Şimdi Ara

volvo s40 nasıl araçtır?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
42
Cevap
2
Favori
124.850
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • arkadaşlar 2000 2002 arası volvo s40 almayı düsünüyorum iyice saplantı oldu bende bu volvo 1.6 motor almayı düsünüyorum neden 1.6 demeyin sıralı lpg atacam ve vergisinden dolayı malum kullanan arkadasların yorumlarını beklerim varmıdır kronik bir hastalıgı arıza çok yaparmı genel olarak nasıl bir araçtır ileride üzermi beni pişman olurmuyum vs vs

    not:gereksiz msj yazacaklar lütfen yazmasınlar yok s40 alma şunu al tarzından msjlar.....sadece s40 hakkında yorum yapacak kardeşlerim yapsın



  • 2004 Model 1.6 benzinli S40 Classic aracım hakkında - Kaynak: DH VOLVO

    quote:

    Orjinalden alıntı: hesheit

    Kısa bir tatilden sonra hepinize yeniden merhaba. dilerim kazasız belasız hepiniz yuvanıza dönmüşsünüzdür. Henüz dönmemiş olanlara yolunuz açık olsun diyorum.

    Geçen yaz yaptığım uzun yol seyahatleriinden sonra aracım hakkındaki izlenimlerimi aşağıdaki gibi sıralamıştım. Bu tatilde yaptığım 2000 kmden sonra aracımın beğenmediğim yönleri konusunda iki noktada (aşağıdaki 3. ve 4. noktalar) değişiklik yapmam gerektiğini hissettim.
    Birinci nokta: Bu sefer yazın yaktığım kadar benzin yakmadım. Sebebi özellikle bayram trafiğine kurban gitmemek için sakin kullanmış olmam ve klimaya gerek kalmaması olabilir. Sonuçta 8.7lt/100km gibi bir değerle döndüm ki buna çok sevindim. Bu kadar az daha önce hiç yakmamıştım.
    İkinci nokta: Galiba yazın dönüş yolunda belimin ağırmasının sebebi bir gün önce denizde ve havuzda fazla yorulmuş olmamdı. Aslında yola çıktığımda resmen dökülüyordum. Bu sefer çok daha uzun kilometreler hiç durmadan gittim ve herhangi bir rahatsızlık yaşamadım. Koltukların konforundan artık memnunum.

    Ek olarak: Aracımın yol tutuşuna bir kez daha hayran kaldım. Birçok tanınmış markanın frenle döndüğü virajları ayağım gaz pedalında, üstelik de yaz lastiklerimle, çok rahat alabildim. Volvo'ya hayranlığım bir kez daha arttı

    quote:

    Orjinalden alıntı: hesheit
    İmzadaki aracım hakkındaki izlenimlerim:
    Önce artı yönleri:

    1. Yol tutuş çok iyi. Kalkışlarda sizi eken yüksek motorlu araçları yüksek hızlarda ve virajlarda geride bırakabiliyorsunuz. Birçok aracın fren yapmak zorunda kaldığı virajı gaza basarak alabiliyorsunuz. Virajlarda yana yatmayan araç da oluyormuş.
    2. Ülkemizde yol diye bize sunulan şeyin aslında çukur ve tümsek yuvası olduğunu düşündüğümüzde sağlam bir araç binmek her zaman gönül rahatlatıcı. Volvonun sağlamlığı sayesinde endişeniz olmadan her çukura rahatça girip çıkabiliyorsunuz.
    3. Yine ülkemizde ölümcül kazaların sıklığı göz önüne alındığında araçtaki güvenlik donanımının yüksek oluşu önemli. Hatırlatayım, Volvoların hiçbir modelinde hiçbir zaman, hiçbir ülkede güvenliğe ait donanımların herhangi birisi ekstra olarak sunulmadı. Volvo’da olmak insana güven veriyor.
    4. Bence eski S40, daha geniş hacmi ve içte kullanılan malzemenin daha kaliteli olması nedeniyle yeni S40’a göre daha bir Volvo. Eski S40 kullanıcısı olarak aracımı yenilemeye kalksam yeni S40 ile yenilemeyi düşünmem. En azından S60 ile yenilerim.
    5. 1600 benzinli motor performans olarak yeterince tatmin edici. Zaten kalkışta size fark atanları yukarıda da söylediğim gibi virajlarda ve yüksek hızlarda yakalıyorsunuz. Dezavantajını ise aşağıda yazdım.
    6. Ben aracımla en fazla saatte 200km hız yapabildim. Yer Aydın otobanıydı. Viraj yaklaştığı için hızımı kestim. Sanırım viraja 160 ile filan girdim. Ancak virajı çok rahat aldım. Bu kadar rahat alacağımı bilseydim hızımı kesmezdim. Ne de olsa bu süratte aracımı ilk denemem idi. 200 km/s hızla giderken sanırım devir saati 5000’de filandı ve aracın motorunda herhangi bir gürültü, araçta herhangi bir titreme, havalanma, yola tutunamama durumu gözlenmedi. Hatta 200 ile gittiğinizi hissetmeniz de kolay değil. Araçtaki arkadaş farkedemedi mesela, sonradan söyledim. Doğrusu bir S40’tan bu kadarını ben de beklemiyordum.
    7. Volvoların izolasyonu çok iyi. Kabinde motor, yol/lastik ve dış gürültü sesi yok. Gürültülü bir ortamda camları kapatınca birde kabin sessizliğe bürünüyor.
    8. Araçtaki müzik sistemi tek kelimeyle mükemmel.
    9. Aracın 5. vitesi hemen hemen iptal. 160 kmden önce beşinci vitese attığınızda araç devirden düşüyor. Beşinci vites sadece yüksek hız vitesi konumunda. Dördüncü vitesin aralığı kısa 120-160 arası. 120’den düşük hızlarda dördüncü vitesin performansı idare eder nitelikte; burada amaç yakıt tasarrufu olabilir. 160’dan daha hızlı gidecekseniz de beşe atmadan devrini yükseltmeniz şart. Üçüncü vitesi ise 60-120 arası çok rahatlıkla kullanabiliyorsunuz. Üçüncü vitese ben otomatik vites diyorum. Saatlerce üçüncü viteste gitmek mümkün. İkinci vitesle de 100’e çıkmanız işten değil ama km 80’e düşmeden ikinci vitese girmiyor. Kimi araçlardaki lastiklerin dönmesi durmadan birinci vitese atamama durumu bu araçta yok. Açıklama: burada yazdığım vites aralıkları kesinlikle kırmızı çizgi aralıkları değil. En üst devrin 5000 olduğu aralıklar. Kırmızı çizgiler 6500-8000 arası.
    10. Aracımın beğendiğim bir yanı da içinin toz almaması, koltukların da toz kapmaması ve kir tutmaması. Daha önce kullandığım araçların içinin tozunu en fazla beş gün sonra almak gerekirken, Volvo’nun içinde pek toz göremiyorum. Bu ara, koltuk kumaşlarının yanmayan bir malzemeden üretilmiş olduğunu da ekleyeyim.
    11. Volvoların ülkemizde az tercih edilmesine rağmen ciddi bir prestiji var. Bunu şehir içinde de şehir dışında da aracınıza ve size yöneltilen bakışlardan anlayabiliyorsunuz.
    12. Volvo bir uzun yol arabası.
    Aracın eksilerine gelince:
    1. Aracım kullandığım diğer hidrolik direksiyonlu araçlar içinde en ağır direksiyona sahip. İstanbul şehir içinde bu araçla gezinmek kolay değil. Manevra kabiliyetinizi sınırlıyor. Araç boy olarak uzun da olunca İst. şehir içi trafiğinde atraksiyona girilecek bir araç değil.
    2. Kalkışlarda 1600 motor ağır kaçıyor.
    3. Aracımın bilgisayarı şehir içinde 10.5lt/100km, şehir dışında ise 9.5lt/100km yaktığını söylüyor. Benim hesaplamalarım ise bilgisayarın 0.5 puan yanıldığı yönünde. Sonuçta araç İst şehir içinde 11lt/100km, şehir dışında ise 10lt/100 km yakıyor. Şehir dışında da şehir içinde de devirli kullandığımı ekleyeyeyim. Hem 1600 motordan yüksek performans almak istediğim için hem de tümsek ve çukurlar, dalgalı asfaltlar yüzünden yola daha iyi tutunmak istediğim için devirli kullanıyorum. Ancak aksini yapan sürücünün de 1lt/100 km’den daha fazla tasarruf edebileceğini sanmıyorum. Yakıtı, Volvo’nun tüm artılarına karşılık ödeyeceğeniz bedeli.
    4. Aracımın bence önemli bir dezavantajı 250-300 kmden sonra koltuklarının bel ve sırt ağrısı yapması. (Bu benim sırt yapıma özgü bir sorun mudur, bilmiyorum; genelde Volvolar konforlu olarak biliniyor.) Koltukların ayarı size konsolün ve gösterge tablosunun altına doğru girme imkanı vermiyor. Gösterge tablolarına, konsole ve yola daha bir tepeden, dik bir oturuşla bakabiliyorsunuz. Zaten çok fonskiyonlu koltuğun yükseklik ayarı hiç yok; ön ve arka kısımlarının yatma, bel destek filan ayarları var. Koltuğun mevcut konumu da bence yüksek. Bunun olumlu tarafları ise yola daha iyi hakimiyet, dinamik bir sürüş ve üç saatte bir yarım saat dinlenmenin araç tarafından size zorunlu koşulması.
    5. Direksiyonun solundaki kolu kendinize çekerek selektör yapabiliyorsunuz. Ancak sıkı bastırırsanız uzun fara dönüşüyor. Bence uzun far aynı kol geri itilerek olmalıydı; böylelikle, istemeden daimi olarak uzun farları yakmaz sadece selektör yapabilirdiniz. Bunun ayarı imkansız değil, hafif dokunarak selektör, uzun basarak uzun far yakmak mümkün ama uzun yolda bu kadar hassas şeyleri yapmanın mümkün olmadığı anlar oluyor.
    6. Klima bagaja hiç işlemiyor. Bagaja soğuk hava geçişini arka koltuklar tamamen kesiyor. Hani biraz geçiş olsa bagajdaki eşyalar için fena olmayacak. Denemedim ama çözümü sanırım şu: arka koltukların tümü dolu değilse, tekli olanı yatırmak. Bunun için bagajdaki eşyalarınızı kaza anında bu boşluktan dışarı fırlamayacak şekilde yerleştirmeniz gerekli.
    Son söz: Tüm bunlar tamamen kişisel gözlemlerim olup araç hakkında ebedi gerçekler değildir; diğer kullanıcılar da izlenimlerini yazarsalar aracı etraflıca tanımış oluruz. Bildiğim kadarıyla forumda on kadar eski S40 kullanıcısı var.
    Aklıma geldikçe ya da yeni şeyler keşfettikçe yine yazarım,
    Hepinize keyifli sürüşler,



    quote:

    Orjinalden alıntı: hesheit

    Hepinize selamlar,
    Bugün (15 Aralık 2006) aracımı Bosch Car Servis’e 40 bin bakımına götürdüm.
    Yapılan işlemler:
    1. Motor yağı değişti (5lt Castrol Magnatec)
    2. Yağ filtresi değişti (Bosch)
    3. Bujiler değişti (Dört tırnak Bosch iridium)
    4. Hava filtresi değişti (Bosch)
    5. Benzin filtresi değişti (Bosch)
    6. Soğutma sıvısı ekleme, lastik bakımları, balataların, klimanın ve yürür aksamın kontrolü vs. toplam, işçilik ve kdv dahil, 240 ytl ödedim.
    Bosch Car Servis’ten memnunum. Tüm işlemler yapılırken aracımın başındaydım.


    Değ: imla



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hesheit -- 4 Ocak 2007; 22:25:59 >




  • Konya milletvekili Büyükcengiz'in öldüğü araç S40 değil sanırım 850. Ölen iki kişinin ölüm nedeni ise emniyet kemeri takmamış olmaları nedeniyle araçtan fırlamaları. Araç kazadan kabini sağlam çıktı.http://forum.donanimhaber.com/m_11393038/tm.htm

    quote:

    Orjinalden alıntı: canitouch

    konya milletvekili o aracın içinde ölmedi mi arkadaşlar araç ne hale gelmişti, bence güvenli araç değil, devrilme ile araç ne hale gelmiş yav
  • Volvo s40 D2 hakkında aradığınız tüm bilgileri bulabileceğiniz rehber bir yazı.



    http://www.iyimidir.net/index.php/2018/03/13/s40-d2-volvo-iyi-midir/




  • kadirbilici K kullanıcısına yanıt
    s40 ana konusunun linkini vereyim oradan devam edelim.https://forum.donanimhaber.com/s40-i-1995-2004--20233407-367
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.