Şimdi Ara

Test sürüşü izlenimleri ---- 60 araç test edildi --:) (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
2.424
Cevap
82
Favori
291.265
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Görkem Test No: 3

    Günün son ve biraz ayak üstü sayılabilecek testi 1.6 Otomatik Honda Civic testiydi..Daha önce manuel test etmiştim ama bir otomatiğe bakalım dedim.

    Testi Honda Bora Plaza'da yaptık..

    Karşılanma

    Showroom'a bayıldım. Girer girmez tertemiz gıcır gıcır 7-8 tane Honda araç size doğru dönük şekilde karşılanıyorsunuz. Hatta Bora Plaza şu ana kadar gittiğim en etkileyici showroom'du diyebilirim. Tertemiz, gürültüsüz, ve içinde karışıklık yaşanmayan bir mekandı. Kapıdan girer girmez, topuklu ayakkabı sesi duymam bir oldu Hemen satış görevlisi hanımefendi tarafından karşılandık. Yine Honda yine Haluk abiyi tanıdılar TGerçi artık Haluk abinin gittiği plazalarda beni, benim gittiğim plazalarda Haluk abiyi tanıyorlardır herhalde. ..
    Gerçekten çok samimi bir hanımefendiydi. Yeni gelecek Civic'lerden bahsederken beğenmediğini çok rahatlıkla, mırın kırın etmeden çatır çatır söyleyebilecek kadar hem de.. Ayrıca Civic HB 'in yeni o açık mavi rengi de yine eleştiri konumuz olmuştu..Hiç bir şey beklemeden direk test sürüşüne çıkabiliyorduk fakat test aracı yolda olduğu için bizim de diğer araçları inceleme imkanımız oldu. Değinmeden edemeyeceğim Civic HB iç-dış sağ-sol her yerden mükemmel ötesi duruyor....Bu kadar etkileyici bir iç tasarım şu ana kadar bu sınıfta hiç rastlamadım..

    Genel Civic İzlenimleri

    Aracın kapısı maalesef çok hafif, ve ön kelebek camına gelen yerde çok keskin bir iniş hattıyla tasarlamışlar. Bu kapılar neredeyse tüm günümüz B sınıfı araçlarında var ve hiç haz etmediğim bir şey..Aksine kapıyı kapattığınızda içi boş teneke sesi duymuyorsunuz..Koltuklar şimdiye kadar gördüğüm en güzel kumaş ile kaplanmış, aynı şekilde kol dayamada da bu kumaş kullanılmış..Kadife desenli (gerçekten kadife de olabilir) yumuşacık bir malzeme bu. Çok çok elit hisssediyorsunuz o kol dayamaya elinizi koyduğunuz zaman...

    Kumaştan gözümü zar zor ayırıp ön konsola baktığımda, ön tarafa uzanan 2 katlı bir konsol görüyorum..Bu konsolun öne doğru uzaması görsel şölenin yanında sürüş yaparken fark ettiğim bir karakteristik özelliği de vesile oluyor.. Düğmeler ve göstergeler çok sıradışı, araç bizim çok meraklısı olduğumuz bir şekilde "teknolojik" duruyor. Bir simetri bulmakta zorlanabilirsiniz fakat bu araçta zaten simetri isteyen kim. Gayet güzel ve hoş konumlandırılmış düğmelerle karşılaşıyorsunuz... Test ettiğimiz araçta navigasyon da vardı ve konsol C+ duruyor diyebilirim. (Ekleme: Civic HB Sedanından daha da başarılı). Ön yolcu koltuğunda oturduğumda konsol yolcu için dizayn edilmemiş diyebilirim; 2 havalandırma çıkışından başka bir düğme vs. bulunmuyor. Yolcuya "Sen yolu seyret" der gibiydi. Sanırım şoförün işine karışılmasını istememişler.Tüm kontrol düğmeleri ona doğru bakacak şekilde ayarlanmış.Direksiyon başka bir başlıkta incelenecek kadar güzeldi. Yanlış hatırlamıyorsam ödül almış bir direksiyon bu. Sonuna kadar hak etmiş diye düşünüyorum.

    Arka koltuklar kesinlikle Focus'tan daha ferah bir yaşam alanı sunuyor fakat Lancer'dan daha kısa, daha dar ve daha basık...Tavan çizgisinin biraz azizliğine uğramış baş mesafesi var ama geriye doğru uzatılmış arka cam bu durumu kurtarıyor. Diz mesafesi idare edecek durumda; test ettiğimiz Focus'la bir fark göremedim.. Arka kısımda kapıyı kapattığınızda cam açma-kapama düğmeleri biraz yukarıya doğru uzanıyor ve kapı içi döşemeleri de plastikten vazgeçilip yumuşak bir malzemeyle kaplanmış. O güzelim bej rengi kumaş var mıydı hatırlayamadım, özür dilerim...

    Bagaj hacmi konusunda başarısız olduğunu daha doğru kullanışsız olduğunu forumda herkes biliyordur..

    Dikkat çekmek istediğim bir husus daha var. Kaputu açarken ve kapatırken acayip acayip sesler geliyordu bu konuda çok kınadım Honda'yı..

    İstek:Kaputu kaldırıp sileceklerin oraya baktığımız zaman üzerinde FRAME NUMBER yazan bir plastik kızak var. Kızağı kaydırınca içeriye doğru uzanan 2 tane hazne var. Birisi ne olduğunu bize anlatsın.


    Civic Sürüş İzlenimleri

    Araç sessiz çalışmaya başlıyor. Egzos ucu takılıydı fakat Lancer'daki gibi işe yaramıyor sanırsam..Egzos ucuyla verilmeye çalışılan spor görüntüye o sessizlik yakışmamış. Aracın çalışırken yanına gittiğinizde hırıltı, gürültü, rölanti sesi yok. Sürücü koltuğunda oturduğunuzda keza öyle. Çalışıp çalışmadığını anlayamıyorsunuz. Dediğim gibi otomatik Civic'i test ediyorduk. Ben daha önce otomatik araçta seyahat etmiştim ancak, kullanmamıştım. Araç fren pedalını bıraktığınız anda rölanti devriyle tatlı tatlı hızlanıyor. Gaz pedalına çok güzel tepkiler veriyordu. (Gaz teli yerine, gaz pedalına bağlı sensör olduğunu birisi teyit etse çok güzel olur)..Gazı köklediğiniz anda hemen vites atmak yerine biraz devirlenmek istiyor. Bu durum hayatı manuel vitesli araçların içinde geçmiş benim gibi sürücüler tarafından alışıldık durum değil. Arabaya "devirlen ama belirli bir kararda da vites yükselt" demek için çabaladım..3.500 den sonra başlıyor motor sesi hissedilir derecede içeri geliyor. İvmelenişi tabi ki manuel versiyonuyla aynı oranda değil ama tatminkar.

    Haluk Abi "Bu otomatiğe bir alışsan bir daha manuelin yüzüne bakmasın." demişti. İleri ki yaşlarım ve bir bayanın daha bu otomobile ortak olacağını düşünürsek kesinlikle haklı çıkacak fakat daha gencim. Kanım kaynıyor, manuel şu an benim için daha cazip çünkü arabaya ben hükmetmek istiyorum..Direksiyonun iki yanında kulakçıklarla vites değiştirebiliyorsunuz ama o da beni ve benim gibi olanları kesmez.

    Kısacası Honda otomatiği çok başarılı denir. Kesinlikle katılıyorum. Hitap ettiği kesim ona bu yakıştırmayı yapmakta haklı..

    Gelelim sürüş pozisyonuna. Yukarıda belirttiğim gibi konsol, direksiyon ve pedalların derinliği size adeta yatarak sürüş imkanı sunuyor.. Çok rahat, uzun yolda altın değerinde bir özellik. Gittiğiniz hızın gösterildiği dijital ekran gözlerinizi yoldan ayırmadan rahatça süratinizi gösteriyor..

    Yol sesi konusunda bir şey söylemek için sanırım başka asfalt üzerinde de test yapmak gerekiyordu fakat ilk izlenimim evet araç yol sesi içeriye alıyor..Ama cüzi bir miktarda..Frenleri aracı yaylandırmadan sert bir şekilde durduruyor. Sanırım bunda biraz da süspnsiyonların etkisi de mevcut. Daha önce arka koltuklarda seyahat etmiştim. Civic arka koltuk ayrı bir dünya. Sarsıntı, tıkırtı olmadan hele bir o kumaş koltuklarda seyahat çok güzeldi.

    Yol tutuş konusunda maalesef bir şey aktaramayacağım çünkü yine yol çok düzdü..Bu konuda size en iyi test imkanını Mitsubishi Azizoğlu sunuyor; asfalt, stabilize, yokuşlu, inişli, virajlı, düz, trafik ışıkları olan yolda test ediyorsunuz.

    Cruise Control benim pek haşır neşir olmadığım bir konu. O konuda da Haluk Abi'nin tecrübeleriyle gözlem yapmak imkanım oldu. Cruise Control düğmeleri ve performansı konusunda Civic gerçekten çok iyi..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gorkemuse -- 30 Haziran 2011; 20:17:39 >




  • ARkadaşlar gayet keyifle okudum yazılarınız, tebrik ederim. Golf 6 testi var mıdır elinizde
  • Arkadaşlar elinize, ağzınıza, klavyenize sağlık.
    Yorumlarınızı sanki kendim görerek, duyarak, hissederek okudum. Bu kadar yalın ve özenli ifadeleriniz için ayrıca tebrik ederim.

    Yalnız bu yazdıklarınızı tescillemek lazım. Malum otomobil siteleri alıp kendileri yapmış gibi yayınlayabilirler.
  • Tam mısır patlatıp konuyu takip edecektim ki dün akşam, halı saha maçı çıktı başıma Bugün de işten ancak fırsat bulup okuyabildim. Her iki arkadaşa da sonsuz teşekkürler. Oldukça fikir verici bilgiler paylaşmışlar, ellerine dillerine sağlık
  • quote:

    Orijinalden alıntı: MitsubishiLancer
    Zaten bilerek spin attırmış adam arabaya. Direksiyonla düzeltmek istese rahatlıkla tekrardan yola girer o araba. Tofaş değil sonuçta.O testin mantığını anlayamadım ben şahsen:)

    Test yapılırken direksiyonu şoför kontrol etmiyor, mekanizmanın verdiği tahrik ile direksiyon dönüyor dolayısıyla Lancer için uygulanan neyse diğer araçlar için uygulanan da o dur.
  • Haluk Test Sürüşü 3. Ford Focus Ecoboost 1.6 180 ps Titanium.


    Görkem'in daha detaylı anlattığı gibi önce küçük bir alanda otomatik park olayını gösteriyorlar başka bir Focus ile.

    Gerçekten çok güzel olmuş bu özellik.

    Siz sadece gaz veriyorsunuz azar azar ve de ekranda ne yapmanız gerektiğini Türkçe olarak size söylüyor alet.

    Direksiyon kendisi dönüyor :)


    Ama belli bir süratin altında seyrediyor ve de uygun bir park alanı (Aydın ağzıyla geegeniş) olması lazım ve de büyükşehirlerde her durumda böyle bir park alanı bulamayabilirsiniz.


    Bir de otomatik fren testini yaptım ve de o da başarılıydı.

    Öndeki aracın plakalığını referans alıyormuş ön camdaki alıcı ve de 5 denemenin 4'ünde başarılı oldu alet. 1 kez duramadığında da yeterli hıza ulaşamamışım galiba.

    Honda CR-V lerde bulunan sistemin daha komplike ve de başarılı olduğunu belirtti test görevlisi zira Hondalarda öndeki H armasının arkasında bulunan lazerli algılayıcı öndeki araçla mesafeyi (tüm hızlarda) ölçüp adaptif cruise control devredeyken 40 ve üzeri süratlerde öndeki araçla mesafeyi korumaya ve gerekirse aracı öndeki aracın hızına göre yavaşlatmaya da yarıyor.



    Test aracına oturunca yeni bir araç olduğunu belli ediyor tabii ve de ön gögüs plastiği falan çok başarılı olmuş.

    Ön koltuklar da gayet başarılıydı.

    Yol kaymak asfalt olduğundan yol sesiyle ilgili bir yorumum yok. Pütürlü asfaltta biraz ses duymaya hazırlıklı olurdum yine de.

    Sağından solladığımız (!!!) araçların gürültüsünü duyabiliyordum. C4 ve Golf 6 bu konuda daha başarılı bence.

    Aracın yol tutuşunda ben bir sıkıntı göremedim. Daha doğrusu Focus 1 ve de C-max sahibi olarak bu aracın önceki Focuslardan bariz bir artı ya da eksisini hissetmedim yol tutuş anlamında.

    Ama turbo benzinli motor gerçekten iyi ivmeleniyor ve de bu biraz da yanıltıcı olabilir.

    Eski kasaları da bu motorla, ya da bu kasayı da eski kasada bulunan atmosferik benzinli ya da turbo dizel motorla test etmekte fayda var arada bir fark olup olamadığını görebilmek için.

    Aracın ortalama tüketimi 10.3 görünüyordu ama test aracını eminim çoğu kişi bizim gibi kullanmıştır.

    Bu motor seçeneğine sahip Focusların atmosfik Focuslara göre çok daha fazla oranda pert olacağını söyleyebilirim .

    Uzun yolda sabit hızla yapılacak sürüşlerde atmosferik 1.6 motordan daha az yaktırabilmek mümkün bence zira aracı bağırtmadan aynı viteste yolunuza devam edebilirsiniz.

    C4 dizel testindeki dizel motorun focusa daha çok yakışacağını düşünüyorum ama.

    Ondaki çekiş hissi daha başarılı geldi bana.

    Gerçi focusta da devir çevirme durumu var (her ne kadar belli devrin üstünde turbonun etkisi azalsa da)

    Dizayn olarak sedan versiyona gözümün alışması çok zaman alacak gibi.


    Test sürüşü bittikten sonra otomatik park olayını denediğimiz ilk Focusun yanına gittik ve de sağ arka stopun sağ arka kapıya doğru uzandığı kısmın yerinden kalktığını farkettik.

    Görkem bunu görevliye gösterdi ve de o da sert bir şekilde o kısmı içeri bastırdı.

    Küçük bir alanda sadece ileri geri giderek test edilen bir araçta bulunan böyle bir işcilik zaafı ilaç firmalarının plasiyerlerinin elinde ülkemiz yollarını deli tempolarda katedecek araçlarda başka şekillerde ortaya çıkabilir.

    Eğer yolda düşmüş bir arka stop görürseniz bilin ki bu araç yeni Focus olabilir :)

    Biraz abarttım galiba :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi haluk 23 -- 25 Haziran 2011; 23:48:39 >




  • arkadaşlar benim toyota auris marka lpg li aracım var lpg li olmasına rağmen yakıtının yüksek olduğunu düşünüyorum yakıtı düşürmek için ne yapmam gerekiyor? yorumlarınızı bekliyorum.
  • honda hb in kasası 2012 de değişecek mi ?? teşekkürler.
  • paylaşım için teşekkürler, elinize kolunuza sağlık
  • @TechZone Mitsubishi bayiisine uğradınız mı acaba??
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nrglife

    Arkadaşlar elinize, ağzınıza, klavyenize sağlık.
    Yorumlarınızı sanki kendim görerek, duyarak, hissederek okudum. Bu kadar yalın ve özenli ifadeleriniz için ayrıca tebrik ederim.

    Yalnız bu yazdıklarınızı tescillemek lazım. Malum otomobil siteleri alıp kendileri yapmış gibi yayınlayabilirler.



    Tescilleme işlemini nasıl yapalım arkadaşım?

    Alıntı yaparak kullansalar başka bir şey istemem kendi adıma.


    Teşekkürler.




  • Haluk abi selamlar. Bugün ben de Ford'a gidip yeni Focus test ettim. 1.6 tdci 115hp ve sanırım en full modelini test ettim. Yetkili arkadaş park şeysini de gösterdi ama alsam en fazla 3 kere, hadi 2 kere de arkadaşlara gösterelim diyelim; en fazla 5 kere kullanacağım şeye o parayı vermem açıkçası.

    Neyse ben geçtim direksiyona. Daha önceden aynı bayinin Fiesta'sını test ettiğim güzergaha gittik. Orta kalitede asfaltı olan 3 gidiş-3 gelişli hem virajı, hem yokuşu hem de düzlüğü olan bir yol burası. Ben hem ehliyetten önceki pratiklerimi orada yaptığımdan, hem de eski Caddy'mle orada limit denemeleri yaptığımdan ezbere bildiğim bir yoldu.

    Fiesta'yla virajlarında zevk aldığım bu yolda yeni Focus'ta nedense heh tamam olmuş bu diyemedim. Araç hem Fiesta hem de Focus II'ye göre daha yumuşak geldi bana. Gazlayarak döndüğüm virajlarda pek kararlı değildi araç. Bunun dışında klostrofobik hissettim kendimi. Bir de vitesin konumunu ve yollarını hiç beğenmedim. 2 kez üstüste 3 yerine 1'e attım ki hayatımda böyle birşey becerebildiğimi hatırlamıyorum. Çok net olarak belirtebilirim ki, başka araçlarda 3'ün olduğu yerde bunda 1 var, 5'in olduğu yerde ise 3 var. Aşırı alışkanlık isteyen yüksek konum ve vites yollarını açık olmak gerekirse beğenmedim. Kalitesi ise güzel. Golf kadar değil ama yine de ortalamanın üstünde bir iç mekan kalitesi var. Detay işçiliği ise Golf'ten uzakta diyebilirim. Son olarak, 115'lik tdci güzel hızlanıyor, onu beğendim.




  • Demek Görkemin Focusun yol tutuşuyla ilgili tespitleri doğru Coşkuncum.


    Tdci motor bize denk gelmedi ama C4 hdi de aynı motor zaten yanılmıyorsam.

    Ben de çok beğendim o motoru.


    Bu arada su baskını olayını sıkıntı çekmeden çözebildiniz mi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: haluk 23

    Demek Görkemin Focusun yol tutuşuyla ilgili tespitleri doğru Coşkuncum.


    Tdci motor bize denk gelmedi ama C4 hdi de aynı motor zaten yanılmıyorsam.

    Ben de çok beğendim o motoru.


    Bu arada su baskını olayını sıkıntı çekmeden çözebildiniz mi?


    İlk kalkış olayı bunda yoktu. :) Ben özellikle test güzergahında virajlardan önce bir vites düşürür, arabayı yeteri kadar komprasyona sokup viraja gazı bırakmadan girer ve virajdan çıkarken gaza asılır, vites yükseltirim. İşte bu yaptığım araçlar arasında beklenti olarka Focus zayıf kaldı, tabi bana göre. Burada kötü yol tutuyor demiyorum, ama tren gibi oturmadı, salınım yaptı araç. Bunun yanında unutmuşum, direksiyonu yeteri kadar tok. Yavaş manevralarda çok hafif değil ama hafif, hızlıyken ise yeteri kadar sert.

    Diğer iş ise en kısa sürede çözümlenecek inşallah. Yarın evrakları teslim edeceğim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rockford Fosgate

    Ben C4 ile 1000km ye yakın yol yaptım Exclusive den sadece navigasyon farkı olan MCP full bir araç ile.

    İstanbul-İzmir arasında ve İzmir-Çeşme arasında kullandım aracı.

    Aracın vites geçişleri rezalet ötesi bu bir.

    Aracın kaputu yüksek hızlarda >180 inanılmaz şekilde titriyor ve bu sorun hepsinde var.

    Yol tutuş fena değil.

    Yalıtım mükemmele yakın.

    Performans vasat denebilir ama kötüde değil.

    Arkadaşım ilk geldiğinde 48 küsüra aldı kampanyadan o fiyata alınır ama sanırım aynı araç şu anda 53-55 civarı ki alınmaz o fiyata.

    Kısacası sessiz az yakan ama zevksiz bir otomobil.

    Edit: Ayrıca Cruze Control sistemi bence gayet başarılı uzun yolda büyük konfor direksiyondan hız arttırıp azaltma çok etkili çalışıyor.

    Kullanan bir arkadaşım da vites geçişlerini ve yol tutuşunu eleştirmişti demek haklıymış bende bu aralar test etmek istiyorum aslında.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: burakreisa

    arkadaşlar benim toyota auris marka lpg li aracım var lpg li olmasına rağmen yakıtının yüksek olduğunu düşünüyorum yakıtı düşürmek için ne yapmam gerekiyor? yorumlarınızı bekliyorum.


    Öncelikle alakasız yerlere konu açar gibi mesaj atmayarak başlayabilirsin mesela
  • İncelemeler için ikinizede teşekkürler gayet bilgilendirici olmuş. Keşke fotorafta çekseydiniz test esnasında ve showroomda.
  • Aşağıdaki yazımda Bravo - Ceed arasında yaptığım karşılaştırmaya önceki araçlarım C-max ve Auris'i de katarak birşeyler yazmışım.


    Kasım sonunda araç almayı planlarken Ceed SW dizel otomatik test etmiştim.

    Daha sonra Bravo da test edince genel olarak yalıtımı daha sessiz olduğu için Bravoyu test etmiştim ama Ceed de güzel bir araç olarak hafızamda yer etmişti.


    Önce o dönemdeki karşılaştırmalı testimi (forumda 5. kez olacak belki ama) burada paylaşayım:.


    quote:

    Dün öğleden sonra (22.11.2010) 24.000 km' deki Dynamic plus + dualogic test aracıyla test sürüşü yaptım. Güzergah olarak maksimum 3. vitese çıkabilecek bir yol olduğundan biraz değişiklik istedim ve de İstanbul yoluna çıktık. Orada trafiğin olmadığı bir anda yaklaşık 120 km kadar hıza çıktım. Carrefourdan U çekip geri istikamette de aracı biraz sıkıştırdım ve de ileride yoncadan tekrar geriye dönüp Erciyes sanayiden içeriye girdik. O yolda da gerek dur kalk gerekse de yokuşta kalkış testi yapabildim. Bu testten 2 gün sonra başka bir bayiide bir de düz vitesli Bravo testi yaptım ve de araç beni birkez daha etkiledi. Bu testten hemen sonra da gidip son bir kez Kia Ceed testi yaptım ve de iki aracın arasındaki farkı sıcağı sıcağına test ettim. Sonuç: Kia Ceed benim beklentilerimin üstünde yol sesi alıyor içeri. )

    Gelelim test sonuçlarına:

    1. Motor:
    Araçtaki 1.6 dizel motor (105 mi yoksa 120'lik mi olduğunu sormamışım, şimdi aklıma geldi - pardon ) bana Toyotanın ve de Kia'nın motorundan birazcık daha gürültülü geldi. Her ne kadar hızlandıkça sessizleşse de yine de ben dizelim diyor alet. Ancak Fordun dizelinden daha sessiz olduğu kesin. Performans olarak ise aklım biraz karışmadı değil. Kağıt üzerinde en yüksek güç ve de tork değerine sahip ancak bunu pek hissettirmiyor gibi. Yani 109 bg lik 240 nm'lik Ford motoru, 290 (ya da 300) nm'lik Fiat motorundan daha bir iyi çekiyor gibi geldi. Ancak bunda Fordun 5 ileri, Fiatın ise 6 ileri olduğu gerçeğini unutmamak lazım (ayrıca Ford manuel vitesti, Bravo yarı otomatik ki bu da fark ediyor). Araç 6. viteste 2000 devirde 115 km gibi bir süratle ilerliyor. Focus dizel ise 5. vites 2.000 devirde tam 100 km yapıyor. Toyota Auris 1.4 dizel de 6. viteste 100 km yapıyor bu arada. Dolayısıyla bu üç araç arasında 2000 devirde Bravo daha sessiz ve de daha az yakıt tüketerek ilerleyebilir gibi geldi bana. Kia Ceed 4 ileri tam otomatik vitese sahip ve de 4. vites 2000 devirde tam 100 km hız yapıyor. (Güncelleme: Test sürüşü esnasında Bravonun ortalama yakıt tüketimi yol bilgisayarında 6.5 lt, Ceedin ise 8.6 litreydi.)

    2. Şanzuman:
    Duologic şanzuman Toyota dizeldeki Multimode ve de Opel dizeldeki Easytronik vitesten daha başarılı. Vites geçişlerindeki yığılma hissi daha az. Gaza az basılırsa vites geçişleri gerçekten çok yumuşak. Ayrıca araçta ekonomi modu ve de direksiyon arkasında vites değiştirme kulakçıkları var. Ekonomi modunda daha düşük devirlerde vites değiştiriyor alet ve de gerçekten az yakıyor. Vites kolunu sola manuel konuma çekerseniz gerek vitesi + - konumlarıyla gerekse de direksiyon arkasındaki kulakçıklardan şanzumana müdahale edebiliyorsunuz. Sollamalarda falan işe yarar kesinlikle. Ancak sonuçta yarı otomatik olduğunu hissettiriyor ve de sorunsuzlukta Kia Ceed deki tam otomatik şanzumanun eline su dökemez gibi. Bir başka nokta da belli sürelerde değişim gerektiren bir baskı balata sisteminin varlığı. Dün serviste bunu da sordum ve de 1000 TL gibi bir fiyat telaffuz ettiler. Tabii kaç bin km de baskı balata değişeceği kullanıma da bağlı ama Birmot Yenimahalle şimdiye kadar hiç Bravo Duologic baskı balata değiştirmemiş.

    3. Yalıtım:
    Araç içi yalıtımı Ford Focus ve de Toyota Auris dizelden daha başarılı. Benim kullandığım Ceed normal değil de Sportywagon olduğundan arka taraflardan bir sesler geliyordu ama bu konuda Bravo Ceed le kafa kafaya gibi. (Güncelleme: Bravo kesinlikle Ceedden daha sessiz. Tekrar test sürüşü yaptım ve de Ceed bir miktar yol sesi alıyor içeri.) Ancak Bravoda içeride hiçbir çıtırtı, tıkırtı vb sesi duyamadım. Hem de parkurda özellikle logar kapaklarını ve de küçük çukurları hedeflememe rağmen araç gereksiz gürültü çıkartmıyor kesinlikle. Bu konuda Auristen çok muzdariptim ve de 2010 model 4 aylık aracımı satmamdaki nedenlerden biri de buydu.


    4. Konfor:
    Aracın ön koltukları çok rahat. Sürücü koltuğunun bel desteği gayet yerindeydi ve de koltuğun oturma yüzeyi de benim gibi 85 kiloluk birisi için bile yeterliydi. Bu konuda Auristen hiç ama hem de hiç memnun kalmamıştım (aracı satmamdaki en büyük neden). Dün testten hemen sonra tekrardan Kia bayisine gidip showroomdaki Ceedlerden birinin içine oturdum ve de onun koltukları da çok hoşuma gitti. Hatta arka koltukların sırtlık kısmının yüksekliğinde Ceed Bravodan daha başarılı bence. Arka koltukların sırt yüksekliğinde Focus HB de gayet gaşarısız bu arada. Kürek kemiklerinizin geldiği hizada (boyum 1.78) koltuk sırtlığı bitiyor ve de kafalıkları yükseltmeden boynunuz rahat etmiyor.


    5. Bagaj:
    Aracın 400 lt bagaj hacmi Focus, Ceed ve Auristen daha büyük. Ancak özellikle bagaj derinliği bu araçlardan daha fazla. Hem de tam boy stepne kullanılmasına rağmen. (Focusta küçük boy var.) Burada bahsi geçen diğer 3 aracın bagaj hacimleri 350 lt civarında ama Auris en kullanışsızı zira bagaj zemini çok yüksek. (Güncelleme: Eğer Bravonun bagajı 400 lt ise Aurisin ki kesinlikle 354 değil. Ölçüm metodlarında bir fark var. Eğer Aurisin ki 354 ise, Bravonun ki 450 lt civarı). Bravonun tek görünen dezavantajı aracın arka kısmının dizaynından dolayı bagaj ağzı diğerlerine göre nispeten dar.

    Bu konuda bir de arka koltukların yatırılmasıyla ilgili birkaç şey yazayım. Koltuklar tamamen yatırıldığında bile çok hafif bir şekilde yüksekte kalıyorlar. Bu konuda Honda Jazz tüm bu araçlardan fersah fersah ileride. Ama yine de sedan bir araçtan çok daha kullanılışlı.


    6. Teknoloji.
    Araçta Cruise Control ekstra olarak alınabiliyor. Sis farları Dinamik + donanımda viraj içlerini aydınlatıyor(muş, denemedim.) (Denedim. 40 km hıza kadar sinyal verdiğinizde ya da direksiyonu bir yöne çevirdiğinizde o taraftaki sis farı yanıyor. Sis farı diye küçümsemeyin, acaip geniş bir alanı aydınlatıyor, süper bir şey!) Skydome denilen cam tavan + sunroof çok güzel ve de kullanılışlı ancak 2000 Tl lik bir opsiyon. Müzik sistemi fena değil gibi geldi(güncelleme: ses sistemi gerçekten çok iyi. Seste hiç bir çatlama, boğukluk vs yok) ama bu konuda GHia ya da Titanium Fordlardaki Sony sistem gerçekten rakipsiz. Bravoda USB den istediğiniz müziği de dinleyebiliyormuşuz ama ben denemedim. Ön kol dayama biraz düşük konumlandırılmış gibi geldi ama araç zaten basık olduğundan koltuk ayarlarıyla falan herhalde sorun olmaz. Bu kol dayamanın içinde 1 lt şişe almalık bir oyuk var ve de yanılmıyorsam soğutuculu bir yer. Ama çok geniş değil. Bir başka özellik te Blue Me imiş ama onu da denemedim (güncelleme: denedim ve de çok kullanılışlı. Auriste bu özelliği kendim ayarlamaya çalışmış ve de başarısız olmuştum. Hatta servise gidip ayarlatmak istediğimde de zaten bakıma birkaç bin km kalmış, bakımda hallederiz demişlerdi. Bakıma 1 ay sonra gidecektim ama nasip olmadı aracı sattım. YUH!). Başka arkadaşlar zaten çok kullanılışlı olduğunu yazmışlardı. Araçtaki yokuşta geri kaydırmama sistemi de gayet başarılı idi. Dik bir yokuşta 2 saniye boyunca asılı kaldık ki bu çok yeterli bir süre. (güncelleme: hillholder süper bir olay. Tam Killer lik yani. Araç kesinlikle kaymıyor.)

    Sonuç: Bu yazıyı Bravo, Ceed, Focus ve Aurisi düşünerek yazdım. Bunların arasında bence en alınmayacak olanı Auris. Koltuklarını sevemedim hiç. Cruise Controlü dizel versiyonda opsiyon bile sunmaması çok kötü. Sunroof ta öyle keza. Motoru en sessizi ama 1.4 olmasından dolayı vitesle daha çok oynamayı gerektiriyor ve de çekişi de diğerlerinden daha düşük. İçeriden gelen tıkırtılar da daha fazla. (güncelleme: Auriste vites konsoluna birşey deyse iz bırakacak kadar narin bir malzeme kullanmışlar. Dar bir yerde ön koltuklar arasında geçiş yapmak durumunda kaldım ve de ayağım hafif bir şekilde bu kısmın alt tarafına deydi. Sonuç: Aracın içinde de bir nazarlık oluştu. Yaris bile daha başarılı bu konuda.)

    Auristen birazcık daha iyi olan Focus var sırada. Motoru en performanslı hissettiriyor ama aynı zamanda en gürültülüsü de. Ancak iç mekan plastik kalitesi olarak ticari düşünüldüğü çok belli. Direk satış temsilcileri alsın zaten filo satışı bize yeter gibi hissettiriyor.

    ilk sıra için Ceed ve Bravo iyi kapışır gerçekten. İç mekan malzeme kalitesi ve kapıların kapanışı falan Ceed de daha iyi geldi bana. Ancak Bravo da gayet iyi. Performans için Bravoyu seçerdim. Sorunsuzluk için Ceedi (tam otomatik vitesten dolayı değişecek, kalibrasyon isteyecek bir durumu yok). Fiyat olarak Bravo biraz daha avantajlı. Yol tutuş olarak ikisi de iyi olacaktır ama Ceedin arka süspansiyonları tam bağımsızken Bravo tam bağımsız değil. (güncelleme; Bravonun yol tutuşu çok iyi gerçekten)

    Bravonun servis bakım aralığı 20.000 km (ben olsam her 10.000 de yağ değiştirtirim ama yine de). Honda ve Toyota 10.000, Ford 15.000 km. Kia da 7.500 km

    Bravo daha şık.

    Ben Bravo alırdım.
    Ceed alanları da çok güzel bir araç almışsınız diye tebrik ederdim.
    Focusun yeni kasası çıkıyor ama eski kasa plastik kalitesi yönünden ve de ESP opsiyon olduğu için beni kesmez.
    Auris benden uzak dursun. (2 ay kullanıp sattım ama eminim çok memnun kullanıcıları vardır. Sadece beni tatmin etmedi. Alanlara saygım var (ki bir tanesi kendi abim )



    Bu yazıdan 3 gün sonra Bravo aldım.

    5 ay 7.000 km kullandıktan sonra ev amaçlı sattım.

    Hala çok beğendiğim bir araçtır.

    Ama küçük problemleri de yok değildi.

    Bir sonraki mesajımda Bravoyla ilgili tespit ettiğim problemleri - kullanışsızlıkları paylaşacağım.


    Daha sonra da Kia Ceed testini aktaracağım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi haluk 23 -- 25 Haziran 2011; 23:56:14 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    quote:

    Orijinalden alıntı: Maniac_Turk


    quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    Not: Lancer C sınıfının en iyi yol tutan arabası demem için bu testi yapmam lazımdı, bu performansı görünce kesinlikle söyleyebilirim Lancer bu sınıfta lider (İnanmayanlara Ankara'da bizzat kendi aracımda test ettiririm)



    Hiç mazda 3 kullandınız mı ? Kullandıysanız lancer ile karşılaştırırsanız sevinirim ...


    Kullandım...Mazda 3 o ESP performansıyla Lancer'ın yanına bile yaklaşamaz...Saygılar






    Esp performansından bahsetmiyorum ki arkadaşım :) Hani yolda filan limitlerinde kullandınız mı ? Esp olayın elektronik sistem noktası ve lancer ezici bir üstünlüğe sahip gerçekten




  • Mesaj içeriği ilk sayfadaki "Bravo kullanıcı testi"ne taşındı...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi haluk 23 -- 25 Haziran 2011; 23:52:42 >
  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.