Şimdi Ara

Otomatik vites türleri, avantajları, dezavantajları. (15. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
381
Cevap
95
Favori
127.161
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
20 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1314151617
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: amadeus99

    birde mcp sorunsuz kelimesini hakeden bir yarı otomatik.

    2012 Ocak ayında şirkete Citroen C5 1.6 e-HDi MCP Dynamique aldık, araç şu an 20.000 km'de. Şirketten bir arkadaş araçla birkaç ay önce İstanbul'a gitti, yaklaşık 1 - 1,5 km 'lik bir mesafeyi yoğun trafikten dolayı 45 dakikada katedebilmiş. Ankara'ya dönüş yolunda şanzımanda ses ve balata kokusu duymuş, servise götürdük, bütün baskı balata değişti, ayar yapıldı vs. vs. Kaç para tuttu onu bilmiyorum/hatırlamıyorum. Bu tip "otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlar" kim ne derse desin gerçekten çok iyi yakıt ekonomisi sunuyor, bu bir gerçek, aracın performansına falan da lafım yok, ancak bizim yaşadığımız gibi bu tip durumların özellikle yoğun trafikte böyle sıkıntılar da yaşattığı bir gerçek. Sonuçta araba düz vites, debriyajı kontrol eden robotun ve özellikle bu robotu kontrol eden yazılımın çok çok iyi olması gerekiyor. Aksi takdirde özellile İstanbul gibi şehir trafiklerinde zırt pırt balata değiştirme ihtiyacı doğması kaçınılmaz...
    Citroen'in MCP şanzımanlı e-HDi motorlu modelini almayı düşünenler için bir de küçük bir bilgi vereyim (belki bilmeyen vardır); alım kararınızı etkilemesin ama aracın akü fiyatı 2.500 TL (alırken servis söyledi). Aracın start/stop özelliği var bilindiği üzere, dolayısıyla kullandığı akü bildiğimiz sulu yada kuru akü değil, içinde jel olan bir tür. (Tahminimce start/stop özelliği olan diğer araçların aküleride böyledir, sonuçta araba motoru durdururken elektrik devresini kesmiyor bildiğim kadarıyla?) Sırf bu yüzden start/stop 'u devre dışı bırakıyoruz biz mesela.

    Hazır konuya girmişken bende kendi kullandığım otomatik araçları ve kullanım tecrübelerimi paylaşayım ilgilenenlere fikir verebilmek adına:

    2003 VW Golf 1.6 Pasific AT (105HP)
    Bu aracı 2010 Mayıs gibi 60.000 km 'de iken ve tamamen orjinal olarak aldık ve 2012 Ağustos'ta sattık. (Yakşalık 40-45 bim km bindik.) Tam otomatik vites (tork konvertörlü) BRC LPG'yi kendimiz taktırdık, ilk aldığımızda km'de şehir içinde 22 kuruş, uzun yolda 19-20 kuruş yakıyordu, satmadan önceki son rakamlar şehir içinde 27-30 kuruş arası değişiyordu kullanıma göre. Ayağınızı frenden çektiğinizde aracın ivmelenmesi oldukça iyiydi ve araçta turbo olmamasına rağmen -özellikle yokuş yukarı- ayağınızı hiç gazdan çekmeden gazı köklediğinizde, aracın vites küçültüp aniden fırlaması fazlasıyla tamin ediciydi. Vites geçişleri tamamen sarsıntısız ve vites değiştirirken motordan duyduğunuz ses 1.6 lt bir araç için oldukça tatmin edici.

    2006 Nissan Note 1.6 Tekna AT (110HP)
    Bu araç sıfırdan beri bizde idi. Eskişehir'de ablam kullanıyordu, bende gittikçe biniyordum. 2011 Aralık'ta ablam 1.5 DCi QQ Platinum alınca, Note'u ben aldım Ankara'ya getirdim. Golf'dan çok daha sessiz bir motor (ben normalde motor sesi severim :), eşim bu sessizliği çok sevmişti), daha çabuk ivmeleniyordu, vites geçişlerini neredeyse hissetmeniz mümkün olmuyor. Golf'den inip buna binince fark ettim bunu. Golf'ün vites geçişleri buna göre biraz daha hissedilirmiş meğer. Araç yüksek olmasına rağmen o efsane kasa Golf 4 kadar iyi oturuyor yola, özellikle virajlarda hissediyorsunuz bunu kullanırken. Ben bunu satana kadar da bir kere bile arıza çıkarmamış bir araçtır. Hoş biz bu araca 2006-2012 arası toplam 70 bin km bindik :)
    (Bu araçla ilgili bilmediğim bir şey var yalnız, motor Renault mu Nissan mı? Çünkü bilindiği üzere Nissan'ın iflasın eşiğni geldiği 90'lı yılların sonlarında Renault Nissan'ın %34 hissesini alarak firmayı kurtarmış, sonrasında 2003'lerde falan da hisselerinin %50 üzerine çıkararak büyük ortak olmuştur. Dolayısıyla dizel Nissanlardaki Renault motoru gibi benzinli 1.6 lt 'ler de belki Renault motoru olabilir.)
    Ama şanzımanı bugüne kadar kullandığım en keyiflilerden biri, ki kendisi tam otomatiktir.

    2005 Opel Corsa 1.3 CDTi Easytronik (75HP)
    Bu araç kayınvalidemin, sıfır alındı ve halen biniliyor. Araçta ekstra olarak hız sabitleyici var. Öncelikle süper ideal bir şehir içi arabası. Çok komik yakıt tüketiyor, yada tüketiyor mu emin değilim :) Ancak arabaya ben binince tüketiyor sanırım, o da ben süreklli manuel modda kullandığım için... Neden? Çünkü araba gitmiyor, "vites değiştirsem mi acaba, yok ya ne gerek var böyle iyi modunda kafasına göre takılıyor sürekli, yokuş falan çıkarken bazen inip arabayı ittiğimiz falan oluyor.. :P Yokuş kalkış desteği sorunca; "Öyle birşey mi varmış, vallahi ben düşünmüştüm bunu" diye cevap veren cinsten. Benim eşim gibi gitmeyen araba seviyorsanız ya chevy nova alın ya bunu :) Geçen yaz yada önceki yaz Ege turuna çıktım bu araçla, uzun yolu fena değil, 120 km/h 'den sonra epey nazlanıyor, 120'de cruise açıp km'de 14 kuruş yakıt tüketimi yapmıştık (mazot 3.8 TL falan dı). İlk tek kavramalı şansımanlardan olduğu için bence çok zıttırı ve şehir içinde intiharla eşdeğer bir şanzıman. ex yani... Tek numarası yakıt tüketimi bence, aynı motorun düz vitesinden daha az yakıyor o kadar söyleyim :)

    2006 Ford Mondeo TDCi Trend AT
    Bu aracı amcama aldık geçen yaz (öncesinde 91 model bmw 7.30 vardı) bana kullanmak hiç nasip olmadan amcam aracın aşırı yakıt tükettiği, çok masraflı olduğu ve ne parasının ne masrafının hakkını veremediği gerekçesiyle geçen ay satıp 1998 Mercedes E200 Elegance aldı. Site otoparkında tek bir tur attım, ve bu kadar yazının üzerine tek birşey söyleyeceğim, kesinlikle tam otomatik LPG'li Mercedes almaya karar verdim. Binenler biliyordur mutlaka ama, ortalama 25-40 bin arası bir bütçeyle alınacak en iyi araçların başında geliyor bence. Bu araca binince bindiğiniz diğer tüm araçların (daha doğrusu bindiğinizi düşündüğünüz) şaka olduğunu fark ediyorsunuz. Aynı paralara 2001, 2002 civarı BMW 5 serileri de var, bir de onları denemek istiyorum bir gün bakalım) ama şu anda Mercedes kullanım tecrübesi başka bir dünya benim için... Hayatımda ilk kez 1978 230 SE kullanım tecrübemden sonra kullandığım ikinci Mercedes ve yenileri nasıldır kimbilir demeden edemiyorum.


    *Bu arada Haluk Bey'e de açtığı bu konu ve kullanım tecrübelerini bu şekilde paylaştığı için şahsım adına teşekkür ederim. Mercedes (C-E-S Class), BMW (3-5-7 Class) tecrübe etme şansınız olurda kullanım tecrübelerinizi yazarsanız diye merak içinde bekliyenlerdenim bende...

    Saygılarımla,

    Merih TIĞLI




  • Orijinalden alıntı: majaturump

    Orijinalden alıntı: amadeus99

    birde mcp sorunsuz kelimesini hakeden bir yarı otomatik.

    2012 Ocak ayında şirkete Citroen C5 1.6 e-HDi MCP Dynamique aldık, araç şu an 20.000 km'de. Şirketten bir arkadaş araçla birkaç ay önce İstanbul'a gitti, yaklaşık 1 - 1,5 km 'lik bir mesafeyi yoğun trafikten dolayı 45 dakikada katedebilmiş. Ankara'ya dönüş yolunda şanzımanda ses ve balata kokusu duymuş, servise götürdük, bütün baskı balata değişti, ayar yapıldı vs. vs. Kaç para tuttu onu bilmiyorum/hatırlamıyorum. Bu tip "otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlar" kim ne derse desin gerçekten çok iyi yakıt ekonomisi sunuyor, bu bir gerçek, aracın performansına falan da lafım yok, ancak bizim yaşadığımız gibi bu tip durumların özellikle yoğun trafikte böyle sıkıntılar da yaşattığı bir gerçek. Sonuçta araba düz vites, debriyajı kontrol eden robotun ve özellikle bu robotu kontrol eden yazılımın çok çok iyi olması gerekiyor. Aksi takdirde özellile İstanbul gibi şehir trafiklerinde zırt pırt balata değiştirme ihtiyacı doğması kaçınılmaz...
    Citroen'in MCP şanzımanlı e-HDi motorlu modelini almayı düşünenler için bir de küçük bir bilgi vereyim (belki bilmeyen vardır); alım kararınızı etkilemesin ama aracın akü fiyatı 2.500 TL (alırken servis söyledi). Aracın start/stop özelliği var bilindiği üzere, dolayısıyla kullandığı akü bildiğimiz sulu yada kuru akü değil, içinde jel olan bir tür. (Tahminimce start/stop özelliği olan diğer araçların aküleride böyledir, sonuçta araba motoru durdururken elektrik devresini kesmiyor bildiğim kadarıyla?) Sırf bu yüzden start/stop 'u devre dışı bırakıyoruz biz mesela.


    öncelikle sıkışık trafikte dahi yarı otomatik araçlar hafif hafif gaza basılarak kullanılmamalı. gaz fren gitmek doğru olanı. hele birde yokuş çıkıyorsanız kar buz v.b varsa baskı balatayı yersiniz bunun vites ile bir ilgisi yok düz viteste de aynı şey başınıza gelecektir.

    serviste 900 tl falan baskı balata değişimi dışarıda 400 tl'ye yapıyorlar.

    akü fiyatı ise 505 tl olmalı 130'luk jel.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: majaturump
    ...
    *Bu arada Haluk Bey'e de açtığı bu konu ve kullanım tecrübelerini bu şekilde paylaştığı için şahsım adına teşekkür ederim. Mercedes (C-E-S Class), BMW (3-5-7 Class) tecrübe etme şansınız olurda kullanım tecrübelerinizi yazarsanız diye merak içinde bekliyenlerdenim bende...

    Saygılarımla,

    Merih TIĞLI

    Değerli forumdaşım.

    Paylaşımın ve güzel sözlerin için teşekkür ederim öncelikle.

    Geçtiğimiz dönemde Mercedes C 1.6 Kompressor 5 A/T ve BMW 320d (e90) 6A/T test sürüşleri yaptım aslında ama test sürüşü güzergahları istediğim uzunlukta olmadığı için ve daha da önemlisi aynı araçların yenilenmiş versiyonlarını, mümkünse de aynı gün test etmek istediğimden buraya yazmadım.

    Testleri gerçekleştirdiğim zaman konudaki araç listesini güncellemeye çalışırım.


    Selamlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: amadeus99

    öncelikle sıkışık trafikte dahi yarı otomatik araçlar hafif hafif gaza basılarak kullanılmamalı. gaz fren gitmek doğru olanı. hele birde yokuş çıkıyorsanız kar buz v.b varsa baskı balatayı yersiniz bunun vites ile bir ilgisi yok düz viteste de aynı şey başınıza gelecektir.

    serviste 900 tl falan baskı balata değişimi dışarıda 400 tl'ye yapıyorlar.

    akü fiyatı ise 505 tl olmalı 130'luk jel.

    Aracın garantisi olduğu için mecburen servise gitti tabii, yazdığım akü fiyatı da aracı alırken servisin bize söylediği fiyat, onların yalancısıyım... Kimseye yanlış bilgi verip, yanlış yönlendirmek istemem... Bilgi için teşekkürler...

    Yarı otomatik tecrübemiz sadece mesajımda yazdığım opel corsa ile olduğundan ve onunla da Ankara'nın sıkışık trafiğinde benzer bir sıkıntı yaşamadığımızdan MCP'de böyle birşey başımıza gelince bizim için eleştiri konusu oldu doğal olarak...

    Buradan yapacağım çıkarım basitçe; "yarı otomatik bana göre değilmiş" :) Şaka bir yana forumun birinde (burası da olabilir), bu işlerden anlayan biri vardı (şu anda net hatırlayamıyorum ama); Türkiye'de maalesef otomatik vitesli araçları kullanmaktaki bilinçsizliğimizden, bakımlarını yaptırmadaki cehaletimizden falan bahsedip, güzel eleştrilier getirmişti konuya... Esasen sanırım bu bilinçsizlik ve kültür eksikliği en kültürlümüzde bile devam ediyor...

    Biraz alışkanlıklar, biraz yeniyi zor kabul etmek/edememek vs. Yarı otomatiklerde aradığını bulamayanların şikayetleri de çoğunlukla bundan sanırım...

    Neyse, tekrar teşekkürler konu, uyarılar, ve fiyatlar için... Sağlıkla kalın...

    quote:

    Orijinalden alıntı: haluk23
    Testleri gerçekleştirdiğim zaman konudaki araç listesini güncellemeye çalışırım.


    Güncelleme ve görüşlerinizi bekliyoruz :)

    Selamlar...




  • Emeğine,klavyene sağlık Haluk kardeşim. Güzel,derli toplu bir bilgilendirme olmuş.
  • Haluk Bey, yazdıklarınız için çok teşekkür ederim. Mükemmel bir bilgi kaynağı. Elinize sağlık.
  • cvt hosuma gitti ama hem secenek az hem de olumsuz taraflarini merak ettim açikçasi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ellerinize sağlık güzel bir yazı olmuş
    Otomatikten zerre haz etmem her zaman manuel olsun isterim ama i-shift'te hoşuma gidiyor.Onun için benim tercihim manuel olmazsa tek kavrama yarı otomatiktir.
  • Eline sağlık. Faydalı bilgiler.

    İzin verirseniz bir kaç veride ben eklemek istiyorum.

    İlk aracım 1989 W124 300E 4 İleri klasik(Tam otomatik) otomatik şanzıman

    " 80 Li yılların teknolojisi olmasına rağmen Vites geçişleri oldukça yumuşakdı. Toplam km si 290,000 den fazlaydı. bende kaldığı 1 yıl boyunca yaklaşık 25.000 km boyunca da en ufak bir sıkıntı çıkarmadı. Sport ve kış modları mevcuttu. Tek eksiği eski nesilli olduğu için 100 km de ortalama 14 lt /100 km benzin tüketimi vardı.


    İkinci aracımda kullanmış olduğum W211 2003 E320 5 ileri Manuel kullanılabilir Klasik Tork konvektörlü Şanzıman:

    Aracı 75.000 km de bir Mali müşavirden 2010 Yılında satın aldım. Yaklaşık 2 yıl + 50.000 km boyunca yağ değişimi gerekli sarf malzemeleri dışında bir masrafı olmadı. Bu seri bazı modellerde olan SBC arızası Ya benim şansıma veya eski sahibinin oldukça titiz kullanması sebebiyle benim aracımda görülmedi. 5 İleri otomatik şanzıman O zamana kadar kullanmış olduğum en iyi örneklerden bir tanesiydi. Uzun yol seyahatlerinde oldukça düşük devirde yol almak mümkündü. Performans yönünden şanzıman 224 Hp yi sanki tek tek yönetiyormuş hissi uyandırıyordu. Oldukça konforlu, ve hızlı değişimi mümkün yılıyordu.


    Şimdi kullanmış olduğum 2009 CLS 320 CDI 7G-tronic 7 ileri şaznıman

    7 vites olmasının sağladığı avantaj dışında pek fazla bir farkını görmedim. Sadece manuel kullanım modunda biraz daha hızlı ve Kick-down durumlarında iki vites birden küçültmesi Performans anlamında bir kaç gömlek üstündür. Bu zamana kadar hep Benzinli araç kullanmış biri olarak Dizele alışmama biraz daha zaman var. Belki aracın dizel olması ve benzinli araca göre daha düşük devir bandında kullanılması da bu farklılıkları yaşatabilir. Kesin sonucu 10.000 km kullanım sponrası daha detaylı paylaşırım. Araç şu an 165.000 km civarında. %80 uzun yol da kullanılmış. Şanzımanda şimdilik bir aksilik yok.




  • Merhaba, sizlere otomatik vites türleri hakkında bir soru sormak istiyorum.

    Eşiminde kullanabilmesi için 15-16 bin civarı otm. bir araç almayı düşünüyorum.
    Eski clio gibi tam otomatik bir araç mı?
    Corsa gibi tek kavramalı bir yarı otomatik mi?
    Yada fiyatı daha yüksek jazz gibi cvt mi?

    İkinci elde bu fiyatlara olan araçların km.leri genelde yüksek.

    Otm. şanzıman konusunda ikinci elde dikkat etmem gerekenler nelerdir?

    Saygılarımla.
  • Merhaba,
    Konuyu yeni gördüm tecrübelerimi paylaşmak istedim.

    Aracım 2007 model toyota coralla 1.6 vvt-i multimode (MMT); ilk sayfada belirtildiği gibi tek kavramalı otomatize şanzıman... Aracım şu an 75000 km de, şimdiye kadar vitesle ilgili sorun yaşamadım. Vitesle ilgili sorun yaşamadım derken direkt vites ile ilgili mekanik veya elektronik bir problem çıkmadı, 10bin km'de bir servis bakımını yaptırıyorum baskı balata değiştirdiğimi hatırlamıyorum ama ucuz bir şey ise servis faturasında gözüme çarpmamış olabilir :) Şu an aracım frenden ayağı çektiğinizde hareket ediyor, ilk aldığımdan beri bu şekilde, vites kutusunda 2009 yılında memuriyet nedeniyle bulunduğum urfada serviste garanti kapsamında 2 mili değişeceği söylendi ve değiştirildi, gerçi çok sorun yaşamıyordum ama değişiklik fark etmedim... değişikliği ankaraya dönüp dikmende yokuş yukarı trafikte kullanınca fark ettim, değişim öncesi yokuş yukarı dur kalklarda arabada bir yanık kokusu oluyor, dur kalk uzarsa çark şeklinde arıza lambası yanıyordu. Anca kenara çekip motoru biraz dinlendirince eski haline geliyordu. Allaha şükür yolda kalmadık ama ilk zamanlar mesela yokuş yukarı çıkarken araç hemen vites yükseltme eğilimine giriyor yavaşlasa bile vites düşürmüyordu sonuçta araba çekmiyor ve vites düşürüyor ama bu seferde çabuk hareket etme isteğiyle gaza fazla basıldığından ön tekerlekler patinaja giriyor, araç geri kayıyordu. Bizde bilmediğimizden o dönem hill holder donanım almamıştık Neyse mil değişimi sonrası yokuşta hem koku kesildi, hem de aracın hemen vites yükseltme huyu biraz daha dengeliydi ama bu seferde arada düz yolda vites büyütmeme sorunu olmaya araba bağırmaya başladı. 2010 bakımında yeni yazılım mı yüklendi ne olduysa bu sorunlar o zamandan beri minimum, tabi vitesin huyu suyunu öğrenince gerekli yerde artık kendim direksyon arkası kulakçıklardan vites büyütüp küçültüyorum, yokuş yukarıda artık gaz diplenmiyor nispeten az basılsa bile araç toparlıyor...

    Bazı kusurları da olsa bana göre en büyük artısı sunduğu yakıt ekonomisi; 2 bin devir civarı vites yükselterek hep yüksek vites düşük devir aralığında kalmanızı sağlamaya çalışıyor, bu da yakıt ekonomisi olarak yansıyor ki benim için önemli, dur kalk trafikte manuel kadar yakmak çok hoş oluyor... Yakıt ekonomisini düşününce o kadar kusur kadı kızında da olur diyorsunuz... Son haliyle artıları eksilerine göre daha önde...

    Ha, araç manueldeki gibi çevik değil, vites hemen büyüdüğü için hızlanma yavaş ama benimde trafikte acelem yok zaten...

    Benim için şanzımanın hoşuma giden tarafı vites değişimine müdahele edebilme imkanı ki, bu çoğu yerde şanzıman gerekli müdaheleyi yapmakta geciktiğinde müdahele edip aracın çekişten düşmesini engelleyebiliyorsun bir de kimisi sevmiyor ama vites geçişlerini hissetmek hoşuma gidiyor...

    Sorunsuz bir yarı otomatik değil ama kesinlikle ilk aldığım zamanki gibi de değil şu an, mil değişimi ve yazılımla eski problemleri büyük oranda giderildi, ama tabi ki mükemmel değil...
    Tekrar multi mode araç alır mıyım, artık almam elde bu kadar seçenek varken ama tek kavrama robotize otomatik vites kötü alınmaz diyenlere de pek aldırış etmem, eğer bütçe buna el veriyor ve alındı ise huyunu öğrendikten sonra gayette ekonomik bir vites ama teknolojik olarak ömrünü doldurmuş gibi geliyor bana...

    Sorunsuz bir şanzıman değil ama forumlarda okuduğum gibi problem yumağı bir şanzımanda değil en azından
    benzinli versiyon corolla için... Gerçi Toyota'da bıraktı zaten artık CVT var benzinli modellerde ama her ne hikmetse çoğunluğun MMT ile sorun yaşadığı dizel araçlarda MMT kullanımına devam ediyor...

    Nitekim hanıma B sınıfı dizel otomatik araç olarak toyota yaris 2012 aldık, şanzımanla ilgili bir sorun yok şimdilik, yakında 10 bin bakımına girecek, fazla km olmadığı için henüz görüş bildirmek için erken, bir 50 bin devirsin öyle bakarız...

    PS: Sıfır dizel otomatik B sınıfı araç bulmakta problem oldu; bir toyota yaris, bir vw polo vardı, vw polo için doğuş oto en erken 3 ay sonrasına teslim ederiz deyince hanım "oldu o zaman biz kalkalım" modunda gitti yaris'i aldı, sıfır otomatik dizel clio falanda bulamadık... Hanım'a "sana dizel lazım değil" deyip hesabı önünde yaptımsa da dinlemedi, ne yapalım kendi parasıyla aldı sonuçta ama, kaskosu, trafik sigortası, MTV ve kış lastikleri gibi ufak harcamaları kocası hallediyor , başımızın tacı artık, o kadar olacak...




  • 14 şubatta sıfır 2012 model volvo s80 1.6 dizel advanced powershift şanzımanlı araba aldım. Son zamanlarda koltuktan ya da vitesin olmuş olduğu konsolden (yerini tam olarak tespit edemedim daha doğrusu anlayamadım) araba çalışırken ve seyir halindeyken çıt çıt şeklinde sinyal sesini andırır sesler duyuyorum özellikle de bozuk yollarda. Arabayı servise götürdüm ve servis elemanı ile birlikte test sürüşü yaptık sesin koltuktan geldiğini söyledi. Koltuk aksamlarına yağlama yaptılar ama çok da bir etkisi olmadı hala ses devam ediyor. Ancak ilginç olan servis yetkililerinin sesin koltuktan geldiğini söylemelerine rağmen araç durduğunda veyahut motoru durduğumuzda bu ses hiçbir şekilde gelmiyor. Koltuğu sallıyorum yine ses gelmiyor. Ancak çalışırken ne hikmet ki bu sesi müteaddit defalar duyuyorum. volvolarda hiç böyle bir şikayetle ile karşılaştınız mı? Servis araca bilgisayar da bağladı ama herhangi bir arıza tespit edemedi. Ayrıca izah ettiğim gibi ses sürtünmeden ya da gıcırmadan ziyade sinyal sesi gibi mekanik bir sesi andırıyor sanki birşey yerine girip çıkıyormuş gibi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • emeği geçen herkese teşekkürler...takipteyim
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nurigokleman20

    14 şubatta sıfır 2012 model volvo s80 1.6 dizel advanced powershift şanzımanlı araba aldım. Son zamanlarda koltuktan ya da vitesin olmuş olduğu konsolden (yerini tam olarak tespit edemedim daha doğrusu anlayamadım) araba çalışırken ve seyir halindeyken çıt çıt şeklinde sinyal sesini andırır sesler duyuyorum özellikle de bozuk yollarda. Arabayı servise götürdüm ve servis elemanı ile birlikte test sürüşü yaptık sesin koltuktan geldiğini söyledi. Koltuk aksamlarına yağlama yaptılar ama çok da bir etkisi olmadı hala ses devam ediyor. Ancak ilginç olan servis yetkililerinin sesin koltuktan geldiğini söylemelerine rağmen araç durduğunda veyahut motoru durduğumuzda bu ses hiçbir şekilde gelmiyor. Koltuğu sallıyorum yine ses gelmiyor. Ancak çalışırken ne hikmet ki bu sesi müteaddit defalar duyuyorum. volvolarda hiç böyle bir şikayetle ile karşılaştınız mı? Servis araca bilgisayar da bağladı ama herhangi bir arıza tespit edemedi. Ayrıca izah ettiğim gibi ses sürtünmeden ya da gıcırmadan ziyade sinyal sesi gibi mekanik bir sesi andırıyor sanki birşey yerine girip çıkıyormuş gibi.

    çift kavrama yarı otomatik genel sesi
    dsg ve edc vites lerde de mevcut
    kavrama bakımı yapılması yada garanti den değişmesi gerekioyr
    maalesef kavrama ömrünüz bitmiş
    servis uzun süre ayak direr hayır diye ama doğrusu o




  • Çok güzel, harika bir konu, harika anlatım . .
    Çok faydalı olmuş, şahsım adına çok teşekkürler..

    Ancak katılmadığım bir nokta var;

    "DSG şanzımanlara sahip araçları alınız..
    Garanti süresince kullanınız..
    Garantisi biteceğine yakın elden çıkarınız.."

    Bu bana etik gelmedi hocam.. Bu aracı alacak olanlar da insan.. Ve belki yıllardır dişinden tırnağından arttırıp biriktirdiği para ile bu aracı alacak insanlar..
    Ve büyük mağduriyetler yaşayacaklar!


    "Garantisi biteceğine yakın elden çıkarınız" (Yani aman DSG sorunundan bahsetmeyiniz, satıp kurtulunuz. sorunu başkasına devrediniz)


    Bu harika konu ve anlatımın ardından, DSG ile ilgili düşüncenizi en azından şu şekilde tamamlamanız çok daha güzel olurdu bence :
    "DSG şanzımanı şu an için hiç kimseye önermiyorum. Ciddi problemler yaşayabilirsiniz. Sattığınızda bunu alacak olan kişiler de ciddi şekilde üzülebilir"

    Böyle bir ifade, bu güzel forum konusunun değerine değer katardı.

    Ben yine de bu konuyu hazırlarken vermiş olduğunuz emek ve paylaştığınız bilgiler için teşekkür ederim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi fotbes -- 7 Nisan 2013; 16:56:21 >




  • arkadaşlar max 35.000 liraya kadar otomatik vitesli küçük 5 kapılı şehiriçi kullanılacak az yakan yokuşta vs geriye kaymayan hangi marka model bir araç tavsiye edersiniz ?
    teşekkürler. saygılar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: impressM

    arkadaşlar max 35.000 liraya kadar otomatik vitesli küçük 5 kapılı şehiriçi kullanılacak az yakan yokuşta vs geriye kaymayan hangi marka model bir araç tavsiye edersiniz ?
    teşekkürler. saygılar.

    0km aveo 1.4 otm oneririm. Ltz donanimda yokus kalkis destegi de geliyor. Piyasadaki en guvenli araba b segmentinde

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Orijinalden alıntı: amadeus99

    Orijinalden alıntı: majaturump

    Orijinalden alıntı: amadeus99

    birde mcp sorunsuz kelimesini hakeden bir yarı otomatik.

    2012 Ocak ayında şirkete Citroen C5 1.6 e-HDi MCP Dynamique aldık, araç şu an 20.000 km'de. Şirketten bir arkadaş araçla birkaç ay önce İstanbul'a gitti, yaklaşık 1 - 1,5 km 'lik bir mesafeyi yoğun trafikten dolayı 45 dakikada katedebilmiş. Ankara'ya dönüş yolunda şanzımanda ses ve balata kokusu duymuş, servise götürdük, bütün baskı balata değişti, ayar yapıldı vs. vs. Kaç para tuttu onu bilmiyorum/hatırlamıyorum. Bu tip "otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlar" kim ne derse desin gerçekten çok iyi yakıt ekonomisi sunuyor, bu bir gerçek, aracın performansına falan da lafım yok, ancak bizim yaşadığımız gibi bu tip durumların özellikle yoğun trafikte böyle sıkıntılar da yaşattığı bir gerçek. Sonuçta araba düz vites, debriyajı kontrol eden robotun ve özellikle bu robotu kontrol eden yazılımın çok çok iyi olması gerekiyor. Aksi takdirde özellile İstanbul gibi şehir trafiklerinde zırt pırt balata değiştirme ihtiyacı doğması kaçınılmaz...
    Citroen'in MCP şanzımanlı e-HDi motorlu modelini almayı düşünenler için bir de küçük bir bilgi vereyim (belki bilmeyen vardır); alım kararınızı etkilemesin ama aracın akü fiyatı 2.500 TL (alırken servis söyledi). Aracın start/stop özelliği var bilindiği üzere, dolayısıyla kullandığı akü bildiğimiz sulu yada kuru akü değil, içinde jel olan bir tür. (Tahminimce start/stop özelliği olan diğer araçların aküleride böyledir, sonuçta araba motoru durdururken elektrik devresini kesmiyor bildiğim kadarıyla?) Sırf bu yüzden start/stop 'u devre dışı bırakıyoruz biz mesela.


    öncelikle sıkışık trafikte dahi yarı otomatik araçlar hafif hafif gaza basılarak kullanılmamalı. gaz fren gitmek doğru olanı. hele birde yokuş çıkıyorsanız kar buz v.b varsa baskı balatayı yersiniz bunun vites ile bir ilgisi yok düz viteste de aynı şey başınıza gelecektir.

    serviste 900 tl falan baskı balata değişimi dışarıda 400 tl'ye yapıyorlar.

    akü fiyatı ise 505 tl olmalı 130'luk jel.

    Merhaba öğrenmek için soruyorum mcp li grand picasso aracım var sıkışık trafikte gaza hafif hafif basmak yerine gaz-fren yapılmalı demişsiniz bu olayı biraz daha açıklayabilir misiniz rica etsem

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Orijinalden alıntı: slytech


    Orijinalden alıntı: amadeus99

    Orijinalden alıntı: majaturump

    Orijinalden alıntı: amadeus99

    birde mcp sorunsuz kelimesini hakeden bir yarı otomatik.

    2012 Ocak ayında şirkete Citroen C5 1.6 e-HDi MCP Dynamique aldık, araç şu an 20.000 km'de. Şirketten bir arkadaş araçla birkaç ay önce İstanbul'a gitti, yaklaşık 1 - 1,5 km 'lik bir mesafeyi yoğun trafikten dolayı 45 dakikada katedebilmiş. Ankara'ya dönüş yolunda şanzımanda ses ve balata kokusu duymuş, servise götürdük, bütün baskı balata değişti, ayar yapıldı vs. vs. Kaç para tuttu onu bilmiyorum/hatırlamıyorum. Bu tip "otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlar" kim ne derse desin gerçekten çok iyi yakıt ekonomisi sunuyor, bu bir gerçek, aracın performansına falan da lafım yok, ancak bizim yaşadığımız gibi bu tip durumların özellikle yoğun trafikte böyle sıkıntılar da yaşattığı bir gerçek. Sonuçta araba düz vites, debriyajı kontrol eden robotun ve özellikle bu robotu kontrol eden yazılımın çok çok iyi olması gerekiyor. Aksi takdirde özellile İstanbul gibi şehir trafiklerinde zırt pırt balata değiştirme ihtiyacı doğması kaçınılmaz...
    Citroen'in MCP şanzımanlı e-HDi motorlu modelini almayı düşünenler için bir de küçük bir bilgi vereyim (belki bilmeyen vardır); alım kararınızı etkilemesin ama aracın akü fiyatı 2.500 TL (alırken servis söyledi). Aracın start/stop özelliği var bilindiği üzere, dolayısıyla kullandığı akü bildiğimiz sulu yada kuru akü değil, içinde jel olan bir tür. (Tahminimce start/stop özelliği olan diğer araçların aküleride böyledir, sonuçta araba motoru durdururken elektrik devresini kesmiyor bildiğim kadarıyla?) Sırf bu yüzden start/stop 'u devre dışı bırakıyoruz biz mesela.


    öncelikle sıkışık trafikte dahi yarı otomatik araçlar hafif hafif gaza basılarak kullanılmamalı. gaz fren gitmek doğru olanı. hele birde yokuş çıkıyorsanız kar buz v.b varsa baskı balatayı yersiniz bunun vites ile bir ilgisi yok düz viteste de aynı şey başınıza gelecektir.

    serviste 900 tl falan baskı balata değişimi dışarıda 400 tl'ye yapıyorlar.

    akü fiyatı ise 505 tl olmalı 130'luk jel.

    Merhaba öğrenmek için soruyorum mcp li grand picasso aracım var sıkışık trafikte gaza hafif hafif basmak yerine gaz-fren yapılmalı demişsiniz bu olayı biraz daha açıklayabilir misiniz rica etsem

    önünüzdeki aracın biraz ilerlemesini bekleyin sonra gaza basın. hafif hafif gaz vererek peşinden gitmeyin




  • Orijinalden alıntı: amadeus99

    Orijinalden alıntı: slytech


    Orijinalden alıntı: amadeus99

    Orijinalden alıntı: majaturump

    Orijinalden alıntı: amadeus99

    birde mcp sorunsuz kelimesini hakeden bir yarı otomatik.

    2012 Ocak ayında şirkete Citroen C5 1.6 e-HDi MCP Dynamique aldık, araç şu an 20.000 km'de. Şirketten bir arkadaş araçla birkaç ay önce İstanbul'a gitti, yaklaşık 1 - 1,5 km 'lik bir mesafeyi yoğun trafikten dolayı 45 dakikada katedebilmiş. Ankara'ya dönüş yolunda şanzımanda ses ve balata kokusu duymuş, servise götürdük, bütün baskı balata değişti, ayar yapıldı vs. vs. Kaç para tuttu onu bilmiyorum/hatırlamıyorum. Bu tip "otomatikleştirilmiş manuel şanzımanlar" kim ne derse desin gerçekten çok iyi yakıt ekonomisi sunuyor, bu bir gerçek, aracın performansına falan da lafım yok, ancak bizim yaşadığımız gibi bu tip durumların özellikle yoğun trafikte böyle sıkıntılar da yaşattığı bir gerçek. Sonuçta araba düz vites, debriyajı kontrol eden robotun ve özellikle bu robotu kontrol eden yazılımın çok çok iyi olması gerekiyor. Aksi takdirde özellile İstanbul gibi şehir trafiklerinde zırt pırt balata değiştirme ihtiyacı doğması kaçınılmaz...
    Citroen'in MCP şanzımanlı e-HDi motorlu modelini almayı düşünenler için bir de küçük bir bilgi vereyim (belki bilmeyen vardır); alım kararınızı etkilemesin ama aracın akü fiyatı 2.500 TL (alırken servis söyledi). Aracın start/stop özelliği var bilindiği üzere, dolayısıyla kullandığı akü bildiğimiz sulu yada kuru akü değil, içinde jel olan bir tür. (Tahminimce start/stop özelliği olan diğer araçların aküleride böyledir, sonuçta araba motoru durdururken elektrik devresini kesmiyor bildiğim kadarıyla?) Sırf bu yüzden start/stop 'u devre dışı bırakıyoruz biz mesela.


    öncelikle sıkışık trafikte dahi yarı otomatik araçlar hafif hafif gaza basılarak kullanılmamalı. gaz fren gitmek doğru olanı. hele birde yokuş çıkıyorsanız kar buz v.b varsa baskı balatayı yersiniz bunun vites ile bir ilgisi yok düz viteste de aynı şey başınıza gelecektir.

    serviste 900 tl falan baskı balata değişimi dışarıda 400 tl'ye yapıyorlar.

    akü fiyatı ise 505 tl olmalı 130'luk jel.

    Merhaba öğrenmek için soruyorum mcp li grand picasso aracım var sıkışık trafikte gaza hafif hafif basmak yerine gaz-fren yapılmalı demişsiniz bu olayı biraz daha açıklayabilir misiniz rica etsem

    önünüzdeki aracın biraz ilerlemesini bekleyin sonra gaza basın. hafif hafif gaz vererek peşinden gitmeyin

    sanırım böyle olunca yarım debriyaj yaptırmamış oluyoruz doğru anladıysam




  • 
Sayfa: önceki 1314151617
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.