Şimdi Ara

HAYAT BU MU ?

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
14
Cevap
1
Favori
1.015
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Öncelikle bu konuya uzun yazdığımı düşünen birisi varsa okumayabilir , saygı çerçevesinde yorum yapın.
    Yaşım 15 , aklıma takılan bazı sorular var . Dünyada 8 milyarı aşkın nüfus var , kapitalist bir sistemdeyiz . Fakat bunu anlamıyorum sırf para için mi yaşıyoruz ? Düşünsenize bilgi almak bile paralı hale geldi ,gidiyorsun D&R'a kitaplar paralı , yemek paralı . Ben parayı kız kalçasına benzetiyorum . Bakıyoruz istiyoruz fakat elde edemiyoruz. Bizi sadece ayakta tutan bir takım gerçekleşmesi olası olan güzel şeyler ya da hayallerimiz midir ? Gündüzleri kalkıp okula gidiyorum , öğlen yemek yiyoruz ve tam bu esnada hayatı sorgulamayı unutuyoruz . Evet belki elimizde olanla yetinmek gerek fakat bu kadar insan ne okuyorda bu kadar para kazanabiliyor . Ben orta durumlu bir ailede büyüdüm bana okunarak zengin olabileceği söylendi fakat durum çok çok farklı , sırf para üzerine hayaller kuruyoruz . Zaten ömrümüz en fazla 80 sene değil mi ? Insanlar instagram'da ne kadarda mutlular , neden dünya seks ve para üzerine kurulu bu iki şey bizi en çok tatmin eden şey neden hala çeşitli ideolojiler ve dinler ortada duruyor . Birbirimizi KANDIRIYORUZ . Kendimize değer vermeyi unuttuk bile , sürekli kıyaslama yapıyoruz günde yüzlerce belki . Yaşadığımız çağ iyi bir çağ değil , yaşımın 15 olduğunu tekrar belirtiyorum . Evet belki yaşım küçük , belki bir şeyleri ayırt edebilmem için küçük olduğumu söyleyebilirsiniz fakat bunlar benim spesfik düşüncelerim . Sürekli popüler kültürün hayatımıza getirdiği şeyleri yapmak zorunda mıyız ?


    edit : Çevremde bu yüzden insan seçiyorum . Her insan hata yapar , hatta yüzlerce yapabilir . Fakat ben kusursuz bir insan arıyorum , işte bu yüzden yalnızım . Peki, yalnız olmak umrumda mı ?
    Hayır . Sokakta gören sevgili olan 17-18 yaşlarında kişileri kıskanıyor muyum ? Belki , fakat kendi kendime diyorum ki ; ben değerli bir insanım , belki akademik , maddi olarak önümde binlerce insan olacak fakat küçük şeylerlede mutlu olan , kendimi kıyaslamayacak iyi bir ortam istiyorum . Fakat bu kıyaslama duygusu o kadar çok yaygın ki hayatımızda. Aslında bir şeyleri gerçekleştirmek için çokta geç değil , zaten bu konuyu anlatacak kimsem olmadığı için yazıyorum buraya . Fakat dünyadaki adaletsizlik ve insan psikolojisini görünce anlıyorum ki ciddi ciddi bu hayatı sevmek için her türlü işimizin doğru dürüst gitmesi gerek neredeyse.

    Instagram , twitter'da madem bu kadar mutlusunuz , gözlük takıp yurtdışında gezip fotoğraf çekiyorsunuz fakat ciddi ciddi hiç dünyaya yukarıdan baktınız mı ? Siz hiç o insanlarla kendinizi kıyaslamıyor musunuz ? Kendimden örnek vereyim ; saat öğlen 11'de kalktığımda 2 saat önce atılmış uçak bileti storysini görünce artık hayatımı sorguluyorum . O insanlar nefret objesine dönüşüyor fakat kendimi bastırılmış psikolojimle ; 2 cümle ile teselli ediyorum : Sen değerlisin , bunları üzülmek için hayat çok kısa diye .


    Yarını düşünemiyoruz , -tekrar ama tekrar vurguluyorum . Yaşım size ciddi ciddi çok küçük gelebilir ,flood amaçlı okumayın lütfen , sonuçta benimde düşüncelerim var . - Seksten aldığımız hazı ve duyguyu nereden alabiliriz başka ? Para ile seks doğru orantılı ilerliyor .

    Din ; dünyada madem milyarlarca insan var , ve yüzlerce inanç var . Ve herkes kendi inancını savunuyor , ve bütün dinlerin kendine göre ispatı var . Hangisine inanmamız lazım? Dinler teorik değil midir ?


    Ben böyle yapıyorum hep , yatağa 5 dakika önce girip sorguluyorum sürekli . Belki ben uyurken insanlar seks yapıp barlarda fink atıyor ama ben kendimi sürekli teselli ediyorum . Hayatımda boyle sonlanacak herhalde , evet hayallerim var bunları gerçekleştirmek tabii ki de hayatıma anlam ve önem katar . Fakat her gün benden daha yüksek hedefleri olan kişileri tanıdıkça bu duygu köreliyor artık . Psikolojik uçuruma girip duruyorum , reelde iki kelimeyi yan yana getiremeyen insanlardan değilim fakat seçiciyim . Hepimiz bu psikoloji içindeyiz neredeyse , ne yapalım artık saat gecenin 1'inde yazıyorum bunları ve yarın sabah bu yazdıklarımın hepsini unutacak ve kahvaltıda muhtemelen 'bugün ne yapayım' diye düşünceceğim , hep aynı döngü hep aynı döngü . 24 yaşından sonra ev geçindirme cabası . Kaç sene kaldı 24 yaşına ? 9 sene boyunca hep aynı döngü , iç çekiyorum . İnsanların kolay yoldan varlığa ulaşmasını sevmiyorum . Ekonomik krizden dolayı daha zar zor geçinidiriyoruz kendimizi . Beni motive edecek bir kişi bile yok , burada ergen triplerine girmiyorum . Bipolar bozukluk, anksiyetemin olacağından şüpheliyim .


    Bu hayatı ciddi ciddi seven insanlara layığım , hayat dilediğiniz gibi olsun , iyi geceler

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >







  • İnstagram'daki insanlar tabii mutlu gözükür. Bunalım, depresyon hikayeleri vs atsalar milletin içi daralacağı için takipten çıkar. İnstagram bir insanın hayatını yansıtmıyor, arkaplanda olanları, iç çatışmalarını örtbas ediyorlar. Kimse kısayoldan zengin olmuyor. Para kolay gelirse kolay da gider. Zenginseler aileleri zengindir. Aileleri yerine onlar geçince çalışmaz iseler devam etmez o zenginlik. Evet biraz şanslılar bu durumda, fakat para onlar için mutluluk olmaktan çıkmış, sıkıntılarından uzaklaştıran "uyuşturucu" olmuş oluyor. Bu da güzel değil.



    Sekste de aynı durum geçerli. Sıkıntılardan kaçmana yarayan bir aktivite. Doğamızda olduğu için insanlar bunu yapıyor. Ve bence yapılması lazım, ki akıldan çıksın. Yıllarca biriken hormonlar gençleri birer abazaya dönüştürüyor. Din bunun için erken evlenin diyor, ama modern dönemde bu hoş karşılanmadığı için, ve zaten gençlerin zeka olgunlaşmasının geç yaşandığı için bu sıkıntılar ortaya çıkıyor.



    Kendini insanlarla kıyaslamaktan kurtulmak istiyorsan bir hobi edin. Kendini birşeylerde geliştir. Sevdiğin şeyleri yap, ki insanlardan farkın olsun. Herkes herşeyde iyi değildir. Eziklik psikolojisi yüzünden kendini kıyaslıyorsun. Birşeylee başarmak seni bundan kurtarır.



    Daha gençsin, birkaç arkadaş edin. Kusursuz bir arkadaş bulamazsın. Şu konuşmanla kendini yaşıtlarından yüce tuttuğun için sen bile kusurlusun. Yalnızlık şu an sana batmıyor olabilir, fakat yalnızlık bir zayıflıktır. İnsan sosyalliğe muhtaçtır. Dışarıdan gelecek ilgiye, eleştiriye muhtaçtır. İnsan kendini motive edebilse bile, alacağı en büyük motivasyon bir başkasından olacaktır.



    Bırak hayallerin küçük olsun, sen o hayale can-ı gönülden bağlıysan, onu başarmak hem seni mutlu eder, hem de motivasyon sağlar. Çevrendeki insanlar tıp kazanıp doktor olmak istiyordur, sen atıyorum bir bilgisayar dükkanı açmak istiyorsundur. Diğeri daha prestijli görünüyor, fakat sen sırf prestiji yüzünden hayalini bırakıp buna yönelirsen mutlu olacak mısın? Aksine, aklın hep geride kalacak. Ha belki doktorluktan para kazandıktan sonra açabilirsin dükkanını, fakat o kadar yıl eşek gibi çalışmış olacaksın, sırf prestijli olduğu için. O yüzden bırak insanlar ne isterse istesin, senin ne istediğin önemli.



    Yardımcı olabilmişimdir umarım. Yanlışım varsa düzeltin.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • Tanrısını, maneviyatını kaybetmiş bir neslin iç sesidir bu. Birkaç yüz yıl önce, düşünürler şöyle söyledi: "kâînat tekâmül ediyor, toplum ve insanlık her zaman ileri gidecek". bu söylentiye göre, insanlar gelişen teknoloji ve bilimsel gelişmeler sayesinde ömrünü uzatacak, hastalıklardan korunacak, ağır işlerde çalışmak zorunda kalmayacak... Kısacası mutlu olacaktı. Ayrıca zamanla tüm inançlar silinecekti. Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı. Tanrısını yani her şeyini kaybeden insanların mutluymuş gibi davrandığı, her gününü zevkü sefa ile geçirdiği halde depresyonlardan kendini kurtaramadığı, kendine sahte anlamlar uydurarak hayatta kalmaya çalıştığı bir toplum inşâ edildi.

    İşte bu yazdıkların, bu neslin içinde bulunduğu durumdur. Sana yatağında uyurken, seks yapan veya barda fink atan insanların şanslı olduğunu düşünmen ve onlar gibi olman gerektiği öğretildi. Bu kalbin hasta olmasıdır. Hakikatını kaybetmiş körpe bir zihnin eline tutuşturulmuş bir puttur. Artık Lat ve uzzaya tapınan yok. Ancak modernize edilmiş putlar her yerde.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • Aslında düşüncelerini toparlayıp başlığı felsefe bölümüne açarsan daha güzel yanıtlar alabilirsin. Diye düşünüyorum.
    _____________________________
  • Kur’an’ın önemi insanlar tarafından unutulacak,
    namaz kılınmayacak,
    emanete riayet edilmeyecek,
    faiz helâl sayılacak,
    seviyesiz ve şahsiyetsiz kişiler yönetici olacak,
    ebeveyne isyan edilip beyler hanımların emrine girecek,
    toplumlar geçmişlerine lânet okuyacak,
    akşam mümin olarak yatan kişi sabah kâfir olarak kalkacak,
    yöneticiler insanlara zulmedecek,
    şerrinden korkulan kimselere itibar edilecek,
    ticareti dürüst olmayan gruplar ele geçirecek,
    mescidler süslenmekle birlikte ibadete önem verilmeyecek,
    erkekler erkeklerle, kadınlar da kadınlarla yetinecek,
    kadınlar sosyal konum açısından ön plana çıkarılacak ve erkekler kadınlara benzemeye çalışacak, açıklık yayılacak, hayasızlık çoğalacak,
    cihad ve irşad faaliyetleri terkedilecek,
    sadece din dışı ilimler öğrenilecek,
    kader inkâr edilecek ve yıldız falına inanılacak,
    liderliğe elverişli kimseler azalacak,
    âni ölümler çoğalacak,
    cahiller, aynı zamanda dürüst olmayan zâhid ve sûfîler türeyecek,
    akrabalık bağları kesilecek,
    yalancılar tasdik edilip doğru konuşanlara itibar edilmeyecek,
    kitapların sayısı artacak,
    yağmurlar ve yıldırımlar çoğalacak, madenler yok olacak.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • Gördüğüm en zeki 2003'lü olabilirsin vay be diyerek okudum ve haklısın.
    _____________________________
  • Senin ideal düzenini oluşturma fırsatın olsa nasıl bir düzen kurardın?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Yok aga bu hayat yaşanmıyor
    4 ay önce açıldı
    BU NE DEMEK
    2 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Bana göre hayat her insanın yaşadığı büyüdüğü yer ve elindeki şartlarla bir cumartesı sabahı 9da uyandıktan sonra kensıne bugun ne yapmak ıstıyorum sorusunun cevabıdır.



    Bunun için tabiki hafta içi çalışıp. Hormonları arzularımızı tazelememiz lazım.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________
  • güzel kardeşim öncelikle seni tebrik ederim sorgulayabildiğinden ötürü..yaşına göre gayet olgun ve güzel düşünüyorsun..

    şimdi konu başlığından başlarsak,

    hayat bu değil tabiki...

    özellikle yurtdışında yaşayan insanların video günlüklerini birazcık izlediğin zaman, (vlog demeyelim şuna) hayatın bu ülkede yaşadığımızı sandığımız şeyden çok farklı bişey olduğunu çok başka hayatlar var olduğunun bi farkına varıyorsun öncelikle...

    çalınan geleceğimizden arta kalanları görüp, onu hayat sanıyoruz. önce bunun farkına varmak lazım..senin şu anda sorgulamaların bu sebeple.

    kapitalist bir sistem dünya genelinde hakim doğru.. ancak bizim gibi bağımsızlığı ciddi zedelenmiş ülkelerde daha farklı bir sistem var..köle düzeninden bozma garip bişey bu.

    parayı şöyle düşün , insan özünde vahşi bir varlık olabiliyor ...atalar boşuna dememiş "insanoğlu çiğ süt emmiştir" "5 parmağın 5 i bir değil" diye..

    yani şu hümanist olmayı fazlaca abartan kaçıklar var ya hani sınırlar kalksın devletler olmasın hede hödö diye.. insanın egolarını arzularını isteklerini vs vs sınırlayan düzenleyen belirli bir başarı sonucu bunu gerçekleştirmeni sağlayan sistem=para ...devlette bu sistemin garantisi ve koruyucusu olumlu anlamda kullanıyorum bunu...(tamam bokunun çıktığı ülkeler var ama genel çerçeve çizmek açısından söylüyorum)

    dünya kaynakları kısıtlı. ama buna ters nüfus hızla artıyor.. üstelik niteliksiz vasıfsız eğitimsiz nüfus şu anda bütün ülkelerin en büyük belası... bunu kontrol edebilmek ve belirli bir düzene alabilmen için birçok sistemi düzenleyebilmen lazım... parayı yönlendirmen gerekiyor..herkes herşeye istediği gibi istediği ölçüde ulaşabilse kaos u bi düşün...suistimalleri bir düşün.

    sakın bunu dünya kaynaklarının sömürülüp insanların köle gibi çalıştırılması olarak algılama ...o ipin ucunun kaçtığı bir nokta.. kastettiğim o değil.

    norveç ve komşu ülkelerini bir incele mesela toplumsal hayatına bak o ülkelerin..bir de bize bak ne demek istediğim daha iyi anlaşılacak.

    ...


    okunarak zengin olabilme olayı biraz göreceli..ne okuduğuna ve zenginlikten ne anladığına bağlı biraz..okumayı bizim cahil insanımız çok abartıyor...bugün yüzlerce tabeladan ibaret dandik üniversite var...git oku...ee sonra..adam napıyor karsta okuyanı almıyor gidiyor boğaziçinde okumuş yurtdışında y.lisans yapmış adamı alıyor dimi :)

    bizim insanımız herşey gibi üniversite olayını da yanlış algılıyor ..üniversitenin 2 boyutu var aslında biri bilimsel ötekisi sosyal..e şimdi bizim toplumun bir kesimi rahatına düşkün çalışmayı okumayı sevmeyen hazırcı çıkarcı tembel bireylerden oluştuğu için üniversiteyi bu bağlamda değerlendiriyor..işin içine aile baskısından kurtulma özgürlük ihtiyacı dilediğin ile arkadaşlık edebilme denk getirirse sevgili yapabilme olarak işine gelen tarafını görüyor..bir de bizim; çakal, müşteriyi yolunacak kaz olarak gören, iki yüzlü, yalancı bazı esnaflarımız ve ev sahiplerimiz var.onlarda işin başka boyutu..

    hem bilim öğren meslek sahibi ol hem de işin sosyal nimetinden yine faydalan olmaz mı yani ? olmuyor işte

    okumak genel anlamda sana kapı açar.. o kapıdan girmeyi beceremezsen hiçbişey olamazsın.. bilgi hammalı olursun. belirli ortamlarda 3 5 süslü cümle ile tavlayabileeğin insancıkların olur.

    yine atalarımız ne demiş okumak cahilliği alır eşeklik baki kalır..ne okumuş eşekler gördüm. hatta üniversite de ne hocalar gördüm..ego sorunlu..ruh hastası..en çok o zaman şaşırmıştım.ya sen üniv hocası olmuşsun insanlar egondan yanına yaklaşamıyor.. "benden 2 kere kalmayan geçemez hahaha" diye övünüyorsun... sen de göreceksin daha çok...hatta gazeteleri okursan okumuş eşeklere oralarda daha çok rastlayabilirsin ...
    gene burdan okumayı yerdiğim anlaşılmasın.. toplumsal statü kaygısı ve ekonomik kazanç endişeleri ile gönlünde başka mesleği yapmak isteyen insanların istemediği mesleklere zorlayan bir sistemden bahsediyorum.

    bu öyle bir sistem ki "üniversite oku da adam yerine koysunlar" ile "saygınlık ve statüyü ancak böyle elde edebililrsin"'i bilinçaltına işler. üniversite olsun da çamurdan olsun diye tabela üniversitesinde liseden bozma bir binada saçma sapan bir bölüm okumayı göze alırsın.. çakal esnafın, şark kurnazı ev sahibinin, vicdansız işverenin eline düşersin. ruh hastası hocanın egosu ile yorulursun..en önemlisi de zamanın çöpe gider..mezun olunca da iş aramaktan, mülakata girmekten, sınav kasmaktan bezersin.

    bu tuzağa düşmemek için üniversite ve bölüm seçimini doğru yapmak çok önemli..yetmiyor kendini geliştirip teknolojiyi yakından takip etmelisin..mesleğinle ilgili şeyleri de...sadece alanınla ilgili değil hayata dair şeyleri de..ne kadar çok bilgi yüklersen o kadar benzersiz çalışan bir beyin yapımız var..o bilgilerden sana öyle bi harman yapar ki o harmandan çıkan fikir hayatını daha kaliteli yapar. sonuç olarak ne olmak istediğine karar vermeli ve bunu isteyip sevmelisin.

    sırf para üzerine hayaller kurmamız ise fakir yoksul bir toplum olmamızın ve basın eliyle insanların bilinçaltına zenginliğin farklı şekilden işlenmesi ile kaynaklı.

    zenginlik algısı çok değişti bizim toplumda..
    en basit insani ihtiyaçlar hobiler bile zengin varlıklı insanlar tarafından gerçekleştirilebildiğini gördüğümüzde çıkış yolunun zengin olmaktan geçtiği algısı bilincimize yerleşti.

    sen hiç ortalama gelire sahip bir üniv. öğrencisinin araba sahibi olduğunu, dünyayı gezebildiğini gördün mü ? bırak dünyayı hadi, ülkesini gezebildiğini gördün mü ? göremezsin..gördüklerin istisnadır bir şekilde kendine ek gelir yaratmıştır onunla kıt kanaat hobilerini vs yapmaya çalışıyordur.

    bir asgari ücret maaşı ile araba sahibi olanları
    5 birim para ile kıyma et alanları
    litresi 1 birim paraya arabasına yakıt alabilenleri
    hafta sonları tatile gidebilenleri

    gördün mü ?

    göremezsin

    ama diğer ülkelerde ortalama gelire sahip insanlar bunları yapabiliyor ve zengin değiller

    ...

    çevrendeki insanları seçmeyi de yanlış tanımlıyorsun ...kusursuz insan olmadığının farkındasın. ancak o kadar fazla boş teneke boş beleş insan görüyorsun ki bunlar gibi olmayan insanların ancak kusursuz olabileceğini sanıyorsun..aslında normal bir insan arıyorsun

    senin yaşlarında ben de seçiciydim..fazla arkadaşım olmazdı..önceleri kendimi asosyal zannederdim.ancak sonradan fark ettim boş tenekeler ruhumu çok sıkıyormuş..lise ünivde bile böyleydim. yani sevmiyorum kardeşim; futbolu, futbol muhabbetini, milletin yüzüne gülüp arkasından arkadaş ortamlarında çekiştirmeyi, dedikodu yapmayı ,şu kıza şunu yaptım böyle ettim diyenleri dinlemeyi, kahve de okey kağıt oynamayı...

    insan tabiki sosyal varlık ama ben böyle salak ve top kafalı insanlarla sosyalleşemiyorum.. bilim tarih metafizik konuşabileceğim insanlar istiyorum onlarla sosyalleşmek istiyorum e onların da ortamlarını bulmak her zaman mümkün olmuyor. sosyoekonomik nedenler de bazen engel oluyor

    bu instagram olayı tam bir facia ...ne insta ne twit kullanmıyorum face var onunda duvarı bomboş eski lise arkadaşlarımı bulmak için açmıştım :D 6 ayda bi girer bakarım bazen..
    bakıyorum adamlar; onu yedim, bunu içtim, şuraya gittim falan fotoğrafları atıyor..düğün nişan fotoğrafları atıyor..onun bunun sözlerini paylaşıyor..toplumsal olaylara duyarlılık gösterdiğini zannedip duyar kasan resimler yazılar atıyor vicdanını rahatlatıyor falan.

    yani tamamen boş bir tatmin etme olayına dönmüş durumda sosyal medya denen saçmalık...ben bu özel hayatın bu kadar vıcık vıcık paylaşılmasının arkasında eziklik takıntısı olduğunu düşünüyorum...bunu bastırmak için de deli gibi paylaşımlar yapıyor zavallılar...olduğundan farklı görünmeye çabalayan ruhu yaralı zavalılar.

    ...

    seksten aldığın hazzı başka nerden alabilirsin güzel soru.. valla bi grup bilim adamına göre, bundan iyisi yokmuş. tabi ne kadar doğru gerçek orası göreceli bence. :D sallamasyon haber de olabilir kimbilir..ama bana kalırsa şöyle bir inceleme yapılabilir.seksten ne anladığına bağlı olarak benzer şeyleri bulabilirsen en az ona yakın ruhsal doyum sağlar belki...

    mesela sahiplenme başarı mutluluk özgürlük paylaşma seksin hissetirdikleri arasında aklıma ilk gelenler ..bu duyguları tatmin edecek hobilere uğraşlara yönelebilirsin..mesela bir doğa yürüyüşü ..

    kendini tanıdıkça nelerin sana iyi geleceğini bulabilirsin..

    yine de bunları seks alternatifi olarak düşünmek doğru gelmiyor bana..ülkedeki cinsel açlığın vıcıklaşmış halinden dolayı bir tiksinti ile olaya yaklaşmak yanlış bence

    din konusunda insanları cahilce yönlendirdiği için eleştirsem de murat özün ün sevdiğim bir lafı var."ağaç değilsiniz yerinizi değiştirebilirsiniz." bu ülkede doğmuş olabiliriz ama bu dünya bizim hepimizin bunu bir düşün. ifade özgürlüğünün tartışmalı hale geldiği, eleştiri yapmanın suç/hakaret sayılabildiği, bilimin yerilebildiği,gazete ve tvlerin büyük holding patronlarına ait olduğu bir ortam.. sana nasıl bir gelecek sunabilir?

    24 yaşında geçim sıkıntısı demişsin sanırım evlilikten bahsediyorsun;

    iş cinayetlerinde kaçıncı sıradayız mesela ?
    24 saatlik gün döngüsünün 14-15 saatini işverene kurban ettiğinde nasıl bir hayatın olabilir ? ve o hayat sana ait olur mu ?
    işverenlerin çalışanları rahat rahat köle gibi sömürebileceği bir düzende her gün işten atılma korkusu ile nasıl bir gelecek kurabilirsin ?
    instagram a attığı fotoğrafların beğenilme sayısı ile ego kasan, herkesin birbirine atladığı arkasından iş çevirdiği yalan dolan sapık çarpık ilişkileri işleyen gerizekalı türk dizilerini izleyen yeni yetmelerden anne olabilir mi sence ?
    düğün yapmanın "olm damadı ne kadar sövüşlesek kardır" şeklinde görülmesi ile hayata 0-2 yenik başlamanın sonuçları neler olabilir ?
    eğitim ve sağlık sistemini değerlendirdiğinde çocuk sahibi olmaya cesaret edebiliyor musun?
    suriyeliler ?

    ben bunun gibi birçok soruyu sordum kendime..ne evliliğe ne geleceğime asla olumlu bakamadım.bekarım.

    son olarak tekrar söylüyorum ağaç değiliz bu dünya bizim



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lazer__ -- 25 Eylül 2018; 17:28:18 >
    _____________________________




  • Kardeşim belirtmek isterim öncelikle insanlar doyumsuzdur ve bu asırlardır olan bir şeydir eğer böyle olmasaydı halen taşları oyuyorduk, sen bunun önüne hiç bir zaman geçemezsin, kimisi hayatını çok kötü yaşarken kimisi dışarıdan güzel yaşar insanlar onun şanslı ve güzel bir hayatı olduğunu düşünür ama o kişi için durum her zaman farklıdır maddi,manevi açıdan durumu çok iyi olupta saçma sapan küçük şeyleri sorun eden bir sürü insan tanıdım ben. Okumak saçmadır ama bu saçmalığın önüne geçmek içinde okumak zorundasın böyle saçma bir kısır döngüdür bu okuyan adam mühendis olur doktor olur sonuç olarak ne yapar ?
    Herhangi bir insanın açtığı hastanede,fabrikada,şirkette o kişiye para kazandırır ve hayat bu şekilde devam eder sana pozitif bak demicem çünkü benim dememle sen kendi bakış açını değiştiremezsin.
    Sana kimse akıl hocalığı yapacak durumda değil çünkü sen zaten hayatın içine girip artık bazı şeyleri sorgulamaya başlamışsın ben 15 yaşında adamda gördüm 30 yaşında çocukta yaşlar hiç bir zaman önemli değildir ben bile daha 17 yaşındayım. Sana tavsiyem öncelikle sosyal medyadan uzak durman gerçekten insanın psikolojisini kötü etkiliyor ve beyini geriletmekten başka hiç bir şeye sebep olmuyor. Ünlü ve başarılı insanlara bak emin ol hiçbirinin sosyal medya hesabı kendisi tarafından kullanılmıyordur ya yakını ya menajeri yada bir arkadaşı falan oluyor genelde çünkü böyle şeyler insanın beynini yoruyor.

    Hayat cinsellikten ibaret değildir eğer bu yaşına kadar henüz tecrübe edinmemişsen sana öyle geliyor olabilir insanlar o kadar doyumsuzki onu bile çok elde edince bir süre sonra sıkılabiliyor.

    Kısacası bu psikolojik durumdan çıkmaya çalışma sakın, biliyorum hoş değil ama gerçekten kendini başkasının kontrolüne vermekten iyidir sürekli sorgulayıcı ol oku,araştır,öğren
    farklı diller öğren canlılar hakkında bilgiler edin hayatını bi düzene sokma sıkılırsın farklı şeyler yapmaya çalış.

    İyi forumlar..
    _____________________________




  • Bütün bu sorunların iman eksikliğinden kaynaklanıyor.

    Hayatın Amacı nedir ? Allah'a iyi bir kul olmak. Parantez olarak açarsak, islam inancına sahip olmak, dürüst ve güzel ahlaklı olmak,insanlara karşı hoşgörülü ve yardımsever olmak,cömert olmak,çalışkan olmak. vs diye sıralayabilirsin.

    Dünya ömrü 60-70 yıldan ibaret tamamen sınava hazırlık süreci. Eline al Kuranı okumaya başla ardından namazı da öğren kılmaya başla göreceksin herşey değişecek.

    Müslümana dünya sıkıntı imtihan yeridir. Asıl ödül ahirette o da kazanabilirsek inşallah.
    _____________________________
  • Zaman: "sürekli ilerleyen ,geri gelmeyen bir süreçtir. " işte bu sorgulamanın bir cevabi.Hayat ,sonsuz bir sorgulama döngüsü içerisindedir.Öğrenilmiş çaresizlik i kabul etmekle kafa yoruyorsun.Halbuki yarin bir sonraki günün için ne yapıp yapmadığına bağlı olarak gelişecektir.Evet bir ekonomi dünyasında sermaye ön plandadir(Kapitalizim sistemi)Öncelik sağlıktan sonra "para" vurgulanir çevremizce tamam o da önemli ama ya insani duygular ? Sürekli gelişen ve dediğişen bir dünyadaydik sadece şimdi bu olay biraz hızlı gelişiyor "gelişme ve değişme" konusunda.Sen sürekli bu süreçte çalışıp çabalayacaksın ki bu döngüye ayak uyduracaksin ki ne zaman sen dursan işte o zaman sürekli bir sorgulama buna istinaden cevaplanmayi bekleyen bir çok sorunuda beraberinde getirmiş olacaktin.Sosyal medya kelebek misali 1 günlük mutluluk sağlar sonrası meçhul.Sen bulunduğun ortamına göre davran ne altı ne üstü.Bırak diğer insanların ne yaptığını ya da yapamadıklarını eğer herkes birbirini düşense bile bu düzen yine olmazdı.Din ile inanç farklıdır .Dine mensup olsan çoğu inancı sorgusuz kabul edeceksin din dogmatiktir(sorgusuzdur).Bu yaşta bunları düşünmen bile bir düşüncenin olmasını sağlar sende.İnsan olduğunun farkına varmaktır düşünmek.Ama uzay boşluğu gibidir,sonu yoktur ölünceye kadar bu böyledir.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________




  • Aynı yaştayız galiba. birkaç haftadır benim de aklımı kurcalıyor bu fikir. para para para, sonu lüks yaşama çıkıyor, ee sonra? neden insanlar daha fazla istiyor hep. evleri müthiş lüks olmadan yaşayamıyorlar mı?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
    _____________________________
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.