Tüm görsel ve yazılı medyada ve hatta eş dost akraba ve kanka muhabbetlerinde denk gelmiş olabilirsiniz; tüm ünlü türk yazar, edebiyatçı ve şairler daima soy ismiyle beraber zikredilirken, bir tek nazım hikmet soyismiyle zikredilmiyor. Bu o kadar kanıksanmış ki, bu zatın soyadı dahi bulmacalarda bir soru olarak kendine yer bulmuş.

Diğerleri soy isimleriyle anılırken bu zatın ne farkı var da sadece iki ismiyle beraber zikrediliyor, bunu merak etmeye başladım. Bilen varsa yazsın...

Bir başladılar ki bir türlü bitmek bilmiyorlar... Bazı modalardan bahsediyorum; kimi modalar yaz meltemi gibi kısa sürerken, kimileri de insanı bayacak ve midesini bulandıracak kadar uzun sürebiliyorlar..

Mesela erkeklerin dar pantolon ve gömlek giyme modası hala dewam ediyor. Önceden böyle birşey yoktu...

Mesela bir ünlü bir ermeni yüzünden başlayan ve instagramda da epey pişirilip tüm dünyada revaçta olan koca kıçlı olmak modası bir türlü bitme bilmiyor; önceden kadınlarda tığ gibi olmak modaydı..

Mesela 2009 yılında mitsubishi ile başlayan ve araba farlarının köpek balığı gözü şeklinde tasarlanıp, ön tasarımın son derece agresif görünümlü olması, kızgın ve kuul görünümlü araba modası da bitmek bilmeyen modalardan...Yeni nesil araçların suratlarına bakın; bir tane iç açıcı görünüm yok; hepsi kızgın surat görünümlü...

Varsa aklınıza gelen bitmek bilmeyen modalar, sizler de yazın...

Birkaç sene önce zamlara "güncelleme" veya "fiyat ayarlaması" dendiğinde gündem olmuş, haftalarca konuşulmuştu. Benzer çakallık şimdi dsokak hayvanlarının öldürülmesi konusunda uygulanıyor; açıkça öldürmek fiili, "uyutmak" şeklinde yumuşatılıp millete bu şekilde pazarlanıyor. Bu durumun zamma "güncelleme" demekten farkı yok.

Uyutmak, direkt öldürmek demek. Bu konuyu forumda veya eş dost akraba muhabbetlerinde zikrederken, asla uyutmak kelimesini kullanmayın ve öldürmek kelimesini kullanmaktan çekinmeyin

iOS 17.5'te büyük hata: Silinen eski fotoğraflar geri geliyor!

https://forum.donanimhaber.com/ios-17-5-te-buyuk-hata-silinen-eski-fotograflar-geri-geliyor--158693074#158702256

.

Ülke gündemine bomba gibi düşen ve herkesi şoke eden, Merkez bankasının 2. dünya savaşında bile bu kadar vermediği  818,2 milyar TL zararı konusunda uçaktaki o ismi lazım deel'e soru soramayan, soru sormaktan ürken, korkan, kaçan sözde gazetecilerin kimler olduğunu bilin, görün, anlayın istedim ki, bir gün bunların yazısına, programına, haberine denk gelirseniz, itibar etmeyesiniz diye...

Çekmeköy kaymakamlığının yeni binasını görünce " sarayı kopyalamışlar " diye düşündüm

 ama sarayı kopyalayan sadece bunlar değilmiş, yuh olsun alayına ! İktidardaki mevki makam gösteriş itibar sevdası ve israfkarlık, taaa alt kademeye kadar sirayet etmiş durumda...Hiçkimse üsttekinden geri kalmak istemiyor ve onu taklit ediyorlar.

Eskiden kaymakamlık binaları küçük ve mütevazıydılar. Bugün ise nerdeyse büyükşehir belediyesi binası büyüklüğünde inşa ediliyorlar; nerdeeeeen nereyeeeee...

Saatteki rakamları karşılıklı topladığında daima 12 çıkıyor.

Saatteki rakamları bu sefer çapraz topladığında daima 13 çıkıyor.

Hayatın bilinmeyenlerinden biri daha...

Siyasi bir parti mensubunun yediği istakoz gündemdeki sıcak yerini korurken, bu hayvanların nasıl yenmeye hazır hale getirildiğini araştırdığımda , ortaya çok korkunç bir durum çıktı:

Istakoz, yengeç, karides gibi balık süretinde olmayan deniz canlıları canlı canlı haşlanıp kızartılarak yemeye hazırlanıyor. Bunları balıklar gibi ölü şekilde yemeye hazırlamıyorlar.

Belki bunları restoranlarda yiyecek maddi gücünüz olabilir veya damak zevkiniz bunlara müsait olabilir ama insaf ve vicdan sahibi iseniz, azıcık canlı sevginiz varsa, biraz olsun acıma duygunuzu yitirmemişseniz, asla bu tür canlıları yemeyiniz. Bu tür canlılar talep edildikçe yenildikçe canlı canlı haşlanıp kızarmaya devam edilecektir.