Şimdi Ara

TÜRK GERİLİM HİKAYESİ: SİRENHOLM (BÖLÜM 2, ÖDÜLLÜ VE İNTERAKTİF)

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

Hoala Hoala Termal Akım Korumalı, 6'Lı Priz Soketi, 2x USB Girişli, 1x Type-C Girişi, Çocuk Korumalı Uzatma Kablosu (2mt kablo) https://www.amazon.com.tr/dp/B0DG5WCD5F 3 ay önce paylaşıldı

PlusAparat HA-32/65 32"-65" Arası Hareketli Askı Aparatı + MİNİ Su Terazisi (Curved Uyumlu) https://www.amazon.com.tr/dp/B07D6BJN49 15 sa. önce paylaşıldı

Kawa Mini 3 2K 1296P WDR 135° Geniş Açı Lens Araç Kamerası https://www.amazon.com.tr/dp/B0DFYD53JP 11 ay önce paylaşıldı

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

2 Misafir - 2 Masaüstü

5 sn

21
Cevap

5
Favori

645
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

0 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa: 1 2

Giriş

Mesaj

Merhaba arkadaşlar :) Aşağı yukarı dört yıldır temellerini yazdığım ve şu an için 243 sayfa tutan (merak etmeyin, okuttuklarım 4 günde bitiriyor maşallah :) hikayemi burada paylaşmaya karar verdim. E madem paylaşıyorum yeniden, hikayenin beğenmediğim bir kaç kısmını da değiştiriyorum. Emin olun hikaye, çok çok farklı yerlere gidiyor. Bazı yerlere de sizin isteğinizle müdahale edeceğim. Hikaye bittiğinde bana en çok yardım eden kişiye de, kullanmadığım kitap ve dergi arşivimi vereceğim (arşivimde ilk sayıdan bu yana LEVEL, son temmuz sayısına kadar OYUNGEZER, ve seri kitapları var (hunger games, game of thrones, hobbit, penguen mizah, uykusuz cilt, baltalı ilah) benzeri kitaplar var içinde. Yardım dediysem, okuyucuların isteklerini en iyi değerlendirip, en güzel sonu yazan kişi. Sonları oylamaya koyacağım zaten. Göndermez diyenlere PM olarak arşivin resmini yollayabilirim müsait zamanımda. Evet, şimdi hikaye başlasın diyorum ve başlangıç bölümünü paylaşıyorum.

PROLOGUE PART:

“1922 yılında Savior Curt Dorne tarafından kurulan Sirenholm şehri, siyasi baskılardan uzak, refahı amaçlayan bir toplum yaratmak için sadece özel insanları almayı başladı. Şehrin inşaatı sırasında ilham alınan temel şey, Dorne’nun sade ve klasik dönem modasını yansıtmaktı.

Şehrin inşası bittiğinde, Dorne’nun sağ kolu Sir Derek Levine tarafından, eşyaların parçacıklarını hızlandırarak, yüksek hızdaki kinetik enerjiyi potansiyel enerjiye dönüştürme prensibine dayanarak çalışan Post-Netic’ler icat edilir. Şehri, olması gerekenden daha yukarı çıkarmaya yarayan bu cihaz, başarıyla uygulanır ve şehir gökyüzüne çıkar.

Şehre alınan 2500 kişi arasında, sanatçılar, bilim adamları, yetenekli çocuklar ve aileleri ve daha nicesinden özelliklere sahip olan kişiler vardır. Şehre sadece başarılı insanların alınma sebebi, özgün fikirleri bu şehirde uygulayabilmekti.

Shannon Belanger ismindeki biri, Post-Netic’leri kullanan kişilerin üreme hücrelerinin yok olduğunu fark eder. Bunu nasıl fark ettiği şu an için bir muammadır.

Bu saklanmış gerçeği gün yüzüne çıkaran Shannon, bu bilgileri halka yayacakken Sir Derek tarafından yakalanır ve Savior Curt Dorne’a teslim edilir. Günler, haftalar boyunca süren sorgulamalar ve işkenceler sonunda, Shannon, bu detayı nasıl fark ettiğini açıklamamakta ısrar eder. Oradan çıkmanın bir yolunu bulur ve nasıl çıktığını da açıklamaz Ama fark etmiştir ki, sorgulamalar ve işkenceler sırasında acıyı unutmak için kendine alt kişilik yaratmıştır. Alt kişiliğine, sinirli, üzgün veya dışlanmalarda bürünen Shannon, aradan yıllar geçse de yaşlanmamaya başlar.

İnsanlar, bu detayı fark ettiğinde, Shannon’un yanına yaklaşmamayı tercih eder. Ona büyücü muamelesi yapar, onu dışlarlar. Bu nedenle Shannon eski kişiliğini terk ederek, tamamen alt kişiliğine bürünür. (bunun nedeninin her zaman stres ve baskı altında kalması olabilir)

Alt kişiliğine Megan Scrow ismini veren Shannon’un, alt kişiliğini yok etmeyi başarır.

Shannon’nun yakalanmasından aşağı yukarı 25 yıl sonra, lider ortaya çıkar. Liderin adı Aidan Wallace’dır ve yeni liderin kendisi olduğunu savunur. Çevresine toplanan insanları, kendine inandırmayı başaran Aidan, şehrin görüş bakımından ikiye bölünmesine neden olur.

Otoriter seçim baskısına dayanamayan kesim tarafındansa, Voce Veritas kurulur. Bu kuruluş, kısa süre içinde ünlenir ve direniş grubu haline gelir. Direnişin başkanı Alice Underwood’dur. Âlice, güzelliği ve zekâsıyla kısa süre içinde, belirli bir kesim tarafından lider olarak gösterilir.

Bu sırada Aidan Wallace, Lady Cashmire ile evlenir. Soylu bir ailenin tek çocuğu olan Cashmire, Aidan’a körü körüne aşıktır. Şehre sadece özel kişilerin alındığı için, özelin de özeli olan kişilere soylu ismi verilir. Mesela, Lady Cashmire’nin annesi, Post-Netic’lerin hammaddesi olan Godlen (Tanrı altını anlamına gelir, ismin fikir babası Sir Derek Levine’dir ve altının ön yüzünde Savior’un portresi, arka yüzündeyse şehrin ismi vardır.) parçacığını üretmiştir.

Savior Curt Dorne, şehirde farklı görüş ayrılıklarının çıktığını fark etmiştir ve bunlara son vermek için Devil Catcher’lerin ilk prototipini bilim kadını olan Elizabeth Parker tarafından yapılmasına karar verir. Devil Catcher’lerin temel amacı, sistem arayüzünde görüntüsü ve ismi olan kişilerin yakalanması, sorgulanması ve yok edilmesidir. Tabi Savior tarafından bu sistem, “Yabancıların emellerinin, sadece fikirde kalmasını sağlamak,” tarafından açıklanır.. Sistemde ismi veya görüntüsü olan kişiler teker teker yakalanmaya başlar ama Devil Catcher’ler bu konuda yavaş kalır. Bu nedenle en az Devil Catcher’ler kadar güçlü, ama onlardan daha acımasız olan Sweet Cake üretililir. Sadece bir tane üretilir, çünkü yapımı gerçekten çok maliyetli ve zordur. İsminin Sweet Cake olması, dış görünüşünün zarif bir bayanı, ama kendince vatan haini olan kişileri yakaladıktan sonra yabani bir canavara dönüşmesinden kaynaklanır.

Sweet, geceyarıları şehre salınır ve en az 2 kişi yakalayarak onları sorgular. Devil Catcher’lerin bile korktuğu Sweet Cake’i, Savior Curt Dorne açıkladığında sadece zararlı kişileri yakaladığını savunur. Sweet Cake’in mucidi Elizabeth Parker, yaptığı icattan bir süre sonra utanç duymaya başlar.

Bu olayların olduğu sırada, şehre, alt taraftan (yani Sirenholm’un altında kalan kısım) Nathan Hale gelir. Nasıl geldiği bilinmez. Ama sonra şehirde kurbanının kafasını koparıp, tüm organlarını çıkaran bir katil ortaya çıkar. Artık kimse güvende değildir.

EDİT 1) YENİ BÖLÜM EKLENDİ :

DEREK LEVİNE;

Küçük bir çocuğun çığlıklarının böldüğü bir geceye ev sahipliği yapan Blueberry Mahallesi, gözünü biraz geç açtı.

İlk başta küçük bir çocuğun çığlığı gibiydi çığlıklar, ama irili ufaklı çeşitli haykırışların eklenmesiyle bir koroya dönüştü sesler.

Bütün mahalle, kapılarını kilitledi, pencereleri sürgüledi, çocuklarının gözlerini kapadı. Ne olduğu apaçıktı. Bu, Sweet Cake’di!

“Yine mi şu lanet olası Cake?” diye bağırdı Derek. “Artık tahammülüm kalmadı!”

“Unutma hayatım, bazen sadece yakınmalar, şiddetli kasırgaları yanında getirir.” Dedi Lana.

“Benim şiddetli aşkımıysa sadece sen…” dedi Derek, ve karısının yanına gidip onu küçük ve utangaç bir şekilde öptü.

“Bazen şımarık bir çocuktan farksızsın, biliyorsun değil mi?” dedi Lana, süslü cümlesinin yanına büyük bir tebessüm ekledi.

Konuşmalarını çığlıklar böldü. Dışardan gelen seslerde yardım istekleri duyuluyordu. Bir adam, ailesi için yalvarıyordu. Bu tarz olaylar, Sweet Cake’nin icat edilmesinden sonra olmaya başlamıştı. Geceleri başını yastığa koyan Derek, bu çığlıklarla kalmaktan usanmıştı.

Şöminenin ateşi, sepya ile kahverenginin karışımı olan duvar kâğıdını aydınlatıyordu. Yerdeki bembeyaz bir ayı postu, odaya hoş bir görünümün ötesinde, hafiften bunaltıcı bir hava getiriyordu.

“Ne de olsa o bir hain.” Dedi Derek. “Onun için üzülmüyorum bile.”

Lana bu sözleri onayladı. “Bu insanlar, bu şehrin yok olması için kendilerini öldürmeyi bile göze alıyorlar. Tanrı şahidimdir, cehennemde yanacaklarına eminim.”

Derek, başka bir odaya doğru yöneldi. Çalışma odasına girdi ve derin bir nefes aldı. Mektupların yanına gitti ve elini onların arasında gezdirdi.

“Ne çok varmış şu süslü kağıt parçalarından.” Dedi kendi kendine. En üstte duranı seçti, mührünü yavaşça kağıttan ayırdı, ve bordomsu renkteki parçayı yere attı. Zarfın içindeki kağıdı çıkardı ve okumaya başladı.

“Kim olduğumu biliyorsun Derek…
Aldığın onca can, onca masum ailenin ruhları, senin içini eritecek, yok olmanı sağlayacak. Beni ellerinle Savior’a teslim edişini hatırlıyor musun? Sana yalvarmıştım. Hayatımda ilk defa birisine yalvarmıştım. Gözümün içine baktın, bir tokat attın ve “Şu haline bak!” dedin. “Küçük bir böcekten farksızsın!” diye bağırdın. Hepsi kelimesi kelimesine aklımda. Benim hayallerim vardı seni lanet olası! Küçüktüler belki ama mutlu olmayı yanında getirebilirdi hayallerim. Senin ve o lanet olası Savior yüzünden bir canavara dönüştüm. Gazabım seni bir girdabın içine sokacak ve ciğerlerini patlatacak. Son nefes alışında, senin yanında olacağım…”

Sevgilerle,
Shannon

Ve herkesin korktuğu Derek Levine, ilk defa kalbinin cesaret yerine başka bir duyguyla çarpmaya başladığını hissetti. O duygu, korkuydu…

O sırada, Shannon, Derek’in evindeki ışıkların kapatıldığını gördü. Evin çaprazındaki çöp konteynırının arkasından fazlasıyla net bir şekilde belli oluyordu Derek Levine’nin evi ve sevgili karısı Lana’nın ürkek bakışları.

Görünüşe bakılırsa, Derek, ürkütücü mektubu, eşine anlatıyordu. Eşinin ellerini başına götürdüğünü gören Shannon, tebesüüm etti ve gecenin karanlığında kayboldu. Ne de olsa kimse Sweet Cake’in dikkatini daha fazla çekmek istemezdi.

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi SzeLy -- 22 Temmuz 2013; 13:39:41 >

_____________________________

Grand Theft Auto V

Türk yapımı bilimkurgu-gerilim hikayesi :http://forum.donanimhaber.com/m_78256233/f_//tm.htm#78256233

_____________________________

Grand Theft Auto V

Türk yapımı bilimkurgu-gerilim hikayesi :http://forum.donanimhaber.com/m_78256233/f_//tm.htm#78256233

_____________________________

thanatosus

Yüzbaşı

337 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

_____________________________

Cahillerle yaptığım her tartışmayı kaybettim!

Muzun içinde gelen böcek

Teğmen

231 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

_____________________________

ben hastayım dedim dedim bana inanmadınız bak ne oldu şimdi? gördünüz mü?
:)

II. Aragorn

Binbaşı

1562 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

_____________________________

Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara,göğe,bütün evrene karışırcasına
Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana