Şimdi Ara

DONANIMHABER ASLANLARIN YUVASI (367. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
6 Misafir - 6 Masaüstü
5 sn
42.421
Cevap
11
Favori
733.314
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 365366367368369
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ok..gel beklerim bostanlıda,girne blv.da mağazalarımız war...

    quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb


    quote:

    Orjinalden alıntı: doors

    bostanlı yavkar@sen??


    quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb

    selam

    doors karşıyaka'da nerde oturuyon.




    yakınız nergiz tren yolunun oraya yakın.




  • NE ADAMSIN SEN YA LA BIRAK ŞU SAYFA BAŞINI.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: doors

    ok..gel beklerim bostanlıda,girne blv.da mağazalarımız war...

    quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb


    quote:

    Orjinalden alıntı: doors

    bostanlı yavkar@sen??


    quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb

    selam

    doors karşıyaka'da nerde oturuyon.




    yakınız nergiz tren yolunun oraya yakın.




    NE MAĞAZASI




  • quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug

    ŞAMPİYON CIMBOM





    oyuncak oldu iyice bu iş....

    önemli olan sayfa başı yada sonu olmak değildir...
    beraberce bilgi paylaşmak ,,sohbet etmek,,forumdan zewk almaktır...
    bilmem anlatabildimmi???



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi doors -- 8 Temmuz 2006; 15:56:43 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb

    NE ADAMSIN SEN YA LA BIRAK ŞU SAYFA BAŞINI.


    wermemLa sen niye illa bizim başı istiyon
  • quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug


    quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb

    NE ADAMSIN SEN YA LA BIRAK ŞU SAYFA BAŞINI.


    wermemLa sen niye illa bizim başı istiyon


    ne bileyim hırs yaptım.ama sen görcen.




  •  DONANIMHABER ASLANLARIN YUVASI


  • quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug

     DONANIMHABER ASLANLARIN YUVASI





    lafı o bölüm için söyledim sayfa başı geçti millet forumdan çıktı onun için söyledim.kızdırıyolar insanı.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb


    quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug

     DONANIMHABER ASLANLARIN YUVASI





    lafı o bölüm için söyledim sayfa başı geçti millet forumdan çıktı onun için söyledim.kızdırıyolar insanı.


    La bu sayfa başı tutkusu nerden geliyo sizde




  • recep naber,,,rahatladınnı ??
  • quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug


    quote:

    Orjinalden alıntı: yavkar@fb


    quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug

     DONANIMHABER ASLANLARIN YUVASI





    lafı o bölüm için söyledim sayfa başı geçti millet forumdan çıktı onun için söyledim.kızdırıyolar insanı.


    La bu sayfa başı tutkusu nerden geliyo sizde


    Valla çok önem kazandı kendileri nedeni bilinmez




  • quote:

    Orjinalden alıntı: doors

    quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug

    ŞAMPİYON CIMBOM





    oyuncak oldu iyice bu iş....

    önemli olan sayfa başı yada sonu olmak değildir...
    beraberce bilgi paylaşmak ,,sohbet etmek,,forumdan zewk almaktır...
    bilmem anlatabildimmi???
  • quote:

    Orjinalden alıntı: doors

    recep naber,,,rahatladınnı ??

    yok be abi bu uğur kafama pspyi soktu almam lazım yoksa uyuyamıyorum.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: doors


    quote:

    Orjinalden alıntı: doors

    quote:

    Orjinalden alıntı: tuncerug

    ŞAMPİYON CIMBOM





    oyuncak oldu iyice bu iş....

    önemli olan sayfa başı yada sonu olmak değildir...
    beraberce bilgi paylaşmak ,,sohbet etmek,,forumdan zewk almaktır...
    bilmem anlatabildimmi???







  • Kuruçesme’deki Kömür adasinin satin alinisi

    Bu çaresizligimiz sirasinda kulübe yanilmiyorsam o yil gelmis olan Kolej talebesi kürekçi Bilger Duruman her zamanki aglar gibi konusma tarzi ve edasi ile ve samimi duygular içinde bana gelip yardimci olmak istedigini ve " Gelin su Kuruçesme’deki Kömür adasini satin alalim " diyor..

    Kuruçesme’deki kömür adasini bilirdik, antrenmanlara çikildiginda, yarislara gidildiginde ya da vapurla Bebekten Eminönü’ne, Eminönü’nden Bebege gelirken hep önünden geçerdik.

    Anadolu sahiline bakan rihtimlarinda bir kaç tane dikine konmus Piyade topu vardi. Sirketi Hayriye vapurlari kömür alirlarken halatlarini bunlara baglarlardi. ( Adanin yapimi sirasinda Deniz Müzesine haber vererek gönderdikleri Algarna' ya bunlari yukari dogru çikarttirarak teslim ettik, bir tanesini sökemediler, simdiki binanin altinda duruyor).

    Ben önceleri gir gir geçiyordum, ama Bilger isin pesini birakmiyor iki de bir bu konuyu açiyordu.

    Sonunda bikip, peki kim satiyor, kaç para istiyor diyorum, Bilger yarin size haber getiririm diyor ve gerçekten ertesi gün geliyor hisseleri temsilen Avukat Lütufyan isminde 75 - 80 yaslarinda yasli bir adam satiyor diyor.

    Ben Kulübün 50.yil kutlamalarindan ve 50.yil Piyangosundan 150.000 TL. Bir para kalmis oldugunu ve bunun Genel Kurul karari ile yalnizca bir gayrimenkul alimina sarf edilebilecegini biliyordum.

    Çünkü O Genel Kurulda Divan katipligi görevini yapmis ve toplantiyi çok dikkatle izlemistim.

    Bilger ‘ e " Bizim 150.000 liramiz var, 150.000 liraya verirse verir, vermezse ben Sadik Giz' e söylerim, o da Adnan Menderese söyler, orasini istimlak ederler ve bize verirler " diye bol keseden attim.

    Ben 28 yasindaydim, Bilger ise daha 20 yasinda bile degildi.

    Vakia Is Bankasi Beyoglu Subesinde Cari Hesaplar sefi idiysem de yönetici olarak Galatasaray için çok genç yastaydim.

    Ben Sadik Giz ' e neyi nasil söylerdim ?

    Sadik Giz hukuka aykiri bir seyi Basvekile nasil söylerdi ?

    Adamin tapulu malini elinden nasil alirlardi ?

    O yasin ve durumun heyecani ile atmistim.

    Ben atmasina atmistim ama, tutmustu,

    Bilger o hizla Avukat Lütufyan efendiye gitmis durumu anlatmis, herhalde o da o yasli haliyle hukuk adami olmasina ragmen bu blöfü görmüstü.

    Bilger ertesi günü geldi " Tamam agabey dedi, 150.000 liraya vermeyi kabul etti " dedi.

    Ben bu konusmalari yapiyordum ama, karar verecek kisi ben degildim, karar organinda da ( yani Yönetim Kurulunda ) degildim.

    Ayrica hep bir umut pesinde idik .

    Imar planini görmüstük, yol bizim kulübün kenarindan bile geçmiyordu.

    Niçin istimlak edilecegimizi bir türlü anlayamadigimiz için hep bir umut pesinde kosuyorduk.

    Bu arada biz yine tedbiri elden birakmiyor, ben her zaman mevsimlik kiraya verdigimiz evimizin alt katini o sirada kiraya vermiyor, 12 Nisan 1957 tarihinde kulüpte düzenlenen bir tutanakla kulübün birtakim esyalarini depo gibi bizim eve aliyordum.

    Tutanak söyle : ( * Belge No 4 )

    Misafir azalardan Gisela Kühn kapici Kerim efendi ile birlikte Bebekteki Kulüpte esyalari topluyor

    Hatirladiklarim

    Bu arada biraz da o zamanki adi ile Kuruçesme Kömür adasindan söz etmek gerekir.

    Yakup Güvensoy ‘ un el yazisi ile Serkis Balyan Kalfa...


    Okuduklarim

    Bu arada biraz da o zamanki adi ile Kuruçesme Kömür adasindan söz etmek gerekir.

    Adanin kuzeyden güneye boyu 60, dogudan batiya eni 40 metredir. Sahilden 165 metre uzakliktadir.

    Kuruçesme Arnavutköyün kapi komsusudur.

    Bir zamanlar her derde deva olan Ayazma ' si, gürül gürül akan çesmeleri ile Kuru nitelemesiyle uzaktan yakindan ilgisi olmayan semt, geçirdigi büyük yangindan sonra Kuruçesme olarak adlandirilmis, anlatilanlara göre...

    Osmanli devrinde ancak padisah izniyle oturulurmus Kuruçesme’de.

    Zati sahaneden izin alabilen vükela sahile saraylar ve yalilar yaptirmislar.

    Kuruçesme'de sarraflarin bulundugu bir is merkezi ve Ermeni sarrafa ait olan Ali Vafi köskü 'nün bahçesinde bir de darphane varmis.

    Bu nedenle de köskün bulunduga buruna Sarraf Burnu adi verilmis.

    Rivayet olunur ki ;1872 yilinda Sultan Aziz yaptirdigi Dolmabahçe Sarayini çok begenmis ve yapan Mimari çagirtip ihsan ' ( * 1 ) da bulunmak istemis.

    Saray Bas Mimari Serkis Kalfa' yi ( Balyan ) bulup getirmisler huzura, Padisah memnuniyetini izhar etmis, bir dilekte bulunmasini istemis.

    Serkis kalfa o eski Osmanli terbiyesi ile Padisahin sagligini dilemis, Padisah israr edince o zaman çekine çekine " Devletlum, madem emir buyuruyorsun, Bogazda Kuruçesme'nin önünde sahilden 165 metre açikta bir topuk

    ( * 2 ) var. Ihsan buyurursan o topugu Dolmabahçe Sarayinin rihtimindan artan taslarla çevirip kendime basimi sokacagim bir kulübe yapayim " demis...

    " Padisah da ihsan eyledim " demis.

    1835 yilinda dogmus olan Serkis Balyan önce Dolmabahçe Sarayindan artan her biri birer ikiser metreküp olan yontulma taslarla dik dörtgen seklinde Adanin rihtimini insa etmis..

    Daha sonra adanin Kuruçesme’ye ( asil ismi Koru çesme 'dir ) bakan ve daha çok Ortaköye dogru olan bölümünde 3 katli bir kösk yapmis ve bunun birinci katini Kimya Laboratuari, ikinci katini misafirhane ve üçüncü katini da yatakhane olarak tanzim etmis ve buraya tasinmis.

    Dünyaca ünlü ressam Ayvazovski, Abdülaziz ’in davetlisi olarak bu adada Serkis kalfaya konuk olmus ve padisaha takdim edilmistir.

    Ayvazovski, Abdülaziz tarafindan Dolmabahçe Sarayi için siparis edilen resimleri bu adacikta yapmistir.

    Birinci Dünya Savasi yillarina kadar buraya Serkis Bey Adacigi denir ve Cennet kösesi oldugu söylenirmis.Sultan Abdülaziz’in ölümünden sonra ve Ikinci Abdülhamit devrinde de Saray Bas mimarligini sürdüren Serkis Kalfa ölümüne kadar bu adacikta yasamistir.( 1899 )

    Istanbul’a kazandirdigi eserlerden dolayi Abdülaziz tarafindan Bey unvani ile taltif edilen Serkis Kalfanin eserlerinden bazilari sunlardir :

    Beylerbeyi Sarayi, Çiragan Sarayi, Yildiz Sarayi, Ortaköy Camii, Tophane Nusretiye Camii ve Kasri, Aksaray Valde Sultan Camii, Harbiye Nezareti (Simdiki Istanbul Üniversitesi ),Bahriye Nezareti (Simdiki Kuzey Deniz Saha komutanligi ), Besiktas’ta Akaretler, Galatasaray mektebi......

    Birinci Dünya savasindan sonra ada, Serkis beyin varisleri tarafindan Sirketi Hayriye Vapur Isletmesi'ne kiraya verilmis ve uzun yillar kömür ikmal deposu olarak kullanilmistir.

    ( * 1 ) Bagis, bagislanan,

    ( * 2 ) Denizcilik ' de derin sularin arasinda birden bire varolan sig bir kara parçasi, kaya, kum vb. Gibi

    Hatirladiklarim

    Bir kaç gün böyle endiseler içinde geçti.

    14 Nisan 1957 Pazar günü Hasnun Galip sokagindaki Kulüp Merkezinde Içtimai Kismin Olaganüstü toplantisi yapildi.

    Toplantiyi Ercüment Isil yönetti, yardimciligini Osman Müeyyet Binzet yapti, Mehmet Turaç ile ben

    ( Kemal Onar ) katiptik.


    14 Nisan 1957 Pazar günü Hasnun Galip sokagindaki Kulüp Merkezinde yapilan Içtimai Kismin Olaganüstü toplantisi Baskanlik Divani:

    Baskan Ercüment Isil, Baskan Yardimcisi Osman Müeyyet Binzet, Katipler Mehmet Turaç ile Kemal Onar

    Bir çok üye konustu.

    Adnan Akiska Istanbul Valisi Fahrettin Kerim Gökay hakkinda biraz fazla ileri geri konustu ve hatta " yuvami yikanin yuvasi yikilsin " dedi.

    Görülmeye deger bir kongre idi.

    Kimisi konusmak için konusuyor, kimisi bol keseden atiyor, kimisi edebiyat yapiyor, kimisi ma – melek

    ( vari yogu ) yerine memalik ( memleketler), kimisi iltizam ( birinin tarafini tutmak ) yerine ilzam ( cevap veremez hale getirmek) diyor, sizin anlayacaginiz havanda su dövüyorduk.

    Bazi üyeler lokalin istimlak edilmesi halinde kendilerine ya da yakinlarina ait yalilarin kayikhanelerini, lokallerini kulübe tahsis edeceklerini söylediler.

    Öyle ki ; " Getirsinler futalari bizim yaliya koysunlar " " Esyalari bizim köske tasisinlar " " Benim Sisli ' de büyük bir lokalim var, gelsinler Içtimai Kisim olarak orasini kullansinlar "

    Ama bunlar sözde kaldi.

    Toplantinin bitiminde bu sözü söyleyenlerin yanina yanastigimizda " babama sorayim, amcama sorayim, dayima sorayim, dedeme sorayim " diye kaytardilar.

    Lokalini tahsis edecegini söyleyen kisi kaç para verebilirsiniz diye hemen parayi sordu.

    Buna ragmen ayni gün aksam üzeri bir kaç kisi gittik yerini de gördük, islemeyen bir pastane idi...

    Kisacasi kimse sözünü hatirlamadi ve her sey havada kaldi !

    Daha da acisi vardi :

    Içimizden birisi konusulanlari hemen Vali Fahrettin Kerim Gökay 'a söylemisti.

    Ancak, Olaganüstü toplanti karari ile hemen orada iki telgraf kaleme alindi ve derhal Postaneye götürülerek çekildi :


    TELGRAF

    14 Nisan 1957

    Sayin Adnan Menderes

    Basvekil

    Ankara

    Emrinize uygun olarak kulübümüzün Bebekteki lokalinin yikilmasina baslamis bulunuyoruz. Bugün fevkalade olarak toplanan Kulübümüz Umumi Heyeti camiamiz hakkinda lütfen izhar buyurdugunuz alakaya karsi sükran hislerini tezahüratla izhar etmis ve yikilmakta olan lokalimizin yerinde veya münasip göreceginiz baska bir mahalde memleketteki muazzam imar hareketine uygun yeni, modern bir lokalin insasi hususundaki tasavvurlarimiza lütfen müzahir olmanizi ve bizi irsat etmenizi zati alinizden rica etmege ittifakla karar vermistir. Keyfiyeti arzeder emirlerinize intizaren saygi ve minnetlerimizin kabulünü rica ederiz.

    GALATASARAY SPOR KULÜBÜ

    Umumi Heyeti Riyaset Divani

    Ercüment Isil Osman Müeyyet Binzet

    * Belge No : ( 1 )

    TELGRAF

    14 Nisan 1957

    Sayin Sadik Giz

    Izmir milletvekili

    Izmir

    Bugün toplanan kulübümüz Umumi Heyeti 24 seneden beri Bebekte müesses olan Denizcilik Subesinin yikilmasindan dolayi duydugu büyük teessürü izhar etmis ve bu vesile ile vaat buyurdugunuz veçhile en kisa zamanda ayni yerde yeni bir tesise kavusturacaginiz hakkindaki ümidini muhafaza etmekte oldugunu ve bu üzüntülü günlerimize bir an evvel son vermenizi zati alinizden rica etmege ittifakla karar vermis ve bu hususta 3 kisilik bir heyeti Ankara’da sizinle temas etmege memur etmistir.

    GALATASARAY SPOR KULÜBÜ

    Umumi Heyeti Riyaset Divani

    Ercüment Isil Osman Müeyyet Binzet

    * Belge No : ( 2 )

    Aksam bir grup üye Bebekteki Lokalde toplandik.

    Bu arada Avukat Feyyaz Tekant, Adnan Menderes ile teklifsiz oldugunu, yatak odasina bile girecek kadar samimi oldugunu söyledi.

    O gece Bebekteki Kulüpten bir takim yerlere bir takim telefonlar edildi.

    Basvekilin Istanbulda olup olmadigi ögrenilmege çalisildi.

    Adnan Menderes ' in Istanbulda oldugu ögrenilince 15 Nisan1957 Pazartesi günü Sabah Saat 10 - da Sadi Basak, Feyyaz Tekant ve ben Vilayete gittik.

    Ancak Irak Kral Naibi Abdülillahin Istanbul’a gelisi dolayisi ile Basvekil kendisini karsilamaya gitmis.

    Bir süre bekledik.

    Sonunda geldiler, kendilerini 15 - 20 metre mesafeden gördük.

    Yanlarinda tanidik bir sima da vardi.

    Sefik Fenmen....

    Ben küçüklerde yüzerken ortalarda yüzen ve sutopu oynayan Lolos Sefik...

    Sordum.

    Basbakanin Kalemi Mahsus Müdür muavini imis...

    Beni hatirlar mi idi, hatirlamaz mi idi bilemiyorum.

    Feyyaz Tekant beklemedi, hemen gitti.

    Demokrat Partili ve partinin ileri gelenlerinden olan Sadi Basak bir firsatini bularak Fahrettin Kerim Gökay ' in yanina yaklasti.

    Ben de hemen ardindan...

    Kulübün istimlaki konusunu söyledi.

    Kuslar nasil haber uçurmuslar bilemiyorum?

    Fahrettin Kerim Gökay bir gün önce Adnan Akiska ' nin kendisi hakkinda söylediklerini kelime kelime, üzgün ve kirgin olarak söyledi.

    Biz hiç bir cevap veremedik.

    Daha sonra Sadi Basak ' tan ayrildim ve Bankaya geldim.

    O zamanlar Is Bankasi Beyoglu Subesinde Cari Hesaplar Sefi idim.

    Bankadan derhal Bekir Macur ' u aradim.

    Bekir bey benim ilk bas kaptanimdi. Lolos Sefik'in de Bas kaptani idi.

    Kendisine gitsem Lolos beni hatirlamayabilirdi.

    Ama Bekir beyle çok fazla hususiyetleri oldugunu biliyordum.

    Bekir beye telefonda durumu anlattim ve ayni gün aksam Saat : 18. de Kulüpte bulusmak üzere randevulastik.

    Sonradan ögrenmistim ki, Bekir Bey Içtimai Kisim Idare Komitesi seçimlerinden kisa bir süre sonra istifa etmis ve istifasini Osman Müeyyet Beye göndermismis.

    Benim bunlardan hiç haberim yok, Bekir Bey de bana telefonda bundan söz etmedi.

    Bunu sonradan Osman Müeyyet Binzet Beyin 6 Mayis 1958 tarihinde Sadi Basak'a yazdigi mektubun eklerinden, 4 ( dört ) numarali olanindan ögreniyordum.

    Bekir beyle kulüpte bulustuk ve Park Otele telefon ederek Sefik Fenmen ' i aradim ve santrala Galatasaray Spor Kulübünden Bekir Macur Beyin konusacagini söyledim.

    Bir süre bekledik.

    Sonra Sefik Fenmen telefona geldi, ben de telefonu Bekir Beye verdim.

    Bekir Beyin kendisini hatirlatmasina gerek kalmadan Sefik Fenmen kendisini büyük bir ilgi ile dinledi.

    Ancak Bekir bey konuyu ayrintilari ile bilmedigi için Sefik Fenmen 'e :

    " Gandi Kemali hatirliyor musun, sen ortalarda iken o küçüklerde yüzüyordu dedi ve ilave etti ; konuyu ayrintilari ile sana o anlatacak lütfen dinler misin" dedi ve bu sefer telefonu tekrar bana verdi.

    Ben de :

    " Planli bir sekilde yapilmakta olan Istanbulun imar hareketlerine uygun olarak mail-i inhidam iddiasi ile yiktirilmakta olan lokalimizin yerine bize yeniden arazi verilip verilmeyecegini sayet verilmeyecekse kulübümüzün kendi parasi ile almak tasavvurunda bulundugu Kuruçesme’deki adayi aldigimiz takdirde bize burada tesis yapmak müsaadesi verip vermeyeceklerini ve adayi aldiktan sonra eski vaatlerini tutarak buranin imari hakkinda alakalarini rica ettigimizi kendilerine arz etmelerini"

    söyledim

    15 dakika sonra bizi telefonla arayan Sefik Fenmen durumu Basvekilimize arz ettigini ve kendilerinin aynen ve kelime kelime telefonda not ettigimiz gibi :

    "Basvekil beyefendiye durumu arz ettim.

    Kuruçesme Adasini Galatasaraylilarin almak istedigine çok memnun oldum.

    Adayi alsinlar, kendileri ada üzerinde yapabilmeleri imkani olan tesisati yapsinlar, ben de bundan evvel bulundugum vaadi teyit ediyorum.

    Galatasaraylilarin teker teker gözlerinden öperim."

    dedigini söyledi.

    Telefonu müteakip hem tesekkür ve hem de isi perçinlemek için Sefik Fenmen' i ziyarete Park Otele gittik.

    Yandaki kapidan içeri girerken birisi bizi durdurdu.

    Bir de baktim Istinye - Taksim ' li Kürekçilerden Gültekin Demir....

    (Mugla Emniyet Müdürlügünden emekli , halen Istanbul Sanayi Odasi Vakfi Genel Müdürü Gültekin Demir)

    Yanilmiyorsam Gültekin o siralarda komiserdi.

    Koruma görevini yapiyordu Basvekilin.

    O zamanlarda herhalde Terör filan olmadigindan simdilerdeki gibi bir Polis ordusu korumazdi Basvekili, vekilleri ...

    Ve yanlis hatirlamiyorsam korumalar görünmezlerdi bile.

    Gültekin Taksim ' li filandi ama sporcu idi, bogaz çocugu idi,

    Emirgan ' da otururdu.

    Sarildik öpüstük, derdimizi söyledik.

    Bir yerlere telefon etti, biraz sonra Sefik Fenmen geldi.

    Kendisi ile merdivenlerde ayaküstü konustuk.

    Tesekkür ettik.

    Sefik Fenmen telefonda söylediklerini aynen tekrar etti ve

    "biran evvel bu alim isini bitirmemizi ve yapacagimiz tesislerin plan ve bilhassa maketini Basvekilimize takdim edilmek üzere kendisine göndermemizi söyledi.

    Park Otelden ayrildik, sevinç içinde Kulübe döndük.

    Kulüpten durumu telefonla evinde Necdet Çobanli ' ya aktardim ve kendisi bana " Kemal, bunu mektup sekline dök, dök ki yarin toplantida gündeme sokayim, isteyenler de mektubu okusunlar " dedi ve ben de kulübün eski yazi makinesi ile ve bir gün sonraki 16 Nisan 1957 tarihli Kemal Onar - Bekir Macur imzali mektubu yazdim :

    Iste mektup :


    Mektup

    ( okunabilir hali )

    16 Nisan 1957

    Sayin Bay

    Necdet Çobanli

    Galatasaray Spor Kulübü

    Umumi Katibi

    15 Nisan 1957 tarihli telefon görüsmemizi teyit ederiz :

    14 Nisan 1957 günü Bebekteki Lokalimizde görüsüldügü veçhile 15 Nisan 1957 Pazartesi sabahi Sayin Basvekilimizin Istanbulda olduklari ögrenilince Içtimai Kisim Idare Komitesi arkadaslarindan Sadi Basak, Kemal Onar ve Feyyaz Tekand vilayete giderek Basvekilimizle görüsmek istemislerse de Irak kral Naibinin ziyareti dolayisi ile bu görüsmeye imkan hasil olmadigindan ancak Vali ile ayak üstü görüsülmüs ve Vali ilk önce bir gün önce yapilan kongremizde aleyhinde konusmus olmamizdan dolayi üzüldügünü belirtmis ve lokalimizin yikilmasi hususunda ancak basvekille görüserek netice alinabilecegini bildirmistir.

    Bilahare aksam saat 20.- de kulüpten Park otelde bulunan Basvekilimizin Kalemi Mahsus Müdür Muavini eski sporcularimizdan Sefik Fenmen ile telefonla görüstügümüzde, kendisine Kulübümüzün Bebekteki lokalin son durumu anlatilmis, Planli bir sekilde yapilmakta olan Istanbul ‘un imar hareketlerine uygun olarak mail-i inhidam iddiasi ile yiktirilmakta olan lokalimizin yerine bize yeniden arazi verilip verilmeyecegini, sayet verilmeyecekse kulübümüzün kendi parasi ile almak tasavvurunda bulundugu Kuruçesme’deki adayi aldigimiz takdirde bize burada tesis yapmak müsaadesi verip vermeyeceklerini ve adayi aldiktan sonra eski vaatlerini tutarak buranin imari hakkinda alakalarini rica ettigimizi kendilerine arz etmesini söyledik.

    15 dakika sonra bizi bizzat telefonla arayan B.Sefik Fenmen durumu Basvekilimize arz ettigini ve kendilerinin aynen ve kelime kelime telefonda not ettigimiz gibi :

    Basvekil beye durumu arz ettim.Kuruçesme Adasini Galatasaraylilarin almak istedigine çok memnun oldum. Adayi alsinlar, kendileri ada üzerinde yapabilmeleri imkani olan tesisati yapsinlar, bende bundan evvel bulundugum vaadi teyit ediyorum.Galatasaraylilarin teker teker gözlerinden öperim.

    Telefonu müteakip tesekkür için Park Otelde ziyaret ettigimiz B.Sefik Fenmen telefonda söylediklerini aynen tekrar ve biran evvel bu alim isini bitirmemizi ve yapacagimiz tesislerin plan ve bilhassa maketini Basvekilimize takdim edilmek üzere kendisine göndermemizi söyledi.

    Keyfiyeti bilgi edinmek üzere arz ederiz.

    Saygilarimizla,

    2705 Kemal Onar 1429 Bekir Macur

    Kuru çesmedeki Kömür adasinin 18 Eylül 1956 tarihinde Kuruçesme sirtlarindan Gazeteci Rüçhan Ünver tarafindan çekilmis bir resmi... Yandan çarkli vapur, baska bir vapur,motor ve Sat ‘ lar..

    Basinda Galatasaray

    19 Eylül 1956 tarihli Milliyet gazetesinde resmin altinda söyle bir haber var :

    Kuruçesme ' deki Kömür deposu kaldirilmis, böylece de Istanbul, çirkin bir maskenin kapadigi güzelligini daha yeniden kazanmistir.

    Son olarak, metruk bir halde bulunan depo yiktirilmis ve Kuruçesme ' nin karsisindaki adacik tamamen temizlenmistir.

    Belediye, burada bir gazino insa ettirmek tasavvurundadir.

    Bu husus için gereken hazirliklara yakinda baslanacaktir.

    Yukaridaki resim, yarinin en güzel eglence yerlerinden biri olacak Kuruçesme adaciginin temizlenmis halini göstermektedir.

    Hatirladiklarim

    16 Nisan 1957 Sali günü yapilan Yönetim Kurulu toplantisina Ankara’da isleri oldugu için kulüp Baskanimiz Sadik Giz katilamamisti, Adanin alinmasi hakkinda karar çikti :

    Karar Defterinden

    Toplanti GünüSali Tarih : 16.4.1957 No.su. 17

    Hazir olan üyeler :Refik Selimoglu, Necdet Çobanli, Ahmet Güre, Lütfü Abay, Mustafa Vacit Yalman, Semih Türkdogan

    ONAYLANAN ISLER :

    Kulübümüz Umumi Heyetinin 30.3.1957 tarihli toplantisinda ittihaz edilmis karara ve Idare Heyetimize verilmis olan salahiyete binaen Besiktas Tapusunun Kütük 428 Pafta 5 Ada 369 Parsel 1 numaralarinda kayitli ve Kuruçesme açiginda bulunan adanin ( 150.000 ) yüz elli bin lira mukabilinde satin alinmasina ve bu hususta Tapu vesair resmi muameleleri ifa ve ikmal etmek üzere Reis Vekili Refik Selimoglu ile muhasebeci Ahmet Güre' ye salahiyet verilmesine ittifakla karar verildi.

    Belge : * Belge No : 3

    Daha sonra elimize geçen Osman Müeyyet Binzet 'in 17.4.1957 tarihli notunu okumakta yarar var :

    Hatirladiklarim

    17 Nisan 1957 Çarsamba günü ögle vakti kulübe gelip Necdet Çobanli ile aksam görüsmüs oldugumuz üzere karar defterini aldim, Semih Agabeyin (Türkdogan) eksik olan imzasini tamamlattim ve kulüpçe çalisilmamasina ragmen banka olarak çalismakta oldugumuz için çok iyi iliskilerimiz olan Tünel basindaki Narmanli Yurdu ‘ nda bulunan Beyoglu Ikinci Noterligine götürüp 17 Nisan 1957 tarih ve 6510 numara ile kararin suretini çikarttirdim.

    Hatirladiklarim

    19 Nisan Cuma günü aksam üzeri sube müdürümüz Veli Tümer beni yanina çagirtip aksam Ankara’dan kalkan yatakli ile Idare Meclisi Baskani Cevdet beyefendi ( Gölet ) gelecekler, Benim soför yarin sabah seni saat yedide evden alsin, git karsila ve nereye gitmek istiyorsa oraya kadar götür, birak gel diye emir verdi.

    Veli bey böyle özel ve protokol islerini bana yaptirirdi.

    Ben de büyük bir gururla yapardim, hem ögrenir, hem insan tanirdim.

    Veli beyin Chevrolet bir makam arabasi vardi.

    O zamanlarda bildigim kadari ile yalnizca Umum Müdür muavinlerine ve Yenicami, Galata ve Beyoglu subesi müdürlerine otomobil verilmisti.

    Ertesi sabah otomobil beni aldi, arabaliyla Üsküdar’a, oradan Haydarpasa’ya geçtik, gara girdim ve biraz bekledikten sonra yatakli geldi.

    Cevdet bey epey yasli bir zatti, Peronda orta bir yerde durmus bekliyordum.

    Birden bire karsimda siyah, yakasi kadife paltosu, gümüs rengi saçlari ile dimdik yürüyen Baskanimiz Sadik Giz ‘i gördüm.

    Hemen yanina kostum, gayet saygili bir sekilde hos geldiniz dedim.

    Bana orada ne aradigimi sordu.

    Ben de durumu anlattim ve bu arada bu gün Ada ile ilgili satis vaadi sözlesmesinin yapilisini tesrif edecek misiniz diye sordum.

    Biliyorum, Necdet bana telefon etti, hayirli olsun, yarin beraber Adaya gideriz dedi ve yürüdü gitti.

    Biraz sonra Cevdet Gölet bey trenden indi, karsiladim ve gidecegi yere kadar götürdüm.

    Hatirladiklarim

    20 Nisan 1957 Cumartesi günü Necdet Çobanli ‘ nin Sirkeci Liman Han ‘ daki yazihanesinde Avukat Lütufyan ile Galatasaray Spor Kulübü adina Ikinci Baskan Refik Selimoglu ve Muhasip üye Ahmet Güre Noter huzurunda tamami yüz elli bin lira bedel karsiliginda satis vaadi mukavelesi imzaladilar.

    Hatirladiklarim

    21 Nisan 1957 Pazar günü önce Bebekteki lokalde toplanildi.

    Nereden bulundu, nasil bulundu, küçük bir motora bindik ve basta Kulüp Baskani Sadik Giz olmak üzere, Umumi Katip Necdet Çobanli, murakip Sehri Namik Bülkat, Malik Kevkep, Bekir Macur, Kemal Onar, Fethi Kayali ve bir kisim sporcu 19 kisilik bir kafile ( resimde bu kadar kisi görülüyor) adaya çikildi ve sembolik olarak Adaya Galatasaray bayragi çekildi.

    Çekildi deyisim lafzi. ( Laf ola )

    Çekilecek bir direk yoktu ki.

    Bir yere takildi.

    Ve o siralarda Aksam gazetesinde çalisan arkadasim foto muhabiri Bülent Giz bu olayi görüntüledi.

    Ögleden sonra Bebekteki lokale geldigimde, yönetim kuruluna adanin alinisi ile ilgili bir tesekkür mektubu yazdim.

    Belge :

    Adaya ilk ayak basisimizla ilgili olarak Bülent Giz 'in çektigi Aksam Gazetesinde yayinlanmis fotograf :


    Hatirladiklarim

    Asagida okuyacaginiz Bekir Macur ' un istifa mektubundan 1958 yilinda Osman Müeyyet Binzet bir mektup ekinde üzerinde kalan belgeleri ve notlari Içtimai Kisim Idare Komitesi adina bana verdiginde haberdar oldum.

    Ne var ki, Bekir Macur istifa etmis olmasina ragmen bunu bana hissettirmemis ve var gücü ile çalismisti.

    Bekir Macur ' un istifa mektubu...

    Bebek' teki Kulübün yerinin istimlakten sonra, simdilerdeki görünüsü ...

    Parkin bir ucunda Sandal çekek yeri olmus,


    Kuruçesme sirtlarindan kömür adasi

    Karar Defterinden

    Toplanti Günü Pazartesi Tarih : 22.4.1957 No.su. 18

    Hazir olan üyeler : Sadik Giz, Refik Selimoglu, Necdet Çobanli, Ahmet Güre, Lütfü Abay, Mustafa Vacit Yalman

    ONAYLANAN ISLER :

    ..........................................................................................................................

    4 - Murakiplarin Denizcilik subesinin yikilmasi hakkindaki raporlari okundu, müzakere edildi ve ittila hasil oldu.

    6 - Denizcilik Subesi yazisi okundu.Ittila hasil oldu. Galatasaray Adasi' nin satin alinmasi hususunda izhar edilen samimi hislere tesekkür edilmesine,

    9/a - Denizcilik Lokalinin yikimi ve nakil ameliyesinin peyderpey ve tapu tescil muamelelerinin ikmaline kadar Içtimai Kisim Komitesi tarafindan ifasina,

    B - Adada, ihale safhasina kadar olan plan ve proje vesaire bilcümle muameleleri icra ve organize etmek üzere Mustafa Yalman,Necdet Çobanli, Sadi Basak, Faruk Akçer, Veysi Selimoglu, Sahip Özden ' den mütesekkil bir (Galatasaray Adasi insaat komitesi) kurulmasina, bu komiteye ihale safhasina kadar olan bütün idari ve teknik icraati yapmasi için salahiyet verilmesine ve proje müsabakasi için ( 5.000 ) Bes bin liranin tahsisine,

    Mektup

    Hatirladiklarim

    Kürekçiler ve yüzücüler bir önceki yilin Kasim ayindan beri Olimpiyat üçüncüsü ve Isveç de Spor tahsili yapmis olan Milli Atlet Ruhi Sarialp tarafindan Hasnun Galip sokagindaki Kulüp binasinin idman salonunda kondisyon çalismasi yapiyorlardi ( ki o zamanlar ülkede Kondisyon ne demektir pek bilinmezdi ) ve sonralari bunun çok yararlarini gördük.

    Ancak, sonradan o kadar Galatasarayli varken bir Fenerbahçeliye niçin yüzücü ve kürekçilerimizi teslim ettigimize Baba Gündüz ' ün ( Kiliç ) çok kizmis oldugunu duyduk.

    Ne var ki, kaderin cilvesi, bir sonraki sezon baslangicinda ayni Ruhi Sarialp' e profesyonel Futbol takimina kondisyon çalismasi yaptirildi.

    Biz yüzücüler ve kürekçilerle yalniz antrenmana geldikleri günlerde kulüp lokalinde görüsebiliyorduk.

    Kondisyon çalismalarina ne gerek var diyenler, posta koymak isteyenler, Ruhi Sarialp' e karsi gelmek isteyenler de vardi.

    Ama Ruhi Sarialp hiçbirine pabuç birakmiyordu.

    Bu karsi gelenler grubunun basini Ahmet Yavasoglu çekiyordu.

    Galatasaray Adasinin alim islemleri yapildiktan sonra kürekçileri ve yüzücüleri bir araya getirmek onlara durumu anlatmak için bir toplanti yapmagi düsündük.

    Leblebi Mehmet o siralarda Taksim Belediye Gazinosunu çalistiriyordu.

    Kendisine gidip bir Cumartesi günü sporculari çagirabilir miyim diye ricada bulundum.

    Her zamanki gibi, Galatasaray’dan gelen her teklif gibi olumlu karsiladi, ne kadar sürecegini, kaç kisi gelecegini sordu.

    Ben de söyledim.

    O zaman peki Salonun bahçeye bakan camekanli kismini size hazirlatacagim, Cumartesi günü saat 14.30.- da gelin ama 17.- de gidin dedi.

    Çok sevindim.

    Hemen çocuklara duyuru yaptim.

    Necdet Çobanli 'dan da rica ettim.

    Adnan Akiska ‘ ya da haber vererek gelmesini rica ettim.

    Bu arada da kis çalismalarindan ötürü sporculara birer tesekkür mektubu hazirladim.

    Bekir Macur, Orhan Akmehmet ve ben gelenleri karsiladik.

    Sporcularin tamami, Necdet Çobanli ve Adnan Akiska da geldiler.

    Mehmet agabey ( Leblebi ), eksik olmasin pasta ve çay yaptirmis onlar dagitildi.

    Onlara önce ben kulübün durumunu, Adanin satin alinisini filan anlattim

    Sonra Necdet Çobanli konustu ve daha sonra da Adnan Akiska tesekkür mektuplarini dagitti.

    Güzel bir hava dogmustu.

    Simdilerde ne deniyor ona ?

    Motivation mu !!!


    Hatirladiklarim

    Nisan ayinin 21 inden sonra Bekir beyle ( Macur ) birlikte aksam üstleri Adaya gidip, çesitli rüzgar durumlarinda Adanin nerelerini su bastigini, Bebekteki ahsap lokalin nereye, kayikhanenin nereye konacagini belirlemege çalistik.

    Siz Mühendis miydiniz filan diye düsünmeyin.

    Bir Mühendise, Mimara bir ev, bir is yeri, bir Han yaptiracak olsaniz, onlara ihtiyaçlariniz, istediklerinizi söylemeniz gerekmez mi ?

    Ayrica biz gerçekçi idik.

    Ne yapabilirsek, yapilanin kulübe kâr kalacaginin bilincinde idik.

    Çogu zaman yanimizda bir baska büyügümüz, Galatasaray ‘in denizcilik tarihinde çok önemli bir yeri olan Malik Agabey ( Kevkep ) de bulunurdu.

    Adanin bulundugu yer aslinda bir topuk oldugu için simal tarafindaki sahil,yani Arnavutköye bakan rihtimin önünde 10 metre ileriye kadar 40 santim, cenup kismi yani Ortaköye bakan rihtimi 20 santim derinlikte su idi.

    Kayikhanenin Ortaköye bakan rihtima dikey olarak konmasi ve iskelenin de bu rihtima dikey olarak yapilmasi hususunda asagi yukari görüs birligine varmistik.

    Osman Müeyyet Binzet, Sadi Basak ve Orhan Bati Adanin satin alinmasi sirasinda kendilerine haber verilmedigi için istifa etmislerdi.

    Istifa edenler istifalarini bize degil, Yönetim Kuruluna bildirmislerdi.

    Ama yenisi seçilinceye kadar göreve devam gerekli idi.

    Hele böyle bir durumda ..

    Vakia biz istifa etmemistik ama çogunluk istifa ettigi için komitemiz düsmüs sayilirdi.

    Yönetim Kurulunun bu konudaki karari söyle idi :

    Karar Defterinden

    Toplanti Günü Pazartesi Tarih : 27.5.1957 No. su . 22

    Hazir olan üyeler : Necdet Çobanli, Ahmet Güre, Lütfü Abay, Mustafa Vacit Yalman,Semih Türkdogan, Sadun Atig

    ONAYLANAN ISLER :

    5 - Içtimai Kisim Idare komitesinin vaki istifasinin kabulüne, Nizamnamemiz geregince yeni seçimler yapilmak üzere Içtimai Kisim Umumi Heyetinin toplantiya daveti lüzumunun ve bu müddet zarfinda vazifeye devam etmeleri hususunun mezkur komiteye tebligine,

    Hatirladiklarim

    Karari bir mektupla Içtimai Kisma, yani bize gönderdiler.

    Yaptiklari dogruydu. Yeni seçim yapilincaya kadar göreve devam etmemiz gerekli idi.

    Bekir beyle ben çalismaga devam ettik.

    Bu arada, Idari Heyeti de Veysi Selimoglu ' nun Jüri Baskanligini yaptigi bir proje müsabakasi açmisti.

    Ancak bu uzun vadeli bir isti. Müsabaka açildi, ismen dört Yüksek Mimar davet edildi.

    Sonunda Yüksek Mimar Turgut Cansever 'in projesi kazandi.

    Projenin bir maketi de yaptirilarak Basbakan Adnan Menderese sunulmak üzere Sefik Fenmen ' e gönderildi.

    Hazirlanan projede ana fikir, insaatin yer kazanmak gayesi ile Bogaziçi yalilari gibi denize dogru çikmalar yapilarak tertiplenmesi ve muhtelif ünitelerin etap etap insa edilecek sekilde planlanmasi idi.

    Böylece her yil bütçenin verecegi imkanlar dahilinde kisim kisim insa edilecek yapinin tamami bitmeden de yarim kalmis bir görünüm yaratilmayacakti.

    Bogaziçi’nin karakteristik mimarisi özelliklerini tasiyan iyi halledilmis bu kiymetli projenin hiç bir ünitesinin sonradan gelen yönetimlerce ele alinamamis olmasi ve projeye ait maket ve dokümanlarin ilgisizlikten yok olmasi büyük bir talihsizlik olmustur.

    Onca emek ve gayret hiç degerlendirilmeden ziyan edilmistir.

    Eger proje tatbik edilseydi Bogaziçi’ne yakisir mimarisi ile Galatasaray güzel bir esere sahip olacakti.

    Dilerim yeni kusaklar bu gibi firsatlari degerlendirmesini bilirler.

    Öte yandan Bebek ' teki Lokali Belediye yikmadan söküp adaya tasimak gerekli idi.

    On paramiz yoktu. Nasil yapacaktik bu isi.. Isimiz bayagi zordu.

    Aksamüstleri Adaya gidiyor, orada ayazda gecenin geç saatlerine kadar kaliyor ve kendi kendimize çareler ariyorduk.

    Yapacaktik, yapacaktik bu isi de nasil yapacaktik ?

    Bekir bey bir isik yakti bir gün konusmamizda .

    Acaba kaç para lazim gelecek tasinmak için, belki ben yardim edebilirim diye

    Isik yanmisti ya önüm aydinlanmisti,hemen ertesi günü basladik lokali, kayikhaneyi ve iskeleyi Bebekten söküp Adaya monte edecek müteahhit aramaya...

    Sonunda Müteahhit Ömer Bati - Bekir Akar Lokal binasini 2.400, Kayikhane ve iskeleyi 2.200, toplam 4.600 liraya Bebek ' te sökülüp Adaya tasinmasi ve monte edilmesi için en uygun fiyati verdiler ve isi onlara verdik.


    Müteahhitler Ömer Bati ( Kulüp üyesi olan Avukat Ömer Bati degil ) ve Bekir Akar ' in vermis olduklari teklif

    ( 1 )

    Müteahhitler Ömer Bati ( Kulüp üyesi olan Avukat Ömer Bati degil ) ve Bekir Akar ' in vermis olduklari teklif

    ( 2 )

    verdik de ....

    Müteahhitler Ömer Bati ( Kulüp üyesi olan Avukat Ömer Bati degil ) ve Bekir Akar ' in vermis olduklari teklifin okunur sekle getirilmis hali...

    Galatasaray Kulübü

    Heyeti Idaresine

    1 - Bebekteki Kulüp binasinin sökülüp adaya nakli ve dilediginiz yerde monte edilmesi TL. 2.400.- ( Yalniz iki bin dört yüz lira )

    2 - Kayikhane ve verandanin sökülüp; kayikhanenin adaya nakli ve montesi 2.200. - ( Yalniz Iki bin iki yüz TL.) Liraya yapmagi taahhüt ederim.

    3 - Adanin sathinin standart fiyatlar üzerinden anlasilmaya varildigi takdirde, tesviyesi de tarafimizdan yapilabilir.

    Ömer Bati Bekir Akar

    Imza Imza

    Müteahhitlerin verdikleri isçilik fiyatlari:


    Tugla duvar örme Metre küp 18. - TL

    Yarim tugla duvar örme Metre kare 4.- TL

    Dahili siva Metre kare 1.80 TL

    Harici çimento siva Metre kare 4.- TL

    Çati yapimi Metre kare 2.50 TL

    Tavan çatmasi Metre kare 2.- TL

    Metal Tel çakma Metre kare 2.- TL

    Metal tel üzerine siva Metre kare 3.- TL

    Blokaj (Gro beton) Metre küp 2.50 TL

    Sap Metre kare 2.- TL

    Toprak hafriyati Metre küp 3.- TL

    Künk dizmesi Metre tul 2.50 TL.

    Mutfak tezgahlari, komple, sapli 75.- TL


    Ancak, is bittiginde parayi nereden bulup, Bekir beye borcu nasil ödeyecektik.

    Bekir bey yanilmiyorsam 5.000 lira getirdi, bana verdi.

    Allah Kerim dedik ve 19 Mayis 1957 Pazar günü Bebekteki lokalin, kayikhanenin ve en son olarak iskelenin mümkün oldugunca zayiat vermeksizin sökümü basladi.

    Söküm isleri, Pazartesi ve Sali günleri de devam etti ve 22 Mayis 1957 Persembe gününden itibaren adaya tasinmaya ve belirlenmis olan yerlere monte edilmeye baslandi.

    Karar Defterinden

    Toplanti GünüSali Tarih : 4.6.1957 No. su . 24

    Hazir olan üyeler : Sadik Giz, Refik Selimoglu, Necdet Çobanli, Ahmet Güre, Lütfü Abay, Mustafa Vacit Yalman, Semih Türkdogan

    ONAYLANAN ISLER :

    3 - Kulübümüz namina satin alinmasi mukarrer ve (150.000 ) yüz elli bin lira mukabilinde bey vaadi senedi ile baglanilmis bulunulan Kuruçesme’deki adanin tapu muamelelerini yapmak ve verilecek takriri kabul etmek için Muhasebeci Ahmet Güre ile Umumi Katip Necdet Çobanli 'ya salahiyet verilmesine ittifakla,

    Portre : Malik Kevkep

    Malik Agabey ' i ( Kevkep ) Bebekteki lokalin son zamanlarinda tanidim.

    Ancak Galatasaray ‘in tarihini inceledikçe geçmisten bu yana Galatasaray ‘ a ve Galatasaray Denizciligine büyük hizmetleri geçmis oldugunu anliyorum, bildiklerimden baska..

    Hele hele çok eskilerde, 1915 lerde Ismail Hakki, Suphi, Mahir Safi,Kamil Ethem ve Vamik Gezen ile birlikte o zamanlarda memleketten kaçmis olan Damat Ferit Pasanin zürre haremagalarini kandirarak yalinin kayikhanesinde bulunan üç çifteyi alislarini hayranlikla karsilamistim.

    Malik Agabey 1901 dogumlu olduguna göre ben tanidigimda 55 - 56 yaslarinda idi.

    Rantiye bir yasami vardi, ama zannederim meslegi sigortacilikti.

    Adayi alisimizdan itibaren pazar günleri hariç vefat edinceye kadar her gün Adaya geldi.

    Insaat ve sair hususlarda da çok bilgili idi.

    Bebek ' teki kulübün sökülüsünde baslarinda, adaya monte edilisinde yine baslarinda bulundu müteahhitlerin, ustalarin....

    Simdilerde düsünüyorum da yasami ve isbirligimiz sirasinda acaba kendisine gereken saygiyi gösterebilmis mi idim, bir kusur etmis mi idim.

    Neden bu soruyu kendi kendime sordugumun da bir nedeni var.

    Galatasaray ' da kisa zamanda üne kavusan bir takim kisiler aralarinda 15 - 20 yas fark olmasina ragmen giyabinda Malik, bazen de yüzüne karsi Malik derlerdi de...

    Onun için Agabey demeden bir gün hitap etmedim kendisine ...

    Çok merakli bir kisi idi. Bütün konusulanlari duymak, bilmek isterdi.

    Meraki diye isim takmislardi.

    Bana göre bu da bir saygisizlikti

    Malik agabey isin basinda bir kontrol mühendisi gibi çalisti.

    Gönüllü de degil, sanki isin sahibi idi Malik agabey .

    Galatasaray için böyle bir içtenligi bugüne kadar birkaç kisi hariç hiç bir kimsede görmedim desem yeridir

    Insaatin basinda durdu, kontrol etti, nasil yapilmasi gerektigini ustalara ! Anlatti, yapilan isleri kontrol etti, yanlis ya da söyledigi gibi yapilmayan tugla duvarlari, sivalari onlar görmeden yikti ve yeniden yapilmasini sagladi.

    Nur içinde yatsin.

    Hatirladiklarim

    Nerelerden ve nasil para bulabiliriz diye düsünüp duruyordum.

    Nizamnamede Kaydiye ve Aidat baslikli 59.Maddenin en altinda söyle bir paragraf vardi:

    Madde : 59 – Kaydiye ve Aidat :

    "Içtimai Kisim Tesisleri için bu kisma devam eden ve etmek isteyen asli ve namzet azadan bir defaya mahsus olmak üzere defaten veya mukassaten bir istirak hissesi alinabilir. Bu hissenin miktarini Idare Komitesinin teklifi üzerine Kulüp Idare Heyeti kati olarak tespit eder.

    Eh, biz de tesis yapiyorduk, Bekir Beyle, Malik agabeyle, Orhanla ( Akmehmet ) konustum ve durumu bir yazi ile Idare heyetine bildirdim.

    Basinda Galatasaray

    Islam Çupi – Antikaci dükkan

    KURUÇESME

    Simdi yazin bir gürültü sireni, bir araba parki mezarligi ve burjuva sinifinin müzik ejderhasi olan Ortaköy çikisi ile Kuruçesme parkuru, 1940 - 50 yillari arasinda Istanbul 'un en sessiz en yesil kartpostallarindan birisi idi.

    Ortaköy 'den sonra eski Bahçeli ahsap evlerden kopuveren doga, birdenbire bogaz denizinin laciverdi ve iyodu ile bir sahil zinasinda bulusur, " toprak ve su" dünyanin en güzel kivrimlarinda, 800 yüz yillik bir tarihle dans ederdi, adeta...

    Insanlari simarmamis yalilardan ve sahil evlerinden, bogaz sularina bir nezaket ve bir beyefendilik, hanim efendilik gustosu gülsuyu gibi dökülür, deniz ve Istanbullular özellikle yazin, bir medeni sehirde yasamanin üstün performansini çizerdi, olanca beseriyet tutan gönyeleri ile...

    Ilkbahar kubbelesince bu yörelerde, kara çali ve salkim agaçlarinin dallarina bülbül, kanarya, flurya ispinoz kuslari en güzel ötüsleriyle kurulurlar, sümbül, gül, zambak ve manolya kokulari etrafa, dev bir parfüm sisesinin kapagi açilmisçasina, rayiha püskürtürdü, hep...

    Tek tük özel otomobiller yolun tozunu yükseltmemek ve etrafa yaymamak için, ibrelerini efendilik çizgisinin üstüne çikarmaz, sükuneti bozmayacak bir seyir rotasi tutturur ve semtin trafik nizamini saracak hiçbir densiz harekette bulunmazlardi.

    Faytonlar tekerleklerine geçirdikleri lastik çemberlerle yolun üstünde, hafif dönüslerle 0smanlidan Cumhuriyet 'e geçmise bir tarih kesitinin üstünde takvim yapraklarini çevirirlerdi.

    Genç kusagin kizli erkekli grubu, çok pahali ve ithal bisikletlerin üstünde kendi yaslarinin fiyakasini sallandirirlar, ayak bileklerine baglanmis patenler spor ve "hobby" yaramazliklarinin en delice ve mahir helezonlarini çizerdi.

    Kiyilardaki yalilar ve bahçeli ahsap evler, meyva ve agaç yesilliklerini denizin mavisi ile koyun koyuna bir hamakta yüzdürürler , aksam gölgeleri ve serin rüzgari ile Bogaza indiginde, kameryalarin altina kurulan içki sofralari, nezih meyhanelerin kokularini saçardi, etrafa.

    Görgüsüz zenginlik, bir çöp tenekesi gibi, dökülmezdi bogaz dolayina o zamanlar.

    Her sey bir Istanbul beyefendiliginin zarif ve hassas kafesinin içine bagli kalir, gömlek yakasi göbegine kadar açik, gögsü killi ve altin madalyali maganda fotograflarina rastlamazdiniz, Bogaziçi albümlerinde.

    ***

    Ortaköy çikisinda simdiki bogaz köprüsü dayanaklarinin hemen ötesindeki Lido, gerek pahali gazinosu gerek orta boy içine deniz suyu dolan pisini ile, Istanbul sosyetesinin ilk ugrak yeri idi.

    Biz çocuklar için ''yasak bir bahçe" gibi duran Lido, tüm gizi ile büyük bir merak konusu olur, disardan içerisinin görünmedigi dünyayi denizden istila ederdik.

    Kuruçesme iskelesinin hemen önünden denize girer, açik akinti seridine kapilmamak için kiyiya paralel sekilde yüzer, hemen komsu Nemlizade ahsap konaginin sandal dubalarini tutup, saatlerce seyrederdik Lido 'daki çok çok özel yasami...

    Bogaz 'in yazinda en iyi bronzlasan kiz ve kadinlari ip gibi vücutlari ile uzaktan bir seks eskizi gibi durur, orta boy tramplenden “cek nayf'' yapanlar havuz ve kenarlarini geçici bir islaklik ile bular, Erdogan Çapli' nin yumusak tuslu piyanosu, öglen pahali yemeklerinin tabaklarini, ritmik bir güzellik ve canliliga bogardi.

    O sarisin kadin bir manken gibi havuz kenarlarini yüksek topuklu nalinlari ile seslendirmeye basladigi anlar, o ebeden olma yerine ressam kaleminden çiktigi sanilan vücut, gözlerimize en heyecan verici kani doldurur ve dolastirir, soyunmus bir “Mona Lisa'' tablosu önünde imisçesine bir ereksiyon spazmina tutulurduk, uzun süre.

    Tüm Istanbul sosyetesinin bildigi gibi biz de haberli idik, adindan...

    Benli Belkis efsanesinin Istanbul 'da kaç erkek vücudunu öldürdügünü, kaç yüregi kuru bir çarik haline dönüstürdügünü bilmiyorum ama, bizim grupça "Istanbul' da ilk bikiniyi giyen kadin'' olarak anildigini. Harun'u

    uzun deniz nöbetlerinin zatürree ettigini, ihtiyar hafizamin bu kenarina “gençlikten bir gün'' heyecani ile raptiyelendigini animsiyorum,

    ***

    Istanbul’un iki kisinin yan yana geçemiyecegi en dar sokaklari, Kuruçesme bitiminde deniz tarafinda degil, karsi karadadir,

    Evleri birbirine adeta öpüstüren, hacmi bir otobüs körügü kadar olan bu sokaklar, gerek semt yasami mütevaziligi gerekse içine girilmesi insana bir tünel gizi veren sirinligi ve serinligi ile, çocukluk ve ilk gençligimin vaz geçemiyecegim yaramazlik pistleri idi,

    Bu tip sokaklara girilip, Kuruçesme sirtlarindaki eski bir Bizans su terazisine çikildiginda, ev içi mahremiyet sokagin seffafligina dökülür, yatak ve oturma odalari ile holdeki çok özel yasam, tavani olmayan ve adi toprak boslugu diye vasiflandirilan özgürlüge kavusur, altlarda çok dar olan mahalle dekoru zirveye, çikildiginda hem, iyice genisler, toprak ve dal meyvalari ile uçsuz bucaksiz bir manav dükkanina dönüsürdü.

    Incirin en Lezzetli markalari ile baslayan arakçilik serüveni, kumlu bölgelerde Arnavutköy ve Osmanli çilegi ile devam eder , Çitlembik ve Ceviz agaçlarinda yapilan akrobatliklar ile sona ererdi.

    Eski Bizans su terazisi yüzyillara meydan okumus sekilde bizi , olanca diriligi ile karsilar, hastaliklardan korudugu söylenen sifali mayii ile cümlemizi serinletirdi.

    Bizans su terazisinin toprak altindaki çok derin tanklarinda bir rivayete göre mebzul miktarda Konstantin altini vardi.

    Bu cazip rivayet benim çocuk ve ilk gençlik grubunu bir yil boyunca epey heyecanlandirmis ve nöbetlese hepimizi o derin çok soguk ve karanlik sularin dibine , inmek macerasina sürüklemisti.

    Sürekli dalislar sonunda bir netice vermemis, önceleri büyüyen ümitler sonradan yavas yavas küçülmüs, o yaslarda Bizans altini bulma umudu yerine, bir ''altin çocukluk" yasama keyfi, yetip artmisti, hepimize...

    Karar Defterinden

    Toplanti Günü Pazartesi Tarih : 17.6.1957 No. su. 26

    Hazir olan üyeler : Sadik Giz, Mustafa Vacit Yalman, Necdet Çobanli, Ahmet Güre, Lütfü Abay, Semih Türkdogan, Hicri Yücel

    ONAYLANAN ISLER :

    6 - Denizcilik ( Içtimai Kisim) komitesinin yazisi müzakere edildi.

    a ) Içtimai kisma kayitli olan asli ve misafir azadan yüzer lira teberru toplanmasi hakkindaki teklifin kabulüne,

    b ) Mezkur komite tahsisatindan bakiye dört bin liranin tediyesine,

    Hatirladiklarim

    Kulüpten dört bin lirayi hemen aldim ve diger taraftan para toplamaga basladik

    Ama günese kar mi dayanirdi ?

    Çok kisa bir sürede bu para da bitti.

    Asagi yukari her gün telefonla kendisini aradigim, gerektiginde de kendisi bana telefon eden Necdet Çobanli ' ya bildirdim.

    Ne yapacagimizi sordum, bana heyecanlanmamami, sakin olmami tavsiye etti ve Sadik agabey ile konusayim dedi ve sonra bana telefon ederek 26 Haziran 1957 günü Park Otele Sadik Giz' e gitmemi söyledi.

    Bankadan izin aldim, sabah sabah Sadik Giz' e gittim.

    Sayin Baskan futbol takimi ile birlikte ertesi günü Rusya ‘ ya gidecekti, kendisi ile konusmam sartti.

    Ögleye kadar bekledim.

    Süit bir daire idi.

    O geliyor, bu gidiyor, yemekler geliyor, yemekler gidiyor, ben bir kösede oturuyor, ses çikarmadan bekliyordum.

    Neyse ögleden sonra beni fark etti Sadik agabey, " çocuk, sen ne bekliyorsun " dedi. " efendim Necdet agabeyle konusmussunuz para için geldim " dedim. " haa, evet, kaç para ?" dedi.

    Necdet agabeyle konusmustuk, "25.000 lira lazim simdilik " demistim. Sadik agabeyin sorusuna da " 25.000 lira efendim " dedim.

    Bir an durdu koskoca Sadik Giz...

    Sonra yaninda bulunan birilerine bir seyler söyledi, bir yerleri telefonla aradilar, birileri ile bir seyler konustular ben uzakta duruyordum.

    Çok mutlu ve gururlu idim, koskoca Galatasaray Kulübünün koskoca Baskani Sadik Giz Galatasaray denizcilerinin isi ile mesgul oluyorlardi.

    Telefon konusmalari bitti, sonra beni yanina çagirdi " yarin saat 11’ de Hipodroma git, oranin müteahhidi Riza Incekara' yi bul, sana 15.000 lira verecek, ona bir makbuz ver parayi al "dedi.

    Ben 25.000 demistim, ama 15.000 çikmisti.

    Ne yapalim dedim ve kendilerine tesekkür ettim, iyi yolculuklar diledim ve büyük bir sevinçle yanindan ayrildim.

    Dogru bankaya gittim ve telefon ederek Bekir Macur 'a müjdeyi verdim.

    Hatirladiklarim

    Bebekten gelen, Adadaki agirliklari, keresteleri, demirleri yüzücüler ve kürekçiler tasidilar hep.

    O çalismalarini hiç unutamam.

    Arada Denizcilik bankasindan ; yanlis hatirlamiyorsam gündeligi 60 liraya prizman kiralayip, kaptan ve makinistini hos tutarak, ikramlar yaparak Ortaköy ' e bakan rihtimin önündeki 20 santimlik suyu iki metre kazdirip çikanlari Ada 'ya koyduruyor, Adadaki bir kisim amele de bunlari küreklerle yayip zemini yükseltiyorlardi.

    Çikan moloz degil midye ve istiridye idi.

    Megerse Adanin sig olan iki rihtim tarafi da istiridye tarlasi imis.

    Bunlar karaya çikip öldükçe önce adaya bir koku yayiliyor, sonra da Adayi sinekler istila ediyordu.

    Bu günlere gelebilecegimizi hiç birimiz düsünememisiz ! Dogrusunu isterseniz...

    Kirk yil sonrasini tahayyül edebilsek, o 20 santimlik suyu kazip derinlestirmez, ve çoooook sonralari 34 yil sonra orayi yeniden doldurup havuz yapmalari için görevde olanlari zahmete ( ! ) sokmazdik.

    Ama biz akinti ile gidip anaforla dönülen, kesin metraji bilinmeyen bir düzenden, 25 metrelik dönüs yerli bir düzene geçmekte oldugumuz için o günlerde adeta bayram ediyorduk.

    Insaat sirasinda Malik agabey ve Bekir Bey' in teklifleri ile Bebekteki iskeleden sökülen kazik ve tahtalarla adanin güney kismina, yani Ortaköye bakan rihtim tarafina aralarinda tam 25 metre mesafe birakip adaya dik, üçer metre genisliginde 25 metre boyunda iki iskele ve bunlarin bitimine bunlari birbirine baglayan yine üç metre genisliginde bir iskele daha ve Ada sahiline de rihtima paralel sudan az yüksek olan bir de dar iskele yaptik .

    Yüzücülerimiz kurulusundan 52 yil sonra Kulübün kendi mali olan 25 metre ve dönüs yeri olan bir havuzda yüzmeye,antrenman yapmaya basladilar.

    Denizde dalga varmis, çöp varmis kimsenin umurunda degildi.

    Iskelenin üstünün bir kisminin kaplanmasi için tahta eksik geldi.

    Onu bir arkadasimizdan taksitle aldik ama, kerestelerin bir kismi çürük mü çikti, sandik tahtasi mi imis ne maalesef bir iki kisinin ayagi sakatlandi. ( Semih Haznedaroglu' nun Idare Heyetinde aza ve Içtimai Kisim Komite Baskani oldugu dönemde de ayni kisiden ayni alisveris yapilmis ve ne garip tesadüftür ( ! ) yine ayni sey olmus.

    Eksiklerimiz çoktu ama, basimizi sokacak bir bina ile bir kayikhane ve bir de iskele - Havuz yapmistik.

    Hatirladiklarim

    Satis vaadi senedine uygun olarak bir taraftan da Adanin hisselerinin Tapu ' da satin alinmasi için gerekli islemleri yaptiriyor kosusup duruyorduk.

    O zamanlar Kulüpte devamli çalisan bir tek katip vardi.

    Muhasebeci Part - time arada sirada gelip muhasebe kayitlarini tutuyordu.

    Kulüpte parali çalisan personel sayisi sanirim hademeler dahil bes kisiyi geçmezdi.

    Biz de islerimizden vakit ayirabildigimiz kadar takip edebiliyorduk.

    Bu arada Tapu isleri ile ilgili olarak Bilger Duruman ' in ve bilhassa Babasinin çabalarini söylemeden geçemeyecegim.

    Zaten gayrimenkul isleri babasinin meslegi idi.

    Nihayet Tapu' daki isler tamamlandi.

    Ve 5 Temmuz 1957 tarihinde 2330 yevmiye numarasi ile Istanbul, Besiktas Ilçesi, Kuruçesme Mahallesi, Deniz içi Sokaginda 5 pafta, 369 Ada Parsel numaradaki 2520 metrekare ahsap iki evli kömür deposunun 2160 da 1812 hissesi satin alindi.

    Tapudaki islemlerde belgeleri Ikinci Baskan olarak Mustafa Vacit Yalman, Muhasip üye olarak Ahmet Güre imza ettiler.

    5.7.1957 tarih,2330 yevmiye numarasi ve 428.sayfadaki Tapu Belgesinin 1.sayfasi :

    5.7.1957 tarih,2330 yevmiye numarasi ve 428.sayfadaki Tapu Belgesinin 2 sayfasi

    Daha sonraki tarihlerde islem yapilmis olmakla beraber Galatasaray Adasinin daginik ve gaip hisseleri dolayisi ile Adanin satin alinmasi ile ilgili islemlerin hepsini burada ve pes pese göstermekte yarar görüyorum :

    5 Temmuz 1957 tarihinde Tapuda satin alinan hisseler 2160 da 1812 hisse idi.

    Kalan hisselerin de satin alinmasi ile bu tasinmaz malin tek sahibi olabilecektik..

    Bu nedenle Tapudaki kayitlarin nasil göründügünü anlamak için 23 Temmuz 1963 tarihinde Besiktas Tapu Sicil Muhafizligi ' na Içtimai Kisim Idare Komitesi olarak Sadi Basak imzasi ile bir mektup yaziyoruz :

    23 Temmuz 1963 tarihli Besiktas Tapu Sicil Muhafizligi ' na yazilan mektup

    Besiktas Tapu Sicil Muhafizligi bu dilekçemize 26.7.1963 tarihinde derkenar olarak su cevabi veriyor :

    Besiktas Tapu Sicil Muhafizliginin 26.7.1963 tarihli derkenari:

    1812 payin satin alinmasindan sonra 2160 Hisse itibari ile pay sahipleri :

    1812 hisse Galatasaray Spor Kulübü

    188 hisse Eliza Datyan ( gaip olup, kayyum tarafindan temsil ediliyor)

    160 hisse Kapril kizi Vartuhi Manukyan ölü olup varisleri :

    1 - Nektar Karakus ( Avukat Muzaffer Arslan tarafindan temsil ediliyor)

    2 - Annik Gaser

    3 - Karnik Gaser ( Avukat Loris Çobangil tarafindan temsil ediliyor )

    Bu arada Avukat Loris Çobangil mahkemeye 1 Ekim 1966 tarihlinde dilekçe veriyor:

    Dogrusu istenir ve bir özelestiri yapilirsa 2160 / 1812 hisse alinip Adaya da nakil ve yerlesim isleri yapildiktan sonra Kulüpçe 23 Temmuz 1963 tarihinde Içtimai Kisim Idare Komitesi tarafindan Besiktas Tapu sicil Muhafizligindan diger hissedarlarin isimlerinin ve adreslerinin sorulmasindan baska bir sey yapilmiyor, yapilamiyor.

    3 Subat 1965 tarihinde göreve gelen Suphi Batur Idare Heyeti ve bilhassa Suphi Batur ; disiplini ve takipçiligi ile durumu inceliyor ve kalan sehimlerin de satin alinabilmesi için Istanbul 1.Sulh Hukuk Mahkemesi ' nde Süyuun izalesi için 966 / 600 sayi ile dava açiyor.

    Av.Loris Çobangil ‘ in 1.Sulh Hukuk Mahkemesine 1 Ekim 1966 tarihli dilekçesi

    Diger hissedarlarin bir kisminin gaip olmasi ve davalilar tarafindan takip edilmemesi üzerine müracaata kalmis olan dava ile ilgili olarak bulunabilen hissedarlarin vekilleri ile temas edilmege çalisiliyor ve bir kisim hissedarlarin vekili ve ayni zamanda Galatasarayli olan Avukat Loris Çobangil ile temas kuruluyor ve onun mahkemeye yukarida görülen dilekçeyi vermesi ile birlikte bu ise ait 475 Kulüp No. lu Kuruçesme Adasi Izale - i Süyu Davasi' nin dosyasini 7.12.1966 tarihinde takip etmesi için kulübümüz üyelerinden Avukat Vassaf Arin ' a veriyor ve bilahare durum önce Içtimai Kisim Baskani Adnan Akiska 'ya sifahen bildiriliyor, fakat bir sonuç alinamayinca bu kez asagidaki mektup yaziliyor :

    Idare Heyetinin Içtimai Kisim ‘ a 23.4.1967 tarih ve Suphi Batur imzali mektubu :

    Içtimai Kisim Idare Komitesi ; Idare Heyetine 23.4.1967 tarihli mektupla ilgili olarak 2 Mayis 1967 tarihinde Adnan Akiska imzali ;Ada ' nin hisse durumlarini bildirir bir cevap yaziyor :

    Bu cevaptan sonra Idare Heyeti, Içtimai Kisim Idare Komitesine hissedarlarin isim ve adreslerinin bildirilmesi için Umumi Katip Mustafa Pekin imzasi ile 8.5.1967 tarihinde bir mektup daha yaziyor :

    Idare Heyetinin Içtimai Kisma 8.5.1967 tarih ve 336 sayili mektubu :

    Öte yandan ; 1954 yilinda yürürlüge giren Nizamname ' nin 10.Maddesinin ( f ) fikrasi söyle demektedir :

    Madde : 10 -- Umumi Heyetin Vazife ve Salahiyetleri :

    f ) Gayrimenkul alimi ve satimi yapmak

    Yönetim Kurulu Tüzük hükmü geregince bu is için Genel Kurulu 22 Temmuz 1967 tarihinde Fevkalade toplanti' ya çagiriyor.

    Genel Kurul baskanligina Ahmet Güre, Baskan Vekilligine Asim Bozyigit, Katipliklere Adnan Akiska ile Nesim Behar seçiliyorlar.

    Umumi Heyet toplantisinda :

    2 No.lu karar söyledir :

    Kuruçesme’deki Galatasaray Adasi namiyla maruf gayri menkulün 160 hissesinin satin alinmasi ve buna ait masraflari karsilamak üzere TL. 100.000 ( Yüz bin ) liraya kadar bir sarf salahiyetinin Idare Heyetine verilmesi karara baglandi.

    Ve bu karar Baskanlik Divaninin imzalari ile Ahmet Güre ' nin mektubunun ilisiginde Idare Heyetine gönderiliyor :

    Iste karar :

    Ahmet Güre' nin Genel kurul kararini bildiren 24.Temmuz 1967 tarihli mektubu :

    Genel Kurul karari alinip, kasada (Bankada ) para olunca sira hisselerin satin alinmasina geliyor.

    Izale - i Süyu satisinda araya baskalari da girip bedel artirimi yapabileceklerinden hisselerin Izale - i Süyu yerine sulh yoluyla satin alinmasinda yarar görülüyor.

    Hissedarlar belli olup, vekilleri tespit edilince sira onlardaki hisselerin kaçar paraya satilacagindadir.

    Müteveffa Gabril kizi Vartuhi Manukyan varisleri Bayan Annik ve Karnik Gaser 'e ait hisselerin kaça satilacagi 28.10.1967 tarih ve 672 sayili mektupla vekilleri Avukat Loris Çobangil ' e, soruluyor.

    28.10.1967 tarih ve 672 sayili Suphi Batur imzali mektup :

    Müteveffa Gabril kizi Vartuhi Manukyan varislerinden Nektar Karakus ' a ait hisselerin kaça satilacagi 28.10.1967 tarih ve 673 sayili mektupla vekilleri Muzaffer Aklan 'a soruluyor.

    28.10.1967 tarih ve 673 sayili Suphi Batur imzali mektup :

    Mektubumuzu aldiktan sonra Avukat Muzaffer Aklan müvekkilleri ile görüsüyor ve Nektar Karakus ' a ait hisseyi 35.000 lira bedelle satabileceklerine dair mektubu, mektubumuzdan 13 gün sonra 10.11.1967 tarihinde Kulübümüze bir mektupla bildiriyor :

    Avukat Muzaffer Aklan ' in 10.11.1967 tarihli ve 15.11.1967 tarih ve 250 varide No.lu mektubu

    Mektubumuzu aldiktan sonra Avukat Loris Çobangil müvekkilleri ile görüsüyor ve Vartuhi Manukyan varisleri Karnik Gaser Manukyan ile Annik Gaser ' in hisseleri için bu günkü bedelden çok asagi olmakla beraber kaydi ile 35 er bin liradan 70..000 Lira talep eden mektubu, mektubumuzdan 14 gün sonra 10.11.1967 tarihinde Kulübümüze bir mektupla bildiriyor :

    Avukat Loris Çobangil ' in 10.11.1967 tarihli, 13.11.1967 tarih ve 249 varide No.lu mektubu

    Formaliteler tamamlanmis, Tüzük hükümleri yerine getirilip Genel Kurul Fevkalade olarak toplanmis ve kalan hisselerin satin alinmasi için Idare Heyetine yetki vermistir.

    Hissedarlarin vekillerine yazi ile sorulmus ve vekiller hissedarlara ait hisselerin 70.000 TL. Ve 35.000 TL. olmak üzere toplam 105.000 liraya satilabilecegini yukarida görüldügü gibi yazi ile bildirmislerdir.

    Ancak pazarliklar yine devam etmis ve hisselerin 70.000 yerine 60.000 ve 35.000 yerine 30.000 liradan satin alinmasinda mutabik kalinmistir.

    Bundan sonra hisselerin satin alinmasi için toplanan Idare Heyeti asagida görülen karari aliyor.

    Iste Idare Heyetinin 2 Aralik 1967 tarih ve 39 / 1 numarali toplantisinin karar sureti :

    Karar Defterinden

    Toplanti Günü....................... Tarih :2 Aralik 1967 No. su. 39

    Toplantida bulunanlar : Suphi Batur, Talat Sadikoglu,Mustafa Pekin, Adnan Demirci, Mustafa V.Yalman, Ali Uras

    Toplantida bulunmayanlar : Halil Burnaz, Reha Eken (Mazeretli)

    .......................................................................................................

    Karar No.1 - 11.7.1967 tarihinde yapilan fevkalade Umumi Heyet toplantisinda ittihaz edilen karar gereginçe Istanbul Ili, Besiktas Ilçesi. Kuruçesme mahallesi, Denizci sokagi 5 pafta 369 ada ve 1 Parsel numarali gayrimenkulün 2160 hissesinden veraset yolu ile uhdelerine düsen 160 hissenin sahibi Vartuh Manukyan varislerinden Karnik Kaser Manukyan ile Ani Kaser ve yine Nektar Karakus ' tan satin alinmasina ve ancak mumaileyhanin sirasiyle vekilleri bulunan sayin avukat Loris Çobangile 28.10.1967 tarih ve 672 numarali mektubumuza verdigi 11.10.1967 tarihli mektubunda ileri sürdügü her iki hissedara ait 70 bin liradan olmayip 60 bin lira üzerinden ve yine Bayan Nektar Karakusun vekili bulunan sayin avukat Muzaffer Aklana yazilan 28.10.1967 tarih ve 673 numarali mektubumuza verdigi 10.11.1967 tarihli cevabi mektubunda bildirdigi 35 bin lira üzerinden olmayip 30 bin lira, sifahen idare heyetimize kulübümüz azasindan ve Içtimai Kisim Idare Komitesi Baskani 479 sicil numarali sayin Adnan Akiska ' nin verdigi malumat üzerine, satin alinmasina ve ceman 160 hisse bedeli olan 90 bin liranin usulüne tevfikan ödenmesine ve bilcümle muamelenin tevessül ve ikmaline ve icap eden kanuni masraflarin da tediyesine,

    ...................

    ...................

    ...................

    ...................

    ...................

    ...................

    ...................

    ...................

    karar verilmistir.

    Reis Reis Vekili Umumi Katip Muhasip

    548 Suphi Batur 1837 Talat Sadikoglu 1747 Mustafa Pekin 755 Adnan Demirci

    Imza Imza Imza Imza

    Üye Üye

    841 Mustafa V.Yalman 3098 Ali Uras

    Imza Imza

    Satin alinacak Gayrimenkul için 2644 sayili Tapu Kanunu ' nun 2. Maddesine göre Valilikten belge alinmasi gerektiginden, Vilayete yazilan 4 Aralik 1967 tarih ve 716 sayili Suphi Batur imzali mektup :

    Vilayete gönderilen 4 Aralik 1967 tarih ve 716 sayili mektup ekinde :

    1 - Nizamname

    2 - Umumi Heyet karari

    3 - Idare Heyeti karari

    nin tasdikli suretleri de bulunmaktadir.

    Istanbul Valiligi,Genel Kurul kararini, Yönetim Kurulu kararini ve seçilmis olan Kulüp Reisi ve Yönetim Kurulu üyelerinin görevlerine devam ettiklerini, Kuruçesme’de ' ki Adanin Kulüpçe satin alinmasinda bir sakinca olup olmadigini arastirip inceledikten sonra 4 Aralik 1967 tarihli dilekçeyle ilgili olarak 28 Aralik 1967 tarihinde 967/ 860 sayi ile gerekli olan Belge ' yi Besiktas Tapu Sicil muhafizligina gönderiyor ve bir suretini de talebimiz üzerine kulübümüze veriyor..

    Takip edilen her isin sonunda oldugu gibi sahipleri belli olan hisselerin satin alinmasi islemi Vilayetten 2644 sayili Tapu Kanunu' nun 2.Maddesi hükmüne göre alinan 28.12.1967 tarihli bu belge ile 5. 1. 1968 tarihinde Ada ' nin kalan hisselerinden sahipleri belli olanlar Karnik Gesar Manukyan ile Ani Gesar ' in hisseleri 60.000 TL.dan, Nektar Karakus ' un hissesi 30.000 TL.dan satin alinarak tamamlanmistir.

    Adanin satin alinmasi ile ilgili Besiktas Tapu Sicil Muhafizliginda ; 5.1.1968 tarih, cilt 5, sahife 428 ve yevmiye 28 No.lu Tapu kaydi ve Tapu senedi... ( Bir sonraki sayfada )

    Gayri menkulün iktisabi :

    160/2160 H.Ani Gaser, 160/2160 H.Karnik Manikyan ve 160/160 N.de Hektar Karakus adina kayitli iken Nektar Karakusun Besiktas 1.noterlikten verdigi 967/19679 sayili vekaleti ile vekili Muzaffer Nazmi Aklan bilvekale ve Ani Gaser ‘in Beyoglu 6.noterliginden verdigi 962/7926 sayili vekalet namesi ile vekili Karnik Manukyan kendisine asaleten ve Ani Gasere vekaleten bu hisseleri 90.000 TL. sina satislarindan.

    Hatirladiklarim ve Okuduklarim

    Ne var ki bu hisselerin de satin alinmasindan sonra geriye Eliza Datyan ' a ait 2160 / 188 hisse kaliyordu.

    Yapilan arastirmalara ragmen Eliza Datyan bulunmamisti.

    Bunun üzerine Istanbul 1.Sulh Hukuk Mahkemesinde bir Izale - i Süyu davasi daha açilmisti.

    Bu tür, özellikle sahibi bulunmayan hisselerin Izale - i Süyu yolu ile satin alinmasi da bilindigi gibi bir takim yasal islemler gerektirirdi.

    Gaip olan Hissedar Eliza Datyan için mahkemece bir de kayyum tayin edilmisti.

    Ancak yasal islemler de zaman aliyordu.

    Sonunda Istanbul 1.Sulh Hukuk Mahkemesi hissenin tamaminin 600.000 TL. bedelle hissedar Galatasaray Terbiye - i Bedeniye satilmasina 970 / 791 sayi ile karar verdi.

    Mahkemenin bu karari üzerine Istanbul 10.Icra Memurlugu, 26.10.1971 tarih ve 1971 / 38 sayili yazisi ile Besiktas Tapu Sicil Muhafizligi ' ndan 188 / 2160 hissenin de Galatasaray Terbiye - i Bedeniye tescili yapildi ve böylelikle Ada ' nin tüm hisseleri satin alinmis oldu.

    Bu satin almayla da ilgili olarak Besiktas Tapu Sicil muhafizligindaki ; 6.1.1977 tarih, cilt 5, sahife 428 ve yevmiye 182 No.lu Tapu kaydinda söyle yazilidir :

    Gayrimenkulün iktisabi :

    188/2160 hissesi Eliza Datyan adina kayitli iken, Istanbul 10. Icra Memurlugunun 26.10.1971 tarih / 38 sayili yazisi ile Is.1.Sulh Hukuk Mah.nin 970/791 sayili izale - i suyu karari ile tamaminin 600.000 TL. Si bedelle hissedar Galatasaray Spor Kulübü adina tescilinin istenmesi ile bu 188/2160 hissenin de Galatasaray kulübü adina tescili hükmen yapildi.

    Adanin Galatasaray Spor Kulübüne maliyetini yillar itibari ile bir kere de buraya çikarmakta yarar görüyorum:

    HISSEDARIN ADI VE SOY ADI PAY TARIH MIKTAR TL.

    Vahan Papazyan evlatlari Arsak Armenak ve Nuvart

    Avak Papazyan 360 5 Temmuz 1957 25,000.00

    Antuvan Anahit Datyan 294 5 Temmuz 1957 20,416.65

    Nerses Datyan 598 5 Temmuz 1957 40,833.36

    Zaruhi Feruhan 240 5 Temmuz 1957 16,666.66

    Yeranuhi Matild 160 5 Temmuz 1957 11,111.11

    Nekdar Gaser 160 5 Temmuz 1957 11,111.11

    1812 125,138.89

    Ani Gaser 60 5 Ocak 1968 30,000.00

    Karnik Manikyan 60 5 Ocak 1968 30,000.00

    Nektar Karakus 60 5 Ocak 1968 30,000.00

    Eliza Datyan ( Izale-i Süyû yoluyla ) 168 6 Ocak 1977 600,000.00

    2160 815,138.89


    Süyuun izalesi sureti ile alinan son pay’ in 6.1.1977 tarihli Tapu senedi:

    Sonuç ve Yorum

    ve............

    Sonunda bulunan hissedarlardan alinan, Izale- i süyu yoluyla alinan hisselerden sonra bu günkü ismi ile GALATASARAY ADASI 2160 da 2160 hissesi islemin basindan sonuna kadar Galatasaray Spor Kulübünün parasi ile satin alinmistir.

    Galatasaray Adasi, Galatasaray Spor Kulübünün ikinci Gayrimenkul ' ü ( Tasinmaz mal ) olarak mal varligimiza katilmistir..

    Bu vesile ile belirtmekte yarar var, Kuruçesme' deki Ada hiç bir kimse ve kurumun inayet ve lütfu ile degil, Galatasaray Spor Kulübünün parasi ile satin alinmistir.

    Bunun disinda bütün söylenenler ve konusulanlar hilaf - i hakikat ( gerçek disi ) ' dir.

    Kimsenin, hibesi, bagisi, hediyesi degildir.

    1957 yili nerede ?

    1968 yili nerede ?

    1977 yili nerede ?

    Bu tarihleri sunun için yazdim

    Ilk hisseyi satin alisimiz ve adaya naklederek yerlesisimiz ile izale - i Süyu yolu ile son hisselerin satin alinisi arasinda 20 yil geçmis.

    Yani Suphi Batur ' un israrli takipçiligi, Selahattin Beyazit 'in engin görüsü olmasa Galatasaray Adasi çok hisseli olarak kalir miydi acaba ?

    Bir de Galatasaray adasi ile ilgili kadastro konusu vardir.

    Yeri gelmisken, o konuya da deginmekte yarar var.

    Ben kendim kayitlari görmedim ama duydugum kadari ile Ada ' mizin denizin içindeki kisimlarla, istiridye tarlalari ve voli mahalli ile birlikte metrekare alani eskiden 6.400 metrekare imis..

    Biz adayi satin aldiktan bir zaman sonra ( tarihini bilemiyorum) bölgenin kadastro tespiti yapilirken bizim kulübe de ihbarda bulunulmus, fakat kulüpçe bu konu ile ilgilenilmediginden Kadastro memurlari Adaya geldiklerinde sadece görünen, yani su üzerindeki kisimlarin haritasini çizmisler ve kadastro kayitlarina adamiz 2.520 metrekare olarak geçmis.

    Sonradan görevde olan yönetim kurullari ve yöneticiler isin üzerine düsmüslerse de durum kesinlesmis oldugundan olumlu bir sonuç alinamamis.

    Bu konudaki anlattiklarim da dogru mudur, yanlis midir bilemiyorum, ben de anlatanlarin yalancisiyim.

    Ama eger dogru ise, o ihmalde bulunan kisilere ne diyelim bilmem ki ?

    Tanri onlari nasil bilirse öyle yapsin...

    Iste tüm hisseleri ve son durumu gösteren TAPU SENEDI :

    Galatasaray Adasinin bütün hisselerine sahip oldugumuzu gösterir tapu...

    Hatirladiklarim

    Bir taraftan insaat isleriyle ugrasirken diger taraftan istifalar dolayisiyla düsmüs bulunan Idare komitesinin yerine yenisinin seçimi için Ana Nizamnamemiz geregince Içtimai kisim azalarini 6 Temmuz 1957 tarihinde, bu tarihte çogunluk olmadigi takdirde 13 Temmuz 1957 Cumartesi günü adamizda Fevkalade toplantiya çagirdik.

    Adaya tasinmaya basladigimiz 19 Mayis 1957 Pazar gününden 13 Temmuz 1957 tarihine kadar geçen 56 günde kendimize göre epey seyler yapmistik.

    Bebek ' ten sökülen ahsap lokal Bebekteki ilk haliyle kurulmustu.

    Bebekten sökülen kayikhane daha önceden belirledigimiz yere kurulmustu.

    Ahsap lokalin önü denize kadar 200 metre kare betonlanarak açik bir alan yaratilmisti.

    Ancak, üzerine tente gerekli idi.

    Fevkalade toplanti, 13 temmuz 1957 Cumartesi günü çatisi ancak kapanmis olan adadaki salonda yapildi, 22 kisi katildi.

    Toplantiya katilanlarin listesini ve ilgi göstermis olmalari dolayisi toplantiya katilanlari isimleri ile burada yazmayi bir görev biliyorum...

    Gündemde yalnizca seçim Maddesi vardi: Ben ( Kemal Onar ), Sadi Basak, Bekir Macur, Orhan Akmehmet, Menelaos Zamboglu aday olduk, baska aday olan olmadi ve seçildik.

    Denizin ortasindaki kömür adasina kim gider ? diye gelmeyen agabeylerimiz de vardi toplantiya ve adaya

    Halbuki sonralari....

    01 - 332 Vedat Kocaaslan

    02 - 423 Osman Müeyyet Binzet

    03 - 444 Suat Ziya Kant

    04 - 512 Malik Kevkep

    05 - 648 Suat Basar

    06 - 841 Mustafa Vacit Yalman

    07 - 1311 Hasan Kerem

    08 - 1422 Ibrahim Göktalay

    09 - 1429 Bekir Macur

    10 - 1581 Kemal Özbek

    11 - 2122 Cemil Özbakan

    12 - 2144 Dogan Iyigüngör

    13 - 2705 Kemal Onar

    14 - 2918 Faruk Toroslu

    15 - 3214 Menelaos Zamboglu

    16 - 3305 Lütfü Abay

    17 - 3319 Fethi Kayali

    18 - 3359 Orhan Akmehmet

    19 - 3361 Necdet Çobanli

    20 - 3434 Sadi Basak

    21 - 3453 Orhan Kologlu

    22 - 3503 Ihsan Gökkule

    Karar Defterinden

    Toplanti GünüPazartesi Tarih : 14.7.1957 No. su . 30

    Hazir olan üyeler : Mustafa Vacit Yalman, Ahmet Güre, Lütfü Abay, Semih Türkdogan, Sadun Atig

    ONAYLANAN ISLER :

    1 - Galatasaray Adasinin su ve elektrik tesisati için senelik 8.000 liralik taksiti geçmemek üzere alakali idareler ile temas etmek ve mutabakata varmak üzere Denizcilik Komitesi Baskani Sadi Basak 'a selahiyet verilmesine,

    Karar Defterinden

    Toplanti GünüCuma Tarih : 16.8.1957 No. su. 35

    Hazir olan üyeler : Sadik Giz, Mustafa Vacit Yalman,Necdet Çobanli Ahmet Güre, Lütfü Abay, Sadun Atig

    ONAYLANAN ISLER :

    4 - Galatasaray ‘ a Adasi tapu masraflari için avans olarak muameleyi takip eden Denizcilik Subesi üyelerinden Bay Bilger Duruman ' a ( 7.300 ) lira avans verilmesine mütedair muamelenin tasdikine

    10 - Galatasaray Adasinin elektrigi için mukavelenin imzalanmasina ve ilk taksit olarak tahakkuk eden (2.075.65) liranin ödenmesine

    14 - Adnan Akiska ve Oguz Akal ' in yazilari okundu.Mumaileyhlerin Umumi Katip Necdet Çobanli ile mevcut oldugunu bildirdikleri sahsi ihtilaflarinin Kulüple olan münasebetlerine müessir olmamasi icap ettigine ve bu itibarla hareketlerinin teessürü mucip oldugu hususunun kendilerine bildirilmesine ittifakla,

    Hatirladiklarim

    Evet sonunda, çesitli müracaatlar, araya adam koymalar ve pistonlarla Adaya elektrik getirtmek üzere I.E.T.G Genel Müdürlügünü ikna edebildik ve özel gemisi gelerek karadan adaya kablo dösendi ve elektrik yandi, adamiz aydinlandi.

    Izmir’den Betontastan 5 tane beton elektrik diregi getirtmistik, onlari adanin dört bir kösesine ve bir de kayikhanenin tam önüne koyduk, civali lambalar taktik.

    Ve hatta bu isiklandirma ile Adamizda gece su topu karsilasmalari yaptik.

    Kis basindan beri daha önce de yazmis oldugum gibi sportif çalismalardan geri kalmiyorduk.

    Bu arada Yilmaz Özüak askere alindi ve er olarak Heybeliada Deniz Harp okuluna tayin ettirdik.

    Yilmazin askerligi ile ugrasirken 1937 lere ait anilarimda adi geçen Ibrahim Sulu ' nun Deniz Subayi olarak Deniz Harp Okulunda Beden Egitimi ve Spor ögretmeni olarak görev yaptigini duyduk.

    Kendisi ile bulustuk, görüstük ve yüzme su topu antrenörlügünü teklif ettik.

    Ibrahim Sulu düsünmeden kaç para oldugunu sormadan hemen kabul etti.

    Dogustan sporcu bir kisi idi.

    Kendisine ayda 150 lira verdik ve çok yararlandik.

    Dogrusu istenirse çok genis olmayan bir yüzme kadromuz vardi.

    Ama daha önce de degindigim gibi Engin Ünal ve Yilmaz Özüak gibi iki müstesna yüzücümüz vardi.



    --------------------------------------------------------------------------------




  • hazırlık maçımız saat kaçtaydı ya.unuttum ben.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: recep41

    hazırlık maçımız saat kaçtaydı ya.unuttum ben.



    17.00 kanal d recep

    psp ye taktın kafayı yaf...
  • Galatasaray Adasinin açilisi

    17 Agustos 1957 Cumartesi günü Galatasaray Adasinin açilis törenini yaptik.

    Bebekten tasidigimiz ahsap lokalin önüne denize kadar on metre genislik ve 20 metre boyda bir teras yapmistik. Üstünü tente ile örttük.Kuzey tarafina, yani Arnavutköye bakan cephesine Bebekteki lokalden getirdigimiz ahsap camekanlari taktik, yerlere beton döktük ve yine Bebekten gelen masa ve sandalyeleri yerlestirdik.

    O gün için sahille irtibati saglamak üzere özel bir tenezzüh motoru tuttuk.

    Kuzey Deniz Saha Komutanliginin bandosunu getirdik.

    Simdi çok iyi hatirlayamiyorum ama yüzücü ve kürekçilerimize beyaz ve mavi renkli esofmanlar giydirdik, ayakkabiya para harcayamazdik, kendi ayakkabilarini giyseler rengarenk ve çesit çesit sekilde olacagi için hepsini ayakkabisiz olarak törene soktuk.

    Kimi yer betonlanmisti, kimi yer üstüne basilmis, ezilmis istiridye ve midye kabuklari ile kapli idi.

    Adanin açilis davetiyesinin kapagi

    Adanin açilis davetiyesinin içi

    Bayrak direginin kenarinda görünen Ibrahim Sulu ve yanindaki Siyah pantolon Beyaz T – Shirt '' lü Kemal Onar....

    Istiklal marsi çaliniyor

    Resimden yalinç bir anlatim : Kiz sporcular, erkek sporcular, Deniz Bandosu, basit bayrak diregimiz, Denizcilik Bankasindan ödünç alinan Flamalar, Tente ve tentenin altinda davetliler...

    Kayikhanenin ve lokal binasinin çatisi bile kaplanmis...

    Aynen Bebekteki gibi...

    Ya yerler... Çakil, kum, istiridye ve midye karisimi.

    Çocuklarin ayaklarinin acidigini ve hatta kesildigini hatirliyorum ama gik 'lari çikmadi.

    Tören komutlarini Ibrahim Sulu verdi.

    Davetliler tente altini doldurmuslardi. Aralarinda benim Is Bankasi Beyoglu Subesindeki servis arkadaslarim da vardi ( ki onlardan Lütfiye Arat simdilerde kaç yillik kulüp üyesi )

    Sporcular kayikhanenin önünde siraya dizildiler, Ibrahim Sulu' nun komutu ile bando esliginde yürüyüs yaparak geldiler yerlerini aldilar, Istiklal marsi ile göndere bayrak çekildi.

    Törende bir grup : Soldan saga /

    Öndekiler :Süreyya Beybaba - Esra Pasakay - Özay Gürkem - Kamuran ..... - Nuray Erkartal Inci Kenter - Ünal Yaman - Özer Gürkem - Berker Duruman .......... Yildirim Kocaciklioglu - ....... - Recep Ocandan -

    Arkadakiler : Koray Güven - ...... - Kerim Uzuner - Ömer Balkan Fazil Kip - Metin Ülman - Semih Haznedaroglu Turgut Özdes

    Bayan Kürekçiler grubu :

    Soldan saga Ünal Yaman - Inci Kenter - Nuray Erkartal - Kamuran Giritlioglu- Özay Gürkem Öznur Üstüngel - Esra Pasakay - Süreyya Beybaba

    Basinda Galatasaray

    18 Agustos 1957 tarihli Son Posta Gazetesi

    Galatasaray adasi dün törenle açildi

    Galatasaray'in Bebekteki Lokalinin yeni imar planina göre istimlak edilerek yikilmasindan sonra Kuru!çesmede ise yaramaz bir yer olan küçük ada satin alinmis bir harabe olan ada kisa zamanda imar edilerek sirin bir hale getirilmistir.

    Bu adada yapilan spor tesisleri ve Lokallerin insasi tamamlandigi için G. Saraylilar bu mutlu günlerini dün bir açilis merasimi yaparak kutlamislardir. Merasimde bir çok G. Sarayli ve merakli toplulugu bulunmustur.

    Törende söz alan hatipler bu denizcilik yuvasinin önemini belirtmisler ve deniz sporlari tarihinde

    (Galatasaray Adasi) nin ilerideki faydalarindan bahsetmislerdir .

    Memleketimizin en kuvvetli denizcilik subesine malik bulunan Galatasaraylilara yeni lokallerinin hayirli olmasini temenni ederiz

    Basinda Galatasaray

    18 Agustos 1957 tarihli Son Posta Gazetesi

    Adnan Fuat Aral

    Insicamsiz bir hava içinde dün açilan

    G.Saray Adasi

    Merasim programi diye bir sey hazirlanmadigindan, açilis merasimi tam bir alaturka zihniyet içinde akip gitti

    En eski ve en kültürlü spor yuvalarimizdan olmasina ragmen G. S. kulübünün tertipledigi törenler dalma karisik, intizamsiz bir havaya bürünür.

    Bu koskoca ellinci yillarinin kutlanmasinda da böyle olmus, dün de Kuruçesme’de ki yeni Denizcilik Lokalinin açilisinda da tekrarlanmistir .

    Maalesef ve üzülerek itiraf etmek lazimdir ki, bu içtimai kismin basinda bulunanlar, her seyi bildiklerini sandiklarindan, açilis organizasyonunun külfetini de bütün acemiliklerine ragmen üzerlerine almislar ve neticede tabii aleyhlerine tecelli etmistir.

    Dün, adanin davetlilere tahsis edilen gazino kismi, bayram günü Kusdili çayirindan farksizdi. Kimse oturacagi yeri bilmiyordu. Her halde basilan ve alakalilara gönderilenden fazla davetli gelmisti ki, oturanlarin yarisi kadar da ayakta duruyordu. Mikrofon basina geçenler ayak üstü ilham perisinin tesiri altinda kalmis gibi konusuyorlardi.Keza ugurlanista da laubalilik gözlerden kaçmadi. Halbuki bu isi gerek denizci kizlarimiz, gerekse, G.S. li ailelerden ayrilacak seçkin elemanlar pek ala basarabilirlerdi.

    Merasim programi diye alakalilara ve basina bir sey sunulmadigindan bu isler tam bir alaturka hava içinde akip gitti. Bizim gibi, birçok eski G.S. lilar da dudaklarinda üzüntülü bir tebessümle, adadan ayrildilar. Halbuki bir az bilgi ve ihtimam gösterilse, nihayet büfe servisi de temenni edilene yakin bir intizamda çalissa idi ; elbette ki ada

    ya gelen Galatasaraylilarin bayrami katmerli olacakti.

    Içtimai kisim Galatasarayin bünyesinden ayri midir?

    Merasimde Sari Kirmizili kulüp Reisi Sadik Giz 'in söz almayisi ve yahut o gelmeden kendi basina buyruk bir hava yaratir gibi Içtimai Kisim sefinin nutuk irat etmesi de garip karsilandi.

    Bizce Kuruçesme Lokali bir içtimai kisim olmakla beraber, G.S. kulübünün bünyesinden ayrilmis bir varlik degildir Binaenaleyh, bu kismin idaresini üzerlerine alanlar evvel emirde ana kulübe bagliliklarini bilmelidirler.

    Açilis merasimi

    Davetliler Kuruçesme vapur iskelesinden motorlarla adaya alindi ve dönüslerinde bir kömür deposunun hali arsasina birakildi.

    Deniz Bandosundan evvel istiklal Marsi dinlenildi.

    Açilis sözlerini içtimai kisim söyledi. Onu müteakip bu yil yarislarda kazanan yüzücü, kürekçi erkek ve kizlara mükafatlari dagitildi. Daha sonra da, sehit Galatasaraylilarin ruhunu anmak üzere, denize Sar Kirmizili renklerden mürekkep bir çelenk atildi.

    Programin son numarasinda da denizciler çesitli sportif hareketler yaptilar .

    Bu isler bittigi sirada Beden Terbiyesi Umum Müdürünün de adaya geldigi görüldü.

    Galatasaraylilara yeni Lokallerinin ugurlu olmasini dileriz.

    Basinda Galatasaray

    18 Agustos 1957 tarihli Spor Gazetesi

    Rahmi TURAN

    Galatasaray Adasi Açildi

    SARI KIRMIZILILAR YAS ZINCIRINE 52. HALKAYI ILAVE ETTILER

    Bir kaç ay evvel, Galatasaray'in Bebek 'deki Denizcilik Lokali, yeni imar planina göre istimlak edilerek yikilmisti. Lokali nakledecek yeni bir yer bulmak lazimdi. idare heyeti toplandi ve lokali yeniden kurmak için Kuruçesme’deki küçücük ada en münasip yer olarak görüldü.

    Derhal harekete geçen Galatasaray 'lilar, ise yaramaz bir halde olan bu küçücük adayi satin aldilar. Bundan sonra o küçük adada siki bir faaliyet basladi. Bir harabe halinde olan ve hiç bir ise yarama........................

    Basinda Galatasaray

    18 Agustos 1957 tarihli Aksam Gazetesi

    Haber




  • quote:

    Orjinalden alıntı: doors


    quote:

    Orjinalden alıntı: recep41

    hazırlık maçımız saat kaçtaydı ya.unuttum ben.



    17.00 kanal d recep

    psp ye taktın kafayı yaf...

    abi çok kötü taktım kafayı.alacam kafama takılan bişeyi yapmazsam rahat edemiyorum.sence almakla pişman olurmuyum.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: recep41


    quote:

    Orjinalden alıntı: doors


    quote:

    Orjinalden alıntı: recep41

    hazırlık maçımız saat kaçtaydı ya.unuttum ben.



    17.00 kanal d recep

    psp ye taktın kafayı yaf...

    abi çok kötü taktım kafayı.alacam kafama takılan bişeyi yapmazsam rahat edemiyorum.sence almakla pişman olurmuyum.



    ps2 yokmuydu sende???

    şahsi fikrim seyahatte,,tatilde ,,yolculukta daha çok kullanılıyor..
    o cihazı aldıktan sonra ekstra hafıza kartı alman lazım..(1 gb yada 512 mb lik)
    ki bu şekilde içine oyun foto video falan atabilirsin yada orjinal oyunlara talim edersin tanesi 58-125 ytl arasında

    walla benim oynadığım tek yer wc bide bazen yatarken 10-15 dk..
    ekranı çok parlıyo güneşte bide...ve bence asla tvdeki zewki wermiyo..
    sana kalmış recep




  • 
Sayfa: önceki 365366367368369
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.