Renault, 2030 itibariyle Avrupa'da sadece elektrikli araç satacak (2. sayfa)

Petrol ülkeleri napacak acaba.

Forumda pek çok kullanıcı, içten yanmalı araçların iki sene içinde Dünya'nın her yerinde çöp olacağını savunuyordu.  

Şu an burada stok olsa bile elektrikli alan fazla kişi olacağını sanmam. Daha önce de söyledim: Elektrikli şarjı yaygınlaştırmak, Dünya'ya elektrik yetiştirmek gerçekten zor bir iş. Renault, Avrupa'da 8 yıldan önce içten yanmalı araç üretmeyi bitiremiyorsa içten yanmalı piyasasının ne zaman biteceği belirsiz. 2029 model içten yanmalı aracın 2030'da çöp olmasını beklemeyiz herhalde. Aslında elektrik dışında bir yol bulmak da lazım ama ne olabilir?

Not: Aracım yok.

burada bazı salaklar renault elektrikli devri tamamen başlayınca iflas eder kapatır diyordu adamlar kaç sene önce başladılar çalışmalara ilk filizler 2011 de fluence ZE ile başladı

Yeterli lityum rezervi var dünyada. Bugünkü fiyatlarla ve tekniklerle çıkarılabilecek lityum rezervi 21 milyon ton. Talep artar fiyat yükselirse rezervler 21 milyon tonun da üzerine çıkıyor çünkü 21 milyon ton ekonomik rezerv toplam rezerv değil, yeterince kobalt da var. Asıl sorun rezervde değil üretim kapasitesinde. Mevcut üretim kapasitesi, ev üretim hızına ve üretim trendine yetişemeyecek ve lityum fiyatları artacak. Bir de asıl sıkıntı lityumda değil, nikelde. Şu an katotlarda daha az kobalt kullanmak için laboratuvarlarda çalışmalar da yapılıyor çünkü kobalt kaynaklarının 2/3'ü Kongo'da ve toksik bir metal olan kobalt madenciliğinde çocuk işçiler çalıştırılıyor ve bu bir etik sorun olarak görülüyor.

21 milyon ton yeter mi dersen, Tesla model 3'te yaklaşık 12 kg lityum kullanılıyor. 21000000000/12=1 milyar 750 milyon otomobil bataryası yapar. Yılda 75 milyon otomobil üretiliyor. Yani en az 20 yıl yetecek lityum rezervi var. Ayrıca bu işin ilerde geri dönüşümü olacak, biten bataryalar toplanıp geri dönüşüme girecek, lityum, kobalt ve nikel geri kazanılacak.

Dahası, lityum, kobalt gibi ağır metal kullanan piller yerine sodyum, potasyum gibi bol bulunan mineralleri kullanan piller üzerinde çalışılıyor, 100'ün üzerinde yeni pil teknolojisi çalışması var. İlla ki bunlardan biri yüz güldürücü sonuçlar verecek.

Youtube videolarını açıp izlemem çünkü ciddiye alınır bir kaynak olarak görmem, videoda ne anlatıyorlar bilmiyorum, ilgilenmiyorum da. Daha sağlam, daha ciddi kaynaklara itimat ederim.

Eğer videoda yeterli rezerv yok diyorsa yalan söylüyor demektir. Yok, eğer cari lityum üretim kapasitesi EV üretim hızının çok altında kalıyor diyorsa onu zaten ben de söyledim.

Dünyadaki lityum rezervinin miktarı için kaynaklar:

Lithium - Wikipedia

Lithium (usgs.gov)

(Alttaki ABD jeolojik İstatisitik kurumu, bizdeki MTA/TUİK karşılığı)

Kobalt rezervleri:

Cobalt - Wikipedia

Cobalt 2017 (amazonaws.com)

Toplam 7,100.000 ton (toplam rezerv değil, ekonomik rezerv)

Bir pilde ne kadar lityum kullanılıyor:

Electric cars and batteries: how will the world produce enough? (nature.com)

Kaynak 8 kg vermiş ama ben Tesla Model s’i baz aldım ve onda 12 kg kadar kullanılıyor. Yani aleyhime %50 daha yüksek aldım değeri.

Tesla Model 3 pil kapasitesi için:

Tesla Model 3 Standard Range price and specifications - EV Database (ev-database.uk)

50 kwh

*Türkiye günlük elektrik üretimi için:

Türkiye Elektrik Tüketimi (enerjiatlasi.com)

Türkiyede otomobil sayısı için:

TÜİK trafiğe kayıtlı otomobil sayısını açıkladı (cumhuriyet.com.tr)

Tesla model 3 50 kwh ve bununla 165 mil (265 km) gidebiliyor. Ortalama bir aracın günde 50 km yol yaptığını varsayarsak 5 günde bir şebekeden 50kwh elektrik çekecek demektir. Bu da günlük 10 kwh yapar. Türkiyede 13 milyon otomobil var. 13 milyon x 10 = 130 milyon kwh günlük ihtiyaç yapar. Türkiyenin günlük elektrik üretimi kabaca 750-800 milyon kwh (04.08.2018’de 797.702.140 kwh)*

Özetle Türkiye’deki tüm otomobiller elektrikli olsa ve ortalama batarya kapasitesi bir Tesla 3 seviyesinde yani 50 kwh olsa, otomobillerin şebekeden çekeceği elektrik kabaca 130 milyon kwh olacaktır. Türkiye’nin günlük elektrik üretimi 2018 rakamlarına göre 800 milyon kwh civarında. 800/130 = 6,153847 yani Türkiyenin günlük elektrik üretiminin %16’sı yapar. Hadi ortalama bir araç günde 50 km gitmesin de 90 km gitsin. Gitmez ama gitsin. Bu durumda bir araç 3 günde bir şebekeden 50 kwh elektrik çekecek demektir. 50/3= 17 kwh/gün yapar. Çarp 13 milyonla: 13*17= 221 milyon kwh yapar. Bu da Türkiyenin günlük elektrik üretiminin %25’ine karşılık gelir.

Türkiyede 13 milyon araç kaç yılda elektrikli olur? Yılda 800 bin araç satılıyor tamamı elektrikli satılsa ki mümkün değil, ortalama. 13 milyon aracın elektrikli olması 16 yıl sürer. 16 yılda Türkiyenin elektrik kapasitesini bırak %25 artırmayı en az %50 artırabilirsin.

Kaldı ki 800 milyon kwh günlük üretim kurulu kapasitenin tamamı değil. Kurulu kapasite bunun üzerinde. Günlük ihtiyaç 800 milyon olduğu için o kadar üretiliyor, yoksa kurulu kapasite günlük milyar kwh’i aşıyor.

Yani ne elektrik üretiminde ne tedarikinde ve ne de şebeke yükünde kayda değer bir sorun çıkmaz, çıksa da halledilir.

Elektrikli otoyu teşvik eden, hatta zorunlu hale getiren Avrupa ülkeleri yetkilileriyle Çin hükümetinin bu hesapları yapmadan mı bu işe kalkıştığını düşünüyorsun?

Yani hükümetlerin danıştığı, bilgi aldığı onca uzman,resmi kurum, onca yetkili, mühendis, akademisyen  elektrik şebekesini ve elektrik üretimini düşünemedi öyle mi?

Ve yine işi bu olan bu uzmanlar, bu kurumlar, üniversiteler lityum ve kobalt ihtiyacını hiç hesaba katmadı öyle mi?

Buna inanmak gerçekten komik olurdu.

Sen ne diyon değişik ya. İlk model S'ler neredeyse 10 senedir yollarda, gayet iyiler şu an. Menzil desen neredeyse 1000 km'yi buldu yeni modeller, daha ne yapıcaksın bi günde? Tak geceden beklemezsin zaten.

Boş boş konuşmayın sırf konuşmuş olmak için. Baymışmış.

Youtube videolari izmelem seklinde onyargi ile olaya yaklasmak bir miktar sig geldi bana. Hele ki videoda anlatilanlarin kaynaklarini bilmeden Wikipedia dan referans vermek trajikomik oluyor.

Wikipedia modere edilen bir ortam degil, insanlar yazar olup makaleleleri istedikleri gibi degistirebiliyorlar. Ayni makaleyi sabah okuyup baksa aksam okuyup baska sonuca varilabiliyor.

Diger verdiginiz linklerde ki veriler uzerinden konusur isek. 21 milyon ton lityum rezerv mevcut. bu miktar yeni kesifler ile artabilir dediginiz gibi. ama senelik ortalama uretim miktari degerlerine bakar iseniz azalma mevcut.Bunu goz ardi edersek dahi 90bin ton civari yillik uretim oluyor dersek mevcut rezervin dunya ya 230-240 yil asagi yukari yetecegine tekabul ediyor. 

Ortalama 70kWh battery pack 450kg civarinda bir agirlikta bunun icinde ki Li miktari ise 60-65kg arasinda degisiyor kabaca. Turkiye de ki 13 milyon arac ile birlikte dunyada yaklasik yollarda 1,5 milyar arac bulunuyor. bu araclarin bir noktada hepsinin elektrikli olacagi ve benzer pil ile donatilacagi varsayimini yapar isek 1.5milyar arac x 60kg Li =90milyon ton Li gibi bir Li ihtiyaci ortaya cikiyor. Senelik olarak dunya da 80 milyon civari arac satisi oluyor kabaca. bu durumda 90 milyon ton Li uzerine her sene yaklasik olarak 4.8milyon ton Li gerekiyor. yillik uretim degeri ne kadar kabaca 90bin ton. Recyle edildigini varsayarsak bile dunyada mevcut uretim ile tum araclari elektrikli hale getirmenin imkan ihtimali yok ayrica yillik uretimi karsilayabilecek kadar da Li uretilmiyor. Diger Co ve Ni vs hakkinda benzer sorunlar mevcut hatta onlar da hem rezerv kisitli hem de uretim cok farkli sektorlerde de kullaniliyor ozellikle Ni. Sozun ozu elektrikli araclar icin pil teknolojisinin degismesi ve ilerlemesi gerekiyor

Grid konusuna gelirsek. Elektrik uretim konusunda verdiginiz rakamlara kabaca dogru tuketimi o sekilde degerlendirmek de kagit uzerinde mantikli gibi gorunse de sadece soyle bir sorun var 25% tuketim artirmak icin gerekli olan yatirim. zira bu 25% artirimi mevcut grid uzerinden bir yere kadar olacaktir.Dolayisiyla yeni grid yatirimi gerekecetir. kapasite burada devreye giriyor. sarj istasyonlarinin oldugu yere yer altindan kablolar cekilmesi ve bunlarin grid e baglanmasi gerekiyor. bu ciddi bir yatirimdir. rakamlari tam hatirlayamiyorum ama Tesla icin 1 hizli sarj istasyonundaki 1 unite icin maliyet 250bin usd civarinda idi. 13 milyon araci 3 gunde bir sarj edildigini var sayar isek gunde yaklasik 4 milyon arac sarj edilecegi anlamina gelir ortalam sarj suresi olarak 30 dk alirsak bu da kabaca 2 milyon saat demektir. bir gun 24 saat oldugu ve bunu degistiremedigimiz icin yaklasik olarak 83-84 bin sarj istasyonu gerekecektir, butun araclarin her istasyonda sarj edildini varsaydik bu boyle de olmayabilir. 50% oraninda insanlarin evlerinde sarj ettileri ve sarj istasyonlarini kullanmadiklarini var sayarsak dahi 250bin usd x 42 bin sarj istasyonu = 10.5trilyon dolar gibi bir rakam cikiyor. Turkiye de mevcut yaklasik 35-35bin akaryakit istasyonu oldugu dusunulurse bunlarin tamaminin elektrikli hale cevrilecegi varsayilirsa bu rakam biraz daha azlatilabilir ama her durumda cok ciddi bir yatirim gerekmektedir.

Elektrikli araclarin mevcut pil seviyesi ile ekonomik olarak hayatimiza girebilecegini de dusunmuyorum. kabaca bir ornek verirsek amerikada 30-40bin usd ye satilan tesla model 3 un 7 sene sonra battery degistirme maliyeti yaklasik 15-16bin usd yani aracin fiyatinin yarisi bu cok ciddi bir gizli maliyettir. km basina elektrikli araclarin maliyeti cidden dusuk ama 7 sene sonra aracin degerinin yariya inecegi dusunulurse neredeyse arcin degerinden fazla pil degistirme maliyeti olmasi ekonomik gelmiyor.

Hukumetlerin bazi seyleri bilimsel olduklari icin degil siyasi oldugu icin yaptigini dusunuyorum. aklima gelen ilk ornek almanya nukleer santralleri kapatti tamamen yenilenebilir enerjiye yonelecez dediler. Bu bilimsel degil siyasi bir karardir.  sonra grid birbirine girdi uretim istedikleri gibi olmadi ne yaptilar komur santrallerine coskuyu verdiler. Fransa yan komsusu nukleer de ilerleyecegim dedi ve devam ediyor. eger bilimsel ilkelere gore hareket edilseydi ikisinin kararlarinin birbirine paralel olmasi gerekirdi.

Elektrikli araclari avrupanin zorunlu hale getirmesi de benzer sekilde siyasi bir karardir zira kuresel isinmanin onune gecilmesi icin karbon salinimin azalmasindan bahsediliyor birincil hedef bu. Turkiye nin elektrikli araclari tesvik etmesi TOGG un ortaya cikarilmasi da siyasi bir karardir, zira petrolde disa bagimliligimizin azaltilmasi gerekiyor. petrol cikaramiyorsak kullanmayi azaltmamiz lazim. Yenilebebilir enerji yatirimlarinin artirilmasinda bu yuzdendir. 

Elektrik, Li Co Ni vs uretimi ve ihtiyac miktarlari "Estimation" olarak hesaplaniyor. bunlari hesaplayan insanlar muhakkak var ama bu net bir hesap degil. Sciencedirect, Econpapers, researchgate vs de zibil tane makale bulabilirsin kullanilan degisik yontemler hakkinda. 

Coin, dolar, borsa vesaire... Hepsi traş olacak gibi.

Emtiaya; özellikle lityum ve bakıra yatırım yapmak lazım. Ama para yok alinyong.

onlar yatırımlarını yapmışlardır merak etme, herkes biz değil sürekli betona yatırım yapacak :)

Onlar çoktan geleceği planladı. Petrolleri şu an bitse yine ayakta duracak planları var