Şimdi Ara

Alkollü araç kullanmanın para cezası artıyor

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
152
Cevap
0
Favori
6.308
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 2012 yılında tüm trafik cezaları ile beraber alkollü araç kullanmanın cezası da artacak.

    -İlk kez alkollü araç kullanırken yakalananlar 650 lira, 2. defa yakalananlar 814 lira, 3. defa ve 3'ten sonra yakalananlar ise 1327 lira para cezası ödeyecek.

    Alkole gelen zamlarla beraber, alkollü araç kullanmanın cezası da artıyor.

    Aman arkadaşlar dikkat. 650 lira demek, 14 tane 70'lik yeni rakı demek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Utku -- 19 Kasım 2011; 18:48:01 >



  • çok az zam yapılmıs 1000 tl den başlamalıydı 2. 2000 tl + ehlıyete 1 yıl el koyulmalı 3. defa yakalandıgında ehlıyetsız ve alkollu yakalanırsa aynı sahıs 10 yıl hapis cezası almalı insan hayatı bu kadar ucuz olmamalı
  • "para" cezaları.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: VETTEL99

    çok az zam yapılmıs 1000 tl den başlamalıydı 2. 2000 tl + ehlıyete 1 yıl el koyulmalı 3. defa yakalandıgında ehlıyetsız ve alkollu yakalanırsa aynı sahıs 10 yıl hapis cezası almalı insan hayatı bu kadar ucuz olmamalı

    5 yıl içinde 2. defa alkollü yakalanırsa ehliyetine 2 yıl el konuşuyor zaten.

    Ehliyetini geri alabilmek için de "sürücü davranışlarını geliştirme eğitimi"ne tabii tutuluyor. Tutulmakla kalmayıp, bu eğitimi başarı ile sonuçlandırmak gerekiyor.
  • az. alkollü araç kullananlar, insanlara özgü olan bir çok kavramdan yoksundur.

    alkollü araç kullanlara en ağır cezalar verilmeli. gerekirse geri verilmemek üzere el konulmalı ehliyetlerine.
  • Güzel haber..
  • Aracıyla alkol alıp yollara çıkan elbet vardır aramızda, bence yapmaları gereken 650 tl ceza ödemektense bir taksi tutup o paranın çok azı ile istanbul tavaf edilir. lafım gece alemcilerini
  • Alkollü çevirmeye girmektense kaçıp plakaya gelen cezayı ödemek en mantıklısı. Hem ehliyet gitmiyor, hem de üç yüz küsür TL ceza ile yırtmak mümkün.
  • 650 lira ver çek kafayı ez adamı. Oh ne ala memleket. 6500 lira olsa yine az. Ne demek kafayı çekip te en kötü 1 tonluk bir aracı kontrol etmeye çaışmak.
  • Cezalar çok düşük bu rakamların 2-3 katı olmalı.
  • alkol kullanan trafik canavarlarinin ilk seferde ehliyetlerine 3-6 ay arasi el konulmasini isterdim Allah icki icipte yollara cikan canavarlarin belasini versin.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: canozpinar

    Alkollü çevirmeye girmektense kaçıp plakaya gelen cezayı ödemek en mantıklısı. Hem ehliyet gitmiyor, hem de üç yüz küsür TL ceza ile yırtmak mümkün.

    Evet çok mantıklı bir fikir gerçekten, sonra kafa iyi halinle, git arabayı pert et, ne güzel kaskonda karşılamaz hasarı, 650tl den kaçıcam derken, belki başka birinin canını yakcan + gerçekleşen maddi hasardan bahsetmicem bile.
  • en az 1500-2000 tl den başlamalı 2 cisi 3 gün nezaret olmalı

    alkol alıp cinayete teşebbüs etmek bu kadar ucuz olmamalı
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kesbi

    650 lira ver çek kafayı ez adamı. Oh ne ala memleket. 6500 lira olsa yine az. Ne demek kafayı çekip te en kötü 1 tonluk bir aracı kontrol etmeye çaışmak.

    Neden böyle bilginiz olmayan bir konuda böyle iddialı bir mesaj atıyorsunuz ki?

    Kimse alkollüyken yayaya çarparsa 650 liralık ceza ile kurtulamaz.

    Açıklaması burada.

    "Yargıtay, arabayla çarptığı kişinin ölümüne yol açan alkollü sürücünün bilinçli taksir hükmü uyarınca (bilerek adam öldürme) ‘ağır ceza’ alması gerektiğine karar verdi.

    Hem eski hem de yeni TCK’da düzenlenen bilinçli taksir hükmüne göre, bir kişi kaza gibi olaylarda insanların ölmesini veya yaralanmasını istemese bile bu tür sonuçların meydana gelebileceğini öngörerek hareket etmeli. Aksi durumda verilecek ceza üçte birden yarıya kadar artabiliyor. Yargıtay kararında, alkollü olarak araç kullananların kaza yapma ihtimalleri yüksek olduğuna dikkat çekilerek, bilinçli olarak kusurlu davrandıkları gerekçesiyle yasaya göre ceza artırılması gerektiği vurgulanıyor.

    Ehliyeti bulunmayan ve 300 promil alkollü olan bir sürücü meskun mahalde aşırı hızlı araç kullanırken yol kenarında motosikletiyle giden bir kişiye çarptı. Motosikletli şahsın ölmesi nedeniyle açılan ceza davasında yerel mahkeme tedbirsizlik ve dikkatsizlik nedeniyle kaza soncu ölüme sebep olmaktan mahkumiyet kararı verdi. Temyiz başvurusu üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesi, eski TCK’nın 45’inci maddesinin son fıkrasına göre bilinçli taksirden daha ağır ceza uygulanması gerektiğine hükmetti. Daire, bozma kararının gerekçesinde şu açıklamaya yer verdi: “Sanığın ehliyetsiz ve 300 promil alkollü olarak geceleyin meskun mahalde aşırı hızlı araç kullanarak, yol kenarında motosikletli bir kişiye çarparak ölmesine sebep olmak şeklinde gerçekleşen olayda TCK’nın 45/son maddesinde yer alan bilinçli taksirin unsurlarının oluştuğunun gözetilmemesi kanuna aykırıdır.” Kararda ayrıca, sanığın hukuki durumunun yeni TCK’ya göre yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtildi.

    Taksirli suça 2 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası

    ‘Bilinçli taksir’e ilişkin olarak eski TCK’nın 45’inci maddesinin son fıkrasında şu düzenleme yer alıyordu: “Failin öngördüğü neticeyi istememesine rağmen neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde ceza üçte bir oranında artırılır.” Yeni TCK’da bu ceza yeterli bulunmayarak yarısına kadar artırılması yönünde değişiklik yapıldı. Madde gerekçesinde de iş kazaları ve trafikte meydana gelen taksirli suçları önlemekte caydırıcı etki yapacağı vurgulandı. TCK’da bir insanın tedbirsizlik sonucu ölümüne neden olmanın cezası 2 yıldan 6 yıla kadar hapis. Ancak ölümün bilinçli taksir sonucu meydana gelmesi halinde ceza 9 yıla çıkabiliyor."


    Bu da ibretlik bir karar.

    "İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, alkollü araç kullanırken ölümlü kazalara sebebiyet veren sürücülerle ilgili emsal bir karara imza attı. Mahkeme, 2 yıl önce Beşiktaş Barbaros Bulvarı'nda yolun karşısına geçmeye çalışan Gülizar Çokludere'ye (47) çarparak ölümüne sebep olan alkollü sürücü Emir Rasim Parlak'a 'kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis cezası verdi.Türkiye'de her yıl binlerce insan trafik kazalarında hayatını kaybediyor. Alınan tüm önlemlere rağmen kazaların önüne geçilemiyor. Üstelik kazaya sebep olan sürücüler de az bir ceza ile kurtuluyor. Bunu engellemek için artık alkollü araç kullanırken ölümlü kazalara sebebiyet veren sürücüler 'taksirle adam öldürme' suçundan değil, 'kasten adam öldürme' suçundan yargılanıyor. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, bu uygulama adına önemli bir karar verdi. Mahkeme, Beşiktaş Barbaros Bulvarı'nda yolun karşısına geçerken Gülizar Çokludere'ye (47) alkollü araç kullandığı halde çarparak ölümüne neden olan Emir Rasim Parlak'a 'kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis cezası verdi. Daha sonra cezada indirime giderek 16 yıl 8 aya çekti. Karar, emsal teşkil etmesi nedeniyle büyük önem taşıyor.

    Davaya konu olay, 24 Mayıs 2009 tarihinde Beşiktaş'ta meydana geldi. Alkollü şoför Emir Rasim Parlak yönetimindeki Mercedes marka araç, yolun karşısına geçen maktul Gülizar Çokludere'ye çarparak havaya fırlattı. Kaza sonrası hastaneye kaldırılan Çokludere, hayatını kaybetti. Kaza anı saniye saniye Mobese kameralarınca görüntülendi. Kazadan sonra Parlak hakkında dava açıldı. Davanın karar duruşması yapıldı. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Emir Rasim Parlak, Güliz Sirek, Ali Karlıdağ ve taraf avukatları katıldı. Duruşma savcısı esas hakkındaki görüşünü sundu. Olay günü sanık Emir Rasim Parlak'ın 1,80 promil alkollü vaziyette Barbaros Bulvarı üzerinde hız limitlerine uymaksızın seyrettiği sırada yaya geçidinden karşıya geçmek isteyen maktule çarptığını hatırlattı. Savcı, dosya içerisindeki CD'lerden çarpma esnasında Barbaros Bulvarı üzerinde kırmızı ışığa uyarak beklemekte olan aracın bulunduğunun anlaşıldığını ifade ederek, sanık Emir Rasim Parlak'ın yaya geçidinde yavaşlamadığını, kırmızı ışıkta durmadığını belirtti. Barbaros Bulvarı gibi trafiğin yoğun olduğu bir bölgede belirtilen biçimde araç kullanılmış olmasının olası kasıtla insan öldürme suçunu oluşturduğunu ifade eden savcı, sanığın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Maktul Gülizar Çokludere'nin oğlu Ali Karlıdağ, "Ben bu olayla annemi kaybettim. Şu anda tek başıma okuyor, yaşıyorum. Sanığın cezalandırılmasını istiyorum." şeklinde konuştu. Sanık Emir Rasim Parlak ise son savunmasında, "Çok üzgün ve pişmanım. Yaşanmaması gereken bir durum yaşadım. Vicdan azabı çekiyorum." dedi. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığı kasten adam öldürme suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ancak sanığın pişmanlık duymasını dikkate alan mahkeme heyeti cezayı indirerek 16 yıl 8 ay hapis cezasına hükmetti."
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Utku

    quote:

    Orijinalden alıntı: kesbi

    650 lira ver çek kafayı ez adamı. Oh ne ala memleket. 6500 lira olsa yine az. Ne demek kafayı çekip te en kötü 1 tonluk bir aracı kontrol etmeye çaışmak.

    Neden böyle bilginiz olmayan bir konuda böyle iddialı bir mesaj atıyorsunuz ki?

    Kimse alkollüyken yayaya çarparsa 650 liralık ceza ile kurtulamaz.

    Açıklaması burada.

    "Yargıtay, arabayla çarptığı kişinin ölümüne yol açan alkollü sürücünün bilinçli taksir hükmü uyarınca (bilerek adam öldürme) ‘ağır ceza’ alması gerektiğine karar verdi.

    Hem eski hem de yeni TCK’da düzenlenen bilinçli taksir hükmüne göre, bir kişi kaza gibi olaylarda insanların ölmesini veya yaralanmasını istemese bile bu tür sonuçların meydana gelebileceğini öngörerek hareket etmeli. Aksi durumda verilecek ceza üçte birden yarıya kadar artabiliyor. Yargıtay kararında, alkollü olarak araç kullananların kaza yapma ihtimalleri yüksek olduğuna dikkat çekilerek, bilinçli olarak kusurlu davrandıkları gerekçesiyle yasaya göre ceza artırılması gerektiği vurgulanıyor.

    Ehliyeti bulunmayan ve 300 promil alkollü olan bir sürücü meskun mahalde aşırı hızlı araç kullanırken yol kenarında motosikletiyle giden bir kişiye çarptı. Motosikletli şahsın ölmesi nedeniyle açılan ceza davasında yerel mahkeme tedbirsizlik ve dikkatsizlik nedeniyle kaza soncu ölüme sebep olmaktan mahkumiyet kararı verdi. Temyiz başvurusu üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesi, eski TCK’nın 45’inci maddesinin son fıkrasına göre bilinçli taksirden daha ağır ceza uygulanması gerektiğine hükmetti. Daire, bozma kararının gerekçesinde şu açıklamaya yer verdi: “Sanığın ehliyetsiz ve 300 promil alkollü olarak geceleyin meskun mahalde aşırı hızlı araç kullanarak, yol kenarında motosikletli bir kişiye çarparak ölmesine sebep olmak şeklinde gerçekleşen olayda TCK’nın 45/son maddesinde yer alan bilinçli taksirin unsurlarının oluştuğunun gözetilmemesi kanuna aykırıdır.” Kararda ayrıca, sanığın hukuki durumunun yeni TCK’ya göre yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtildi.

    Taksirli suça 2 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası

    ‘Bilinçli taksir’e ilişkin olarak eski TCK’nın 45’inci maddesinin son fıkrasında şu düzenleme yer alıyordu: “Failin öngördüğü neticeyi istememesine rağmen neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde ceza üçte bir oranında artırılır.” Yeni TCK’da bu ceza yeterli bulunmayarak yarısına kadar artırılması yönünde değişiklik yapıldı. Madde gerekçesinde de iş kazaları ve trafikte meydana gelen taksirli suçları önlemekte caydırıcı etki yapacağı vurgulandı. TCK’da bir insanın tedbirsizlik sonucu ölümüne neden olmanın cezası 2 yıldan 6 yıla kadar hapis. Ancak ölümün bilinçli taksir sonucu meydana gelmesi halinde ceza 9 yıla çıkabiliyor."


    Bu da ibretlik bir karar.

    "İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, alkollü araç kullanırken ölümlü kazalara sebebiyet veren sürücülerle ilgili emsal bir karara imza attı. Mahkeme, 2 yıl önce Beşiktaş Barbaros Bulvarı'nda yolun karşısına geçmeye çalışan Gülizar Çokludere'ye (47) çarparak ölümüne sebep olan alkollü sürücü Emir Rasim Parlak'a 'kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis cezası verdi.Türkiye'de her yıl binlerce insan trafik kazalarında hayatını kaybediyor. Alınan tüm önlemlere rağmen kazaların önüne geçilemiyor. Üstelik kazaya sebep olan sürücüler de az bir ceza ile kurtuluyor. Bunu engellemek için artık alkollü araç kullanırken ölümlü kazalara sebebiyet veren sürücüler 'taksirle adam öldürme' suçundan değil, 'kasten adam öldürme' suçundan yargılanıyor. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, bu uygulama adına önemli bir karar verdi. Mahkeme, Beşiktaş Barbaros Bulvarı'nda yolun karşısına geçerken Gülizar Çokludere'ye (47) alkollü araç kullandığı halde çarparak ölümüne neden olan Emir Rasim Parlak'a 'kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis cezası verdi. Daha sonra cezada indirime giderek 16 yıl 8 aya çekti. Karar, emsal teşkil etmesi nedeniyle büyük önem taşıyor.

    Davaya konu olay, 24 Mayıs 2009 tarihinde Beşiktaş'ta meydana geldi. Alkollü şoför Emir Rasim Parlak yönetimindeki Mercedes marka araç, yolun karşısına geçen maktul Gülizar Çokludere'ye çarparak havaya fırlattı. Kaza sonrası hastaneye kaldırılan Çokludere, hayatını kaybetti. Kaza anı saniye saniye Mobese kameralarınca görüntülendi. Kazadan sonra Parlak hakkında dava açıldı. Davanın karar duruşması yapıldı. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Emir Rasim Parlak, Güliz Sirek, Ali Karlıdağ ve taraf avukatları katıldı. Duruşma savcısı esas hakkındaki görüşünü sundu. Olay günü sanık Emir Rasim Parlak'ın 1,80 promil alkollü vaziyette Barbaros Bulvarı üzerinde hız limitlerine uymaksızın seyrettiği sırada yaya geçidinden karşıya geçmek isteyen maktule çarptığını hatırlattı. Savcı, dosya içerisindeki CD'lerden çarpma esnasında Barbaros Bulvarı üzerinde kırmızı ışığa uyarak beklemekte olan aracın bulunduğunun anlaşıldığını ifade ederek, sanık Emir Rasim Parlak'ın yaya geçidinde yavaşlamadığını, kırmızı ışıkta durmadığını belirtti. Barbaros Bulvarı gibi trafiğin yoğun olduğu bir bölgede belirtilen biçimde araç kullanılmış olmasının olası kasıtla insan öldürme suçunu oluşturduğunu ifade eden savcı, sanığın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Maktul Gülizar Çokludere'nin oğlu Ali Karlıdağ, "Ben bu olayla annemi kaybettim. Şu anda tek başıma okuyor, yaşıyorum. Sanığın cezalandırılmasını istiyorum." şeklinde konuştu. Sanık Emir Rasim Parlak ise son savunmasında, "Çok üzgün ve pişmanım. Yaşanmaması gereken bir durum yaşadım. Vicdan azabı çekiyorum." dedi. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığı kasten adam öldürme suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ancak sanığın pişmanlık duymasını dikkate alan mahkeme heyeti cezayı indirerek 16 yıl 8 ay hapis cezasına hükmetti."


    Mesaajımı okurken uykusuz muydunuz bilemiyorum ama böyle mi sonuç çıkardınız? 650 ceza vereceğini bilen bir adam pekala kafayı çeker ve geçer direksiyona. O para onun 1-2 gecelik eğlence parasıdır belki. 650 lira ceza caydırıcı değildir. Alkollü araç kullanmak adam öldürmeye teşebbüstür bana göre. Adam ezen pek çok kişinin alkollü olduğu ortaya çıkmaktadır. Karanlıkta özellikle algıları ve refleksleri zayıflar. Mesajımı şimdi tekrar değerlendirmenizi temenni ediyorum. 10bin lira ceza olsa en azından belki biraz çekinir o şekilde aracına binmeye ve belki bir insanın hayatı kurtulur.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Utku

    quote:

    Orijinalden alıntı: kesbi

    650 lira ver çek kafayı ez adamı. Oh ne ala memleket. 6500 lira olsa yine az. Ne demek kafayı çekip te en kötü 1 tonluk bir aracı kontrol etmeye çaışmak.

    Neden böyle bilginiz olmayan bir konuda böyle iddialı bir mesaj atıyorsunuz ki?

    Kimse alkollüyken yayaya çarparsa 650 liralık ceza ile kurtulamaz.




    bir yayaya çarptıktan sonra 2 trilyon ceza yazılsa veya 10 yıl hapis yatırılsa iş bitiyor mu giden geri geliyor mu
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hunter06
    bir yayaya çarptıktan sonra 2 trilyon ceza yazılsa veya 10 yıl hapis yatırılsa iş bitiyor mu giden geri geliyor mu

    Bu da çok klasik bir yorumdur ama hukuk kuralları böyle işlemiyor maalesef.

    Alkollü değilken çarptığınız insan ölürse o da geri gelmiyor.

    Hukuk kuralları, toplumsal yaşam düzenini sağlamak için var. Bir takım riskleri azaltabilirsiniz ama hiçbir zaman sıfırlayamazsınız.

    Siz cezayı 2 trilyon yapsanız bile ki yapamazsınız; o sürücü yine o direksiyonun başına geçer.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kesbi
    Mesaajımı okurken uykusuz muydunuz bilemiyorum ama böyle mi sonuç çıkardınız? 650 ceza vereceğini bilen bir adam pekala kafayı çeker ve geçer direksiyona. O para onun 1-2 gecelik eğlence parasıdır belki. 650 lira ceza caydırıcı değildir. Alkollü araç kullanmak adam öldürmeye teşebbüstür bana göre. Adam ezen pek çok kişinin alkollü olduğu ortaya çıkmaktadır. Karanlıkta özellikle algıları ve refleksleri zayıflar. Mesajımı şimdi tekrar değerlendirmenizi temenni ediyorum. 10bin lira ceza olsa en azından belki biraz çekinir o şekilde aracına binmeye ve belki bir insanın hayatı kurtulur.

    Neyse işte. Bu sürecin nasıl işlediğini öğrenmiş oldunuz.

    "650 lira ver çek kafayı ez adamı" yorumundan da başka bir sonuç çıkmıyor.
  • ehliyete el koymakta çözüm değil ki adamın ehliyetini alıyorlar sonra adam ehliyetsiz araç kullanmaya başlıyor bu seferde

    en güzeli 1.defa alkollü yakalanana 6 ay hapis cezası+1500tl trafik cezası
    2.defa alkollü yakalanana 2 yıl hapis+5000 tl ceza
    3. defa alkollü yakalanana 10 yıl hapis+10.000 tl ceza

    tabi bu hapis cezaları paraya çevrilmemeli
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Utku

    quote:

    Orijinalden alıntı: hunter06
    bir yayaya çarptıktan sonra 2 trilyon ceza yazılsa veya 10 yıl hapis yatırılsa iş bitiyor mu giden geri geliyor mu

    Bu da çok klasik bir yorumdur ama hukuk kuralları böyle işlemiyor maalesef.

    Alkollü değilken çarptığınız insan ölürse o da geri gelmiyor.

    Hukuk kuralları, toplumsal yaşam düzenini sağlamak için var. Bir takım riskleri azaltabilirsiniz ama hiçbir zaman sıfırlayamazsınız.

    Siz cezayı 2 trilyon yapsanız bile ki yapamazsınız; o sürücü yine o direksiyonun başına geçer.

    alkol kullanmayan biriside elbet çarpabilir kazadır olur

    alkol denen şey tamamen kontrolü kaybettiriyorsa, kişi bunu bile bile direksiyona geçiyorsa kusura bakmayın ben buna kaza demem cinayet derim hukukta dememeli .

    hukukun en büyük vazifesi testi kırılmadan caydırıcı olabilmesidir, testi kırıldıktan sonra toplumsal düzeni sağlamak için çok gecikmiş olunuyor maalesef. telafisi mümkün olmayan bir konu trafik .

    cezalarımız ağır olsa hakikaten can yaksa, elbet yine o suç işlenir ama bir elin parmaklarını geçmez diye düşünüyorum ben, madem bu kadar ağır sonuçları var en ağır şekilde gelmeli cezalar .
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.