Şimdi Ara

Silahla Beyninden Vurulan Kişi...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
18
Cevap
0
Favori
18.437
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Nası ölür? Yani, bildiğim kadarıyla mermi beyne girdiğinde kişi yaşamını kaybediyor. Eğer öyleyse, bireyin ölümünün tıptaki adı nedir? Sonuçta kalbe zarar gelmiyor. Beyindeki ağır zedelenmeden dolayı vücudun tamamını kapsayan bir fonksiyon kaybına bağlı bir ölüm mü yada?

    Teşekkürler.



  • Merminin beyne girdiği bölge önemli.
    Kafatasının üst kısmından beyne çok yakın mesafeden sıkılan mermi ile istisnalar hariç beyni çorbaya çevirir anında ölüm gerçekleşir.
    Kulak memesi altından beynin tavanını hedefleyecek şekilde sıkılan mermi de ölüm dakikalar sonra gerçekleşir. Bu sırada kişinin şuuru açık kalır.
  • "ABD'deki bir kanun maddesine göre ölümün tarifi:
    Dolaşım ve nefes alma fonksiyonları, geriye döndürülmez bir şekilde durduğu zaman,
    Beyindeki (beyin sapı dahil) bütün fonksiyonlar durduğu zaman ilgili şahıs ölü kabul edilir." diye yazıyor Vikipedi de.

    Merminin taşıdığı enerji dolayısıyla kafaya gelen kurşunun bütün beyni etkileyeceği düşüncesindeyim.Zaten beyin sapı zarar görürse solunum, kalp atışı ve daha birçok yaşamsal faaliyetler durur.
  • Peki, sorumun yanıtını aldığımı düşünüyorum. Tekrar teşekkür ederim.
  • benim anlamadığım sen neden ölümü kalbe endeksledinki ? :D
  • quote:

    Orijinalden alıntı: C2H5OH

    benim anlamadığım sen neden ölümü kalbe endeksledinki ? :D

    Yaşamın kaynağı kalpte olsa gerek. Ruhun kalpte olduğuna inanılıyor sanırım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: scientist8

    quote:

    Orijinalden alıntı: C2H5OH

    benim anlamadığım sen neden ölümü kalbe endeksledinki ? :D

    Yaşamın kaynağı kalpte olsa gerek. Ruhun kalpte olduğuna inanılıyor sanırım.

    Kalbi yönetende beyin..

    Şöyle düşünün,

    İnsan; cep telefonu
    Kalp; Batarya/Elektirik
    İşletim sistemi; Beyin

    Batarya olmadan telefon çalışmaz, çalışmayıncada işletim sistemi ölü kabul edilir
    İşletim sistemi olmazssa yine çalışmaz, ama elektirik verilirse çalışır..

    yani asıl ölüm "beyindir"
  • Peki insan beynine kurşun sıkılarak öldüğü anda acı hisseder mi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: -Rsan-

    Peki insan beynine kurşun sıkılarak öldüğü anda acı hisseder mi?

    Bunu tecrübe edene sormak lazım oda mümkün değil gibi gözüküyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScAnMaN

    quote:

    Orijinalden alıntı: -Rsan-

    Peki insan beynine kurşun sıkılarak öldüğü anda acı hisseder mi?

    Bunu tecrübe edene sormak lazım oda mümkün değil gibi gözüküyor.

    Bilimsel ya da tıbbi olarak açıklamak mümkün değil mi? Mesela kurban olarak kesilen hayvanların damarları ani ve düzgün olarak kesildiğinde beyne kan akışı gerçekleşmediği için acı merkezi dahil beynin hiçbir fonksiyonu çalışamaz hale geliyor ve haliyle acı hissedilmiyor.Kurşunda da öyle midir acaba?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: scientist8

    quote:

    Orijinalden alıntı: C2H5OH

    benim anlamadığım sen neden ölümü kalbe endeksledinki ? :D

    Yaşamın kaynağı kalpte olsa gerek. Ruhun kalpte olduğuna inanılıyor sanırım.

    Kalp kendinden kasılabilen çok güçlü bir pompadır sadece, vücudundaki tüm hücrelerin ihtiyacı olan Oksijen (ve solunumla atılan CO2) yediğin besinlerden aldığın enerji, hormonlar, ilaçlar.. vs herşey büyük bir otoyola benzetebileceğimiz damarlar aracılığı ile kan sayesinde iletilir. Kalp de büyük güçlü bir pompa görevi görerek bu nakliye işlevinin temel sorumlusu olur. Her organın hayati olması gibi..

    Ama asıl olay beyindedir. zira kalp nakli ameliyatlarında tüm kan akışı nakil sırasında makina vasıtasıyla sağlanır. yani kısmen kalbin yerini tutan makineler var. ona yardımcı olan kalp pilleri ya da.. aynı şekilde solunum cihazları.., ya da böbrek yerini tutan diyaliz makineleri..

    kalbe tüm bu istikrarlı pomba işlevi dışında anlam yüklemek toplumun ona yüklediği bir mecaz sadece..


    Wiki den aşağıdaki yazıyı alıntı yapıyorum, umarım kafandaki soru işaretlerini giderir;

    Beyin ölümü, tüm beyin fonksiyonlarının geri dönüşsüz kaybıdır. İlk olarak 1968 yılında Harvard'da tanımlanmış ve beyin ölümü kriterleri Harvard Kriterleri olarak yerleşmiştir. Bu nedenle Beyin Ölümü tanısı dünyanın her yerinde aynı standartlarda konur.

    Travma ya da hastalık nedeniyle, beyin ödemi ya da hipoksi (dokuların oksijensiz kalması) sonucu beyninin nekrozu (hücre ölümü) halinde, beyin fonskiyonlarını yapamaz hale gelir.

    Bu durumda bilinç kaybolur, refleksler büyük oranda kaybolur ve ek olarak beyin sapının da hasarı ile kendiliğinden solunumun durur, göz bebekleri büyür ve EEG aktivite kaybı görülür. Genel olarak baş ya da kalp gibi hayati organlara gelen ağır darbeler, yaralanmalar, kan kaybı, şok, oksijensizlik, ödem vb. durumlarda gerçekleşir.

    Beyin ölümü tanısını esas olarak 4 branştan oluşan beyin ölümü tespit kurulu koyar.Kurul nöroloji, nöroşirürji,anestezi ve kardiyoloji uzmanlarından oluşur. Bu tanının konması, geri dönüşü mümkün olmayan bir ölüm sürecinin başladığı anlamına gelir. O sırada kalp çarpıyor, solunum makineler yardımıyla sürdürülüyor olsa bile beynin kalıcı hasar gördüğü ve kişinin yaşama geri dönme olasılığının kalmadığı kabul edilmiş olur. Eğer yakınlarının da itirazı yoksa organları başka bir insana nakledilebilir.

    Beyin ölümü tanısı ve buna bağlı olarak organ bağışı birçok ülkede yasalarla standardize edilmiş, kesin kurallara kanıtlara dayalı kurul kararlarına bağlanmıştır. Fakat halk arasında konu iyi bilinmedigi için birçok spekülasyon ortaya çıkmaktadır. Oysa tamamen bilim dünyasının, bilim adamlarının belirledigi prensiplere bağlı olarak işleyen bir tanı süreci söz konus.udur. Beyin ölümü kişinin artık yaşama dair neredeyse hiç fonksyonunun kalmadığına dair bir belirteçtir. Kalp durmasa bile kişinin tekrar hayata döndürülmesi imkânsızdır. ...




  • sepsis ve septik şok' a bakın siz en iyisimi. solunum cihazına bağlı olan ölümler için ölüm raporlarında kullanılır. "septik şok" gibi. solunum cihazına bağlı olup da kalp atışları devvam ediyorsa, beyin fonksiyonları için nöroloji uzmanları hastanın durumu hakkında daha çok fikir sahibi olup bilgi verebilir. ama şu bir gerçek ki yanılgıya düşülen durumlar da var. yani fişi çekelim mi çekmeyelim mi durumları.. bu noktada fişin çekilmesi kararı için sadece beyinsel fonksiyonların durumu söz konusu olmaz. vücudda dolaşan kan, oksijen durumu, yani bir çok şey var. hangisini araştırıp konuşsak acaba. bu forumda doktor vardır. olmasa bile bu konudan bir doktor çıkartır dh. kalp atışları durana kadar solunum cihazının fişi çekilmez, çekilmemeli. çekilsin denip de çekilmeyip hayata dönen hastalar var. daha teknik bir açıklama yapacak, bilgi sahibi biri çıkabilir forumdan. kısaca 10ur' un yazmış olduğu bold cümlelerde yanlış ve eksik açıklamalar var. daha iyi araştırmasını tavsiye ederim.

    bir konu da ha vardı, beynin vurularak ölen bir kişi acı çeker mi diye.. cevap da vardı ölen birine sormak lazım diye.. konu kaldırıldı sanırım..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi The souls migration -- 26 Aralık 2011; 13:54:17 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: The souls migration

    sepsis ve septik şok' a bakın siz en iyisimi. solunum cihazına bağlı olan ölümler için ölüm raporlarında kullanılır. "septik şok" gibi. solunum cihazına bağlı olup da kalp atışları devvam ediyorsa, beyin fonksiyonları için nöroloji uzmanları hastanın durumu hakkında daha çok fikir sahibi olup bilgi verebilir. ama şu bir gerçek ki yanılgıya düşülen durumlar da var. yani fişi çekelim mi çekmeyelim mi durumları.. bu noktada fişin çekilmesi kararı için sadece beyinsel fonksiyonların durumu söz konusu olmaz. vücudda dolaşan kan, oksijen durumu, yani bir çok şey var. hangisini araştırıp konuşsak acaba. bu forumda doktor vardır. olmasa bile bu konudan bir doktor çıkartır dh. kalp atışları durana kadar solunum cihazının fişi çekilmez, çekilmemeli. çekilsin denip de çekilmeyip hayata dönen hastalar var. daha teknik bir açıklama yapacak, bilgi sahibi biri çıkabilir forumdan. kısaca 10ur' un yazmış olduğu bold cümlelerde yanlış ve eksik açıklamalar var. daha iyi araştırmasını tavsiye ederim.

    bir konu da ha vardı, beynin vurularak ölen bir kişi acı çeker mi diye.. cevap da vardı ölen birine sormak lazım diye.. konu kaldırıldı sanırım..

    Sayın The souls migration yazıyı okumadınız dikkatli sanırım,

    solunum cihazına bağlı olup da kalp atışları devvam ediyorsa, beyin fonksiyonları için nöroloji uzmanları hastanın durumu hakkında daha çok fikir sahibi olup bilgi verebilir. diyorsunuz. yazıda zaten "Beyin ölümü tanısını esas olarak 4 branştan oluşan beyin ölümü tespit kurulu koyar.Kurul nöroloji, nöroşirürji,anestezi ve kardiyoloji uzmanlarından oluşur." ifadesi var.

    ama şu bir gerçek ki yanılgıya düşülen durumlar da var. yani fişi çekelim mi çekmeyelim mi durumları.. demişsiniz. burda yanılgıya düşülen durum beyin ölümü gerçekleşmediği halde gerçekleştiği yönünde alınan hatalı bir karardır. Zaten bunları önlemek sizin tabirinizle hastanın fişini çekmeden önce hadi bir de nöroloğa danışalım o daha çok fikir sahibidir denmez de konuyla ilgili 4 branştan oluşan uzmanlardan bir komite kurup hepsinin görüşlerine başvurur.

    bu noktada fişin çekilmesi kararı için sadece beyinsel fonksiyonların durumu söz konusu olmaz. vücudda dolaşan kan, oksijen durumu, yani bir çok şey var. diyorsunuz. Beyin ölümü tanısı konulduktan sonra vücuTTA dolaşan kan, oksijen vs. nin bi önemi olmaz. Beyin geri dönülemez şekilde işlevini yitirirse (eğer nakledilmeyecekse) diğer organları ayakta tutmanın ne gibi bir mantığı var?

    kalp atışları durana kadar solunum cihazının fişi çekilmez, çekilmemeli. demişsiniz. Bu kişisel/duygusal görüşünüz müdür? bilimsel dayanağınız var mi? sakın beyin ölümü ile bitkisel hayatı karıştırıyor olmayasınız. Bitkisel Hayat dediğimiz kavramda beyin sapı sağlamdır yani beyin bütünüyle faaliyetini durdurmadığından hasta hareketsiz yıllarca yatabilmesine rağmen ölümden söz edilemez. Düşük bir olasılıkla da olsa bildiğimiz manada yaşama geri dönüş mümkün olabilir. Komaların bir çok değişik şekli vardır. Bunlarda bazı beyin fonksiyonları azalmış ya da tamamen kaybolmuş olabilir ama tam anlamıyla beyin ölümü gelişmediğinden ölüm oluşmamıştır.


    daha teknik bir açıklama yapacak, bilgi sahibi biri çıkabilir forumdan. kısaca 10ur' un yazmış olduğu bold cümlelerde yanlış ve eksik açıklamalar var. daha iyi araştırmasını tavsiye ederim. yanlış ve eskik açıklamalarım olduğunu düşünüyorsanız buna kabul görmüş bilimsel dayanaklarla karşı çıkın lütfen.




  • valla bişiler yazmışsın, duygusal felan gibilerinden.. sen ne yap biliyor musun en yakınındaki bir hastaneye uğrayıp merakını gider. sonra buraya gel öğrendiklerini yaz. bir kere mantıken solunum cihazına bağlı olan bir kişinin kalbi sürekli atıyorsa diyelim, kalbi çalıştıran cihaz sadece solunum cihazı mı oluyor? kalbin nasıl çalıştığını mı anlatalım sana şimdi? "kalp durmasa bile" bak burada tökezliyorsun ama anlamak istemiyorsun sanırım.. örnek detaylarını seninle paylaşmak zorunda değilim. yani diyorsun ki hasta ve doktor ismi ver? yok yaa kalp çalışmaya devam ediyorsa her zaman herşey olabilir.

    kısaca: ölümün ne zaman gerçekleştiğinin kabulünü, senin o cümle ifade etmiyor. kalp atmaya devam ediyorsa.. çek fişi bitir işi diyorsun.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi The souls migration -- 26 Aralık 2011; 19:28:23 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: soneday

    quote:

    Orijinalden alıntı: scientist8

    quote:

    Orijinalden alıntı: C2H5OH

    benim anlamadığım sen neden ölümü kalbe endeksledinki ? :D

    Yaşamın kaynağı kalpte olsa gerek. Ruhun kalpte olduğuna inanılıyor sanırım.

    Kalbi yönetende beyin..

    Şöyle düşünün,

    İnsan; cep telefonu
    Kalp; Batarya/Elektirik
    İşletim sistemi; Beyin

    Batarya olmadan telefon çalışmaz, çalışmayıncada işletim sistemi ölü kabul edilir
    İşletim sistemi olmazssa yine çalışmaz, ama elektirik verilirse çalışır..

    yani asıl ölüm "beyindir"



    Sakin olun arkadaşlar. ben orda kinaye yaptım. Yani konuyu açan arkadaş öyle yazmış ki yaşamın ve ölümün tek gerçeği kalpmiş gibi göstermiş.




  • Kalbi yöneten beyin demeden evvel hangi organın vücut dışında bile çalışmasını devam ettirebildiğini araştırmalı.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ScAnMaN

    quote:

    Orijinalden alıntı: -Rsan-

    Peki insan beynine kurşun sıkılarak öldüğü anda acı hisseder mi?

    Bunu tecrübe edene sormak lazım oda mümkün değil gibi gözüküyor.

  • Kafasından vurulup şu anda hayatta olan bir kişi biliyorum. İzmir'de...

    Alnının öyle bir yerinden kurşun yemiş ve o çekirdek öyle bir açıyla girmiş ki, çekirdek iyi beyin lobunun arasından ilerleyip çok ciddi bir zarar vermemiş. Şahıs şu an hayatta...
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.