Şimdi Ara

Bor katkısı ve bazı konular katkılar hakkında (ÖNEMLİ) (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
285
Cevap
2
Favori
110.281
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Herkese Selam,
    Bu topikte ki yazılanları şaşkınlıkla izledim. Doğrusu bildiğine çokta emin olamadığım arkadaşların yorumlarını gördüm.
    Zira motor silk ve bor power gibi markalardan bahsedende, marka belirtmeyenlerde olmuş..

    Bu durumda öncelikle birşeyin altını çizmek gerek. Bor bir yağ katkısı değildir. En azından motor silk ve borpower bu şekilde.
    Bu ürünler motor blok ve pistonlarına katkı sağlar. Yani metal katkısıdır.
    Zira yağ ile etkileşime girmezler. En azından benimde üreticisinden aldığım bilgi bu.
    Onun dıişında şu ana kadar sahip olduğum 4-5 araçta sürekli yağ katkıları kullandım. Hiç bir mucize sağlamadı gerçekten. yakıt katkılarından da emin değilim ve pek tavsiyede etmem..
    Ancak, 2008 senesinde motor silk bor motor katkısı ile tanışana kadar..

    Tekrar ediyorum, Motor silk in yağ ile alakası yoktur.
    Yok yıpranmış motora işler, yok yıpranmamış motora işlemez diye birşey de yoktur. Her motor bloğunun içine girer ve sürtünmeyi azaltır. Üreticisi bunu söylüyor ve biz kullananlarada inanmak düşüyor. İnanmayan alır test eder görür.
    Çeşitli yap katkılarını karıştırıp kullanmak illaki zararlı olabilir. yada olmaz orasını bilemem. Ama bor motor katkısından aldığım faydayı ben 22 senedir hiç bir yağ katkısı yada motor yağından almadım..

    Zira, 20 bin km deyken 2008 toyota dizel aracıma koydum. şimdi 60 binde. hala memnunum.. 13 binde almıştım, ilk 7 bin km azap çektirdi bana toyota. Gitmez, yokuşta yeterli performansı sağlamaz vs... Bor u koydum, 3.000 km sonra, ki üretici böyle diyor ve bence doğru, araçta performans arttı.
    eminim zira 6.8 yakan araç 5.8 lere indi. gaza basınca toparlama süresi kısaldı. 180 i geçemezken araç 190 km hıza kolay çıkmaya başladı. hatta 30 bin kmden sonra triyer zinciri ses yaptı, 11 parça değiştirildi, araçta değişen birşey olmadı. ben bu onarımdan rahatsız oldum. titreşimli çalışıyor diye servisin başına ekşidim. aynı model ve özellikte 2 araç getirdiler. onlar daha fazla titreşimli çalışıyordu. yan yana test ettik, ben ikna oldum.

    tüm bunlara güvenip 35 yıllık diğer arabama koydum. önceleri birşey olmuyor doğru, ama 1000 km den sonra 3000 kmye kadar bor motor içine işliyor. henüz 3000 e ulaşamadığım halde araç egsoz muaynesinden başarı ile geçti ki eskiden kesinlikle bu kadar kolay geçmezdi. yavaş yavaş performansın arttığını ve çekişin düzeldiğini gördüm.

    şimdi arkadaşlar diyecek ki, eski araç normal. değil. motoru süper durumdadır benim klasiğin. laf ettirmem..

    sonra baldızın 2009 golf üne koydum. şimdi araç uçuyor durduramıyorum diyor. 2006 corollası olan arkadaş koydu zor bela..
    sık sık adapazarına gider gelir. eskisinden daha iyi ve 200 e daha rahat ulaşıyorum diyor.

    eniştem raw4 üne koydu. ustam 2 kutu koyucan dedi.. rav4 lerde öyle oluyormuş. koyduk.. yakıt düşmüş, araç fişek gibi gidiyormuş. hala performans kaybı duymadım.

    yine eniştemde 33 senelik başka bir klasik var, ondada var. çok kullanmıyor farkı göremedim dedi. ama zamanla 3000 km ye ulaşınca görecek eminim.

    sonuç olarak bu motor silk i bana öneren ustam sadece bir araçta sorun yaşamış, 2002 den bu yana.. ondada bir hata olmuş neydi hatırlamıyorum. ama tek araçta olmuşsa istatistiki durum çok başarılı demektir ki ondada koyarken hata yapmışlar sanırım.

    onca sorun yaşadığını söyleyen arkadaşlar, biraz tesadüf, birazda farklı yağ katkıları kullandığınız için olabilir..

    ben ne motor silk, ne de borpower satıcısıı yada üreticisiyim, onu söyleyim. borpower da hiç kullanmadım. sadece motor silk kullandım ve hem ben, hemde tavsiye ettiklerim hiç şikayet etmedi..

    bu kullanımlar kesinlikle blimsel araştırma değildir. ancak üreticilerin teorik ve pratik söylemlerini desteklemektedir.

    Son kez terar söyleyeyim, bor motor katkısıdır, yağ katkısı değil. ikisi birbirindne farklı.. yağ katkısı koyarken yağı eksik koymanız gerekir. motor silk koyarken yağınız tam olacak. asla eksik yağ koymayacaksınız. çünkü yağ ile alakası yok..

    ŞİDDETLE TAVSİYE EDERİM, KORKMADAN KULLANABİLİRSİNİZ..

    Saygılar..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: AO

    Bor katkılarını 80 ila 100 bin kmden önce koymanın hiç bir artısı yoktur. Bor katkısının mantığı motor içindeki minik çeperlere yapışarak orayı düzleştirmek yani bir nevi yama yapmaktır. Eski olmayan motorda tanecikler tutunacak yer bulamayacağından motorun en alt kısmına çökerler ve bazıları burada kristalleşirler yada yine krankmilindeki boşluklara dolarak sertleşirler ki bu motor için istenmeyen bir durumdur. ilk başlarda etksinin olumlu gibi gözükmesinin sebebi içindeki kaydırıcı kimyasallardır. Bu kimyasallar zamanla özelliğini yitirir arda kalan bor tanecikleri olur olmaz yerlere dolar ve sürtünme direnci oluşturmaya başlar. Mekanikte her direnç artı bir kuvvet gerekliliği ve aşınma demektir.

    Kısaca yeni motora yağ dışında hiç bir kimyasal konulmamalıdır.
    Kimyasal enjektor temizleyicilerde temelde motor ömrü boyunca 1 veya 2 kezden daha fazla kullanılmamalıdır çünkü bunların içindeki çözücülerde yakıtla birlikte motora püskürtülür yani bu kimyasal aslında motorun yağ yakmasına sebeb olur dolayısıyla aşınmayıda hızlandırır.



    işte güzel cevap budur




  • Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cosef


    quote:

    Orijinalden alıntı: AO

    Bor katkılarını 80 ila 100 bin kmden önce koymanın hiç bir artısı yoktur. Bor katkısının mantığı motor içindeki minik çeperlere yapışarak orayı düzleştirmek yani bir nevi yama yapmaktır. Eski olmayan motorda tanecikler tutunacak yer bulamayacağından motorun en alt kısmına çökerler ve bazıları burada kristalleşirler yada yine krankmilindeki boşluklara dolarak sertleşirler ki bu motor için istenmeyen bir durumdur. ilk başlarda etksinin olumlu gibi gözükmesinin sebebi içindeki kaydırıcı kimyasallardır. Bu kimyasallar zamanla özelliğini yitirir arda kalan bor tanecikleri olur olmaz yerlere dolar ve sürtünme direnci oluşturmaya başlar. Mekanikte her direnç artı bir kuvvet gerekliliği ve aşınma demektir.

    Kısaca yeni motora yağ dışında hiç bir kimyasal konulmamalıdır.
    Kimyasal enjektor temizleyicilerde temelde motor ömrü boyunca 1 veya 2 kezden daha fazla kullanılmamalıdır çünkü bunların içindeki çözücülerde yakıtla birlikte motora püskürtülür yani bu kimyasal aslında motorun yağ yakmasına sebeb olur dolayısıyla aşınmayıda hızlandırır.



    işte güzel cevap budur


    Neye göre ve kime göre güzel? doğruluğunun kanıtı var mı?
    Tamamen kişisel yorumdan öteye gidemeyenbir yorum bigi duruyor.
    bahsi geçen çöküntü nedir allaşkına? yağda çöker bubahsedilen yere? nano teknolojiden bahsediyoruz. kim nereye çökecek alaşkına?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?


    Hepsi içten yanmalı tabii ki, fakat tüm motorlar aynı olsa sanayideki her usta her araçtan anlardı değil mi?

    Şöyle ifade etmek gerekirse, içten yanmalı 4 zamanlı motorların hepsinde krank, yağ pompası, piston, gömlek, yatak, silindir kapağı, sübap, kam mili vardır. Fakat hiçbirisi birbirinin aynı değildir. Yağlama odaları, yağ, kanallarından tutun aklınıza gelen her şey farklıdır. Kimi turbo beslemelidir, kimi atmosferiktir, kimi superchargelıdır. Turbo beslemelide ekstra turbo yağlama sistemi vardır. Aynı zamanda silindir kapaklarında ciddi farklılıklar vardır. DOHC, SOHC, alttan kam milli, yağlı itici, yağsız itici kullananlar, vtec, vvti, mivec, vanos sistemi olanlar, olmayanlar vs. vs. uzar gider yani.

    Yan yana iki apartman gibi düşünün, ikiside sonuçta apartmandır fakat hepsinin daire yapısı odaları, merdivenleri her şeyi farklıdır. Biraz daha detaya girersek konu başlığının dışına çıkacak, hala merak ettiğiniz teknik detaylar var ise farklı bir başlıkta vakit buldukça irdeleyebiliriz.

    İyi forumlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?


    Hepsi içten yanmalı tabii ki, fakat tüm motorlar aynı olsa sanayideki her usta her araçtan anlardı değil mi?

    Şöyle ifade etmek gerekirse, içten yanmalı 4 zamanlı motorların hepsinde krank, yağ pompası, piston, gömlek, yatak, silindir kapağı, sübap, kam mili vardır. Fakat hiçbirisi birbirinin aynı değildir. Yağlama odaları, yağ, kanallarından tutun aklınıza gelen her şey farklıdır. Kimi turbo beslemelidir, kimi atmosferiktir, kimi superchargelıdır. Turbo beslemelide ekstra turbo yağlama sistemi vardır. Aynı zamanda silindir kapaklarında ciddi farklılıklar vardır. DOHC, SOHC, alttan kam milli, yağlı itici, yağsız itici kullananlar, vtec, vvti, mivec, vanos sistemi olanlar, olmayanlar vs. vs. uzar gider yani.

    Yan yana iki apartman gibi düşünün, ikiside sonuçta apartmandır fakat hepsinin daire yapısı odaları, merdivenleri her şeyi farklıdır. Biraz daha detaya girersek konu başlığının dışına çıkacak, hala merak ettiğiniz teknik detaylar var ise farklı bir başlıkta vakit buldukça irdeleyebiliriz.

    İyi forumlar.


    valla benim ustam hepsinden anlıyor..
    çok zor olmasa gerek.. sıkıştın mı parçaları değiştir olsun bitsin.. işçiliği ağır sadece..
    çok komplike sorunları serviler bile çözemiyor..
    mantık ve yapı aynı. kılcal farklılıkların motor katkısı olrak geçen bor için değişeceğini sanmam..
    yok sibopları zımparaladı vs.. yorumlarını pek anlayamıyorum. ben bor motor katkısına dokuntum.. sadece sıvı imajı veriyor. halbuki nano boyutlarda küçük parçaların zımpara etkisi yapması zaten çok makul de görünmüyor..
    kaldıki 250 ml lik katkı konduğunda yağ miktarı biraz artıyor, sonra yine normale dönüyor. muhtemelen denidiği gibi metal yapıya işliyor..

    aman neyse.. bor üreticileri babamın oğlu değil.. sadece çok faydasını gördüğüm için şiddetle tavsiye ederim o kadar..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?


    Hepsi içten yanmalı tabii ki, fakat tüm motorlar aynı olsa sanayideki her usta her araçtan anlardı değil mi?

    Şöyle ifade etmek gerekirse, içten yanmalı 4 zamanlı motorların hepsinde krank, yağ pompası, piston, gömlek, yatak, silindir kapağı, sübap, kam mili vardır. Fakat hiçbirisi birbirinin aynı değildir. Yağlama odaları, yağ, kanallarından tutun aklınıza gelen her şey farklıdır. Kimi turbo beslemelidir, kimi atmosferiktir, kimi superchargelıdır. Turbo beslemelide ekstra turbo yağlama sistemi vardır. Aynı zamanda silindir kapaklarında ciddi farklılıklar vardır. DOHC, SOHC, alttan kam milli, yağlı itici, yağsız itici kullananlar, vtec, vvti, mivec, vanos sistemi olanlar, olmayanlar vs. vs. uzar gider yani.

    Yan yana iki apartman gibi düşünün, ikiside sonuçta apartmandır fakat hepsinin daire yapısı odaları, merdivenleri her şeyi farklıdır. Biraz daha detaya girersek konu başlığının dışına çıkacak, hala merak ettiğiniz teknik detaylar var ise farklı bir başlıkta vakit buldukça irdeleyebiliriz.

    İyi forumlar.


    valla benim ustam hepsinden anlıyor..
    çok zor olmasa gerek.. sıkıştın mı parçaları değiştir olsun bitsin.. işçiliği ağır sadece..
    çok komplike sorunları serviler bile çözemiyor..
    mantık ve yapı aynı. kılcal farklılıkların motor katkısı olrak geçen bor için değişeceğini sanmam..
    yok sibopları zımparaladı vs.. yorumlarını pek anlayamıyorum. ben bor motor katkısına dokuntum.. sadece sıvı imajı veriyor. halbuki nano boyutlarda küçük parçaların zımpara etkisi yapması zaten çok makul de görünmüyor..
    kaldıki 250 ml lik katkı konduğunda yağ miktarı biraz artıyor, sonra yine normale dönüyor. muhtemelen denidiği gibi metal yapıya işliyor..

    aman neyse.. bor üreticileri babamın oğlu değil.. sadece çok faydasını gördüğüm için şiddetle tavsiye ederim o kadar..


    İşin aslı pekte öyle değil, Bor katkısı koyup nasıl çok faydasını gördünüz bilemem, net bir şekilde açıklayabileceğinizide sanmıyorum. Sadece size göre çok faydası olmuştur bu kişisel bir düşüncedir.

    Fakat vtec motora bor koyduğu için selenoidi tıkayan, aracım vtec açmıyor diye komple silindir kapağı söktürüp bor koyduğu için bin bişman olan insanlar tanıyorum. Bu yüzden her araca konulmaması konusunda dikkatleri çekiyorum.

    Fabrika tavsiyelerinin dışına çıkmak gereksiz fanteziden başka birşey değildir bana göre, eğer aracımın üreticisi Bor Katkısı kullanın diyor ise kullanırım, böyle bir tavsiyesi yoksa aracımı riske atmam.




  • 2000 model arabamızın 1,3 mpi motoruna kullanmalımıyız sizce? (Araç 178bin'de)


    edit:imla



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi wrath54 -- 7 Eylül 2011; 15:28:38 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?


    Hepsi içten yanmalı tabii ki, fakat tüm motorlar aynı olsa sanayideki her usta her araçtan anlardı değil mi?

    Şöyle ifade etmek gerekirse, içten yanmalı 4 zamanlı motorların hepsinde krank, yağ pompası, piston, gömlek, yatak, silindir kapağı, sübap, kam mili vardır. Fakat hiçbirisi birbirinin aynı değildir. Yağlama odaları, yağ, kanallarından tutun aklınıza gelen her şey farklıdır. Kimi turbo beslemelidir, kimi atmosferiktir, kimi superchargelıdır. Turbo beslemelide ekstra turbo yağlama sistemi vardır. Aynı zamanda silindir kapaklarında ciddi farklılıklar vardır. DOHC, SOHC, alttan kam milli, yağlı itici, yağsız itici kullananlar, vtec, vvti, mivec, vanos sistemi olanlar, olmayanlar vs. vs. uzar gider yani.

    Yan yana iki apartman gibi düşünün, ikiside sonuçta apartmandır fakat hepsinin daire yapısı odaları, merdivenleri her şeyi farklıdır. Biraz daha detaya girersek konu başlığının dışına çıkacak, hala merak ettiğiniz teknik detaylar var ise farklı bir başlıkta vakit buldukça irdeleyebiliriz.

    İyi forumlar.


    valla benim ustam hepsinden anlıyor..
    çok zor olmasa gerek.. sıkıştın mı parçaları değiştir olsun bitsin.. işçiliği ağır sadece..
    çok komplike sorunları serviler bile çözemiyor..
    mantık ve yapı aynı. kılcal farklılıkların motor katkısı olrak geçen bor için değişeceğini sanmam..
    yok sibopları zımparaladı vs.. yorumlarını pek anlayamıyorum. ben bor motor katkısına dokuntum.. sadece sıvı imajı veriyor. halbuki nano boyutlarda küçük parçaların zımpara etkisi yapması zaten çok makul de görünmüyor..
    kaldıki 250 ml lik katkı konduğunda yağ miktarı biraz artıyor, sonra yine normale dönüyor. muhtemelen denidiği gibi metal yapıya işliyor..

    aman neyse.. bor üreticileri babamın oğlu değil.. sadece çok faydasını gördüğüm için şiddetle tavsiye ederim o kadar..


    İşin aslı pekte öyle değil, Bor katkısı koyup nasıl çok faydasını gördünüz bilemem, net bir şekilde açıklayabileceğinizide sanmıyorum. Sadece size göre çok faydası olmuştur bu kişisel bir düşüncedir.

    Fakat vtec motora bor koyduğu için selenoidi tıkayan, aracım vtec açmıyor diye komple silindir kapağı söktürüp bor koyduğu için bin bişman olan insanlar tanıyorum. Bu yüzden her araca konulmaması konusunda dikkatleri çekiyorum.

    Fabrika tavsiyelerinin dışına çıkmak gereksiz fanteziden başka birşey değildir bana göre, eğer aracımın üreticisi Bor Katkısı kullanın diyor ise kullanırım, böyle bir tavsiyesi yoksa aracımı riske atmam.


    söyledim faydasını.. 6.8 yakan araç 5.8 e indi.. şehir içinde ortalama. deli yoğun trafikte 7.2 lt iken 6.2 ye indi..
    180 km/h ı zor bulurken 190 a kolay çıkar oldum.. bunlar boş veriler değil..
    ayrıca aracın yokuş çıkış kapasitesinin arttığını hissettim. evet bu his, ama farkedecek kabiliyettte olduğum kanısındayım.. bu kanıya hem alaylı hem eğitimli olmam katkıda bulunmuştur muhtemelen..
    sizin bahsettiğiniz katkı hangisi allaşkına? motor silk mi? merak ettim doğrusu..
    zira ben rav4 de, golfte, corollada, auris te, mercedes te, hatta yerli malı anadol da denedim, farkı hissettim.. bunun içinde belirgin yakıt harcamalarını hesapladım.
    anadol da egsoz muaynesini, sarsıntı ve performans testini yaptım.. öncesi ile sonrası arasında fark gördüm.. bu fark %5 civarı kabul.. ama hissettriyor. daha ne olması gerekiyor ki?
    ayrıca vtec motor konusunu araştırıcam..

    bu arada mitsubishi alan bir tanıdığımın arabasına serviste koymayı teklif etmişler. o istememiş. sorun olmaz marka tavsiyesidir denilmiş..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Killer Loop -- 7 Eylül 2011; 22:22:50 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: wrath54

    2000 model arabamızın 1,3 mpi motoruna kullanmalımıyız sizce? (Araç 178bin'de)


    edit:imla


    bence kullanılabilir.. tereddütsüz..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: wrath54

    2000 model arabamızın 1,3 mpi motoruna kullanmalımıyız sizce? (Araç 178bin'de)


    edit:imla


    bence kullanılabilir.. tereddütsüz..


    Hangi ürün tavsiye edilir peki? model adı vs..
  • bu bor katkısını yakıt satan istasyonun "abi yeni geldi herkes alıyor iyi bişey sizde alın kara dumanı keser" tavsiyesiyle alıp 137bin km deki focus2 1.6tdci aracımıza koyduk. bir süre sonra kara duman daha da arttı, marş süresi 2 saniye uzadı tek marşta alan araç gıv gıv çevirmeden marş almamaya başladı. komple depoyu bitirdikten sonra depo yıkandı, 1 depo shell gtl ile doldurup bir de enjektör temizleyici koyduk, o depo bittikten sonra totalden excellium euro dizel doldurduk ve yine enjektör temizleyicisi ile doldurduk şuan kara duman iyice azaldı. bir daha asla bor ve benzeri şeyleri koymam koyulmasını da tavsiye etmem.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tyler Durden -- 7 Eylül 2011; 23:12:03 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: wrath54


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: wrath54

    2000 model arabamızın 1,3 mpi motoruna kullanmalımıyız sizce? (Araç 178bin'de)


    edit:imla


    bence kullanılabilir.. tereddütsüz..


    Hangi ürün tavsiye edilir peki? model adı vs..


    benim tavsiyem motor silk.
    ama bor power da olaiblir belki denemedim..
    yalnız ince bir ayrıntı, yağ katkısı değil, motor katkısı unutmayın..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tyler Durden

    bu bor katkısını yakıt satan istasyonun "abi yeni geldi herkes alıyor iyi bişey sizde alın kara dumanı keser" tavsiyesiyle alıp 137bin km deki focus2 1.6tdci aracımıza koyduk. bir süre sonra kara duman daha da arttı, marş süresi 2 saniye uzadı tek marşta alan araç gıv gıv çevirmeden marş almamaya başladı. komple depoyu bitirdikten sonra depo yıkandı, 1 depo shell gtl ile doldurup bir de enjektör temizleyici koyduk, o depo bittikten sonra totalden excellium euro dizel doldurduk ve yine enjektör temizleyicisi ile doldurduk şuan kara duman iyice azaldı. bir daha asla bor ve benzeri şeyleri koymam koyulmasını da tavsiye etmem.


    Selam Tyler Durden,
    1997 de depo temizler, karbüratörü temizler diyen benzinciyi dinleyip koyduktan sonra karbüratörümün tıkanmasına sebep olan benzer bir katkıdan bahsediyorsun sanırım..
    tekrar etmekte fayda var, bu topicte bir arkadaş da yazmış yukarılaerda ve ben de kendisine katılıyorum, depoyu temizleyen tek şey söküp çalkalayıp iyice boşaltmaktır. başka şey temizlemez.. yok temizlese bile depo içindeki parçaları eritebilyorsa arabanın yakıt aksamınıda eritir..

    benim bahsettiğim motor katkısı.. bak dikkat et, yağ yada yakıt katkısı demiyorum.. yıllarca yağ katkısıda kullandım ne zarar ne yarar gördüm o ayrı.. ama bor motor katkısı ile tanışınca hepsinden vaz geçtim..

    lütfen diğer katkılar ile karıştırmayalım..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Killer Loop -- 8 Eylül 2011; 7:58:42 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?


    Hepsi içten yanmalı tabii ki, fakat tüm motorlar aynı olsa sanayideki her usta her araçtan anlardı değil mi?

    Şöyle ifade etmek gerekirse, içten yanmalı 4 zamanlı motorların hepsinde krank, yağ pompası, piston, gömlek, yatak, silindir kapağı, sübap, kam mili vardır. Fakat hiçbirisi birbirinin aynı değildir. Yağlama odaları, yağ, kanallarından tutun aklınıza gelen her şey farklıdır. Kimi turbo beslemelidir, kimi atmosferiktir, kimi superchargelıdır. Turbo beslemelide ekstra turbo yağlama sistemi vardır. Aynı zamanda silindir kapaklarında ciddi farklılıklar vardır. DOHC, SOHC, alttan kam milli, yağlı itici, yağsız itici kullananlar, vtec, vvti, mivec, vanos sistemi olanlar, olmayanlar vs. vs. uzar gider yani.

    Yan yana iki apartman gibi düşünün, ikiside sonuçta apartmandır fakat hepsinin daire yapısı odaları, merdivenleri her şeyi farklıdır. Biraz daha detaya girersek konu başlığının dışına çıkacak, hala merak ettiğiniz teknik detaylar var ise farklı bir başlıkta vakit buldukça irdeleyebiliriz.

    İyi forumlar.


    valla benim ustam hepsinden anlıyor..
    çok zor olmasa gerek.. sıkıştın mı parçaları değiştir olsun bitsin.. işçiliği ağır sadece..
    çok komplike sorunları serviler bile çözemiyor..
    mantık ve yapı aynı. kılcal farklılıkların motor katkısı olrak geçen bor için değişeceğini sanmam..
    yok sibopları zımparaladı vs.. yorumlarını pek anlayamıyorum. ben bor motor katkısına dokuntum.. sadece sıvı imajı veriyor. halbuki nano boyutlarda küçük parçaların zımpara etkisi yapması zaten çok makul de görünmüyor..
    kaldıki 250 ml lik katkı konduğunda yağ miktarı biraz artıyor, sonra yine normale dönüyor. muhtemelen denidiği gibi metal yapıya işliyor..

    aman neyse.. bor üreticileri babamın oğlu değil.. sadece çok faydasını gördüğüm için şiddetle tavsiye ederim o kadar..


    İşin aslı pekte öyle değil, Bor katkısı koyup nasıl çok faydasını gördünüz bilemem, net bir şekilde açıklayabileceğinizide sanmıyorum. Sadece size göre çok faydası olmuştur bu kişisel bir düşüncedir.

    Fakat vtec motora bor koyduğu için selenoidi tıkayan, aracım vtec açmıyor diye komple silindir kapağı söktürüp bor koyduğu için bin bişman olan insanlar tanıyorum. Bu yüzden her araca konulmaması konusunda dikkatleri çekiyorum.

    Fabrika tavsiyelerinin dışına çıkmak gereksiz fanteziden başka birşey değildir bana göre, eğer aracımın üreticisi Bor Katkısı kullanın diyor ise kullanırım, böyle bir tavsiyesi yoksa aracımı riske atmam.


    söyledim faydasını.. 6.8 yakan araç 5.8 e indi.. şehir içinde ortalama. deli yoğun trafikte 7.2 lt iken 6.2 ye indi..
    180 km/h ı zor bulurken 190 a kolay çıkar oldum.. bunlar boş veriler değil..
    ayrıca aracın yokuş çıkış kapasitesinin arttığını hissettim. evet bu his, ama farkedecek kabiliyettte olduğum kanısındayım.. bu kanıya hem alaylı hem eğitimli olmam katkıda bulunmuştur muhtemelen..
    sizin bahsettiğiniz katkı hangisi allaşkına? motor silk mi? merak ettim doğrusu..
    zira ben rav4 de, golfte, corollada, auris te, mercedes te, hatta yerli malı anadol da denedim, farkı hissettim.. bunun içinde belirgin yakıt harcamalarını hesapladım.
    anadol da egsoz muaynesini, sarsıntı ve performans testini yaptım.. öncesi ile sonrası arasında fark gördüm.. bu fark %5 civarı kabul.. ama hissettriyor. daha ne olması gerekiyor ki?
    ayrıca vtec motor konusunu araştırıcam..

    bu arada mitsubishi alan bir tanıdığımın arabasına serviste koymayı teklif etmişler. o istememiş. sorun olmaz marka tavsiyesidir denilmiş..



    Sorunu yaşayan arkadaş hangi marka kullandı bilmiyorum, ama bor power yada motor silk arasında çok fark olacağını sanmam. Krank tarafında faydalı olabilir fakat vtec sistemi çok ince kanallardan yağ basıncıyla çalıştığı ve selenoid tetiklemeli olduğu için VTI araçlarda sorun yaşanıyor. Sizde araştırabilirsiniz.




  • Şimdi motor katkısı falan diye süslemeye çalışılsa da, en nihayetinde yağ katkısıdır bu ürünler. Motorsilk isimli ürün kendi sitesinde "Araçlarda 0 km sonrası 8000 km yapıldıktan sonra motor alışımı süresi sonrasında motor Yağına ilave edilir. " diye tanıtımını yapıyor. Tutunacak yüzey bulamaması sonucu çökelti oluşturması, vtec gibi kılcal borularda yığılmaya veya korozyona sebep olması, mıknatıslama etkisi yüzünden geç marş alımı gibi bir ton sorunu da yanında getirmesi muhtemel. Bu problemler oluşursa da sorunu araca atacaklar ve hiçbir hak talep edemeyeceksiniz. Ayrıca tavsiye edilen yağ yoğunluğunu bozduğunuz için her motora kesinlikle yağ yaktırır, hiçbir istisnası yok bunun.

    En temel olarak bahsettikleri işi gerçekten sorunsuz yapıyor olsa, uçakları bunlarla yıkarlardı, arabaya koymak için ürünü bulamazdınız bile havayolları şirketlerinden. Komple yağı ve filtreyi değiştirdiğiniz için oluşan farkları bu ürün yaptı diye algılıyorsunuz sadece.

    Ayrıca NNT şirketinin BORPOWER marka ürünü bahsettiği akreditasyonlara sahip olmadığı için reklamlarının durdurlması cezası almıştır:http://www.resmi-gazete.org/gundem/duyurular/reklam-kurulu/reklam-kurulu-163--basin-bulteni.html

    "2008/250- NNT Nanoteknoloji Bor Ürünleri ve Seramik Malzemeler Ar-Ge Sanayi Tic. A.Ş. adlı firmaya ait tanıtım broşürlerin ve anılan firmanınwww.nnt.com.tr adresli internet sitesinde yer alan "S 250 Gold, Marine, Nanolube, MS 250, MS 600, GBX" adlı ürünlere ilişkin tanıtımlarda yer alan "BORPOWER ® bor elmas tozu (MCDP) ve nanobor´un eşsiz özelliklerinden yararlanarak hareketli motor parçalarındaki Sürtünmeyi yüzey kaplama ve bilye yatağı etkisi ile en az seviyeye indirir. BORPOWER ®'nin etkinliği aktif maddelerinin (MCDP ve nanobor) nanokristal özelliklerinden kaynaklanır. Bu nano parçacıklar NNTnin üstün tecrübe ve birikimi ile benzeri olmayan nano teknolojik yöntemlerle üretilmiştir. BORPOWER ® kati yağlayıcılar sınıfındaki en etkili Nano yağlayıcı katkı maddesidir. Örneğin içerdiği aktif maddelerden biri olan nanobor katı yağlayıcı maddeler arasında en düşük sürtünme değerine sahiptir (…)" şeklindeki ifadeleri ispatlar nitelikteki 'bilimsel' çalışmaların gerçeği yansıtmaması dolayısıyla bahsi geçen tanıtımların tüketicileri aldatıcı nitelikte olması gerekçesiyle Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik'e uygun olmadığına,

    Bu durumun, 4077 sayılı Kanun'un 4822 sayılı Kanun'la değişik 16 ncı maddesi hükmüne aykırı olduğuna, reklam veren NNT Nanoteknoloji Bor Ürünleri ve Seramik Malzemeler Ar-Ge Sanayi Tic. A.Ş. hakkında anılan reklamları durdurma cezası verilmesine karar verilmiştir."

    Eğer 90'lı yılların ilk yarısından kalma veya daha eski bir aracınız varsa, arıza durumunda aracı değiştirecek maddi gücünüzde varsa, bu ürünleri deneyin. Binlerce insan bu katkı maddesi yüzünden yaşadıkları sorunu ceplerinden ödeyerek tamir ettirmek zorunda kaldı, şikayet sitelerinde hatta bu forumda bile örneklerini görebilirsiniz.




  • Öncelikle ben bor üreticilerinin savunucusu değilim.
    Yaşadığım tecrübeleri anlatıyorum.
    40 yaşını çoktan aştım, 25 senedir ehliyetim var, kendimi bildim bileli ailemde araba var, sürekli arabalarla uğraştım, hatta motor indirdim şanzıman topladım hobi olarak...
    Ayrıca mühendisim.. iyi bir gözlem ve analitik düşünceye sahibim..
    Bunları neden anlatıyorum, çok basit, yağ ve yağ filtresi değişimi ile aracın performansının artmayacağını, arttı sanılmasınında hiç bir veriye dayanmadığı aşikardır. Zira belirtilen km lerde yağ ve yağ filtreleri zaten bıçakla kesilmiş gibi özelliklerini yitirmezler..
    yıllarca yağ filtresi ve yağları zamanında nerken değiştirip pek çok test yaptım. Kullandığım yağ katkılarının haddi hesabı yok. hiç bir fark tespit edemedim. Ne aracın yakışında, ne gidişinde, 0-100 km hızlanmasında..

    Şimdi gelelim sadede,
    yağ ve filtre değişiminden kaynaklı performans olup olmadığını hissetmek olmaz. veri gerekli.. bu hisler yanıltıcıdır..
    yağ katkısı olsa her yağ değişiminde yeniden konulması gerekir.. bor ilk yağ değişiminde konur, 3000 km sonra devreye girer, katkısı başlar. yağ dğeişimi ile kayıp olmaz.
    ilk testimde araçta normal lastik vardı. bor dan 2500 km sonra kar lastiği taktım. kar lastiğini takmadan önce
    şehir içinde yoğun trafikte (araç toyota d4d dizel motor) 7.2 yakıyordu. kar lastiğini takınca 7.7-7.8 e çıkması beklenir.. sürtünme arttığı için. ama öyle olmadı.. 7.6 bile olmadan ilk depoda 7.2 de kaldı yakış.
    hatta 7 lere düştü.. şaşırdım tabi..
    sonra kar lastiğini çıkarınca 6.2 yoğun trafik, 5.8 normal trafik harcamasına döndü.. işte bilimsel veri..
    peki ya performans. 0-100 12-13 sn den 11 e yaklaştı.. ama, gel gelelim yokuş yukarı gaza basınca verdiği tepkiye.. işte bu hissedilir derecede arttı.. ama veri yok elimde.. hislerime güvenirim zira bordan önce aracı 7 bin km kullanıp hergün ızdırap çekmiştim.. öncesinde 4 sene başka marka dizel aracımda bor u bilmiyordum, ama aracın performansı d4d den çok daha iyiydi onu biliyorum.

    sonra 77 model yaşı eski, ama motoru daha 30 bin km de tertemiz aracıma uyguladım.. 3000 km yi tamamlayamadım belki ama her sene girdiğim egsoz muaynelerinden çıkamamaktan bıkmıştım.. bu bitti.. alın işte veri. ilk girişte temiz çıktı araç.. sonra yavaş yavaş yokuş tırmanışı değişti.. tazı gibi oldu..
    peki bu değişim sırasında yağ ve filtresini değiştirdim mi? hayır..
    bir ara -6 derece oldu istanbul. eskiden aracım bu ısıyı bırak 0 derece olsa çalıştırana dek perişan olurdum. tek dokunuşta marşa bastı. -6 da özellikle denemiştim meraktan. hem dizel hem benzinli aracım ilk marş basımında sorun çıkarmadı..

    d4d motorlu aracımda bor dan sonra 40 bin km yaptım, 4 defa yağ ve filtre değiştirdim. her değişimde fark hissetim mi? hayır..
    180 km saat hıza ulaşırken ıkınan araba, bordan sonra 190 km saate rahat ulaştı mı? evet.. peki uzun süre bu hızda kalmaya başardı mı, evet..

    sonra bu testler akabinde antika aracıma koydum. sonra arkadaşlarımın ve akrabalarımın arabalarına..
    hiç biri şimdiye kadar teşekkürden başka bir şikayette bulunmadı..

    gelelim şu resmi gazetede bahsedilen borpower markasına.. şimdiye kadar markayı kötülemek için söylememiştim. sadece borpower ı bilmem demiştim.. bu resmi gazate ilanından sonra söylemeliyim ki bana motorsilk i öneren ustam borpower dan uzak durmamı söyledi evet. açıklamasıda netti, borpower bor tanelerini bahsettiği gibi nano boyutta küçültemediği için araçlarda soruna sebep oluyor, uzak dur..
    ama motor silk öyle değil demişti.. bence haklı.. ben daha zararını görmedim..

    bu sebeple reklam üst kurulu yasaklamış olaiblir.. zira gerekçe net değil..

    bende toyota nın mmt sistemini reklam denetim üst kuruluna bildirdim. "çıkarım senle her yola" sloganı doğru değil, mahmeke kararı var, karar ektedi, araç yokuş çıkamıyor dedim.. gelen cevap komikti. münferit olay genel birşey yok. halbuki tüm mmt lerde sistem hatası olduğu bilirkişi raporlarında belirtilmiş..
    bu sebeple reklam kurulunun kararlarına çokta makul bakamıyorum...

    neticede, benim kullandığım araçlarda motorsilk bor motor katkısından aldığım faideler bunlar..

    bahsettiğin gibi 90 ların ilk yarısıdan daha eski 2 aracım var. biri eniştemin. 90 lardan çok daha yeni 5 araçta da denedim. hala sorun göremedim? faydasından başka..
    toyota topiclerinde, özellikle auris topiğinde tavsiyeme uyup bor koyanlar oldu, hiç bir şikayetle bana geri dönmediler..

    bor tutunacak yüzey bulamaz, tortu olur söylemlerininde bilimsel hiç bir yanı yok.. zaten bu katkı metale işliyor, bor madeninin özelliğinden ötürü.. kılcal çizik veya tutunacak yer olmasına gerekyok.. o çiziklervarsada onları kapatıyor o ayrı tabi..
    ayrıca motorsilk in sayfasında 8000 km den sonra kullanın diye bir ibere görmedim? linki yollarsan sevinirim.
    sitede yazanlar aynen şöyle;

    Motorsilk yağın performansını geliştirmeye yada zenginleştirmeye çalışan bilinen yağ katkı maddelerinden değildir.
    Yağ katkı maddesi urunleri sık sık kullanılmalıdır çünkü atıl olduklarından kalıcı olmayan ve tortu bırakan yağlardır.
    Motorsilk ise en etkin aşınmayı engelleyen urun olduğu bağımsız laboratuar testleriyle kanıtlanmıştır ve makine bakımı bir makinenin hayatı boyunca sürer.
    Yani Bir kere kullandığınız takdirde 150.000 km aracınızı koruma altına alır.

    Boron CLS Bond®'lu MotorSİlk® bilimsel olarak dünyada yağlama teknolojisinin en önde geelenlerindendir.
    Yağ katkı maddesi içeren bir ürün değildir. Piyasadaki katkı maddeleri yağın kendisinin yağlama performansını geliştirmek için yağa eklenen Yağ katkı maddeleridir.
    Boron CLS Bond® technolojisi yağı düzeltmeyi amaçlamaz daha ziyade metal bileşimini tepkimeye sokar ve kovalan bag oluşturur ve metalleri onarır,
    mukavemetini arttırır, omrunu uzatır.


    sonuç;
    tekrar ediyorum ben bor üreticileri ile uzaktan yakından alakası olan biri değilim. sizler gibi araç sahibi olan sıradan bir vatandaşım. aracımın motornun ömrünü uzatmak için yıllarca pekçok ürün kullanan biriyim.. bor dan aldığım katkıyı küçümseyemeyeceğim için buraya yazma gereği duydum ve tavsiye ediyorum... bahsedilen vtec motorlarıda araştıracağım.. muhtemelen zarar vermiyordur. zira honda sahibi bir tandığımında kullandığını biliyorum..
    bu arada bor motor katkısı, uçak yıkama şampuanı değil.. kaldıki bu ürün nasa da mekikte kullanılmış ve bunu iddia eden firmayı nasa yalanlamamış..
    saygılar..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Killer Loop -- 8 Eylül 2011; 13:27:37 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*


    quote:

    Orijinalden alıntı: Killer Loop


    quote:

    Orijinalden alıntı: *President*

    Arkadaşlar her motorun mühendistik tasarımı farklıdır, bu yüzden üretici firma (bakın servis demiyorum) yani fabrika tavsiyelerinin dışında bırakın katıkıyı yağ dahi kullanmayın. Motor yağlama konusunda özellikle eksantirik ve sübap kısmında değişik ince yağlama portları kullanır. Bu motordan motora değişir, bu tip katlıkar yağın inceliğinde değişim gösterirler ise bu portlarda tıkanma olabiliyor. Örnek olarak BOR katkısı Honda Dohc vTec motorlarda direk vtec memelerinde tıkanma yapıyor. Bu yüzden üreticinin aracınızın kataloğunda belirttiği değerlerde orjinal yağ kullanmanızı ve motorun iç tasarımını bilmeden katkı maddesi kullanmamanızı tavsiye ederim. Katalogda 10-40 diyorsa 10-40. Daha fazla fanteziye gerek yok.


    ben pek anlayamadım? mühendislik tasarımı farklıdır derken? içten yanmalı motor değilmidir bunlar? nedir farklar?


    Hepsi içten yanmalı tabii ki, fakat tüm motorlar aynı olsa sanayideki her usta her araçtan anlardı değil mi?

    Şöyle ifade etmek gerekirse, içten yanmalı 4 zamanlı motorların hepsinde krank, yağ pompası, piston, gömlek, yatak, silindir kapağı, sübap, kam mili vardır. Fakat hiçbirisi birbirinin aynı değildir. Yağlama odaları, yağ, kanallarından tutun aklınıza gelen her şey farklıdır. Kimi turbo beslemelidir, kimi atmosferiktir, kimi superchargelıdır. Turbo beslemelide ekstra turbo yağlama sistemi vardır. Aynı zamanda silindir kapaklarında ciddi farklılıklar vardır. DOHC, SOHC, alttan kam milli, yağlı itici, yağsız itici kullananlar, vtec, vvti, mivec, vanos sistemi olanlar, olmayanlar vs. vs. uzar gider yani.

    Yan yana iki apartman gibi düşünün, ikiside sonuçta apartmandır fakat hepsinin daire yapısı odaları, merdivenleri her şeyi farklıdır. Biraz daha detaya girersek konu başlığının dışına çıkacak, hala merak ettiğiniz teknik detaylar var ise farklı bir başlıkta vakit buldukça irdeleyebiliriz.

    İyi forumlar.


    valla benim ustam hepsinden anlıyor..
    çok zor olmasa gerek.. sıkıştın mı parçaları değiştir olsun bitsin.. işçiliği ağır sadece..
    çok komplike sorunları serviler bile çözemiyor..
    mantık ve yapı aynı. kılcal farklılıkların motor katkısı olrak geçen bor için değişeceğini sanmam..
    yok sibopları zımparaladı vs.. yorumlarını pek anlayamıyorum. ben bor motor katkısına dokuntum.. sadece sıvı imajı veriyor. halbuki nano boyutlarda küçük parçaların zımpara etkisi yapması zaten çok makul de görünmüyor..
    kaldıki 250 ml lik katkı konduğunda yağ miktarı biraz artıyor, sonra yine normale dönüyor. muhtemelen denidiği gibi metal yapıya işliyor..

    aman neyse.. bor üreticileri babamın oğlu değil.. sadece çok faydasını gördüğüm için şiddetle tavsiye ederim o kadar..


    İşin aslı pekte öyle değil, Bor katkısı koyup nasıl çok faydasını gördünüz bilemem, net bir şekilde açıklayabileceğinizide sanmıyorum. Sadece size göre çok faydası olmuştur bu kişisel bir düşüncedir.

    Fakat vtec motora bor koyduğu için selenoidi tıkayan, aracım vtec açmıyor diye komple silindir kapağı söktürüp bor koyduğu için bin bişman olan insanlar tanıyorum. Bu yüzden her araca konulmaması konusunda dikkatleri çekiyorum.

    Fabrika tavsiyelerinin dışına çıkmak gereksiz fanteziden başka birşey değildir bana göre, eğer aracımın üreticisi Bor Katkısı kullanın diyor ise kullanırım, böyle bir tavsiyesi yoksa aracımı riske atmam.


    söyledim faydasını.. 6.8 yakan araç 5.8 e indi.. şehir içinde ortalama. deli yoğun trafikte 7.2 lt iken 6.2 ye indi..
    180 km/h ı zor bulurken 190 a kolay çıkar oldum.. bunlar boş veriler değil..
    ayrıca aracın yokuş çıkış kapasitesinin arttığını hissettim. evet bu his, ama farkedecek kabiliyettte olduğum kanısındayım.. bu kanıya hem alaylı hem eğitimli olmam katkıda bulunmuştur muhtemelen..
    sizin bahsettiğiniz katkı hangisi allaşkına? motor silk mi? merak ettim doğrusu..
    zira ben rav4 de, golfte, corollada, auris te, mercedes te, hatta yerli malı anadol da denedim, farkı hissettim.. bunun içinde belirgin yakıt harcamalarını hesapladım.
    anadol da egsoz muaynesini, sarsıntı ve performans testini yaptım.. öncesi ile sonrası arasında fark gördüm.. bu fark %5 civarı kabul.. ama hissettriyor. daha ne olması gerekiyor ki?
    ayrıca vtec motor konusunu araştırıcam..

    bu arada mitsubishi alan bir tanıdığımın arabasına serviste koymayı teklif etmişler. o istememiş. sorun olmaz marka tavsiyesidir denilmiş..



    Sorunu yaşayan arkadaş hangi marka kullandı bilmiyorum, ama bor power yada motor silk arasında çok fark olacağını sanmam. Krank tarafında faydalı olabilir fakat vtec sistemi çok ince kanallardan yağ basıncıyla çalıştığı ve selenoid tetiklemeli olduğu için VTI araçlarda sorun yaşanıyor. Sizde araştırabilirsiniz.


    sanıyla olmaz bu iş.. çok fark var emin ol..
    elinde net deneyler yoksa bence sansan iyi olur

    motorsilk in o ince kanallardan rahat geçmediğini iddia etmek çok doğru olmaz.. motorsilk yağa konur ama motora işler.. o kanallardan motor yağı geçiyorsa bor da geçer..




  • Geçer demekle de geçmiyor be hocam, BOR yüzünden sorun yaşayanlar REEL. Seninki ise sadece TEZ.

    Şu anda BOR konusunda faydalı olduğunu söyleyen veya aracında sorun yaşandığını söyleyen 2 ayrı görüş var. Bunun için BOR faydalıdır diyemez hiçkimse, bunun %100 kanıtlanması lazım ki BOR kullanımından sonra sorun yaşanma şikayetlerinin bitmesi lazım bunun için.

    Senin elinde net deney var mı? bir VTI araca doldurup bir sonraki yağ değişimine kadar kullanıp sonra memnun kalındığını ispatlarsanız benimde fikrim değişir. Tabi bu mümkün değil. Benim aracımda modifiye ECU var, aracın üzerindeki değerlerin hepsini görüyorum, motora giren havanın kaç santigrat derece sıcaklığında olduğuna kadar. Bor ürününü motoruma koyunca neler değişebilir? enjektörlere gelecek yakıtı bile ben kendim PC üzerinden ayarlıyorum yakıtım nasıl düşecek motor silk kullanınca?

    Bor şöyledir, bor böyledir, bunda nano teknoloji var, acayip bişi açıklamaları benim için yetmez. Teknik olarak bu ürünün kullanılması gerektiğine ikna olmam.

    Otomobil motoru makinadır dolayısı ile mekaniktir. Bor'un mekanik ve sürtünen yüzeylere yapışıp sürtünmeyi azalttığı savunuluyor. Peki bu ürün diğer makinelerde kullanılıyor mu? Sanayi makinaleleri, matbaa makinaleri, üretim tezgahları gibi bir sürü mekanik aşınmaya maruz kalan makine var onlarda kullanılıyor mu aşınmayı engellemek için?

    Bu tip kanıtların zamanla oturması lazım. Yeni çıkan ürünleri piyasaya tam oturmadan kullanmayı sevmiyorum bu yüzden yani yeterli kanıtlar sunulmadan şu anda Motor Silk şişesinin içinde BOR değil altında olsa aracıma koymam.

    Hem Bor Power ve Motor Silk arasındaki emin olmam gerek çok fark nedir açıklar mısınız?




  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.