"Ticaret" kavramını benden önce duymuş, benden önce yapmış eskiler elbette vardır. Tıpkı benim de bir kısım ticaret ehlinden önce ticaret yaptığım gibi. Yalnız altını çizeceğim : Kendi işi adına, benin kadar paket yapmış, müşteri ürünü sevk etmiş bir ticaret ehli olsa da, ürün temini, depolama, muhasebe, müşteri ilişkileri, ambalaj - sarf malzeme temini ve tecrübeye dayalı olup en ekonomik şekilde çalışmış değil bu ülke de evrenin hiç bir yerinde bulamazsınız. Bilgi , tecrübe konusunu teorik üüqolarak değerlendirmiyorum. Bilgisi, tecrübesi olan arkadaşların neler yaptığı ,yapabileceğini uygulamada görmek lazım geldiğini söyleyeyim. Amaç burada tecrübe yarıştırmak, ben iyiyim, o kötü olarak arkadaşların yanlışa gidecek değerlendirmelerinin ne kadar çok yanlış olduğunu da ifade edeyim.

Yusuf Has Hacip, bilgiyi kullanırsan büyür, yücelirsin; üqqbilgiyi paylaşırsan efsane olursun ,der...

Trendyol'da barkod bularak ürün yükleme bir dikkat sonucu bulduğum, bulduğumuz bir durumdu. Nasıl bir bilgi bu diye idrak etmek için o dönemlerde yaşanılanlar ölçüsünde Trendyol'da ticaret yapmak gerekir. Mağaza destek sistemi sesli yok, iki kişi dönüşümlü sadece.

Vatandaş " Daimon Keratin 100 Ml " sorguluyor, 50 liraya da 100 liraya da ilan çıkıyor. Üründeki barkod ile satış yapabiliyorsun ama aynı barkodla ikinci ilanı açamıyorsun. Uyanık ya mağaza sadece ben satayım, ilana, sanki babasının malı, kimse girip de satmasın... Fenomen mi gördünüz diyeceğim, cezaevine gitsek tamam , göreceğiz diyeceksiniz. (: Aynı ürün, farklı farklı ilanlarda 2, 3 katına satılıyor, ikinci, üçüncü ürün tek sepette alınıyor, kargo baremi uygulaması yok ortada... İyi, güzel bir öneri , kategorinin icraya yeni buluş diye yutturup yükseldikleri, reklamla imkansızlıkların sadece an meselesi olduğu dönemlere tanıklık ettim. Nasıl ürün almak, hizmet almak istediysem o hizmeti sundum. Sonrasında , işte çakmazonlar gibi kurslarla ticarete atılan, hızlı koşan ürünler için bayi, üretici kovalayan gençlerden ötürü uzak kaldım.3 yıla yakın. Ahlaksızlık, çakallık hususunda onlarca, yüzlerce, binlerce örnek gördüm, önlem almaya çalıştım. 6 sene önce 200 e aldığı ürünü, çalıntı olarak 100 alıp mağazaya iade etmeye kalkanların, nasıl saygı duyduklarını size anlatsam uçuklarsınız. Sistemi test etmişsen blirsin, yoksa ne anlatırsan anlat, bilmiyor ki... Araf 155 ve şuara suresi yaşanılan ortamın kalbine dokunmuş, anlatmıştı. Q aayaptığı yüzünden , cezalandırılacak mıydım? Onlar ki görmedikleri, duymadıkları şeyleri yazar, çizer, anlatırlar...

Otobüs şoförleri mola verince yolcunun durumunu ve bir de onların durumunu değerlendirin. Yolcunun hizmet aldığı garsonun, işletmenin şoföre verdiği hürmeti düşünün. Fenomen, seo, adsense reklam işi nereye getirdi biliyor musunuz? 100 numaralı Adam filmini bir daha izleyin.

Can sıkıntısı mı yoksa herşeyden uzak kaldığım bu süre çökertmedi desem yalan olur. Maddi anlamda bir şeylerin bir şeylere denk olması gibi yaşıyorum. Ürün, para, fason, üretim gibi bir problemim yok. Bulunduğum konum da köylü-çiftçi olmasına rağmen zengin...Şalvardan çıkarır o sezon (3-4 aylık)parası ile 3, 4 milyona ev alır,parsel alır, ki yılda en az 10 ay mahsul toplar. Ne onlar ben gibi ticarete yaklaşır ne de ben onlar gibi tarımla uğraşırım. Yeniden döneyim ticarete düşüncesi taşıyorum. 15 yılı geçmiş tecrübe, üretici, distribütör dostlukları , gerek Asya'dan gerek de Avrupa'dan hatırı sayılır rakamlarda ithalat yapmış ortamı deneyimlemiş olarak gözü kapalı yaparım da alasını yaparım, zaman kaybı beni endişelendiren bir sorun. Belki esas sorun, yeniden diğer mağzalarla, pazaryeri çalışanları, avukat ve hassasiyet taşımayan , günlük yaşayan kişilerle mücadele etmeyi düşünmek istemiyorum. 20 kişilik ekipleri ile 3,5 milyon aylık ciro çeken bir firmanın, marka olarak tescil edilmediği için bir ürünüme, emeğime hor gözle bakan ahlaksızlarla nasıl mücadele ettim tek başıma Allah bilir.

Hiç Amazon tecrübem yok (!) ve nedir ne değildir koyuldum işe. Bir markam onaydan geçti, diğer ili markadan biri hem şekil hem yazı olduğu için red geldi. Yeniden talepte bulundum. 3 marka için de müracaat etmedim. Bizdekilerin bakış açısı ile Amazon bakış açısı farklı.

Trendyol özelinde kalkıp marka tanıtcaksınız, 15 sn sürmüyor. Markanın tescil belgesi, hangi sınıfları kapsıyor gibi hususları sonradan öğreniyorsunuz. Amazon, marka tescili için önemli husus, marka bilgisinin üzerinde, ambalıjında olmasıdır. Günü birlik kaygılar ticareti çıkmaz sokağa götüreceğini adamlar biliyorlar. Onun için ki Amazon, mutfakta alınan kararın salonda, sahada uygulanmasını insan müdahalesi olmadan kontrol ediyor. Bir avuç dolar için kurs alan , video izleyen gençler, işletmesi olanlar takip etsinler başlığı. Paraları ceplerinde kalsın şimdilik...

İlk zamanlar e ticaret için şu sırayı vermiştim. Marka, Ambalaj, kargo ve matematik. Ülkemizde böyle iken, ambalaj malzemeler al, paketle vs vs... Amazon Fba için bu sıralamayı şu şekilde yapıyor olmamız lazım: 1. Marka, ürün/koli/lojistik anlamda max verim alacak şekilde matematik 2. sırada yer alıyor. Matematiğe nereden bakacağız burası önemli.

Bir kg demir bir kg pamuk hikayesini kaç sene önce duymuşuzdur. Şaşırtmaca olarak kaç kardeşe, çocuğa, kişiye, öğrencieye sormuşuzdur. Ağırlıkta tamam hacim ise farklı yaklaşmayı gerektirir.

Ürünü olan, bilen kişiler ne satacağı konusunda fikri olmayıp ürün bulmak için hareket edecekleri nokta burası.

Bir kg demir ile bir kg pamuk alsınlar, koysunlar kutu yahut kargo poşetine...Görsünler. Pamuk gibi hacimli olan bir ürün normal bir koliye 5 tane sığar, 15 ds ücreti alınır. Demir 15 tane sığar, yine o ücreti eder. O halde ben Amazon macerasına profesyonel gireceksem, seçeğim ürün bana en az kargo masrafı açmalı. Hem buradan Fba depoya gönderirken hem de müşteri siparişi için kargo masrafını, depo kiralık alanı masraflarını nicelik düşünmek zorundayız. Bu açıdan skor ,sayı önemli.