Şimdi Ara

Fenerbahçe Beko | 26.04.2024 20:00 | AS Monaco deplasmanı (3850. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
7 Misafir - 7 Masaüstü
5 sn
85.031
Cevap
213
Favori
2.068.568
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
88 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 38483849385038513852
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bugün euroleague de sürprizler gecesi

    real cska fenerbahçe aynı anda kaybettiğini hatırlamıyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • td1907 T kullanıcısına yanıt

    allah korusun vesely ve de colo ikisinden biri sakatlansa bu sezon maç kazanamayız. bu ikisinden biri maçtan çıktığı anda fark anında hissediliyor.

  • ilk 2 maçtan sonra final four hayali kurmaya başlamıştık ama bu 4. maçtan sonra o rüyadan uyandık. aslında bu yenilgiler çok iyi oldu bence, eksiklikler çok net görünmeye başladı. öncelikle sağlam ve gerçek bir oyun kurucu almamız lazım. lorenzo için olmaz diyen arkadaşlar vardı, ilk 2 oyundan sonra ben olabilir galiba demeye başlamıştım ancak gerçekten olmazmış. cska maçında rezil bir ikilik yüzdesi var 3/13, bugünkü bayern maçında şut atmaya bile cesareti yoktu. bu noktada lgor hocaya da bir eleştirim var, neden bu adam bu kadar oyunda tutuluyor. cska maçında Nandoya çok kızdık takımı sattı diye ama o maçın kaybedilmesinde en büyük sorumluluk lorenzo ve onu gereğinden fazla oyunda tutan Kokoskovundur. bugünkü maçta ikinci yarı takım olarak çok düştük ama lorenzodan katkı hiç yoktu, ama hoca yine de onu oyunda tutmaya devam etti. bu hocanın en büyük hatasıydı bence. lorenzoyu oyundan alıp farklı bir şeyler denemeliydi. bunun dışında hocaya fazla yüklenmeye gerek yok, hala yolun başındayız. yapılacak en önemli iş nando ve vesely oyunda yokken nasıl çözüm üretiriz onu bulmamız lazım. 2 transfer şart gibi görünüyor eğer hedefimizi final four a çıkarmak istiyorsak. hedef ilk 8 ise bu kadroyla olabilir diye düşünüyorum ama lorenzo 2 maç iyi 2 maç rezil oynarsa böyle, ilk 8 de pek kolay değil gibi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: BlackLead

    bu takıma gerçekten çok büyük saygı duyuyorum. onlar da bizim gibi her yıl iyi oyuncularını kaybediyorlar ama düşük bütçelerle çok mücadeleci takım kurabiliyorlar. adamlar son ana kadar ilk 8 için, final four için savaşıyorlar. Fenerden sonra en sevdiğim takım Zalgiris.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aralık-Ocak zamanı 4-5 oynayan bir transfer yapılmasını istiyordum ancak 1-2 oynayan bir oyuncuya da ihtiyacımız var. Westermann devreye girse 1 numarada rahatlarız. Lorenzo Brown 2009 sezonunda oynayan Marques Green'den sonra en berbat 1 numara transferi olabilir. Umarım beni yanıltıp başarılı bir sezon geçirir.

  • Metality kullanıcısına yanıt

    yanıltmaz hocam geldiğinden beri söylüyoruz asla bu seviyenin adamı değil




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi elonardo -- 17 Ekim 2020; 1:47:44 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • kokoskov'un açıklamalarını okudum adam tüm sorumluluğu üstüne almış ve 20 sayıdan vermek tamemen koça yazar demiş adam haklı.


    rakibi tam tartamadı ve rotasyona 2. çeyrekten başladı. obradovic'e bazen kızardım neden eurolig maçında çok yüksek fark açsa bile sahadaki 5'i koruyup farkı korumaya yatıyor diye demek ki tecrübe adamı bu alışkanlığa itmiş. kokoskov da ders çıkarmıştır bence.

  • lorenzo brown'ın kötü oyununun dışında takıldığım bi nokta var,aga bu adamın top kayıpları normal değil. kaybettiği her topu rakip elinden alıyor.bildiğin adamın elinden topu alıyorlar.öyle pas arası,elinden kaçırma falan değil resmen rakibin eline veriyor topu.akşam en az 3 top kaybı o şekildeydi.oyun kurucunun eline topun yapışması gerekir benim bildiğim bunun elinde top zıt kutup görmüş mıknatıs gibi itiyor kendini.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Legend_84

    Lorenzo,Hamilton,Barthel ve Westerman ile bu iş olmayacak,
    Takımın oyun kurucu ve pota altı sorununa acil çözüm bulunmalı, bütün sezon sadece DeColo ve Vesely ile oynamamız mümkün degil,bu adamlardan biri sakatlansa herhangi bir EL takimini yenmemiz çok zor,
    Bugün çok kufur etsemde Reynold gibi bir adamin bizde olmasini çok isterdim.

    Mağlubiyet alınca bizim foruma uğramıyorsun, nedense :/


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Metality

    Aralık-Ocak zamanı 4-5 oynayan bir transfer yapılmasını istiyordum ancak 1-2 oynayan bir oyuncuya da ihtiyacımız var. Westermann devreye girse 1 numarada rahatlarız. Lorenzo Brown 2009 sezonunda oynayan Marques Green'den sonra en berbat 1 numara transferi olabilir. Umarım beni yanıltıp başarılı bir sezon geçirir.

    Bana Bo Mccalebb i hatırlattı. Brown a çok benziyorlar. Büyük umutlarla transfer etmemize rağmen 1 sezon zor dayanmıştık.

  • td1907 T kullanıcısına yanıt

    Bo Mccalebb bizde beklentileri karşılayamadı ancak kendini kanıtlamış bir oyuncuydu. Bize gelmeden önce Partizan ve Siena'da final four yapan takımların önemli oyuncusuydu. Lorenzo Brown'dan böyle bir beklentim yoktu. Büyük umutlarla transfer etmemize rağmen hayal kırıklığı yaratan bence Joffrey Lauvergne ve Gordan Giricek'tir.

  • Metality kullanıcısına yanıt
    Gordan Giricek David Andersen ve Bo....Bu isimleri geçen olmaz herhalde Hele Gordan ve Andersen..Andersen halen sayılı uzunlardan idi o zaman bile.Gordan ise İbo gittikten sonra gelmişti .Ama ikisinin şansızlığı dağınık kadrolar ,uyumsuz kadrolar içinde oynamış olmaları olabilir.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • eyoruk E kullanıcısına yanıt

    Giricek taa o zamanlar bizden 2 yılda 4 milyon euro aldı ancak 500 bin dolarlık bile oynamadı. Sakatlandı aylarca iyileşmesini bekledik. İyileşince de katkı veremedi. Koskoca Giricek'in Türkiye kariyeri Fatih Solak'ın üstünden smaç vurmasıyla hatırlanacak:) Oysa ne ümitlerle transfer etmiştik.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Metality

    Bo Mccalebb bizde beklentileri karşılayamadı ancak kendini kanıtlamış bir oyuncuydu. Bize gelmeden önce Partizan ve Siena'da final four yapan takımların önemli oyuncusuydu. Lorenzo Brown'dan böyle bir beklentim yoktu. Büyük umutlarla transfer etmemize rağmen hayal kırıklığı yaratan bence Joffrey Lauvergne ve Gordan Giricek'tir.

    Batiste ve Sato da çok büyük hayal kırıklığıydı.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi elonardo -- 18 Ekim 2020; 16:13:25 >
  • bugün ki maç nasıldı?
    Skora bakınca yorgunluk ve metal düşüş lige yansımış gibi.
    Umarım rotasyon oyuncularıyla kazanmışızdır maçı. Gaziantep eminim iyi mücadele etmiştir. Çok kötü bi takım değil ama altmış sayıda tutmak tamam ama bi önceki lig maçının yarısı kadar sayı bulmak biraz ilginç olur yoksa. Durun tahmin edeyim dış atışlarda oyuncular tereddütdeydi ve deneme yapmaktan bile çekindiler. Dış atış bulamadık. Doğru mu?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Dün tekrarını izledim maçın. Lig maçları zaten antrenman havasında geçiyor, seyirci de olmayınca kelimenin tam anlamıyla antrenman olmuş bizim takım için. Tekrarları izlemek daha iyi gibi. Molalarda, çeyrek-devre aralarında atlaya atlaya izliyorum hızlıca  


    De Colo ve Vesely yoktu maçta. Koç diğer oyuncuların iş başa düşünce ne yapacağını görmek istedi sanırım ama Gaziantep pek zorlayacak aksiyonlara giremedi. Sadece maçın sonunda Bayern maçı gibi farkı biraz kapadılar ama ne kapasiteleri ne enerjileri maçı almaya yeterli değildi.


    Dış atış bolca geldi aslında ama 3. periyot sonuydu sanırım, Gaziantep+Fenerbahçe 40 denemede 4 isabet gibi %10 civarı facia(fazia  ) bir yüzde vardı. Son periyotta iki takım da sokmaya başlayınca yüzdeler bir nebze de olsa düzeldi.


    Bu tip maçlarda gerçekten bir şeyleri anlamak, eleştirmek kolay olmuyor ama Hamilton için umutlarım giderek azalıyor. Dün de Jaite isimli Gaziantep uzunu pota altını domine etti. Kokoşkov’un ilk kez bir oyuncuyu çekip konuştuğunu gördüm oyundan alırken. Bizim taraftarın yeni sevgilisi Dyshawn Pierre CSKA maçında bloğu yapınca ben de mest oldum ama hücum olarak Gaziantep’e karşı bile varlık gösteremezse ne yapayım onca savunmayı. Westermann her maçı ortalama oynamaya devam edecek gibi, istediğimiz seviyelere çok uzak görünüyor, sakatlıktan döndü deyip O’nu idare edelim. Bobby çok yaşlandı artık, yerine benzer ücrette adam koyamadığımız için devam ediyor muhtemelen. Ulanovas pota altını zorlayan, ne vereceğini bildiğimiz tek adamımız. Ama kimse destek olmazsa yakında O’na da sövmeye başlarız. Kenan, Biberoviç, Berkay falan zaten sadece 5’i tamamlamak için çıkıyorlar maça. İsteseler de kapasiteleri daha yukarıları için müsait değil. Kim kaldı diye baktım, Barthel oynadı bir de.


    Lorenzo Brown ve Bayern takımına bir teşekkür yazısı yayınlaması lazım kulübün. Her ne kadar Koç tüm sorumluluk bende dese de Lorenzo rezil oyunuyla kendisini hedef tahtasına oturttu. Diğer 7-8 adam maçta ne iş yapar, potaya topu atmaktan bile aciz şekilde dolaşır öyle kendi hallerinde diye sorgulayan kalmadı. Bayern takımı da karşı takımlar vidaları sıktığında bizim takımın gerçek seviyesinin ne olduğunu gösterme açısından daha sene başında yönetime ve teknik ekibe mesajı gönderdi.


    Ben izlediğim birkaç hazırlık maçına bakarak “geçen seneki Asvel” ayarında bir takımız dediğimde mesajlarımı sildiriyordu burada bazıları. Asvel’i hakaret olarak algılamış beyefendiler ama geçen sene lig iptal edildiğinde bizim 13, onların 10 galibiyeti vardı. Yani play-off’lara o kadar uzak değillerdi ama nefesleri yetmiyordu. Kendimi basketten çok anlayan biri olarak görmem ama bayağı tutarlı sallamışım takım daha doğru düzgün maç yapmadan  


    Birçok takım yeniden yapılanmış, bazı maçlar seyircili bazıları seyircisiz, korona sebebiyle garip bir havada oynanıyor maçlar. Tek maç ya da birkaç maç çok yanıltıcı olabiliyor ama tüm takımlar geçen seneki gibi ısıran bir oyun oynamaya başlarsa çok sıkıntı yaşarız, kendimizi play-off dışı bile bulabiliriz. Umalım ki gevşek oyun devam etsin, biz maçları ciddiye alan az sayıda takımdan biriyiz, bu dönem ne kadar galibiyet alsak kar.

  • Nasıl takımı 3-4 maçla şampiyon ilan etmemek gerekiyorsa 1 maçla da gömmemek lazım. Değişim süreci, kadro yapılanması, oyun anlayışı gibi faktörlerden dolayı bu yılın sancılı geçeceğini hepimiz biliyoruz. 21 sayıdan maç vermek tabiki kabul edilebilir değil ama gerçekleşebilir de. Şuan için takım fena gitmiyor, hiçbir hedef koymadan sadece oyuna bakmak lazım.

    Ayrıca herkesin bahsettiği oyuncu eksikliklerinin koç ve yönetim de farkındadır. Fakat transfer sezonunda piyasada alabileceğimiz kimse yoktu. Sezon içerisinde veya seneye yapılacak hamlelerle bu açıklar kapatılabilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Robinson Crusoe

    Dün tekrarını izledim maçın. Lig maçları zaten antrenman havasında geçiyor, seyirci de olmayınca kelimenin tam anlamıyla antrenman olmuş bizim takım için. Tekrarları izlemek daha iyi gibi. Molalarda, çeyrek-devre aralarında atlaya atlaya izliyorum hızlıca  


    De Colo ve Vesely yoktu maçta. Koç diğer oyuncuların iş başa düşünce ne yapacağını görmek istedi sanırım ama Gaziantep pek zorlayacak aksiyonlara giremedi. Sadece maçın sonunda Bayern maçı gibi farkı biraz kapadılar ama ne kapasiteleri ne enerjileri maçı almaya yeterli değildi.


    Dış atış bolca geldi aslında ama 3. periyot sonuydu sanırım, Gaziantep+Fenerbahçe 40 denemede 4 isabet gibi %10 civarı facia(fazia  ) bir yüzde vardı. Son periyotta iki takım da sokmaya başlayınca yüzdeler bir nebze de olsa düzeldi.


    Bu tip maçlarda gerçekten bir şeyleri anlamak, eleştirmek kolay olmuyor ama Hamilton için umutlarım giderek azalıyor. Dün de Jaite isimli Gaziantep uzunu pota altını domine etti. Kokoşkov’un ilk kez bir oyuncuyu çekip konuştuğunu gördüm oyundan alırken. Bizim taraftarın yeni sevgilisi Dyshawn Pierre CSKA maçında bloğu yapınca ben de mest oldum ama hücum olarak Gaziantep’e karşı bile varlık gösteremezse ne yapayım onca savunmayı. Westermann her maçı ortalama oynamaya devam edecek gibi, istediğimiz seviyelere çok uzak görünüyor, sakatlıktan döndü deyip O’nu idare edelim. Bobby çok yaşlandı artık, yerine benzer ücrette adam koyamadığımız için devam ediyor muhtemelen. Ulanovas pota altını zorlayan, ne vereceğini bildiğimiz tek adamımız. Ama kimse destek olmazsa yakında O’na da sövmeye başlarız. Kenan, Biberoviç, Berkay falan zaten sadece 5’i tamamlamak için çıkıyorlar maça. İsteseler de kapasiteleri daha yukarıları için müsait değil. Kim kaldı diye baktım, Barthel oynadı bir de.


    Lorenzo Brown ve Bayern takımına bir teşekkür yazısı yayınlaması lazım kulübün. Her ne kadar Koç tüm sorumluluk bende dese de Lorenzo rezil oyunuyla kendisini hedef tahtasına oturttu. Diğer 7-8 adam maçta ne iş yapar, potaya topu atmaktan bile aciz şekilde dolaşır öyle kendi hallerinde diye sorgulayan kalmadı. Bayern takımı da karşı takımlar vidaları sıktığında bizim takımın gerçek seviyesinin ne olduğunu gösterme açısından daha sene başında yönetime ve teknik ekibe mesajı gönderdi.


    Ben izlediğim birkaç hazırlık maçına bakarak “geçen seneki Asvel” ayarında bir takımız dediğimde mesajlarımı sildiriyordu burada bazıları. Asvel’i hakaret olarak algılamış beyefendiler ama geçen sene lig iptal edildiğinde bizim 13, onların 10 galibiyeti vardı. Yani play-off’lara o kadar uzak değillerdi ama nefesleri yetmiyordu. Kendimi basketten çok anlayan biri olarak görmem ama bayağı tutarlı sallamışım takım daha doğru düzgün maç yapmadan  


    Birçok takım yeniden yapılanmış, bazı maçlar seyircili bazıları seyircisiz, korona sebebiyle garip bir havada oynanıyor maçlar. Tek maç ya da birkaç maç çok yanıltıcı olabiliyor ama tüm takımlar geçen seneki gibi ısıran bir oyun oynamaya başlarsa çok sıkıntı yaşarız, kendimizi play-off dışı bile bulabiliriz. Umalım ki gevşek oyun devam etsin, biz maçları ciddiye alan az sayıda takımdan biriyiz, bu dönem ne kadar galibiyet alsak kar.

    Çok çok teşekkür ederim bu geniş açıklamalar için. Tesbitlerine katılıyorum.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 38483849385038513852
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.