Türkiye'de yanlış anlaşılan trafik kuralları

Merhaba,

Son zamanlarda iyice artan garip trafik kuralları varmış. 10 saat filan uzun yol trafikte araç sürünce fark ettim.

İşte fark ettiğim yeni ve yanlış trafik kuralları;

• BMW ve Mercedes vb lüks marka diye inanılan araçlara her daim her durumda yol verilmeli.

Hayır arkadaşlar böyle bir kural yok. Eğer yol verebileceğim bir şerit yoksa, ya da size yol vermek için kendimi tehlikeye atmam gerekiyorsa, 200le arkadan gelen lüks araban ne kadar selektör yapsa da, ışık yaksa da yol veremiyorum. Gidecek yerim yok. Kaçacak şeridim yok. Ortadan yok olamıyorum. Işınlanamıyorum. Böyle bir kural varmış gibi davranmayın lütfen. Yol yok yol.

• Almancı plakalı araçlara hız cezası yazılmaz. Yabancı plakalı araçlar hiç bir şekilde kaza yapmazlar.

Hayır. Böyle bir kural da yok. 30bin euroya aldığınız porsche marka araçlarınızla köy kahvesinde namınız yürüyor olabilir ama türkiyede hız sınırlarına uymak zorundasınız. Bu sadece ceza yememek için değil, aynı zamanda ailenizin ve başka insanların hayatlarını tehlikeye atmamanız için de önemli. Alman otobanında değilsiniz. Yolda oluşan 1 metre çukurlar aracınız 200km hızla giderken ne marka model olursa olsun sizi öldürür. Arabadaki herkesi öldürür.

• Eğer çok iyi bir şöförse kamyonlar sol şeritten gidebilir.

Hayır. Bu da yanlış. 4 şeritli bir otobanda kamyonlar sürücüsü ne kadar iyi olursa olsun en sol şeritten gidemez. Yasal değildir. Güvenli de değildir. Sizi varacağınız yere daha hızlı da ulaştırmaz. Bunu tecrübeyle filan alakası da yoktur. "benim bir tempom var ona uymadan gidemiyorum" da diyemezsiniz. o tempo sizi hapse kadar götürür. Bir aileyi altınıza alıp yok edersiniz.

• Lüks araç sürücüleri hadsizlik yapsa da, makas atsa da, yol ortasında durup big o çizse de dayak yemez.

Hayır arkadaşlar. Bu da maalesef yanlış. Aşağılayıp sıkıştırdığınız, selektör ve kornalarla taciz ettiğiniz, yanına gelip hareket yaptığınız, içinde çocukları bulunan, ailesinin hayatını tehlikeye attığınız, orta ve fakir sınıf diye gördüğünüz insanlar gayet tabi sizi durdurup eşek sudan gelinceye kadar dövebilir. Bindiğiniz lüks araba da onların elinden alamaz sizi.

• İyi sürücü olanlar ne yaparsa yapsın trafikte kaza yapamaz.

Herkeste böyle bir güven duygusu var gibi geliyor bana. Hayır böyle bir kural da yok. Son muayenesini 10 yıl önce yaptırmış vidası çıktı çıkacak bir sürüyle arabayla birlikte uzun yola çıkıyorsunuz. Etrafınızdaki her şey sizi öldürebilir. Bir kuş bile, öndeki kamyonetten çıkan küçük bir taş bile hayatınızı karartabilir. Dibine girdiğiniz bir araç panikleyip fren yapabilir, makas attığınız adam şerit değiştirirken sizi görmeyebilir, yanınızdaki araç sürücüsü telefonda instagram story'si çekiyor olabilir, arkada çocuğu ağlıyor dikkati dağılıyor olabilir, tekeri her an patlayacak olabilir. olabilir de olabilir. hepsi sizin ölümünüzle sonuçlanır b*k yoluna gidersiniz. takip mesafesine uyun ve tehlikeli hareketlerden kaçının.

• 2 saatlik yolu 1 saatte gidince etrafınızdaki insanlar size hayran olur.

Hayır. Etrafınızdaki insanlar sizle arabaya binilmeyeceğini öğrenir ve içten içe sizden tiksinir.

Kaçırdığım yanlış anlaşılmış kurallar varsa yorumlara ekleyebilirsiniz.

İyi günler. Hepinize sağlıklı sürüşler.

Hız limiti neyse o hızda sol şeritte gidip yol verilmeyebilinir.

Uzun zamandır yazmayayım yazmayayım diyorum, görünce bazı şeyleri tepkisiz kalamıyor insan.

En sol şeriti sürekli kullanamazsın. Bu tarif ettiğin şekilde sende varsan arkadaşlara güzel haberlerim var polis arkadaşlar gördügünde “karaliyorlar makbuzu” o yüzden emin konuşmamak lazım kurallarda da yeride açıktır.

arkadaş, anlamsızca trafik polisliği yapmanın gereği yok, senin yaptığınla 70 le giden aracı 71 ile sollamaya çıkan adamın yaptığı aynı şey. sollamanın ortasında görgüsüzce selek yapanlara ben de kızıyorum ama 132 ile giderim hızlanmak zorunda değilim diye birşey yok. o kadar acelen yoksa sollamayı sonra yaparsın, yada 140 ile sollamayı bitirirsen de sana hiçbirşey olmaz.

@elbruz34 Yanlış bilinen trafik kurallarına örnek verdim sakin olun.

sorun yok çok açıklayıcı yazmadıydım bende  

ehliyetim 3 senedir var ama ben yeni trafiğe çıkan acemi bir şöförüm. istanbul trafiğinde şunu farkettim karşılaştığım insanların çoğu kurallara uymuyor en basitinden şehir içinde hız limiti 50 önümdeki araba basıyor gidiyor 70-80 ile arkamdaki yolun en sağında olmama rağmen benden aynısını bekliyor. şehir içindeki cadde ve sokaklarda istanbul'daki şöförlerin çoğu yüksek hızlarda araç kullanıyor, kendisi gibi kullanmayan şöförlere selektör ve korna ile baskı kurmaya çalışıyor.

diğer konu ise 3 şeritli bir yolda diyelim yola katılıyorsun ve çıkış için sağa doğru geçmen lazım sinyal veriyorsun kimse yol vermek istemiyor senin sinyal verdiğini gören herkes bir an önce kaçmaya çalışıyor ya da korna çalıp seni engelliyor.

sol şerit sollama şeritidir. sürekli sol şerit işgal edilmez bu da yasak. madem millete hız limiti zorluyosun kural diye o zaman sol şeriti sürekli işgal etmeyeceksiniz önce.

Konuyu açan arkadaşın tespitleri çok haklı tespitler, katılmamak elde değil. 1-2 ufak eklemem olacak;

1. premium (Mercedes-BMW-Audi) aracınız varsa hatta D segment bir aracınız varsa, motoru 1.5-1.6 dizel 110-115ps bile olsa hız sınırlarının üzerinde gitmek zorundasınız. Bu araçlarla şehir içi/dışı, ana cadde, ara sokak, otoyol vs fark etmeksizin sürekli dip gaz gidilmeli.
2. Araçta "şimşek etkili selektör" varsa, öndeki araç şeridinde (sağ) gidiyor olsa bile mutlaka selektör atılmalı.

Yine premium araç sahiplerinin çok kızdığım bir tavrı var, kendileri 300 metre geriden selektör atar ama arkalarına daha hızlı bir araç geldiğinde asla yol vermezler, sol şeridi boşaltmazlar. Buna o kadar çok denk geliyorum ki... Dikkat edin trafikte acemilerden sonra en çok sol şerit ihlalini premium araç sürücüleri yapar.

Ben normalde çok dikkatli araç kullanırım, arkadaki trafiği sürekli kontrol ederim ve asla ama asla şerit ihlali yapmam. Araç sollarken arkamdan hızlı bir araç gelirse de gaza yüklenir ve sollamamı hızlı bir şekilde tamamlar, sağa geçer sonra tekrar seyir süratime dönerim. Ama arkamdan gelen sonradan görme 300 metre geriden selektör yapmaya başlarsa inadına acemi sürücü gibi yavaş davranıyorum ve yol vermiyorum. Geliyor arkamda "seve seve" yavaşlıyor, sonra ben de ağır ağır sağ şeride geçiyorum ve yine "seve seve" sağ şeride geçişimi bekledikten sonra yoluna devam ediyor. Selektör atmazsa ancak arkadan hızlı geliyorsa anında gaza yüklenip yol veriyorum, frene bile dokunmaması için elimden geleni yapıyorum. Herkese hak ettiği gibi muameleyi yapıyorum yani.

Özellikle son zamanlarda, çıkış 2 iniş 1 şerit olan yollarda iniş yapan araçların hiç karşı şeridi kontrol etmeden hayvan sürüsü gibi 2. şeride atladıklarını görüyorum. Bu hareket eskiden bu kadar yaygın değildi, arada tek tük kural tanımaz çıkardı ama artık bu tür yollarda trafiğin rutin akışı "orta şeridi kim kaparsa, kim kafa kafaya kazayı göze alırsa orta şerit onundur" olmuş durumda. Cehalet kangren gibi yayılıyor ve bununla gurur duyuyoruz.

Bu yazdıklarımdan sonra şunu da ekleme gereği duydum, bu ülkede insan gibi araç kullandığınızı söylediğinizde, makas atanlardan ve sol şeritteki itlerden rahatsızlığınızı dile getirdiğinizde sizi peşinen acemi sürücü ve sol şerit işgalcisi olarak kabul eden tipler var. Oysa ki kendi adıma konuşursam, bu itlerden çok daha az şerit işgali yaparım, hiç bir zaman sol şeritte seyir halinde olmam; sollamamı bitirir sağ şeride geçerim. Yol 4 şeritliyse ve trafik uygunsa 2. değil, 3. şeritten giderim. Bu gibi tiplerin kafasındaki trafik modeli şu : Bunlar it gibi sol şeritte gidecekler, her türlü hayvanlığı yapacaklar ve trafikteki diğer sürücüler bunların sürekli önünü açacaklar. Adam Ankara trafiğinde 140km/s hızla sol şeritten gitmek istiyor ve önüne araçlar çıktığı için trafikteki diğer sürücüleri eleştiriyor. Böyle insan olamamış mahluklar yüzünden her gün şehir içinde ölümlü kazalar oluyor. Şaka gibi memleket. Bunlardan forumda da çok var, mesajlarından teşhis edebilirsiniz.

Her iki yanda ve ortada bulunan aynaların opsiyonel olarak satılmamasının sebebi sürekli kullanılması gereken bir donanım olmasıdır.

Özellikle uzun yolda ve hele hele sollamaya çıkarken o aynaya bakmak tüm gelmişinize küfredilmemesine ve dahası kaza yapmamanıza imkan sağlayabilir.