Şimdi Ara

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleyenler Kulübü [Büyük Düşünebilen 122 Kişi] (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
300
Cevap
6
Favori
13.700
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: D3XTER


    quote:

    Orijinalden alıntı: Lath.Crusader

    Nükleer enerjiyi güneş enerjisi ve rüzgar enerjisinin karşısına koyan liseliler türemiş...
    Kafanın çalışma prensibi şu: Birinin desteklendiği yerde diğeri desteklenmez..
    İyice karar verdim ki bu milli eğitim Türk gençlerini beyin-free hale getiriyor..


    Şu an günümüzde öyle güzel güneş sistemleri var ki...

    1 metre karelik platformu çatıya koyuyorsun...
    Bu bir 1 metre karelik platform bu evin bütün elektrik ihtiyacını karşılıyor,
    buzdolabı televizyonda lambalar ne varsa...
    Sadece fiyatı fazla (35 - 40 milyar civarında)

    Yalnız bu sistemler desteklendikçe hem fiyatı iyice düşecektir hem de verimleri artacaktır...



    bir panel 30.000 lira, 24 daireli apartmanlardan hesaplayalım. 70 milyonluk nüfus olsun, her dairede 10 kişi kalsın. 168 milyon daire yapar. 5.040.000.000.000 liralık masraf çıkıyor. hadi 10 bin liradan kursunlar o sistemi,ki bu fiyattan bile alıcı bulamaz, 1.680.000.000.000 liralık masraf çıkıyor.ütopya diyoruz işte biz buna.




    Evet siz hayalleri küçücük insanlar akla hayale gelebilecek her şeye ütopya dersiniz zaten...
    MHP'nin 40. yılı kutlu olsun...


    İtiraf edeyim.. Bu sistem şu an sadece ciddi zengin insanların villalarında falan kurulabilecek bir sistem...
    Örneğin 3 katı olan, 3. katı tamamen yatak odası olan. Çatısı uzay manzaralı uyuyabilmek için
    iki yana açılabilen, birinci katının ortasında havuzu olan türden villalardan bahsediyorum.

    Yalnız bir saniye.. Henüz daha hiç bir şey bitmedi..

    Senin şu an bu yazıları okumuş olduğun bilgisayarı da zamanında sadece süper zengin insanlar alabiliyordu..
    Hatta ondan önce ise bireysel olarak alınamıyordu. Bir kuruluşun, örneğin devlet, bankacılık vb.
    işleri yapılabilsin diye alınabiliyordu sadece..

    Zaten eskiden bu makineler de böyle değildi..
    Al sana aşağıdaki kişi John von Neumann.. Kendisi dünyadaki ilk makine dilinin (işlemci dili) mimari
    ve dünyadaki ilk bilgisayarlardan biri olan EDVAC'ın başında..
    Bilgisayarın boyutu zaten olayı özetliyor...
     Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleyenler Kulübü [Büyük Düşünebilen 122 Kişi]


    Teknoloji günümüze göre değerlendirirsek Prehistorik
    ama fiyat Astra düzeyinde..

    Daha bitmedi...
    Günümüzde herhangi birinin ortalama bir iş, bir miktar birikim ve biraz banka kredisi ile alabildiği arabaları düşün..
    Bunlar da ilk çıktığında sadece ciddi zengin kişilerin alabileceği şeylerdi...
    Onların da teknolojisi çok geri ama fiyatları çok yüksekti...
    Hatta zamanında arabalar bir süreliğine gelişebilir ama hiç bir zaman at arabalarının yerini alamaz da demişlerdi...

    Bilimin ve teknoloji, tarih boyunca pek çok gevezeyi susturmuştur...

    Bahsettiğim sistem de böyle.. Daha başında.. Sanıyorum siz güneş enerjisi diyince sadece, apartmanların tepesine
    apartmanın suyunu ısıtmak için takılan sistemleri anlıyorsunuz..
    Burada bahsedilen şey farklı.Eskiden sadece uzaya gönderilen uyduların enerjilerinin sağlanması için
    bu türden sistemler kullanılıyordu. Ama artık yavaş yavaş evler için de kullanılmaya başlanıyor.

    Sorunları gün ve gün çözülüyor.
    Örneğin gün geçtikçe, panelin üzerine düşen güneşin açısı önemsizleşiyor ve paneller
    ışığı ne kadar dikey değil yatay alsa da performansından bir şey kaybetmiyor..
    Şüphesiz daha da geliştirilecektir.

    Ayrıca bu tür sistemlere olan talep, bu işlere daha fazla şirketin girmesini rekabeti ve fiyatlarda ciddi düşüşleri
    getirecektir. Teknolojik ilerlemeyi saymadım bile.. Tıpkı bilgisayarlar ve arabaların tarihi gibi...
    Olağan seyir zaten bunu gerektirir...

    Burada, yapılan araştırma geliştirme aşamasına katılmıyorsan, yapman gereken tek şey doğal olarak bu tür
    şeyleri görünce en azından başarıların devamını dilemek, taktir etmek ve devamını beklemektir.

    Hem o ütopya dediğin şey yavaş yavaş gerçek oluyor..
    Evet. Orta ekonomik düzeydeki evlere bu tür sistemlerin takılabilmesi için daha mesafe var..
    Evlere sadece yukarda bahsettiğim türden zenginler taabiliyor...
    Ama en azından fabrikalarda yavaş yavaş görünmeye başladı etkisi...

    Bak bakalım oku:
    quote:

    5 yılda amorti
    Bu sistem son 20 yıldır Avrupa'nın özellikle güney ülkelerinde kullanılıyor. 2004 yılında Almanya'da yasalaşan "Dönüştürülebilir Enerji Kaynakları Yasası" ile önü açılan sektör, binlerce uygulamayla hızlı bir tırmanış yaşadı ve tüm Avrupa'ya yayıldı. Avrupa'da özellikle okullar, spor salonları, alışveriş merkezleri, oteller, fabrikalar, yüksek katlı iş merkezleri ve yerleşimin yoğun olduğu sitelerde tercih edilen solar sistemler, sağladıkları enerji tasarrufu ile yatırıma harcanan parayı 5 yılda amorti ediyor. Bankalar ise yatırımcılara düşük faizli krediler açarak sistemin yayılmasına destek oluyor. Almanya Dönüştürülebilir Enerji Kaynakları Yasası'na göre güneş enerjisinden elde edilen kullanım fazlası enerjiyi devlete satarak ek bir gelir elde etmik mümkün.

    Enlemimiz uygun
    Botek İnşaat'ın Genel Müdürü Babür Orhan, Türkiye'nin enlemleri dikkate alındığında güneş ve gün ışığından yararlanma açısından çok iyi bir konumda olduğununun altını çizdi: "İspanya ile aynı enlemdeyiz. 2010 yılında İspanya'nın başkenti Barselona güneş enerjisinden en fazla yararlanacak şehir olarak Güneş Şehri ilan edilecek" Orhan, Türkiye'de son dönemde üretilen metal çatıların solar istemin uygulanmasına da iyi bir zemin oluşturduğunu ifade ederek şu bilgileri verdi: "Almanya 2010 yılında enerji ihtiyacının yüzde 12.5'ni, 2020 yılında ise yüzde 20'sini güneş enerjisinden sağlamayı planlıyor."


    Kaynak:http://www.evdose.com/tur/yapi/yap0076.html

    Gerçi hakkında önüne gelen her şeye ütopya diyen bir kişiyle neyi tartışıyorsam...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lath.Crusader -- 14 Mart 2011; 16:42:58 >




  • iyi madem bekleyelim çıksın diye çıkana kadar giren bize girsin. ben üretilemez demiyorum, lafı çarpıtma. üretilmesini umut ederek bekleyemeyiz diyorum. o üretilecek, stabil hale getirilecek, fiyatının düşmesi beklenecek... kaç senelik bir zaman dilimi sence bu?
  • En büyük santral 11 ve 20Mw güç üretiyormuş.Yeni nesil bir nükleer santral ise 1500Mw enerji sağlıyor.Şuan dünyadaki en verimli enerji türü nükleerdir.Nükleerden alınan verimi güneş ve rüzgardan şimdilik almak mümkün değil.Çevreciyim diye geçiniyorsunuz ama çevreye daha çok zarar veriyorsunuz.Güzelim ovaları tarlaları panallerle türbinlerle dolduruyorsunuz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: D3XTER

    iyi madem bekleyelim çıksın diye çıkana kadar giren bize girsin. ben üretilemez demiyorum, lafı çarpıtma. üretilmesini umut ederek bekleyemeyiz diyorum. o üretilecek, stabil hale getirilecek, fiyatının düşmesi beklenecek... kaç senelik bir zaman dilimi sence bu?


    Beklediğiniz nükleer santral kurulana kadar üretilir merak etme. Bizim hayatımız futbol ve siyasetten ibaret olduğu için farkında değiliz ama Dünya bunlarla uğraşıyor ve en geç 4-5 seneye kadar yüksek verimlilik yakalanacak büyük ihtimalle.

    Benim anlatmak istediğim bunun bize uzak birşey olmadığı. Sadece biraz üzerine düşmek gerekiyor o kadar. Araştırmalara destek verip bir an önce uygulamaya geçirilmesi lazım. Bu sürenin kısalığı tamamen bize kalmış. Ama kesinlikle gözünüzde büyttüğünüz kadar değil. Sadece biraz inanç ve özveri gerekli.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Alaska Yolcusu -- 14 Mart 2011; 17:01:03 >




  • Aklıma bir şey geldi, madem Güneş ışınları dik gelince daha fazla verim sağlanıyor, güneşin konumuna göre hep dik gelecek şekilde hareket edebilen bir panel olsa nasıl olur? Muhakkak düşünen olmuştur.

    Benim düşüncem nükleer santralin kurulup enerjinin oradan sağlanması. Bir yandan da bu enerjileri geliştirebiliriz. İleride geçeriz gerekirse.
  • 4-5 sene gibi bir sürede kesinlikle veririmliği o kadar artıramassın.Bir güneş paneli bir nükleer santralin kurulduğu kadar dar bir bölgede o santralin sağladığı gücün yarısını sağlamaya başlarsa ancak o zaman birşeyler değişebilir.Ki şuanda dünyadaki en büyük güneş santralinin 20Mw olduğuna göre uzun yıllar bu mümkün değil



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Volkanbaba -- 14 Mart 2011; 17:04:10 >
  • @Volkanbaba


    Hangisi daha iyi; "sakat bebeğinin olması mı?" yoksa sınırsız enerji kaynağı Güneş mi (rüzgarların da enerji kaynağı Güneş' tir)?

    @Çaylak Kral

    Hareket eden ve akıya duyarlı dedektörlü paneller var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Havenless -- 14 Mart 2011; 17:05:35 >
  • Beni de ekle üstat bitmeyecek enerji garantili enerjidir.

    Birşey eklemek istiyorum yazın çanakkaleye gittim haliyle bursa,balıkesir,bandırma tarafından geçtim ve helal olsun dedim.O taraflarda şehir dışında neredeyse her yer tarla - fabrika ve rüzgar türbinleri ile doluydu.Kardeş türkiyeyi o taraflar besliyormuş neredeyse o kadar diyim.Hem doğası bozulmamış hava temiz bir çok orman var hem de çok büyük çapta üretim yapılıyor.Ülkemizin her bölgesi bu şekilde değerlendirilse şu an farklı yerlerde olurduk.Siyaseti boşverelim yani oralarda temiz enerji kullanılmasının artıları görülüyor.Türkiyenin bir deprem bölgesi olduğunu düşünürsek nükleer santral kurmanın akıllıca bir düşünce olmadığı kanaatindeyim.Eğer kurulacaksa da yeni teknoloji kullanılmalıdır ama devletin de bu hassasiyeti göstermeyeceğini düşünüyorum.Sınırsız enerji doğal enerjidir bu yüzden avrupa ülkelerinde olduğu gibi yenilenebilir enerji kaynaklarımızı yaygınlaştırmalıyız.
    quote:


    Orijinalden alıntı: Volkanbaba

    En büyük santral 11 ve 20Mw güç üretiyormuş.Yeni nesil bir nükleer santral ise 1500Mw enerji sağlıyor.Şuan dünyadaki en verimli enerji türü nükleerdir.Nükleerden alınan verimi güneş ve rüzgardan şimdilik almak mümkün değil.Çevreciyim diye geçiniyorsunuz ama çevreye daha çok zarar veriyorsunuz.Güzelim ovaları tarlaları panallerle türbinlerle dolduruyorsunuz.


    Yenilenebilir enerji kaynakları tabiki toprağın verimli olduğu ve ormanların bulunduğu bölgelere değil verimsiz ve kurak bölgelere yapılmalıdır ve öyle yapılır



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Suprémacy -- 14 Mart 2011; 17:15:23 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Volkanbaba

    En büyük santral 11 ve 20Mw güç üretiyormuş.Yeni nesil bir nükleer santral ise 1500Mw enerji sağlıyor.Şuan dünyadaki en verimli enerji türü nükleerdir.Nükleerden alınan verimi güneş ve rüzgardan şimdilik almak mümkün değil.Çevreciyim diye geçiniyorsunuz ama çevreye daha çok zarar veriyorsunuz.Güzelim ovaları tarlaları panallerle türbinlerle dolduruyorsunuz.



    Oluşabilecek bir kaza sonrası binlerce sakat insan, nesillerce süren mutasyon ve kocaman ölü bir bölge yerine, kurak ve bol güneş alan bir bölgeye kurulacak bir güneş santrali daha mantıklı görünüyor sanki.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Evil Dead

    @Volkanbaba


    Hangisi daha iyi; "sakat bebeğinin olması mı?" yoksa sınırsız enerji kaynağı Güneş mi (rüzgarların da enerji kaynağı Güneş' tir)?

    Santral patlamadıkça radrasyon riski sakat bebek felan yok. Şuanki aşırı verimsiz güneş panalleri yerine nükleer tercihimdir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KaptanMirliva


    quote:

    Orijinalden alıntı: Volkanbaba

    En büyük santral 11 ve 20Mw güç üretiyormuş.Yeni nesil bir nükleer santral ise 1500Mw enerji sağlıyor.Şuan dünyadaki en verimli enerji türü nükleerdir.Nükleerden alınan verimi güneş ve rüzgardan şimdilik almak mümkün değil.Çevreciyim diye geçiniyorsunuz ama çevreye daha çok zarar veriyorsunuz.Güzelim ovaları tarlaları panallerle türbinlerle dolduruyorsunuz.



    Oluşabilecek bir kaza sonrası binlerce sakat insan, nesillerce süren mutasyon ve kocaman ölü bir bölge yerine, kurak ve bol güneş alan bir bölgeye kurulacak bir güneş santrali daha mantıklı görünüyor sanki.


    Çevrende ki ülkelerin nükleer santrallerini nerelere kurduğunu araştırmanı tavsiye ederim. Ayrıca nükleer santral kurmak için gerekli koşulları, nasıl bir ortam gerekiyor, nasıl bir güvenlik önlemi gerekiyor. Nükleer'e karşı sizden daha etkili çalışan kurumlar var onların varlığı basit bir santrale asla izin vermez.

    Bu yıl karadeniz de insanın girmediği doğal güzelliklere dozerler, kamyonlar girdi. Sırf hidroelektrik santralleri için.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: KaptanMirliva


    quote:

    Orijinalden alıntı: D3XTER

    iyi madem bekleyelim çıksın diye çıkana kadar giren bize girsin. ben üretilemez demiyorum, lafı çarpıtma. üretilmesini umut ederek bekleyemeyiz diyorum. o üretilecek, stabil hale getirilecek, fiyatının düşmesi beklenecek... kaç senelik bir zaman dilimi sence bu?


    Beklediğiniz nükleer santral kurulana kadar üretilir merak etme. Bizim hayatımız futbol ve siyasetten ibaret olduğu için farkında değiliz ama Dünya bunlarla uğraşıyor ve en geç 4-5 seneye kadar yüksek verimlilik yakalanacak büyük ihtimalle.

    Benim anlatmak istediğim bunun bize uzak birşey olmadığı. Sadece biraz üzerine düşmek gerekiyor o kadar. Araştırmalara destek verip bir an önce uygulamaya geçirilmesi lazım. Bu sürenin kısalığı tamamen bize kalmış. Ama kesinlikle gözünüzde büyttüğünüz kadar değil. Sadece biraz inanç ve özveri gerekli.

    bir reaktörün verimliliğini elde edebilmek için %30 verimli panel üretsen bile inan ortaya korkunç bir rakam çıkar. %8 di sanırım şu anki panellerin verimi. onlar bile pahalı. düşün. bu gün abd bu güneş paneli vb. şeylerin üzerine en çok düşen ülkedir fakat abd de onlarca santral var, bir bildikleri vardır bence.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Evil Dead

    Hangisi daha iyi; "sakat bebeğinin olması mı?" yoksa sınırsız enerji kaynağı Güneş mi (rüzgarların da enerji kaynağı Güneş' tir)?



    Hocam Bulgaristan, Romanya, Ermenistan ve Ukrayna'da kısaca dört bir yanımızda nükleer santraller var. Bunlardan birinde bir problem olsa yine hepimizin sakat bebeği olacak zaten. Bu yüzden karşı değilim ben nükleer santral işine.
  • destekliyorum...Dünya eninde sonunda bu enerjileri kullanacak
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnotheRDie

    Çevrende ki ülkelerin nükleer santrallerini nerelere kurduğunu araştırmanı tavsiye ederim. Ayrıca nükleer santral kurmak için gerekli koşulları, nasıl bir ortam gerekiyor, nasıl bir güvenlik önlemi gerekiyor. Nükleer'e karşı sizden daha etkili çalışan kurumlar var onların varlığı basit bir santrale asla izin vermez.

    Bu yıl karadeniz de insanın girmediği doğal güzelliklere dozerler, kamyonlar girdi. Sırf hidroelektrik santralleri için.

    arkadaşım zaten devlet böyle bir sorumluluk almak istemediği için yid modeliyle kuruluyor santralin bu kdar yüksek olmasının sebeblerinden biri bu diğeride rusya'nın tekel olması ihaleye katılan diğer firmalar böyle bi yükümlülük almak istemediler.Santralin ömrü 50 yıl görünüşe göre 25 yıl santralin a dan z ye herşeyi ruslar yapıcak(kadameli olarak Türk mühendislerle teknoloji paylaşılıcak)senesi dolduğunda ücretsiz devlete verilicek.


    düzeltme:Türkiye de 3.nesil santral kurulucak.




  • İzlediğim bi belgeselde 1 termik santralin 100 tane rüzgar gülü kadar enerji üretebildiğini söylüyordu. Rüzgar gülü de öyle ucuz birşey değil malesef. Zaten zararda olan bir ülkede bir de böyle bir çalışmaya gidilirse batarız sanırım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KaptanMirliva


    quote:

    Orijinalden alıntı: D3XTER

    iyi madem bekleyelim çıksın diye çıkana kadar giren bize girsin. ben üretilemez demiyorum, lafı çarpıtma. üretilmesini umut ederek bekleyemeyiz diyorum. o üretilecek, stabil hale getirilecek, fiyatının düşmesi beklenecek... kaç senelik bir zaman dilimi sence bu?


    Beklediğiniz nükleer santral kurulana kadar üretilir merak etme. Bizim hayatımız futbol ve siyasetten ibaret olduğu için farkında değiliz ama Dünya bunlarla uğraşıyor ve en geç 4-5 seneye kadar yüksek verimlilik yakalanacak büyük ihtimalle.

    Benim anlatmak istediğim bunun bize uzak birşey olmadığı. Sadece biraz üzerine düşmek gerekiyor o kadar. Araştırmalara destek verip bir an önce uygulamaya geçirilmesi lazım. Bu sürenin kısalığı tamamen bize kalmış. Ama kesinlikle gözünüzde büyttüğünüz kadar değil. Sadece biraz inanç ve özveri gerekli.

    ihtimaller zinciri olmuş...




  • yaz beni de
  • Bu arada ilk mesaja şu aşağıdaki bağlantıları ekleyebilirseniz iyi olur...
    Hepsi aynı şeyden bahsediyor ve daha fazla referans bulabilirdim ama bu kadar yeter..

    Güneş panellerinde kullanılmak amacıyla oluşturulmuş yeni bir tabaka,
    verimliliği %96'ya kadar artırıyor..

    Ayrıca bu yeni tabaka, güneş ışını hangi açıdan gelirse gelsin çok yüksek verimlilikle alıyor
    ve panelin bir mekanizma tarafından güneşe doğru çevrilmesi gerekliliğini ortadan kaldırıyor..

    http://www.popsci.com/node/31528
    http://www.techradar.com/news/world-of-tech/anti-reflective-solar-cells-gain-efficiency-481604
    http://www.physorg.com/news144940463.html
    http://ecorenovator.org/solar-panel-anti-reflective-coating-efficiency/


    Almanya gibi sürekli yağmur kar ile uğraşan bir ülke bile 2020'ye geldiğinde ülke enerji
    ihtiyacının %20'sini bu tür panellerle karşılamayı amaçlıyor... Türkiye gibi Almanya'ya göre çok daha fazla
    güneşlenen bir ülkede neler neler yapılır halbuki...

    Rüzgar enerjisini savunmuyorum ama güneş enerjisindeki gelişmeler müthiş...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lath.Crusader -- 14 Mart 2011; 18:29:48 >




  • Bensiz olur mu düne kadar son donaımla yapılacak nükleri destekliyordum ama yapılmayacağı için fikrimi değiştirdim.
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.