Şimdi Ara

YAYINEVLERİ VE ELEŞTİRİLER

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
31
Cevap
0
Favori
1.270
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • arkadaşlar öncelikle sohbetlerinizi, muhabbetlerinizi bayılarak okudum ve aranızda yer alıp fikir beyan edip sizinle tartışmak istedim. İyi bir okur muyum bilemeyeceğim kime ve neye göre olduğuyla göreceli bir konu bu ama yayınevleri hakkında genel bir bilgi paylaşımı yapacağım tabi ki bunlar tamamen şahsıma ait görüşler olacak ve eleştirilmek için yapacağım bunu o yüzden eleştirmenizi rica ederim.

    başlangıç olarak bir kaç yayınevi değerlendireceğim yalnız eleştirileriniz doğrultusunda. yüzeysel eleştirilerim daha derin ve yoğun bir biçimde açabilirim. teşekkrüler...

    CAN Yayınları: Öncelikle kişisel olarak sevdiğim bir yayın evi. yalnız şöyle bir gerçeği vardır ki "pahalı". Evet bu firma yayınevinden çok benim gözümde tamamen yolmaya hazır tavuk arar gibi geliyor. en kötüsü de umberto eco'nun basım hakkının bu firmanın elinde olması. baskı dizgi konusuna gelirsek. klasik çizgisi çok hoşuma gidiyor bir ara tasarım değiştirmeye niyetlendiler ama, raflarda yan yana koyduğumuz zaman iğrenç bir renk karmaşasına sebep oldular. kayıp ettikleri telif haklarından en çok sevindiğim ise herman hesse dir sanırım. not: çevirmen konusunda bana göre %80 gibi doğru tercihlerden dolayı Türkiye'nin aktif haldeki en iyi çevirmen kadrosuna sahiptir diyebilirim. örn: Şadan KARADENİZ

    YAPIKREDİ Yayınları: Kesinlikle klasik çizgiler konusunda vazgeçemeyeceklerim dendir. yalnız konunun hemen başında kendilerini kınamadan başlamayayım. sadece kitap fiyatları düşmesi derdinden binlerce kitabı imhaya gönderen yayınevini protesto ediyor ve telafisi için toplu bir kitap bağışı yağmadığı sürece kitaplarını alamayacağımı söylemek isterim. fiyat konusunda kesinlikle sadece kendi yerlerinden almanız tavsiyesini verebilirim. aracı firmalardan aldığınız takdirde indirim imkanınız olamayacaktır. ayrıca başarılı bulduğum özel serileri deltaların sahibi olduğu yayın evidir. onlarında şahsımca tek eleştirilecek yanı boyutları olabilir. baskı dizgi konusunda yılların tecrübesinin vermiş olduğu tecrübeyle zaten pek eleştirilecek yönü yoktur. Pek bizi ilgilendirmese de en büyük kaybını yönetim kurulu atmalarında yaşamış bir yayın evidir.

    CEM Yayınları: hala klasik okuyacağım zaman ilk aklıma gelen yayınevleri arasında dır. sahaflarda ne zaman denk gelsem eksik kalan cem yayın evi klasikler kadrosunu tamamlamak için baya vakit harcarım. baskı dizgi 1980 ler döneminin iyilerindendir. zaten eski kitaplarının hala sağlam kalabilmesi işlerini ne kadar iyi yaptıklarını göstermek için yeterlidir diye düşünüyorum. çok fazla eleştirelecek bir yanını bulamadığım güzel bir yayın evidir.

    ALTIKIRKBEŞ Yayınları: Nedense bana hep arada kalan yayın evi gibi geliyor. Bir kitabını alıyorsunuz inanılmaz güzel bir çeviri kusursuza yakın. Bir kitabını alıyorsunuz bildiğiniz redaksiyona uğramış çeviri. baskı dizgi konusunda %50 nin üzerine çıkamayacak yayın evidir. hobbit'in yayın hakkını iyi değerlendirememiş ve bunun gibi bir sürü kayıp ettiği kültler vardır. belkide var olan büyük piyasanın orta boy balığı olmak olabilir sorunları. daha çok çalışması gerek diye düşünüyorum.

    VARLIK Yayınları: Hele ki bide 1960 - 1980 arası baskıları ise, o pürüzlü kapağı ince saman kağıdı kesinlikle 1,5 porsiyon söyleyip yenile bilecek kıvamdadır. bahsettiğim dönemleri içinde kusursuz bir yayın evidir. yalnız problem o dönemde takılıp kalıp kendini yenileyememesidir. Harice bugun bile bir albert camus "yabancı" kitabını varlık olmazsa zevk almadan okuyamam. dileğim eski şaşalı günlerine döne bilmeleridir. haricen vasatın altında olarak nitelendirebilirim.

    ODA Yayınları: Ben bu yayın evini Jack LONDON'la sevdim, yalnız kaderi varlık yayınları ile aynıdır. kendileirini gelişen piyasadan uzak tutmuş ve zirve de oldukları dönemde kalmışlardır. Bu tip yayın evlerini eleştirmek bana doğru gelmiyor. en azından iyi bir fizibilite yapmadan.

    METİS Yayınları: Bu yaynevini duyduğum zaman aklıma ilk gelen FRP dünyası kusursuz biilm kurgular. Metis'in ilk dönem çizgisi ile bugunu kıyaslarsak kesinlikle kendini hızla geliştiren bir yayınevi diyebiliriz. 2000'li yılların başlarında parasını veren herkesin kitabını basarım tarzı yayınevinden sıyrılma çabaları ve ellerine geçen lotr kozunu çok iyi kullanmaları sayesinde şu anda gerçekten türkiye sınırları içinde ilk 10 olabilecek yayınevi diyebilirim. özellikle lotr, yerdeniz öyküleri gibi kültleri tek cilt halinde toparlayıp bize görsel bir şölen vermesi ayrıca yerine +1 vermiştir. çevirmen konusunda güzel yenilikler yapmış ve bunları güzel pazarlamış yayın evidir. kendilerine en büyük eleştirilerim fiyat konusunda olabilir. zaten sürümünden kazanma şansı olduğu kitapları fahiş fiyatlardan, minimize hale getirse belki de türkiye'de ilk3 olabilecek bir yayınevidir.

    DOĞAN yayınları: Bu sektörün sanırım tamamen çılgın ticaret boyutunu yapan 3 yayınevinden biridir. birileirnin bu insanlara yeter kazandığın bizi rahat bırak demesi gerekir. Kapak 10 numara Çeviri 10 numara dizgi baskı kusursuz fiyat tecavüz boyutunda. kesinlikle sadece 2. el olarak aldığım ve asla sıfır kitaplarını almayacağım yayın evidir.

    BORDO SİYAH yayınları: Şu kadar söyleyebilirim hayalim yaşayan en değerli kütüphanelerden birini yapmaktır. hali hazırı da 2000 e yakın kitabım mevcut. içinde belki de tek olmayan yayınevidir. bana göre bir kitapta özen gösterilmesi en önemli konu yazarın emeğidir. adam sen kalk 1200 sayfalık bir kitap yaz, yayınevi insiyatifin de satabilmek için bunu 80 sayfaya indir. 5 liraya sat sonra büyük yayıneviyim de. afedersiniz de değil büyük yayınevi benim gözümde kağıtcıdan başka bir şey değilsiniz. haricen baskı dizgi ve 80 sayfalık çevirileriniz hiç para etmez gözümde.

    ADAM Yayınları: Eleştirmeyeceğim sadece tavsizye de bulunabileceğim bir yayın evi. Eğer rafta bir adam yayınları baskısı bir şiir kitabı görürüseniz mutlaka alın. ADAM yayınları adamdınız da kapitalist düzenin çarkları sizi de yemiş üzgünüm.

    İŞBANKASI yayınları: :Hasan Ali YÜCEL serisi şu an toplamaya çalıştığım seridir. klasik baskı dizgi ve kapak tasarımı kullanıp bunun fiyatını kitaplara yansıtan yayın evidir. kesinlikle tavsiyelerim içindedir. çağdaş edebiyat ve klasik edebiyat konusunda ilk 3 te tutabilceğim bir yayınevi dir. indirimlerinden faydalanabilemk için kitaplarının yerinden alınması gereklidir. tek kusurları sanırım son editasyon sürecini tam yapmamaları olabilir. ufak tefek baskı hataları mevcuttur ama okumayı ve akıcılığı etkilediğine hiç denk gelmedim.

    İLETİŞİM yayınları: metis yayın evi gibi 2000 li yılların ardına güzel bir atak gerçeklestirmiş orhan pamuk la zirve görmüş bir yayınevidir. fiyat konusunda doğan yayınla aynı kriterleri takip etmektedir. belki bir tık daha uygun olabilir. ayrıca bünyesinde idollerimden sezgin kaymaz gibi bir yazar bulundurduğu için +1 le yerini bir sıra yükselte bilen bir yayın evidir. baskı dizgi ve çeviri konusun da %70 lerde kalacağını düşündüğüm gene de Türkiye'de yeri yadsınamayacak bir yayın evidir.

    İTHAKİ Yayınları: baskı dizgi ve kapak tasarımı konusunda kesinlikle pek tartışmaya gerek duymadığım yayın evi. hele ki bir tek cilt Edgar Alan POE basmışlardır ki yemede yanında yat. türkiye'de fantastik bilimkurgu dendiği zaman ilk aklıma gelen yayın evlerindendir. Altıkırkbeş yayınevi ile araların da kan davası mı var bilemicem ama, sanırım onlara hayatlarının çalımlarını tolkien orta dünya kitaplarında atmıştır. Fiyat konusuna gelirsek kesinlikle protesto edilecekler arasındadır. türkiye'nin en pahalı yayınevleri arasındadır. sanırım satış politikları ister al ister alma malzeme bu aga. Klasiklerde kısaltmalar konusunda pek taviz vermeyen bir yayınevidir. Kesinlikle durumu olan var ise bu yayınevinin bastığı klasikleri alıp okuyup arşivleye bilir.

    ALTIN Kitaplar: Bir çoğunuzun eminim evin de mevcuttur o kalın karton kapaklı baskılar. Bana göre kitap odur. kağıt kalitesini ve kapak kalitesini düşürüp ters orantı ile fiyatını yükselten günümüz yayınevlerine.Hediye edilmese gerekne baskılar. Baskı ve Dizgi hataları konusunda biz kendi çevremizde de çok geyiğini yaptığımız bir yayınevidir. O dönemin şartlarını ve imkanlarını göz önünde bulundurusak ki bunun içine askeri siyasi diktatorya dönemleri de dahildir. zorunlu çıkarmaların olduğu klasikleri mevcuttur. Rus edebiyatını genelde bu yayınevinden tercih etmeme sebebim budur. Tabi ki HASAN ALİ EDİZ kozu ile bu açığı çok şekilde kapatmışlardır dip not olarak söylemek gerekir. Kapak tasarımı cilt ustune giydirme olan, ve kapağın üzerene soğuk mühür tarzı baskı yapan bu şekilde benim gönlümü ayrı bir çalan yayınevidir. Yiğidi öldür hakkını yeme. Değersiz kitap mutlak olarak yoktur ama baskı önceliği olmayan yüzlerce kitabı da bize kazandırmıştır. Çeviriler konusunda kusurrsuz diyemeyeceğim ama kesinlikle baştan savma olmayan güzel çevirileri mevcuttur. Bu bahsettikleirm eski altın kitaplardı günümüze gelecek olursak. elindeki kozu kesinlikle değerlendirmeyi bilen bir yayın evi sonuçta stephen king'in yayın hakkı herkese nasip olmaz.Tahminim kırılma noktalarından biride metal fırtınanın ülkenin üzerinde estirdiği kaos dönemiydi ki Türkiye için büyük bir politik kurgu furyası başlatmışlardı. haricen Dan BROWN, Agatha CHRİSTİE, Canan TAN gibi kült lerde bünyesin de mevcuttur.

    EPSİLON Yayınları: Yabancı dilde yazılmış bir kitabı bulunduğun ülkeye kazandırmak öncelikle cesaret ardından büyük bir özveri ister bana kalırsa. İtalyan'ca yazılmış bir kitabı İtalyancadan dilimize çevirmez isen dokusu kaybolabilir. "YEAAAA adamlar zaten ingilizce'ye çevirmişler biz de ordan çevirelim nerden bulcaz İtalyan tercüman'ı" gibi bir zihniyet hoş değil diye düşünüyorum. Kesinlikle çevirmen konusunda 10 üzerinden 3 ile diplerde gezen bir yayınevidir. Sanırım aklımda kalan en iyi çevirmenlerinden biri Sibel ALAŞ'dır. Taht Oyunlarını çevirirken büyük emek sarf ettiği kesinlikle bariz ortadadır. Ülke medyasını çok güzel kullanabilen bir yayınevidir. Eğer bastığı kitabın satmasını istiyorsa bunu istediği şekilde yapabilen bir yayınevidir. Kapak tasarımı konusunda son 2 yılda düzelme var ama öncesi için orta hali diyebilirim. Baskı dizgi derseniz sadece bir kaç kitabında beni yavaşlatmaya sebep olmuş hatalarına denk geldim. haricen orta halli bir seviyede olduklarını söyleyebilirim. Bana kalırsa bu ve bu tarz büyük bütçeli firmalar ayrı ayrı başlıklarda uzun uzadıya eleştirlmesi gereken firmalar. Sonuç olarak ne kadar hoş olmasa da malesefki kitap popularitesini bu yayınevleri belirliyor.

    PEGASUS Yayınları: İşte burada bana kıza bilirsiniz. Kesinlikle rezalet bir yayınevi. Bestseller avcısı, Dizgi hatası rekorları, Bakı hatası uzmanı, çevirmen düşmanı. aslında burada yapmak istediğim yayınevinin iş politikasına bulaşmak değil ama bunlara bulaşmadan olmaz. Çevirmenin hakkını zamanında ve tam vermezsen karşılığında rezalet alırsın sayın yayınevi. Elimde ki Pegasus kitaplarını da hediye edip kitaplığımda hiç bulundurmamaya özen gösteriyorum. ya mürekkepleri olmaz, olsa da çok olur kağıt mahvolur sorduğun zaman büyük firmayız seri baskılarda bu olabilir cevabı ile iyice çileden çıkaran. çevirileri okurken yorulduğum yayınevi. hakkını yemeyeceğim açlık oyunları serisinde düz bir çizgi kazandığını düşündüğüm ama daha sonra tekrar sıvayan yayınevi. her kitabının arkasına önüne ön yazı niyetinde büyük medya kuruluşlarının övgü dolu sözleriyle insanların dikkatini çekmeye çalışan tuhaf hareketin başlatıcısı ve sahibi yayınevi. siz baskı dizgi ve önüne gelen kitabı türkçe'ye çevirip kutsal kitapmış gibi satmaktan vazgeçmediğiniz sürece sizi protesto edip her yerde bunu dile getireceğim. keith ablow'un 4 sene önce yine pegasus tarafından basılan "intihar cinayet" isimli kitabının adını "otopsi" diye değiştirerek, içerikte nokta ve virgüle bile dokunulmadan, yeni kitap olarak yutturmaya çalışmaları ayrıca bir tiksintiye sebep olmuştur.

    MARTI Yayınları: Ucuz etin yahnisi diye başlıyorum. Neyse ki sherlock holmes'ler kurutuldu ellerinden. Bu fiyata bu kadar diyebileceğimiz bir yayınevi. Sen 3 5 liraya kitap alıp huaaa bunun imlası problemli baskısı kötü, yazarın kendi cümlelerinden çok çıkılmış dersen. Bence sorun sende arkadaşım derim. Evet bu yayınevi kötü dizgi baskı tasarım editasyon redaksiyon yapıyor ama ona göre de fiyatı var. Sanırım kendileri de inkar etmiyorlar bunu. Gene de fiyat ve kalitesini doğru orantılı götürdüğü için tebrik ettiğim yayın evi. alır okur muyum hayır tabi ki.

    DERGAH yayınları: Bu yayınevi için baskı cilt ıvır zıvır konuları gündem etmeyeceğim kesinlikle yeri bende çok önemli bir yayın evi. siyasetten demogojiden uzak sadece işini yaptığına inandığım nadide yayın evlerinden. nurettin topçu, mehmet kaplan, ahmet hamdi tanpınar, ibnülemin mahmut kemal inal, abdülhak hâmid tarhan, ömer seyfettin, ahmet haşim, hüsrev hatemi, mustafa kutlugibi yazarların bütün eserlerine bu yayınevinden laşmak mümkündür. edebiyat alanında bizi yalnız bırakmamasını temenni ederek. internet üzerinden çılgın kampanyalar yapmasını beklediğim yayınevi.

    KABALCI yayınları: baskı dizgi kalitesi ortalamanın gayet üstünde güzel bir yayın evi. sosyoloji kitaplarına özel ilgi göstererek toplamaya çalışırım. haricen son dönemde hacizlik bir durum olduğuna dair bir kaç bilgi almıştım doğruluğunu teyit etmedim ama, bu tip yazar ve kitap katili olmayan yayınevlerine sahip çıkmak gerektiğini düşünüyorum. bu nedenle imkan buldukça beğendiğim kitaplarını sıfır alıyorum. bu tip yayın evlerin ide kaybedersek sanırım okuyacağımız yeni pek bir şey olmayacak.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi umur.ozcan -- 25 Nisan 2014; 22:47:51 >







  • Güzel ve yerinde tesbitler hepsi hocam iyi bir konu olmuş. Birde bunların yanında yakın zamanın popüler yayınevleri var Pegasus ve ya Martı gibi. Sadece Bordo-Siyah için katılmadığımı belirtmek isterim. Yani tabiki dediğiniz doğru fakat gençler için o 1200 sayfalık kitaplar okunulası gelmiyor özet halini okuyorlar Çoğu çocuk kitabı da öyle değil midir zaten ? Yani her zaman bunu yapsalar dedikleriniz doğru fakat bende çok olmasa da birkaç kitabı var Bordo-Siyah'ın gayet beğenmiştim bunları. Örneğin Kırmızı ve Siyah kitabım bordo-siyah yayını ve 700 küsür sayfaydı güzelde bir çeviri. Tabi bendeki kitapları ta lise zamanlarımda daha ucuz olduğu için tercih ettiğim kitapları. Yoksa benim beğenmeme sebebim boyutunun hoşnutsuzluğu. Kütüphanede çok hoş durmuyor. Birde yıllar öncesindeki bordo-siyah tan bahsettiğim için şuanki basımları çok başka olabilir tabi.
  • güzel çalışma hocam takipteyim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Takip. Ithaki yi bekliyorum. Bide Altın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Epsilon ve Pegasus'u merak ediyorum .
  • pegasusta tuzlu bea

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Metis yayıneviyle ilgili sormak istediğim bir şey var. Şuan elimde yüzüklerin efendisi çülemesi var metis edb. ait ve 1998 basım. Eski basım olması dolayısıyla şimdiki yayınları arasında çeviri ya da ekleme çıkarma gibi durumlar söz konusu mu ? bilgisi olan biri paylaşabilir mi
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lugat47

    pegasusta tuzlu bea

    Pegasus'un yazı tipi falan çok hoşuma gidiyor o yüzden ona ayrı bir ilgim var
  • benim de en sevdiğim 3 yayın evinden biri : ithaki , iş bank , pegasus

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Erooll kullanıcısına yanıt
    iki kitabı da karşılaştırmak gerek hocam. Yan yana getirmeden bunu bilemeyiz

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Böyle bir konu vardı.
  • Dediğin gibi üzerindeki tozu hala atamasa da (belki de güzel yanı bu) Varlık Yayınları benim favorilerimden biridir. Özellikle Behçet Necatigil'in çevirileri (Knut Hamsun - Açlık) muhteşem oluyor. Ayrıca benim gibi İkinci Dünya Savaşı meraklıları varsa Kastaş Yayınları'na göz atmalarını öneririm. İnternette pek de arayıp bulamayacağınız nadide kitaplar bulunuyor.
  • Anladım, Eyw. hocam
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ricky.McFloyd

    Güzel ve yerinde tesbitler hepsi hocam iyi bir konu olmuş. Birde bunların yanında yakın zamanın popüler yayınevleri var Pegasus ve ya Martı gibi. Sadece Bordo-Siyah için katılmadığımı belirtmek isterim. Yani tabiki dediğiniz doğru fakat gençler için o 1200 sayfalık kitaplar okunulası gelmiyor özet halini okuyorlar Çoğu çocuk kitabı da öyle değil midir zaten ? Yani her zaman bunu yapsalar dedikleriniz doğru fakat bende çok olmasa da birkaç kitabı var Bordo-Siyah'ın gayet beğenmiştim bunları. Örneğin Kırmızı ve Siyah kitabım bordo-siyah yayını ve 700 küsür sayfaydı güzelde bir çeviri. Tabi bendeki kitapları ta lise zamanlarımda daha ucuz olduğu için tercih ettiğim kitapları. Yoksa benim beğenmeme sebebim boyutunun hoşnutsuzluğu. Kütüphanede çok hoş durmuyor. Birde yıllar öncesindeki bordo-siyah tan bahsettiğim için şuanki basımları çok başka olabilir tabi.

    Hocam büyük klasiklerin kısaltması olması bana pek doğru gelmiyor. Kitabın uzunluğundan şikayet eden genç arkadaşlar için çağdaş edebiyat tavsiye edebilirim. sonuç olarak bir savaş ve barış'ı anlayabilmek için her noktasını kavramak lazım. Bir diğer konu dediğim gibi yazar hakkı vardır ve bu kısaltmalar bence yazarın hakkına tecavuzdur. Sonuç olarak karşımızda ki sıradan bir yazar değil bir dünya kasiği bırakmış insan. Bordo Siyah'a gelince kesinlikle daha ohhh ya çeviri çok güzel adamlar yapmış diyebileceğim bir kitabı yok. Sthendal'ın Kırmızı ve Siyahı'nı altın kitaplardan arşivledim ama bahsi geçen yayınevinden alıp inceleyeceğim. Önyargılarımı yıkabilecekmi bakalım. Detaylı eleştirimi sana bildiririm.




  • teşekkür ederim...
  • Erooll kullanıcısına yanıt
    erooll kardeşim bir kitabın çeviri farkı o kitabın çevirmeni ile oluşur. sayın Çiğdem Erkal İPEK yüzüklerin efendisinde adete bir baş yapıt çıkarmıştır. olası ekleme çıkarma durumlarında buna sebep olan çevirmen, redaktör, yayınevi bunu bildirmek durumundadır. lotr serisini tek cilt halinde de inceledim 3 cilt eski basım şeklinde de. ha manyakmısın olm niye böyle birsey yaptın dersen. dediğim gibi ç.Erkal İPEK gerçekten üstüne düştüğüm bir çevirmen sadece ona merakımdan ötürü. ayrıca sana bir tavsiye madem fantastik kitapları seviyorsun aynı yayın evinin Yerdeniz öykülerini okumanı tavsiye ederim.
  • Xerias X kullanıcısına yanıt
    Varlık yayınları ciddi anlamda bir arşivci için vazgeçilmez olabilir. knut hamsun'un kaç baskısını okudun bu konuda sana bir iki şey söyleyebilirim.
  • Requiem for a Dream kullanıcısına yanıt
    ekledim, tabi ki bunların kişisel görüşlerim olduğunu tekrar bilmenizi isterim.
  • ekledim, teşekkürler.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: umur.ozcan

    ekledim, teşekkürler.

    Teşekkür ederim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.