Şimdi Ara

türkiyedeki silah gücü sizce ne durumda (8. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
228
Cevap
0
Favori
34.060
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • İnşallah benim kadar bilginiz eğitiminiz ve ülkeye katkınzı vardır. Memnuniyet duyarım.

    Yüksek Lisans mezunuyum pek çok büyük projede görev aldım ve alıyorum,
    aklınıca gelecek pek çok kamu kurumu ile iş yaptım. O yüzden ülkemizde kamu kurumlarının özel sektörün nasıl iş yaptığı konusunda detaylı bilgim vardır.
    4 bildirim sunuldu ve yayınlandı.
    Performans ve verimlilik analizi üzerine 1 bildirim 2004 bilimsel bir toplantıda (annual meeting) te ABD de sunulmuştur ve taktir görmüştür.

    Ben bu ülkede çok gelişmiş işler yaptım, ve çok çok iyi mükemmel bilgili insanlar gördüm
    insanlar bu ülkede resmen çırpınıyor
    sahip çıkan yok
    vatan savunması böyle yapılmaz
    inşallah benim kadar vatana katkınız olmuştur
    banada niye Üstün hizmet belgesi verildi diye bir düşünün

    çünkü ben konuşmaktan ziyade iş yaparım
    gittiğim her yerde sorunları tespit eder iyileştirmeler yaparım

    bu forumda bu sorunlardan bazılarını sizlerle paylaştım bunlar düzeltilmeli
    Hatayı görmezseniz düzeltemezseniz
    bizdeki esas sorun bu hatayı gizlemek her şey yolunda göstermek.

    yan o kadar çok aksıyan şey varken yok görmek, her şeyi güzel göstermek
    sorunlarla uğraşan biri olan beni çıldırtıyor

    diğer bir durumda bizde her kez sabit fikirlidir. Bu topicte bence bilgi alışverişinden ziyade tvlerdeki tartışma programına döndü ortak noktamız yoksa devam etmenin faydası uzatmanın manası yok
    kısır döngü verimlilik kaybı



    quote:

    Orjinalden alıntı: İNA

    Yeni mesajlarınızı az evvel okudum.
    Demek o yüzdenmiş.

    "M24" alamanyada o kaa kaldık ama bedelliye verecek param yok diye ağlıyormuşda belli etmiyormuş.

    "YBA"ise tacize uğramış.Kin , nefret diz boyu.

    Kolay gelsin.Allahın zopası yok.Böyle kin,nefret kusmanızın sebebini dolaylı yoldan döktünüz ortaya işte.
    Açıkça söyleseydiniz ya.

    M24 ,çocuum
    Paran yoksa yaparsın askerliğini 12 ay.Veya kaç kaçabildiğin kadar.Veyaa pembe nüfuscüzdanı.

    YBA,düşüncesiz insan
    Seni itekleyen muazzaf mı değil mi nereden belli?Eğitim zaten kıt bu memlekette.Alanlarında bir bölümü sizin gibi olunca oluyo böyle olaylar.
    Başına böyle bişi geldi diye memleket satılır mı?
    Bak m24 e. Basıp gitmiş garip.Takib et onu.

    Devlete küsenleri çok gördük. Irakta saddama küsüp amerikaya sarılanların kıçlarından duman tütüyor hala. Akılsız.

  • unutmadan ilk mesajlara dönün nereden geldiğimizi bulun

    çıkış noktası
    2001 krizinde ülkenin ödemesi gereken borç toplam gelirini geçti.

    bu saatten sonra ne dersen de.
    Ben bunu anlatamadım sanayinin ekonomik teknolojik kalkınmanın temeli ordudur. Çünkü en fazla para onda var. Dediğim gibi ürünlerin çoğu askeri amaçlı çıkartılmış sonra sivil hayata yansıtılmıştır.

    adam beslemenin geri getirisi yoktur.
    ekonomik ve teknolojik olarak çöktükten sonra hiç bir devlet ayakta kalamamıştır ne kadar büyük orduları olursa olsun

    bunlara itiraz, konunun buralardan buralara getirilmesi
    bunları inkar etmek
    o zaman günümüz dünyamızın şartlarını red ediyorsunuz demektir.

    İyi günler.....
  • Rüzgar yön değiştirdi anlaşılan

    Hep yazdım yine yazacağım
    İnsanı ayakta tutan şey moraldir.Karşısındaki birşeyler icat ettikçe ahlanıp vahlananlar elbet yol bulamazlar.


    Eğer iş savaşa dönerse elinizdeki ile savaşırsınız.Barış zamanında bol bol silahlananların ya gelecekte savaşmaya niyetleri vardır yada ellerindekini korumaya.
    Geçmişte ingilizlerin başına gelen gelecekte amerikanında sonunu getirecek.
    Silaha o kadar para harcadılarki iflas etmelerine az kaldı.
    Geçmişte ingiltere ve rusya (sscb) bu masrafa dayanamadığı için battı.
    Eğer amerika askeri gücünü koruyup ayakta kalmak istiyorsa tek çıkar yolu savaştır.İşin ucunu nükleere değdirmeden gidebilecekleri kadar giderler.Sonrada pilleri biter.


    Propaganda ise olabilecek en muhteşem,zararsız,ucuz silah.
    Onu yaptık bunu icat ettik deyip etrafa korku salarsınız.
    Milletiniz o kadar para verdik yapacaklar tabii deyip vergilerini ödemeye devam eder.
    Savaşa girmek zorunda kalırsanız düşmanınız daha kolay çözülür.

    Ama Türkiye başka işte.
    İnsanımız genelde araştırmaz,okumaz.Duyduğuna inanır.Burada sizin yaptığınız işin tehlikeside budur.
    Yarı aydınların aklına bir fitne sokmak.
    Kısıtlı bilgi ile yetinen insan aklını kullanmadan olasılığa inanır.Tembellik rahat bişi tabii.

    Ama biri çıkıpta atmayın öyle olmaz deyince ve bunu ispatlayınca (sessiz denizaltı- kompresör-pompa) kalıverirsiniz.
    Belkide farkında değilsiniz ama hiç bilmeyenler birazda filmlerin etkisiyle çabuk dolduruşa geliyor. Ve bu moralin zayıflamasına sebep olurki sonu "aman yahu bana ne.... herif aya gitmiş şunu icat etsek noolur bizimi kurtaracak" a varır.


    Cehaletin bir milleti kurtardığına az şahit olunur.
    Türkiyede cahillerin sayısı yarı aydınlardan fazla olduğu sürece(şu anki durum) anlatılanlara inanmayanlar çoğunlukta olacak(herkesin aklıbaşında olmasını tabiiki tercih ederim ).
  • Sıkıştıkça mecra değiştirmeye devam ederseniz bu işin sonu gelmez.
    Feylezof değiliz.Rakı masasında değiliz.
    Elimden geleni yapıyorum hani bana aferin demekten vazgeçin.Zaten yapmanız gereken için ödül beklemeyin.
  • İNA ve LooseCannon(bunlar fake tahminimce adminlerden IP lere bakılarak olayın doğrulanmasını istiyorum.bana laf atacak olan varsa benim IP sabit IP dir ve Almanya da Cablesurf.de şirketi ile baglanıyorum.)

    gözüm canım cicim senin Savunma Sanayii hakkında 0 bilgin var tamam ama İnternet bilginde 0 mış be yaaa.

    benim verdiğim site resmi RAF sitesi bundan başka yerden bana bilgi getirme biiiirrrrr

    verdiğin sitelerin son güncellenme tarihleri nedir?

    Copyright © Garry Lakin 2000

    © Garry Lakin 1999/2000
    Last update 16/04/01

    peki benim verdiğim resmi sitenin son güncellenme tarihi nedir
    Date Last Updated : Friday, March 19, 2004 5:14 PM

    verdiğin sitede yazıyor be yaahu müzede sergilenen uçağı bana yutturmaya çalışıyon
    Through the links below you will find photographs of Phantoms I have taken at various air shows and museums in the UK.
    meali : Aşağıdaki bağlantılarda, İngilterede ki çeşitli hava şovları ve müzelerde çektiğim Phantom fotoğraflarını bulabilirsiniz.
    inanmayan baksın : TIKLA
    bana eski püskü bilgilerle gelme gözüm adam gibi kaynak göster iiikkkiiiiii

    sen Harrier hakkında gönderdiğim siteyi okudunmu yada okuyabildin mi? ingilizcen yoksa çekinme söyle ben sana bire bir çeviririm üçççç....

    bahsi geçen uçak FGR Mk.2 :
    1958 tarasarımı bir uçak.
    RAF a katılma tarihi 1965.
    RAF a katılan FGR Mk.2 sayısı : 11.
    RAF tan tahliye tarihi 1992.
    Yerine kullanılan uçak Tornado.
    peki eskilere ne oldu? en son tahliye edilen XV496-XV501 seri numaralı McDonnell F-4M-38-MC Phantom uçağı şu anda Çek Hava Kuvvetleri müzesinde sergileniyor.

    o lafları hazmedemiyorsun değil mi. aynen şöyle demişsin :
    Boktan dediğin F-4 Phantom uçakları(amerikan malı)ingiliz savunmasının en önemli parçalarından biri.
    vah canım ingilizler ne hallere düşmüş!!!
    atacaksın madem destekli at dörrrrtttt

    nüfus cüzdanından benim askerliğimden yurtdışında olmamdan servetimden sanane!!! dokundumu??
    yemek tarifini senden beklemek lazım konuları buralara çektiğine göre!!!

    belki vardır bir bildiği diye direk söylemedik
    manalı konuştuk ama senin yüzüne tükürsek yarabbi şükür diyeceksin
    basit olarak:
    koçum sen bir yalancısın
    yalan söylemişsin
    ve ben bu yalanını İSPAT ettim
    daha ne vıdıvıdı yapıyon ki

    verdiğin bilgilerin tutulur bir tarafı yok
    bu forumu takip eden arkadaşlar İNA ve fake lerinin her dediğine inanmayın
    çünkü bunlar YALANCI apaçık palavra sıkıyorlar

    yalan yanlış bilgiler vererek elde etmek istediğin nedir anlamakta zorlanıyorum
    amacın nedir hiç bilmiyorum ama
    senin gibi bilgisiz görgüsüz ve YALANCI biri için
    artık vaktimi harcamak istemiyorum
    ne halin varsa gör


    --------------------------------------------------------------------------------------
    ADMİNLER MÜDAHALE LÜTFEN
    --------------------------------------------------------------------------------------
  • quote:

    Orjinalden alıntı: YBA

    İNA
    bu sefer II. dünya savaşı hakkında bir kaç dorğu konuya değinmişsin
    ama tartıştığımız konuyu açıklamamışsın

    Almanlara kaybettiren şey sayı üstünlüğüdür demişsin
    hatan burada
    ben dolaylı yoldan anlatmaya çalıştım ama jeton düşmedi

    Sırf sayı üstünlüğü ise Almanlar kendisinden 10 kat büyük orduları yerle bir etti kapiş!!!
    yani demekki başka daha önemli etkenler varmış
    sırf sayı üstünlüğü olsa o kadar geniş coğrafyaya yayılamazdı,
    yani en büyük etmen sayı üstünlüğü değil
    bir taktik belirlendi, o taktik ile zafer kazanılacaktı ancak başke etmenler ile savaş uzadı savaş uzadığı zaman şartlar değişti.

    Sonuç en önemli etmen sayı üstünlüğü değil, kendisinden 10 kat büyük orduları yerle bir etti
    sayı üstünlüğü ile yenildi demen II. dünya savaşının getirdiği büyük yenilikleri yeni modern ordu anlayışını görmezden gelmektir. İtirazım bunadır sayı üstünlüğü ile yenildi demek II. dünya savaşını sonuçlarını idrak edememektir.

    Dünya tarihinde bir büyük iskender bir Hitlerin orduları örnek gösterilir,
    bu kadar küçük orduların bu kadar büyük zaferler kazandığı başka savaşlar yoktur.
    Churchill in şu sözü olayı özetler,
    "Savaşta yenmekte vardır. Yenilmekte. Ancak yenilmek ayrı şeydir rezil olmak ayrı şey. Güneşin batmadığı İngiliz İmp. luğu tarih önünde rezil olmaktadır"

    Denizaltı konusunda ise

    Seni gerçek dünyaya davet ediyorum,
    Bilimsel olarak ispatlanen şuan dünyadaki en sessiz denizaltı ismini unuttuğum bir ABD denizaltısıdır.
    Bu denizaltıda asla iki metal birbirine temas etmemektedir. Araya hep titreşim emici madde konmuştur. Mevcut teknoojiler ile bu denizaltının tespiti imkansızdır. Bu denizaltının yerini bir denizaltının kaptanı birde ABD başkanı bilir.
    uzatmak istemiyorum saçmalamışsın
    torpil morpil demişsin
    o denizaltıların karada vuramadıkları nokta yok. 12 nükleer başlıklı füze taşıyorlar
    dünya üzerinde vuramadıkları nokta yok
    şuan dünyadaki en süper silahlar bu denizaltılardır.

    neyse bizim denizaltılar daha iyi demen ile olayı koparmışsın valla sıkıldım kimse ile uğraşamam

    bu arad yazılarını okuyorum ve yuhh diyorum ağzımı bozduracaksın sen kimsin nesin ya senin yaşın kaç, orduyla alakan yok orduda olsan biraz aklın başında olur

    Ya ADMIN'ler olaya müdahale edin ya adam resmen sallıyo valla okuyorum dumur olut,yorum sana gerçekten fu.. o.. diyorum

    Üçüncü Nesil
    971
    Akula,Akula I


    Bars
    SSN-PLA Podvodnaya Lodka Atomnaya
    1 PWR/OK-650 b-Üçüncü Nesil-190 Mwt
    12

    [7 Akula,

    5 Akula I]
    1985-2000 Sürat sessizlik oranı yüksek en modern denizatlılarıdır. Raduga SS-N-21 Sampson (Granat), Novator SS-N-15 Starfish (Tsakra) ve Novator SS-N-16 Stallion.Çok amaçlı saldırı denizatlısıdır.

    sen 3. nesil denizaltıları tespit et sana ... sen tam ... sın,
    yahu bizimkilerden kat kat hızlı gidiyor kat kat derine dalıyor karada vuramadığı nokta yok

    senin ABD savaş helikopterleri hakkında bilgin yok dimi helikopteri ancak görünce farkediyorsun 0 ses çıkarıyor
    yaa nasıl
    beynin algılamaz ses emme yansıtma

    ya valla delirdim


    Adminlerşn bence müdahele etmesi gerekiyor bu derece sallıyan adam
    2001 den beri bu forumda gördüğün en rezil adamsın


    Denizaltıyı Tespit Etmek:Denizaltının tespitinde kullanılan yöntem ve cihazlar arttıkça, yerleştirildiği platformlar çeşitlenmiştir.Bu yöntemler için gerekli
    cihazlar;Karada,gemide,uçakta,helikopterde veya uyduda olabilir.
    Bu plaformların sahip oldukları denizaltı arama imkanları;

    Karada; Deniz dibine döşenmiş sabit sonar alıcıları (Kontrol cihazı karada),Radar,ESM,Kızıl ötesi tarayıcı,

    Gemide;Aktif/Pasif Sonar,Radar,ESM,Kızıl ötesi tarayıcı,

    Helikopterde;Görerek tespit,Radar,ESM,Aktif/Pasif Sonar,

    Uçakta;Görerek tespit,Radar,Akti/Pasif Sonar şamandırası (Radyo vericili),Şnorkel egzost izi tespit,Denizaltının Dünyanın manyetik eğrilerinde neden olduğu bozulmayı tespit,

    Uyduda;Görerek tespit,Kızıl ötesi tarama.

    Not.
    *Görerek tespit; öğleyin,sakin havada Güneş ışınları, örneğin:Akdenizde 60 metreye kadar ulaşır ve denizaltı varsa renk farkına neden olur.Bu fark yukardan hatta geniş bir sahayı gören uydu tarafından saptanabilir.

    *Kızıl ötesi tarama:Şnorkel yapan denizaltının egzost gazlarının ve neden olduğu deniz suyu ısınmasının yaydığı kızılötesi ışınların saptanmasıdır.
    http://www.denizaltici.com/



    hocam harika açıklamışsın
    eline sağlık
    sallamada sınır tanımayan İNA
    forumun en lerine yazmak lazım
  • son olarak şunu söyleyeyim
    bu İNA ile olan diyalog sanki kavhede okey esnasında dönen diyaloglar gibi
    dikkatimi çekti de
    İNA okeyde nasılsındır koçum
    okey masası muhabbetleri falan



    Türkiyenin başına ne gelmişse yalan dolandan gelmiştir
    bize birşey olmaz demek savaş esnasında bizi kurtarmaz

    tek dileğim
    -Profesyonel orduya geçiş
    -ARGE ye çok çok çok daha fazla kaynak

    kolay gelsin
  • Sevgili mechanical24;

    Adminlere ağlamak, yada cevap vermekten altyapı olarak yoksun olduğun konularda okumadan içerik olarak yanlış olana sırf yalakalıktan destek vermek haricinde fonksiyonun yok mudur senin?
    Denizaltılar konusunda yazdığım kısa yazıyı oku da bari birşeyler öğren, yada birikimin yetiyorsa muhalefet yap, sopayı yedikten sonra sokağın sonundan küfreden velet moduna girme, gerçi INA ya sarfetmişssin sözleri ama paranoid bir yaklaşımla ikiniz aynısınız tadında yazdığın için bana da haliyle cevap hakkı doğuyor.

    Herşeyden önemlisi üslubuna dikkat et kendini ezdirme gecenin bu vaktinde.

    Saygılar ve sevgiler.
  • tamam hocam %100 haklısın
    sen FGR Mk.2 olayını açıkla
    bütün tükürdüklerimi yalıcam
    önünüzde eğilecem
    bu forumdanda defolup gidecem
  • quote:

    Orjinalden alıntı: İNA

    Sıkıştıkça mecra değiştirmeye devam ederseniz bu işin sonu gelmez.
    Feylezof değiliz.Rakı masasında değiliz.
    Elimden geleni yapıyorum hani bana aferin demekten vazgeçin.Zaten yapmanız gereken için ödül beklemeyin.


    hocam sen kısa zamanda psikologa görün
  • Herkes Amerikanın, Fransanın, İngiltere nin silahlarını anlatmış. Bir de nükleer bombalardan bahsedilmiş. Bu zamanda nükleer bomba Hindistan ile Pakistan arasında gövde gösterisi yapmak için kullanılıyor. II. dünya savaşından bu yana sivillerin üzerinde nükleer bomba kullanılmadı. Nükleer bomba yapmak ta o kadar zor değil. Yapılış şekli google dan aratılarak bile bulunabilinir. Bu işten anlayan birkaç fizikçi (ki bunlar SSCB nin dağılmasından sonra tüm dünya ülkeleri tarafından işe alındı neredeyse) eğer yeterli malzeme verilirse yapabilirler.

    Dünya da Türkiye den güçlü iki ordu bilirim: Amerika ve Çin

    Artık savaşlar meydanlarda yapılmıyor ve bir günde sona ermiyor. Aylar, yıllar sürüyorlar. Ve bu savaşı kazanmak için de sağlam bir ekonomiye sahip olunulmalıdır. Afganistan savaşının nasıl SSCB ekonomisini çökerttiğini ve yıkılmasına neden olduğunu hatırlarsınız.

    Fransa nın neredeyse tarih boyunca kendi ordusu olmadı. Hep lejyonerlerden kurulu ordusu vardı. Bu ordunun Naziler tarafından nasıl esir düşürüldüğünü bilirsiniz.

    İngilterenin 2. dünya savaşından bu yana doğru düzgün ordusu ve silahı yok. Falkland Adları için Arjantin le savaştığında nasıl aciz durumua düştüğünü bilirsiniz. Ayrıca bu koskoca ülkede sahip olduğu Apache helikopterlerini uçurabilecek doğru düzgün bir pilotun dahi olmadığı gazetelerde çarşaf çarşaf yayınlandı.

    METAL FIRTINA kitabı hakkındaki yorumum ise milliyetçi geçinen bir kişin yaptığı Amerikan Propagandasından başka bir şey değil. Ordusu olmayan bir ülkenin başkentini bile düz çölde ancak 3 haftada ele geçiren Amerika 3 günde Torosları aşarak Ankara yı işgal ediyormuş. K.çımla gülerim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi akaras -- 30 Eylül 2005, 3:06:54 >
  • Öncelikle ingiliz fantomları nedir yenir mi açıklamak lazım;
    Buna geçmeden önce bir model incelemesi için daha önce yazmış olduğum fantom yazısını buraya paste ediyorum.

    Herhalde tarihçesini yazmaya kalkınca yazarı en dağıtacak araçlardan biridir Fantom. Kısa tarihçe diye başladım, baktım makale tadına gidiyor vazgeçtim, bilahare makaleler kısmına eklerim herhalde. Çok kısa özet geçmek gerekirse;
    Bir varmış bir yokmuş;
    Phantom aslen donanma savunması yapmak üzere tasarlanmıştır, piste ilk çıkmasıyla VF-74 Bedevilers uçucusu olarak güverteye konması arasındaki test süreçlerinde dönemin bütün rekorlarını altüst etmiştir. F-4H1 adı altında üretime geçmesini müteakiben, savunma bakanlığı tarafından F-4B diye isimlendirilmiştir. Bu kasadan 600 küsür adet üretilmiş olup bunların 12 adeti F-4G olarak adlandırılmıştır, G ler yeşile boyanıp uçak gemisine elektronik olarak güçlendirilmiş bir şekilde yollanmıştır. Gece operasyonlarında millet yeşil uçağı görmeyip güvertede kafayı gözü yarmaya başlayınca bu aletlerde standart donanma grisine boyanmış, akabinde de standart B konfigurasyonuna dondurulmustur.

    Vietnam savaşıyla beraber cayır cayır uçmakta olan B ler fabrikaya geri çağrılıp elektronik olarak geliştirilmiş ve gövde ömürleri 1980leri görecek şekilde tadilat görmüşlerdir, bu modellere de F-4N ismi verilmiştir.


    Donanmada bu hengame sürerken Hava kuvvetleride yeni uçak lazım bize diye tutturmuştur. İhaleye giren F-106A yı öncelikle gövde dışında silah taşıyabiliyor olması ve aşağı yukarı her alanda performans olarak ikiye katlaması sonucu Hava kuvvetleri de Phantomda karar kılmıştır Donanma B lerinin aynısını alıp uçağa F-110A demişlerdir.İlk parti F-110A ler B ler gibi griye boyanmış, ilk Vietnam görevlerinde iki tanesi bir Mig-19 tarafından keklik gibi avlanmıştır. Bu ne böyle ayna gibi parlıyoruz diyen Hava kuvvetleri SEA (south east asia) denen paternde en bilinen Phantom boyamısını ortaya çıkarmışlar. Savunma bakanlığıda kalkıp ne bu iş aynı uçak değişik iki isim saçmalamayın deyince de uçağın ismi F-110dan F-4C ye çevrilmiştir. Hava kuvvetleri bir süre bu B den bozma C leri kullanmışlar ve farketmişler ki alet betona inip kalkıyor, katapult kapasitesi gibi bir ağırlık tahdidi de yok, uçak ne kaldırıyorsa yükleme yoluna gitmişler. Bu ağırlık altında ezilmesin diye tekerleri büyüttürmüş ve yuvalarını kanat üstüne doğru şişirtmişler, böylece F-4C olmuş F-4D ve bilinen görünüme kavuşmuş. Hava kuvvetleri hazır elimizde yeni bir yapı var hemen foto keşif olayına da girelim bu vesileyle de RF-101 Voodoo lardan kurtulalım deyince MD deki abiler hemen bir F-4C yi alıp burnunu uzatmış ve elde ne kamera varsa buna tıkıştırıp RF-4C modelini imal etmişler. Donanma hani bana deyince de bir kısım RF-4C yi RF-4B diye bu abilere vermişler. Böylece donnmanın elinde sonu B ile bitmesine ragmen kanadı kulbu değişik iki tip Fantom olmuş. Bu noktaya kadar üretilen Fantomlar bu süreç dahilinde o kadar kombinasyona gitmiş ki bir noktadan sonra bu Bdir bu Cdir bu D dir demek zorlaşmış. Bu noktaya kadar RF olmayan modellerde gerek donanma gerekse hava kuvvetleri her türlü silahı denemiş, yer saldırısı için envai çeşit bomba ve roket sisteminin yanısıra merkeze takılan 20mm lik silah podu ana yer saldırı silahları olarak itibar görmüş. Hava hava görevi içinde önce falcon akabinde Sparrow III ve Sidewinder roketleri kullanılmış, Maksimum 8 AA taşıyabiliyor olması ve roketlerin teknoloji olarak henüz oturmamış olmadığından kelli düşman uçağı haricinde heryere gidebiliyor olması (güneşe, boşa yada dönüp kendine) fantomları bir anda hava savaşı konusunda savunmasız bırakmış. Pilotlar top topa savaşa girmeye kalkıp merkez paylondaki SUU-20 yi kullanmaya kalkıncada sallantıdan hedefi tutturamayıp ifrit olmuşlar. Buna çözüm gene fabrikadan gelmiş, ilk RF-4C prototipin kameralarını söküp buraya M-61A1 yerleştirmek suretiyle sorunu çözmüşler ve bu modele de F-4E ismini vermişler . İlk hava savaşlarında namludan çıkan gazın motora girip aleti stall etmesi üzerine de namluyu uzatıp bugün bildiğimiz F-4E lerin genel görünümü şekllendirilmiş.

    Daha sonra sırasıyla J modeli, onun modifiyesi S modeli, ingiliz yan sanayi versiyonu, E den derive G wild weasel, İsrail Kurnass, ES, 2020 gibi versiyonları da imal yada tadil edilen bu uçak yarım asırdır başarıyla kullanılmakta,
    buda yazının bulunduğu link

    Yukardakiler olup biterken RN (Royal Navy) uçağın performansını beğenip Fantomlardan edinmek ister. Alım anlaşması esnasında talep ettikleri uçağın bir bölümünün İngilterede üretilmesidir. Bunun sonucunda baz model olarak F-4J seçilir (kısa burun donanma tipi), bu yapıdan mevcut J79 motorlarını çıkarıp, aslen Buccaneer motoru olan ama AB sistemi eklenmiş RR Speye 202/203 motorunu eklemek ilk adımdır, yeni motorun ihtiyaçları dahilinde hava alıkları genişletilir, ekstra alıklar eklenir ve İngiliz tipi ucak gemilerine yönelik iniş takımı tadilatlarına gidilir. Bu model ABD tarafından F-4K, İngilizler tarafından ise FG-1 olarak isimlendirilir. Performans olarak USN F-4J lerinin son hızına erişemese de hızlanma değerleri olarak daha yüksek bir performans ortaya koyar..

    1966da ilk uçak teslim edilir, 24 adet donanmaya 28 adette hava kuvvetlerine.

    FGR-2 RAF ın ihtiyaçları dahilinde kara bazlı üslerde konuşlanmak üzere imal ettirilir, FG-1den farkı iniş takımı yapısıdır, ABD isimlendirmesi F-4M dir. 1969 itibariyle Royal Air Force 'a 118 adet teslim edilir. falkland krizi sonrasında Thatcher hükümeti bu adaların savunması için orada da Fantom konuşlandırmaya karar verir. Bütçe açıkları yüzünden sıfır uçak imal ettirmek imkansız olduğundan kelli USN de F-14lerin servise girmesiyle açığa çıkan F-4S lere talip olurlar. Bunları phantom F Mk.3 olarak isimlendirirler, toplamda 15 adet alırlar.Envantere giriş tarihi 1984 ortasıdır. Önce İngilterede konuşlanmış bu filo falkland daki Stanley hava üssündeki 23 numaralı squadronun yerine teslimatı süren aylarda konuşlanmıştır
    Kaynak: Squadron/Signal publications aircraft number 65

    FGR Mk.2 92de servisten çıkmıştır (bunu tutturmuşsun)
    118 adet (11 değil) mevcuttur
    XT852-XT853 McDonnell YF-4M-29-MC Phantom
    XT891-XT895 McDonnell F-4M-31-MC Phantom
    XT896-XT906 McDonnell F-4M-32-MC Phantom
    XT907-XT914 McDonnell F-4M-33-MC Phantom
    XT915-XT928 transferred to following batch
    XV393-XV398 McDonnell F-4M-33-MC Phantom
    XV399-XV417 McDonnell F-4M-34-MC Phantom
    XV418-XV436 McDonnell F-4M-35-MC Phantom
    XV437-XV442 McDonnell F-4M-36-MC Phantom
    XV460-XV475 McDonnell F-4M-36-MC Phantom
    XV476-XV495 McDonnell F-4M-37-MC Phantom
    XV496-XV501 McDonnell F-4M-38-MC Phantom

    32 tanesi düşmüştür

    Her hava kuvvetlerinde olduğu gibi bir kısmı müzelere verilmiş, bir kısmı drone olarak kullanılmıştır, ama önemli bir miktarı rezervlerde tutulmaktadır sayısı bilinmemekle beraber. Bu rezervde tutma işi çok eski bir gelenektir, keza körfez savaşında çölde yamanma uçuşu yapan Tornadolardan kullli miktarda kaybedince RAF modası geçmiş olan Buccaneer lara başvurmak zorunda kalmıştır. Hatta daha eskiye gidersek bu gelenek Battle of Britain inde kazanılmasının sebebidir, 1938 itibariyle modası geçmiş Hurricane ler savaşı kazandıran etkenlerden biri olmuştur, Swordfish olayı içinde aynısı geçerlidir. Ana mantık uçabilecek durumda tut envanterde aktif olarak gösterme ne zaman lazım olacağı belli olmazdır.

    Şimdi gelelim esas konuya, servisten çıkış tarihi dışında tutturabildiğin bilgi yok, kapıyı göstereyim mi?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi LooseCannon -- 30 Eylül 2005, 3:28:48 >
  • Biri gitti biri kaldı

    Bakalım sen ne kadar kalacan burada

    Öncelikle tarzından akıl sağlığının iyice zayıfladığını görebiliyorum.
    Ağzından fışkıran salyaların klavyeyi bozmasını istemiyorsan zavallıyı şeffaf bi poşetle ört.

    Bu saatten sonra "koççum ,cicim,beaww,canım,gözüm" vs tarzı yazı yazana ne yapılırsa bende sana onu yapacam.Ahlak,edep sıfırı görmüşde geçiyor bile.Zaman itlaf zamanıdır.

    Aklını iyice kaybedip öyle duruma düştünki kendi verdiğin örneği kendin yalanlıyorsun.
    Ben ingilizlerin parası yok uçak yapamıyorlar dedim.Sen amerikan yapımı değil ortak yapım bir uçak kullanıyorların ispatına çabalıyorsun.Tornado ingiliz yapımımıdır?
    Bu nasıl ispat?

    Diğer bahsi geçen konuları(para,yurtdışı,pembe)senin ruh halini iyice ortaya koysun diye yazdım.Ayıp değil ya?

    Bizim ordunun profesyonelliğe geçeceği yok.Çünkü yeterli paramız yok.Sen 12 ay askerliğe kendini alıştırsan iyi edersin.Bakıyorum hala "giderim tabii" bile diyemedin.
    Bence bırak pembe rengi, bu ülkenin nüfuscüzdanı bile çok sana.

    İsmini yazmaktan çekiniyor olmanı anlayışla karşılıyorum.Yerinde olsam bende öyle yapardım.
    Benim adıma gelince bu hengamede o konuyu atlamışım.İsmim İdris.Daha evvel bu siteye kayıtlı başka bir İdris olduğundan "değiştir kardeşim ismini var bundan bizde" tadında bir mesaj geldi.Mecburen yani.

    Bu arada okey bilirim elbet (yazlıkta oynadım en son) ama kahve kültürüm yok denecek kadar azdır.
    Benim oynayacağım masada ise o tip yavşaklıklar yapılmaz.İzin vermem.
    O tarz sizinkine daha yakın.Gerçi istakaya salya akıtanı kim sever orası meçhul.
  • Akaras;

    Yorumlarına katılıyorum, metal fırtına hakkında az bile söylemişsin, esas şenlik devam kitaplarında tavsiye ederim, birde kapaklarında politik kurgu yazmıyor mu? neyse
  • Şimdi dikkat ettim;
    mekanikıl24 yazmış;
    peki eskilere ne oldu? en son tahliye edilen XV496-XV501 seri numaralı McDonnell F-4M-38-MC Phantom uçağı şu anda Çek Hava Kuvvetleri müzesinde sergileniyor.
    XV496-XV501 seri numarası aralığıdır, ardışık 6 ayrı uçağı tanımlar (501 eksi 496), muhtemelen aynı linkten yararlandık seri numaraları konusunda, tekrar bakınca 13 satır olduğunu gördüm bu seri numaralarının aralıklarının betimlendiği. Son satır iptal edilenler olduğu için eklemedim yazıma, şimdi ben sana ne diyeyim? 13 satırı 11 satır diye saymışsın ve ne yazdığına bakmadan 11 uçak var diye çıkıyorsun ortaya, yurtdışı eğitimin yararları bunlar olsa gerek. Senin yerin orda iyi bence amman döneyim deme
  • Simdi efenim hadise benim acimdan soyledir...

    Bu IMA ve LooseCannon ile hic bir mecrada hemfikir olamamis bir insanim. Ancak bu oyle bir platformmus ki insan demek ki bos vakitlerinde keklik avlayayim diye girse eli bos kalmaz, Allah ne verdiyse o gun, iki-uc tane keklik olmazsa bildircin tutar

    Isim isim gecmeyecegim ama genel olarak şeyetmek gerekirse, IMA ve LC ile (LC kimdir, LC Waikiki midir diye dusunen varsa bundan sonrasini okumasin, gidip yatsin) yuzde yuz hemfikirim...

    Hele ki (evet, basindan beri okudum bu talihsiz topigi) o Canakkale ilgili ahkam kesen arkadasimiza ne diyeyim bulamadim ( hem ne diyeyim diye dusunurken daraldim, hem de U17 milli takimini izliyorum su anda, bu gereksiz topigi okumaktan daha keyifli isler de var netekim dunyada, size de tavsiye ederim)...

    Butun Turk ordusu soyledir, boyledir safsatalarindan arinip da butun bu yazilanlara bir yorum getirmek gerekirse:

    1- Turkce'de bazi "de'ler" ayri yazilir. Hangilerinin ayri yazilacagi ilkokul 1-2-3 kitaplarinda mevcuttur. Dileyene kaynak şeyederim...

    2- Simdi inanmayacaksiniz ama Turkce'de bazi "ki'ler" de ayri yazilir (valla)

    3- Soylemesi bile zor ama, hatta inanmasi hakkaten imkansiz, Turkce'de soru ekleri (mi, misin, musun, ne ayaksin, nasi yani) "de" ayri yazilir...

    4- Bu kadar cahillik, ilkokul 3 seviyesinden uzaklik icinde ben yazdiklariniza ne diyeyim, nasil edeyim bilemedim..

    Ha, teknik hususlara gelecek olursak...

    INA ve LC gerekenleri yazmislar zaten..

    Ama Canakkale bir destandir, lutfen orada neler oldugunu bilmeden Canakkale'yi mesnetsiz ve desteksiz yorumlarinizda kullanmayiniz...

    Canakkale ile ilgili bilmediginiz, ogrenmekten cekinmediginiz hususlar iciniz lutfen benimle irtibata geciniz, size kitaplar onereyim, kitap okuyamam derseniz anlatayim, elinizden tutayim...

    Ya da metal firtina gibi zirvalari okuyun, uzerine kendi zirvalarinizi ekleyin, Adana'dan Istanbul'a iki gunde cikan amerikanin bilmemkacinci zirhli şeysini gercek zannedin vs vs, boyle takilin..

    Karar sizindir..

    Operim hepinizi

    Tayfun Amcaniz
  • ya bu kadar ayrıntıya girip , copy - paste genel kültür yarışına gerek yok , mal meydanda işe , en iyi uçağımız F-16 onunda sayısı belli 300 civarı
    denizaltılar da durum daha vahim ,25-30 tane bişeydir sanırım hepsi de mazot - akü ,1945 -60 arası modeller
    ,

    tek güvendiğim asker ,yani insan gücü , o konuda da şu soruyu sorayım size , türkiyede herkes askerlik yapar ama neden kimse ilk yardım bilmez ? bir trafik kazası olur herkes bakar böb-bön


    evet işgal edilemeyiz ama toplam zararda bire on kaybeden biz oluruz
  • İşin ayrıntıya girip genelkültüre dökülmesi konusu bir yana bilmeden atıp tutmak bir yana.
    Hakkında tam bilgi sahibi olmadığınız konular aşikarken nasıl oluyorda hala sonuç çıkarabiliyorsunuz hayret ediyorum.

    Denizaltı sayımız bir düzine civarı.Tamamına yakını 1980 sonrası imalatı.25-30 tane olsaydı karşı komşi (yunan)komaya girerdi herhalde.

    En son yapılan en iyi değildir.Bir çok konuda F-4 F-16 dan daha iyidir.Makineleri yapım amaçlarına göre analiz etmek gerekir.
    Lütfen kısıtlı bilgilere dayanarak sonuç çıkarma huyundan vazgeçin.Allah muhafaza toplum içinde rezil olmakda var.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: LooseCannon

    Şimdi dikkat ettim;
    mekanikıl24 yazmış;
    peki eskilere ne oldu? en son tahliye edilen XV496-XV501 seri numaralı McDonnell F-4M-38-MC Phantom uçağı şu anda Çek Hava Kuvvetleri müzesinde sergileniyor.
    XV496-XV501 seri numarası aralığıdır, ardışık 6 ayrı uçağı tanımlar (501 eksi 496), muhtemelen aynı linkten yararlandık seri numaraları konusunda, tekrar bakınca 13 satır olduğunu gördüm bu seri numaralarının aralıklarının betimlendiği. Son satır iptal edilenler olduğu için eklemedim yazıma, şimdi ben sana ne diyeyim? 13 satırı 11 satır diye saymışsın ve ne yazdığına bakmadan 11 uçak var diye çıkıyorsun ortaya, yurtdışı eğitimin yararları bunlar olsa gerek. Senin yerin orda iyi bence amman döneyim deme



    söylediklerinde haklısın
    detayları incelemeden acele bir şekilde yazdığım için dikkat edememişim
    herkesten özür
    phantom hakkında detaylı bilgi için
    Boeing Sitesi (ses kayıtları, video kayıtları, F4 ün tarihçesi, dünü ve bugünü)

    14:00 itibarı ile kaldığım evi(odayı) teslim edeceğim için
    ve yeni taşınacağım odanın net bağlantısı olmadığından
    bir daha ne zaman girerim ve mesaj yazarım bilemem
    bunu kaçmak olarak algılama ey bilgi deposu arkadaşlar İNA ve diğeri herneysen
    sizin gibi tiplerle vakit kaybetmeyecem demiştim ama yeminimi bozdum ulen
    bekleyin geri gelicem
  • quote:

    Orjinalden alıntı: İNA

    "erenkurt"

    Birdaha okuyun lütfen.
    Ben hiç ordumuz şahane demedim.Okuduklarınızı anlamıyormusunuz?

    Tekrar ediyorum.Teknoloji herşey değildir.Düşman çok güçlü basıp gidelim denmez.Elinizdeki imkan neyse onunla savaşırsınız.
    İnsanı moral ayakta tutar.
    Amerikanın hangi silah sistemini denediniz?Bildiğiniz tek şey propaganda bazında basına sızan bilgiler.Yok öyle yaptık yok böyle yaptık.
    Ne diyeceklerdi amerikan halkına?Milyar dolarları harcayıp bi halt edemedik mi?Tabiki şişirecekler olayı.Atıp tutmakla olmuyor herşey.
    Buradada birkaç tane sazan var işte.Herşey bitti nafile yere uğraşmayalım deyip işin kolayına kaçıyorlar.İnsanda biraz akıl olmalı.




    Okuduklarımı anlıyorum merak etmeyin.Ayrıca 'Düşman çok güçlü basıp gidelim denmez.Elinizdeki imkan neyse onunla savaşırsınız.İnsanı moral ayakta tutar'demişsiniz çokta güzel söylemişsiniz benim de anlatmak istediğim bu zaten.Ama ben burada ordu mükemmel diye atıp tutanlara söylüyorum o lafaları.

    'Bildiğiniz tek şey propaganda bazında basına sızan bilgiler.Yok öyle yaptık yok böyle yaptık'demişsiniz ama malesef ne bildiğimi bilmeden bunları söylemişsiniz.Size burada tek söyleyebileceğim bu söylediklerimin ne basınla nede 2. 3. 5. 100. ağızlardan duyulan şeyler olmadığıdır.İnsan uyanmalı,iyi durumda olmadığını bilmeli ki bir şeyler yapsın,kalkınsın.Tek amacım budur.

    Zaten yine birileri doldu bu konuya sallayıp duruyor.Yani amaç nedir?Sürekli birileri ben birşeyler biliyorum ve bunu ispatlamaya çalışıyorum havası içerisinde.Türkiye dünyanın 3. en büyük ordusu oldu,etrafta helikopter uçuracak pilot kalmadı,metal fırtına kitabı hakkında sallayıp tutuldu.Dışarıdan kurtarıcı ziyaretçiler geldi.Konu Türkçe derslerine kadar geldi ama o dersi veren ve eklerin ayrı yazılacağını öğreten arkadaş(ne alakası varsa bu konuyla)daha bir Türkçe yazamadı(türkce yazdı)Şimdi bütün bunlar benim dediğim kapıya çıkmıyor mu?Herkes bir şeyler bildiğini ispatlamaya çalışmıyor mu?Kendi yorumlarını kesin doğrular olarak insanlara anlatıyor.Neyse nediyeyim artık ben.Durum böyle işte...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi KüçükPrens -- 30 Eylül 2005, 15:41:27 >
  • 
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.