Şimdi Ara

Eski araca yüksek vergi (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
78
Cevap
0
Favori
8.409
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: newmonarch

    İlginç bir haber. Yılbaşına yetiştirilmesi beni açıkcası ikilemde bıraktı çünkü şu aralar araba almayı düşünüyoruz.

    Bende ikilemde kaldım beklesekmi bilmiyorumki
  • Türikye G 20'de deniliyor da otomobil sahibi olma oranımız dünya ortalamasının (her 1000 kişiye ~240 otomobil) üzerinde değil. Bu görüntüde piyasayı geliştimenin tek yolu devletin gelirini dolaylı yoldan üreticiyle paylaşması olabilir. Araçların herhangibir özelliğinin iyileştirilmesi milli maliyetimizin artması demektir, tüketim maliyetinin artması piyasayı ancak daraltacaktır.

    Piyasadaki yeni araçların ucuzlayacağını değil, tersine fiyatlarının artacağını düşünüyorum. Piyasadan otomobil çekilince talep artacak, ithalatçılar fiyatları artıracak, üreticiler de onları takip edecektir. Çünkü 2008'deki ÖTV teşviğinde de böyle olmuştu. İthalatçılar piyasayı gelişitirmek yerine, kısa vadeli faydayı seçip basitçe fiyatları artırdılar.

    * * *

    Türkiye'deki üreticilerin sermaye kaynaklarının Türk olmadığını hatırlamak lazım. Çevre konusu da mutlak değil, içine girildiğinde çelişkili bulguların, farklı fikirlerin olduğu, değişik taraflara çekilebilen sakızlı bir konudur. En basit haliyle kesekağıdı veren doğada yok olduğunu, plastik torba veren de ağaç kesmediğini anlatır. Üreticilere bakarsanız her yeni şey çevrecidir, yeter ki biz satın alalım. Metal döküm üretimin, hem de hızlı üretimin çevreye zararı konusundan behseden olmaz. Nasıl oluyorsa ne kadar hızlı tüketirsek o kadar çevreci oluveriyoruz! Tüketirken çevreci olmak paradoksunu kabul ettirebilmek için reklam ajansları psikiyatriden faydalanırlar. Askerî eğitimdeki tekrarlı hareketler gibi tekrar eden reklamlar da beyinleri yeterince yıkamıştır... Çevreyi bilmem ama, ortalama bir tüketicinin beyni temizdir sanıyorum.

    Nitekim, bu "çevreciler"in hidro-karbon (HC) emisyonları 800 ppm'den 1200 ppm'e çıkarılınca hiç sesleri çıkmamıştı. Öyle ya, yakıtın pahallı olduğu bir pazara %80 oranında dizel sokarak pazar daha iyi kullanılabilirdi. Kritik bir emisyon %50 arttı ama kimsenin haberi bile olmadı. 2000 senesinde 800, 2010'da 1200 ppm. Bravo!

    Avrupa, emisyon normlarını çevreyi değil üreticilerini koruyacak yönde dünya normlarından ayırmıştır. Dünyada nitratlı oksitlerin (veya azot-oksit; NOx) ne kadar zararlı olduğu bilinir, dizel araçlar şehir içine sokulma-maya çalışılırken, Avrupa bu konuda gevşek davranır ve karbon dioksit (CO2) öncelikli bir değerlendirmeyi benimser. Buradaki antagoni kasıtlıdır. Konuya sakızlı dememin sebebi budur, kağıt-plastik örneğinde olduğu gibi birbiriyle ters orantı gösterebilen emisyon kalemleri vardır, her yol detaylardan habersiz kitlelere rasyonelmiş gibi gösterilebilir. Bizim de eksozda, politize edilmiş tekil bir kanbondioksit yerine, hangi emisyon diye sormamız bilinçli tüketimin gereğidir. Bu karışık ve stratejik halden dolayı çevre çözümü yetmez. Çevre politikamız olmalı.

    Tübitak ve ODTÜ'nün Ankara'da, İTÜ'nün de İstanbul'da nitratlı oksit emisyonlarının sağıksız seviyede yüksek olduğıunu gösteren bulguları olduğunu hatırlıyorum. Burada önce yapılması gereken "bizim çevremiz" için doğru yolun akademik kaliteyle belirlenmesidir.

    Sonra, terazimiz adil olmalı... Muayene istasyonlarında emisyon tertibatı halihazırda var. Dinamometre de var. Bu istasyonlarda emisyon cihazı fren testinde kullanılan dinamometrenin yanına getirilir ve emisyonlara yük altında bakılır. Böylelikle:

    1. Hem rolanti emisyonu, hem de arabaların sadece yeniyken gösterdiği "fabrika verisi" safsatalarından kurtulmış oluruz. Hiçkimse bir vidayı çevirerek veya bir kod girerek veya kara duman atan arabası yeni diye "çevreci" olmamış olur.
    2. Teste yönelik mühendislik, kameraya oynamak... İyi görünen fakat test dışı hızlarda veya şu-kadar-km sonra emisyon canavarı olan mühendislik biraz olsun denetlenir, üreticiler arasında da daha adil bir rekabet sağlanır. Ölçümlerimize güvendiğimiz oranda hacime dayalı vergiden vazgeçebiliiz. Evrensel verilerle beraber piyasa da evrenselleşir. Piyasa Avrupa ile dünya arasındaki daha iyi bir rekabetten fayda görür. (Gelecekteki G20 toplantılarında masaya daha güçlü oturabiliriz.)
    3. Şehirlerimizde ölçülebilir faydasını görürüz, Kadıköy'de veya Cinnah'ta kaldırımda yürürüken nefes alabiliriz. Çünkü üreticilerin sevgili hükümetleriyle belirlediği sakızlı ekonopolitik bir "çevre"ye göre değil, efektif emisyona göre kontrol sağlanır. (Avrupa'da kent havasındaki kalite, diğer gelişmiş ülkelere göre iyi bir seviyede değildir. Sadece problemi gözardı ediyorlar.)
    4. Araçların kullanım ömrü boyunca gösterdiği emisyon performansının istatistiği tutulabilir. Soğuk veya sıcak bir şehirde gelecekteki bir kirlilik sorununda önce ticariler mi, yoksa LPG mi, yoksa dizel mi... nereye müdahale edilecek bilgimiz olur. Bir süre sonra arabalarımız eski mi yeni mi beli olur. Afaki konuşmayız. (Gelecekteki G20 toplantılarında masaya daha güçlü oturabiliriz.)
    5. LPG kullanan vatandaş da, arabasını yenileyen de, yenileyip hor kullanan, veya eskisini yenisinden temiz tutan... herkes vergisini çevreci olduğu oranda daha az öder. Tüketici de üreticiden korunmuş olur. Sermayenin hangi noktadan sonra üreticiye aktarımı doğru veya yanlış hesaplayabiliriz.

    Yük altındaki emisyon ak koyunu kara koyunu belli eder. Endüstri ülkelerinin bağımsız olanları böyle yapıyorlar. Bunun maliyeti de şu anda sıfıra yakın olur. Altyapı hazır, kullanılmıyor sadece. Yalnız "çevre" tanımımızın millî olması çok önemlidir, çünkü bu konuda bilim tek bir şey söylemiyor, dünyada çevre konusunda devletler köşe kapmaca oynamaya çoktan başladılar. Standart belirleyici olabilenlerin dolaylı fakat yüksek karları olacak. Bunu geç olmadan farkedip akıllı refleksler geliştirmemiz gerek. Yoksa AB'nin abisi iki devletin aygıtı ve sadık pazarı olmaktan hiç bir zaman kurtulamayız.




  • @Karbon 12

    Katılıyorum. Bencede dizel motor konusunda özellikle , başından beri anlamadığım şeyler vardı. "E az karbon salınımı yapıyor" dendi ama dediğin gibi "ppm" miktarından bahseden yoktu.

    Zaten bu Avrupa'da bu kadar popüler olmasına ve Audi'nin zorla Abd'ye bunu sattırmasına rağmen Abd'de kullanılmaması herşeyi açıklar nitelikte. Daha öncede söylemiştim burayada yazayım, 2009'da bu konuyla ilgili tekrar bir yasa hazırladı Abd, hali hazıda satılan 1-2 dizel motorda böylece tarih oldu. ( Mercedes'in 3.0 crd motoru )
  • dün cine5 te otomobil programı vardı reno mais genel müdürü ibrahim aybar elektrikli fluence fiyatının fransa ile aynı olacağını ve önümüzdeki yıl vergi konusunda bazı gelişmeler olacağını söyledi
    bu konuşması kafamda soru işaretleri bıraktı 2011 yılında vergiler ciddi oranda düşürülürse zararımız çok fazla olur



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Performance. -- 8 Kasım 2010; 14:26:12 >
  • tüm bu söylenenler traş.. bu ülkede vatandaşlar fahiş fiyatlı ve içi boş araçlara binmek zorunda bırakılıyor.. ben mevcut aracımı asla değiştirmeyeceğim.. gerekirse 10 katı vergi alsınlar onu kullanacağım.. hükümete de koca bir
  • "yeni araca düşük vergi"
    ,,sanırım aslında istenen ve beklenen, dillendirilmeye çalışılan asıl husus:)))

    evet, vergiler direkt yada dolaylı olarak çok yüksek ülkemizde ,,ancak bu adaletsiz sistemi, başka bir adaletsiz sistem ile değiştirmek ne kadar doğru orası ayrı..:)
    ,,
    bizim gibi ,gelişmekte olan görünümlü aslında pek de gelişmemiş ,teknolojisi taşıma suyu ile dışarıdan gelen ülkelerde ,,ikinci el çok önemlidir..yani bir aracı aslında 3-5 kişi birlikte anca alabiliriz..ilk alan birkaç sene kullanıp "ikinci sahibine" paslar o da bir sonrakine..herkes yaklaşık kullandığı kadar (istisnasıda bol:)) ) öder ..yani,piyasada 0km alıp 1-2 sene kullanıp fazla değer kaybetmeden satan bir kesim olduğu gibi,,2-3 yaşında alıp birkaç yıl sonra satmayı seven br kesimde mevcut..vs vs..
    ,,hani eski ve mütevazi fiyatlı araçlara , can yakan vergiler koyduğunuz an, ikinci el kademeli olarak hakgetire :))) kime yarar giriş sınıfı 0km ...




  • Şu an en çok merakla beklenen elektrikli araçların nasıl vergilendirileceği. Motor hacmi gibi kavram farklı elektrikli araçlarda. Autoshow fuarında firmaların temsilcileriyle yaptığım görüşmelerde otomotiv markalarının beklentisi bu. Bunun netleşmesi demek elektrikli araçların pazarda satılabilir olması demek. Bir diğer alternatif elektrikli araçlarla birlikte kyoto protokolüne imza atılması, araçlarda co2 oranlarının artık zorunlu olarak tüm basılı ve görsel metaryelde olmasıyla da beraber kapsamlı bir değişim olacağı beklentisi. Ancak benim beklediğim mevcut kazanç kapısı olan ÖTV ve KDV ile ilgili çok önemli değişiklik yapılmadan CO2 emisyonu miktarınca temiz araçların teşvik edileceği. Çünkü hybrit araçlarda var. onları da kapsayan hakkaniyetli tek kriter emisyon oranlarıdır bana göre. Çünkü büyük hacimli motorlu araçların Co2 oranları yüksek küçük hacimli araçların co2 oranı düşük. Hybrit araçlarda şuan ki araçların daha da altında. Elektrikli araçlarda ise hiç CO2 oranı yok. Eski araçlarında kullanım maliyetlerini arttırabilmek adına ilave bir çevre vergisi ilave edilebilir.




  • Mevcut sistemde eski araçların vergisi yeni araçların vergisinden düşüktü.

    Yeni sistemde eskileri arttıracaklar.

    Böylece hem yenilerin hem de eskilerin vergisi yüksek olacak.



    Siz bu ülkede vatandaşın lehine yapılmış bir düzenleme hatırlıyor musunuz son zamanlarda?
  • insanların elektrikli araçlardan beklentileri var ama ben eminim ki bu elektrikli araçlar piyasada yaygın olunca kesin devlet bu elektriği de fahiş fiyatlara çekecek ve işin bir esprisi kalmayacaktır.ama lpg dönüşüm kiti gibi bir kit çıkarsa ciddi anlamda aracıma koydurmayı düşünürüm..
  • Bu düzenlemenin halka olumlu yansıyacağını hiç sanmıyorum vergide ortalama alacakları değer ne olacak 1.6 araçların ortalamasının altında bir değer alırlarsa haliyle bir üst vergi diliminden vergilendiriliriz hükümet yine minareyi çalmadan kılıfını hazırlamıştır.
  • böyle bir düzenleme de devlet bu sektörden aldığı yıllık vergi gelirini düşürmeyecektir. çünkü devletin en çok gelir aldığı kaynaklardan birisi otomotiv sektörü. yeni düzenleme de olucak olan şey belli başlı modellerde vergi inidirimi olucaktır ama o da devede kulak kalıcaktır. şu sıfır km 2.0 motorlu aracın senelik mtv si 2000 tl yaklaşık bunu belki 1500 e çekerler ama diğer yandan 10 yaşındaki vergisi yaklaşık 700 tl olan aracın vergisini 1200 tl gibi bir rakama daha alt sınırdaki 400 tl gibi rakam ödeyeni de 800 tl ye çekerler gibi geliyor. eğer böyle yaparsa zaten devletin kasasına daha fazla para giricektir. bunları gözden kaçırmayalım
  • lanet olsun böyle ülkeye de, insanına da, içinden çıkan siyasetçilerine de. ulan zaten 15 yaşında arabaya zorla biniyorduk onu bile çok gördüler, yazıklar olsun be.
  • 2011 seçim yılı, yani bu yıl bu iş olmaz gönlünüzü ferah tutun.
    siyasiler böyle bir dalgalanmayı göze alamaz.
    fakat 2012 için kesin diyorum bu vergi sisteminin yürürlüğe konacağı yıl için.
    benden söylemesi eski araçları ufaktan elden çıkarmak lazım para ederken.
    ayrıca şunu da söyleyeyim lpg'li araçlar normal benzin değerleri üzerinden hesaplanacak.
    diyecekler ki "ben nerden bileyim senin lpg ile gittiğini, belki benzinle gidiyorsun".
    lpg'liler de "ulan biz sapık mıyız neden lpg dururken benzinle gidelim" diyecekler doğal olarak ama nafile..
    tekrar söylüyorum bu yıl bişey olmaz, seneye ortalık toz duman..
  • zamlara evet kekilmeye kazıklanmaya evet evet evet ''durmak yok soymaya devam''

    düşük gelirli bir kesim var hala eski araçlara binen yani bunu da çok görüyorlar anlaşılan garibana
    neymiş efendim co 2 salınımıymış bu yeni araçlar üretilirken çevre ne kadar kirletiliyor söyleyen yok
    adam 4.000 -5.000 tl lik araca biniyor birde kalkıp o araca 1.000 tl vergimi ödeyecek pes doğrusu o kadar ucuz araca binen kişi nasıl kalkıpta 30.000 tl lik araca binebilir hadi diyelim ötv mtv indirimi oldu araç 20.000 tl oldu yine o vatandaş bu araca binemez ayrıca yeni araçların parçaları çok pahalı eee adam bindiği murat a 500 tl ye komple motor toplarken yeni aracın bir aynası 500 tl bunu nasıl ödeyecek diyen yok alışmış ya devletin zirvesindekiler cep doldurmaya ya neyse

    kalkıpta aracın kasko değerinin üzerinden vergileme yapıcaklarına yok motor hacminden yok co2 salınımından vergileme yapılması peşinde ee adam 120.000 $ lık teslaya biniyor elektirikli araç co2 salınımı yok bu adam çok düşük bir vergi öderken toros'a binen adam bundan daha fazlamı vergi ödeyecek bu ne büyük saçmalıktır diyerek bu vergi sistemini düşünen ultra süper zeki insanlara benden koca bir




  • çevreyi de düşünerek alınacak verginin büyük kısmını kasko değeri üzerinden daha küçük bir bölümünü de aracın Co2 salınımından belirleme usulü en adil ve bunun yanında çevreyi de gözeten bir sistem olur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi munzur24 -- 9 Kasım 2010; 10:50:34 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: genelkurmay89

    zamlara evet kekilmeye kazıklanmaya evet evet evet ''durmak yok soymaya devam''

    düşük gelirli bir kesim var hala eski araçlara binen yani bunu da çok görüyorlar anlaşılan garibana
    neymiş efendim co 2 salınımıymış bu yeni araçlar üretilirken çevre ne kadar kirletiliyor söyleyen yok
    adam 4.000 -5.000 tl lik araca biniyor birde kalkıp o araca 1.000 tl vergimi ödeyecek pes doğrusu o kadar ucuz araca binen kişi nasıl kalkıpta 30.000 tl lik araca binebilir hadi diyelim ötv mtv indirimi oldu araç 20.000 tl oldu yine o vatandaş bu araca binemez ayrıca yeni araçların parçaları çok pahalı eee adam bindiği murat a 500 tl ye komple motor toplarken yeni aracın bir aynası 500 tl bunu nasıl ödeyecek diyen yok alışmış ya devletin zirvesindekiler cep doldurmaya ya neyse

    kalkıpta aracın kasko değerinin üzerinden vergileme yapıcaklarına yok motor hacminden yok co2 salınımından vergileme yapılması peşinde ee adam 120.000 $ lık teslaya biniyor elektirikli araç co2 salınımı yok bu adam çok düşük bir vergi öderken toros'a binen adam bundan daha fazlamı vergi ödeyecek bu ne büyük saçmalıktır diyerek bu vergi sistemini düşünen ultra süper zeki insanlara benden koca bir

    Amaç halkı veya çevreyi düşünmek değil cepleri doldurmak... Bunu yapılan zamlardan anlıyoruz zaten 28 Ekim 2010 da halkın sağlığını düşünüyoruz diyerek yapılan zammı hatırla. İnsanlar sokakta aç gezerken kışın ısınamazken doğalgaza zam yapılır ekonomiyi düşünüyoruz derler, alkole zam yapılır halkın sağlığını düşünüyoruz derler, Akaryakıta zam yapılır toplu taşımaya yönlendiriyoruz çevreyi düşünüyoruz derler... Ne kadar iyi niyetli yöneticilerimiz var bir tek kendilerini düşünmüyorlar... Anlayana




  • Devlet kimden vergi alabileceğini bilir . parası olan yeni araca binededen alır .düşük arabaya bineni sıkıştırırsa arabasını satacağını bildiğinden üzerine gitmez çünkü elindekinide kaybede .Türkiyede araçların ve yakıtın vergilendirilmesi bir çeşit gelir vergisi. yani parası olan yakıt alır ve yeni arabaya biner mantığı ile yakıt ve araç üzerine vergi koyulur. avrupadaki vergilendirme üretimi ve yeni araç alımını teşvik eder nitelikte olduğu için Türkiyedeki vergi sisteminden farklı. Karbon salınım vergisi Türkiyede AB müktesabatı baskısı ile yasalaşsa bile vergi amacı bizdekinden farklı olduğundan uygulamada hükümet buna bir çözüm bulup uygulamaz
  • gsmh bevyera ayarına gelirse memleket vergiler sorun olmaz........
    araba alırsan ötv almazsan mtv deli dumrul .......
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.