Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hakan_d20 -- 14 Ağustos 2011; 2:33:46 > |
Hızlı 
Bildirim
Para basmak hakkında (2. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
Devlet parayı niye basar?
İç borçlarıyla baş etmek için.
Mesela memurlara verecek para bulamaz ve para bastı diyelim. Sonuçları ne olacaktır?
Memurun alım gücü artacak fakat ülkenin geri kalan kısmı anı kalacaktır.
Memur alım gücü arttığı için bakkala manava kasaba daha fazla gider fazla fazla mal tüketmeye başlar.
Kasap memura zam yapıldığını bilir ve talebi dengelemek için etin fiyatına zam yapar.
Böylece kasabında gelir seviyesi artmış olur. Gelir seviyesi artan kasap yanında eleman çalıştırmaya başlar. falan filan.
Bu zaman içerisinde ülkenin geneline yayılmaya başlar.
Fakat bu durum sonucunda bir bakmışsınız 10 lira olan etin kilosu bir süre sonra 20 lira olmuş.
İşte bunun adı enflasyondur. Kısa vadede belki sınırlı bir kesim için günü kurtarsa da uzun vadede değişen hiç birşey olmayacaktır. Aksine paranın değeri azalır.
Bunu dış piyasaya uyarlayacak olursak 10 TL olan et dışarıda 10 dolar olduğunu farzedelim. 1 dolar = 1 TL
ülke içinde etin fiyatı TL bazlı arttıkça, tüketiciler eti içeriden değil 10 dolar yani 10 TL olan dışarıdan almak isteyeceklerdir. buda dolara olan talebi arttıracaktır. biz dışarıdan ürün almaya başladıkça yerel üretici birer birer dükkan kapatacak, doların değeri hızla artacak, TL dolar karşısında da değer kaybedecektir.
Sonuç olarak dışa bağımlı bir toplum,
ülkede et fiyatı 50 TL (%500 enflasyon)
dışarıda 10 $ dolan et 1$=5TL kurundan ülkeye girişi 50 TL olacağından aslında ilk günden bi farkı olmayacaktır.
-
FAzla zamanim yok kisa yazicam
Turkiye ve benzeri ulkeler para basarlarsa bu acikca enflasyonu tetikler cunku para degersizlesir. arz talep kanunundan yola cikarak cok para az mal ve hizmetinden pesinden giderse fiyatlar yukselir ve enflasyon olur
Ama ABD gibi bir ulke para basarsa hemenhemen hicbir sey olmaz
Cunku dolar butun dunyada kullaniliyor, dolarin %80 i de ABD disinda kullaniliyor. Yani 315 milyonluk bir ulke sanki kendi nufusu 7 milyarmis gibi para basiyor bunu dunyaya dagitiyor. En son M1 rakamlarina bakilirsa ABD nin batmamak icin yada borcunu kapatabilmek icin tarihindeki en cok para basmayi gerceklestirdigini goruyoruz
Bu kadar cok para basilmasi karsisinda bunun enflasyon etkisi yaratmamasi icin ABD dunya ticaretinin ve globalizasyonun hizlanmasini istiyor
Cunku 192 ulke arasinda ne kadar cok ticaret artarsa o kadar cok dolara ihtiyac olacak yani ABD dolari cok daha fazla kullanilacak ve ABD nin fazladan bastigi kagitlarin ABD icinde enflasyon yaratma etkisi minimize edilecek.
Iste ABD dunyayi boyle somuruyor
Bir baska degisle;
Biz ne kadar cok ABD dolari kullanirsak Turk olarak Rus oalrak yada Arap olarak kendi kendimizi o kadar fakirlestirip ABD yi zenginlestiriyoruz. ABD 100 dolarlik banktnotu basmak icin 2 cent harciyor ama biz ona uzerinde 100 yazan kagit parcasi icin 100 dolar degerinde mal veriyoruz.
ABD dunyayi acik acik somuruyor.
-
Para senettir. Elinizdeki her para, ilgili merkez bankasının size olan borcunu (senedi) ifade eder.
Dünyanın herhangi bir yerindeki TL banknota sahip biri teorik olarak gelip bizim merkez bankamızdan altın alabilir.
Banka veya devlet bunun karşılığını vermekle yükümlüdür.
Elinizdeki herhangi bir dolar banknotunu "iade ettiğiniz" takdirde
ABD size bunun değeri kadar altın/mal veya hizmet vermek durumundadır.
Ama ABD durumu daha farklı işletir, hatta işletmez.
Karşılıksız "sahte" dolar basar, yurt içine yüklü dolar girişlerini yasalarla yasaklar,
yurtdışında tahviller kullandığı için parayı da dışarı çıkarmaz.
Merkez bankasında altın karşılığı tutmaz. Başka madenleri altın kaplayarak sahte altın külçeleri tutar.
Yıllar önce İran'a matbaa makinelerini verip "sahte 8 milyar dolar" bastırarak
parayı yurtdışı operasyonlarında kullanmak üzere kırışmışlardır.
Kısaca abd'nin yediği haltların sonu yoktur. Bu yüzden ben hiçbir zaman dolarla işlem yapmam.
Dolar mı? Sadece renkli bir tuvalet kağıdı...
-
quote:
Orijinalden alıntı: êyc
Her para bir girdinin, bir üretimin karşılığı yahut değeri olarak basılıyor. Gereğinden fazla basılan para, bir şekilde piyasada tüketicilerin varlığına katılacak, halkın elinde balyalarla para olacak. Bu doğrultuda da, tüketicilerin talepleri belirgin bir şekilde artacaktır. Sınırlı olan arz, talebi karşılamakta yetersiz kalınca, ürünlerin fiyatlarında sürekli bir yükselme eğilimi olacaktır. Öyle ki, gündüz alınan ekmeğin fiyatı ile akşamüzeri alınan ekmeğin fiyatında dahi oynamalar meydana gelecektir. Para o kadar değersizleşir ki, yarım kilo bulgur ya da yarım parça ekmek almak yerine, o parayı yakarak ısınmak yeğ tutulur. Nitekim, yukarıda da belirtildiği üzere; ikinci dünya savaşı öncesi ve sonrasında Almanya’da olan da budur.
Yanlis
Eger 315MM luk bir ulkenin bastigi parayi 7Milyar insan ve 193 ulke kullaniyorsa bastigin paranin %80 i ulkenin dsindaysa istedigin kadar bas kendi ulkende zerre kadar enflasyon hissetmezsin.
ABD iste bunu yapiyor.
Ama TR para bassin aninda enflasyonda hissedersiniz. Cunku TL yalnizca TR de kullaniliyor.
-
zihnim şenlendi bu kadar bilgiyi bir arada görünce 
Ne kadar çok ekonomist varmış forumda.
-
quote:
Orijinalden alıntı: xxPyromaniaxx
quote:
Orijinalden alıntı: ß@TÚ
Bir urun ne kadar cok olursa o kadar degersizdir, ornegin avakado ulkemizde cok pahaliyken uretildigi ulkelerde sudan ucuzdur. Parada ayni sekilde, sen piyasaya bol bol para sokarsan paran deger kaybeder, alim gucu duser. Kisa donemde iyi sonuclari olur ancak uzun vaadede ekonomiyi altust eder.
Ancak bu durum Amerika icin gecerli degil. Dunya ekonomisini yoneten Amerika maddi kriz yasarken istedigi gibi para basar ve hic zarar gormeden krizi atlatir. Bastigi paralarida yurt disina cikartir ve kendi ulkesi icinde paranin degeri degismemisken dolar ile dunya ekonomisinde varolan (yani tum ulkeler) diger ulkelerde paranin degeri duser. Amerika krize girdiginde Amerika degil, gelismekte olan ulkeler batar kisacasi.
Mobildeyim suan, bilg. gecince daha detayli anlatmaya calisirim.
Amerika için de aynı durum söz konusudur. Bir devlet kendi kafasına göre para basamaz. Tam tarihi hatırlamıyorum ama çok eski zamanlarda ABD merkez bankası yahudilerce satın alınmış ve istedikleri miktarda parayı bastırabilmek için,paranın değerinde, onlara külçe altın şeklinde bedelini vermeye başlamıştır. Tüm ülkeler bu şekilde diğer milletlere bağlı diye biliyorum...
Bende böyle biliyorum.Ekonomiden falan anlamam ama abd merkez bankasının yahudilerin elinde olduğunu çok yerde okudum.
-
türk lirası bassak bile hiç birşey yapamayız çünkü dış borçları $ üzerinden ödüyoruz buda anca türkiyeye giren dövizlerle mumkun oluyor.ayrıca eflasyon artar ve paranın değeri kalmaz boşuna 6 sıfır atmadılar paradan. -
Zeitgeist Addendum izle anlarsın
ha ayrıca piyasaya sürdüğün para kadar altın rezervi satın alıyorsun.değeri olabilmesi için yoksa bir kagıt parçası -
Zeitgeist türü belgesellerde bu durum açıklanıyor aslında.
Bu dolar basan adamlar bu konuda oldukça uzman, yani litografi diye bir teknik var sanırım, resim ile ilintili bir sanat aslında bu, ancak teknik durumlarda kullanılıyor. Para basma, hologram üretme vs. tarzlarda. İşlemci üretimindede yanlış bilmiyorsam buna benzer bir teknik kullanılıyordu.
Neyse, bu adamlar bu konuda uzman dedik, Amerikan dolarını basıyorlar ve diğer ülkelere rahatça dağıtıyorlar arkadaşlarında yazdığı gibi.
Yanlız bu düzeninde patlama ihtimali varmış bazı kaynaklara göre. Amerikanın bastığı dolarlar, ülkeye girerse bir gün büyük bir kaos yaşanabilirmiş.
quote:
ABD Çöküş Sürecine Girdi - Prof. Dr. Ata ATUN
Tarih: 01.09.2011 > Kaç kez okundu? 88
Paylaş
Dünya devi Amerika Birleşik Devletleri, bütün gücüne rağmen mali sıkıntıda.
Aslında uzun zamandır bu sıkıntının içindeydi ama “Kol Kırılır Yen İçinde Kalır” Atasözümüze uygun olarak kapalı kapıların, kalın perdelerin arkasında saklıydı bu durumu.
Günü geldi, kapalı kapılar, kalın perdeler aralandı ve gizemli evden dışarı kötü kokular sızmaya başladı.
Sızıntı bir Amerikan kuruluşu olan Standard & Poors’un, ABD’nin kredi notunu AAA’dan AA’ya düşürmesi ile başladı.
Gerçekte Standard & Poors’dan evvel merkezi Pekin’de olan derecelendirme (reyting) şirketi Dagong geçen yılın sonlarına doğru ABD’nin kredi notunu düşürmüştü. 2010 sonunda kredi notunu A+’ya indiren Dagong, sonra da bunu A-‘ye düşürdü. Çinli bir şirket olduğu için pek dikkate alınmadı ama yaptığının doğru olduğu sonradan ortaya çıktı.
ABD, ilk kez 1796 yılında Doları altına bağlamıştı ve o dönemde 1 ABD dolarının karşılığı 1.6 gr altın idi. 1900 yılında çıkarılan Altın Standardı yasası ile 20.67 ABD Doları 1 ounce (28.349 gr) altına sabitlendi ve ABD hükümeti dolar getirene karşılığı kadar altın ödemeyi taahhüt etti. Altına dayalı para sistemi, “elde ne kadar altın varsa o kadar para basılabilir” esasına dayandığı için ABD Doları dünya üzerinde ilk konvertibl (değiştirilebilen) bir başka deyimle de her ülkede geçerli para haline geldi.
ABD’nin 1944 yılında aldığı kararla tedavüldeki Dolarını altına bağlı olarak bastığını, yani Doların altın karşılığı basıldığını tek yanlı bir biçimde dünyaya ilân etmesi ile ekonomik ilişkileri olan dünyadaki bütün ülkelere de millî paralarını artık altına göre değil, ABD dolarını bloke ederek ayarlamaları zorunluluğunu getirdi.
ABD ile ekonomik ilişki içinde olan çoğu ülkeler, ABD doları bloke ederek para basma yoluna gittiler. Böylece dünyada altına ayarlı para sistemi, ABD dolarına bağımlı hale geldi.
1968 yılında Fransa’da De Gaulle, Almanya’da Adenaur bir araya gelip, ABD’nin bu yanlış ve dünyanın mali yapısını bozan para sistemine karşı harekete geçtiler. 1972 yılında Fransa ve Almanya hükümetleri, ABD’nin uygulamak istediği parasal politikaların tutarsızlığını göstermek için dolar toplayıp, karşılığında ABD’den altın talep ettiler. ABD Dolar karşılığı altın veremeyeceğini açıklayınca da ekonomik dengeler bir gecede alt üst oldu.
ABD bu yıldan sonra karşılıksız olarak Dolar basmaya ve bu karşılıksız Dolarlarla da başta petrol olmak üzere her tür ticari malı satın almaya başladı. 1972 yılında sinsi bir şekilde başlayan çöküş süreci, günümüzde doruğa ulaştı.
ABD şimdi Gayri Safi Milli Hasıla’sının sadece yüzde 13’ünü üretebiliyor. Dış ticaret açığı ise 630 milyar Dolar. ABD’nin dış borcu 14.3 trilyon dolar. Ülkenin her gün 1 milyar Dolar nakit paraya gereksinimi var. ABD Hazine Dairesi’nin sadece Çin’den aldığı borç 83 milyar dolar.
Çin Merkez Bankasında şu an 3 trilyon 320 milyar Doları bulan döviz rezervi var ve bu rakam hızla artıyor. Çin’in elindeki rezervin dörtte üçü Dolar, dörtte biri de Euro tahvili.
Dolar ve Euro’nun çökmesi durumunda Çin de yıkım süreci içine girecek veya da parasal zenginliğinin büyük bir kısmını kaybetmiş olacak.
Şimdi başta Çin olmak üzere ellerinde Dolar biriken ülkeler “Her çeşit malımızı Amerika’ya gönderip karşılığında Dolar denen bu kağıt parçalarını alıyoruz. Bunların karşılığında ABD’den veya da diğer ülkelerden herhangi bir mal veya hizmet satın alamazsak bu Dolarlar ne işimize yarayacak?” diye sormaya ve soruşturmaya başladılar.
Amerikan ekonomisinin düze çıkabilmesi için 200 trilyon Dolara gereksinimi var. Bu meblağ dünyadaki tüm gayri safi milli hasılaların toplamının 3 katı. Yani bulunması olanaksız bir miktar. Bu durumda da ABD’nin düze çıkamayacağı açık, çöküşü de kaçınılmaz demektir.
ABD bir müddet daha elindeki silah gücü ile dünyadan toplayacağı haraçlarla ayakta durmayı devam ettirse de, Rusya gibi de her an çözülmeye başlayabilir.
Zaten 14 Ocak 2010 tarihinde Arizona Eyaleti, resmi olarak iflasını ilan etti ve Arizona Eyalet Meclisi binası, Devlet Hastanesi ve hapishane binaları satıldı.
Sırada daha başka eyaletlerde var.
“Ne oldum deme ne olacağım de” atasözümüz sanki ABD için söylenmiş…
Prof. Dr. Ata ATUN
http://www.ataatun.com
2 Eylül 2011
http://www.turansam.org/makale.php?id=3471
Makaleyi yazan kişi ne kadar konuya vakıf bilmiyorum ( Gerçi Prof yazıyor ama ) ancak Çin ile ilgili bu tip şeyleri daha öncede duyduğumu hatırlıyorum.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Fleetwood1991 -- 25 Aralık 2011; 0:31:55 >
-
para basmak problem değil.problem olan bastığın parayı satmak.biz para basarız ama parayı satamadığımız için paramız elimizde kalır kağıt parçasına döner.bunun adı enflasyondur.ama bir de abd,ingiltere,fransa,japonya gibi ülkeler vardır.bunlar da para basar ama bunların bastığı ellerinde kalmaz.satılır.yani karşılıklı basılır bu paralar.mesela japonya çılgın gibi üreim yaptığı ve cari fazlası olduğu için o üretimi fazlasına karşılık para basar.basması daha hayırlıdır,çünkü basmazsa deflasyon olur parası aşırı değerli olur ve malı dış piyasada pahalı olur ve satılamaz.yani üretim fazlası olduğu için para basar.fakat burada abd denen memleketi bütün dünyadan ayrı bir yere koymak lazım.bu adamlar tam da senin dediğini yapar.yani çalışmaz,üretmez,birikim yapmaz,yatırım yapmaz,sadece tüketir,lüks yaşamaya bayılır ve amerikan devleti bu tüketimi tamamen para basarak kapatır.şimdi diyeceksin hadi japonya üretim yapıyor da para basıyor bu adamlar neye karşılık para basıyor? da enflasyon yaratmıyor...işte burası kritik noktadır: zorla aldırır bu parayı sana, silah zoruyla.çünkü bu parayı rezerv para yapmıştır. yani bugün dünyada enerjinin dolarla işlem görmesini sağlar.bunu nasıl mı sağlar? silah zoruyla...ülkelerin siyasetini dizayn eder.kendi politikalarına uygun adamları getirir.yoksa darbe yapar,savaş çıkarır,herşeyi yapar.yeter ki kendi parası işlem görsün...yoksa o bastığı paraları satamaz ve BATAR ...anlayacağın bu para basıp, o parayı tüketme olayı, eğer sen çılgın gibi üretim ve ihracat yapan bir ülke değilsen, kirli biriştir...çünkü ben senin para bastığını görürsem sana malımı satmam...sen bunun tersini ancak zorla yaptırabilirsin...işte sana bu dünyanın siyasi röntgeni...sen gerisini kendin yorumla...
-
90'larda herkesi milyoner eden enflasyonun en büyük nedenlerinden biridir pasa basmak. -
Serdar
kullanıcısına yanıt
parayı satabiliyorsan basarsın...istediğin kadar...problem olmaz... -
piyasada ne kadar çok fazla olursa talep azalır.
talep azalınca değeri düşer.
değeri düşünce bastığın para sana faydadan çok zarar verir.
bu sadece para için değil elmas içinde böyledir.
kaynaktaki tüm elmaslar piyasaya çıksa çakıltaşı gibi değersiz olur. -
euro-lira-mark-yen gibi birimlerin hepsinin yükseldiğini düşün
ama doların azaldığını düşün
işte böyle olunca doların değeri artar euro sayısı arttıkça değeri azalır.
Özet: basılan para artarsa değeri düşer -
quote:
Orijinalden alıntı: Samir Handanovic
merhaba arkadaşlar. Çok merak ettiğim bir konu var. Diyelim ki Türkiye'de ekonomik kriz var. Biz para basarak bu durumdan neden kurtulamıyoruz ? ya da bizi geçti. Amerikan ekonomilk olarak zor durumda olsa dolar basarak bu durumdan çıkamaz mı *
Sorunun en özet hali : Para basmanın hükmü nedir, yararlı mıdır, zararlı mıdır. ? Mümkün olduğunca sade şekilde cevaplar gelirse sevinirim
Evlat sana en basit şöyle izah edebilirim; az olan her zaman değerlidir. -
Para bastıkça merkez bankasına altın koymak zorundasın. 100liralık para basıyorsa, 100 liralık altını(ya da değerli madeni) merkez bankasına koymak zorunda devlet. Her işin yolu/yordamı var. -
Uslu çocuk olur, Rabbi İzaac'ın emirlerini yerine getirirsen istediğin kadar basabilirsin. Yok dikbaşlı olur emirleri dinlemezsen kriz çıkar paran pul olur. Bir de komplo teorilerini beğenmezsiniz. Teorisi de olgunlaşmış çoktan realiteye dönüşmüş.
Obama Rabbi İzaac'ın bir isteğine ayak sürüyor olmalı! Öyle olmasa FED çoktan darphaneyi çalıştırır, super ekonomi sürer giderdi.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Nürnberger -- 16 Ekim 2013; 19:23:47 >
-
quote:
Orijinalden alıntı: fig00
Devlet parayı niye basar?
İç borçlarıyla baş etmek için.
Mesela memurlara verecek para bulamaz ve para bastı diyelim. Sonuçları ne olacaktır?
Memurun alım gücü artacak fakat ülkenin geri kalan kısmı anı kalacaktır.
Memur alım gücü arttığı için bakkala manava kasaba daha fazla gider fazla fazla mal tüketmeye başlar.
Kasap memura zam yapıldığını bilir ve talebi dengelemek için etin fiyatına zam yapar.
Böylece kasabında gelir seviyesi artmış olur. Gelir seviyesi artan kasap yanında eleman çalıştırmaya başlar. falan filan.
Bu zaman içerisinde ülkenin geneline yayılmaya başlar.
Fakat bu durum sonucunda bir bakmışsınız 10 lira olan etin kilosu bir süre sonra 20 lira olmuş.
İşte bunun adı enflasyondur. Kısa vadede belki sınırlı bir kesim için günü kurtarsa da uzun vadede değişen hiç birşey olmayacaktır. Aksine paranın değeri azalır.
Bunu dış piyasaya uyarlayacak olursak 10 TL olan et dışarıda 10 dolar olduğunu farzedelim. 1 dolar = 1 TL
ülke içinde etin fiyatı TL bazlı arttıkça, tüketiciler eti içeriden değil 10 dolar yani 10 TL olan dışarıdan almak isteyeceklerdir. buda dolara olan talebi arttıracaktır. biz dışarıdan ürün almaya başladıkça yerel üretici birer birer dükkan kapatacak, doların değeri hızla artacak, TL dolar karşısında da değer kaybedecektir.
Sonuç olarak dışa bağımlı bir toplum,
ülkede et fiyatı 50 TL (%500 enflasyon)
dışarıda 10 $ dolan et 1$=5TL kurundan ülkeye girişi 50 TL olacağından aslında ilk günden bi farkı olmayacaktır.
demek ki kasap şerefsizlik yapıp zam yapmasa sıkıntı olmayacak. hep açgözlülükten çekememezlikten oluyo bunlar
-
Yorumları okumadan cevaplıyorum, bir devlet para basmak için basılan paranın değeriyle aynı miktarda altın, petrol gibi madenleri merkez bankası kasasına koymak zorunda. Yani piyasadaki paraların değerinde ilgili ülkenin merkez bankasında altın gibi maden bulunur. Bozuk paralar dahil değildir.
Edit: Konu hortmuş cevap verdim bugün sorulmuşcasına.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi göbek deliği pamukçuğu -- 30 Ocak 2014; 2:58:34 >
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
