Şimdi Ara

Şiirler,güzel sözler (205. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
5.332
Cevap
42
Favori
629.630
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 203204205206207
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Sana geleceğim bu akşam,
    Nereye gittiğimi bilmeden,
    Yıllardır sakladığım özlemlerimi,
    Sunacağım sana damla damla...

    Seviyorum seni herşeyimsin!
    Sensizlik ölümdür. biliyorsun,
    Tanımadım senden başkasını,
    Vurur gecelerime hasretin.

    Sana kıyamam mâviş gözlüm,
    Her yanım sen kokuyor,
    Okşa bakışlarınla çılgınca,
    Deli dolu sarhoş olalım...

    Dolunây gibi; sevdâ yüklüyüm,
    Sev beni ölesiye yakalım geceleri!
    Sıcaklığımı hisset bedeninde,
    Öylece kalalım aşk ateşiyle...


    çok seviyorum bu şiiri nedensemaviş gözlü eski kız arkadaşım geliyor aklıma
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Chris Bosh

    Sana geleceğim bu akşam,
    Nereye gittiğimi bilmeden,
    Yıllardır sakladığım özlemlerimi,
    Sunacağım sana damla damla...

    Seviyorum seni herşeyimsin!
    Sensizlik ölümdür. biliyorsun,
    Tanımadım senden başkasını,
    Vurur gecelerime hasretin.

    Sana kıyamam mâviş gözlüm,
    Her yanım sen kokuyor,
    Okşa bakışlarınla çılgınca,
    Deli dolu sarhoş olalım...

    Dolunây gibi; sevdâ yüklüyüm,
    Sev beni ölesiye yakalım geceleri!
    Sıcaklığımı hisset bedeninde,
    Öylece kalalım aşk ateşiyle...


    çok seviyorum bu şiiri nedensemaviş gözlü eski kız arkadaşım geliyor aklıma



    kız arkadaşıma mail attım şimdi bu şiiri.

    hakkaten bombaymış.

    Her ne kadar siyah gözlü olsa da d:
  • İzmir - Haluk Levent - Şarkı sözü ve sözleri

    İzmir - Haluk Levent

    Her yerinde gözyaşlarım var bu kentin
    Sahilind, körfezinda zamanlarım
    Güz gelince yalnızlık sarar bu şehri
    Yollarında yapraklar dala hasret

    Ben onu burda sevdim burda yitirdim
    Kendimden oldum onunla değiştim
    Kaç kere inandım başa çıktı sevincim
    Soldurdu yar gönlümü ne hale geldim

    Ya aşkımı ver geri
    Yada denizinde boğ beni
    Razıyım İzmir öldür beni

    Onu bana ver geri
    Yada denizinde boğ beni
    Razıyım İzmir öldür beni
  • sarı ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi okumanızı tavsiye ederim ...

    http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp?siir_id=798196&adet=0&liste=antolojim&lorder=&telem=23&elem=19
  • Sabır, umut etmek sanatıdır.
  • EĞER

    O Kadar Da Önemli Değildir Bırakıp Gitmeler,
    Arkalarında Doldurulması
    Mümkün Olmayan Boşluklar Bırakılmasaydı Eğer.

    Dayanılması O Kadar Da Zor Değildir, Büyük Ayrılıklar Bile,
    En Güzel Yerde Başlatılsaydı Eğer.

    Utanılacak Bir Şey Değildir Ağlamak,
    Yürekten Süzülüp Geliyorsa Gözyaşı Eğer

    Yüz Kızartıcı Bir Suç Değildir Hırsızlık,
    Çalınan Birinin Kalbiyse Eğer.

    Korkulacak Bir Yanı Yoktur Aşkların,
    İnsan Bütün Derilerden Soyunabilseydi Eğer.

    O Kadar Da Yürek Burkmazdı Alışılmış Bir Ses,
    Hiçbir Zaman Duyulmasaydı Eğer.

    Daha Çabuk Unuturdu Belki Su Sızdırmayan Sarılmalar,
    Kara Sevdayla Sarıp Sarmalanmasalardı Eğer.

    Belirsizliğe Yelken Açardı İri Ela Gözler Zamanla,
    Öylesine Delice Bakmasalardı Eğer.

    Çabuk Unutulurdu Islak Bir Öpücüğün Yakıcı Tadı Belki De
    Kalp, Göğüs Kafesine O Kadar Yüklenmeseydi Eğer.

    Yerini Başka Şeyler Alabilirdi Uzun Gece Sohbetlerinin,
    Son Sigara Yudum Yudum Paylaşılmasaydı Eğer.

    Düşlere Bile Kar Yağmazdı Hiçbir Zaman,
    Meydan Savaşlarında Korkular, Aşkı Ağır Yaralamasaydı Eğer.

    Su Gibi Akıp Geçerdi Hiç Geçmeyecekmiş Gibi Duran Zaman,
    Beklemeye Değecek Olan Gelecekse Sonunda Eğer.

    Rengi Bile Solardı Düşlerdeki Saçların Zamanla,
    Tanımsız Kokuları Yastıklara Yapışıp Kalmasaydı Eğer.

    O Büyük, O Görkemli Son, Ölüm Bile Anlamını Yitirirdi,
    Yaşanılası Her Şey Yaşanmış Olsaydı Eğer.

    O Kadar Da Çekilmez Olmazdı Yalnızlıklar,
    Son Umut Işığı Da Sönmemiş Olsaydı Eğer.

    Bu Kadar Da Isıtmazdı Belki De Bahar Güneşleri,
    Her Kaybedişin Ardından Hayat Yeniden Başlamasaydı Eğer.

    Kahvaltıdan Da Önce Sigaraya Sarılmak Şart Olmazdı Belki De,
    Dev Bir Özlem Dalgası Meydan Okumasaydı Eğer.

    Anılarda Kalırdı Belki De Zamanla İnce Bel,
    Namussuz Çay Bile İnce Belli Bardaktan Verilmeseydi Eğer.

    Uykusuzluklar Yıkıp Geçmezdi, Kısacık Kestirmelerin Ardından,
    Dokunulası İpek Ten Bir O Kadar Uzakta Olmasaydı Eğer.

    Issız Bir Yuva Bile Cennete Dönüşebilirdi Belki De,
    Sıcak Bir Gülüşle Isıtılsaydı Eğer.

    Yoksul Düşmezdi Yıllanmış Şarap Tadındaki Şiirler Böylesine,
    Kulağına Okunacak Biri Olsaydı Eğer.

    İnanmak Mümkün Olmazdı Her Aşkın Bağrında Bir Ayrılık Gizlendiğine Belki De,
    Kartvizitinde 'Onca Ayrılığın Birinci Dereceden Failidir' Denmeseydi Eğer.

    Gerçekten Boynunu Bükmezdi Papatyalar,
    İhanetinden Onlar Da Payını Almasaydı Eğer.

    Issızlığa Teslim Olmazdı Sahiller,
    Kendi Belirsiz Sahillerinde Amaçsız Gezintilerle Avunmaya Kalkmamış Olsaydın Eğer.

    Sen Gittikten Sonra Yalnız Kalacağım.
    Yalnız Kalmaktan Korkmuyorum Da,
    Ya Canım Ellerini Tutmak İsterse...

    Evet Sevgili,
    Kim Özlerdi Avuç İçlerinin Ter Kokusunu,
    Kim Uzanmak İsterdi İnce Parmaklarına,
    Mazilerinde Görkemli Bir Yaşanmışlığa Tanıklık Etmiş Olmasalardı Eğer!!


    Can Yücel
  • Gücünden habersiz gülüşün,
    Kamçılıyor içimdeki bütün ölü hisleri,
    Tutsak ettin sevgine beni,
    İçi boş sessizliğe, sevgisizliğin.
    İçimdeki aşk, sevgi tutuyor ayakta beni,
    Aşkım ölümün sınırında şimdi,
    Kara bir bulut düşüyor üzerime,
    Kristal bir bardağın camları gibi,
    Batıyor, batıyor yüreğime.
    Bırakıp gidiyorsun,
    Beni aşka ve ölüme terk ediyorsun.
  • Mavilere Uyanmak

    yedi iklim geçer,
    ağarıp solan güz ışıklarından
    yalan pencerelere doğru...

    uykularda olur ne olursa
    yangınlar,
    takvim ziyanları,
    gömülü sevdalar...

    iksir gibi yayılır
    hücrelerimin rehavetine ıslaklığın
    düş tüccarları ağır mesaidedir...

    uykularda olur ne olursa,
    talanlar
    ve beton serinliği
    inşaat halindeki aşkların...

    uykularda ölür ne ölürse,
    kıpırdayan su
    gülümseyen yel...

    yedi iklimin oralarda
    kavalını kırmış bir çobandır
    gökyüzü,
    aklında new orleans
    heybesinde caz!

    yedi iklimin
    bar olduğu yerdedir uykunun
    alkol imparatorluğu
    kalabalık avındadır bakışlar...

    uykularda olur ne olursa,
    bitmez efkar kırları
    bazı saçlarda
    ve ölüm gibi suskunluklar açar
    derin kuyularda...

    ve şaka gibi
    ve sarsak sarsak
    ve kımıl kımıl
    bir yaşamaktır
    MAVİLERE UYANMAK
    en kesif karanlıklara kafa tutan
    gözlerinin mavisine kuşanmak...

    senin kanatların var,
    benim köylü yüreğim...
    operada tezek kokusu
    bu şehirdeki varlığım! ..
    beni taşıyacak vesaitim yok
    bu caddeüstü sevdada
    ellerinden gayrı..
    'gayrı dayanamam ben bu hasrete'
    ya beni de yitir
    ya sen de git
    beni götürdüğün yere...
    türküleri sev
    yalan kahkahalardan uzak dur
    canımın suyuyla yıka ellerini..
    aklımın maharetiyle giydir
    en mavi yerlerini...

    senin adın
    buzul mavisi!
    çünkü mavilerde uyur,
    benden sana geçen
    sende beni kalkındıran ne varsa!
    sevdiğim, açlığımın uzak ufku,
    her sabah;
    güneşten ne zaman işaret alırsan
    ne zaman dar gelirse soluğun
    böyle uzun sarılmaklara,
    fikrini kurcalarsa eğer
    açık korkular,
    işte o zaman
    mavilere,
    mavilere
    uyandır beni...


    Yılmaz Erdoğan
  • DesertRose arkadaşım dikkat ettim genelde Ümit Yaşar'ın şiirlerinden okuyorsun..
    Ümit Yaşar gördüğüm en iyi aşk şiiri yazan şairlerden biri.. Ben de Şiir Denizi I ve Şiir Denizi II olmak üzere yaptığı bütün şiirlerinden oluşan bir şiir külliyatı var.
    Günümüz şairlerinde aşk şiiri bulmak zor ama bana en yakın gelen şair Yılmaz Erdoğan'dır.. Her ne kadar kendini şair olarak görmese de, şiir yazmayı hobi olarak yaptığını savunsa da gerçekten güzel yazıyor ve yazdıklarını da güzel okuyor.. Okuduğu şiirlerde ruh ve tonlama yok ama ses tonunun etkileyiciliği yetiyor..

    Şimdi sen gidiyorsun ya;
    Herkes sana benzeyecek...
    Yılmaz Erdoğan

    Bir tek söz kalır dişlerimin arasından;
    Ben sana gülüm derim
    Gülün ömrü, uzamaya başlar
    Verdiğim bütün sözler sende kalsın isterim.
    Ben sana gülüm derim;
    Gül sana benzediği için ölümsüz
    Yazdığım bütün şiirler,
    Sana başlayan bir kitap için önsöz...
    Yılmaz Erdoğan
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Aganta Burina Burinata

    Mavilere Uyanmak

    yedi iklim geçer,
    ağarıp solan güz ışıklarından
    yalan pencerelere doğru...

    uykularda olur ne olursa
    yangınlar,
    takvim ziyanları,
    gömülü sevdalar...

    iksir gibi yayılır
    hücrelerimin rehavetine ıslaklığın
    düş tüccarları ağır mesaidedir...

    uykularda olur ne olursa,
    talanlar
    ve beton serinliği
    inşaat halindeki aşkların...

    uykularda ölür ne ölürse,
    kıpırdayan su
    gülümseyen yel...

    yedi iklimin oralarda
    kavalını kırmış bir çobandır
    gökyüzü,
    aklında new orleans
    heybesinde caz!

    yedi iklimin
    bar olduğu yerdedir uykunun
    alkol imparatorluğu
    kalabalık avındadır bakışlar...

    uykularda olur ne olursa,
    bitmez efkar kırları
    bazı saçlarda
    ve ölüm gibi suskunluklar açar
    derin kuyularda...

    ve şaka gibi
    ve sarsak sarsak
    ve kımıl kımıl
    bir yaşamaktır
    MAVİLERE UYANMAK
    en kesif karanlıklara kafa tutan
    gözlerinin mavisine kuşanmak...

    senin kanatların var,
    benim köylü yüreğim...
    operada tezek kokusu
    bu şehirdeki varlığım! ..
    beni taşıyacak vesaitim yok
    bu caddeüstü sevdada
    ellerinden gayrı..
    'gayrı dayanamam ben bu hasrete'
    ya beni de yitir
    ya sen de git
    beni götürdüğün yere...
    türküleri sev
    yalan kahkahalardan uzak dur
    canımın suyuyla yıka ellerini..
    aklımın maharetiyle giydir
    en mavi yerlerini...

    senin adın
    buzul mavisi!
    çünkü mavilerde uyur,
    benden sana geçen
    sende beni kalkındıran ne varsa!
    sevdiğim, açlığımın uzak ufku,
    her sabah;
    güneşten ne zaman işaret alırsan
    ne zaman dar gelirse soluğun
    böyle uzun sarılmaklara,
    fikrini kurcalarsa eğer
    açık korkular,
    işte o zaman
    mavilere,
    mavilere
    uyandır beni...


    Yılmaz Erdoğan



  • quote:

    Orjinalden alıntı: Aganta Burina Burinata

    Mavilere Uyanmak

    yedi iklim geçer,
    ağarıp solan güz ışıklarından
    yalan pencerelere doğru...

    uykularda olur ne olursa
    yangınlar,
    takvim ziyanları,
    gömülü sevdalar...

    iksir gibi yayılır
    hücrelerimin rehavetine ıslaklığın
    düş tüccarları ağır mesaidedir...

    uykularda olur ne olursa,
    talanlar
    ve beton serinliği
    inşaat halindeki aşkların...

    uykularda ölür ne ölürse,
    kıpırdayan su
    gülümseyen yel...

    yedi iklimin oralarda
    kavalını kırmış bir çobandır
    gökyüzü,
    aklında new orleans
    heybesinde caz!

    yedi iklimin
    bar olduğu yerdedir uykunun
    alkol imparatorluğu
    kalabalık avındadır bakışlar...

    uykularda olur ne olursa,
    bitmez efkar kırları
    bazı saçlarda
    ve ölüm gibi suskunluklar açar
    derin kuyularda...

    ve şaka gibi
    ve sarsak sarsak
    ve kımıl kımıl
    bir yaşamaktır
    MAVİLERE UYANMAK
    en kesif karanlıklara kafa tutan
    gözlerinin mavisine kuşanmak...

    senin kanatların var,
    benim köylü yüreğim...
    operada tezek kokusu
    bu şehirdeki varlığım! ..
    beni taşıyacak vesaitim yok
    bu caddeüstü sevdada
    ellerinden gayrı..
    'gayrı dayanamam ben bu hasrete'
    ya beni de yitir
    ya sen de git
    beni götürdüğün yere...
    türküleri sev
    yalan kahkahalardan uzak dur
    canımın suyuyla yıka ellerini..
    aklımın maharetiyle giydir
    en mavi yerlerini...

    senin adın
    buzul mavisi!
    çünkü mavilerde uyur,
    benden sana geçen
    sende beni kalkındıran ne varsa!
    sevdiğim, açlığımın uzak ufku,
    her sabah;
    güneşten ne zaman işaret alırsan
    ne zaman dar gelirse soluğun
    böyle uzun sarılmaklara,
    fikrini kurcalarsa eğer
    açık korkular,
    işte o zaman
    mavilere,
    mavilere
    uyandır beni...


    Yılmaz Erdoğan

    Yalanla savunan dürüstle tanıştı,
    tekmeyle kovulan kiniyle yarıştı,
    paradan uzak olan silahla tanıştı,
    hayatla darılan ölümle barıştı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi .:: Death ::. -- 15 Şubat 2008; 21:21:40 >
  • NE DESEMDE BOŞ BİLİYORUM
    HERŞEYİN ÖTESİNDE BİR DÜŞ BÜYÜTÜYORUM
    BANANE KARANLIKLARDAN
    BEN AYDINLIĞI DÜŞLÜYORUM…

    deniz
  • Meçhul

    Mahalledeki çocukların
    piç diye kızdırdığı
    ayakkabı boyacısı
    babasının özlemiyle
    önüne kurar sandığını
    meçhul asker
    anıtının!


    Sunay Akın



  • En çok yakışandır bana ölüm

    Gün görmeyeli ne kadar oldu bilmem,
    her kavgada yenildim
    Kalmadı kıymetim
    Dinlenmeyeli sözüm,
    ne kadar oldu bilmem
    Ömrüm sona yaklaşıyor
    artık sustum...
    Susmak bana yakışıyor

    Biliyorum
    Gitti son umudu taşıyan kervan
    Bana kalan,
    her savaşı kaybetmiş bir gönül
    ki,
    perişan, kan revan

    Tüm acılar, beni yakından tanır
    Bir gün olur anlarsan,
    Bir gün olur Dinlersen
    Bak gözlerime, sana bir ömrü anlatır
    'Bir yanımda acı' demeyeceğim,
    Bundan gayrısı da var
    her yanımda acı
    Her yanımda hüzün var


    Tenhamı, kırdığım kalemler ısıtıyor
    Son terkedilişim,
    son düşüşümden beri nankörlüğe
    bir kaç dakika,
    bir kaç ömür oluyor
    Sevda çiçeklerim çoktan soldu,
    Kahinler yarınımı görmüyor,

    Ah ne çare be gönlüm,
    bu çileli ömrüm
    bitiyor,
    Anladım
    Son akşam bu,
    Bu son yalnızlığım
    Bitiyor bu zulüm
    İçimde boş sayfalar dolusu bir şair ölüyor
    Ki en çok yakışandır bana ölüm



    Ahmet Ünal ÇAM



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ozanyazar -- 20 Şubat 2008; 13:59:47 >
  • Can Yücel-Her Şey Sende Gizli

    Yerin seni çektiği kadar ağırsın
    Kanatların çırpındığı kadar hafif..
    Kalbinin attığı kadar canlısın
    Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç
    Sevdiklerin kadar iyisin
    Nefret ettiklerin kadar kötü..
    Ne renk olursa olsun kaşın gözün
    Karşındakinin gördüğüdür rengin..
    Yaşadıklarını kâr sayma :
    Yaşadığın kadar yakınsın sonuna ;
    Ne kadar yaşarsan yaşa,
    Sevdiğin kadardir ömrün..
    Gülebildiğin kadar mutlusun
    Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
    Sakın bitti sanma her şeyi, sevdiğin kadar sevileceksin
    Güneşin Doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
    ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
    Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
    Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
    Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
    ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
    Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın
    Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak
    Kendini yanlız hissettiğin kadar yalnızsın
    ve güçlü hissettiğin kadar güçlü
    Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin
    Iste budur hayat !
    Iste budur yaşamak!
    Bunu hatırladıgın kadar yaşarsın
    Bunu unuttugunda aldığın her nefes kadar üşürsün
    ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
    Çiçekler sulandığı kadar güzeldir
    Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
    Bebek ağladığı kadar bebektir
    ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren
    Sevdiğin kadar seviLirsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Veve -- 23 Şubat 2008; 22:12:41 >
  • Gemilerin çoğu bir insan yüzünden batmıştır, deniz yüzünden değil.


    ÖZDEMIR ASAF
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Veve

    Can Yücel-Her Şey Sende Gizli

    Yerin seni çektiği kadar ağarsın
    Kanatların çırpındığı kadar hafif..
    Kalbinin attığı kadar canlısın
    Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç
    Sevdiklerin kadar iyisin
    Nefret ettiklerin kadar kötü..
    Ne renk olursa olsun kaşın gözün
    Karşındakinin gördüğüdür rengin..
    Yaşadıklarını kâr sayma :
    Yaşadığın kadar yakınsın sonuna ;
    Ne kadar yaşarsan yaşa,
    Sevdiğin kadardir ömrün..
    Gülebildiğin kadar mutlusun
    Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
    Sakın bitti sanma her şeyi, sevdiğin kadar sevileceksin
    Güneşin Doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
    ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
    Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
    Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
    Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
    ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
    Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın
    Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak
    Kendini yanlız hissettiğin kadar yalnızsın
    ve güçlü hissettiğin kadar güçlü
    Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin
    Iste budur hayat !
    Iste budur yaşamak!
    Bunu hatırladıgın kadar yaşarsın
    Bunu unuttugunda aldığın her nefes kadar üşürsün
    ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
    Çiçekler sulandığı kadar güzeldir
    Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
    Bebek ağladığı kadar bebektir
    ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren
    Sevdiğin kadar seviLirsin.


    mükemmel yaa süpersin
  • Hadi GİT

    Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
    Günahıma girmeden, katilim olmadan git!

    Git de, şen şakrak geçen günlerine gün ekle,
    Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle.

    Git ki, siyah gözlerin arkada kalmasınlar,
    Git ki, gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar.

    Mademki benli hayat sana kafes kadar dar,
    Uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar.

    Hadi git, benden sana dilediğince izin,
    Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin.

    Kahrımın nedenini söylesem, irkilirler;
    Çünkü herkes beni Kays, seni Leyla bilirler.

    Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın;
    Oysaki hep yedekte, hep elde var saymıştın.

    Hadi git, ne bir adres, ne bir hatıra bırak,
    Zannetme ki, pişmanlık, mutluluk kadar ırak!

    Sanma ki, fasl-ı bahar geldiğim gibi gitmez,
    Sanma ki, hüsranını görmeye ömrüm yetmez.

    Her darbene tahammül edecektir bedenim,
    Gururum mani olur perişanlığıma benim.

    Yâri Ferhat olmayanın ellerle ülfeti ne?
    Şirin ol katlanayım dağ gibi külfetine.

    Henüz layık değilken tomurcuk kadar aşka,
    Sana gül bahçesini kim açar benden başka!

    Hercai arılara meyhanedir çiçekler,
    Kim bilir, şerefinden kaç kadeh içecekler!

    Mademki aşk tablosunun takdirinden acizsin,
    Git de çağdaş ressamlar modern resimler çizsin.

    Ne vedaya gerek var ne de mektuba hacet,
    Git de, Allah aşkına bir selama muhtaç et!

    Güllere de aşk olsun, gene sen kokacaksan!
    Fallara da aşk olsun, aşkolsun gene sen çıkacaksan!

    Kopsun nerden inceyse artık bu bağ, bu düğüm!
    Her gece daha berbat, daha vahim gördüğüm.

    Korkulu düşlerimi yorumdan kaçırıyorum;
    Sırf sana üzülüyor, sırf sana acıyorum!

    Git, iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
    Günahıma girmeden, Katilim olmadan git...


    Cemal SAFİ



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Veve -- 23 Şubat 2008; 21:58:19 >
  • *Bazen beklerim ya seni,geleceksin diye.Sonra sen gelmezsin.İşte o zaman gözlerimden akan yaşlar kocaman sensiz bir kalp yaratır sessizce.

    *Şimdi öyle zor ki elveda diyip de geri dönmek.Onu unutup da başkasını sevmek.Ben tek bir şey öğrendim;çok zormuş sevilmeden sevmek.
  • ÇUKUR

    Bilerek mi yanına almadın giderken
    başının yastıkta
    bıraktığı çukuru

    Güveniyordum
    oysa ben sevgimize
    vapur iskelesi
    ya da tren istasyonundaki
    saatin doğruluğu kadar

    Beni senin gibi
    bir de annem terketmişti
    ki göbeğimde durur
    onun yokluğundan
    bana kalan
    çukuru

    SUNAY AKIN
  • 
Sayfa: önceki 203204205206207
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.