Şimdi Ara

TDK ve Sözde Dil Koruyucuları yüzünden Türkçe ölüyor (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
252
Cevap
12
Favori
8.755
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
64 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Sıkıntı şurada ki İngilizler sadece kelime alırken biz direk kural da almışız. Örneğin Osmanlıca tamlamalar Türkçe'nin yapısına tamamen ters ve bu dilin yapısını bozuyor. O dediğiniz kelimeler ve tamlamalar atılmasa idi memlekette kimse kimseyi anlamayacaktı. Ki Osmanlıca yapay bir dildir kendi kendine oluşmuş değil. İki Osmanlıca konuşan birbirini anlayamıyordu bile.

    Ne kadar fark edemesek de Türkçe gittikçe güçleniyor. Halk ile aydının aynı dili kullanması Türkçe'nin gelişimini sağladı. Sanat ve edebiyat sadeleştirmiş Türkçe ile yapılmasa idi Türkçe halk arasında yitip gidecekti. Zaten Osmanlı zamanında bu dil nerdeyse hiç gelişmedi.

    Bu dil resmen bir hazine ve biz bunun daha yeni yeni farkına varıyoruz. Örneğin ikinci yeni şiiri.

    Diğer bir konu ise ingilizce ile Türkçe'nin dil ailesi çok farklı. İngiliz Fransız'dan kelime alırsa aynı aileden olduğu için dili bozmaz. Ama bizim dilimizin yapısı tamamen farklı. Yazım ve imla için kusura bakmayın halk otobüsünde mobilde yazdım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Türkçe'nin İ.Ö. 2500 yıllarında bile mevcut olduğunu söylemek isterim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

  • < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Helal olsun! Benimle aynı görüşü paylaşan insanları görmek sevindirdi. TDK amacından sapmıştır bu açık ve net. Her kelimeye sözde Türkçe karşılık bulma gayesiyle saçma saçma yeni kelimeler uydurarak uydurma bir Türkçe meydana getirdiler...
  • Konuyu açanın takma adına baktım sonra konuya baktım, okumaya gerek görmedim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Böyle bir konu açıyorsun ancak ilk cümle de "direkt" olan kelimeyi "direk" olarak yazıyorsun.

    Hadi günlük hayatta direk diye söylersin cümle içinde illa direkt diye vurgu yapman gerekmez sakıncası yoktur da yazarken direk diye yazarsan "hangi direk?" diye tepki alırsın.zira o da Türkçe olmayan bir kelimedir.

    Gelelim konuya

    Tartışma derecesi oldukça düşük bir konu.bu ülke de çok daha öncelikli konular var tartışılması gereken



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi s_g_m_s -- 29 Mayıs 2017; 10:30:26 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Türkçe'nin en güzel şairi Orhan Veli 1947'de şunu yazar



    Fransa sömürgelerinde birçok kitabı yasaklamış aynı uygulamayı Milli eğitim Bakanlığı Türk vatandaşlarına yapıyor..



    YOKSA TÜRK VATANDAŞLARI MİLLİ EĞİTİMİN SÖMÜRGESİ Mİ ?



    Bakın 1947 milliyetçilik dorukta savaşlar bitmiş ama anlaşılan o ki DEVLET-SERMAYE ortaklığı başlamış her alanda en çok zararı veren en kötü ne ise o uygulanır.

    70 senedir sömürge düşman bir devletle yaşıyoruz..

    Dil dahil her alanda bu düşmanlığa karşı koyalım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nano6824

    Sıkıntı şurada ki İngilizler sadece kelime alırken biz direk kural da almışız. Örneğin Osmanlıca tamlamalar Türkçe'nin yapısına tamamen ters ve bu dilin yapısını bozuyor. O dediğiniz kelimeler ve tamlamalar atılmasa idi memlekette kimse kimseyi anlamayacaktı. Ki Osmanlıca yapay bir dildir kendi kendine oluşmuş değil. İki Osmanlıca konuşan birbirini anlayamıyordu bile.

    Ne kadar fark edemesek de Türkçe gittikçe güçleniyor. Halk ile aydının aynı dili kullanması Türkçe'nin gelişimini sağladı. Sanat ve edebiyat sadeleştirmiş Türkçe ile yapılmasa idi Türkçe halk arasında yitip gidecekti. Zaten Osmanlı zamanında bu dil nerdeyse hiç gelişmedi.

    Bu dil resmen bir hazine ve biz bunun daha yeni yeni farkına varıyoruz. Örneğin ikinci yeni şiiri.

    Diğer bir konu ise ingilizce ile Türkçe'nin dil ailesi çok farklı. İngiliz Fransız'dan kelime alırsa aynı aileden olduğu için dili bozmaz. Ama bizim dilimizin yapısı tamamen farklı. Yazım ve imla için kusura bakmayın halk otobüsünde mobilde yazdım.





    Osmanlıca yazı diliydi yalnız. Konuştukları dil Türkçeydi yine. Ayrıca yapay diller uzun süreli var olamaz, bknz. Esperanto



    Bana göre ise dil devrimine kadar Türkçe iyi kötü iş görüyordu. Ama şimdi çöpten ibaret. Mesela İngilizcede kızgınlığın karşılığı olarak aralarında küçük farklar olan ve yaygın kullanılan 10 kelime varsa Türkçe 2 tane vardır. Hislerimizi bile ifade etmek için yetersiz bir dil. Ne yazık ki ana dil olarak sahip olunacak en yetersiz dillerden biri.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Çok saçma.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • En basiti tamam varken insanlar okey i kullanıyor tdk ne yapsın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kusura bakmayın ama bu ödenti, sormaca gibi ucube türkçe kelimeleri kullanacağıma gider komple farklı bir dil konuşurum bu ne ya ne göze ne kulağa hitap ediyor abuk sabuk kelimeler.

    Latin alfabesi öğrenmeyi kolaylaştırdı ama dilin zenginliğinin kalbinin ortasına okkalı bi hançer vuruldu. Müslüman Türklerin dilinden Arapça ve Farsça'yı çıkarırsan böyle ortada dımdızlak kalırsın. Ki kullandığımız kelimelerin yarısı hala arapça ve farsça bu zorluk bunun yüzünden.

    Sen 600 yıldan fazla konuşulmuş bir dili bu islamcı bu gerici diye at çöpe sonra bekle ki bu toplumda edebiyat gelişsin anlama/yorumlama kapasitesi artsın.

    Öyle bir dünya yok. Paşa paşa mahkumuz arapçaya da farsçaya da. Kuyruğunu dikmeniz gereken yerler buralar değil.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Güzel konu olmuş teşekkürler.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: S. Hawking


    quote:

    Orijinalden alıntı: nano6824

    Sıkıntı şurada ki İngilizler sadece kelime alırken biz direk kural da almışız. Örneğin Osmanlıca tamlamalar Türkçe'nin yapısına tamamen ters ve bu dilin yapısını bozuyor. O dediğiniz kelimeler ve tamlamalar atılmasa idi memlekette kimse kimseyi anlamayacaktı. Ki Osmanlıca yapay bir dildir kendi kendine oluşmuş değil. İki Osmanlıca konuşan birbirini anlayamıyordu bile.

    Ne kadar fark edemesek de Türkçe gittikçe güçleniyor. Halk ile aydının aynı dili kullanması Türkçe'nin gelişimini sağladı. Sanat ve edebiyat sadeleştirmiş Türkçe ile yapılmasa idi Türkçe halk arasında yitip gidecekti. Zaten Osmanlı zamanında bu dil nerdeyse hiç gelişmedi.

    Bu dil resmen bir hazine ve biz bunun daha yeni yeni farkına varıyoruz. Örneğin ikinci yeni şiiri.

    Diğer bir konu ise ingilizce ile Türkçe'nin dil ailesi çok farklı. İngiliz Fransız'dan kelime alırsa aynı aileden olduğu için dili bozmaz. Ama bizim dilimizin yapısı tamamen farklı. Yazım ve imla için kusura bakmayın halk otobüsünde mobilde yazdım.




    Osmanlıca yazı diliydi yalnız. Konuştukları dil Türkçeydi yine. Ayrıca yapay diller uzun süreli var olamaz, bknz. Esperanto

    Bana göre ise dil devrimine kadar Türkçe iyi kötü iş görüyordu. Ama şimdi çöpten ibaret. Mesela İngilizcede kızgınlığın karşılığı olarak aralarında küçük farklar olan ve yaygın kullanılan 10 kelime varsa Türkçe 2 tane vardır. Hislerimizi bile ifade etmek için yetersiz bir dil. Ne yazık ki ana dil olarak sahip olunacak en yetersiz dillerden biri.

    Atıyorum istanbulun fethi döneminden birisini getirelim karşına bakalım anlaşabiliyor musun ya da ne kadar anlaşıyorsun?

    "Osmanlıca yazı diliydi" bilgisi sendeki kalıp bir bilgi olmuş. Yazı dili evet ama yazmak için kelimeyi bilmen gerekiyor ennihayetinde. Bu kelimeler kullanılıyordu. Latin alfabesine geçiş ile birlikte çöpe atıldı. Bu yüzden kendimi bildim bileli okullarda müthiş bir şeymiş gibi anlatılmasına rağmen benim şahsi olarak tasvip etmediğim bir uygulamaydı.

    Öyle bir şey ki her alanda Türk milletini sığ bir millet haline getirdi.

    TDK ve Sözde Dil Koruyucuları yüzünden Türkçe ölüyor

    TDK ve Sözde Dil Koruyucuları yüzünden Türkçe ölüyor

    Atatürk'ün karnesi bi de bizim karneler..

    Durum içler acısı. Her şeyin seviyesi düşmüş.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ömerayhan -- 29 Mayıs 2017; 12:2:30 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Dîvânü Lugati't-Türk neden yazıldı islam düşmanlığından mı? Buna bağlı olarak Tdk'nın kurulma amacı islam düşmanlığı mı oluyor. Türklerin milli bir kültürü, yaşam tarzı vardır. Mustafa Kemal Atatürk'ün yaptığı tam olarak budur. Türklerin milli kültür ve benliğine dönmeleri. Ne yazık ki geldiğimiz bu noktada tam tersi yönde hızla ilerliyoruz. Dil bu konuda en önemli kültürel miraslardan biridir ve bunun korunması gerekmektedir. Ha bu becerilememiş olabilir mi orası tartışılır fakat niyet konusunda size katılmıyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • moustapha129 M kullanıcısına yanıt
    @moustapha129 içinde binlerce yıllık Türkçe sözcükler var. Çoğu mantıklı. Karşılıkların çoğu arapça. Sanırım bi arap hayranlığı var.


    Özçekim yerine selfie kullanılmasının sebebi özentiliktir. Elbette her kelime yerine Türkçe bulunamaz her dilde yabancı kelimeler vardır. Ama tamam yerine okey diyorsa sorun dilde değil kişidedir. Gayet mantıklı kelimeler türetilmiştir. Sen yıllarca farklı bir kelime kullandığın için sana garip geliyor diye o kelime saçma bir kelime değildir. Belkide yüzlerce yıldır acuna dünya diyoruz. Çoğu bu kelimenin arapça olduğunu fark etmez bile. Ama bu acunu değersiz ya da saçma yapmaz. Küçüklüğünden itibaren herkes acun deseydi bugün birisi çıkıp dünya dediğinde o ne lan derdin. Aynı şekilde Tengri/Tanrı kelimesi yüzlerce yıl kullanıldı. İslamiyetle birlikte Allah sözcüğü kullanılmaya başladı.

    Örneklerde faks ve belgegeçeri kullanmışsın. Madem öyle neden computer değilde bilgisayar diyorsun? Çünkü herkes bilgisayar diyor. Herkes computer deseydi bu listede bilgisayar da yer alacaktı ama almadı. Yani bu sadece kelimenin mantıklı ya da mantıksız olmasıyla ilgili değil. Yanlış hatırlamıyorsam Çinliler bilgisayara elektrikli beyin, televizyona da elektrikli görüntü diyorlar.

    Bir kelimenin birden fazla anlamı olması dilin zayıflığını değil zenginliğini gösterir. O kelimeyi cümlede kullanırken aklına tek bir anlam gelir. Böyle olmasaydı kelime sayısı milyona varırdı.

    Son olarak tavsiye kitap : Bye Bye Türkçe - Oktay Sinanoğlu

    Düzenleme: Yazım hatası.
    Düzenleme sonrası dipçe(not) : Türkçenin zamanla yok olmaması için edit yerine düzenleme kullanmalısınız. Her sözcüğü dile alırsak sizinde dediğiniz gibi bi süre sonra elde dil kalmaz. "Türkçe giderse Türkiye gider." - Oktay Sinanoğlu



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Gökbilge -- 29 Mayıs 2017; 13:47:14 >




  • Gökbilge kullanıcısına yanıt
    Mantıklıya birkaç misal alabilir miyim? Mesele arap hayranlığı değil, bu kelimelerin Türkçede olma sebebi menşeilerinin Kur'an olmasıdır. Zaten eski tahrifatın sebebi de bu?

    Tanrı, acun eski Türkçe olabilir, kabul ama kahir ekseriyeti doğrudur.

    Bu arada "better call saul" soul değil, soul ruh demek :D



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi moustapha129 -- 29 Mayıs 2017; 14:11:56 >
  • Sonunda biri söylemek istediklerimi dile getirmiş. Bu dili senelerdir yaşatan Türk insanıdır. Sen bu halka kurallar koyarak sahibi olduğu dili kısıtlıyorsun.



    Dilin gelişmesini engelliyorsun. Dil halkın sahibi olduğu vr halk ile gelişen bir kavramdır. Eski Türkçe'nin günümüze kadar korunup geldiğini düşünsenize. Ne kadar çağa uygun olmayan bir yapıda olurdu.



    Şimdi aynısını TDK ve Dil bilimciler yapıyor. Bırakın halk ile büyüsün, evrimleşsin şu dil.



    Değil'e deyil diyorsa bile karışmayacaksın. Belkide evrildiği nokta odur. De, da ların yazılışı umrunda mı halkın. RAHAT BIRAKIN ŞU DİLİ. SAHİPLERİ İSTEDİĞİ GİBİ KULLANSIN.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aslında güzel bir konuya değinmişsiniz, bir blogunuz vs. var mı acaba? Çünkü burada bunun tartışmasını yapamayıp trollük yapacak embesil (embesil Fransızca'dan gelir örneğin) üyemiz bol maalesef. Buraya biraz fazla kaçan bir yazı olduğu bile söylenebilir.

    Öncelikle bu dil ve harf devrimi çok tartışmalı olduğu için, merak etmiştim ve bu konuda elimde henüz okumadığım birkaç kitap var. Vakit bulursam daha iyi bir yorum getirebilirim. Şu an biraz özet bir bilgim var sadece.

    Öncelikle bu durumu körü körüne savunanlar da var, bir gecede cahil kaldık diyeni de. Bu oturgaçlı götürgeç meselesi galiba biraz internet geyiği ama gerçekten o minvalde kelimeler var örnek verdiğiniz gibi. Bu hareketin tarihsel gelişimi konusunda özet bir bilgim var ancak, bu dil hareketinin de asemile edildiğimiz Araplara karşı olan nefretin de etken olduğunu söyleyebilirim. Ama o zamanki komutanların bakış açısından Araplara bakarsanız olay netleşiyor(Karabekir ve Atatürk gözünden örneğin). Bunu dersem yanlış anlaşılacağım ama, bu pek gereksiz bir düşmanlık değil. Ruslaştırılmış Ortadoğu halklarının Ruslara besleyebileceği, Almanların Yahudilere, Japonların Çinlilere besleyebileceği türden bir düşmanlık. Tabii bu dediklerimin hepsinin tarihsel gelişimi ve zaiyatı farklı, bu düşmalıkların yıllar süren savaşlara, katliamlara hatta soykırımlara sürüklemesi çok tehlikeli; dediğim gibi, yanlış anlaşılmak istemiyorum.

    En önemli olay o dönemdeki Arapların ihaneti ve hükümet şu anda onları deyim yerindeyse yalamaya çalışırken, adamlar hala bizden kurtuluşlarını kutluyor, bize zarar verecek ittifaklar kuruyor, buna rağmen başka alanlarda işbirliği yapmaya devam ediyoruz. Arap ülkelerinin çoğunda hala o dönemden kalan, Mark Sykes tarafından tasarlanmış Arap isyan bayrağını kullanıyorlar.

    Bunun İslam'dan kaynaklanıp kaynaklanmadığı tartışılır, İslam coğrafyasının bilimin öncüsü olduğu dönemden burada onlarca paragarfta açıklanabilecek nedenlerden dolayı, bu kudretten uzaklaşması ve tam tersine, ilerleme çalışmalarını durdurması, geriye itmeye başlaması nedeniyle üstümüze atılmış bir ölü toprağı niteliği kazandı. Ve bu insanların bu ölü toprağını azaltmak ve asimilasyonu durdurmak istemesi gayet normal, doğrusuyla yanlışıyla. Dildeki değişim de bu hareketin bir sonucu.

    Sizin dediğiniz yoldan gidersek, açıkçası ben ne Arap asimilasyonu altında ezilmiş, ne de plaza diline dönmüş bir dil istemiyorum. Ve bunun arasını tutturmak da gerçekten zor. Bu kadar milyon insanın konuştuğu bir dilin yok olacağına pek ihtimal vermesem de, dilin gittiği yer sonunda ona Türkçe diyemeyeceğimiz bir duruma gelir mi bilmiyorum. Ben de bu konuda tam temellendiremesem de bir rahatsızlık duyduğum için, şu anda TDK'nın sözlüğü ve Dokuz Eylül Üni.'nin Eş Anlamlılar Sözlüğü üst barda daima duruyor mesela, bilmediğim veya garip bulduğum kelime olursa yazıyorum, aralarında hangisi kulağa daha hoş geliyorsa onu kullanıyorum. İnternet üzerinde imla ve yazıma dikkat ediyorum, yazımında tereddüt ettiğim kelime olursa aratıyorum doğru mu diye.

    Kulağa hoş gelen kelime demişken, kimi zaman Arapça asıllı kelime eş anlamlılarından daha güzel gelirken, kimi zaman TDK'nın güzel isimlendirdiği kelimeleri kullanıyorum, kimi zaman Fransızca asıllı kelimenin alternatifi bile olmuyor.

    Mesela örnek vereyim:

    Yazın/Edebiyat/Literatür
    Hayal/Tahayyül/İmge
    Ayrık/Müstesna
    Kuruntu/Evham/Vesvese
    Tanrı/İlah/Yaradan/Oğan
    Acun/Dünya
    Kaos/Kargaşa
    Edat/İlgeç


    Bunların arasında Arap-Fars etkisinde olan da var, Batı kökenli olan da. Aralarında en güzel örnek birinci. Hem Arapça, hem Fransızca hem de Türkçe kökenli kelime mevcut. Normalde Edebiyat demeyi sevsem de Yazın kelimesi de gayet uygun bence. Diğer örneklerde de daha çok tercih ettiğim kelime değişebiliyor.

    Bir de alışkanlıklar meselesi var elbette aslında bakarsanız Roketatar, Bilgisayar, Kaykay, Akaryakıt, Genelgeçer gibi türetilmiş kelimeler de garip biraz ama deyim yerindeyse cuk diye oturmuş, ve bunları kullanmaya alışmışız.

    TDK'nın garip davrandığı doğru, az önce bahsettiğim DEU Doğal Dil İşleme Grubu'nun eş anlamlılar sözlüğü vardı sitelerinde mesela, onu birdenbire kaldırdılar, oysa ki bu mesele için ne kadar faydalı. Şimdi kendi sitesinden bakıyorum.

    Belki bu soruna çözümümüz yine teknolojiden gelecek, Doğal Dil İşleme (Natural Language Processing) konusunda üniversiteler adamakıllı çalışmalar yapmaya devam ederse, durum lehimize dönebilir. Bir başka yöntem, Orta Asya'da dil konusunda büyük bir araştırma seferberliğinin başlatılması ve gerçek kelimelerin çıkartılması olabilir. Çünkü bu kadar köklü bir dilin günümüzde bu sıkıntıya düşmesine inanamıyorum.Ve şimdilik yapabileceğimiz şey, benim gibi bu kelimeler hakkında bilgi sahibi olmaya çalışıp uygun bulduğumuzu seçmek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Infinitum -- 29 Mayıs 2017; 16:12:44 >




  • Osmanlıca Türkçe değildir,yapay,ayrı bir dildir.İçinde bolca arapça,farsça sözcük bulunur.

    Osmanlı zamanında üçgenin alanı tanımı
    "Bir müsellesin mesaha-i sathiyesi, kaidesinin irtifaına hâsıl-ı zarbinin nısfına müsavidir"

    Atatürkün çabaları sonucunda üçgenin alanının tanımı
    ''Üçgenin alanı taban uzunluğu ile yüksekliğinin çarpımının yarısına eşittir"

    Şu bir gerçek ki,Osmanlı Türkçeye yüzyıllar boyunca değer,önem vermemiş,gelişimine katkıda bulunmamıştır.
  • Türkçe kelime türetmek her zaman kötü sonuçlar doğurmaz.Mesela "akaryakıt" sözcüğü türetilip dilimize sokuldu ve herkes tarafından benimsendi.Böyle çok örnekler var.İlk kullanılmaya başlandığında garipsenmişti belki ama zamanla oturdu.Dilimizi sadeleştirmek, ölmesine yok olmasına sebep olmaz.Atatürk çok doğru bir iş yapmış zamanında.Dil bir insanın kimliğidir, dil giderse kültür gider.İnönü'nün dediği "Lisanımızdaki Arabi kelimeleri ihraç edeceğiz" sözüyle bugün bile dalga geçiyor akepeli nesil.Ama şimdi baktığımızda Osmanlıyı falan geçtim, cumhuriyetin ilk yıllarındaki konuşulan dille bugün konuşulan dil arasında bile çok fark var.Gittikçe arapça ve farsça kelimelerin yerini öz türkçe kelimeler alıyor ve bu senin beğenmediğin dilde sadelik çalışmaları ile mümkün oldu.Ha haklı olduğun yer var, dilimize yerleşmiş ve üzerinden çok zaman geçmiş bazı ingilizce sözcüklerin yerine saçma türkçe karşılıklar uydurmak mantıklı değil, dile yerleşmiş bir kere.Zamanında müdahale yapılmış olsaydı selfi-özçekim olayı gibi mantıklı olabilirdi.Çok abartmadan dilde sadelikten yanayım, öz türkçeden yanayım ama dilde kalıplaşmış ve artık türkçe gibi olmuş yabancı sözcükleri de bu saatten sonra atmak zor, ona katılıyorum.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.