Şimdi Ara

[Güncelleme 4] İşte benim öğrenme yöntemim!

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
46
Cevap
30
Favori
6.942
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bir Altın Madeni var, diyorlar ki "Kazma kürek al gel". Yeter ki sen kazma küreğini al gel, istediğin kadar faydalanabilirsin...

    NOT: Yazı çok uzun ve direk tavsiye ye gitmek istiyorsan "İşte benim öğrenme yöntemim!" başlığına git.

    Arkadaşlar forumdaki İngilizce konuların çoğunu gezdim ve aslında çoğu o kadar işe yaramaz ve sıkıcı yöntemler ki bu başlığı açma gereği duydum. Şimdi sizlere kendi yöntemlerimi anlatacağım.

    Öncelikle biraz İngilizce özgeçmişimden bahsedeyim;

    * Ortaokulda hiçbir şey öğrenemeden liseye geçtim ve lise 1 de de hiçbir şey öğrenemedim. Bir arkadaşım sayesinde kopyayla geçmiştim. Zaten lise 2,3,4 te de İngilizce dersi yoktu. Düz lise mezunuyum.

    * Üniversite 1. sınıfta İngilizce'den geçememiştim zaten hoca da acayip bir şeydi, İngilizce öğretmekten çok sınıfta muhabbet ediyordu. O sene kaldım ama 2. sınıfta da yine kopya sayesinde dersi verdim.

    * Geçmişte hiç herhangi bir İngilizce kursuna gitmedim.

    Peki benim serüvenim nasıl başladı İngilizce ile ?

    Üniversite 3. sınıfta aldığım Fortran dersiyle yazılım işine adım attım. Programlamayı çok sevdim ve yeteneğim olduğunu keşfettim. Kısa süre içerisinde java, android, html, css, js, angular, nodejs, meteor vs.. gibi birçok platforma girdim. Ancak ne zamanki profesyonel projelere girişmeye başladım, işte o zaman ingilizcenin önemini çok fazla anlamaya başladım. Türkçe kaynak yetersizdi ve artık kaynak bulamamaktan çıldırma noktasına geldim.

    Mezun oldum, özel bir okulda Matematik öğretmenliği yapabilirdim ve teklif de geldi ancak ben istemedim. Hayallerim vardı ve şu genç enerjik zamanlarımda hayallerim için uğraşmayacaktım da ne zaman uğraşacaktım? Net bir şekilde kararımı verdikten sonra projelerimi ve hayallerimi gerçekleştirmem için önümdeki tek engel İNGİLİZCE idi. Sonuç olarak ekim ayının ortasında başladım İngilizce öğrenmeye...

    Neden bunları anlattım?

    Çünkü İngilizce öğrenebilmek için nedenleriniz olması lazım. Hemde çok sağlam nedenler. Bu nedenler arasında daha iyi işlere girebilmek için, ve ya iş yerinde seviye yükselmek için gibi nedenler yer alması mümkün değil çünkü sizi bu nedenler ancak öğrenmenizi ertelemenize neden olur.

    Benim nedenlerim?

    * İngilizceyi çok iyi öğrenirsem sonsuz bir bilgi kaynağının bana doğru akacağını biliyorum. Hemde ücretsiz!

    * Ben Matematik bölümü mezunuyum. Üstüne İngilizce öğrenirsem, araştırıp ve çalışıp yapamayacağım bir şey artık olamaz. Bilgi var ise sadece onu işlemesi kalır.

    * Yüksek Lisans yapmak istiyorum. Akademi yolundaki en büyük engelimi de kaldırmış olacağım.

    * Kaliteli haber takip etmek istiyorum. Ülkemizdeki haberlerin ne kadar kalitesiz olduğu malum(bkz. A Haber). Bir nytimes ve wst okuyun vallahi adamlar hakkını veriyor.

    * Eğer yaşar isem günün birinde mutlaka yurt dışına çıkmayı düşünüyorum. Hatta çalışmaya bile gidebilirim.

    * Diziler ve filmlerden daha çok keyif almak istiyorum. Bence sırf bunun için bile değer :)

    * Bence çok zevkli bir dil. Ben sevmeye başladım İngilizceyi. Hobi olarak bile öğrenilebilir ki dünyada hobi olarak dil öğrenen çok insan var.

    İşte bunlar benim sağlam nedenlerim. Vardır illaki başka nedenler daha ancak şimdilik aklıma gelenler bunlar. Dediğim gibi çok sağlam nedenleriniz olması lazım. Sizin için olmazsa olmaz nedenler. Biliyorum DH'li bu kadar uzun yazıyı okumaz ama sen yine de okuduysan sen gerçekten öğrenmek isteyenlerdensin ;)

    İşte benim öğrenme yöntemim!


    Ekim ayının ortasında başladım. Ben yöntemime "İngilizceyi Analiz Etme Yöntemi" diyorum.

    * Dualingo ile başladım ve o kupayı da aldım. Sonuç olarak faydası oldu mu ? Çok fazla olmadı. Büyük bir zaman kaybı kesinlikle uzaklaşın.

    * Altınpost yayıncılığın hikaye kitaplarını almıştım ve almaz olaydım. Beginner seviyesi bile intermediate seviyesindeymiş ve ben bundan haberim bile yokken bunları okudum. Beginner seviyesindeki kitapları okurken bilmediğim kelimeleri deftere not aldım. Anlamadığım cümleleri ve kelimeleri GOogle Translate kullanarak öğrendim .Kelimeleri ezberledikten sonra aynı kitabı tekrar okudum. Bu çok faydalı oldu çünkü kelimeler daha çok yerine oturuyordu. (Seviye zor olduğu için aşırı can sıkıcıydı bana çok zaman kaybettirdi). Siz Altınpost almayın, eğer en baştan başlayacaksanız Engin Yayınevinin İngilizce seviyeli hikaye kitapları var ve gerçekten başlangıç için süperdi. Keşke ondan başlasaymışım böylece çok zaman kaybetmezdim.

    * Altınpost yayıncılığın seviye 2. sine geçtiğimde artık kelime ezberlemeyi bıraktım çünkü artık kafamda hikayeyi hayal edebiliyordum. Kelime ezberlemek ve aynı hikayeyi tekrar okumak gerçekten sıkıcı. Ancak başlangıç için yani şöyle 4-5 kitap için mutlaka gerekli. Dediklerimi yapın pişman olmayacaksınız. Ama daha sonra kelime ezberlemeyi bırakın çünkü sıkmaya başlar. Aynı şekilde hikaye kitabını tekrar okumayın çünkü heyecan vermediğinden öğrenmek eğlenceli hale gelmiyor.

    * Altınpost yayıncılığın 4. seviyesine geçtiğimde , 4. seviyenin ilk kitabı benim neredeyse iflağamı s...tiğinden artık o kitapları okumayı bıraktım. Ya arkadaş adamlar resmen edebi eser yazmış bizde güya hikaye kitabı okuyoruz. Neyse demem o ki Altınpost almayın. Daha doğrusu hikaye kitabı alırken mutlaka tavsiye üzerine alın.

    Not: Aşağıdaki yönteme başlanmadan mutlaka seviyeli kitaplardan en az 10 tane falan okunması gerekir.
    *http://english-e-books.net . Bu site bir velinimet. Neden mi ? içerisinde yaklaşık 200 - 300 tane e book var. İşin güzel tarafı site üzerinden okunabilmesi. Şimdi diyeceksin ki çok mu önemli site üzerinden okunabilmesi yani pdf olsa daha iyi değil mi ? Hayır efendim pdf olsa hiç de daha iyi değil. Site üzerinden okunabilmesi o kadar önemli ki birazdan anlatacağım yöntem senin İngilizce öğrenim sürecini 5 e katlayacak.

    1) Chrome mağazasına girip Google Translate Extention (Google çeviri eklentisi) ni indiriyoruz.

    2)Eklentiyi chrome a yükledikten sonra eklentiye tıkla, sonra "uzantı seçenekleri" de.Sonra "Anında pop-up'ı görüntüle" yi seç ve kaydet.

    3)http://english-e-books.net sitesine gir. Elemantary seviyesine tıkla. İlk e-book olan Board Games. Orada Kitabın özetini ve kitapta kaç kelime ve kaç benzersiz kelime sayısını göreceksin(Bu motivasyon açısından önemli) . "Read Online Now!" a tıkla ve okumaya başla.

    4) Anlamadığın bir kelime karşına çıktıysa hemen kelimeyi mouse ile seçiyoruz . Sonuç ?

    [Güncelleme 4] İşte benim öğrenme yöntemim!


    Aynı şekilde anlamadığımız cümleyi seçiyoruz.

    [Güncelleme 4] İşte benim öğrenme yöntemim!


    Bu bize zaman + performans kazandırdı. Diğer türlü kitaptan bak, klavye ile yaz falan kitabın akışı bozulacağından bu çok sıkıcı olacaktı. Unutmayın! Bu yolculuğa eğlenceli devam etmemiz gerekiyor!!!

    Not: Kelimeleri çevirdiğinizde mutlaka sesli de dinleyin!

    *http://english-e-books.net sitesinde 15 hikaye kitabı okuduktan sonra artık listening için de her hikaye kitabının altında bulunan audiobook u da indirin. Böylece hikayeyi adam okuduğunda, biz cümlelerin neresinde vurgu yapılıp yapılmadığını, nerelerde tonlama azalıp azalmadığını da inceleyeceğiz + listening geliştirmiş olacağız.

    AIMP bu iş için ideal. Klavye kısayolları atayabiliyorsunuz. Mesela hikayeyi okurken bilmediğim bir kelime karşıma çıktığında, 'Space' tuşuna basıp audiobook u durduruyorum. Kelimeye baktıktan sonra tekrar 'Space' tuşuna basıp devam ettiriyorum. Bu yöntemle öğrenimimizi daha eğlenceli hale getireceğiz.

    * Yaklaşık 200 kitap olanhttp://english-e-books.net sitesinde zaten hepsini bitirseniz çok iyi bir seviyeye gelirsiniz ve artık siz neye çalışıp çalışmayacağınızı bilirsiniz. Siz buraya kadar gelin zaten en az 5000 kelime biliyor olacaksınız.

    * Yabancı bir forumda konu açmıştım tavsiye istemek için. Onlar bana İngilizce radyo kanalı dinle demişlerdi. Başka işlerle uğraşıyorsan bile o radyo açık kalsın ve kulağın
    sürekli duysun o sesleri. O gün bu gündür yaklaşık bir 3 ay da BBC radyo kanalını dinliyorum. Google play de Radyo ABD diye bir app var oradan dinliyorum. Yine de bulamassanız şurdan da dinleyebilirsiniz :http://www.internetradiouk.com/#bbc-radio-world-service

    * İngilizce Günlük tutun. Bunu alışkanlık haline getirin. Hata yapmakta serbestsiniz. Siz kendinize en mantıklı olanı yazın. İnanın çok eğlenceli ayrıca ilerisi için çok güzel bir hatıra olur.

    * Konuşma için şuan bir yöntem bulamadım ancak ben seviyemi geliştirdikçe bu başlığı güncellerim.

    * SONUÇ? Yani bende ne kadar işe yaradı ?

    Yaklaşık 5 aydır bu yöntemleri yavaş yavaş kendim keşfederek ve bazen de yanlış yöntemler uygulayarak devam ettim. Yukarıda saydığım yöntemler bana en yararı dokunanlar. Peki ne derece gelişti? 5 ay boyunca günde sadece 2 saat verimli çalışabildim radyo dinleme haricinde. Yani çalışamadığımda radyo dinledim boyna. Düzenli çalışmak çok önemli zira yukarıda saydığım yöntemleri 1 ay boyunca günde 6 saat çalışarak devam ettirseydim, şuan çok daha ileri seviyede olurdum. Neyse yinede gelişmeleri size yazayım.

    NOT:Hiç ingilizce bilmeden çıktığım bu yolda edinilen gelişmeleri yazacağım bunu da dikkate almanızı öneririm. Yani sizin daha iyi seviyeniz var ise dediğim yöntemlerle daha hızlı ve daha iyi yol alabileceksiniz.

    1-) Geçenlerde Raymond Murphy nin "English Grammar in Use" adlı kitabın pdf sine baktım. Çok şaşırmıştım. Çünkü kitabın neredeyse %75 ini anlayabiliyordum.

    2-) Artık was, were, will, able to, had, would, have has, can, could, must, have to vs.. gibi çoğu gramer kalıbını şaşırtıcı bir şekilde çözmüştüm. Bana kurallara uygun cümle kur desen kuramam ama bir cümleyi okuduğumda geçmiş zamandamı geçiyor, gelecek zamanda mı geçiyor, geçmiş zamanın hikayesi mi yaşanıyor anlayabiliyorum hatta çeviri bile yapabilirim. Ancak anlayıp ta çeviri yapamadığım cümleler de oluyor.

    3-) BBC radyo konuşmalarının %30 unu anlayabiliyorum. Bunda audiobookların etkisi de var tabi ki ama 3 ay boyunca radyo kayıtlarının beynimde birikmesinin de etkisi var.

    4-) Bazen youtube da yabancı videolar açtığımda konuştuklarını sanki %50 ye yakın anladığım da oluyor. Ama genel olarak bu %35 civarında.

    5-) Şu anda developer.android.com daki makalelerin %50 sini anlayabiliyorum(tabi ki de çeviri de kullanıyorum teknik makale bu :D )

    6-) Haberler çok ağır oluyor yani anlayabilmek zor gerçekten. %20 civarında anlayabiliyorum şimdilik. Ama ben bu rakamı %90 a çıkaracağım önümüzdeki 5 ay içinde.

    7-) Geçenlerde bir amerikan dizisi açtım öyle bir bakıyım dedim. Ben British English aksanına alışmama rağmen, çok hızlı konuşmalarına rağmen %35 anlayabiliyordum.

    8-) Cümle kurabiliyorum yazılı olarak. Yani cümlede hata elbette oluyor ama sanırım okuyan kişi illaki ne demek istediğimi anlayacaktır. Bu yüzden artık 13 şubattan beri günlük tutuyorum.

    9-) İngilizceyi hissedebiliyorum artık. Ne demek bu hissetmek? Bana göre hissetmek artık kafanın içinde çeviri yapma olayından kurtulup, okuduğun yada duyduğun cümleyi direk kafanın içinde imagine(hayal) edebilmek. Mümkün olduğunca çeviri yapmadan anlatmak istediğine odaklanmak gerekiyor.

    10-) Şuan yanımda bir turist olsa konuşabilir miyim? Eğer turist sabırlı biriyse benim dediklerime odaklandığında illaki anlayacaktır. Şuana kadar hiç bir turistle falan konuşmadım hatta kimseyle İngilizce konuşmadım desem yeridir ama önüme turist çıksa ve zorda kalsam, kelimeler ağzımdan birden çıkıverir.

    En büyük eksikliğim neydi? Düzensiz çalışmak. Arkadaşlar günde 2 saatle olmaz malesef bu iş. Daha çok çalışmak lazım. İnş hedefim günde 6 saat verimli çalışabilmek.

    Daha birçok vardır edindiklerim. Ancak sıfırdan bu noktaya hiçbir yardım almadan gelmek, bence güzel bir başarı. İngilizceyi Analiz Etme yöntemini denemenizi mutlaka tavsiye ederim. Bu yöntemi de ben uydurdum, zaten burada amacım cümlelerin içinden cümleler ayrıştırmak olduğu için adı İngilizceyi Analiz Etme yöntemi oldu.

    Son olarak elbette İngilizce altyazılı dizi film daha yararlı olur ancak hiç bilmeyen adam için dizinin veya filmin akışı kaybolacağından bu yöntem hiç bilmeyenler için pek işe yarar bir yöntem değil malesef.

    İlerleyen zamanlarda tekrar güncellerim bu konuyu ve gelişmeleri aktarırım sizlere. Yazımı sonuna kadar okuyacak kişinin az olacağını biliyorum bu yüzden kıymetli vaktinizi ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim. Faydalı olması dileğiyle...

    Edit: Son olarak yazmayı unutmuşum. Herkesin kazma küreği kendine. Kim daha sağlam yaparsa o kişi o kadar altın çıkaracaktır.

    Edit 2: 24.03.2017 / 1 Mart itibariyle biraz ara verdim iş bulmak zorunda olduğum için. Hala arıyorum. Nasip...

    Edit 3: 24.04.2017 / 1 Nisan itibariyle iş bulamadığım için başladığım yerden devam etmeye karar verdim. Özel okulda iş baktığımdan, şuanda her okulun kadrosu tam olduğu için mecburen sene sonunu bekleyeceğim. Ama boş durmak yok ve böylece en çok istediğim Angular 2 frameworkünü öğrenmeye karar verdim . Yaklaşık 20 gündür de çalışıyorum. Önüme çok fazla teknik terim çıktığı için açıkçası ilk başlarda gerçekten zorlandım ama daha sonra İngilizcem ciddi derecede gelişmeye başladı. Hani şu Altınpost yayıncılığın kitaplarını anlamıyorum diyordum ya ? geçenlerde bi açıp bakayım dedim, baya baya anlıyorum artık :) Sadece bilmediğim kelimeler var birkaç ama genel itibariyle çok rahat anlaşılıyor, hatta şu Angular 2 makalelerine göre baya rahat diyebilirim.http://english-e-books.net sitesinden çalışmayı bıraktım. Artık yazılım öğrenmeye başladığım için ve türkçe kaynak olmadığı için mecburen ingilizce kaynaklar okuyorum. Dolayısıyla hikaye okumanın sıkıcılığından bir nebze olsun kurtuldum. Radyo dinlemeyi de bıraktım, onun yerine Angular2 ile ilgili konferans videolarını izliyorum (Youtube ng-conf). Bu yöntem benim ingilizceyle aramda bağ kurmamı sağlıyor. Söylenilenleri anlamak zorunda olduğum için dikkatle dinliyorum ama yinede %50 anlayabiliyorum. Dinleme olayını bir üst seviyeye çıkarmak için youtube da Jade Joddle ın videolarını izlemeye karar verdim. Kadının videolarını nedense çok rahat anlayabiliyorum ayrıca çok tatlı ve güzel biri bu yüzden baya ilgimi çekiyor. Bu arada Raymond Murphy nin gramer kitaplarını da anlayabiliyorum. Sadece advanced seviyesinde biraz zorlanıyorum o kadar. İngilizcem biraz daha geliştikten sonra bu kitapların hepsini bitirmeyi planlıyorum. Bu arada günlük yazmayı bıraktım nedense tutturamadım bir türlü. Bu zamana kadarki deneyimlerimden anladım ki ingilizce öğrenebilmek için ingilizceyle aramızda bir bağ kurabilmemiz gerekiyor. En büyük yardımcım Google Translate eklentisi oldu. Bir sonraki editte görüşmek üzere :)

    Edit 4: 23.09.2017 / Arkadaşlar son editteki dediklerimi yapamadım yani yine düzenli olarak çalışamadım. Anladım ki bu düzenli çalışma olayı küçüklükten beri alışkanlık edinilmesi gereken birşey. Ben çok iş aradım ama nasip olmadı, Mayıs ayından başlayıp Temmuzun sonuna kadar kovaladım ama hiç bulamadım. O süre zarfında görüşmelere gitmekten ve mülakatlara hazırlanmaktan hiç ingilizce falan da çalışamadım. Ağustos ortaları gibi karar verdim Askere gitmeye. Çünkü askerlik yüzünden 1 tane işi kaçırdım YTÜ teknoparkta. Askerliği tecil ettikten sonra da bir ton iş teklifi geldi. Sonra abim evlendi falan derken, Eylül ayında engvid.com ' un videolarını izlemeye başladım. Günde 2,3 hatta bazen hiç. Yani dediğim gibi düzenli bir şekilde günde şu kadar video izleyeceğim desem çok çok daha geliştirirdim. Engvid.com dan Emma'yı izlemeye başladım. Emma çok sade konuşuyor ve dediği herşeyi %99 anlıyorum. Bir süre sonra baktım ki Listening olayı aşırı derecede gelişmiş bende. Engvid.com'daki bütün hocaları çok net bir şekilde anlıyorum. Hatta düzgün ingilizce konuşan çoğu diziyi de anlayabilirim. Bu arada 3 tane gramer kitabı aldım bunlar; Essential,English,Advanced Grammar in Use. Fazla param olmadığı için mecburen internette pdf'lerini indirip veznecilerde üçünü toplam 40 Tl ye çıkarttım. Essential Grammar in Use biraz başladım şu an 11. ünitedeyim. Eğer askerde vakit bulursam bu grammer kitaplarına çalışmayı düşünüyorum. Arkadaşlar bana bu seviyedeki ingilizcem bile artık yazılım geliştirmeme yeter. Çünkü videoları anlayabiliyorum, makaleleri anlayabiliyorum vs.. Ama işi biraz daha ileri götürmek istiyorum. Şimdi bu aralar writing geliştirmeye başladım. Wattpad.com da bir hikaye kitabı yazmaya başladım. Şimdiye kadar 2 paragraf yazabildim ama olsun :) Yazmaya devam edicem yani maksat birilerine birşeyler sunmak değil, writing i geliştirmek. Buraya bir gün IELTS,YDS,TOEFL gibi sınavlara girip sonuçlarımı paylaşacağım. Bu yola çıktığımda sıfır ingilizceyle başladım. 1 yıl boyunca düzenli çalışamadığım halde bu noktaya gelmek gerçekten çok güzel. Bir sonraki Editte görüşmek üzere



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sirjoe -- 23 Eylül 2017; 19:16:1 >







  • Yazını başından sonuna kadar okudum. Ben de kendi çabalarımla öğreniyorum; ben de senin gibi düzensiz çalışıyorum. Bi' de düzeni oturtabilsem çok daha iyi olacak. Sen de düzeni oturt bence. Kolay gelsin. :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hayalperest44 -- 13 Kasım 2019; 18:10:53 >
  • Konuşma için ben wakie kullanıyorum tavsiye ederim yabancılarla konuşmanı sağlıyan bi uygulama

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Diğerleri tamam ama duolingo zaman kaybı lafına kesinlikle katılmıyorum. Ben İspanyolcada ne öğrendiysem yüzde yüz duolingo sayesinde öğrendim ve günlük konuşmaları yapıp anlayabilecek seviyedeyim artık. Tabi duolingo ile advanced seviyesinde bir dil bilgisi beklentisinde olursanız istediğiniz sonucu elde edemezsiniz o ayrı konu. Ama dilin temelini öğrenmek için kesinlikle duolingo.
  • hikayeler güzel bende çalışmaya başlayabilirim buradan teşekkürler paylaşım için
  • Takip
  • Yeni güncelleme geldi arkadaşlar.
  • sirjoe kullanıcısına yanıt
    Hocam azminiz beni çok etkiledi. Ayrıca kaynaklar içinde tesekkur ederim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hocam kaynaklarınız gerçekten mükemmel her şey için teşekkürler
  • Teşekkürler arkadaşlar, ara ara bu konuyu güncelleyeceğim. Belki bir gün ielts veya toefl sınavına girip sonucumu buraya koyarım ? Tabi ki en az bir senesi var :)
  • Yeni güncelleme geldi.
  • Bu konuyu daha önce görmemiştim gözümden kaçmış.
    Dil öğrenme serüveninizi yazıp emek vermişsiniz ben de önemli gördüğüm noktaları yazmak isterim.

    1.Hikaye kitapları,romanlar dil öğreniminde yeterli düzeyde etkili olmuyor.
    Çünkü bu tarz kitaplarda tek bir alana ait kelimeler öğreniyorsunuz.Fakat dil öğrenirken birçok alanla ilgili genel kelimeleri bilmek zorundasınız.Okuma çalışması yapacağınız eserde eğitim,edebiyat,siyaset,tarih,coğrafya gibi birden fazla alana ait kısa kısa makaleler olmalı.Bu şekilde okuma çalışmaları yaparak farklı alanlara ait kelime öğrenirsiniz ve ayakları yere basan bir kelime bilginiz olur.Ayrıca bu sınavlar için de çok faydalıdır.Sınavlarda farklı alanlara ait kelimeler çıkar.
    Çalışacağınız kitap şuna benzer olmalı;
    quote:

    https://www.amazon.com/Read-Think-English-Book-Audio/dp/0071499164

    Örnek sayfalarını ve içindekiler listesini inceleyebilirsiniz.Bunun İspanyolca kitabını kullandım.
    İleri aşamada haber sitelerindeki farklı kategorlerden her gün bir haber takip etmek iyi olacaktır.

    2.Google translate iyi bir eklenti.Ama kelime gruplarını çevirirken bazen ciddi hatalar oluyor.Buna dikkat edin.
    Kelime gruplarını çeviren bing daha başarılı;
    https://www.bing.com/translator

    3.Bu çalışmaya başlamadan gramer anlamında ne yaptığınızı yazmamışsınız.Mesela edatlar ve bağlaçlara,sıfat,zarf derecelendirme gibi cümledeki bağlamla ilgili konulara baktınız mı yoksa bunlara çalışmadan mı başladınız?

    4.Kelime ve kelime gruplarını öğrenmek cümleleri büyük oranda anlamanıza yarar sağlar.Fakat tam olarak anlayamazsınız.
    Zaten yaşadığınız sorun büyük oranda gramerle ilgili.Keşke başlarken biraz gramer çalışsaydınız daha iyi bir noktada olurdunuz.

    5.Düşünerek çeviri yapma konusu biraz kişiyle ilgili.Çok okuyan,çok dinleyen,çok konuşan iyi bir çeviri yapabilir.Yani Türkçe düşünüp sonra çeviri yapıyorum bu nedenle zaman kaybediyorum konusu hep karıştırılan bir şey.Bu sorunu çözmek üstte yazığım gibi çok okuma,çok dinleme,çok konuşmayla ilgili.Hatta deyimsel fiiller, ve edat öbeklerini bilmekle ilgilidir.

    Kelime ve kelime grupları öğrenerek ilerleme sağlamışsınız.Keşke başlangıçta biraz gramere önem verip başlasaydınız anlama oranınız baya yüksek olurdu o zaman.Size tavsiyem eksik noktalara yoğunlaşın.Deyimsel fiilleri ve ebat öbeklerini iyi öğrenin.
    Başarılar.




  • rat.planet kullanıcısına yanıt
    Sizin konularınızı inceledim ancak önerdiğiniz çalışma yapısı gerçekten çok sıkıcı. Ben daha Türkçedeki sıfatın zarfın ne olduğunu bilmiyorum hatta edebiyatım Türkçem hep zayıftı bütlere kalırdım kopyayla geçerdim. Ben bu öğrenme olayını biraz daha eğlenceli hale getiriyorum. Ben bunları yaparak Engvid'deki Emma yı %99 anlıyorum ve listening seviyem nedir inanın ilgilenmiyorum. Anlamak bana haz veriyor. Ayrıca Emma'nın yaptığı quizlerden de ya 1 yada 2 yanlışım çıkıyor en fazla. Çoğunlukla hepsini doğru çözüyorum.

    Google translate ile çevirirken tabiki de birebir kelime ile özdeşleştirmiyorum. Oradaki amacım biraz olsun anlamını yakalamak. Bir süreden sonra zaten Türkçesi bile aklıma gelmiyor direk ingilizce olarak anlayabiliyorum. Türkçesine bakmasındaki amaç; cümledeki anlam bütününü sağlayabilmek. Böylece kelimeye birkez daha rastladığında Türkçesini bilmen gerekmiyor. Şunu söyliyim ben artık hiç kelime ezberlemiyorum.

    Ben gramer önemsiz demiyorum ama başlangıçta gramer çalışmak çok sıkıcı olurdu. Gramer önemli evet ama writing için çok önemli. Makale okurken gramere göre hareket etmiyorum. Sadece okuyorum bu kadar.

    Ben çalışmaya başlamadan önce gramer anlamında hiçbir şey yapmadım. Üniversitedeyken ingilizce öğretmenliği okuyan bir arkadaşım bana şunu söylemişti: "İngilizce hikaye kitabı al oku, sadece oku, çevir çevir oku sıkılmadan. Bu şekilde beni bile geçersin" demişti. Aradan 4 yıl geçti dediği hala aklımdaydı. Biraz öğrenim psikolojisi, öğrenme sürecini, bebeklerin öğrenme olayını falan araştırdım, bütün verileri analiz edip öğrenim sürecindeki en doğru yolu bulmaya çalıştım. Gramer de öğreniyorum ama grameri şimdi öğrenmek daha kolay. İlk etapta başlasaydım hiçbir şey öğrenemezdim.

    Birde ben üniversiteden mezun olmuşum. Yaptığım olay ekstra birşey. Eğer öğrenirken sıkılırsam, boşver derim kaparım kitabı. Yani İngilizce aslında bende bir zorunluluk değil. Öğrenmem olur biter, yaşar giderim. Senin anlatma yöntemini ancak lise çağındaki çocuklar yapabilir. Çünkü onlar halihazırla sıkılarak da olsa ders çalışabiliyorlar. Ama benim sıkılarak ders çalışabilme imkanım yok. Çünkü bir zorunluluk değil. Umarım ne dediğimi anlatabilmişimdir.

    Sizin anlattığınız yöntemler geleneksel öğrenme yöntemleri. Benim anlatmak istediklerim ingilizce öğrenmede farklı bir bakış açısı. Yorumunuz için teşekkürler...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sirjoe -- 24 Eylül 2017; 2:14:55 >




  • eger kitap bakiyorsaniz kesinlikle Penguin Reader evini oneririm cok kaliteli ve cd paketide var kitabi sesli olarakta dinleyebiliyorsunuz.
  • hocam bu eklentı pdf lerde calısmıyor ne yapacagız ?
  • sirjoe kullanıcısına yanıt
    Sıkıcı olarak algılamanızın nedeni gramer konusuna yaklaşımınızdan kaynaklanıyor.
    Çok doğru şekilde yazmışsın Türkçe'deki sıfatı bilmeden,görevini bilmeden İngilizce sıfatın ayrımını yapamazsın işte.
    Söylemek istediğim bu zaten.Öncelikle kafanda Türkçe gramer mefhumunun oturması gerekir.
    Bakın dikkat edin Türkçe gramer bilmiyorsunuz demiyorum asıl sorun gramerin zihninizde oturmaması.
    Cümlelere baktığınızda ilgili kelimelerin gruplar halinde hangi görevde kullanıldığı önemlidir.
    Diyelim ki cümle içinde tie kelimesi geçti.Okullarda bu kelime kravat diye öğretilirdi geçmişte.
    Halbuki fiil olarak kullanırsan bağlamak anlamına gelir.Gramer bilmeden bu ayrımları yapmak güçleşir.
    Gramer sadece writing için değil diğer beceriler için de önemlidir.Çünkü onlar da ihtiyaç duyuluyor.
    Gramer bilmeden nasıl çeviriyorsunuz çok merak ediyorum.Anlatmak istediğim bir diğer nokta bu zaten.
    Gramer bir dil için kilit görevi görür.Diğer kilit kelime bilgisidir.
    Bu ikisi olmadan o dilde anlamı yakalamak çok zor(burada bebeklerin dil öğrenme sürecini karıştırmayın.Anadil edinimi çok daha farklı.Biz yabancı dil öğreniminden söz ediyoruz).
    Bebekler dili edinir.Yetişkinler o dili öğrenir.Edinmek ve öğrenmek farklı kavramlar.
    Gramer çalışmak sıkıcı sözüne asla katılmıyorum bu bilmeyene veya sevmeyene sıkıcı gelebilir.
    İngilizce gibi grameri nispeten kolay bir dile çalıştığınız için gramer kısmen de olsa gereksiz görünebilir.
    Ama grameri biraz daha farklı dillere bakarsanız gramerin ne kadar gerekli olduğunu göreceksiniz.
    Bu arada gramer öğrenmek geleneksel öğrenme yöntemi değildir.Bu da karıştırılan bir şey.
    Şuan çok sık kullanılan iletişimsel yöntemde de gramer öğrenimi vardır.
    Bu tarz coursebook ve self-study tarzındaki eserlerde bunu görürsünüz zaten.
    Dil öğretiminde kaliteli eğitim veren kurumların gramer öğrettiğini biliyor musunuz?(goethe institut,cervantes instituto...)




  • rat.planet kullanıcısına yanıt
    Ben hiç grammer çalışmadım buyrun gelin bana ingilizce konuşun ne dediğinizi çok iyi bir şekilde anlayacağım. Cümleleri nasıl çeviriyorsun diyorsun. Tekrar diyorum cümleleri çevirmiyorum direk anlıyorum. Çevirmek ve direk anlamak farklı şeyler.

    Sizin anlattığınız yöntemle bu ülkede kimse birşey öğrenemedi. Öğretim yöntemlerinizi buyrun bir dil uzmanı eşliğinde sizinle tartışabilirim. Ona bakarsak burdan hiç ingilizce dil bilmeyen birini gönder ingiltereye, 1 yıl dolmadan o kişi çok iyi öğrenecektir. Burada amaç kişinin yabancı dile maruz kalmasıdır. Beyin zaten dili çok iyi bir şekilde analiz ediyor.

    Evet Türkçe gramer bilmiyorum ama ingilizce çoğu videoyu anlayabiliyorum. En azından Engvid.com dakileri anlayabiliyorum. Söyler misiniz gramer bilmediğim halde bu nasıl mümkün olabildi?

    İşte bu yüzden benim bulduğum yöntemle sizinle aynı değil. Benimki Analiz etme yöntemi. Sizinki geleneksel yöntem. Eğer sizinkiyle anlıyorlarsa sıkıntı yok öyle öğrensinler.

    Bu arada bir arkadaş pdflerde çalışmıyor demiş. Evet doğru pdflerde çalışan bir eklenti bulamadım malesef :(




  • Mesela ben Emma'nın videolarını izliyorum. Çoğunlukla %99 anlıyorum altyazı dahi olmadan. Ancak bazen arada bir daha önce hiç duymadığım kelime denk geliyor. hemen 'C' ye basıyorum bana altyazıyı veriyor. Altyazının üzerine geldiğimde chrome eklentisi bana kelimeyi anında çeviriyor. Böylece zaman kaybetmemiş ve videonun akışını bozmamış oluyorum. Ayrıca hem ingilizce dinleyerek listening gelişiyor, hem de ingilizceyi ingilizce dinleyerek öğrenmiş oluyorum. Emma çok basit konuşuyor ayrıca Kanadalı olduğundan mı bilmiyorum ama çok anlaşılır şekilde konuşuyor. Aynen aşağıdaki gibi çalışıyorum...

    [Güncelleme 4] İşte benim öğrenme yöntemim!

    Sonra altyazıyı tekrar kapatıyorum ve dinlemeye devam ediyorum. Daha sonra Emma'nın hazırlamış olduğu quiz i çözüyorum. Genelde tamamını doğru yapıyorum.

    Bu arada kullandığım Chrome eklentisi 'Transover'. GOogle translate in altyapısını kullanıyor. Yani birebir google translate çevirisi ama daha kullanışlı.




  • Ulan ne günlerdi beee bir arkadaş mesaj atmış da konuyla ilgili dedim tekrar yazayım. Askere gittim geldim şimdi bir yazılım şirketinde çalışıyorum. İşim gereği okudugum makaleler hep ingilizce. Ancak ingilizce geliştirmeyi daha ne şekilde arttırabilirim bilmiyorum. Çünkü hikaye okumak bu seviyede sıkıcı gelir artık. Hikaye okumak en başta yapılması gereken şeyler. İngilizce işini eğlenceli hale getirmediğim sürece muhtemelen çok fazla gelişmez diğer türlü zorlama olur onun da faydası olmaz.

    Yurt dışına falan uzaktan çalışırsam falan belki o zaman konuşmamı geliştirebilirim. Başka türlü kurs falan hikaye yani sanmıyorum.

    Ben ingilizcede geldiğim seviyemden çok memnunum çünkü çok rahat bir şekilde ingilizce makale okuyabiliyorum. İşimde daha da ilerliyorum. Zamanında ingilizce çalışmayan arkadaşlarım şuan ahh vahh çekiyorlar. Zaman geçti artık çalışamayız diyorlar. Oysaki ben 26 yaşındayım, ingilizcem hiç yoktu ve çalışmaya geçen sene başlamıştım. Yani demek istediğim zaman olayına takılmayın siz sadece çalışın.




  • yalnız şu google eklentisi ve hikaye işi baya iyiymiş hemen kurdum eyvallah :D
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.