2010 yapımı en iyi managerlik oyunu

quote:

Orijinalden alıntı: Kraven

Arcade: CM 2010 (Artısı Türkçe olması [daha önce FM oynamışsan, benim gibi terimleri anlamayacak ve bir süre kafan karışacak], onun dışında pek bir artısı yok.)

Ortaya karışık (SimCade) ve daha görsel: Fifa Manager 2010. Takımın reklam gelirlerinden stadyuma, klasik takım işlerinden özel ilişkilerine, oyuncuya tercuman tutmadan bir çok ayrıntıya sahip olması güzel. Görsel olarak çoğu kişi en iyisi dese de bence en berbat olanıdır. Fm 2010'un o kısıtlı iç boyutlu motoru bile çok daha fazla ayrıntıya sahip ve daha mantıklı bir motor.

Tamamen Sim ve en ufak ayrıntı için: FM 2010. Menajerlik oyunlarının kralıdır kendisi. Sempati duyduğun bir takımı örneğin memleket takımını alıp şampiyon yapmak ve Avrupaya taşımanın zevki ve verdiği hazzı diğer oyunlarda alamazsın. Mükemmel bir oyuncu alt yapısı vardır. Ufak bir ekle amatör takımlarla bile tamamen doğru kadrolarıyla oynayabilirsin.
Örneğin baba tarafından memleketimin takımı olan Kütahyaspor'u amatörden Bank Asya'ya taşıyıp, oradan Uşakspor'a, oradan Brezilya'ya transfer oldum ve 2010 dünya kupasını kaldırdım. Dünya kupası ardından tanınan biri olarak istafımı verip bir süre işsiz kaldım. Ardından Fenerbahçe teklif verdi ve Atl. Madrid gibi takımları reddedip asıl memleket takımım olan Fenerbahçe'ye bir sezonda alınabilecek bütün kupaları kazandırdım (Lig, Türkiye Kupası, Uefa Kupası, Süper Kupa, Türkiye Süper Kupası) ve takımım tamamen gençlerden oluşmuş durumda, tam anlamıyla bir genç futbolcu avcısı, fabrikasına dönüştüm.

Bu anlattıklarımı diğer oyunlarda yapamazsın. Umarım bir fikir vermişimdir

quote:

Orijinalden alıntı: orkutay94

quote: Orijinalden alıntı: Kraven Arcade: CM 2010 (Artısı Türkçe olması [daha önce FM oynamışsan, benim gibi terimleri anlamayacak ve bir süre kafan karışacak], onun dışında pek bir artısı yok.) Ortaya karışık (SimCade) ve daha görsel: Fifa Manager 2010. Takımın reklam gelirlerinden stadyuma, klasik takım işlerinden özel ilişkilerine, oyuncuya tercuman tutmadan bir çok ayrıntıya sahip olması güzel. Görsel olarak çoğu kişi en iyisi dese de bence en berbat olanıdır. Fm 2010'un o kısıtlı iç boyutlu motoru bile çok daha fazla ayrıntıya sahip ve daha mantıklı bir motor. Tamamen Sim ve en ufak ayrıntı için: FM 2010. Menajerlik oyunlarının kralıdır kendisi. Sempati duyduğun bir takımı örneğin memleket takımını alıp şampiyon yapmak ve Avrupaya taşımanın zevki ve verdiği hazzı diğer oyunlarda alamazsın. Mükemmel bir oyuncu alt yapısı vardır. Ufak bir ekle amatör takımlarla bile tamamen doğru kadrolarıyla oynayabilirsin. Örneğin baba tarafından memleketimin takımı olan Kütahyaspor'u amatörden Bank Asya'ya taşıyıp, oradan Uşakspor'a, oradan Brezilya'ya transfer oldum ve 2010 dünya kupasını kaldırdım. Dünya kupası ardından tanınan biri olarak istafımı verip bir süre işsiz kaldım. Ardından Fenerbahçe teklif verdi ve Atl. Madrid gibi takımları reddedip asıl memleket takımım olan Fenerbahçe'ye bir sezonda alınabilecek bütün kupaları kazandırdım (Lig, Türkiye Kupası, Uefa Kupası, Süper Kupa, Türkiye Süper Kupası) ve takımım tamamen gençlerden oluşmuş durumda, tam anlamıyla bir genç futbolcu avcısı, fabrikasına dönüştüm. Bu anlattıklarımı diğer oyunlarda yapamazsın. Umarım bir fikir vermişimdir

Verdigin bilgiler icin cok saol ama Dedigim gibi fifayı biraz inceleme fırsatım oldu hic bir sey anlamadım ama biraz baktım da ayrıntı acısınından oldukca genis gibi geldi Grafikleri de güzel digerlerinden ( fifayı oynadım 10 dk digerlerine bakma fırsatım olmadı ancak internetten baktım biraz görsellere).Ayrıca arayuzu de iyi durumda. Oynanabilirlik acısından bilemem tabi . Fifada dogumgunleri gibi bi sey de gordum enteresen geldi hediye filan . ayrıca 3d de kendimizi gorebiliyoruz pozisyonlara gore yaptıgımız hareketler filan oldukca hosuma gitti. Ama daha once ne yazık ki hic menejer oyunu oynamadım pes fifa ikilisinde dönüp durdum. Fifayı manajeri de oynadıysanız fM ve fifayı biraz kıyaslayabilirmsinz? lig acısından mesele bank asya flan dedin, oynanabilirlik, özellikle lisans yonunden fln:) yardımcı olrsanz sevinirim :)

quote:

Orijinalden alıntı: bozcaadalı

@Kraven
Anlatımın için teşekkür ederim.Bu oyun bende var çok zor geleceğini tahmin ettiğim için kurup kaldırmıştım. Fakat merak ve hevesim sizin bu güzel açıklamalarınızı okuduktan sonra arttı.
Sormak istediğim şu, bu oyunu tekrar kurucam ama iyi bir Türkçe yama hasıl olucak , sizin tavsiye edebileceğiniz güzel bir yama ve güncellemeler varmı varsa yardım edebilirmisiniz. Yani kurduktan sonra neler yapmalıyım sırasıylan şimdiden çok teşekkür ederim.

quote:

Orijinalden alıntı: Kraven

quote: Orijinalden alıntı: orkutay94 quote: Orijinalden alıntı: Kraven Arcade: CM 2010 (Artısı Türkçe olması [daha önce FM oynamışsan, benim gibi terimleri anlamayacak ve bir süre kafan karışacak], onun dışında pek bir artısı yok.) Ortaya karışık (SimCade) ve daha görsel: Fifa Manager 2010. Takımın reklam gelirlerinden stadyuma, klasik takım işlerinden özel ilişkilerine, oyuncuya tercuman tutmadan bir çok ayrıntıya sahip olması güzel. Görsel olarak çoğu kişi en iyisi dese de bence en berbat olanıdır. Fm 2010'un o kısıtlı iç boyutlu motoru bile çok daha fazla ayrıntıya sahip ve daha mantıklı bir motor. Tamamen Sim ve en ufak ayrıntı için: FM 2010. Menajerlik oyunlarının kralıdır kendisi. Sempati duyduğun bir takımı örneğin memleket takımını alıp şampiyon yapmak ve Avrupaya taşımanın zevki ve verdiği hazzı diğer oyunlarda alamazsın. Mükemmel bir oyuncu alt yapısı vardır. Ufak bir ekle amatör takımlarla bile tamamen doğru kadrolarıyla oynayabilirsin. Örneğin baba tarafından memleketimin takımı olan Kütahyaspor'u amatörden Bank Asya'ya taşıyıp, oradan Uşakspor'a, oradan Brezilya'ya transfer oldum ve 2010 dünya kupasını kaldırdım. Dünya kupası ardından tanınan biri olarak istafımı verip bir süre işsiz kaldım. Ardından Fenerbahçe teklif verdi ve Atl. Madrid gibi takımları reddedip asıl memleket takımım olan Fenerbahçe'ye bir sezonda alınabilecek bütün kupaları kazandırdım (Lig, Türkiye Kupası, Uefa Kupası, Süper Kupa, Türkiye Süper Kupası) ve takımım tamamen gençlerden oluşmuş durumda, tam anlamıyla bir genç futbolcu avcısı, fabrikasına dönüştüm. Bu anlattıklarımı diğer oyunlarda yapamazsın. Umarım bir fikir vermişimdir Verdigin bilgiler icin cok saol ama Dedigim gibi fifayı biraz inceleme fırsatım oldu hic bir sey anlamadım ama biraz baktım da ayrıntı acısınından oldukca genis gibi geldi Grafikleri de güzel digerlerinden ( fifayı oynadım 10 dk digerlerine bakma fırsatım olmadı ancak internetten baktım biraz görsellere).Ayrıca arayuzu de iyi durumda. Oynanabilirlik acısından bilemem tabi . Fifada dogumgunleri gibi bi sey de gordum enteresen geldi hediye filan . ayrıca 3d de kendimizi gorebiliyoruz pozisyonlara gore yaptıgımız hareketler filan oldukca hosuma gitti. Ama daha once ne yazık ki hic menejer oyunu oynamadım pes fifa ikilisinde dönüp durdum. Fifayı manajeri de oynadıysanız fM ve fifayı biraz kıyaslayabilirmsinz? lig acısından mesele bank asya flan dedin, oynanabilirlik, özellikle lisans yonunden fln:) yardımcı olrsanz sevinirim :)

Menajerlik oyunlarında lisans sorunları olmaz. Zaten olamaz ve olmamalı da ki yok :)

Fifa'dan bahsedelim.
Reklam açısından mükemmel özelliklere sahip diyebiliriz. Grafikleri bence berbat onu söyleyeyim. Pc fifasını seviyorsan ona lafım yok tabi. Fifa'da lig olarak daha kısıtlı diyebilirim. Bilindik ligler var sadece. Ve kesinlikle bir sim değil. Ayrıca 2008 sonrasındaki iki oyun yani 2009 ve 2010 da o eski taktik başında düşünme ve oyuna hamle olayı basitleşmiş.
Eskisi gibi başında düşünmeye gerek kalmıyor. Eğer oyuncuların kaliteliyse takımın oynar bu kadar basit olay. Onun dışında güzel özellikleri var tabiki. Stadyumu istediğin şekilde geliştirebiliyorsun. klübe kaynak sağlamak için tribünleri ve stad isini reklam amaçlı satabiliyorsun. Örneğin Türk Telekom Arena gibi.
Ayrıca yatırım yapabiliyorsun, antrenman tesislerini geliştirebiliyorsun, yeni oteller, yiyecek salonları, bilet gişeleri, eğlence merkezleri hatta hava alanı bile inşaa edebiliyorsun maddi gücün varsa. Bunlar tabi bir süre sonra sana maddi açıdan katkı sağlıyor.
Sponsorluk anlaşmaları yapabiliyorsun.
Doğum gününü kutlayabiliyor, yeni diller öğrenebiliyor, golf veya yüzmede kendini geliştirebiliyor, kız arkadaş edinip evlenebiliyorsun. Hatta çocuk bile yapıyor ve onun futbolcu vs. olması gibi işlerle uğraşabiliyorsun.
Yani oyun bu bakımdan eğlenceli başında tutuyor. Fakat işin asıl kısmı olan takım yönetimi ve menajerlik olayı çok sığ kalıyor FM karşısında. FM deki gibi dünyayı tarayıp genç yetenekler bulup onları parlatma konusu pek yok diyebilirim :) Veya düşük bütçeli takımları alıp (daha küçük klüpler) başarıya koşma ihtimalin pek yok. Daha doğrusu FM gibi bir haz vermiyor. Fifa'da paran varsa düdüğü çalıyorsun anlayacağın. Taktik olarak son derece sınırlı ve yavan kalıyor. Tek güzel yanı, maç esnasında vereceğin talimatlar. Ama onlarda çok etken değil malesef.

FM'ye gelirsek;

Fifa'da 100.000 oyuncu varsa (misalen) FM'de 600.000 oyuncu var. Aynı oranda takım ve personel olayı tamamen gerçekçi ve doğru. Oyunun datası yani veri tabanı gelmiş geçmiş en kapsamlı veri tabanı. Bunu da yerel çalışmayla sağlıyorlar. Gönüllü çalışanlar, her ligten her takım hakkında en ince detayına kadar rapor hazırlıyor ve bunu yapımcı firmaya gönderiyor. Bu sayede amatör ligler dahil oyuna doğru ve gerçekçi şekilde eklenmiş oluyor.

Takımın hakkında her türlü ayarı yapabiliyorsun. Taktik belirleme ise, tamamen senin taktik anlayışına ve hayal gücüne bağlı. Sayısız varyason mevcut. Tamamen herşeyi sen belirliyorsun. İstersen diğer kullanıcıların hazırladığı taktikleri ve antrenman programlarını indirip kullanabilirsin. Mesela ben başarılı gördüğüm bir taktiği indirmiştim ve ilk mesajda yazdığım başarıları bu taktik sayesinde, aynı zamanda bu taktiğe uygun oyuncularla yakaladım.
Oyuncular ve oyuncu etkileşimi çok detaylı. Örneğin oyuncunun yeteneği Fifa'da zaten belirlenmiş olarak geliyor sana level sistemi ile. Örneğin bir oyuncu 80 level ve iyi bir oyuncu olduğunu anlıyorsun.
Ama FM'de böyle birşey yok. Öncelikle iyi bir scout yani gözlemci gerekiyor yetenekleri belirlemek için. Onların raporları doğrultusunda daha sağlıklı karar verebiliyorsun. Örneğin scout sana oyuncu şu şu yönleri kuvvetli, şu yönleri zayıf, bulunduğu ligdeki en iyi oyunculardan olabilecek seviyede veya değil, gelecekte harika bir oyuncu olacak veya gelişme gösteremeyecek gibi raporlar sunuyor. Sen de bu raporlar sonucunda kararını verebiliyorsun.
Bunun yanında istersen oyuncunun profilindeki özelliklere bakarakta karar verebilirsin ama tavsiye etmem. Çünkü performans sadece oyuncunun profilinde yazan rakamlara bağlı değil Fifa'daki gibi.
Örneğin oyuncu sorunlu bir kişiliğe sahip olabilir. Mesela 20 yaşında bir ofansif orta saha almıştım gözüm kapalı şekilde. Özellikleri çok iyiydi ve raporları gayet olumluydu. Ama oyuncu bana geldikten sonra Türkiye'ye uyum sağlamayadı ve transfer olmak istedi. Yaklaşık 40m Euro'ya transfer etmiştim ve boşa gitmesini istemedim ve bu yüzden oyuncuya 1 ay izin verdim. 1 ay sonra takıma geri döndüğünde bulunduğu yerin değerini fark etti ve işine dört elle asılacağını söyledi ve nitekim gayet iyi verim aldım o sezon.
Aynı şekilde profili pek parlak gözükmeyen bir oyuncu da mükemmel performans verebiliyor. Örneğin Kütahyaspor'u çalıştırırken, o sezon bana yardımcı olması için bir defansif orta saha almıştım. Sezon sonu satacaktım çünkü pek iyi gözükmüyordu ve sadece yedek olması için almıştım. Fakat as oyuncum sakatlanınca ilk 11'e çıkardım ve harika oynamaya başladı. Sezon sonu satmaktan vazgeçtim ve as oyuncu gittikten sonra kaptanlığı bile verdim ve mükemmel derecede verim aldım o adamdan.

Bir başka şey daha var. Futbol'u takip ediyorsan Ajax ve Porto'yu bilirsin ve nasıl politilalar izlediğini. Genç oyucuları çıkarıp parlatırlar ve iyi paraya satarlar. Şu an Fenerbahçe ile aynı şeyi yapıyorum. Takımdaki bütün yaşlıları sattım Lugano ve Volkan dışında ki bunlar takıma abilik yapsın ve tecrübelerini aktarıp takıma göz kulak olsun diye. Gelen parayla ucuz ama gelecekte iş yapacak gençler buldum ve bunların yanına kaliteli ve genç yabancıları ekledim. Sonucu ne oldu biliyor musun ? Harika 175m Euro transfer bütçeye ulaştım 24m Euro'dan. Ve en zengin 4. klüp oldum.
Bununla birlikte genç ve as takımın anternman tesislerini geliştirebildim. Yakında da yönetimden stadyum geliştirmelerini isteyeceğim çünkü takımın başarıları arttıkça taraftarlar artıyor ve stad yetmiyor :)

Bunların dışında eğer küçük bir takımda çalışıyorsan, yönetimden ana takım yani senden büyük bir takım bulup kardeş takım olmayı isteyecek bir takım bulmalarını isteyebilirsin. Bu sayede o büyük kardeş ile hazırlık maçı yapıp seyirci çekip gelir toplayabilir, büyük kardeşten oyuncu kiralayıp takımının başarısına katkı sağlayabilirsin.
Aynı şekilde kendine küçük kardeş yani pilot takım da isteyebilirsin. Bu sayede kadronda yer bulamayan veya genç, yetenekli oyuncuları pişmesi için pilot klübe kiralayabilirsin.

Anternmana geri dönersek; istersen her oyuncuya özel program hazırlayabilir, oyuncuya özel koç verebilir veya koçlarını belli bir antrenman programına yönelmesini sağlayabilirsin. Bu sayede oyuncuların daha kolay gelişecek, iyi bir fitness koçun varsa fiziği yüksek bir takım kurabileceksin. Misal benim sevdiğim oyun türü, fiziği yüksek, hızlı tempolu ve mücadeleye dayanan aynı zamanda tekniği yüksek bir oyun tarzı. Bunun için çok çok dikkatli şekilde oyuncu arayıp tekniği yüksek ve hızlı oyuncular bulmaya çalışıyorum. Antrenmanlar sayesinde de fiziği ve kondüsyonu yukarı seviyelerde kalıyor.

Aynı zamanda hiçbir oyunda olmadığı kadar aktif ve detaylı bir medya sistemi mevcut. Maç önceleri ve maç sonraları gerçekteki gibi basın toplantıları düzenleyebiliyorsun. Ama yorumlarında dikkatli olman gerek aksi takdirde kendi oyuncularının morallerini de bozabiliyorsun negatif yorumların ile. Fakat dikkatli yorumlar ile kendi takımını hırslandırabileceğin gibi karşı takımı da demoralize edebiliyorsun.

Maç başında ve devre arasındaki takım konuşmalarına çok dikkat etmen gerek. Doğrudan etkiliyor performansı. Güçlü bir rakibe karşı aşırı gaza getirdiğin bir takım için maç sonucu hüsran olabiliyor, çünkü sen onları hırslandırdıkça daha atak oynayacaklar ve geride açıklar bırakıp gol tehlikesi atlatacaksın. Buna benzer şekilde kenardan oyuncularına talimatlarda verebiliyorsun ve oyuna direk olarak etki ediyor. Mesela ben 4-1-2-1-2 şeklinde bir taktikle oynuyorum ve sağ ve sol kanadım yok. Onun için sağ ve sol beklerim hızlı ve fiziği kuvvetli oyuncular. Ve kenar talimatlarından bindirmeler için fırsat kollayı seçtiğimde kenar beklerim hücuma daha fazla katkı veriyorlar ve orta sahayı rahatlatıyor ve aynı zamanda daha etkili kenar atakları geliştiriyorum.
Bunun dışında takımını daha ofansif, defansif, kontra atak, kontrollü, tamamen atak veya defans şeklinde oynatabiliyorsun. Veya maç içindeki gelişmelere göre taktiksel değişikliklere giderek maçın kaderini etkiliyorsun.


Olayın aslı tamamen senin bir menajerlik kariyerine odaklanıyor. İstersen sıfırdan istersen ulusal bir futbolcunun kariyerini yönetiyorsun. Verdiğin veya vermediğin kararlar tamamen oyunun gidişatını ve senin kariyerini etkiliyor aynı bir RPG oyunu gibi.

Anlatım tamamen bana ait. Başka merak ettiğin şeyler varsa elimden geldiğince yardım etmeye çalışırım seve seve

quote:

Orijinalden alıntı: Kraven

Rica ederim arkadaşlar

@orkutay94 Bir yukarıdaki mesajda söyledim yamanın yerini. Direk link verirsem reklam vs. diye silinebilir o yüzden google amcaya danışırsan iyi olur

quote:

Orijinalden alıntı: orkutay94

quote: Orijinalden alıntı: Kraven Rica ederim arkadaşlar @orkutay94 Bir yukarıdaki mesajda söyledim yamanın yerini. Direk link verirsem reklam vs. diye silinebilir o yüzden google amcaya danışırsan iyi olur

Tamam görmemistim farkettim saol hersey icin yarın alayım baslayım bakalm . Mesela 1. ligde bi takımla basladım diyelim 3 yıl kaldım sonra takım deistirdim gittim galatasaraya onceki manager transfer yapmıs yakmıs yıkmıs takımı oyun devam mı ediyo o kadroyla transferlerle butceyle vs. yoksa bastan mı baslıyor? bu sorumada yanıt verirsen sevinirim:)