Şimdi Ara

Sade Bir Türkçe'yle Ey Türk Gençliği ve Onuncu Yıl Nutku (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
100
Cevap
0
Favori
23.297
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Emeğin için teşekkürler, düşüncende hiçbir sakınca görmüyorum. Siz Osmanlıca'yı öğrenelim orjinal metinlere bağlı kalalım, anlayalım diye savunacağınıza gelinde anaokullarında verilmeye başlanan yabancı dil eğitimi kisvesi altındaki yabancılık eğitimini sorgulayalım.

    Tekrar emeğine sağlık arkadaşım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sinanoglu.net -- 24 Kasım 2006; 23:48:01 >
  • Teşekkürler emeğe saygı hele böyle bir konuda 1000 kere milyon kere ellerine sağlık
  • Yukarı
  • Eline sağlık
  • sağlasın çok güzel herkesin bakması lazım ve de okuması anlaması
  • Sağolasın.
  • Çok güzel bir çalışma eline sağlık Saltuk

    Yalnız ben orjinalini daha çok seviyorum, şöyle bir cümle var " Çok namusait bir mahiyette tezahür edebilir" süper valla
  • Teşekkürler
  • eline sağlık teşekkür ederim
  • Ben teşekkür ederim arkadaşlar

    Vay be yaklaşık 1,5 yıl olmuş konuyu açalı.
  • Güncel
  • HELAL OLSUN

    UP
  • Emeğine Sağlık
  • Elinize sağlık




    Bursa Nutku



    Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır” demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

    Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, “Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir” diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, “demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek”

    Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, “ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.”

    İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!


    Mustafa Kemal Atatürk
    Bursa, 5 Şubat 1933






  • Emegine Saglık
  • Emeğine Sağlık
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.