Anladık Borcumuz çok, başarı yok. Ya Disiplin ?

quote:

Orijinalden alıntı: ahmet kontuy

bence bu durum türk futbolunda kronik bir hastalık. bu hastalığın tedavisi ne olur bilmem ama verdiği zararın telafisi için birilerine iş düşüyor ise bence bu işin en başına tff'i almak lazım. ne yönde? kulübe destek mahiyetinde. lodos essin kıçım ağrıyor, poyraz essin belim yel aldı, akşam eşimle kavga ettim moralim çok bozuk.. vs vs vs.. canı istediği zaman oynasın, istemediği zaman bahane üretsin veya formsuz havalarına girip ortalıkta görünmesin. bence bu işte bir sorun var. yani futbolcu bu işin hakkını vermek zorunda. sonuç kötü olabilir bu ayrı bir konu. önemli olan istatistiksel veriler. bir topçu oyun içinde kaç km koşması gerekiyor koşması lazım. en az kaç pas vermesi gerekiyorsa vermesi lazım. kaç çalım atması gerekiyorsa atması lazım. kaç şut çekilmesi gerekiyorsa o şutu çekmesi lazım. maç sonunda td'nin mutlaka maç ile ilgili olarak, futbolcularımın performansını beğendim ya da beğenmedim demesi lazım. sebeplerini açıklaması lazım. o sebeplere konu olan topçuların istatistiğini cümle futbol alemi görmesi lazım ki herkes görsün halini.. zarar verene kendisinin kötü performöansı ile zarar vereceksin ki ya top oynasın ya da top oynayamasın..

quote:

Orijinalden alıntı: tugtim

Klüpler çiftlik gibi. Kimsenin doğru dürüst ne klübe ne taraftara saygısı var. Antremanlar ona göre. Ciddiyet yok disiplin yok. Hesap verme yok. Dirar'a Hasan Ali'ye ya da Jailson'a hatta herhangi birine ard arda yaptığı hatalardan kim hesap sormuştur sizce? Ben sanmıyorum yönetimden biri ya da hoca gelsin hesap sorsun. Panayır gibi. Takıma alacağın adamın önce klübe taraftara ülkeye (bu zor) saygısı olacak. Ya ultra karakterli çalışkan bir profesyonel olacak ya da çok şükür böyle büyük bir klübe geldim tesisleri imkanları maaşı çok iyi ben kendimi göstermeliyim bu sevgiyi hak etmeliyim diyecek. Ama işte takımlarda 3-4 tane laubali ya da papaz olunca herkesi bozuyor. Herkes ulan bu yatıyo ben niye kasıyorum ki diyordur eminim. Zaten transfer olmadan önce burda oynayan iki arkadaşıyla konuşsa. 'Başkan manyak bir ortam çok ucuz herşey para süper çiftlik gibi burası antreman fln hiç kasmıyorlar zaten yata yata oynuyoruz. Arada bi kavga çıkar taraftarı gaza getir hemen yutuyorlar. Kesinlikle git imzala hayatının fırsatı olur yata yata para kazanırsın' diyorlardır eminim.

quote:

Orijinalden alıntı: tugtim

Suç tamamen yönetimde zaten. Çok profesyonel iş adamı bankacı vs olabilirsin ama bu futbol çok ayrı bir sektör.
Bir oyuncuya yalvar yakar ikna etme çabasında bulunmayacaksın asla. İkna etmeye çalışmak ne kadar saçma bir muhabbet farkında mısınız? Disiplin gerçekten sıfır. Disiplin derken sürekli gergin bir ortamdan bağırmaktan çağırmaktan bahsetmiyorum. Karşındaki oyunu sana klübüne SAYGI duyacak. Bu kadar basit. Buradaki taraftarın ARAP olmadığını son zamanlarda benzemeye başlasa da buranın Arabistan Katar olmadığını anlatacaksın. Buna uymayacak kem küm diyen kimseyi ikna etmeye çalışmayacaksın. Özel hayat müthiş önemli. Gördük görüyoruz. Ya inan bize A kalite adamlar lazım değil alamayız zayen. B+ kalite adamlar da zor. B- C kalibresinde disiplinli çalışkan karakterli adamlarla işimiz olmalı. Hak Dirar bence E bile sayılmaz kalite anlamında. Ziegler vardı zamanında. Kaliteli bir adammıydı hayır. Ama takımı nasıl benimsemişti nasıl efendi çalışkan bir oyuncuydu herkes gördü. Bir daha Santos göremeyiz belki ama Ziegler gibi adamları bulmak zor olmasa gerek. Ayrıca bunları yapmadan önce disiplinsiz ve ciddi anlamda kalitesiz tüm adamları göndermen lazım. Yoksa kalan 3-5 kişi takımın tüm yapısını bozuyor. Bunu sağlayacak olan da yönetim. Emre tek başına disiplin sağlayamaz şu durumda. Çünkü bu düne kadar seninle aynı seviyede olan iş arkadaşının başına müdür olması gibi bir durum yaratabilir. Yönetimden bir ekip ile takıma kamp kurulması gerekir. İşe çok karışmayacak ama işinin başında da duracak bir ekip. Futboldan anlayan bir ekip. İyi bir hoca. Sistemi forma adaleti olan bir hoca ile Ziegler Webo gibi adamlarla başarı çok da zor olmaz. Hepsinin ortak özelliği KARAKTER ÇALIŞKANLIK TAKIMA OLAN SAYGI. Bu ve bunun gibi adamlar hala Fenerbahçe takip eden hala seven sayan adamlar.

Bir de Ali Koç'un bu ultra profesyonel görüntüsünden biraz sıyrılıp takımın başkanı babası konumuna evrilmesi gerekiyor. Yeri geldiğinde inip fırçalayacak yeri geldiğinde de hepsine sarılıp kutlayacak. Bu bile çok etkili.