Şimdi Ara

Nişasta bazlı şeker nedir? Zararları nelerdir? Kotası neden düşürüldü? (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
101
Cevap
5
Favori
5.486
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
27 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • İnsulin direnci hipotiroit hastasıyım hayatta işim olmuyor artık şekerle çok mutluyum.

  • Neden hep bu tür konularda hep diğer ülkelerin; gerisini, bırak sonuncu oluyoruz. Hiç dünya ve insana faydalı şeylerde ileride değiliz. Ya kardeşim bu insana zararlı mı (zararlı) ha %10 kullanmışsın ha % 2,5. Sonuçta kullanılıyor ve insanları şeker hastası edip üstüne ilacıda satıyor bu firmalar ohh miss mikemmel bi döngü. halk zaten para makinası, üzerinden para kazanılıyor vur kırbacı vurabildiğin kadar. Sonuçta bi can noolcak ki.

  • Glikoz ve fruktoz un ne olduğunu açıklayan bilgilendirici bir yazı olmuş. Genelde hep glikoz daha zararlı diye bilinir. Oysa bildiğimiz şeker glikozmuş. Fruktoz daha zararlı mademki piyasada sadece Fruktoz toz olarak niye satılıyor? Ortada çok yanlışlıklar var. bir şeker hastası olarak zaten biliyordum, benim için hepsi zararlı zaten. fakat toplumda maalesef çok bilgi karışıklığı var.

  • Zararlı olanın NBŞ değil, fruktoz olduğunu - onun da karaciğer 'dolu' olduğu taktirde besin değeri taşımadığının tartışılması gerekiyor. Nişasta ile lif kavramlarının da birleştirilmesi gerekiyor: lif, selülozik bağlarla - ters glukoz bağları ile - nişasta ise, düz glukoz bağlarıyla zincir hale getirilmiş karbonhidratlardır. Organizmalar değil, mikroorganizmalar - bağırsağınızdaki bakteriler - tarafından sindirebilecek, sizin de sindirim ortağı olarak faydalanabileceğiniz bir besindir. Nişasta ise aynısının doğrudan sindirim sisteminizde işlenebilen hâlidir. Tek fark bu.
    Fruktoz kullandıklarında da bir taşta 3 kuş vuruyor fabrikatörler;


    • Kıvam arttırıcı, sıvı özellikte kaldığı katılaşmadığı için hep aynı kıvamda kalıyor, başka ek kıvam arttırıcı maliyetinden kurtarıyor,

    • Tatlandırıcı, çünkü çin tuzu gibi özellikte olan başka yasal 'tatlandırıcıların' da piyasada olmasına rağmen sırf NBŞ kotasını düşürmek sadece hedef şaşırtmaya yarar,

    • Bağımlılık yapıcı, glukozdan farklı olarak 2 ATP enerji vermez, çalar - bu nedenle ani açlık durumlarında karaciğerinizden enerji eksilirken açlık uyarınız yedikçe daha da şiddetlenir, karaciğeriniz bozulur.


    "Ekmek yiyin, şekerden alacağınız enerjinin 3 katını nişastadan almadığınız takdirde karaciğeri iltihap sürecine sokmuş oluyorsunuz; ağır iş ve spor faaliyetlerinde bulunmuyorsanız.*"
    *"Birim sofra şekeri ağırlığı başına 4 katını nişastadan aldığınız takdirde fruktozdan kısa vadede zarar görmeyeceksiniz."
    Nihayetinde sadece bozuk saat Canan Karatay'ın Robert Lustig'ten bahsedebildiği bir ortamda, başka kimsenin ona bilimsel atıfta söyleyecek sözü yok. Kimileri para sayarken, kadın hiç olmazsa hekimlik sorumluluğunu ortaya koydu. Doğrudur yanlıştır, klinisyen hekimin görevi bilimsel araştırma yapmak değil - o araştırma görevlilerinin işi - atıf yapmaktır. Kadın da iyi kötü sözlü atıfta bulunuyor. Dahasını beklemeyin, ekmekten çekinmeyin. Bu gözler glisemik endeksi düşük diye 'bebek beslenmesine fruktoz katılmalıdır' diyenleri de görmüşken, Canan Karatay'ı öpüyorum başımın üstüne koyuyorum.




  • Kotası neden düşürüldünün cevabı yok konuda ????

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şeker fabrikalarını özelleştiren zihniyetin yandaşları neyin paylaşımını yapıyor, ironiye bak...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Technical.assistance kullanıcısına yanıt
    Zaten artık NBŞ ayağına tatlandırıcılara pazar aralandı, NBŞ'den ucuza tatlandırıcı şerbet verebiliniyor.
  • Manyağın biri pancardan glikoz elde ediliyor diye sallıyor yine. İnsüline direnç kilodan oluyormuş. Kapatalım dükkanı bunlar medyatik medyatik sallasınlar.
  • Artık ntv gibi uyduruk kanallarla herkes amerikalı gibi yağ tenekesi gibi olsa da, şekerden kırılsa da hâlâ ve de hâlâ aynı makamları kılavuz edinmekten vazgeçilmeyeceğini anladım. Tek bir yetkili makam yok, herkes birbirinin ağzına bakıyor. Ver metni, okusun ekrana. Belgeseli bile hâlâ ithal ediyorlar, pes denir artık bu kadarına. Ortada akıl süzgeci olan kimse yok, değişen sadece gündem. Eskiden yağ kötüleniyordu, şimdi böcünün şeker olması hasıl oldu. Akıl, izan hiç uğramayacak birilerinden emir gelmezse, şaka gibi.
    Hala kalori saymakla cehaletini örtebileceğini sanan yaygın kanı çürütülmüş değil. Hiçbir yaptırımı da yok. Kamuoyunu ele geçiren korsan odağın, halkın sağlığını esir ettiği yanlış algı daha yeni sarsılmışken ivedilikle yeni sağlık bildirisi yayınlanabilir, yoksa 60'ların ekonomik programının sağlığınıza yapmış olduğu tesiri silmek fırsatı bir daha elinize geçmeyecek. Şekerin değil hareketsizliğin, yağların değil tahılların önemi anlatılabilir.
    Sizin egosu yaralı meslek kurumlarınız kendini koruma güdüsüyle meslektaşlarını satarken, mağrur halinizi sakınmak için elçiyi suçlamayı seçiyorsunuz. Bir daha kimse halk sağlığından bahsetmeyecek, bahsetmez de. Elini taşın altına koyan konuyu başlatan Canan Karatay yerine geçebilecek kimse yok. Tabii, rahat eksenliliğimizden vazgeçmediğimiz için kimse elini taşın altına koymuyor yine kimsenin doğrusu yok, aman şimşekleri üzerimize çekmeyelim! Biz kendi önümüzden otlanalım. Herkesin boynu kıldan ince. Hitler Almanyası gibi emirlerin önünde boynu bükük aciz insanlar, acaba görevlerini yapıyorlar mı?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mete Can Karahasan -- 24 Şubat 2019; 3:21:36 >




  • Neredeyse çıkardım hayatımdan şekeri. Artık tamamen çıkaracağım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Xiaomiseverim

    Konuyu buradan bile evrime bağlamış
    Ne olacaktı adem ve havvaya mı bağlasaydı.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ona bağlasa ne kadar absürt olacaksa evrime bağlaması da o kadar absürt.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • "Sabah kalktığınızda kan şekeriniz düşük oluyor" - CNN Türk.
  • Mete Can Karahasan kullanıcısına yanıt
    direkt damardan mı alalım?
  • scorpion20 kullanıcısına yanıt
    Mallar ne uyduracaklar-ğını şaşırdı. Damardan al da flebit ol.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mete Can Karahasan -- 3 Mart 2019; 13:31:44 >
  • Mete Can Karahasan kullanıcısına yanıt
    sağlık sektörü büyük piyasa çok işler dönüyor kesin. flebit değil ex bile oluruz bu gidişle
  • 2006 yılında dönemin baişbakanı ve başkan bush ile yapılan görüşmede görüşülen konulardan birisiydi.
    bu görüşme sonrası nbş kotası %10 dan %15 çıkartılmıştı.
    yılını tam hatırlamıyorum 2013-2015 civarı bakanlar kurulu ile yüzde 15'den yüzde 30'a çıkartıldı.
    tv 'de yandaş olmayan ve halka duyuruldu diye rtükten ceza yiyen kanallarca haberi yapılmıştı.
    %2,5 'a düşürüldü hikayesine inanmak güç.
    tam aksine piyasadaki NBŞ 'li (glikoz-fruktoz) ürünlerin sayısı hızla arttı.
    örneklerden sadece birini vereyim:
    2018 yaz aylarına kadar lipton ice tea 'de fruktoz şurubu yoktu, şimdi fruktoz şurubu (zehir) içeriyor.
    biraz içtikten sonra tadında tuhaflık sezmiştim, içeriğine bakınca o ağır tadın nedeni anlaşıldı demiştim..
    peki neden?
    yüzde 2,5 tepkileri bastırmak amaçlıdır.
    devletin (halkın) kasasını kumbarası gibi kullanıp hakkı olandan halka zırnık koklatmayıp onu uç kuruşa muhtaç edip şehirlerde gecekondularda, okullarda, varolan üretimyerlerini satıp işsizlikle sersefil bırakan bir yönetimden yüzde 2,5 hikayesini duymak olağandır.

    halk, türk lirasının değerinin olmadığı şu durumda durmadan zam yapan karaborsacı zihniyetlerden ötürü geçimini karşılayamaz duruma gelmiş, iekn yüzde 2,5 yaygarası yapılıyor. bir de sözde resmi gazete kılıfı ile haber yapılıyor.
    şeker fabrikalarının özelleştirilmesine üzerine denk gelen tartışmalardan sonra yönetimin yüzde 2.5 a düşüldü demesine karşılık birçok firmada nbş kullanımının aynı günleri takiben çok büyük bir hızla artmaya devam etmesi, yönetimin resmi gazeteye verdiği nbş kotası yüzde 2.5 oldu haberinin yalan olduğunu ortaya çıkarmış oluyor.
    türkiye 'de yüzde 2,5 nbş kotası demek türkiye 'deki büyük cargill gibi şirketleri sınır dışı etmek demektir.
    şeker fabrikalarına neden müdahale yapıldı?
    pancar üreticisi bu konuda ne düşünüyor?
    piyasadaki mallar, hastahanelere düşen insanlar, kanser ve organ yetmezlikleri, gözlük kullananların sayısı.....
    bunların kaynağında yatan nedenler, bu nedenlerin sorumluları, nbş'li ve gdo'lu gıda kullanan şirketlere göz yuman hükumettir. içtiğimiz suya kattıkları klor bile insana görme kaybı yaşatıyor.
    köylerdeki sulara bile ilaç katıyorlar. kaynaktan doldurun.
    15 yıl önce musluktan su içerdik, şimdi suyumuzu satın alıyoruz.
    musluk suyundaki klor görme kaybına neden oluyor bunu herkes bilsin.
    su kaynakları kimsenin malı değildir, sermaye sahiplerine peşkeş çekilemez.
    halk olarak hakkımızı almalı, haksızlığa karşı hakkımız için karşı durulmalı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi karayulun -- 5 Mart 2020; 7:24:26 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-C234DE19A

    Bu mesaj silindi.
    sorgu yapmayan bir beyin, beyin olmaktan çıkmıştır.
  • muhalefetimi koyuyum buraya 10 sene sonra aslında iyiymiş denmesin.

    aşırı bir koalisyon oluştu bu şeker konusunda beni huylandıracak kadar.

    80 lerde yasaklananları ekmeye uğraşıyoruz.

    90 larda yemeyin dediklerini yemek için arar olduk.

    ben evet hiç araştırmadan bodoslama muhalefetimi koyuyorum.
  • Diyabet olmadan öğrenin bunları, bizim gibi olduktan sonra öğrenirseniz, geri dönüşü yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.