Şimdi Ara

ANKARADA OTURAN GELSİN###### (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
27
Cevap
0
Favori
667
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Ümitköy taraflarına gelsen yardımcı olabilirdim Ankara'nın en düzgün semtlerinden birisidir apaçi yoktur fakat zengin züppe boldur
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DeSolo of Turco

    quote:

    Orijinalden alıntı: DerekVinyard

    quote:

    Orijinalden alıntı: DeSolo of Turco

    Nerede oturmayi planliyorsunuz?

    cebeci abidinpaşa gibi biyerdi galiba

    O taraflari bilmem pek ama bazi yerlere gore iyidir herhalde.Ankaranin merkezi Kizilay dir.Orda bolca apaci gorebilirsin aman dikkat diyeyim.Okul zengin okuluysa senin eski okulundan farkli olabilir.Birbirlerine hava atmalar falan

    Zaten lise 3 bitti mi Lise 4'de sinav telasi olur herhalde.Ankaranin ulasimi kolaydir.Sogugu da sicagi da.kotudur.Diyeceklerim bu kadar sorun varsa sorabilirsin

    kardeşim ankaradan sorduklarım düz liseler arasında en iyi olduğunu söylüyo şimdilik bende tam bilmiyorum




  • quote:

    Orijinalden alıntı: DerekVinyard

    quote:

    Orijinalden alıntı: DeSolo of Turco

    quote:

    Orijinalden alıntı: DerekVinyard

    quote:

    Orijinalden alıntı: DeSolo of Turco

    Nerede oturmayi planliyorsunuz?

    cebeci abidinpaşa gibi biyerdi galiba

    O taraflari bilmem pek ama bazi yerlere gore iyidir herhalde.Ankaranin merkezi Kizilay dir.Orda bolca apaci gorebilirsin aman dikkat diyeyim.Okul zengin okuluysa senin eski okulundan farkli olabilir.Birbirlerine hava atmalar falan

    Zaten lise 3 bitti mi Lise 4'de sinav telasi olur herhalde.Ankaranin ulasimi kolaydir.Sogugu da sicagi da.kotudur.Diyeceklerim bu kadar sorun varsa sorabilirsin

    kardeşim ankaradan sorduklarım düz liseler arasında en iyi olduğunu söylüyo şimdilik bende tam bilmiyorum

    Anadolu liselerini sorsaydin bir sey soyleyebilirdim ama malesef duz liseler hakkinda bir bilgim yok

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: naberbeyler

    Ümitköy taraflarına gelsen yardımcı olabilirdim Ankara'nın en düzgün semtlerinden birisidir apaçi yoktur fakat zengin züppe boldur

    apaçileri hiç sevmem ama zengin züppelerdende pek haz etmiyorum kardeşim
  • up up up
  • Hayırlı olsun arkadaşım hayatında görmediğin tiplerle karşılacaksın.
    Kimi zaman diyeceksin ki ulan nereye düştük kimi zamanda sağa sola kolayca gitmenin verdiği mutlulukla maksimum 1 sene gezip tozacaksın.Sonra gün gelecek gidecek yer kalmayınca 1 sene içinde yaptığın arkadaşlarınla sıradan ve aynı olan cafelerde,barlarda oturup muhabbet edeceksin.Hepinizin aklında "anasını satiyim neden deniz yok bu şehirde" düşüncesi uyanacak."Yakışırdı da ha" diyeceksiniz içinizden ama muhabbetinizde gördüğünüz kızlar,anılarınız,arkadaşlıklarınız dönüp duracak.Gel gelelim 2. seneye yaklaştığında artık Ankara'nın yazını ve ayazını iyice kavramış,hakkında atıp tutmalara başlamış olacaksın."Ankara ayazı başkadır,dötün donar dötün"
    Sonra zaman akıp gidecek hergün aynı yerleri görmekten etrafı umursamaz hallerde yürümeye başlayacak,kendini nazik bir memur kenti olduğuna inandırdığın Ankara'yı "bu haftasonu ne yapsak acaba,ulan değişik bi yerde yokki anasını sattığımın memleketinde şöyle gidip gezelim" düşünceleriyle suçlayacaksın.
    Ve her zaman olduğu gibi arkadaşlarınla ya artık çokluğundan gına gelen AVM sinemalarına,mağazalarına,marketlerine gidecek,ya da Kızılay'ın ufak,kirli,pis cafelerinde/barlarında 2 sene önce başladığın gibi muhabbete devam edeceksin.Yaz başlarında arada bir Mogan Gölü'ne pikniğe gidecek,o sıcağın dibinde Mogan'a otobüs uğramadığı için kendini otostop çekerken bulacaksın.
    Yer yer öbekleşmiş apaçi topluluklarıyla karşılaşacak,artık 2 senenin verdiği bıkkınlıkla kafanı çevirip içinden "tipinizi z.k.ym" bile demeyeceksin.Onları kabul edecek,bağrına basacaksın.Arkadaşlarına iki dakka kafa dinlemek için gittiğin nezih yerlerin cafelerinde otururken hemen önündeki sokaktan beyaz şahini,pembe gömlekleriyle arabasının bir Continental GTC olduğuna kendini inandırmış genç insanlar pancar motoru gibi ses çıkaran o araçlarıyla geçecek,bütün şevkini kursağında bırakacak,dahası bıkmadan usanmadan aynı sokaktan bir yukarı bir aşağı geçecek ve sen 2 sene sonunda o sese bile aşina olacaksın.
    Yıllar bu acayiplikle geçerken milletin İstanbullar'da İzmirler'de cirit atmasına heveslenecek benim gibi üniversiteyi okumak gerekçesiyle bu "nazik memur şehri"nden doğruca Marmaralar'a Egeler'e yola çıkacasın.Sonra gördüğün güzellikler ve bitmek bilmeyen yaşam enerjisiyle dolu insanların olduğu bu yerlere gelip söyleyeceğin ilk söz "ebemi s.. bunca senedir Ankara" olacak.Bu meşakkatli serüveninde şimdiden başarılar dilerim.

    NOT:Üstte yazanların hepsi;gençliğinin 20 yılını Ankara'da heba etmiş ve artık sadece yazları bu bunalımı çekmek zorunda olan bir gencin Ankara'ya duyduğu nefreti en "nazik" biçimde anlatış şeklidir.Ankara hakkında içinden geçirdikleri aslen daha "nazik"tir.

    NOT2: Söylediklerime balıklama atlama kimisi Ankara'yı çok sever sanırım ben 20 senenin verdiği o bıkkınlıkla adımımı atmak istemiyorum artık.Belki sende çok seversin.Küçük yerden geliyorum demişsin bu sebeple sevme ihtimalin yüksek hayırlı uğurlu olur inş mutlu olursun.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bilm-i yorum

    Hayırlı olsun arkadaşım hayatında görmediğin tiplerle karşılacaksın.
    Kimi zaman diyeceksin ki ulan nereye düştük kimi zamanda sağa sola kolayca gitmenin verdiği mutlulukla maksimum 1 sene gezip tozacaksın.Sonra gün gelecek gidecek yer kalmayınca 1 sene içinde yaptığın arkadaşlarınla sıradan ve aynı olan cafelerde,barlarda oturup muhabbet edeceksin.Hepinizin aklında "anasını satiyim neden deniz yok bu şehirde" düşüncesi uyanacak."Yakışırdı da ha" diyeceksiniz içinizden ama muhabbetinizde gördüğünüz kızlar,anılarınız,arkadaşlıklarınız dönüp duracak.Gel gelelim 2. seneye yaklaştığında artık Ankara'nın yazını ve ayazını iyice kavramış,hakkında atıp tutmalara başlamış olacaksın."Ankara ayazı başkadır,dötün donar dötün"
    Sonra zaman akıp gidecek hergün aynı yerleri görmekten etrafı umursamaz hallerde yürümeye başlayacak,kendini nazik bir memur kenti olduğuna inandırdığın Ankara'yı "bu haftasonu ne yapsak acaba,ulan değişik bi yerde yokki anasını sattığımın memleketinde şöyle gidip gezelim" düşünceleriyle suçlayacaksın.
    Ve her zaman olduğu gibi arkadaşlarınla ya artık çokluğundan gına gelen AVM sinemalarına,mağazalarına,marketlerine gidecek,ya da Kızılay'ın ufak,kirli,pis cafelerinde/barlarında 2 sene önce başladığın gibi muhabbete devam edeceksin.Yaz başlarında arada bir Mogan Gölü'ne pikniğe gidecek,o sıcağın dibinde Mogan'a otobüs uğramadığı için kendini otostop çekerken bulacaksın.
    Yer yer öbekleşmiş apaçi topluluklarıyla karşılaşacak,artık 2 senenin verdiği bıkkınlıkla kafanı çevirip içinden "tipinizi z.k.ym" bile demeyeceksin.Onları kabul edecek,bağrına basacaksın.Arkadaşlarına iki dakka kafa dinlemek için gittiğin nezih yerlerin cafelerinde otururken hemen önündeki sokaktan beyaz şahini,pembe gömlekleriyle arabasının bir Continental GTC olduğuna kendini inandırmış genç insanlar pancar motoru gibi ses çıkaran o araçlarıyla geçecek,bütün şevkini kursağında bırakacak,dahası bıkmadan usanmadan aynı sokaktan bir yukarı bir aşağı geçecek ve sen 2 sene sonunda o sese bile aşina olacaksın.
    Yıllar bu acayiplikle geçerken milletin İstanbullar'da İzmirler'de cirit atmasına heveslenecek benim gibi üniversiteyi okumak gerekçesiyle bu "nazik memur şehri"nden doğruca Marmaralar'a Egeler'e yola çıkacasın.Sonra gördüğün güzellikler ve bitmek bilmeyen yaşam enerjisiyle dolu insanların olduğu bu yerlere gelip söyleyeceğin ilk söz "ebemi s.. bunca senedir Ankara" olacak.Bu meşakkatli serüveninde şimdiden başarılar dilerim.

    NOT:Üstte yazanların hepsi;gençliğinin 20 yılını Ankara'da heba etmiş ve artık sadece yazları bu bunalımı çekmek zorunda olan bir gencin Ankara'ya duyduğu nefreti en "nazik" biçimde anlatış şeklidir.Ankara hakkında içinden geçirdikleri aslen daha "nazik"tir.

    NOT2: Söylediklerime balıklama atlama kimisi Ankara'yı çok sever sanırım ben 20 senenin verdiği o bıkkınlıkla adımımı atmak istemiyorum artık.Belki sende çok seversin.Küçük yerden geliyorum demişsin bu sebeple sevme ihtimalin yüksek hayırlı uğurlu olur inş mutlu olursun.


    iyi atmışsın iyikide gitmişsin ankaradan. Zaten benim anladığım sizin gibi tipleri zaten bir lasvegas keser herhalde. Adamı anası kafelerde doğrumuş herhalde boyna kafe avm demiş. Gittiğin şehirlerde heralde mahaelle muhtarı sizi her haftafarklı aktivitelerle bir gün yat gezisi bir gün raftink birgünde yamaş paraşütüne filan götürüyor sanırsam. Arkdaşım sen bu arkadaşa bakma herşey yapmasını bilene ve yaşmasına bilenedir. İstanbul dan sonra ankara vardır benim lafzımda. Unutmaki istanbulda yaşayıp denizi görmemiş insanlar var hala. Herşey yaşam şartları ile alakalıdır. İstanbulda daha istikale gitmemiş taksimi görmemiş topkapı sarayının önünden geçmemiş milyonlarca insanlar var. Yani kısacası bir yeri gelip gezmekle bir yerde yaşamak aynı şey değildir.




  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.