Koyun olmayın , yol kenarlarına ispark ücreti ödemeyin.

sokaklari kan emici vampirlerden temizlemek DEVLETIN gorevidir, isparkin degil

vergisi verilen sokaga para istemek de vampirliktir, bunun icin ispark adi altinda sirket kurulmus olsa bile

ispark kimin malini kimden kiraliyor da bana para karsiligi kiraliyor?

Senin bahsettiğin değnekçiler eskiden anca gece klüblerinin önünde duruyorlardı ( Ki değnekçiler hala varlar), şimdi ise istanbulun varoş mahallelerinin köşe başlarına bile isparkçılar yerleşti. Hastane otoparkları bile ispark oldu. Değnekçilerin 100 katı kadar isparkçı doldu.

Devletin görevi değnekçiden halkı korumaktır , değnekçiye vereceğin parayı bana ver dememektir.

yolların amacına uygun kullanılması gerekçesiyle verilmiş kararmış. Ödeyenler koyunsa ödemeyenlerde eşşek olmasın o zaman yollara araba park etmesin. Ücretli özel otoparklara koyarsınız arabalarınızı.

Şu ülkede herkes isparklara sövüyor ama aynı adamlar daha 15 sene öncesine kadar değnekçilere tıpış tıpış haraçlarını veriyolardı, yiyosa vermesinler. İspark hiç olmazsa canına malına kasteden o kan emici vampirleri temizledi.

Yarın bu EMSAL! karar TR genelinde uygulanmaya başlasın, kaldırılan isparkların yerini BABİŞ NAGADAR DURACAN? diyen değnekçiler almaya başlasında o zaman görecem koyunu keçiyi.

moda'da geçenlerde bizim arkadaş ispark'a park ediyor, s.a ve a.s kaç saat kalacaksın ağbi diye soruyor, bizim ki 2 saat felan diyor şak eleman fişi çıkarıyor aletten bu esnada benim arkadaş bagajı açmış, oradan montunu alıyor. bagajın içinde de bi tane Canon Eos 7D ile bir adet macbook air duruyor.
bizimki kapatıyor bagajı park parasını ödüyor, gidiyor işini görüyor bir dönüyor arabayı patlatmışlar.
iki makineyi de çalmışlar, ispark eleman arazi, daha dogrusu onun yerinde baskası var.
hiçbirşey çıkmıyor tabi, çaldırdıgı ile kalıyor bizim elaman.
mahkeme felan hikaye, aracın başına gelenlerden hiçbir şekilde ispark sorumlu değil.
e bırakmasın kardeşim kıymetli malzeme araba da o zaman di mi? evet o yüzden bagajdaydı, evet o yüzden ispark'a park etti zaten, vs..

orada ki bakkal esnaf anlatmıştı hatta, bunlar gaspçılarla, hırsızlarla ortak çalışıyorlar, aracın içinde kıymetli bişey bırakılıyorsa bunlar uyandırıyorlar, elemanlar gelip patlatıyorlar, bunlar da nasipleniyor demişti.

şimdi siz değnekçilere meydan kalmasın felan yazdınız ya, o yüzden yazasım geldi, hafif de gülümsedim hatta hayat ne garip vapurlar filan, çiçekler, böcekler dedim içimden.

Değnekçileri gerçekten vatandaşın refahı için mi bitirdiler yoksa asıl değnekçi sistemin kendisi mi?
bu ülkede, topallamaya bile gelmez, yerleştirecekler hazır bekler.

Aynı olay hala devam ediyor. Eminönüne gittiğimde park yerinde araç vardı çıktı onun arkasından ben girdim. İsparkçı geldi hop buraya çekemezsin. Dedim ne demek çekemem zaten araba vardı burada. Dükkan sahibi çıktı sora benim yerim buranın vergisini ben ödüyorum demez mi. Tepem attı. Çektim arabayı hızlı bi şekilde kitledim kapıları. Dedim para falan vermiyorum. Yiyosa çekiciye yükle arabayı götür. Tamam dedi 5 dk müsade sana. Dedim 2 saatlik işim var ne yaparsan yap.



Dükkan sahibi elemana çay çorba ısmarlayıp ayartmış adamı. Hepsi birlik olsa yığarlardı beni hastanelik ederlerdi. Bendekide iyi cesaret bakma

Valla İspark sayesinde yamyam otoparkçılardan kurtulduk. Ortaköy’ün göbeğinde gün boyu 10₺’ye park ediyoruz. Bu açıdan haklarını yememek lazım.

Hehehehe! Dükkan önüne park eden arabalar esnafın işini neden engelliyor ben de bunu anlamıyorum... Araba neyi engelliyor? "Müşteri arabalı, park yeri bulup gelmiyor" ise, park yeri olan dükkan tutacaksın.

Dükkanın önü senin değil. Belediyeye işgaliye parasını öde. O park yerini bir şekilde kendine tahsisle, eyvallah. Yoksa hiçbir hakkın yok. Gelir koyarım arabayı. Hiçbir şey yapamazsın. İstersen hıncından boydan boya çiz arabayı. Arabada kamera var. Kamera görüntüleri ile birlikte kaskoya veririm. Komple boyattırırım. Teşhis ettiysem "şu dükkanın sahibi" de derim. Kasko seni öyle bir öper ki anlatamam. O ödediğin cücük kadar verginin yarısını söğüşlerler senden. Üstelik ben hiç uğraşmam. 5 dakikamı alır-almaz.

Ödediğimiz vergiye göre adamsak, öte git. Senden 40 tane gelsin benimle konuşmaya. Benden 40 tane Nurol'un yanına gitsin konuşmaya, Nurol'dan da 40 tane gitsin Sabancıyla konuşmaya... Bu hesapla, Sabancı ile karşı karşıya geldiğinde, hakkını alman için senden 64.000 tane lazım.

Veya, senden alışveriş eden, müşterin olan üniversiteli genci adam yerine koyma. Var mı fındık kadar? Yok. Para güzel değil mi? Müşteriye ters gitmezsin. O zaman biraz saçma bir sav seninki...

Önündeki sokak senin değil. Hakkın da değil. Kafaya taktı isen, eğer mümkün ise, belediye ile anlaş, işgaliyesini öde, kendine tahsisle. O zaman başımla beraber.

Senin mantıkta komik sonuçlar da türüyor: Karşılıklı dükkanlar olan, tek tarafa park edilen sokakta, tek araçlık o park yeri hangi esnafın... Hadi bakalım çık işin içinden? Veya araba dükkanın önünü kapamasın diye, belediye bir gün sağa, bir gün sola parkı mı yasaklasın? Hahahaha!

Yargıtay,danıştay ?? ülkede adalet hak talep etmek yassssakk kardeşim...biz adaleti 16 yıl önce yitirdik.

Adamin savunmasina bak .Belediye olmazsa degnekci olurmus.Beledeiyenin bizi opmesi yasal yani