Şimdi Ara

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN AÇMIŞ OLDUĞU FABRİKALAR (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
143
Cevap
3
Favori
11.168
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
226 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • kerimcem K kullanıcısına yanıt
    Bir ülkemiz var

    %10'a kadar bir işsizliği var
    Maaşlar düşük
    Halkın vergilerden iş kuracak parası yok

    Bu durumda devlet sadece yatırımcıya destek mi vermeli yoksa her ikisini de mi yapmalı.
  • exclbr kullanıcısına yanıt
    1925te uçak yapımına başladı vecihi kurtuluş savaşında pilot olaral yer almıştı tamamen kendi uğraşlarıyla ve nuri demirağın finansal yardımlarıyla kendinigeliştidi 1937dede türk hava kurumu 2 yıllığğına müh. Eğitimi için almanyaya gönderdifakat diplomayı inönü döneminde geçersiz kıldılar arge yapıp uçak üretmesine engel olundu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • taşaklarına tırlar yetmez atam be
  • quote:

    Orijinalden alıntı: master of darkness


    quote:

    Orijinalden alıntı: TSForever

    Yeni bir totaliter rejim kurulmuş. Özel sektör denen birşey yok. Kendi kendine yetecek bir ülke isteniyor ve bunlar yapılıyor.

    Peki bir sürü fabrika kuruluyor da millet zengin mi oluyor. Hayır sadece baştakiler zenginleşiyor. Millet at pisliğinden arpa ayıklıyordu o dönem.

    Muhteşem 15 yıl.

    1923 kişi başı gelir 45 dolar
    1938 kişi başı gelir 48 dolar

    Bununla övünen kafaları 2018 yılında görmek üzücü.


    Çünkü şu an çok zenginiz. İnanılmaz güçlüyüz. Ayıp be ayıp tayyip ülkeyi rezil rüsva ediyor. Atatürk savaşın ardından imkansızlıklarla ülkeyi o hale getiriyor. Verdiğin rakamlar doğruysa bile zaten 3 seneye değil 10-20 seneye bakacaksın gelişme için. Ha ama sizin derdiniz Atatürke bok atmakla. Tayyip savaşın ardından bu hamleleri yapsa tanrıydı sizin gözünüzde. Utanın utanın bize ait olan her şeyi satıp adam saraylar içerisinde yaşıyor

    Şu an çok zenginiz demiyorum ki. Ama 15 sene önce geri kalmış bir ülke iken şu an gelişmekte olan ülke kategorisine çıktık. Ekonomimiz 200 küsür milyar dolardan 850-900 milyar dolar seviyesine geldi. Bu gelişmeyi görmeyecek kadar körsen ben ne yapabilirim.

    M.Kemale tanrı gözüyle bakan kemalizm dini mensubuna bak hele. Biz tayyipi günahıyla sevabıyla seviyoruz sizin gibi tapmıyoruz bir kere. "Kabe arabın olsun çankaya bize yeter" demiyoruz sizin gibi. Bu konuda ağzınızı bile açmaya hakkınız yok.

    M.Kemal'in nasıl zevkü sefa içinde yaşadığını da çok iyi biliyoruz merak etme. Savaronalar, Orman çiftliği içine Karadeniz ve Marmara denizi şeklinde havuz yaptırıp içinde kayık sefası yapmalar vs.




  • Özelleştimeyle rekabetin doğacağından,

    Ürün ve hizmetin kalitesinin artacağından,

    Kurumun daha da güçlenip büyüyeceğinden,

    Verimliliğin artıracağından,

    Zarar eden kurumdan kurtularak devletin gider yüklerinden birinin azalacağından,

    Devlete ekstra gelir girişi sağlayacağından,



    habersiz forum üyelerinin özelleştirmeyi kötü bir şeymiş göstermesi pek de akla uygun olmayan durumdur.



    Örneğin ABD’de kamu hizmetlerinin büyük bir bölümü özelleştirilmiştir. Özellikle belediye hizmetleri, cankurtaran hizmetleri, hapishane hizmetleri, çöp toplama hizmetleri, itfaiye işleri vs. büyük oranda özel kesimce yürütülmektedir. Sadece Abd örneği değil Avrupa ülkelerinin tamamına da baksanız durum değişmeyecektir.



    Kanımca yattıkları yerden para kazanan, torpille bir yerlere ancak gelebilmiş bir takım insanların tarıma yıkıcı darbe vurulacağı şeklinde kendine güldürtmekten öteye gidemeyecek saçma sapan argümanlarla yaptıkları algı operasyonlarından sadece biridir.

    @salise516



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi instance -- 27 Şubat 2018; 18:19:1 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: TSForever


    quote:

    Orijinalden alıntı: master of darkness


    quote:

    Orijinalden alıntı: TSForever

    Yeni bir totaliter rejim kurulmuş. Özel sektör denen birşey yok. Kendi kendine yetecek bir ülke isteniyor ve bunlar yapılıyor.

    Peki bir sürü fabrika kuruluyor da millet zengin mi oluyor. Hayır sadece baştakiler zenginleşiyor. Millet at pisliğinden arpa ayıklıyordu o dönem.

    Muhteşem 15 yıl.

    1923 kişi başı gelir 45 dolar
    1938 kişi başı gelir 48 dolar

    Bununla övünen kafaları 2018 yılında görmek üzücü.


    Çünkü şu an çok zenginiz. İnanılmaz güçlüyüz. Ayıp be ayıp tayyip ülkeyi rezil rüsva ediyor. Atatürk savaşın ardından imkansızlıklarla ülkeyi o hale getiriyor. Verdiğin rakamlar doğruysa bile zaten 3 seneye değil 10-20 seneye bakacaksın gelişme için. Ha ama sizin derdiniz Atatürke bok atmakla. Tayyip savaşın ardından bu hamleleri yapsa tanrıydı sizin gözünüzde. Utanın utanın bize ait olan her şeyi satıp adam saraylar içerisinde yaşıyor

    Şu an çok zenginiz demiyorum ki. Ama 15 sene önce geri kalmış bir ülke iken şu an gelişmekte olan ülke kategorisine çıktık. Ekonomimiz 200 küsür milyar dolardan 850-900 milyar dolar seviyesine geldi. Bu gelişmeyi görmeyecek kadar körsen ben ne yapabilirim.

    M.Kemale tanrı gözüyle bakan kemalizm dini mensubuna bak hele. Biz tayyipi günahıyla sevabıyla seviyoruz sizin gibi tapmıyoruz bir kere. "Kabe arabın olsun çankaya bize yeter" demiyoruz sizin gibi. Bu konuda ağzınızı bile açmaya hakkınız yok.

    M.Kemal'in nasıl zevkü sefa içinde yaşadığını da çok iyi biliyoruz merak etme. Savaronalar, Orman çiftliği içine Karadeniz ve Marmara denizi şeklinde havuz yaptırıp içinde kayık sefası yapmalar vs.



    200 den 800 900 ha. Sen hayat standardında 4 kat artış görüyor musun peki? Ben atatürke tapmam. Ama sizin kesim tayyip peygamber tayyibin altında karımı görsem kıskanmam diyecek kadar manyaklaşmkş. Hangimiz atatürke allah gözğyle bakıyoruz. Ha diyeceksin ki heykelleri var. Eee her ülkenin tarihindeki özel kişilerin heykelleri var.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Onlar acar AKEPE SATAR.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • instance kullanıcısına yanıt
    Siz o şekilde yanlış lanse ediyorsunuz ülkemiz de maalesef bir çok kuruluş yabancı şirketlere ya tamamen satıldı yada %50 ortaklı satıldı.Gösterdeğiniz yabancı ülkelerde mesela bankacılık sektöründe yabancı payı almanya da %5,italya da %8 ispanya da %10 hollanda da %11 gibi..

    Diğer yandan sen işletmeye hiç bir bilgi sahibi olmayan kendi adamını yönetici olarak getirirsen ve devlet malına namus gözüyle değilde devletin malı deniz yemeyen keriz gözüyle bakarsan zarar etmesi gayet normal.Aynı şey özel sektör içinde geçerli işten anlamayan getirirsen başa iflas edersin.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: vjugur

    Anana bir diyeceğim yok biz müslümanız elhamdülillah kimsenin anasına laf atmak ancak soyu bozuklara yakısır tarihe şaşı bakarak müslümanlara yapılan zulmü görmen sizin siyaset anlayısınıza yakısmaz sizin zihniyet müslüman dısında kimsenin giyimine kuşamina karismadi sana bir kaç soru soracam simdi madem müslümana karısmadıniz mustafa kamal müslüman olmadigini acik acik soylerken müslümanin niye diniyle ugrastiniz



    Ezanı niye Türkceye cevirdiniz bunu istersen ben cevapliyayim



    — M. Kemal: Evet Karabekir, arap oğlunun (haşa Peygamberimizin) yavelerini (saçmalıklarını / yalanlarını) Türk oğullarına öğretmek için Kur’ân’ı Türkçeye tercüme ettireceğim. Ve böylece de okutacağım. Ta ki budalalık edip de aldanmakta devam etmesinler…

    Kaynak Ugur Mumcu Kazım Karabekir Anlatıyor Kitabı



    Camilerimizi niye sattınız ?



    Kaynak:http://www.dunyabulteni.net/m/haberler/198641/tek-parti-doneminde-satilan-camiler-belge



    İslami ders kitaplarını neden yasakladınız ?





    Kaynak;http://www.orhanturan.net/2015/03/kuran-ve-ezann-yasakl-yllar.html?m=1



    Müslümanın kilik kiyafetine neden burnunuzu soktunuz ?


    http://www.aljazeera.com.tr/dosya/turkiyede-basortusu-yasagi-nasil-basladi-nasil-cozuldu




    https://millicumhuriyet.com/2013/04/14/mustafa-kemal-sapka-yuzunden-kac-kisiyi-idam-etti/



    Peygamber efendimixin hayatı ders olarak anlatilmasi hani müslümandinizya neden sizi rahatsiz etti ?


    http://www.ensonhaber.com/chp-peygamnerin-hayati-laikligi-bitirdi-2012-09-27.html



    Simdi bunları yapilanlari destekleyenler müslüman muhalafet edene o olmasaydi diyenler hepiniz kimliginiz disinda o da belki kimliginizide degistirmissinizdir kimlikte ve fikirde müslümansınız yasantida ne oldugunux maglum





    Atatürk'ün müslüman olmadığını söylediği kısım neresi oluyor acaba ? Ya da şöyle mi sorsam '' Bu hangi tarikatın kafası ?'' Bizi aydınlatırsan çok iyi olur.
    Ezanın Türkçe'ye çevirilmesi kadar doğal, mantıklı, akla uygun bir şey yoktur. Ben ne yapayım arapça çığırışları ? İbadete çağrı şarkı değil ki tercüme edince bozulsun. Lisedeyken din hocama sorduğumda ''anlam kaymaları oldu sakıncalı bir durumdu'' demişti. ''E o zaman siz Arapça biliyor musunuz ?'' dediğimde ''Hayır'' demişti. Sence bu durumda ne anlıyor olabilir ? Allah = Tanrı onu biliyoruz. Ekber=Ulu, yüce demek. Ki onu dahi sokağa çıkıp sorsan insanların yarısı bilmez. Kaldı ki her Allah'ın günü duyduğumuz ezanın, her namazda okunan Fatiha'nın ve diğer surelerin ne anlam ifade ettiğini sorsam 1000 kişiden biri bilebilir mi ? Sanmıyorum. Ezan ancak bu yüzden Türkçe'ye çevrilmiştir ve şu zamana kadar Diyanet işlerinin yaptığı tüm icraatlardan daha isabetli, etkili, kaliteli bir icraat olmuştur. Keşke benim zamanıma kadar kalsaydı da, ben de Allah'ın çağrısını anlayabilseydim. Sonuçta eminim ki Allah Türkçe olan ezana kızmayacaktı. Atatürk'ün sözüne gelincehttps://www.turkishnews.com/tr/content/2016/01/21/ataturk-kuran-icin-o-arap-oglunun-yaveleri-dedi-mi/ şu yazıyı oku ve beynini çalıştır. Eminim anlayabilirsin. Çünkü o ezan ve dualarımız gibi arapça değil TÜRKÇE.

    Camilerin satılmasının (tam kesin belgelere erişemedim eğer denildiği kadar satıldıysa) nedenini o günkü tarikatların (bugünkü el ele yürüdüğünüz hocaefendi dediğiniz, hasret bitsin istediğiniz, işinize gelmeyince FETÖ olan, içinize haberiniz olmadan ! sızmış olan FETÖ benzeri) halkı zehirlemelerini engellemek, ve devlet kaynaklarının fazlaca gereksiz çok sayıdaki camilere harcanmasının önüne geçmek olarak gösterilebilir. Kaldı ki Atatürk'ü din düşmanlığıyla suçlamak için ATATÜRK'ÜN TA JAPONYA'DA GÜNEŞİN İLK DOĞDUĞU ÜLKEDE CAMİ YAPTIRMASINI , KURAN'I TERCÜME ETTİRMESİNİ, DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞINI KURMASINI VB. GÖRMEZDEN GELMEYİ GEREKTİRİR.

    İslami kitapları yasaklamak ? Bu zaten cevap verilmeye tenezzül edilmeyecek kadar safsata ve boş konulardandı da, yine de bakayım dedim. [“Gençler, ‘manevi gıdaya ihtiyacımız var, bizi Hıristiyan yapın' diyerek Mukaddes Kitaplar Şirketi'ne müracaat ediyorlar” sözleriyle anlatıyordu.] kısmını görünce boş geçtim. Ne yasaklanan kitapların adı var ne başka bir şey. Sadece arapçanın yasaklandığı var ki iyi de olmuş. En azından şimdiki gibi serbest kalıp 7-8 yaşlarındaki çocuklar cami hocalarının tecavüzüne uğramamış, badelenmemiştir, (diğer cinsiyet için olan lanet olası terimi unuttum).

    Başörtüsü ile alakalı verdiğin linkte geçen bir bölüm =
    Sorunun temeli
    1923 Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla hazırlanan ilk anayasada resmi olarak bir başörtüsü yasağı getirmiyordu, ancak resmi kurumlarda başörtüsü ile çalışan da yoktu. Başörtüsünün tartışılmaya başlanması, 1960'lı yılların ilk yarısında başörtülü üniversite öğrencilerinin sayısının artmasıyla oldu. Bunu da Atatürk ile nasıl ilişkilendirdiğini çözemedim.

    Şapka yüzünden kimse idam edilmedi. İngiliz mandasını savunan, gerici, milli mücadele karşıtı, şimdinin FETÖ'sü, Osmanlı zamanında filizlenmiş, filizlendiği yerdeki insanları zehirleyen yaratıklar asılıverdi o kadar :) .
    Gene verilen linklerden bir kesit ''Şapka ile namaz kılınamaması, ona karşı bir antipati doğurmuştu.'' Cidden mi ? Sunacağın argüman bu mu ? Şapka kafalarına mıhlandı mı sanmışlar ? ''Namaz kılarken şapka çıkarılmayacak, böylece siz de secde edemeyeceksiniz'' mi denmiş ? Aktrollüğün, Atatürk düşmanlığın, vatan hainliğin zaten arşa çıkmış da, bunu okuyacakları zehirleme diye yazıyorum.

    Son linkte de ancak üstünde yazdığın cümle ile ilişkilendirilebilir şu kısmı buldum "Bir din ve peygamberinin hayatını, metne dahil ederek devletin ve eğitimin bir dini olduğuna vurgu yapılarak laiklik delinmiş ve laik eğitim sistemi sonlandırılmış oldu.” Ki sonuna dek doğrudur. Devletin ve eğitimin dini yoktur. ''Peygamberimiz anlatılmasın, anlatılan ders kitapları yakılsın, anlatanlar cezalandırılsın'' gibi bir bölüm bekliyordum. Demek Aktroller o kısmı uyduramamışlar, üstte verdiğin ve benim çürüttüğüm çoğu argümanın aksine.

    SON OLARAK, BUNU GÖRENLER Bİ ZAHMET ÖNE ÇIKARSIN DA; BÖYLE AKTROLL, ATATÜRK DÜŞMANI (Kİ BU KAVRAM AYNI ZAMANDA VATAN HAİNİ DEMEK) İŞE YARAMAZLARIN NASIL ÇÜRÜTÜLDÜĞÜ HERKESÇE GÖRÜLSÜN.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musokral -- 27 Şubat 2018; 19:52:19 >




  • robotica R kullanıcısına yanıt
    Cok var ne yazik ki. Dusmanliklari olabilir ama bunun gibi yalan yanlis argumanlarla yapiyorlar. En azindan cikip "biz ne guzel sevri kabul edip, somurulen ulkede yasayacaktik" falan deseler.
  • Hırsızlık,yolsuzluk, çocuk tecavüzleri gibi konularda göremediğimiz Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk düşmanı aktroller hemen gelip şu konuya bile utanmadan sallamis.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Moralinizi bozmak gibi olmasın ama bunların çoğunun zorunluluktan devlet eliyle yapıldığı söyleyebilirim. İzmir iktisat kongresinden itibaren ve daha sonrasında teşviki sanayi kanunu gibi kanunlarla yerli üreticiyi ve özel sektörü destekleyerek bir şeyler yapılmak istenmiş ama ama o dönem halkta ne sermaye ne de girişimcilik olmadığı için sanayi gelişimi çok kısıtlı kalmış. Daha sonra devlet elini taşın altına koymak zorunda kalmış. Yani orada bile devleti daha çok denetçi ve teşvik veren bir yapıda olması isteniyor ama şartlar devleti buna itiyor. Kötü mü olmuş derseniz iyi olmuş o dönem için etkili bir çözüm olmuş ama günümüz dünyasında devletin bir fabrikaya sahip olması yada açmasının pek mantıklı yanı yok gibi. Biz o düşünce yapısıyla büyüdük biraz başkasının olacağına devletin olsun isteriz ama devletin olması demek aslında daha çok vergi yükümlülüğü altına girmemiz demek maalesef.




  • Aslında devletin fabrikaları olmalı. Okulları hastaneleri varsa fabrikası da olmalı ama bizdeki sıkıntı bu fabrikaların başına eşini dostunu koyduğu için ortaya çıkıyor. İşi bilen biri fabrika başında değil. Zaten bu ülkenin başına ne geldiyse bundan dolayı geldi.

    Bknz MEB, sağlık bakanlığı vs vs liste uzar gider. Satmak kısa vadede can verir ama uzun vadede ince ince zayıflatır. Canlı para tatlıdır. Kaynağı da özelleştirmedir. Yazık oluyor başka bir şey değil. Bu malı tablolarla ne yazık ki ekonominin çöküşü de yakındır. Çünkü artık özelleştirilecek bir kaynak kalmadı. Zaten ekonomi kötü durumda orası ayrı ama dibe vurma zamanı yavaş yavaş geliyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İyi ki bu günleri görmedi Ata'mız. Kim bilir ne hissederdi..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: musokral


    quote:

    Orijinalden alıntı: vjugur

    Anana bir diyeceğim yok biz müslümanız elhamdülillah kimsenin anasına laf atmak ancak soyu bozuklara yakısır tarihe şaşı bakarak müslümanlara yapılan zulmü görmen sizin siyaset anlayısınıza yakısmaz sizin zihniyet müslüman dısında kimsenin giyimine kuşamina karismadi sana bir kaç soru soracam simdi madem müslümana karısmadıniz mustafa kamal müslüman olmadigini acik acik soylerken müslümanin niye diniyle ugrastiniz



    Ezanı niye Türkceye cevirdiniz bunu istersen ben cevapliyayim



    — M. Kemal: Evet Karabekir, arap oğlunun (haşa Peygamberimizin) yavelerini (saçmalıklarını / yalanlarını) Türk oğullarına öğretmek için Kur’ân’ı Türkçeye tercüme ettireceğim. Ve böylece de okutacağım. Ta ki budalalık edip de aldanmakta devam etmesinler…

    Kaynak Ugur Mumcu Kazım Karabekir Anlatıyor Kitabı



    Camilerimizi niye sattınız ?



    Kaynak:http://www.dunyabulteni.net/m/haberler/198641/tek-parti-doneminde-satilan-camiler-belge



    İslami ders kitaplarını neden yasakladınız ?





    Kaynak;http://www.orhanturan.net/2015/03/kuran-ve-ezann-yasakl-yllar.html?m=1



    Müslümanın kilik kiyafetine neden burnunuzu soktunuz ?



    http://www.aljazeera.com.tr/dosya/turkiyede-basortusu-yasagi-nasil-basladi-nasil-cozuldu





    https://millicumhuriyet.com/2013/04/14/mustafa-kemal-sapka-yuzunden-kac-kisiyi-idam-etti/



    Peygamber efendimixin hayatı ders olarak anlatilmasi hani müslümandinizya neden sizi rahatsiz etti ?



    http://www.ensonhaber.com/chp-peygamnerin-hayati-laikligi-bitirdi-2012-09-27.html



    Simdi bunları yapilanlari destekleyenler müslüman muhalafet edene o olmasaydi diyenler hepiniz kimliginiz disinda o da belki kimliginizide degistirmissinizdir kimlikte ve fikirde müslümansınız yasantida ne oldugunux maglum





    Atatürk'ün müslüman olmadığını söylediği kısım neresi oluyor acaba ? Ya da şöyle mi sorsam '' Bu hangi tarikatın kafası ?'' Bizi aydınlatırsan çok iyi olur.
    Ezanın Türkçe'ye çevirilmesi kadar doğal, mantıklı, akla uygun bir şey yoktur. Ben ne yapayım arapça çığırışları ? İbadete çağrı şarkı değil ki tercüme edince bozulsun. Lisedeyken din hocama sorduğumda ''anlam kaymaları oldu sakıncalı bir durumdu'' demişti. ''E o zaman siz Arapça biliyor musunuz ?'' dediğimde ''Hayır'' demişti. Sence bu durumda ne anlıyor olabilir ? Allah = Tanrı onu biliyoruz. Ekber=Ulu, yüce demek. Ki onu dahi sokağa çıkıp sorsan insanların yarısı bilmez. Kaldı ki her Allah'ın günü duyduğumuz ezanın, her namazda okunan Fatiha'nın ve diğer surelerin ne anlam ifade ettiğini sorsam 1000 kişiden biri bilebilir mi ? Sanmıyorum. Ezan ancak bu yüzden Türkçe'ye çevrilmiştir ve şu zamana kadar Diyanet işlerinin yaptığı tüm icraatlardan daha isabetli, etkili, kaliteli bir icraat olmuştur. Keşke benim zamanıma kadar kalsaydı da, ben de Allah'ın çağrısını anlayabilseydim. Sonuçta eminim ki Allah Türkçe olan ezana kızmayacaktı. Atatürk'ün sözüne gelincehttps://www.turkishnews.com/tr/content/2016/01/21/ataturk-kuran-icin-o-arap-oglunun-yaveleri-dedi-mi/ şu yazıyı oku ve beynini çalıştır. Eminim anlayabilirsin. Çünkü o ezan ve dualarımız gibi arapça değil TÜRKÇE.

    Camilerin satılmasının (tam kesin belgelere erişemedim eğer denildiği kadar satıldıysa) nedenini o günkü tarikatların (bugünkü el ele yürüdüğünüz hocaefendi dediğiniz, hasret bitsin istediğiniz, işinize gelmeyince FETÖ olan, içinize haberiniz olmadan ! sızmış olan FETÖ benzeri) halkı zehirlemelerini engellemek, ve devlet kaynaklarının fazlaca gereksiz çok sayıdaki camilere harcanmasının önüne geçmek olarak gösterilebilir. Kaldı ki Atatürk'ü din düşmanlığıyla suçlamak için ATATÜRK'ÜN TA JAPONYA'DA GÜNEŞİN İLK DOĞDUĞU ÜLKEDE CAMİ YAPTIRMASINI , KURAN'I TERCÜME ETTİRMESİNİ, DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞINI KURMASINI VB. GÖRMEZDEN GELMEYİ GEREKTİRİR.

    İslami kitapları yasaklamak ? Bu zaten cevap verilmeye tenezzül edilmeyecek kadar safsata ve boş konulardandı da, yine de bakayım dedim. [“Gençler, ‘manevi gıdaya ihtiyacımız var, bizi Hıristiyan yapın' diyerek Mukaddes Kitaplar Şirketi'ne müracaat ediyorlar” sözleriyle anlatıyordu.] kısmını görünce boş geçtim. Ne yasaklanan kitapların adı var ne başka bir şey. Sadece arapçanın yasaklandığı var ki iyi de olmuş. En azından şimdiki gibi serbest kalıp 7-8 yaşlarındaki çocuklar cami hocalarının tecavüzüne uğramamış, badelenmemiştir, (diğer cinsiyet için olan lanet olası terimi unuttum).

    Başörtüsü ile alakalı verdiğin linkte geçen bir bölüm =
    Sorunun temeli
    1923 Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla hazırlanan ilk anayasada resmi olarak bir başörtüsü yasağı getirmiyordu, ancak resmi kurumlarda başörtüsü ile çalışan da yoktu. Başörtüsünün tartışılmaya başlanması, 1960'lı yılların ilk yarısında başörtülü üniversite öğrencilerinin sayısının artmasıyla oldu. Bunu da Atatürk ile nasıl ilişkilendirdiğini çözemedim.

    Şapka yüzünden kimse idam edilmedi. İngiliz mandasını savunan, gerici, milli mücadele karşıtı, şimdinin FETÖ'sü, Osmanlı zamanında filizlenmiş, filizlendiği yerdeki insanları zehirleyen yaratıklar asılıverdi o kadar :) .
    Gene verilen linklerden bir kesit ''Şapka ile namaz kılınamaması, ona karşı bir antipati doğurmuştu.'' Cidden mi ? Sunacağın argüman bu mu ? Şapka kafalarına mıhlandı mı sanmışlar ? ''Namaz kılarken şapka çıkarılmayacak, böylece siz de secde edemeyeceksiniz'' mi denmiş ? Aktrollüğün, Atatürk düşmanlığın, vatan hainliğin zaten arşa çıkmış da, bunu okuyacakları zehirleme diye yazıyorum.

    Son linkte de ancak üstünde yazdığın cümle ile ilişkilendirilebilir şu kısmı buldum "Bir din ve peygamberinin hayatını, metne dahil ederek devletin ve eğitimin bir dini olduğuna vurgu yapılarak laiklik delinmiş ve laik eğitim sistemi sonlandırılmış oldu.” Ki sonuna dek doğrudur. Devletin ve eğitimin dini yoktur. ''Peygamberimiz anlatılmasın, anlatılan ders kitapları yakılsın, anlatanlar cezalandırılsın'' gibi bir bölüm bekliyordum. Demek Aktroller o kısmı uyduramamışlar, üstte verdiğin ve benim çürüttüğüm çoğu argümanın aksine.

    SON OLARAK, BUNU GÖRENLER Bİ ZAHMET ÖNE ÇIKARSIN DA; BÖYLE AKTROLL, ATATÜRK DÜŞMANI (Kİ BU KAVRAM AYNI ZAMANDA VATAN HAİNİ DEMEK) İŞE YARAMAZLARIN NASIL ÇÜRÜTÜLDÜĞÜ HERKESÇE GÖRÜLSÜN.

    Atatürk müslüman olmadığını kendisi söylüyor bu kimsenin kafası değil insan olaran düsünebilen kim varsa onun kafası!



    “Fakat, bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmaları ile asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gayipten değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.”



    Kaynak:http://belgelerlegercektarih.com/2012/06/24/m-kemal-ataturkun-gokten-indigi-sanilan-kitaplar-sozunu-savunanlarin-iddialarina-reddiye-cevap/





    "Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum. Hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir. Âdetâ halkı bir kapana kıstırırlar. Benim halkım demokrasi ilkelerini, gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. Batıl inançlardan vazgeçilmelidir. İsteyen istediği gibi ibadet edebilir. Herkes kendi vicdanının sesini dinler. Ama bu davranış ne sağduyulu mantıkla çelişmeli ne de başkalarının özgürlüğüne karşı çıkmasına yol açmalıdır." (1926-27 yılları arasında Atatürk ile röportaj yapan Grace Ellison'ın 1928 yılında yayımlanan Turkey Today adlı kitabının 24. sayfasında İngilizce olarak yazıyor.)



    Manevi kızına bira icirmesi ülkü adatepenin bizzat kendi agzindan



    https://m.youtube.com/watch?v=Y9RtLdAFWVg



    Gelelim laiklik meselesine Tanimi:Laiklik veya laisizm, devlet yönetiminde herhangi bir dinin referans alınmamasını ve devletin dinler karşısında tarafsız olmasını savunan prensip.



    Birde Allah c.c. ayetinde ne buruyor



    “Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar kâfirlerin ta kendileridir.” (Mâide, 5/44)

    “Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Mâide, 5/45)

    “Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar fasıkların ta kendileridir.” (Mâide, 5/47)

    Anlayana sivrisinek saz meselesi..

    Din devlete karisamaz ama ben dine karisirim diyen zihniyet İslamı ne kadar benimseyebilir..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vjugur -- 27 Şubat 2018; 20:54:21 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Demekki Ankara Fişek Fabrikası da satıldığında artık yeter deyip hepsini halka vereceğiz. Çünkü vatan toprağı, üstündeki, altındaki hiçbirzaman yurtdışına satılamaz. Üstündekini-altındakini satmak, toprağı satmaktan farksız. Globalcilere yardım etmek için buraları satmak, kutsal kitapta yok. Ben bulamadım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tugrul_512bit -- 27 Şubat 2018; 20:57:30 >
  • TSForever T kullanıcısına yanıt
    Normalde bu tür konulara cevap yazmam onu belirteyim. Çoğu zaman saçmalayan gençleri de görüyorum ama boşver deyip geçiyorum Ancak böyle manipülatif bir yoruma da sessiz kalamadım
    İlk olarak Türkiye'nin 15 yılda milli geliri 164.8 oranında artmıştır peki neden kişi başına düşen gelirde bariz bir değişim yok
    1. Bir yandan borç ödeyen hatta 29 ekonomik bunalımından sonra yatırımları yapabilmek için borç almaya bile başlayan bir Türkiye var
    2. Nüfus artışı hiç dikkate alınmayan bir durum ki bu durumun oluşmasının temel nedeni olduğu açık
    Türkiye'nin ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. bu dönemde Nüfus 13.5 milyon civarı 1923 te ise 12-12-5 milyon arası bir rakam öngörülmektedir
    1940'da ise 18 milyon civarıdır 1938 de ise 17 milyon civarı nüfusu olduğu düşünülüyor 15 yılda %35-40 oranında artan bir nüfus var geçtiğimiz 15 yılda Türkiyenin nüfusu bu oranda artmış olsa idi at pisliğinden arpa ayıklama moduna 2018 de nasıl düşülüyor o zaman görürdünüz efendim
    3. kişi başına düşen yıllık gelir herşey mi gibi lanse eden kardeşimiz Osmanlıdan TR'ye kalan borç miktarı 124 milyon tl civarıdır ki bunun yaklaşık 84 milyon TL'si Türkiye'ye kalmıştır biz bu borçları 1954'e kadar ödemek zorunda kaldık
    4. Cumhuriyet döneminde satılan değil aksine millileştirmeyi baz alan bir ekonomi politikası vardır
    rakamlar ve millileştirilen kurumlar içinhttp://d.ogren-sen.com/ekonomi/812/index.html?page=4
    5. Türkiyenin asgari 5 yılını yiyen Dünya ekonomik krizi ki bu krizde dünyada ki üretim %42 ticaretise %65 küçülmüştür bu krizden sonraki en büyük krizde bile bu pay %7'dir Böyle bir kriz şimdi gelse Türkiye'nin vay haline o zaman ekonomik hacmimizin görece küçük olması ve resmileşmemiş olsa da fiiliyatta devletçi politikanın varlığı krizden minumum oranda etkilenmemizin bşlıca nedenleridir ancak ekonomik verilerin 1928 seviyesine ulaşması (özellikle ihracat) ancak 1934-35 gerçekleşebilmiştir
    6. Bu şartlarda bile sadece yukarıdaki gibi fabrika açma ve millileştirme yapılmamış Bayındırlık hizmetleri içinde önemli miktarda yatırım yapılmıştır.
    Osmanlının son döneminde Toplamda 8.619 km’yi bulan demiryollarından Türkiye sınırları içerisinde kalan demiryolu ağı ise 4112 kmdir. Hatların büyük kısmı yabancı şirketlere verilen imtiyazlar çerçevesinde yaptırıldığından işletme hakkı da bu şirketlerin elindeydi. Yabancı şirketlere ait toplam 2182 km demiryolu hattı bulunmaktaydı. Geri kalan hatlar ise devletin yönetimindeydi. 1930 ların sonlarına kadar toplamda 3387 kmyi bulan Yabancı şirketlerin elindeki demiryolu 42.515.486 liraya satın alınarak millileştirilmiştir.
    Yeni demiryolu hatlarının inşası ilede 1923 yılında 4112 km olan demiryolu hattına 1938 tarihi itibariyle 2815 km demiryolu eklenmiş Böylece 341.599.424 lira harcanarak toplam demiryolu uzunluğu 6927 km’ye ulaşmıştır.
    Bunun dışında 1923’ten 1939’a kadar 217’si beton, 6’sı da çelik olmak üzere ülkemizde 223 yeni köprü inşa edilmiş, çok sayıda eski köprüde bakıma alınmıştır.
    Karayollarına gelince 1923'te 18.335 km olan karayolu (bunların büyük bir kısmının ziyadesiyle bakımsız yollar olduğu açık Şevket Süreyya Aydemir'in anılarını okursanız Osmanlı'da Ankara'nın doğusunda neredeyse gidilecek yol olmadığını anlatır kendisi )
    1940 itibariyle (38 verisi yok elimde ama o iki yılda çok birşey yapılması söz konusu değil zatem malum savaş başlıyor)
    karayolu uzunluğu 41.582 km ye ulaşmıştır yani 23 bin km karayolu yapılmıştır (Karayollarımız güzel hoş ama halen yetersiz 2015 itibariyle Japonya’da karayolu 1 milyon 210 bin km iken Türkiye’deki karayolu uzunluğu 64.278 km’dir.)
    Daha çok veri yazarım ama okuyucuların kafası karışmasın konuyla alakalı son olarak şunu belirteyim
    Sayın Maliye Bakanımız Naci Ağbal 2018 yılı bütçe giderlerinin 762,8 milyar lira, bütçe gelirlerinin 696,8 milyar lira, vergi gelirlerinin 599,4 milyar lira, bütçe açığının ise 65,9 milyar lira olarak öngörüldüğünü bildirmiştir.
    Bakınız vergi geliri 600 milyar lira
    Oysaki M Kemal döneminde bütçe gelirlerinin yaklaşık %25'ni (bakın 4/1 yani günümüz rakamına uygularsak 200 milyar tl)
    Oluşturmasına rağmen Aşar vergisi çiftçiye ağır geldiği için kaldırılmıştır
    Atatürk dönemi Türkiye Cumhuriyeti emek ter samimiyet sonsuz vatan ve millet sevgisi demektir bu başarının sırrı da budur 23 te şu imiş bak 38 de bu şeklinde öyle tek bir veri ile dönemin ekonomisini anlamaya çalışmak hem tarihsel hem de ekonomik bilginin ne kadar nakıs olduğunun açık tezahürü olsa gerektir
    Saygılarımla



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Asarhaddon -- 27 Şubat 2018; 21:59:30 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vjugur

    quote:

    Orijinalden alıntı: musokral


    quote:

    Orijinalden alıntı: vjugur

    Anana bir diyeceğim yok biz müslümanız elhamdülillah kimsenin anasına laf atmak ancak soyu bozuklara yakısır tarihe şaşı bakarak müslümanlara yapılan zulmü görmen sizin siyaset anlayısınıza yakısmaz sizin zihniyet müslüman dısında kimsenin giyimine kuşamina karismadi sana bir kaç soru soracam simdi madem müslümana karısmadıniz mustafa kamal müslüman olmadigini acik acik soylerken müslümanin niye diniyle ugrastiniz



    Ezanı niye Türkceye cevirdiniz bunu istersen ben cevapliyayim



    — M. Kemal: Evet Karabekir, arap oğlunun (haşa Peygamberimizin) yavelerini (saçmalıklarını / yalanlarını) Türk oğullarına öğretmek için Kur’ân’ı Türkçeye tercüme ettireceğim. Ve böylece de okutacağım. Ta ki budalalık edip de aldanmakta devam etmesinler…

    Kaynak Ugur Mumcu Kazım Karabekir Anlatıyor Kitabı



    Camilerimizi niye sattınız ?



    Kaynak:http://www.dunyabulteni.net/m/haberler/198641/tek-parti-doneminde-satilan-camiler-belge



    İslami ders kitaplarını neden yasakladınız ?





    Kaynak;http://www.orhanturan.net/2015/03/kuran-ve-ezann-yasakl-yllar.html?m=1



    Müslümanın kilik kiyafetine neden burnunuzu soktunuz ?


    http://www.aljazeera.com.tr/dosya/turkiyede-basortusu-yasagi-nasil-basladi-nasil-cozuldu




    https://millicumhuriyet.com/2013/04/14/mustafa-kemal-sapka-yuzunden-kac-kisiyi-idam-etti/



    Peygamber efendimixin hayatı ders olarak anlatilmasi hani müslümandinizya neden sizi rahatsiz etti ?


    http://www.ensonhaber.com/chp-peygamnerin-hayati-laikligi-bitirdi-2012-09-27.html



    Simdi bunları yapilanlari destekleyenler müslüman muhalafet edene o olmasaydi diyenler hepiniz kimliginiz disinda o da belki kimliginizide degistirmissinizdir kimlikte ve fikirde müslümansınız yasantida ne oldugunux maglum





    Atatürk'ün müslüman olmadığını söylediği kısım neresi oluyor acaba ? Ya da şöyle mi sorsam '' Bu hangi tarikatın kafası ?'' Bizi aydınlatırsan çok iyi olur.
    Ezanın Türkçe'ye çevirilmesi kadar doğal, mantıklı, akla uygun bir şey yoktur. Ben ne yapayım arapça çığırışları ? İbadete çağrı şarkı değil ki tercüme edince bozulsun. Lisedeyken din hocama sorduğumda ''anlam kaymaları oldu sakıncalı bir durumdu'' demişti. ''E o zaman siz Arapça biliyor musunuz ?'' dediğimde ''Hayır'' demişti. Sence bu durumda ne anlıyor olabilir ? Allah = Tanrı onu biliyoruz. Ekber=Ulu, yüce demek. Ki onu dahi sokağa çıkıp sorsan insanların yarısı bilmez. Kaldı ki her Allah'ın günü duyduğumuz ezanın, her namazda okunan Fatiha'nın ve diğer surelerin ne anlam ifade ettiğini sorsam 1000 kişiden biri bilebilir mi ? Sanmıyorum. Ezan ancak bu yüzden Türkçe'ye çevrilmiştir ve şu zamana kadar Diyanet işlerinin yaptığı tüm icraatlardan daha isabetli, etkili, kaliteli bir icraat olmuştur. Keşke benim zamanıma kadar kalsaydı da, ben de Allah'ın çağrısını anlayabilseydim. Sonuçta eminim ki Allah Türkçe olan ezana kızmayacaktı. Atatürk'ün sözüne gelincehttps://www.turkishnews.com/tr/content/2016/01/21/ataturk-kuran-icin-o-arap-oglunun-yaveleri-dedi-mi/ şu yazıyı oku ve beynini çalıştır. Eminim anlayabilirsin. Çünkü o ezan ve dualarımız gibi arapça değil TÜRKÇE.

    Camilerin satılmasının (tam kesin belgelere erişemedim eğer denildiği kadar satıldıysa) nedenini o günkü tarikatların (bugünkü el ele yürüdüğünüz hocaefendi dediğiniz, hasret bitsin istediğiniz, işinize gelmeyince FETÖ olan, içinize haberiniz olmadan ! sızmış olan FETÖ benzeri) halkı zehirlemelerini engellemek, ve devlet kaynaklarının fazlaca gereksiz çok sayıdaki camilere harcanmasının önüne geçmek olarak gösterilebilir. Kaldı ki Atatürk'ü din düşmanlığıyla suçlamak için ATATÜRK'ÜN TA JAPONYA'DA GÜNEŞİN İLK DOĞDUĞU ÜLKEDE CAMİ YAPTIRMASINI , KURAN'I TERCÜME ETTİRMESİNİ, DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞINI KURMASINI VB. GÖRMEZDEN GELMEYİ GEREKTİRİR.

    İslami kitapları yasaklamak ? Bu zaten cevap verilmeye tenezzül edilmeyecek kadar safsata ve boş konulardandı da, yine de bakayım dedim. [“Gençler, ‘manevi gıdaya ihtiyacımız var, bizi Hıristiyan yapın' diyerek Mukaddes Kitaplar Şirketi'ne müracaat ediyorlar” sözleriyle anlatıyordu.] kısmını görünce boş geçtim. Ne yasaklanan kitapların adı var ne başka bir şey. Sadece arapçanın yasaklandığı var ki iyi de olmuş. En azından şimdiki gibi serbest kalıp 7-8 yaşlarındaki çocuklar cami hocalarının tecavüzüne uğramamış, badelenmemiştir, (diğer cinsiyet için olan lanet olası terimi unuttum).

    Başörtüsü ile alakalı verdiğin linkte geçen bir bölüm =
    Sorunun temeli
    1923 Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla hazırlanan ilk anayasada resmi olarak bir başörtüsü yasağı getirmiyordu, ancak resmi kurumlarda başörtüsü ile çalışan da yoktu. Başörtüsünün tartışılmaya başlanması, 1960'lı yılların ilk yarısında başörtülü üniversite öğrencilerinin sayısının artmasıyla oldu. Bunu da Atatürk ile nasıl ilişkilendirdiğini çözemedim.

    Şapka yüzünden kimse idam edilmedi. İngiliz mandasını savunan, gerici, milli mücadele karşıtı, şimdinin FETÖ'sü, Osmanlı zamanında filizlenmiş, filizlendiği yerdeki insanları zehirleyen yaratıklar asılıverdi o kadar :) .
    Gene verilen linklerden bir kesit ''Şapka ile namaz kılınamaması, ona karşı bir antipati doğurmuştu.'' Cidden mi ? Sunacağın argüman bu mu ? Şapka kafalarına mıhlandı mı sanmışlar ? ''Namaz kılarken şapka çıkarılmayacak, böylece siz de secde edemeyeceksiniz'' mi denmiş ? Aktrollüğün, Atatürk düşmanlığın, vatan hainliğin zaten arşa çıkmış da, bunu okuyacakları zehirleme diye yazıyorum.

    Son linkte de ancak üstünde yazdığın cümle ile ilişkilendirilebilir şu kısmı buldum "Bir din ve peygamberinin hayatını, metne dahil ederek devletin ve eğitimin bir dini olduğuna vurgu yapılarak laiklik delinmiş ve laik eğitim sistemi sonlandırılmış oldu.” Ki sonuna dek doğrudur. Devletin ve eğitimin dini yoktur. ''Peygamberimiz anlatılmasın, anlatılan ders kitapları yakılsın, anlatanlar cezalandırılsın'' gibi bir bölüm bekliyordum. Demek Aktroller o kısmı uyduramamışlar, üstte verdiğin ve benim çürüttüğüm çoğu argümanın aksine.

    SON OLARAK, BUNU GÖRENLER Bİ ZAHMET ÖNE ÇIKARSIN DA; BÖYLE AKTROLL, ATATÜRK DÜŞMANI (Kİ BU KAVRAM AYNI ZAMANDA VATAN HAİNİ DEMEK) İŞE YARAMAZLARIN NASIL ÇÜRÜTÜLDÜĞÜ HERKESÇE GÖRÜLSÜN.

    Atatürk müslüman olmadığını kendisi söylüyor bu kimsenin kafası değil insan olaran düsünebilen kim varsa onun kafası!



    “Fakat, bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmaları ile asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gayipten değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.”



    Kaynak:http://belgelerlegercektarih.com/2012/06/24/m-kemal-ataturkun-gokten-indigi-sanilan-kitaplar-sozunu-savunanlarin-iddialarina-reddiye-cevap/





    "Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum. Hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir. Âdetâ halkı bir kapana kıstırırlar. Benim halkım demokrasi ilkelerini, gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. Batıl inançlardan vazgeçilmelidir. İsteyen istediği gibi ibadet edebilir. Herkes kendi vicdanının sesini dinler. Ama bu davranış ne sağduyulu mantıkla çelişmeli ne de başkalarının özgürlüğüne karşı çıkmasına yol açmalıdır." (1926-27 yılları arasında Atatürk ile röportaj yapan Grace Ellison'ın 1928 yılında yayımlanan Turkey Today adlı kitabının 24. sayfasında İngilizce olarak yazıyor.)



    Manevi kızına bira icirmesi ülkü adatepenin bizzat kendi agzindan


    https://m.youtube.com/watch?v=Y9RtLdAFWVg



    Gelelim laiklik meselesine Tanimi:Laiklik veya laisizm, devlet yönetiminde herhangi bir dinin referans alınmamasını ve devletin dinler karşısında tarafsız olmasını savunan prensip.



    Birde Allah c.c. ayetinde ne buruyor



    “Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar kâfirlerin ta kendileridir.” (Mâide, 5/44)

    “Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Mâide, 5/45)

    “Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar fasıkların ta kendileridir.” (Mâide, 5/47)

    Anlayana sivrisinek saz meselesi..

    Din devlete karisamaz ama ben dine karisirim diyen zihniyet İslamı ne kadar benimseyebilir..

    Bira içirdiğine dair attığın linkte adam ne güzel altına açıklamasını yapmış. Buraya atayım :

    Atatürk Orman Çiftliği'nde bir bira, bir de malt fabrikası bulunuyordu.
    Malt fabrikasında çocuklar için özel bir bira/hülasa/ilaç imal ediliyor ve zayıf bünyeli çocuklar da sağlığa çok yararlı bu alkolsüz malt hülasasını içiyorlardı. “Şark Malt Hülasası'' adı altında üretilen bu besleyici içecek Osmanlı'da ve Cumhuriyet döneminde eczanelerin başköşelerinde yer alıyordu. Malt, sadece Türkiye'de değil, dünyada da bebek ve çocuklar için yoğun olarak kullanılan bir gıda takviyesiydi.(Aşşağıdaki linkte resmi mevcut)

    Gliserofosfatlı ve gliserofosfatsız olmak üzere iki çeşit üretilen malt hülasaları “zayıflık” ve “halsizlik” çeken bebek ve çocukların dertlerine derman olduğu için hekimlerce tavsiye ediliyordu. Ayrıca iştah açıcı, kuvvetlendirici, kansızlığa çare olarak satılan Şark Malt Hülasası'nı bebekli annelerin de “süt artırıcı” olarak kullanabilecekleri belirtiliyordu.O günlerde Şark Malt Hülasası'nın reçeteye benzer etiketinde şunlar yazıyordu:(Aşşağıdaki linkte resmi mevcut)

    “Nekahette bulunanlar için pek kıymetli ve Anemi, Kloroz, Albüminuri, Fosfatüri, Dispepsi, Siyatik ve Umumi Zafiyette büyük faydaları olan bir devadır. Çocukların dişlerinin kolayca çıkmasına, kemiklerinin kuvvetlenmesine, çocuk emziren annelerin sütünün çoğalmasına yardım eder.
    Çocuklara: Yemeklerden evvel bir veya iki çorba kaşığı, büyüklere: yemeklerden evvel bir kahve fincanı…”
    * * *
    Malt hülasası bugün de tüm dünyada zayıf bünyeli kişilere hekimlerce öneriliyor.
    Şimdi sıkı durun!
    Tekel'in özelleştirilmesinden sonra imal edilmeyip, yurt dışından getirilen bu ‘harika' içecek kim tarafından üretiliyor, biliyor musunuz?
    Türkiye'nin muhafazakârlığıyla ünlü büyük bir sanayici ailesi tarafından!..
    Üstelik daha rahat tüketilsin diye içine meyve aroması da katılıyor.

    Cehaletin Büyük Önder Atatürk'ün aziz hatırasını itibarsızlaştırmak için attığı yalan bumerangı ise her zaman olduğu gibi, dönüp onları vuruyor!..
    http://www.sozcu.com.tr/2016/yazarlar/ugur-dundar/igrenc-yalan-ataturk-cocuklara-bira-icirirdi-1181255/

    Hem beyin hücrelerinden birkaçını dahi kullansan anlarsın. Ülkenin çoğunluğu müslüman iken, savaşlarda (attan düşerek ya da kapalı mekanda iphone görüşmesi yapıp halkı sokağa çağırırken değil) gazi olmuş hangi lider tutup ufacık çocuğa bira içirmekle uğraşır ? Varsayalım ki alkollü biraydı kör kütük sarhoş etmeyi amaçladı vs. bundan çıkarı ne olacaktır ? Amacı öyle olsa neden çıkıp ''Çocuklarınıza alkol içirin.'' demez ? Az bunları düşün de ondan sonra konuş.

    Sanılan demek düşünülen demektir. Ki bu da Kuran için doğrudur. Elinde 1080p video kaydı mı var ki gökten indirildiğini biliyorsun ? Demek ki biz öyle düşünüyoruz. Ki ben de öyle düşünüyorum (herkes öyle düşünmeyebilir ona da garezim yok.). Bu durumda ''Prensiplerimizi gökten indirildiği düşünülen kitaptan değil hayattan aldık'' demenin (ikisi de doğruya çıktıktan sonra) neresi yanlıştır ?

    "Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum. Hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir. Âdetâ halkı bir kapana kıstırırlar. Benim halkım demokrasi ilkelerini, gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. Batıl inançlardan vazgeçilmelidir. İsteyen istediği gibi ibadet edebilir. Herkes kendi vicdanının sesini dinler. Ama bu davranış ne sağduyulu mantıkla çelişmeli ne de başkalarının özgürlüğüne karşı çıkmasına yol açmalıdır." (1926-27 yılları arasında Atatürk ile röportaj yapan Grace Ellison'ın 1928 yılında yayımlanan Turkey Today adlı kitabının 24. sayfasında İngilizce olarak yazıyor.)

    Atatürk bunu neden Türklere röportaj verirken hiç söylememiş, tutup ingilize sır gibi anlatmış (!) onu düşündün mü ? Muhtemelen o ingilizin Türk halkının çoğunluğunun Müslüman olduğunu bilip, dini duygularla halkı şüpheye düşürüp, Atatürk'ün izinden medeniyet yarışında yükselmesini engelleyip, bugünkü gibi bademlemek, ....lemek (hatırlamıyorum) , tarikatlar kurup devlet içine yerleşmek (mesela yıllarca çalınan kpss sorularıyla yerleştirilen fetöcüler) vb. işe yaramaz işler ile uğraşmasını sağlamak olabilir mi ? Yoksa Atatürk bunun eninde sonunda Türk halkı tarafından duyulacağını bilecek kadar aklı yok muydu ? Herkesi kendiniz sanmayın rica ederim.

    Laiklik kısmına gelirsek orası senin şükretmen gereken bir kısım. Varsayalım ki sen Hristiyan devletinde doğdun ve laiklik vardı. 12 yaşına geldin namazını kılıyorsun, oruç , zekat vs... Tak ! Laiklik kalktı Hristiyan şeriatı geldi. Hristiyanlık harici her din kaldırıldı, (Allah korusun) camiler yıkıldı, sinagoglar ve diğer tapınaklar vb. her yere giriş engellendi. Ezan kaldırıldı vb. vb. Ve seni zorla bir hristiyan okuluna verdiler. Fıtratın işe yarar mıydı ? Hayır. Çatır çatır asimile olurdun. Hatta isterlerse bir de papaz olur günah çıkartırdın (!) . Olaya böyle bak ve beynini kullanmayı dene. Atam ne güzel demiş: ''Hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir. Âdetâ halkı bir kapana kıstırırlar. Benim halkım demokrasi ilkelerini, gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. Batıl inançlardan vazgeçilmelidir. İsteyen istediği gibi ibadet edebilir. Herkes kendi vicdanının sesini dinler. Ama bu davranış ne sağduyulu mantıkla çelişmeli ne de başkalarının özgürlüğüne karşı çıkmasına yol açmalıdır.'' Diğer kısmı neden almadığımı açıkladım. Ayrıca şeriat ile hüküm olsa ne değişecek ? Araplar şeriat ile yönetiliyorlar. Çok mu medeniler ? Teknolojileri çok mu ileride ? Kuran'ın dediğine çok mu uymuşlar ki ''İsraf haramdır'' dendiği halde kullandıkları her bir malzeme altın kaplama vs. vs. Dünya'da fakir mi bitti ? Bir insanı bir gün beslemenin o günkü namazdan kat kat daha sevap olduğunu duymuştum. Arap oldukları için sevaba ihtiyaçları yok mu ? Yönetenler israfı görmüyor mu (kendileri de israf ediyorlar da israf etmediklerini varsayıyorum)? Onların elinden alıp, ''bak israf günah, gel fakir sevindirelim, açlıktan ölmek üzere olan insanları kurtaralım, cennete gitmek için bir adım atalım'' diyemezler miydi ? Din bunu emretmiyor mu? Ama tek yaptıkları, Kabe'den, etrafına diktikleri lüks otellerden astronomik gelir elde etmek, üzerinde durdukları petrolü bitene kadar kullanmak vb. Hadi petrol bitse gene biraz yavaşlarlar da Kabe onlar için sürekli gelir kapısı. Kabe'yi görmek için o kadar para vereceğime adam gibi Türk eğitim vakfı, lösev, çağdaş yaşamı destekleme derneği gibi derneklere bağış yapar, fakir doyururum. Eminim böylece hem kat kat daha fazla sevap kazanır, hem de araplara daha çok israf etmeleri için para akıtmamış olurum.

    Sazı geçtim orkestrayla geldim. Umarım anlamışsındır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi musokral -- 27 Şubat 2018; 22:31:43 >




  • Akp'li bademler anca gider pastane açarlar.
  • Devlet iç don üretiyorsa düşünün o devletin halini. Devlet yaptıda Atatürk yaptıda biz neden kara lastik giydik ben anlamadım liseye kadar.Bize yapmadımı yada bizimmi haberimiz yoktu.Harc parası derken okuyamayacaktık belkide.Atatürk 1 yaptı ise sen neden yapmadın arkadas. 1938 nere 2017 nere.Asfalt fabrikanız vardıda neden stabilize yollara mahkum ettiniz milleti? 2 saatte gidilebilecek yol varken neden 12 saat yollarda curuttunuz milleti? Bu millet bunları hakedecek ne yaptı size? Hic? Tarlada bugdayını ekti ofise verdi.Nuri demirağı vecihi hurkusu okumasak milleti salak zannedeceksiniz?Kim bilir ne değerler Anadolunun daglarında cobanlık yaparak yok oldu.Bu devlet en ucra kosedeki cocgu bulup sahip cıkmıyorsa istediğin kadar ozgurlukten demokrasiden laiklikten bahset bos.Cinli salakmı harfini yasamını değiştirmiyor.Geleneklerine sahip cıkıyor tarihini hep onde tutuyor.Cumhuriyet ne yazıkki sıfırlamaya calıstı halkı ama ne yazıkki olmadı olmaz.Olanlar oldu selzenise gerek yok en iyisi en moderni en kalitelisi bu halkın olmalı. Gecenlerde bir dostum amcam 1970 lerde yiba carsındaki yangında oradaydım dedi.İstfaiyenin merdiveni yoktu insanlar yukarıdan atlyarak oldu dedi.Yok artık dedim.Su yoktu dedi itfaiyelerde o ha dedim baska birsey demiyorum. Artık rejim rejimdir calısma zamanıdır.Su boyle yaptı bu boyle yaptı diyerek hakaret ederek biryere varılamaz.Adamlar calısıyor.RTE a atacagına calıs ben soyle yapacagım de sen kazan.1990 larda Turk Telekomun satısına karsı cıkanlar simdilerde neden sattınız ucuz sattınız diyorlar.Al sen al koc alsın sabancı alsın baskası alsın.Ama yok almaz.Riske girmez.RTE siyasetci calısıyor alıyor oyunu sende calıs sende al.




  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.