KatanaHero
=> Bir soru bir cevap :)
(29.7.2011 16:20:36)
Bu oyun gayet ve basit zaman zaman diğer forumlarda da oynanıyor. Oyunun mantığı şu, bir kişi soru soru soruyor ve diğeri yanıtlıyor. Yanıtlayan kişi de bir soru soruyor.
Başlatma düdüğünü ben çalıyorum:
En sevdiğiniz iki renk nedir?
Başlatma düdüğünü ben çalıyorum:
En sevdiğiniz iki renk nedir?
etusch
=> Bir soru bir cevap :)
(29.7.2011 16:42:40)
Hangi rengin hangi kullanım alanında olduğuna göre değiştiğinden bu soruya net bir cevap veremeyeceğim. Ama mesela yatak çarşafımda canlı renkleri severim. Hayır söylemesem bilemez kimse o açıdan yani 
Böyle durumlarda soru bulmak neden zor olur ?
Böyle durumlarda soru bulmak neden zor olur ?
KatanaHero
=> Bir soru bir cevap :)
(29.7.2011 17:02:42)
sen sor belki bilen biri çıkar 
en sevdiğiniz otomobil hangisidir?
en sevdiğiniz otomobil hangisidir?
vadu
=> Bir soru bir cevap :)
(29.7.2011 22:21:27)
Çarşambanın gelişi perşembeden belli olsaydı Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurdu. Yani çarşambanın gelişinden anlayacağınız kadarıyla perşembenin gelişine farklı bir bakış açısının insanların sıcaklar 
Bilgisayar veya playstationda en son oynadığınız oyun neydi?
Bilgisayar veya playstationda en son oynadığınız oyun neydi?
hevesimbenim
=> Bir soru bir cevap :)
(29.7.2011 22:56:16)
alonso 
madro
=> Bir soru bir cevap :)
(30.7.2011 13:40:26)
aşşa mahalleden maykıl.
baroş mu? elmander mi?
baroş mu? elmander mi?
vadu
=> Bir soru bir cevap :)
(30.7.2011 13:50:39)
Futbol olarak hiçbiri.
Filler neden büyük, gri ve kırışıklar? Çünkü ufak, beyaz ve yuvarlak olsalardı aspirin olurlardı. Ufak bir fil hayal ederek ona “ufak bir fil” diyebiliriz. Beyaz bir fil hayal ederek ona “beyaz bir fil” diyebiliriz. Kırışıksız bir fil de “kırışıksız bir fil” olur. Başka bir deyişle büyüklük, grilik ve kırışıklılık, Aristotelesin’in bir fili fil yapan şeyin olduğunu tanılama sınavını geçemez. Çünkü aspirin gibi ufak, beyaz ve yuvarlak bir şey bir fil olamaz ve böyle bir nesneyle karşılaştığımızda aklımıza “Hey, ağzına attığın bir aspirin mi yoksa alışılmamış türden bir fil mi?” diye sormak gelmez.
Filler neden büyük, gri ve kırışıklar? Çünkü ufak, beyaz ve yuvarlak olsalardı aspirin olurlardı. Ufak bir fil hayal ederek ona “ufak bir fil” diyebiliriz. Beyaz bir fil hayal ederek ona “beyaz bir fil” diyebiliriz. Kırışıksız bir fil de “kırışıksız bir fil” olur. Başka bir deyişle büyüklük, grilik ve kırışıklılık, Aristotelesin’in bir fili fil yapan şeyin olduğunu tanılama sınavını geçemez. Çünkü aspirin gibi ufak, beyaz ve yuvarlak bir şey bir fil olamaz ve böyle bir nesneyle karşılaştığımızda aklımıza “Hey, ağzına attığın bir aspirin mi yoksa alışılmamış türden bir fil mi?” diye sormak gelmez.
Sayfa:
[1]