Arkadaşlar Olgun abilerime bi kaç sorum olucak | DonanımHaber Forum

Arkadaşlar Olgun abilerime bi kaç sorum olucak - Sayfa 10

KızıL_Shaman · 2009-05-12T13:44:13.0000000+03:00

Ya bir arkadaş (adı lazım değil) 1980 ten itibaren 95 e kadar GS nin sürekli şike şaibe ile şampiyon olduğunu söyledi bu konuda kanıtları olan varmı acaba ben Galatasarayı köklerinden dolayı tuttum nedir bu şahin doğan moğan olayları ??

Kunter

Yarbay

2500 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Burada yalan yanlış şeyler yazarak beni de yazmak zorunda bırakmayın.
1. Galatasaray Spor Kulübü'nün özbeöz Türkler kurmuştur.
2. Beşiktaş Jimnastik Kulübünü kuranlar 1903 de de futbol oynuyorlardı 1900de de. Ha sen ben ordaydım görmedim dersen o başka.
Bu kulüplerin kuruluş hikayelerine kim ne oynamış ne yapmış takmayın bu kadar isterseniz. Kim kurmuşsa kurmuş ne zaman ne için kurmuşsa kurmuş. Siz yaşadıklarına bakın madem tarih seviyorsunuz. Aralarında ne kadar sevgi saygı olduklarına bakın. Ne kadar onurlu temiz karakterli inanlar olduklarında bakın. Bir de son yıllarda yaşadıklarınıza bakın. Biribirimize laf atacağımıza utanalım. Ne günlerden ne günlere geldik.

Baba Hakkı'ya dair en bilinen anekdot, bir maçta kırmızı kart gören Cihat'ın, "Çıkayım mı baba?" diye sormasıdır. Oyuncular ve hakem Baba Hakkı'ya bakar. Baba başını sallayıp, "Çık Cihat, çık!" deyince, Cihat çıkar. 1941 yılında, Ankara'da Harp Okulu takımıyla milli küme maçı yapılır. İlk yarıyı Beşiktaş üç sıfır mağlup kapatır. Baba Hakkı soyunma odasında tren biletlerini eline alır: "Adam gibi oynamazsanız dönüş biletlerinizi yırtarım, İstanbul'a yürüyerek dönersiniz," der. Baba Hakkı'nın şakası yoktur, maçı Beşiktaş 6-3 kazanır. Baba Hakkı için, galibiyetten daha önemli olan, adam gibi oynamak, formanın hakkını vermektir. Galibiyet için her yol mubah değildir. Bu erdemin en güzel örneği bir Fenerbahçe maçında yaşanır. Beşiktaş iki sıfır öndeyken Baba Hakkı Fenerbahçe kaptanının yakasına yapışır: "Kendinize çeki düzen verin, bu maçın tadı böyle çıkmaz. Bu kadar insan maç seyretmeye gelmiş, adam gibi oynayın." Maç 2-2 biter. 1946 yılı, Karagümrük maçı. Hakem Müjdat Gezen'in babası Necdet Gezen'dir. Baba Hakkı orta sahadan voleyle bir şut çeker, top fileleri yırtar. Tabi bu yırtılma olayında o zamanki filelerin plastik olmamasının da payı vardır. Ancak Necdet Hoca golü vermez. Bunun üzerine seyirci hakem aleyhinde tezahürat yapmaya başlar. Tabi şimdiki gibi, hakemin cinsel tercihlerine yönelik bir tezahürat değil, daha nahif bir protesto. Baba Hakkı tribünlere bir iki sefer susun işareti yapar ama Necdet Hoca o gün üst üste hatalı kararlar vermeye devam eder. Artık seyircinin tahammülü kalmamıştır, protesto her geçen dakika artar. Sonunda Baba Hakkı dayanamaz tribünün önüne gelir: "Çıkın dışarı!" der. Baba Hakkı'yı amigo Kafa Sebahattin yatıştırır, protestolar kesilir. Maçı Beşiktaş iki sıfır kazanır ama dışarıda iki bin kişi toplanmış, hakemi hacamat etmek üzere stat çıkışına konuşlanmıştır. Baba Hakkı yan hakem Fahri Somer'e der ki: "Necdet Abiye söyle yanıma gelsin." Necdet Hoca gelir, biriken kalabalığın arasından beraber çıkıp giderler, kimse bir şey diyemez.

Bunlardan nereleere? Ondan sonra bizim şu kadar yıldızımız var Liverpul size 8 attı ezikler büzükler ağlamayın gibi abuk subuk laflar. Biraz kendinize gelin. Buraya kadar hepimiz getirdik hepimiz suçluyuz. Ama utanacağımız yere başkalarına sövüyoruz.

kartalizma_26

Yüzbaşı

609 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Kunter

Yarbay

2500 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orjinalden alıntı: Kunter

Burada yalan yanlış şeyler yazarak beni de yazmak zorunda bırakmayın.
1. Galatasaray Spor Kulübü'nün özbeöz Türkler kurmuştur.
2. Beşiktaş Jimnastik Kulübünü kuranlar 1903 de de futbol oynuyorlardı 1900de de. Ha sen ben ordaydım görmedim dersen o başka.
Bu kulüplerin kuruluş hikayelerine kim ne oynamış ne yapmış takmayın bu kadar isterseniz. Kim kurmuşsa kurmuş ne zaman ne için kurmuşsa kurmuş. Siz yaşadıklarına bakın madem tarih seviyorsunuz. Aralarında ne kadar sevgi saygı olduklarına bakın. Ne kadar onurlu temiz karakterli inanlar olduklarında bakın. Bir de son yıllarda yaşadıklarınıza bakın. Biribirimize laf atacağımıza utanalım. Ne günlerden ne günlere geldik.

Baba Hakkı'ya dair en bilinen anekdot, bir maçta kırmızı kart gören Cihat'ın, "Çıkayım mı baba?" diye sormasıdır. Oyuncular ve hakem Baba Hakkı'ya bakar. Baba başını sallayıp, "Çık Cihat, çık!" deyince, Cihat çıkar. 1941 yılında, Ankara'da Harp Okulu takımıyla milli küme maçı yapılır. İlk yarıyı Beşiktaş üç sıfır mağlup kapatır. Baba Hakkı soyunma odasında tren biletlerini eline alır: "Adam gibi oynamazsanız dönüş biletlerinizi yırtarım, İstanbul'a yürüyerek dönersiniz," der. Baba Hakkı'nın şakası yoktur, maçı Beşiktaş 6-3 kazanır. Baba Hakkı için, galibiyetten daha önemli olan, adam gibi oynamak, formanın hakkını vermektir. Galibiyet için her yol mubah değildir. Bu erdemin en güzel örneği bir Fenerbahçe maçında yaşanır. Beşiktaş iki sıfır öndeyken Baba Hakkı Fenerbahçe kaptanının yakasına yapışır: "Kendinize çeki düzen verin, bu maçın tadı böyle çıkmaz. Bu kadar insan maç seyretmeye gelmiş, adam gibi oynayın." Maç 2-2 biter. 1946 yılı, Karagümrük maçı. Hakem Müjdat Gezen'in babası Necdet Gezen'dir. Baba Hakkı orta sahadan voleyle bir şut çeker, top fileleri yırtar. Tabi bu yırtılma olayında o zamanki filelerin plastik olmamasının da payı vardır. Ancak Necdet Hoca golü vermez. Bunun üzerine seyirci hakem aleyhinde tezahürat yapmaya başlar. Tabi şimdiki gibi, hakemin cinsel tercihlerine yönelik bir tezahürat değil, daha nahif bir protesto. Baba Hakkı tribünlere bir iki sefer susuo oln işareti yapar ama Necdet Hoca o gün üst üste hatalı kararlar vermeye devam eder. Artık seyircinin tahammülü kalmamıştır, protesto her geçen dakika artar. Sonunda Baba Hakkı dayanamaz tribünün önüne gelir: "Çıkın dışarı!" der. Baba Hakkı'yı amigo Kafa Sebahattin yatıştırır, protestolar kesilir. Maçı Beşiktaş iki sıfır kazanır ama dışarıda iki bin kişi toplanmış, hakemi hacamat etmek üzere stat çıkışına konuşlanmıştır. Baba Hakkı yan hakem Fahri Somer'e der ki: "Necdet Abiye söyle yanıma gelsin." Necdet Hoca gelir, biriken kalabalığın arasından beraber çıkıp giderler, kimse bir şey diyemez.

Bunlardan nereleere? Ondan sonra bizim şu kadar yıldızımız var Liverpul size 8 attı ezikler büzükler ağlamayın gibi abuk subuk laflar. Biraz kendinize gelin. Buraya kadar hepimiz getirdik hepimiz suçluyuz. Ama utanacağımız yere başkalarına sövüyoruz.

Sen beşiktaşlı olduğuna eminmisin :D

Amigo lideri olsana sen

quote:

Orjinalden alıntı: kartalizma_26

quote:

Orjinalden alıntı: muRTah

quote:

Orjinalden alıntı: kartalizma_26

..........Benim takımımı senin takımının aksine TÜRKLER kurdu fransızlar değil...Anladınmı şimdi kimmiş benim takımım??

Serin gel kardeş.

Abi senin yaşına saygım var ama Gs'nin kuruluşunda fransızlarında emeği geçtiğini herkes biliyordur herhalde...

Örnek olarak şu yazıyı koyabilirim,

Fransa bayrağının mağlup Türk toprakları üzerinde gururla dalgalanmasını sağlayan, nam-ı diğer 'küçük fransa' Galatasaray camiasına ve ordumuz ileri gelenlerini en güzel şekilde ağırlayan Galatasaray lisesi öğretmen ve görevlilerine teşekkürü borç bilirim.

Jean-Pierre DUMOULI
Fransa İşgal Oorduları Kumandanı

Galatasaray fransız takımı demedim yazımda...Kuruluşundan söz ettim sadece...

Jean Pierre DUMOULİ diye aratınca bir takım bok atma çabasında olan adamların attığı yazılardan başka birşey göremiyoruz. Tarihte öyle bir komutan bile yok.

Galatasaray'ın kuruluşunda fransızların emeği filan yoktur. Galatasaray'ın olmadığı dönemler ülkede Fransız papaz okulları vardı Saint Benoit gibi, o zamanlar ülkede adam yetiştirilmesi gerekiyordu bu okullarda fransanın elindeydi, bunun için osmanlı devleti kendi yönetiminde olan bir okul açtı.

Batılı biçimde eğitim yapılması istendiği için Fransız müfredatına göre eğitim veriliyordu. Eskiden ülkede olanak olmadığı için başarılı öğrenciler Paris'e gönderilirdi bunu çoğu kişi bilir. Daha sonra Osmanlı devleti ile Fransanın ilişkileri verilen kapitilasyonlar sayesinde okula fransızlarda karışmış fakat işgal dönemi bittikten sonra paşa paşa gitmişlerdir. Ve o okul bir çok önemli kişiyi kazandırmıştır bu ülkeye

Galatasaray Lisesi'nde Türkiye bayrağı dalgalanmaktadır bitmiştir. Kimsenin Fransızlar kurdu, Fransız okulu demeye hakkı yoktur. Sizin mantığınıza göre İstanbul Lisesi de Alman okulu oluyor. Tarihçeler ortada.

Ayrıca

quote:

Her takımın lisesi var, BJK lisesi, BJK koleji vs. yok sanki sadece sizin varmış gibi konuşmayın.

Gibi saçma bir laf etmişsin. Fenerbahçe Lisesi , Beşiktaş Koleji gibi okullar spor klübü tarafından kurulmuş okullardır genç okullardır her hangi bir kültür taşımazlar. Galatasaray Lisesi çok daha eski bir geçmişe sahip okuldur, spor klübü tarafından kurulmamıştır aksine spor klübünü kuran Galatasaray Lisesi'dir.

Sen daha bunun ayrımını yapamıyorsan fransız diye laf yetiştirme millete zaten.

@Kunter

Kusura bakma kimsenin benim yetiştiğim yerlere, klübüme bu şekilde bir şey söylemesine dayanamam, susamam. Eğer susarsam doğruymuş gibi olur. Birinin doğruları söylemesi gerek değil mi ?

Madem seviyenin düşmemesini istiyorsunuz, bizim hala fransızlar tarafımdan kurulduğumuzu sanan şahsiyetleri bilgilendirirsiniz bu mevzuda. Onlarda her konuunun içine girip bunları yapmazlar.

kartalizma_26

Yüzbaşı

609 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

kartalizma_26

Yüzbaşı

609 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

kartalizma_26

Yüzbaşı

609 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

@Murtah

Abi herhalde bunlardan söz ediyorsun.Şimdi bunları yazan BEN değilim.O zamanlarıda görmedim ve gerçeklik payı ne onuda bilmiyorum, ama burda senin tarih bilgine osurayım derse bir zavallı bende bu yazı buraya koyarım...Sende abi bize doğrusunu yazarsın bizde bu yazının sadece sallama olduğuna inanırız....

Yıl 1920. Anadolu’da Milli Hareket olanca hızıyla devam ediyor.

Ülkedeki yokluk, burjuvaziyi de vurmuştur. Mekteb-i Sultani de eğitim giderleri için sıkıntıya düşmüştür. Yine ana kaynağımız olan, 1868′den 1923′e Mekteb-i Sultani kitabına baktığımızda görüyoruz ki; Salih Arif bey, (okul müdürü) bu durum üzerine Fransız Sefaretine davet edilmiş, burada yapılan görüşmede, Fransa’nın Türklere ve Mekteb-i Sultaniye duyduğu muhabbet hisleri dile getirilerek, mektebe yapılmak istenen yardımdan söz edilmiştir. Fransa, kendi ülkesinde dahi öğretmen sıkıntısı çekildiğini, Bununla beraber Mekteb-i Sultani’ye öğretmen gönderme arzusunda olduğunu belirtmiştir. Fransa yıllık 170.000 Frank ödemeyi teklif etmiş, teklif kabul edilmiştir.

Türkiye’yi ve Türkleri çok seven (!) Fransa aynı yıllarda, Antep’in Gaziliğine, Maraş’ın Kahramanlığına, Urfa’nın ise Şžanına vesile olacaktır. Güneyde kurşun atan Fransız, nedense İstanbul’da çok yardımsever (!) bir yapıdadır.

Galatasaray camiası tarafından; Atatürk’ün Fransızcayı çok sevdiği, cephede bile Fransızca Aşk Romanları okuduğu sıklıkla söylenir. Böylelikle Fransa-Atatürk ilişkisi ispat edilir ve belgelenirse, Galatasaray ve Atatürk ilişkisi de ispatlanabilirmiş sanıyorlar herhalde. Peki ya Ulu Önder bu konuda ne demiş, bir bakalım:

Bursa’da 56 ncı Tümen Komutanı Bekir Sami Beyefendi’ye
Sivas, 10 Kasım 1919

Dostumuz Yok. Bu sıralarda politik durum o denli değişiyor ki, uzun süre için kesin bir ilke belirtmek olanağı yoktur. Bizim gördüğümüze göre, bugün İngilizler, ulusal örgütten, birlik oluşumuzdan iyice korkmaktadırlar. Doğrusu, bağımsız bir Türkiye, İngilizlerin hiç işine gelmez.

Fransızlar, ülkemizden olabildiğince yararlanmak istiyorlar. Başlangıçta Yunanlıları bu düşünceyi başımıza bulaştırdılar. Ama İngilizlerin üstünlüğü karşısında bunun yeterli olmadığını görerek Adana dolaylarına yerleştiler. Şžimdi de anlaşarak Urfa ile Antep’i işgal ediyorlar. Böylece biz, Fransızlarla İngilizleri birlikte saymak ve değerlendirmek zorundayız.

İtalyanlar kendi güçsüzlüklerini bildikleri için ülkemizin güçlenmesini istemezler. Ama, güçlü bir devletin koruyuculuğunu, yardımlarını da istemezler. Bu nedenle, bağımsızlığımız yanlısıdırlar. Yunanlıların, Fransızların işgallerine karşı onlar da Antalya dolaylarını elden çıkarmamaya çalışmaktadırlar. Amerikalılar, yurdumuzu gezdiler, gördüler. Sanırız yararımıza yazanak verdiklerine kuşku yoktur. Yalnız, bu maddeci, çıkarcı hükümetten büyük bir iş beklemek doğru değildir.

Bununla birlikte, sonuç olarak şunu belirteyim ki, hiçbirini tutmamalıyız. Hepsine amacımızı, açıkçası ülkemizin parçalanmasına olur vermeyeceğimizi, devletimizin bağımsızlığını sağlamak amacımız olduğunu açıkça söylemeliyiz. Size, Yunanlıları İzmir’den çıkarın diyen Fransız, bunun öncelikle politik olarak, sonra bizim için, şimdilik olanaksızlığını bildiğinden, doğruluk göstererek, sevgi toplamak için söylemiştir. Haksız yerde Adana’da oturan, Ermenileri başımıza bulaştıran, şimdi de Urfa, Antep, Maraş’ı işgal eden hiçbir zaman dostumuz değildir.

Bugün dostumuz yoktur. Ancak, dostumuz ulusal birliğimiz, örgütümüzdür efendim.
Temsilciler Kurulu Adına
Mustafa Kemal
(Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı Yazışmaları 1 - Mustafa Onar - Kültür Bakanlığı Atatürk Dizisi)

Mustafa Kemal Atatürk’ten yandaki cevabı alan telgrafı çeken Bekir Sami Bey’in de Galatasaray Lisesi mezunu olduğunu hatırlatalım.

Osmanlı 1. Dünya Savaşında, Çanakkale Kahramanlığına rağmen yenilmiş ve İmparatorluk işgal edilmiştir. İstanbul’da okulları olan, bu okullarda sempatizanları olan ülkeler de ne büyük tesadüftür ki (!) işgalin baş aktörleridir. Daha 30-40 yıl önce İmparatorluktaki azınlıkları kaynaştırmak isteyen Fransa da İstanbul’u işgal edenlerin başındadır.

1918 yılında ülkemiz en acıklı günlerini yaşıyordu. İngiliz İşgal Orduları Komutanı ile Fransız Komutan İstanbul’u ”İlk İşgal eden komutan” olmak için adeta yarışa tutuşmuşlardı. Ordular İstanbul’un her yerini kuşatmış, tüm önemli merkezlere el konmuş, garnizon ve karakol olarak da tüm büyük binalara el konmaya başlanmıştı.

1918 yılında ülkemiz en acıklı günlerini yaşıyordu. İngiliz İşgal Orduları Komutanı ile Fransız Komutan İstanbul’u ”İlk İşgal eden komutan” olmak için adeta yarışa tutuşmuşlardı. Ordular İstanbul’un her yerini kuşatmış, tüm önemli merkezlere el konmuş, garnizon ve karakol olarak da tüm büyük binalara el konmaya başlanmıştı.

Bu arada Mekteb-i Sultani’de hedef haline gelmişti. Okulun önce İngilizler tarafından sonra da İtalyanlar tarafından işgal edileceğini öğrenen dönemin müdürü Salih Arif Bey soluğu Fransız Sefaretinde almış ve zaten var olan iyi ilişkilerine dayanarak işgallerin önlenmesini istemiştir. Fransız sefareti, Paris’ten aldığı talimatla tüm işgal komutanlıklarına okulun Fransa tarafından işgal edildiğini, orasının artık Fransa toprağı olduğunu hatırlatmış ve okul böylelikle koruma altına alınmıştır! (1868′den 1923′ e Mekteb-i Sultani, Galatasaraylılar Derneği, Prof Dr Vahdettin Engin - 2003 Ofset Yapımevi, Galatasaray Lisesi Tarihçesi)

İşgalden inleyen İstanbul’da Fransızlarla anlaşmayı kahramanlık örneği olarak sunan bu zihniyeti anlamakta güçlük çekiyoruz.

Kunter

Yarbay

2500 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

@Mexes olay şu haklılığını savunmak yerine Uefa kupası resmi konmaz. O zaman haksız duruma düşersin. Kim dedi ki GALATASARAY UEFA kupasını almamıştır?
GALATASARAY LİSESİ GALATASARAY'ın değildir. GALATASARAY da GALATASARAY LİSESİ'nin değildir. Şunları bir ayıralım artık. Tamam birbirleri ile sıkı ilişkiler içindedirler. Ama ayrı kurumlardır.
Diyelim ki GALATASARAY SPOR KULÜBÜ'nü yunanlılar kurdu. Fransızlar ve İngilizler de destekledi? Ne olacak? Madem bu kadar yabancılara karşıyız, bu futbolcular nerden geliyor herkesin takımında 8-9 yabancı. Tekrar söylüyorum seviyeyi herkes kendine düşen şekilde korursa güzel şeyler konuşulur. Bu arada eğer bir futbolcu haksız yere kendini penaltı için yere atıyorsa kimse temiz değildir. O eskidenmiş TRT arşivinde bile kalmadı öyle futbolcular. Bana birkaç örnek verebilirmisiniz Türk Futbolu'ndan, yorumcu futbolcu hakem vs bunlardan gerçekten dürüst diyebileceğiniz? BEŞİKTAŞ'lılara da durup durup sizi gidi şerefliler sizi demeyin, kendinizi şerefsiz konumuna koymayın. Türk futbolunda rekabet dostluk ahlak gibi kavramlar benim çocukluğumda vardı. Eğer bir takım suçlanıyorsa bir şeyler vardır. Doğrudur demiyorum. Birşeyler vardır diyorum. En son ligimizden örnek vereyim. Beşiktaş Fortis'i aldı. Kim dedi şikeyle vs hakemlerle diye? Hiç kimse! Niye? Biz demeyiz demeyin sakın! Hala seneler önceki Kayseri maçı konuşulur hakem hatası diye. Hakemlerle çatır çatır şampiyon olunurken BEŞİKTAŞ hakkında yorum yapanların seneler önceki Fortis kupası ve yine seneler önceki ki burası çok ilginçtir Üzülmez 2 gol atmış ofsayytan şampiyon olmuşuz :D Ben bunu anlatırken bile canım çıktı millete. Üzülmez hayatında 2 golmü atmış. Ronaldo attı 2 gol ve 1ncisi ofsayt sadece bu! E durum böyle olunca 2ncilik de 3cülük de şerefli oluyor tabiatı ile. Eğer biz bu son 5 sene de hakem katkıları ile şampiyon olsaydık aynı şeyleri sizler de söylerdiniz. 40 kişi birine bir şey söylüyorsa o da düşünsün hakkaten acaba bir şey mi var diye. Güneş balçıkla sıvanmaz. Bir takım 100m Euro futbola harcayacak. Sonra onu tesadüflere bırakacak ha. Gülerim ben. Salak derler adama. Hangi işe 100meuro yatırırsınız da araya adam sokmalar, rüşvetler, hatırlar olmadan iş yaparsınız. Sözün özü hiçbirimiz temiz değiliz. Ama bir gerçek de şu şampiyon olanların kirleri daha çok belli olur. Sivas şampiyonolursa mesela ben açacağım bir topic Sivas'ın bu sene kollandığını tek tek anlatacağım. Ama BEŞİKTAŞ olusa bunları yazmamın da hiç bir anlamı kalmaz. Eğer Türk futbolunda pislik var ise bulaşmadan şampiyon olmak çok zordur maalesef. Şampiyon olunca da maalesef katlanacaksınız. Şikenin belgesi olmaz ama hakem kararları da gün gibi ortada. Hiçbiriniz inkar edemezsiniz. Bir GALATASARAYLI çıkıp da bana geçen sene biz kollanmadık aksine BEŞİKTAŞ kollandı ama biz eze eze şampiyon olduk diyebilirmi? Burada çamur atmak için yazmıyorum bunu. Eğer şartlar böyle iken ya şampiyonluğu bırakacaksınız ya da dedikodulara katlanacaksınız.

@dreatlord
Amigolarla işim olmaz benim. Şeref Abi'den sonra amigo gelmemiştir maalesef.

tristam

Binbaşı

1441 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orjinalden alıntı: Méxes

Birde o armadaki TÜRK bayrağını taşıyabilmek var değil mi şerefliler ?

İngilizleri seneler önce yaptığımız gibi dumur etmek var değil mi ?
Biz bunları yaptık bir kere iki kere olsada yaptık...

Sizde birilerini dumur etmiştiniz değil mi ?

Şu son Liverpool - Beşiktaş maçıyla ilgili olan fotoğrafı kaldırmanı rica ediyorum. Sporda kazanmak da var kaybetmek de. Bu futbolcular tecavüz suçu mu işledi de gözlerine siyah bant çekilmiş? 8-0 ile dalga geçilmesi farklı bu farklı, ayıptır.

Konuyu açan arkadaşa; bu forumda böyle ciddi konular konuşulamayacağının eminim ki farkındasındır. Birisi gelir 8-0 der, öbürü UEFA Kupası fotoğrafı koyar, Fenerlisi gelir 6-0 der. Kaldı ki bu forumdan kimse 20 yıl önce olmuş bir olayı (şike veya değil) ispatlayamaz. Şikenin belgesi olmaz, olsa zaten cezası verilir. Belge olmadıktan sonra biz buraya ne yazsak sen doğal olarak taraftarı olduğun takımı haklı bulacaksın.

"Şerefli ikincilik" lafıyla dalga geçilmiş ancak bu lafı edenin Süleyman Seba olduğunu hepiniz biliyorsunuzdur. Sanmıyorum ki şu forumda tek bir kişi bile Seba gibi bir başkanın boş yere böyle ağır bir laf söyleyeceğini düşünsün. Çamur atmak için söylemiyorum ancak "Başarı için her yol mübah" lafını kimin söylediğini de biliyorsunuzdur. Evet şikeyi ispatlayamayız ama bu lafların ispatı zamanın gazete manşetleridir.

Bunlara rağmen forumda sürekli ağlıyor diye dalga geçtiğiniz Beşiktaş taraftarı geçen sene şampiyonluk hakemlerce elinden alındığında bile (buna kimsenin itirazı yoktur sanırım, varsa zaten boşa konuşuyoruz burada) kendi oyuncularına "Şeref'inizle oynayın, Hakkı'nızla kazanın" diyebilmiştir. Elbette çürük taraftar her camiada olduğu gibi Beşiktaşlılar arasında da vardır ama Allah aşkına şu foruma bir yazmadan önce üç düşünün, BJK taraftarı sadece kendileri için değil her takım için adalet istiyor.

Bir mesaj da Kunter'e; sabrınıza hayran kaldım.

reef1905

Binbaşı

1309 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orjinalden alıntı: Kunter

@Mexes olay şu haklılığını savunmak yerine Uefa kupası resmi konmaz. O zaman haksız duruma düşersin. Kim dedi ki GALATASARAY UEFA kupasını almamıştır?
GALATASARAY LİSESİ GALATASARAY'ın değildir. GALATASARAY da GALATASARAY LİSESİ'nin değildir. Şunları bir ayıralım artık. Tamam birbirleri ile sıkı ilişkiler içindedirler. Ama ayrı kurumlardır.
Diyelim ki GALATASARAY SPOR KULÜBÜ'nü yunanlılar kurdu. Fransızlar ve İngilizler de destekledi? Ne olacak? Madem bu kadar yabancılara karşıyız, bu futbolcular nerden geliyor herkesin takımında 8-9 yabancı. Tekrar söylüyorum seviyeyi herkes kendine düşen şekilde korursa güzel şeyler konuşulur. Bu arada eğer bir futbolcu haksız yere kendini penaltı için yere atıyorsa kimse temiz değildir. O eskidenmiş TRT arşivinde bile kalmadı öyle futbolcular. Bana birkaç örnek verebilirmisiniz Türk Futbolu'ndan, yorumcu futbolcu hakem vs bunlardan gerçekten dürüst diyebileceğiniz? BEŞİKTAŞ'lılara da durup durup sizi gidi şerefliler sizi demeyin, kendinizi şerefsiz konumuna koymayın. Türk futbolunda rekabet dostluk ahlak gibi kavramlar benim çocukluğumda vardı. Eğer bir takım suçlanıyorsa bir şeyler vardır. Doğrudur demiyorum. Birşeyler vardır diyorum. En son ligimizden örnek vereyim. Beşiktaş Fortis'i aldı. Kim dedi şikeyle vs hakemlerle diye? Hiç kimse! Niye? Biz demeyiz demeyin sakın! Hala seneler önceki Kayseri maçı konuşulur hakem hatası diye. Hakemlerle çatır çatır şampiyon olunurken BEŞİKTAŞ hakkında yorum yapanların seneler önceki Fortis kupası ve yine seneler önceki ki burası çok ilginçtir Üzülmez 2 gol atmış ofsayytan şampiyon olmuşuz :D Ben bunu anlatırken bile canım çıktı millete. Üzülmez hayatında 2 golmü atmış. Ronaldo attı 2 gol ve 1ncisi ofsayt sadece bu! E durum böyle olunca 2ncilik de 3cülük de şerefli oluyor tabiatı ile. Eğer biz bu son 5 sene de hakem katkıları ile şampiyon olsaydık aynı şeyleri sizler de söylerdiniz. 40 kişi birine bir şey söylüyorsa o da düşünsün hakkaten acaba bir şey mi var diye. Güneş balçıkla sıvanmaz. Bir takım 100m Euro futbola harcayacak. Sonra onu tesadüflere bırakacak ha. Gülerim ben. Salak derler adama. Hangi işe 100meuro yatırırsınız da araya adam sokmalar, rüşvetler, hatırlar olmadan iş yaparsınız. Sözün özü hiçbirimiz temiz değiliz. Ama bir gerçek de şu şampiyon olanların kirleri daha çok belli olur. Sivas şampiyonolursa mesela ben açacağım bir topic Sivas'ın bu sene kollandığını tek tek anlatacağım. Ama BEŞİKTAŞ olusa bunları yazmamın da hiç bir anlamı kalmaz. Eğer Türk futbolunda pislik var ise bulaşmadan şampiyon olmak çok zordur maalesef. Şampiyon olunca da maalesef katlanacaksınız. Şikenin belgesi olmaz ama hakem kararları da gün gibi ortada. Hiçbiriniz inkar edemezsiniz. Bir GALATASARAYLI çıkıp da bana geçen sene biz kollanmadık aksine BEŞİKTAŞ kollandı ama biz eze eze şampiyon olduk diyebilirmi? Burada çamur atmak için yazmıyorum bunu. Eğer şartlar böyle iken ya şampiyonluğu bırakacaksınız ya da dedikodulara katlanacaksınız.

@dreatlord
Amigolarla işim olmaz benim. Şeref Abi'den sonra amigo gelmemiştir maalesef.

Bu en son yazdığın amigo konusunda da arkadaşa bi kaç bi şey yazdım onlarada inanmadı baya kızdı bana neyse bu konuunun içinden çıkılmaz ama kısa vadedede olsa buradada olsa bazı kazanımlarımız oldu zaten amacım da buydu yani konu işe yaradı

SAYGILAR....

Zommby

Yarbay

4145 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Kunter

Yarbay

2500 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

reef1905

Binbaşı

1309 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Arkadaşlar Olgun abilerime bi kaç sorum olucak (10. sayfa)