakteristliğinide çözemezsiniz. örnek marshall gitar amfi si ile fender gitar anfisi asla aynı tonlar da değildir. .

    bunların hepsi açılan ilk konu ile bağdaştırılmalıdır. bir yandan da orjinal cd olsun elinde bunu değişik medya larda dinlediğin zaman şarkı aynıdır nota aynıdır fakat tonlar farklıdır . daha ne deyim ben bu konu ile kulak varsa yada müzisyenseniz anlarsınız zaten beni.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: pctechnic01

    quote:

    Orijinalden alıntı: taylansim

    quote:

    Orijinalden alıntı: pctechnic01

    quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan


    "Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok. "

    Yukarıdaki yazıyı defalarca yazıp cevap vermek istemediğim halde yazdıklarının direk hakaret içeren kişileri bundan sonra bloklamaya karar verdim.



    haklısın fakat hiç bir şekilde buraya hakaret vari konuşmada kimse bulunamaz arkadaşım herkezin bir doğrusu vardır onu söyler gecer ve aslında burda bunun böyle olması gerekirdi fakat bana göre müzik hasas bir olgu olduğu için ve bizede öğretilen ilk şey duymadan dinlemeden ve hissetmend hiç bir parçanın çalınmamasıdır merak ediyorum burada bu kadar yazı yazıldı ama kimse müzik ve sesle ilgili birşey yazmadı dogru dürüst

    söylediğin ortamlar arasında herzaman fark olacaktır. tıpkı aynı tondan olupta aynı notadki şerkıyı iki farklı insandan dinlemek gibidir.

    örnekle acalım şarkı sol minordur yani (nihavent makamı) ve notalar herşey aynıdır. fakat birini atıyorum tarkan sölesin diğerini de murat boz ki ses renkleri de hemen hemen aynı ama dinlediğin zaman hemen anlaşılmaktadır .

    işte benim duyumlamama göre cihazlar arasında bu tarz farklar vardır dediik ne deli olduğumuz ne birşey olduğumuz kaldı haklı olarakta ben yukarıda öyle birşey yazdım

    Bazı şeyleri anlamak istemeyen insanlara defalarca anlatmak gerektiğini düşünen birisi olarak, tekrar ve son kez yazıyorum;
    Sayın pctechnic01
    Yanıldığınızı kabul etmekte bir erdemdir. Konunun tümünü okumadan görüş bildiren kişilerin eksik düşüncelerine ortak olmak sizin haklı olduğunuz anlamına gelmez. Sn Zorhan çok basit bir şey söylemiş, dinlediğiniz Murat Boz'un copy cdsini oluşturup, hem orjinalini,hemde kopyasını aynı cihazlar üzerinde dinlemek. Bunu yaptıktan sonra yine fark var diyorsanız, söylediğiniz gibi o fark sizin ruh halinizle ilgili
    Şaka bir yana bizlere bunu düşündüren şey büyük firmaların (özellikle Sony) copy cd ile mücadele adı altında, dezenformasyon yapmaları, ürettiği cihaz ve cdleri bu düşünceye göre uyarlamaları.

    arkadaşım birde alıntı yapıyorsun ben burda kopya cd ile bir şey söyledim mi acaba iyi oku ondan sonra söyle bana ben kopya cd ile görüşümü çok önce bildirmiştim .

    siz hala bana kopya ile cd hakkında konuşma yaptığımı söylemektesiniz

    zorhan beyin ilk açtıgı hi-fi sistemler arasındaki ses farkları ve bu farkların nedeni ile ufak bir örnekti yani konu 1 ile alakalı birşeydir.

    bilmiyorum burda kim ne iş yapmakta ne kadar müzikle ilgili yada ne kadar müziğin içinde. ama ben yaklaşık 8 senedir kayıt işleri ile uğraşmaktayım .ve orda verdiğim örnekte murat boz un kopya cd si ile alakalı bir örnek değildi arkadaşım dediğimi müzik dinlemek başka birşey müzik yapımında emek harcamak başka birşey. ayrıca cihaz tavsiyesi içinse konuşmalar bu tür olaylarda cihaz tavsiyesi olmaz sadece bir yelpaze açılır ve bunlar sunulur.

    şimdi hal böyleyken ben mi anlamıyorum yoksa siz mi iyi okuyun ben kopya yada orjinal cd ile görüşümü çok önce bildirdim.

    dediğim gibi her zaman cihazlar arasında farklar olacaktır seslerin karateri farklı hissedilecektir. .

    yine müzik üzerine örnek vereyim konuyu cihaz yönünde bağlanabilsin diye .

    örnek hicaz makamını ele alalım (do diyez) ve notalarda aynı olsun . ve bu şarkıyı da aynı tonlaradaki iki farklı kişi söylesin arasında herzaman fark olur ses bakımından .

    şimdi bu örnekle yukardaki örnekte aynı bunun kopya cd ile nasıl bağladın anlayamadım ben. ha zaten siz o örnekteki dediğim şeyin farkına varmıyorsanız .o ayrı birşey .o zaman doğal olarak iki farklı markanın ses karakteristliğinide çözemezsiniz. örnek marshall gitar amfi si ile fender gitar anfisi asla aynı tonlar da değildir. .

    bunların hepsi açılan ilk konu ile bağdaştırılmalıdır. bir yandan da orjinal cd olsun elinde bunu değişik medya larda dinlediğin zaman şarkı aynıdır nota aynıdır fakat tonlar farklıdır . daha ne deyim ben bu konu ile kulak varsa yada müzisyenseniz anlarsınız zaten beni.



    Bakın sizi tanımıyorum, gereksiz tartışmalara girerek arkadaşın konusunuda meşgul etmek istemiyorum. Konunun geldiği noktada kendi fikirlerinizle uyuşan alıntılar yaparak konuyu devam ettiriyorsunuz, sonrada "ben farklı bir şeyden bahsediyorum" diyorsunuz. Aslında yazdıklarınızın anlam bütünlüğü bulunmamakta, sizi görüşlerinizle başbaşa bırakıp ben çekileyim. Alıntı yaptığım için kusura bakmayın lütfen.




  • Sn. Taylansim;

    Defalarca "Yazılanları okumayan, okuduklarını anlamayan, algıladıklarınında yanlış olduğunu farketmeyen insanlara söyleyecek bir sözüm yok. " yazdığım halde, bir taraftan bu başlık altında "Stereo Ses Sistemleri"yle ilgili doğru bilinen yanlışları düzeltmeye, diğer taraftanda büyük bir sabırla belli konularda örnek olmaya çalışırken, kendini bilmeyen insanlar yüzünden bütün emeklerimin boşa gittiğini görmekteyim.

    Diğer bir hususta yazılanları okuyan forum üyelerininde doğru bildiklerini yazıp katkı sağlamaya çalışmak yerine, problemli insanlara bulaşmamaya çalışarak, meydanı yardıma ihtiyacı olan yanlış bilgiler veren insanlara bıraktığını görüyorum.

    Unutmadan, Sizede konuya olan katkınız için teşekkür ederim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zorhan -- 11 Nisan 2012; 11:21:32 >
  • Ortak noktalarimiz sadece ilgi alanimiz olan bu hobi.Onun haricinde tum begeniler cesitlilik gostermekte iken , tek bir dogrunun olmadigi bilinen bu ses sistemleri hakkinda nasil olurda "high end" tanimlamasi yapilabiliyor? Bir urunun pahali olmasi onu high end yapiyor ise OK. Ucreti konusunda herkes hemfikir olacaktir zaten.Ama gel gelelim ses farkliligina geldiginde algilamalar farklilasacak.O zaman ahmet in high end i mi oluyor , veli nin high end imi?

    Bu tur konular , cozume ulasilmayacak tartismalara sebep olmaktadir. Halbuki ilgi alani ortak olan kimseler bu gibi konular yerine ,ilgilendikleri ortak alanlarimiz ile ilgili paylasimlar yaptiginda daha keyifli oluyor.

    Bu ara cok melake gibi dolaniyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rdegerli

    Ortak noktalarimiz sadece ilgi alanimiz olan bu hobi.Onun haricinde tum begeniler cesitlilik gostermekte iken , tek bir dogrunun olmadigi bilinen bu ses sistemleri hakkinda nasil olurda "high end" tanimlamasi yapilabiliyor? Bir urunun pahali olmasi onu high end yapiyor ise OK. Ucreti konusunda herkes hemfikir olacaktir zaten.Ama gel gelelim ses farkliligina geldiginde algilamalar farklilasacak.O zaman ahmet in high end i mi oluyor , veli nin high end imi?

    Bu tur konular , cozume ulasilmayacak tartismalara sebep olmaktadir. Halbuki ilgi alani ortak olan kimseler bu gibi konular yerine ,ilgilendikleri ortak alanlarimiz ile ilgili paylasimlar yaptiginda daha keyifli oluyor.

    Bu ara cok melake gibi dolaniyorum

    +1 . haklısın görecelidir kulak farklıdır. esas olayda gercek enstrüman sesini hangi amfi ve hop veriyor onu aramakla başlamış bir cabadır zira şuan için gercek gitar tonunu veren bir amfide yoktur. bakın bu konu ile bir yerde bir yazı okumuştum.

    buraya alıntı yapayım onu

    Ağbim Levent Büyük ile yaptığımız plak ve cd karşılaştırmasındaki dinleme de bizi şaşırtan sistemler ile ilgili bilgiler ve yaşadıklarım(ız) aşağıdadır...

    Test sırasında denenenler:

    CD Çalarlar: Jadis JD3 lambalı (8.000 Euro civarı), Jadis Symphonia (3.000 Euro civarı), Cyrus CD 8X + PSU power supply (ikisi 2.150 Euro civarı), Roksan Caspian CD Player (1.500 Euro civari)

    Power Amp + Pre-Amp: Jadis JA-15 monoblock Tube Power Amps + Jadis JP-15 Preamp (toplam 5 bin Euro civari), Roksan Caspian mono-block power amps + Roksan Caspian Pre-Amp (toplam 5.000 Euro civari)

    Hoparlör: Roksan FR-5 (iki sene üst üste hi-fi dergilerinde "best buy" ödülü almış bir hoparlördür, ben çok seviyorum sesini) 3.000 Euro civarı

    Kablolar: hi-end kategorisindeki Ixos’un el yapımı Ixotica serisi reference kabloları -600 Euro civarı

    Ve Pikap: Roksan Xerxes.20 + Roksan Reference Phono Pre-Amp + Harici Reference Power Supply ve Motor Drive unit + Tabriz Kol + Shiraz Cartridge (toplam 11.000 Euro civarı)

    (Bu arada, BL Müzik'deki dinleme odasının akustiği, Auralex ürünleri ile düzeltilmiştir.)

    Aşağıda yazdığım albümlerin hem plak, hem de CD’leri mevcut olduğundan test de bunları kullandık.

    Dire Straits – Communique
    Norah Jones – Come Away With Me
    Chicago – VII
    Chuck Mangione – Children of Sanchez
    Herbie Hancock – Maiden Voyage
    Pink Floyd – Dark Side Of The Moon

    CD mi, Plak mı sorusunun cevabına gelmeden önce Plak haricindeki konfigürasyonların içinde açık ara “en iyi sesi veren” Jadis lambalı CD Player (JD3) + Roksan Mono-Block power amps + Roksan Pre-Amp konfigürasyonunun olduğunu belirtmek isterim (hoparlör hep Roksan FR-5). Hayatımda böyle bir “CD” sesi duymadım!.. Buradan şu sonuca vardık; kaynak (yani bu durumda CD çalar) SON DERECE önemli!..

    Gelelim Roksan Xerxes.20 olayına…

    Önce pikap hakkında kısa bir bilgi;

    Roksan’ın 20 sene kadar önce ürettiği bir pikaptır. Roksan’ı Roksan yapan üründür ve audiophile’ler çok kaliteli bir pikap olduğun konusunda hem fikirdir. Hi-Fi Choice dergisinde bu sene “hi-fi tarihinde bugüne kadar üretilmiş 50 tane çok önemli üründen biri” (sadece pikapların değil, tüm çıkan ürünler içinde hi-fi tarihine imza atan ürün) olarak “Xerxes pikap” gösterilmiştir. Ve gene 2006 yılında What Hi-Fi dergisince “Temptations Winner” ödülünü almıştır. Geçmiş senelerde de defalarca aldığı bir sürü ödülü vardır. Kısaca, bir efsane diyebiliriz.

    Ve bizim dinlediğimiz versiyonu da bir müşterimizin özel siparişidir. Xerxes’in yirminci yılı anısına çıkartılmış, upgrade edilmiş ve reference güç kaynağı, vs’lerin ve en üst model sayılabilecek cartridge, kol, vs’nin kullanıldığı bir modeldir.

    Gerçekten çok beğendiğimiz ve aynı zamanda ciddi derecede pahalı olan Jadis lambalı CD Player’ın çaldığı CD’lere göre plakların farkları;

    Sahne ve yerleşim olarak Plak inanılmaz fark attı. Sanki enstrümanlar daha geniş bir alanda ve aralarında mesafe varmış gibi çalıyordu. Ses kesinlikle hoparlörlerden gelmiyordu, sanki her şey canlı önümüzde çalıyor gibiydi… Hoparlörler resmen YOK OLDU!.. CD’lerde ise sesler iç-içe gibi geliyordu. Sanki bir “sıkışmışlık” varmış gibiydi. Hani olur ya küçük bir sahneye çıkarsınız ve sığamazsınız. Klavyecinin kolu, davulcunun ride’ına çarpar filan :) Onun gibi bir his… Anlatması çok zor, dinlemeniz lazım. Bir başka deyişle Plak çok daha ferah geliyordu diyebilirim.

    Stereo ayrımına gelince, gene Plak çok daha iyi idi. Elinizle enstrümanların yerini işaret edebilecek kadar geniş bir alanda çalıyordu.

    Orta sesler daha gövdeli (hacimli) geliyordu. Tizler, yumuşacık ve çok müzikal çalıyordu. CD’de özellikle tizler keyifsiz, hatta plağa göre çirkin geliyordu.

    Enstrümanların tarifi CD’de sanki yanlış gibiydi. Bunu da tam tarif edemiyorum ama mesela Communique’de bas gitarın plak’tan gelen sesini unutamıyorum. CD’de alakası yoktu. Nasıl tarif edebilirim bilemiyorum ama o kadar gerçekti ki plak… Adamlar gelmiş önünüzde çalıyor gibi… Belki de bu CD basımından kaynaklanıyordu. Ama tüm CD ve Plak'larda aynı "hava" vardı...

    Sonuçta ben bir “zevk veya tercih” olabileceği ihtimalinin ötesinde bir ses duydum. Tabii ki burada Xerxes.20 pikabın da rolü inanılmaz. Bende Roksan Radius pikap var ve Xerxes.20 ile uzaktan yakından alakası yok. Sonuçta 750 GBP’lik bir pikap, belki de ondan ve phono pre-amp’im çok kötü, cartridge, vs de standart.

    İşte hi-fi’ın en kötü yanı da bu!.. Öyle bir şey duydum ki, evdeki müzik sistemim, vs hava, cıva kaldı :) Eh, bu pikabı da şu an alabilecek durumda değilim. Bir anlamda pek de iyi olmadı yani :)

    Şunu da belirteyim, çıkan sesi duymadan dediklerimi anlamanızı, hayal etmenizi veya hak vermenizi, vs beklemiyorum. Ama biraz müzikle iç içe olan birisinin bu sesi duyduktan sonra “CD daha iyi” diyebileceğine de beni kimse ikna edemez!.. Teknik açıklamalar ne olursa olsun!.. Gene de mesleğim gereği “teknik” anlamda da ispat aramam sebebi ile Cemal ile bu konuyu paylaşma ihtiyacı hissettim (kendisine teknik anlamda son derece güveniyorum).

    Bu yaşadığım olayın hiçbir şekilde “plakla büyümüş” olmamla filan da alakası yoktur. Çünkü ben de aynen Mahcem gibi, plağın son dönemlerine denk geldim ve hemen CD’ye geçtim. Şimdi, şimdi uyanıyorum ki hayatımın hatasıymış!.. :)

    Keşke sizlerin de dinleme imkanınız olsaydı. Kısmet :)

    Barış Büyük

    dediğim strateji mi yoksa gercek mi.


    ha bu arada cd kopyalama ile yazdığım daki farkın sebebinide buldum lanet nerodan dolayı kaynaklanıyormuş

    ki o yüzden studio da aldığım kayıttı evde kopyaladığım zaman prob çıkıyormuş ehh tabi birde dvd yazıcının suçu şimdi değiştirdim plextor aldım ve artık kopyalama yaparken EBU tarafından referans olan programı kullanıyorum.




  • bunların hepside hi-end denilen katagoriye girmektedir.
  • Aşağıda yazdığım konularla ilgili internette çok ayrıntılı teknik bilgi mevcut. Bir kısmı da şahsi deneyimim.

    Naçizane yazayım.
    1) Audio CDlerin gerek ses gerek metadata denilen CD-Text, ISRC, Catalog gibi verisini, bir .wav dosyası ve de bir .cue dosyası olarak bir hard diske aktarabilen bildiğim en uygun yazılım, EAC (Exact Audio Copy)dir ve ücretsizdir.
    2) EAC yine bu verinin yazılabilir bir CDya aktarılmasında kullanılır.
    3) Bu yazılımda yukarıda sözünü ettiğim her iki adım için de çok ayrıntılı ayarlar ve seçenekler vardır.

    Bir Audio CDnin içerdiği verinin harddiske aktarılması tamamıyla hatasız olabilecek bir işlemdir. Çünkü veri kusursuz olarak alınana kadar CDden kontrol edilebilir. Hatalar ikinci adımda ortaya çıkar çünkü yazılabilir CDye veri bir defada yazılır. Ancak bu hataların genel olarak ses kalitesine etkisi olmaması gerekir.

    Ses verisini içeren .wav dosyası doğrudan bilgisayardan dinlenebilir bir dosyadır. Elbette sonuçta ses çıkışından alacağınız analog sinyal ses kartının ve özel olarak içerdiği D/A çeviricinin kalitesine bağlı olacaktır. Bildiğim kadarıyla Hi-Fi ses için external D/A çeviriciler de kullanılmaktadır ve ciddi de fiyatları vardır. Kısaca, bir bilgisayardan kaliteli ses sinyali elde edilebileceği kanaatindeyim.

    Keza, .flac (Free Losless Audio Codec) formatı kayıpsız bir .wav sıkıştırma formatıdır ve .wav dosyasını aynen geri üretebilmektedir. (.ape (Monkey Audio), kayıpsız .wma vb. başka kayıpsız sıkışırma formatları da bulunmaktadır; mp3 ise kayıplı bir formattır.) Halihazırda kullandığımız bilgisayarlar da bu formatları gereken hızda çözmeye yeterlidir. Yani müziği .flac formatından doğrudan dinlemenin de bir kayba yol açmaması lazım.

    Gelelim CD-r Audio'lara. Bunlar kaliteli CD-R olabilir ancak herhangi bir kaliteli normal (yani Audio olmayan) CD-Rden farkları yoktur. Tek özellikleri özel olarak (Bilgisayarların yerlerini almaları ile bu gün artık pek kullanılmayan) Audio-CD kopyalama amaçlı araçlar için üretilmiş olmalarıdır. Bu araçlarda normal CD-R lerin kullanılması engellenmeye çalışılmıştır ve bunun CD-Rnin yapıldığı malzeme ile ilgisi olmayıp, yazılımsaldır.

    Sonuç: Elbette yasaların elverdiği! sınırlarda, size ait bir CDnin verisini bir bilgisayar aracılığı ile hard diske aktarabilir, kayıpsız sıkıştırma formatları ile yarıya yakın yer tasarrufu yapabilir, bilgisayar aracılığı ile dinleyebilir veya bir yedeğini almak üzere bir normal CDye yazdırabilirsiniz. Bütün bu işlemler uygun düzenlemelerle kalite kaybı olmadan ve Hi-Fi standartlarında olabilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HiroRew -- 21 Nisan 2012; 10:43:21 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Zorhan

    quote:

    Orijinalden alıntı: TBB

    Hifi hi-end satıcıların stratejisi mi başlığının ağırlıklı audio cd kavgasına dönüşmesi ilgnç gerçekten...

    Bire bir aynı kalitede rip edilme olayı her ne kadar da 1-0 şeklinde digital çevirme ile yapılsa ve teoride çok ta doğru olsa da, pratikte ses farkını şahsen ben çok iyi görebiliyorum.

    Yıllardır müzik dinmeleyi çok severim, 10 yaşımdan bu yana yaklaşık 30 senedir, zamanın teknolojisine göe plak, kaset ve 91 den bu yana cd destekli dinlediğim müzik medyalarında plaktan gelen sesin en doyurucu ve kaliteli ses verdiğini kabul etmem gerekiyor.

    CD kalitesinde ses alabildiğim kaset ve kaset kayıtları da şaşrıtıcı olarak olmadı değil fakat , cd kalitesi tartışılmaz muhakkak....Fakat cd de ne kadar kayıt iyi yapılmış olursa yapılsın her zaman bir yapaylık, bir gerçek tınıyı verememe hissini duyuyorum.

    320 kbps kalitesinde ya da FLAC olarak kayıt edilmiş kopya bir cd bile o albümün orjinalini dinlediğinizde çok cansız kalabiliyor. Ses kalitesinde ziyade sesin dolgunluğu ve gövdesi mi diyeceğiz bilemiyorum ama her kanaladan orjinal bir audio cd kesinlikle kopyasına göre bir-iki gömlek üstün ses veriyor...

    Sırası ile hoparlör, cihaz ve belki farkını çok hissedemediğim kablo en son sıralaması da işin diğer etkenleri...

    Plaktan kasete, cd ye yapılan kayıtlar ne kadar orjinai gibi yaılırsa yapılsın, kopya cd ne kadar işin gereği gibi hazırlanırsa hazırlansın orjinal fabrika çıkışlı audio cd yerini malesef tutmuyor.

    Tüm arşivimi Focal 826 V VE Marantz 6001 CD player ile dinlemeye çalışıyorum bu arada.

    Başlık ile alakalı olarak ise adına ne derseniz deyin , işçilik ve malzeme kalitesi arttıkça fiyatın artması normal ve doğrudur, alınan ses ise kişiden kişiye değişmekle beraber daha iyi olacaktır.

    Fakat pazarlama mantığı çerçevesinde giriş seviyesi- hi-end arasında konumlandırılan ürünlere gereğinden çok daha fazla paralar isteniyor olması , nadir alınabilmesi ve size kattığı prestij mantığı dahilinde her markada olduğu gibi olacaktır.

    İstediğiniz kadar dolu bir 3 serisi BMW kullanın, hiç bir zaman 5 serisini, 5 serisi de 7 serisini kalite anlamında geçmeyecektir.




    Sn TBB
    Bu konu başlığı altında Benim amacım, herkesin doğru diye bildiklerini teyit etmek değil, "DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI" düzeltmek.

    "audio cd kavgasına dönüşmesi ilginç" yazmışssınız, kısmen haklısınız, malesef herkesin yetiştirilme tarzı yada karakteri aynı değil, bazıları hemen kavga çıkarmaya müsait, karşı tarafı hiç düşünmeden yazdıklarıyla saygısızca saldırabiliyor. "Benim bildiğim bu şekilde yada Size katılamıyorum şu şu sebeplerden doğrunun bu olduğunu düşünüyorum vb. " diye düzeyli yada mantıklı cevaplar yazamıyorlar veya yazdıklarının yanlış olduğunu öğrendiklerinde, konuyu saptırıp farklı şeyler yazarak kendilerini haklı göstermeye çalışıyorlar. Ancak bunlarıda düzeltmek için cevap vermek yerine sessiz kalıp, o şahısların doğruyu görmelerini sağlayabiliriz. Zaten bu konu başlığında işlenen hususlar bir çok kişinin canını çok fazlasıyla sıkıyor.

    "Bire bir aynı kalitede rip edilme olayı her ne kadar da 1-0 şeklinde digital çevirme ile yapılsa ve teoride çok ta doğru olsa da, pratikte ses farkını şahsen ben çok iyi görebiliyorum." yazmışsınız. Görebiliyorum derken duyabiliyorum yada kulaklarımla algılıyorum demek istediğinizin farkındayım. "320 kbps kalitesinde ya da FLAC haldeki ses dosyalarını kullandığınız için "DAC" (Digital/Analog cevirici)ın ne olduğunu bildiğinizi düşündüğüm için soruyorum.
    Bilgisayarın USB portundan bağladığınız harici X markası bir DAC'ın, analog çıkışlarını da ses sisteminizin amplifikatörüne bağladığınızı düşünün. Bilgisayarınızı kullanarak ilk önce orjinal müzik CD'sini, daha sonra imajını, daha sonrada kopyaladığınız CD-R'yi dinlediğinizde 3 ayrı (bana göre aynı) medyadan duyduğunuz ses arasında fark varmıdır?

    Yukarıda yazmış olduğum soru; stereo ses sistemi hususunda yazı yazan arkadaşlarca da korkusuz ve tarafsız olarak cevaplanırsa, doğruya daha hızlı ulaşabileceğimizi düşünüyorum.

    Yanlış yada doğru şu ana kadar vurguladığım konulara çok fazla kişi teşekkür etmesede, doğru bildiklerini düzeyli bir şekilde yazan tüm arkadaşlara, okuyanları bilgilendirdikleri için Ben çok teşekkür ederim.

    Alıntıları Göster
    quote:


    Bilgisayarın USB portundan bağladığınız harici X markası bir DAC'ın, analog çıkışlarını da ses sisteminizin amplifikatörüne bağladığınızı düşünün. Bilgisayarınızı kullanarak ilk önce orjinal müzik CD'sini, daha sonra imajını, daha sonrada kopyaladığınız CD-R'yi dinlediğinizde 3 ayrı (bana göre aynı) medyadan duyduğunuz ses arasında fark varmıdır

    Bu soruya 'VARDIR' yanıtı veren arkadaşlar 'dijital' kelimesinin anlamından bihaber demektir. DAC'ı değiştirmediğiniz sürece bu 3ü arasında fark duymanız teorik olarak, yaşadığımız evrendeki fizik kurallarıyla kesinlikle ve kesinlikle mümkün değildir. Fark duyuyorsanız bunun sebebi psikolojik olabilir, o anda kulaklarınızda oluşan kan basıncı vs. gibi organik nedenlere bağlı olabilir. Kayıt cihazının, kayıt medyasının, kayıt hızının etkisi sese değil, ömüre, okuyucu cihazınızın okuyup okuyamayacağınadır. Dijitalde bir şey ya 1 dir ya 0 dır. Yani ya vardır, ya yoktur. Yani doğru yazılan 1 veya 0 ı player okur, yazılamayanı okuyamaz, atlar. Biraz okur, biraz atlar, boğuk çalar vs. gibi bir durum dijital kayıtlar için geçerli değildir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: HiroRew

    Keza, .flac (Free Losless Audio Codec) formatı kayıpsız bir .wav sıkıştırma formatıdır ve .wav dosyasını aynen geri üretebilmektedir. (.ape (Monkey Audio), kayıpsız .wma vb. başka kayıpsız sıkışırma formatları da bulunmaktadır; mp3 ise kayıplı bir formattır.) Halihazırda kullandığımız bilgisayarlar da bu formatları gereken hızda çözmeye yeterlidir. Yani müziği .flac formatından doğrudan dinlemenin de bir kayba yol açmaması lazım.

    Selamlar,

    Bir yanlışı düzelteyim; flac, ape, alac dosyaları kayıpsız değildir. Bunlar da belli oranlarda sıkıştırılmış dosyalardır. Bunların mp3 dosyalarından en önemli farkı; orjinal, sıkıştırılmamış .wav dosyasının bilgilerini saklamasından dolayı istenildiğinde bu dosyaya ulaşabilmemizdir. Mp3 dosyaları orjinal sıkıştırılmamış halinin bilgilerini saklamaz, dolayısıyla bir mp3 ten bir daha asla orjinal .wav haline dönemezsiniz. Flac ta bu mümkündür.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hertogenwald13

    quote:

    Orijinalden alıntı: HiroRew

    Keza, .flac (Free Losless Audio Codec) formatı kayıpsız bir .wav sıkıştırma formatıdır ve .wav dosyasını aynen geri üretebilmektedir. (.ape (Monkey Audio), kayıpsız .wma vb. başka kayıpsız sıkışırma formatları da bulunmaktadır; mp3 ise kayıplı bir formattır.) Halihazırda kullandığımız bilgisayarlar da bu formatları gereken hızda çözmeye yeterlidir. Yani müziği .flac formatından doğrudan dinlemenin de bir kayba yol açmaması lazım.

    Selamlar,

    Bir yanlışı düzelteyim; flac, ape, alac dosyaları kayıpsız değildir. Bunlar da belli oranlarda sıkıştırılmış dosyalardır. Bunların mp3 dosyalarından en önemli farkı; orjinal, sıkıştırılmamış .wav dosyasının bilgilerini saklamasından dolayı istenildiğinde bu dosyaya ulaşabilmemizdir. Mp3 dosyaları orjinal sıkıştırılmamış halinin bilgilerini saklamaz, dolayısıyla bir mp3 ten bir daha asla orjinal .wav haline dönemezsiniz. Flac ta bu mümkündür.

    Söylediklerimiz sonuçta aynı olduğu için tartışmak bâbında değil ama terminolojinin doğru kullanılması anlaşmayı kolaylaştıracağından yazıyorum. .flac formatı, adı üzerinde, "Free Losless Audio Codec" yani "Bedava Kayıpsız Audio Kodeği"dir. Bahsettiğiniz diğer kodeklerle birlikte bu kodek de "Kayıpsız Sıkıştırma" yaparlar ve dosya boyutunu takriben %50sine düşürürler. Bu dosyalar bilgisayarda gerçek zamanlı olarak açılıp oynatılabilirler. "Kayıpsızlık"ları .wav dosyasında içerilen PCM formatındaki veriyi sıkıştırırken bu işi "kayıpsız" olarak geri alınabilecek şekilde yapmalarıdır. "Kayıpsız" tanımlaması, yine dediğiniz gibi kayıplı olan, yani kendilerinden başta üretildikleri kaynak dosyasındaki verilerin ancak bir kısmının elde edilebileceği mp3 gibi "kayıplı" kodeklerden ayırdedilebilmeleri için kullanılmaktadır. Keza, bu kodekler dosya boyutunu küçültüyor olmasalardı başlarına "kayıpsız" gibi bir tanımlama koymak da gerekmeyecekti, çünkü eğer abuk sabuk bir şey ya da bambaşka bir şey yapmıyor iseler sonuçta ürettikleri dosya kaynaklık eden PCM (.wav) dosyası ile aynı olacaktı. Sonuçta, aynen dediğiniz gibi bu dosyalardaki veri sıkıştırılmıştır ve bu hal yer tasarrufu sağlarken, dosyadan geri ses elde edilmesi sürecini hatalara karşı daha hassas kılar. Kâr-zarar hesabı yani.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HiroRew -- 12 Haziran 2012; 9:44:21 >




  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.